Tweetle
gökdeniz 8.1 milyon avroya satılmıştır arkadaşlar. hayırlı olsun.
-
taraf -
-
Trabzonsporun bu haftaki maci gelecek seneki iddasida Gokdenizle birlikte gitmistir ne yazikki Trabzonspor icin hayirli olmadiİlk olarak Ahmet Karaman tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüleYorum
-
nerde yaziyor peki kaynak nedir arkadaslarİlk olarak OFFLI tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüleYorum
-
Hiç bir yerde son dakika haber yok ?
Nerenizden uyduruyorsunuz yahu ?Kendini geliştirmeli(!). Hiç bir futbolcu Trabzonspor'dan üstün değildir(!). Yeniden yapılanalım(!). Özümüze dönmeliyiz(!). Transferi kapattık(!).Yorum
-
Sedat Tunalida kose yazisinda deginmis satildigina ayrica medyatrabzondada yaziyor 2 sene onceki Fatihli Gokdenizli Syzmekli kadro dagildi Trabzonsporun isi cok zor artik.İlk olarak 28TS61 tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüleYorum
-
Gökdeniz Karadeniz ve bir devrin sonu
En sonda söyleyeceğimizi en başa çekip başlayalım;
Gökdeniz Karadeniz, kendisi için bir Rus takımından gelen transfer teklifi üzerine ağzındaki baklayı çıkarmış ve Trabzonspor'dan ayrılmak istediğini beyan etmiştir. Profesyonel bir futbolcudur ve bu işten "para kazanan" biri olarak transfer yapmak ve dünyalığını inşa etmek O'nun da en doğal hakkıdır. Bu arada Trabzonspor kulübüne bonservis bedeli olarak 8.1 milyon avro önerildiğini söyleyip, bu ayrılışın çok geç kalınmış bir ayrılık olduğunu da ekleyelim..
Aşağıdaki yazı, bahis skandalının ortaya çıkışı sonrası kaleme alınmış ve fakat camiaya vereceği zarar yazarın ve yazının amacını gölgede bırakabileceği düşlüncesiyle hiç bir yerde yayınlanmamıştır..
"Hayatı daha yeni tanımaya başlamıştım. Babam elimden tutup “bizim takımın” bir maçına götürdü beni. Stada kadar nasıl gittiğimi hatırlamıyorum, öylesine büyük bir heyecan ve sevinç yaşıyordum ki tarifi imkansız. Tribünlerdeki coşku ve insan kalabalığının sinemasal “gürültülü” senfonisine ben de dahil olmuştum işte!. Belki 6 belki 7 yaşındaydım. Trabzonspor ikinci ligde şampiyonluk mücadelesi veriyordu ve babamla gittiğimiz maçta rakibimiz sapsarı formalar içindeki İstanbulspor’du. Sonraları, siyah şortlarla mücadele eden rakibimizin formasındaki “kara”nın öyküsünü öğrendiğimde nasıl da sevgi ve hayranlık duymuştum o takıma. Çanakkale destanında bir sınıfı külliyen şehit olan İstanbul Lisesi’nin takımıydı rakibimiz ve ben o günden sonra tüm rakiplerimize aynı saygın gözle bakmaya başlamıştım. Elbet, hayat düş kırıklıkları yaşattı, yaşatıyor ve yaşatacak..Ama, İstanbulspor’un gözümdeki saygın yeri hiç eksilmedi, eksilmeyecek. O soğuk Pazar günü saygıdeğer rakibimizi 1-0 yenmiş ve şampiyonluğu garantilemiştik. Maç sonrası eve dönüş yolunda babamın maçla ilgili sorularımdan ne derece yıldığını bilmek için, o yaşta bir çocuğu maça götürmeniz gerek!
Ben büyüdüm sonra, Trabzonspor büyüdü, ben Trabzonsporla büyüdüm, tüm Trabzon gibi!
O Efsane kadro, Türk Futbolunun Lokomotifi olduğunu iddia eden, ve bu iddiaların kuru gürültüden öte anlam taşımadığının Edirne’den öteye her geçişte suratımıza “okunmasıyla” tescil edilen 3 hacimli kulübün şatolarını yerle bir etti. (Galatasaraylılar alınmasın, elbette saygı duyulacak bir başarıydı elde ettikleri, lakin sadece 3-5 yıl sonra onlar için de aynı başarının tekrarı “hayali bile cihan değer” noktasına geldiyse, gerçeği kabul etmeyi bilmeli.)
Tabii senatörler düzeni yerle yeksan olmuş ve Anadolu futbolu Eskişehirspor’un açtığı yoldan çok daha güçlü bir rüzgarla gelmişti. Poyraz fırtınası gibi esti Trabzonspor, fırtına zaman zaman meltem hızına inse de, esmeye devam ediyor. Nihayet, başarı göreceli bir kavram, inişler de doğaldır çıkışlar da. Yıllarca şampiyonlukları aralarında pay eden hacimli kulüplerimizin zaman zaman averaj hesaplarıyla ligde kalışları da, aslında başarının göreceliliğinin fotoğrafıdır. Geçelim.
Trabzonspor yıllarca şampiyonluk mücadelesi verdi ve vermeye devam ediyor. Dünya futbol tarihinde bunca kısa sürede bu kadar şampiyonluk ve kupa kazanan bir başka takım yoktur. Bunu söylerken şunu da eklemeli; aslında futbolu yakından takip edenler için bu o kadar da sürpriz değildi. Zira, Trabzon’da futbolun tarihi yüzyılın başına dek uzanıyordu ve komşu ülke şehirleriyle dostluk maçları bile yapılıyordu. Yeri gelmişken bir hatırlatma daha yapalım; Beşiktaş’ın İnegölspor karşısında aldığı yenilginin ardından gazetelerde Beşiktaş tarihinin 2. lig temsilcileri karşısındaki yenilgileri yansıtıldı. Bu başlık altında 1964 yılında Beşiktaş’ın 2. lig temsilcisi Trabzon İdmanocağı’na da 2 maç sonunda elendiği ifade edildi. Bu bilgi yanlış, düzeltelim: Trabzon İdmanocağı Beşiktaş’ı Trabzon’daki golsüz beraberliğin ardından İstanbul’da 1-0 yenip kupadan elediğinde "amatör" takımdı, zaten İdmanocağı takımı hiçbir döneminde ne 2. ne de 3. ligde mücadele etmemiştir, halen de amatör olarak mücadelesine devam etmektedir. Trabzon’daki “futbol patlamasının” tesadüf olmadığını anlatma çabamızı burada noktalayıp, 2. ve 3. ligden rakiplere karşı mağlubiyet almanın ,sanıldığı gibi bir aşağılanma gerekçesinden çok, futbolun güzelliği olduğunu da ekleyelim.
Hasılı;
Trabzonspor İstanbul’un hacimli kulüplerine karşı “gereğini yaparken” ve “üç İstanbulluyu” kendine karşı bayraklarıyla tek bir tribünde “birleştirmeyi” başarırken birçok değeri de forma renkleriyle özdeşleştiriyordu.
Peki Neydi bunlar;
Elbette en başta rakibe ve emeğe saygı, kurallar içinde kora kor dişe diş mücadele ve sportmenlik ruhunu yaratıcı zeka ile birleştirip seyir zevki yaşatmak. Her takım maç kaybedebilir, kaybetmelidir de zaten. Ama bir takım kendini oluşturan ve ayakta tutan değerlerden ödün veremez! Ama maalesef Trabzonspor bu konuda sınıfta kalmıştır. Konumuz , başlığa taşıdığımız Gökdeniz Karadeniz..
En sonda söyleyeceğimizi en başa alalım. Gökdeniz Karadeniz Trabzonspor’un yakasından düşmelidir!
Trabzonspor sevdalısı olanlar bilir ki; Trabzonsporun her yenilgisinin sonrası hayat tüm anlamlarını sıfırlar, geçici bir şok ve travma duygularınızı kaskatı eder. O anlarda ne sevgili ne anne ne baba ne oğul! Bir yağmurlu bahar sabahının toprak kokusunu bile almaz olursunuz. Hasılı, Trabzonspor sevdasına düşmeyen biri için anlatılası bir “çöküş hali” değildir .
Ve Gökdeniz Karadeniz. Fenerbahçe’nin yıllarca ısrarla istediği, ve kanımca çok da akıllıca davranıp istediği, dünya futbolunun son yıllarda ender yetiştirdiği “kaleye direkt giden oyuncu” tipinin az sayıdaki temsilcisinden biri. Oynadığı her takıma büyük katkılar yapabilecek, tabelayı her an değiştirebilecek çabukluk ve futbol zekası.
Böyle bir oyuncuyu, her mağlubiyet sonrası ruhsal travmalar yaşayan bir Trabzonsporlu neden istemez peki? Dilim aklıma ve ruhuma ne kadar rehberlik edebilecek bilmiyorum ama şunu söyleyebilir insan;
Trabzonspor üst üste 100 maç da kaybedebilir, ama kendini oluşturan değerleri asla pazara çıkarmaz!
Trabzonspor ligden de düşebilir, ama gönüllerdeki yerini asla kirletemez! Trabzonspor ‘un oyuncusu hata da yapabilir, ama kendi başkanına yalan söylerken kapalı kapılar ardına pazarlık yapmaz!
Ve kılıç yarası;
Trabzonspor 7-0 da yenilebilir, ama, değerler ve anlamlar bütünü o formayı “verdiği” oyuncusu asla, ama asla, kendi takımının mağlubiyeti üzerinden kirli hesaplar yapmaz.. Yapamaz..
Kangren olan kolu kesip atmayı beceremeyenler, “hastalığın” tüm vücudu sarmasını göze almalı..
Ve bu oyuncu hala Trabzonspor forması giyerse, ortada Trabzonspor diye bir şey kalmaz, kalamaz…
Sonsöz;
“İnsan” Gökdeniz’e , insanın bir zaaflar bütünü olduğunu bilen biri olarak sonuna kadar açıktır gönül kapılarımız."
Güle güle Gökdeniz Karadeniz. Ayrılık vakti geldi belli ki. Bakma kırgın olduğumuza, nereye gidersen git bir yanımız da seninle gelecek ve hep yanında olacak.
Seni seviyoruz elbet, ama Trabzon'dan ve Trabzonspordan fazla değil.
Yolun açık olsun.
Sedat TunaliYorum
-
yani bir köse yazari olan sedat tunali, transerin bitmis oldugunu biliyor öylemiİlk olarak OFFLI tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
Yorum
-
61 numarali formanin Baris Memis'e verilmesini istiyor bu taraftar tabi eger Gokdeniz satilirsa!İnsan ol evlat!Yorum
-
Bizi temsil eden , milli formayı giydiğinde gururlanacağımız , bizimle özdeşleşmiş kim kaldı ? ? ?
Hüseyin ?Kendini geliştirmeli(!). Hiç bir futbolcu Trabzonspor'dan üstün değildir(!). Yeniden yapılanalım(!). Özümüze dönmeliyiz(!). Transferi kapattık(!).Yorum
-
Emiroğlu çok doğru söylüyorsun ama gel görki gökdeniz gitmek istiyor. Bu durumda kalması halinde vereceği faydada tartışılır.İlk olarak Emiroğlu tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüleTrabzonsporlu olmak bir ayrıcalıktır.Yorum
-
Gİtsİn Ama Yerİne Kİm Gelcek? Takimda Trabzonlu Futbolcu Kalmadi!@tsmustafakemal
"Trabzonspor’u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir davranış değildir. Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti." KAZIM KOYUNCUYorum
-
İyide duran topları kim kullanacak...Kahpe Bizans;
Ölünüzü Dirinizi ,Hergün Birinizi ,Birgün Hepinizi
Trabzonspor da oynayan futbolcu nefes aldığı sürece onun için kaybedilmiş birşey yoktur...Yorum
-
sanki bitek duran top sorunumuz kalmistiİlk olarak onurts61 tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
Yorum
-
eğer ki 10 milyon euro gibi bir teklif varsa gerçekten Satılsın...Barış İnşallah seneye Gökdenizin Yerini dolduracaktıkr...
ama Tabi takımda yıldızın gitmesi iyi birşey Değil...
ama medyada çıkan haberlere göre Gökdeniz de gitmek istiyormuş...Nasıl ki Fatih Tekke de gitmek istedi ve Gitti eğer ki Gökdeniz de Gitmek isterse Yaptıklarından Dolayı Teşekkürümüzü Eder Yolunun açık olmasını Dileriz.
Ama yinede gitmese daha iyi olur....Ne kaderime küstüm Ne Devlete küstüm…
Çünkü inanmak, iman etmek varsa bir şeye, bedel neyse onada katlanır. Yarabbi Kahrında hoş, Lütfunda hoş dedik… iki saniye sonrasına garantimiz olmayan bir hayatımız için fırıldak olmaya gerek yok, ben fırıldaklık istemem…( M . Y )Yorum
Yorum