Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Son Dakika Haberleri (BU BAŞLIKTA YORUM YOK!) Sadece haberler

Daraltma
Bu konu kapanmıştır.
X
X
 
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Anladınızmı Halilhodziç gibi dünya çapında isim yapmış ve sadece gönül borcu olduğu için bu ülkeye gelmiş bir hocanın 6 ayda neden kaçıp gittiğini... Şimdi anladınızmı şenol güneş gibi bu memleketin en iyi hocasının ve ülkenin en kariyerli hocasının yarasını bağrına basıp susup bıraktığını.... Olmaz kardeşlerim olmaz bu takımın yakasına yapışmış asalaklardan temizlenmedikçe ve iyiniyetli iş yapacak yönetimler görev almadıkça bu takımdan bi numara olmaz... Şu lafları duyacağıma küme düşmüş bir takım taraftarı olsam daha yeğdi...İnşallah bu açıklamalar temizlenmeye bir başlangıç olur... Bu takımın sağlam bir gusül abdesti alması gerekiyor artık...Kimse kusura bakmasın boka batmış durumdayız...
    "Benim geçmiş zaman içinde yan gelip yattığıma bakma
    Ben geleceğin kara gözlü zalimlerindenim"

    Yorum


    • aslında Türkiye'deki yönetici profili bu..diğer takımlar, özellikle istanbul takımları da aynı durumda ama onlarda başkan (yıldırım-demirören) çıkıp domine edebiliyor. ayrıca saha dışı destekleri de güçlü olduğu için bunlar sırıtmıyor.yine de bazen yüzeye çıkıyor..

      biz de etkin başkan, etkin saha dışı destek olmadığı için onu da yüzümüze gözümüze bulaştırdık..

      kongere yapılsa gelecek olanların ne zihniyette olacağını kestirmek zor maalesef..

      ama yine de tek çare, tek yol KONGRE artık..lamı cimi yok...
      Rüyaları gerçeklestirmenin en kestirme yolu uyanmaktır...

      Yorum


      • Ayrıca hoca konusuna da fazla kafayı takmayın bakın FB ye dünyanın en işbilmez hocası var başlarında ama ne yapsın kadro sağlam istesede bozamıyor... Hocadan önce sağlam topçu lazım... İsterse 3.ligden olsun ama işini seven profosyonel adam olsun... bakın belcikadan bir topçu geldi kim biliyodu adını kimse, polonyadan bir topçu aldık nasıl bir oyuncuydu hatırladınızmı...
        Paraya bakmaz bu işler... örnekmi işte o üç kuruşa kurulan takım 2 sene üsütüste 2. oldu... Soruyorum böyle olacağına öylse daha iyi değilmiydi...
        Yani Bırakın hocayla mocayla uğraşmayı.. Önce camia kendini temizlesin sonra gerisi gelir...Önce iyi takım yapın bakın o zaman kötüyse hocanız o zaman değiştirisiniz... Ama zaten kötü kadronuz bide üztüne boka batmış yönetiminiz varsa 5.lik yinede büyük başarıdır...küme düşmediysekte bu camianın büyüklüğüyle alakalıdır...Yönetimin ve kadronun değil.
        "Benim geçmiş zaman içinde yan gelip yattığıma bakma
        Ben geleceğin kara gözlü zalimlerindenim"

        Yorum


        • Baskan bunlara nasil göz yumdu bunlar Trabzonsporu batirmayami geldi..

          Yorum


          • aslında Türkiye'deki yönetici profili bu..diğer takımlar, özellikle istanbul takımları da aynı durumda ama onlarda başkan (yıldırım-demirören) çıkıp domine edebiliyor. ayrıca saha dışı destekleri de güçlü olduğu için bunlar sırıtmıyor.yine de bazen yüzeye çıkıyor..

            biz de etkin başkan, etkin saha dışı destek olmadığı için onu da yüzümüze gözümüze bulaştırdık..

            kongere yapılsa gelecek olanların ne zihniyette olacağını kestirmek zor maalesef..

            ama yine de tek çare, tek yol KONGRE artık..lamı cimi yok
            Rüyaları gerçeklestirmenin en kestirme yolu uyanmaktır...

            Yorum


            • Bu açıklamadan sonra zaten yönetim orada duramaz ...2. başkan kendi dahil olmak üzere 6 - 8 arası yöneticinin istifa edecegini açıklamış .. eger bu dogru olursa zaten yönetim diye bir şey kalmaz ...mecbur kongre kararı çıkar ....haşim sayitoglu ben asbaşkan olmazsam bırakır giderim dedi eger onun kanadında da benzer istifalar olursa gene kongre kaçınılmaz olur ...buradan çıkan sonuç başkan hiç istemese de kongre kararı almak zorunda kalacak eger bu yazılanların arkasında durulacaksa...eger yazılanlara söylenenlere ragmen hiç bir şey yokmuş gibi davranılacaksa geçmiş olsun gelecek sezon da bitti bu yönetim yapısı ile hiç bir şey mümkün değil ...kongre olursa en çok üzülecek de şu an takımın teknik direktörlük makamını işgal eden kişi olacak ...ama en büyük kötülük kongre kararını geç almak işte bu tam bir felaket olur ...1 ay içinde o da en geç olmak kaydı ile bu iş bitmeli ...çatlayan vazo su tutmaz ...

              Yorum




              • "Ziya Hoca'yı göndermek istediler"


                Trabzonspor Kulübü Başkan Yardımcısı İbrahim Hacıosmanoğlu, yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmeyeceğini, ancak Başkan Nuri Albayrak'ın oluşturacağı yeni yönetimde aktif görev almayacağını belirterek, yaptığı çıkışları Trabzonspor'un menfaatlerini koruma adına yaptığı söyledi.


                Trabzon Zorlu Grand Hotel'de bir basın toplantısı düzenleyen Başkan Yardımcısı İbrahim Hacıosmanoğlu, son yaşanan gelişmeler ve Asbaşkan Haşim Sayitoğlu ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Türkiye'de spor camiasına girdiği günden beri İbrahim Hacıosmanoğlu faktörü bulunduğunu belirten Hacıosmanoğlu, "Türkiye'de spor camiası içine girdiğim günden beri duruşum ve açık sözlülüğüm ile belli bir noktaya gelmiş bir insanım. Herkes tarafından beğenilen ve takdir edilen duruşumu eleştiren insanlar da olacaktır. Bugüne kadar hep olumlu sözler aldım" dedi.


                Kulüp Başkanı Nuri Albayrak ile son dönemde yaşadığı polemik nedeniyle istifa etmeyi düşünmediğini belirten Hacıosmanoğlu, "Bana oy veren insanların üzerimde sorumluluğu var. Yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmeyi düyşünmüyorum. Ancak başkan Nuri Albayrak'ın oluşturacağı yeni yönetimde yer almam söz konusu değil. Yeni yönetimde görev almayacağım. Başkanla da bu olaylardan sonra birlikte yürüyemem. Trabzonspor'un menfaatleri ne gerektiriyorsa da her türlü özveride bulunacağım" diye konuştu.

                "YÖNETİMİ, TRABZONSPOR'UN GELECEĞİ İÇİN KONGRE KARARI ALMALI"

                Yönetim kurulu üyeleri Cemal Sağlam, Yusuf Şimşek, Köksal Güney, Faruk Kanca ve Serhat Akçay'ın Asbaşkan Haşim Sayitoğlu'nun görevine devam etmesi halinde, göreve devam etmeyeceklerini beyan ettiklerini söyleyen Hacıosmanoğlu, "İsmini saydığım arkadaşlarım Asbaşkan Haşim Sayitoğlu'nun göreve devam etmesi halinde başkanla birlikte hareket etmeyecekler.

                Kamuoyu tarafından yanlış anlaşılmasın bu arkadaşlarım benimle birlikte yürümüyorlar. Buna ben de izin vermem, Trabzon'da böyle bir gruplaşmanın çıban başı olmam, ben bu toplantıyı kendi irademle yaptım. Benden yana tavır almalarını istemedim.

                Bu hem bana hem de Trabzonsporluluğa yakışmaz, kendi iradeleri doğrultusunda hareket etmelerini istedim. Onlar da bana başkanın yanında olduklarını ve başkanla birlikte hareket edeceklerini, ancak tek sıkıntılarının Asbaşkan Haşim Sayitoğlu olduğunu ve onunla birlikte yürümeyeceklerini, 'O varsa biz yokuz' dediler" ifadelerini kullandı.


                "Yönetim kurulunda bulunan arkadaşlar Trabzonspor'u güzel yarınlara taşımak istiyorlarsa kongre kararı almaları gerekir" diyen Başkan Yardımcısı Hacıosmanoğlu, "Yönetim kurulu içindeki arkadaşlarım Trabzonspor'u güzel yarınlara taşıma adına kongre kararı alması gerekir.

                Ya kongre kararı alırlar ya da içlerindeki oyuncuya güven vermeyen, hocayı tedirgin eden, samimi hizmet etmek isteyen arkadaşları tedirgin eden yöneticileri bir kenara bırakırsınız, samimi olan arkadaşlarla yürürsünüz.

                Bu camiada size destek verir. Bu oturmuş kadro da hocanın isteği doğrultusunda yapılan transferlerle önümüzdeki sezon şampiyonluğu başta kovalayan bir takım olur. Bunun inancını ben taşıyorum. Sayın başkan Nuri Albayrak'ın bunu yapma iradesi ve cesareti vardı. Nuri Albayrak'ın Trabzonspor için samimi insanlarla yürümesi gerekir" dedi.

                "ZİYA DOĞAN'I GÖNDERİP, YERİNE SAMET AYBABA'YI GETİRMEK İSTEDİLER"

                Teknik Direktör Ziya Doğan'ın ne çektiğini kimsenin bilmediğini belirten Hacıosmanoğlu, "Zavallı hocanın ne çektiğini kimse bilmiyor. Ziya Doğan, 'Arkadan ne zaman kambazlanacak' diye gerisine bakmadan önüne bir türlü bakamadı. Panik atak ortada gezdi.

                Trabzonspor'u bugünlere taşıması bana göre mucize, hocayı bu kulüpten göndermek için çeşitli yollar denendi. Bazı dürüst ve delikanlı oyuncuları da buna alet etmek istediler. Antalya kampı öncesi Asbaşkan önderliğinde Trabzon'da bir toplantı yapıldı.

                İstanbul ve Trabzon kanadı olarak ayrım yapılır, ama o toplantıya Trabzon'dan iki arkadaşımız katılmadı. Bu toplantıya İbrahim Baturoğlu ve Serhat Akçay katılmadı. 'Ya hoca ya da biz' diye bu toplantıdan bir karar çıkıyor. Arkadaşlar bakıyorki hoca duruyor, Asbaşkan istifa etmiyor.

                Hoca, o toplantıda bir şeyler anlatıyor ve ondan sonra Asbaşkan Haşim Sayitoğlu, 'Bundan sonra hoca nereye giderse ben arkasında olacağım' diyor. Ben de bunun üzerine kendisine beni rahatlattığını söyledim. Hocayı göndermek için çeşitli versiyonlar uygulandı, ama bunların hiçbiri tutmadı. Samet Aybaba'yı göreve getirmek istediler, ama olmadı" diye konuştu.

                Çocukluğundan beri Trabzonspor Kulübü Başkanı olmayı hayal ettiğini kaydeden Hacıosmanoğlu, "Bu benim çocukluğumdan beri hayal ettiğim bir şeydir. Ama bunu gerçekleştirmek için camianın sizi takdir etmesi gerekir. Bir anda olacak bir durum değil. Her şeyinizle hazır olmanız gerekir. Bir ali ortamı içinde olması gerekecek bir durum. İnsanların benim için olumlu düşündüklerimi biliyorum, ama bu çıkışları yarın kongre olsun diye yapmıyorum. 'Trabzonspor kongreye gitsin de biz aday olalım' diye bir düşüncem yok" dedi.

                08.05.2007

                Kaynak : İHA
                2010-2011 Sampiyonu Trabzonspor

                Yorum


                • İlk olarak Travelair tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                  Zorla beni Ziya Doğancı yapacaklar bu adamlar!
                  Renkda$ hic geregi yok, fakat Trabzonspor dogru yönetilirse en geri zekali hocanin bile ba$arili olacagina emin olabilirsin.
                  insanin gözlerini acmasi bazen cok aci verici olabilir!

                  Yorum


                  • İlk olarak salihismet tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                    Renkda$ hic geregi yok, fakat Trabzonspor dogru yönetilirse en geri zekali hocanin bile ba$arili olacagina emin olabilirsin.
                    aynen katılıyorum ama tabi hacıosmanoglunun dedikleri dogru ise dogru degil ise ne olacakkkkk
                    Kiminle Gezdigimize,Kimlerle Arkadaşlık Ettigimize Dikkat Etmeliyiz! Çünkü Bülbül Güle, Karga Çöplüge Götürür:

                    Yorum


                    • Arkadaşlar, bu kolkırılır yen içinde kalır kimler için ne için söylenmiştir?Yahu sayın Hacıosmanoğlunun bu saatten sonra söylediklerinin hepsi doğru olsa kime ne fayda sağlar?Bu yazılan ve çizilenlerden en çok kim zarar görüyor?Tabiki Trabzonsporumuz.Bir yönetici bu kadar çok konuşur mu?Trabzonsporu şampiyon yapmak için geldiniz,ben bunun hesabını sorarım size...Yapamadıysanız bu sizin komple ekibin işidir.Başarıda,başarısızlıkta herkes hissesine olanı alır.
                      TARAFTAR TARAF OLANDIR...TARAFTAR ALMAZ VERİR!...

                      Yorum


                      • İlk olarak samsunlu_suayıp tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                        aynen katılıyorum ama tabi hacıosmanoglunun dedikleri dogru ise dogru degil ise ne olacakkkkk
                        Dedikleri dogru veya yanli$ olsun hicbir $ey fark etmez, farkindaysaniz bütün ba$arisizliklarda hocalar gönderilmi$tir, her yönetim birden fazla hocayla cali$mi$tilar. Haciosmanoglu aciklamalarinin bir yerinde $öle diyor; bazilari cikar ve menfaat saglamak icin Trabzonspora yönetici oluyor, demek ki ayni zincirin halkalarindan biride kendisidir, eger ona dokunmasaydilar biz bunlari duymayacakdik. Eger gercekten dedigi gibi Trabzonsporun menfaatleri icin cali$mi$ olsa idi, hoca secimi konusunda kendisine mesajla, biz hoca bulduk kimseyle anla$ma birak gel, dedikleri zaman istifa etmesi gerekiyordu. Onun görevinden ayrilmasinida Divan kurulu üyeleri sagladi, Nuri Albayraga kafa tuttugu veya Sayitogluyla anla$amadiklarindan deyil.
                        En son salihismet tarafından düzenlendi; 08.05.2007, 20:22.
                        insanin gözlerini acmasi bazen cok aci verici olabilir!

                        Yorum


                        • ‘Bu işler karizma ister’

                          Spor eski bakanı, Trabzon Onursal Başkanı Mehmet Ali Yılmaz, federasyonun ve Bordo Mavili kulübün geldiği noktanın, yönetenlerden kaynaklandığını söyledi, gündem belirleyecek sözler sarf etti.
                          08.05.2007


                          Yılmaz’dan inciler
                          Bana siyasi baskı ve sert yönetici sözleri olamazdı. Şahsiyetim, karizmam ve adaletim bunların önüne geçerdi.
                          Sanırım özerklikte acele ettik. Bütçe arttı, herkes ‘Ben de yaparım’ dedi. Profil değişti, işler gevşedi.
                          Bakanın ilk çıkışları ve ardından hiçbir sonuç çıkmaması, güvensizlik ortamını doğurmuştur.
                          MHK maaşlı olup, federasyona bağlandıktan sonra yazılıp çizilenler arttı.
                          İddaa futbolun öcüsüdür. İddaa’da güven ortamını sağlamak mümkün değil.
                          Federasyon başkanı, bu işin yöneteniyse her stada gidebilmelidir.
                          Trabzon artık federasyonun himmetine ihtiyaç duyuyor. Trabzon ağadır, ırgatlık yapamaz.

                          İki dönem bakanlık yapan, spora özerkliği armağan eden, Trabzonspor’da efsane ve onursal başkan olarak anılan Mehmet Ali Yılmaz, suskunluğunu FANATİK’e bozdu. Son dönemde futbolda yaşanan kaostan, Trabzonspor’un içinde bulunduğu duruma kadar her şeyi, büyük bir samimiyetle yorumlayan Mehmet Ali Yılmaz, çok önemli mesajlar verdi. İşte Efsane Başkan’ın gündem belirleyecek sözleri:

                          * 3-5 seneden beri devam eden serbest atışlar (!) var gündemde. Sanıyorum bunda bizim de kabahatimiz oldu, ülkenin gelişmesini iyi planlayamadık, özerk yapıya geçişte acele ettik, bilmiyorum. Federasyonun önünü bu kadar açınca ve havuzdan kulüpler büyük paralar alıp bütçe kurmaya başlayınca işler değişti. Bu bütçe, çoğu kulüplerdeki muhalif ve yönetme isteği olanların iştahını kabarttı. Herkes yönetici olmaya ve ‘kulübü biz yönetiriz’ demeye başladı. Yönetici-başkan çeşidi değişti, ucuzlama başladı. Gevşemenin ve güvensizlik ortamının sağlanmasının gerçek nedeni, halk ve kamu adına gerçek yetkili olan hükümet üyesinin tutumu oldu. Arkadaşımız federasyonu millete şikayet etti ama gereğini yapamadı. Kulüpler de ona inanıp imza topladı, taraf oldu. Sonuçta ise kongre yaptıramayınca federasyonu güçlendirmiş oldu. Futbolda gereken otorite ve ciddiyet sağlansa bunların hiçbiri olmaz.

                          * Biz siyasi baskı olmasın diye özerkliği getirdik. Diğerleri bir yana ama futbol federasyonundaki çok rasyoneldir. Delegesi, üyesi ve kulüpler, yani seçeni bellidir. Ama seçilen grup ne kadar özerk olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti adına denetim, devletin birimlerinden birine verilmelidir. Arıza ve eksik varsa giderilir ya da yargıya havale edilir. Bu da olmuş galiba. Fakat sonuç alınamadan, sayın bakan, kongre öncesindeki açıklamalarında kuşkular ortaya koydu. Bunlar başkan olamazlar, olsalar da almamız gerekir gibi açıklamaları kamuoyunu umutlandırdı. Ardından gelişen süreçte iş ucuzladı. Kulüplerle, devletin halk adına temsilcisiyle, oyuncularla, antrenörle, medyayla bir cıvıklaşma oldu. Kimse kimseye itibar etmez hale geldi. Yazılmayan, çizilmeyen, söylenmeyen ve düşünülmeyen de kalmadı. FIFA’nın bize karışması söz konusu değil. Zaten işin özünde biz, dışımızdakilere karşı birlik olmalı, beraber karşı koymalıyız. Yoksa birbirimizi yiyerek karşılarına gidersek çok ayıp etmiş oluruz, ki ettik.

                          * Ulusoy’un hükümetle temasta olduğu konuşuldu. Anayasa mahkemesine rağmen olacağı söylendi. Hükümete yakın kişilerle görüştü, Ankara Büyükşehir Belediye ve Trabzonspor Başkanı gibi. Sonra da onlardan şikayet ediyor. Anlamış değilim. Aday olanlar gidip hükümetin onayını alıyor, kazandıktan sonra da hükümeti suçluyor. Tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan durumu var.

                          * Hakem komitesi eskiden maaşlı değildi. Komite geldi federasyona bağlandı, maaşlı oldu. Federasyon başkanı, asbaşkanının istediği oluyor. Eskiden seçiliyordu, bağımsızdı. Bunlar olmazdı. Federasyon başkanının keyfi, hakemler üzerindeki atama yetkisinden kaynaklanıyor.

                          ‘İş oyuncağa döndü’
                          * Bir gün kala propagandasız, yaptıklarıma güvenerek aday oldum. Dedim ki, verdiğim yetkileri, bir kereye mahsus geri alayım. Çünkü bu bozulmuş düzeni benden başkası masaya vurup, kimseye farklı davranmadan halledemez. Bazı şeylerin söylenmeyeceği bir adamım.

                          * Siyasi baskı bana olmaz tabi. Mevcut siyasetçiler üzerinde bir abilik vasfım var. Bana kolay kolay baskı yapmak kimse istemez, yapmaz. Yaparsa da kamuoyuyla paylaşır, gereğini yaparız. Benim zamanımda bunlar olmuyordu. Şahsiyetim, karizmam ve kişiliğim sebebiyle tabii ki. Beni sayıp seviyorlar, ben de onları seviyorum. Hiçbir kulüp başkanı çıkıp benim için beyanat vermez. Verdirtmem de zaten. Hakkaniyet içinde davrandığımı bileceği için böyle konuşmaz. Adaletsiz davranmış olsaydık bugün siz benle röportaj yapmazdınız. Kişiler, ne kadar dürüst, ne kadar becerikliyse o kadar az tartışma olur.

                          * Kurullardaki anlaşmazlığı anlamıyorum. Tahkimi kurduk ki, mahkemeye gitmesin, çabuk çözülsün. Ama ceza kurulunu da federasyon teşkil ediyor. Aslında paslaşarak çalışmalılar. Ceza kurulu 5 dedikten sonra, tahkim 2’ye düşürmemeli. Yani bu kadar oyuncak haline dönüşür mü! Bunlar kullanılmaktan kaynaklanıyor. İşin siyaseti ve doğası vardır. Temel prensip küs olmamaktır. Küsüz diye hainlik düşünmemektir. Ayrıca bu işi yönetenler, her maça gidebilmeli.

                          * Bakanın federasyonla, federasyonun birebir kulüplerle tartışması yanlış. Birbirine bağlı kuruluşlardır ve medeniyet ölçüsü içinde birbirlerini kabullenmeliler. Örneğin Fener Başkanı, federasyon başkanıyla dost olabilir ancak, kavga edemez. Bu hakkı yok. Bir kulüp, her fırsatta federasyona sataşamaz açığı yoksa, doğruysa...

                          * Federasyonu seçme şartının değişmesi lazım. Bir aday gidip kulüplerden yardım istediğinde seçim sonrası taviz vereceği çok açıktır. Kulüpler anlaşıyor, federasyon seçiyor. Bakıyor kim yönetimindekiler, kim hakem kurulun... Zaten taviz vererek, ucuzlayarak başlayan bir iş, göreve geldikten sonra daha da bozuluyor. Yani sonra aranabiliyor, ne haber Ahmet nasılsın diye!

                          ‘Beni bile desteklemediler’
                          * Adaylık dediğim şartlara bağlıysa olmam. Çünkü ben oy istemem kimseden. Dünkü adam değilim, böyle bir özlemim yok. Kariyerim ortada. Ancak, senin gibi bir ağabeye ihtiyacımız var gibi bir dilekleri olursa üzerime düşeni yaparım. Ama gidip telefon açıp bana oy verin demem.

                          * İddaa, futbolun temel sistemini sarsmıştır. İddaa’da güven ortamını kurmak mümkün değildir. İddaa’nın hamiline değil de isme yazılı oynandığında belki çözersin. Bu şartlarda oyuncular da, yöneticiler de, antrenörler de oynar. Hiçbir kulüp istikrarlı bir performans sergileyemedi birkaç senedir. Bu ister istemez insanın aklına iddiaları (!) getiriyor. Teklif alıyorsunuz çünkü. Mesela berabere kal sana şunu vericez derse, kimsenin bunu iteceğini sanmıyorum. Miktara bağlı gibi sanki. İddaa futbolun öcüsüdür! Büyük para geliyorsa kimse bunu göz ardı edemez. Ama yine hep söylediğim gibi bunlar karakter işi. Fakat demek ki, insanoğlu para karşısında hafif gevşiyor.

                          * Taraftarların dernekleşmesiyle bir anlaşmalar zinciri oluştu. Susmaları ya da bağırmaları sağlanabilir hale geldiler. Her kulüpte de bunlar var. Basiretli yöneticilerin bunlara tenezzül etmemesi lazım.

                          * 2000 sonundaki kongre, Trabzon’un bugünlere gelmesini hazırladı. Eskiden federasyon Trabzonspor’un himmetine ihtiyaç duyardı. Eskiden federasyonun Trabzon’a himmeti varken bundan kompleks edinildi. Ben ağır gelmeye başladım. Kendi koltuğunun altında bir Trabzon olması daha uygun oldu. Büyüklüğünü bir yana bırakıp, o olsun, bu olsun diye, büyük tahribatlar, zararlar verildi. Trabzon’un bundan sonra eski konumuna gelmesi çok zor. Çünkü artık federasyonun himmetine sığınan bir Trabzonspor var. Büyüklüğünü zedeleyen bir tutum içinde. Düşünün ki, seçimde bile beni desteklemedi Trabzonspor. Ki, benim ismimin yazılı olduğu tabelanın altından geçiyorlar!

                          * Madden Trabzon ipotek altına sokuldu. Trabzonspor küçültülmüş, bir kişinin himmeti altına girilmiştir. Yani böyle başkanlar aday olmuştur ve kazanmıştır. Ne zaman bağımsız olursa Trabzonspor, ne zaman federasyon oluşumunda etkin konuma geliyorsa o zaman büyüklüğünü de geri alır şampiyon da olur. Ama dediğim gibi Trabzonspor’a aday olanlar önce federasyonla anlaşıp geliyor. Federasyonun da hoşuna gidiyor. O da Trabzonluyum diyor, Trabzonsporlu olmasa da, rahat ediyor, koltuğunun altındaki kulüplerin sayısı artıyor. Trabzonspor’a himmet olmaz, ağalığa yakışmaz. Trabzon ağadır. Ağa bir kesimin ırgatlık yapması çok zordur. Trabzon yönlendiricidir, otoritedir, dediği yapılır. Karakterinde bu var.

                          ‘Albayrak dirayetli değil’
                          * Trabzonspor, gelecek senenin gelirini, ‘abi, imzala da şunu halledelim’ diyerek almıştır. Eskiden federasyon abi derdi. Öyle bir başkanı vardı. Hakkımda söylenenlere kırıldım. Tabi yüzüme söylenemedi hiçbir şey ama bakanlık yapmış, başkanlık yapmış, bıraktıktan sonra efsane diye anılan ve sonra yine başkanlığı kabul eden biri için bunlar hoş değildi. Trabzonlular bunu anlar bir tepki verir diye düşündüm ama olmadı. Sevdiklerinden eminim ama tepki olmayınca...

                          * Yönetim aday olurken verdiği sözleri tutamadı. Taraftar dernekleri söylüyor bunu. Yıldızların yeri dolmadı. Marcelinho alındı, yıldız olmadığı anlaşıldı. Yıldız alacaksak satılan yıldıza, Fatih’e oranla yıldız alınmalı. Yerini dolduramayacaksan satmak doğru değildir. Şimdi o ayarda bir tek Gökdeniz kalmıştır bana göre.

                          * Yönetimde herkes birbirinin kefilidir yaptıklarından dolayı. Ben yapmadım, o yaptı demek olmaz. Bütünlüğü korumak lazım. Herkes aklına geleni söylemez, oturulur, kulübün plan ve programı yapılır, politikası çizilir. Herkes birbirini sahiplenir. Suç varsa müşterektir. Ben bunda yokum diyemez kimse. Anlaşamıyorsanız gelmeseydiniz.

                          * Muhalefet acaba aday var mı diye endişe ediyor. Eskiden cazipti ama borçlar artınca sıkıntı oldu. Ben kendim gidersem olur ama şimdi bu kadar enayiliğin faturasını da ödemem doğru gelmiyor. Özverisini yapmış, cebinden para vermiş, hibe etmiş biriyim. Bir işaret versem dolacaklar buralara ama onların 2000 yılı sonunda yaptıklarını bildiğim için aynı duruma düşmem.

                          * Mevcut başkanın tarzını pek tutmuyorum. Silik bir kere... Yönetimine sahip değil gibi görünüyor. Yansıyan bu. Yani toplantı sonraları ortak bir açıklama duymuyorum. Farklı konuşmalar görüyorum hep. Burada dirayeti yeterli görünmeyen bir başkan var.

                          Serhat DEMİRTAŞ
                          Kaan BORA


                          Türkiye ve dünyadan son dakika haberleri, en son haber ve gelişmeler Milliyette. En son haber ve son dakika gelişmeleri için tıklayın!
                          burasi türkisch.

                          Are you not entertained?

                          Yorum


                          • İlk olarak salihismet tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                            Dedikleri dogru veya yanli$ olsun hicbir $ey fark etmez, farkindaysaniz bütün ba$arisizliklarda hocalar gönderilmi$tir, her yönetim birden fazla hocayla cali$mi$tilar. Haciosmanoglu aciklamalarinin bir yerinde $öle diyor; bazilari cikar ve menfaat saglamak icin Trabzonspora yönetici oluyor, demek ki ayni zincirin halkalarindan biride kendisidir, eger ona dokunmasaydilar biz bunlari duymayacakdik. Eger gercekten dedigi gibi Trabzonsporun menfaatleri icin cali$mi$ olsa idi, hoca secimi konusunda kendisine mesajla, biz hoca bulduk kimseyle anla$ma birak gel, dedikleri zaman istifa etmesi gerekiyordu. Onun görevinden ayrilmasinida Divan kurulu üyeleri sagladi, Nuri Albayraga kafa tuttugu veya Sayitogluyla anla$amadiklarindan deyil.
                            o zman secimleerde adaylıgını koysun dide onun yonetigi trabzonspor'a gorelim nasıl olsa trabzonspor bu sekilde bi 23 daha şampiyon olamazzzzzzzzz o zaman bundan sonra destek hacıosmanogluna
                            Kiminle Gezdigimize,Kimlerle Arkadaşlık Ettigimize Dikkat Etmeliyiz! Çünkü Bülbül Güle, Karga Çöplüge Götürür:

                            Yorum


                            • ziyayı destekleyen adamdan ne beklenir,iç karışıkların en büyük sorumlularından biride Hacıosmanoğludur zaten.Artık yeni yüzler gerek bu yönetime.....

                              Yorum


                              • "F.Bahçe'ye ceza değil ödül verildi"

                                Trabzonspor Kulübü Asbaşkanı Haşim Sayitoğlu, Fenerbahçe'nin cezası nedeniyle İzmir Atatürk Stadı'nda oynanacak karşılaşmada sahadan 3 puanla ayrılacak tarafın Trabzonspor olacağına inandığını söyledi.



                                Bordo-mavili kulübün resmi internet sitesine açıklamada bulunan Asbaşkan Haşim Sayitoğlu, Fenerbahçe maçı hazırlıklarının sürdüğünü belirterek, "Fenerbahçe maçının hazırlıkları sürüyor. Fenerbahçe'nin cezası seyircisiz oynamadan saha kapatmaya çevrilse de karar cezadan çok ödül gibi duruyor. İzmir Atatürk Stadı'nın kapasitesi belli. Karar bir cezadan çok ödül gibi dursa da biz kulüp olarak geçmişten bu yana kurul kararlarına saygı göstermesini bildik. Bundan sonra da bu tavrımızda bir değişiklikolmayacak. Hedefimiz maç nerede oynanırsa oynansın galibiyettir" diye konuştu.
                                Kiminle Gezdigimize,Kimlerle Arkadaşlık Ettigimize Dikkat Etmeliyiz! Çünkü Bülbül Güle, Karga Çöplüge Götürür:

                                Yorum

                                En Aktif Kullanıcılar

                                Daraltma

                                En aktif kullanıcı yok.
                                WhatsApp WhatsApp’tan Yaz
                                Yükleniyor...
                                X