Şike Davası | Şike Tescillendi! UEFA, CAS ve İFM Onadı!

[U.Sadıkoğlu]

Yani şu yazdıklarına o kadar çok şey var ki yazılacak...

Sap saman, doğru yanlış hepsi birbirine girmiş.

Şike bitti, artık geleceğe bakın, Trabzonspor'a zarar (çok afedersin ama) tam da Fikret Orman'ın ağızı. Öyle şeyler yazmışsın ki şike bitti artık kabul edelim ama şikenin varlığını baskı unsuru olarak kullanalım demişsin misal, vallaha ne diyeceğimi şaşırdım.

Mesela, evet, Atilla Dilaver o dediklerini başta demişti. Ama hangimiz Erman Toroğlu billur geçerek savcıları, polisleri içeri almasalar bari derken bunu cidiye alabilidik, şartların bu derece değişebileceğini bırakın düşünmeyi hayal bile edebildik. En son kararın bozulup yeniden yargılama safsatasından sonra da bu işin kapatılamayacağını ama 2, 3 yıl daha uzatıldığını söyleyen de yine kedisi. Yanlışları söylenebilir, eleştirilebilinir ama bu iş bitti ne arkadaş bunu anlamıyorum ben. Sanki şike sürecinin başından beri Trabzon şehri ve ya camia tam destek verdi de şimdi dağılmışız gibi, yeni bir durummuş gibi...!

Zaten adalet gelecekse bunun yurt içinden değil yurt dışından zorlanabileceğine yönelik değil mi tüm çabalar!? CAS, FİFA, İHM süreci bitmeden BMN YÖNETİCİSİ nasıl olur da bitti der!? Neye dayanarak diyorsun bunu!? CAS'ın da FİFA'nın da hatta İHM'nin de bağlandığını mı ima ediyorsun yani!? Ha şunu dersen kabul ederim. Tüm çıkacak karar ve zorlamalara rağmen bu şerefsizler buna her ne pahasına olursa olsun uymazlar de tamam. Bu ayrı bir mevzu ve tartışılabilir ama bu iş bitti artık önümüze bakalım ne abi!? Sonraki cümle de Saral'ın dediği gibi bu dünyada alamazsak öbür dünyada mı alırız kupayı olacak!?

Velev ki istediğimiz sonucu sürecin sonunda alamadık. O zaman oturur düşünürüz bu sistemin parçası olacak mıyız olmayacak mıyız. Daha yolun ortası her şey bitmiş gibi bir de sistemin parçası olmakla suçlanıyoruz. Dediğin her şey yanlış demiyorum ama çok keskin sonuçlar çıkarıyorsun. Süreç sonu istediğimiz gibi olmazsa ben bir daha futbolla ilişiğimi keserim diye düşünüyorum. Şu anda bile maç izleyemiyorum mesela.

Ayrıca sanki kulüp hep doğru yönetiliyormuş ta şikeden sonra, şike sürecine takılı kalmışız da tüm yetersizlik ve yanlışlıklarımızın günah keçisi şike sürecini canlı tutmamız mı oldu yani!? Şike süreci olmasaydı tüm bunlar olmayacak, doğruları yapıp doğru yönetilip endüstriyel futbola ayak uydurup şampiyonlukları mı kovalıyor olacaktık? Camianın yetersizliği, çapsızlığı artık ne ad verilirse verilir ayrı bir konu şike sürecinin bu yetersizliklere ve yanlışlara bahane olarak öne sürülmesi ayrı, sürekli canlı tutulması ayrı..

Bu iş daha bitmedi.

Bu işin bittiğini BMN yöneticisi burada yazabiliyorsa o zaman kapatalım dükkanı gidelim.

Şike dosyası tamamen kapandı demeniz teslimiyetçilikten başka bir şey değil. İşimizin zor olduğunu, avantajın şikecilerde olduğunu hemen herkes biliyor ama böyle keskin ifadeler kullanmak her ne kadar bmn yönetimin genel görüşünü yansıtmasa da bir forum yöneticisi olarak biraz daha konuya hassas yaklaşabilirdiniz.

Yaşanan olumsuzulukların da farkındayız ancak hala yurt dışında devam eden bir süreç var . Ülkedeki siyasi iradeden bahsettiniz ancak bu siyasi irade sonsuza kadar orda kalacak da deği. Yarın daha başka tanımlarla daha başka siyasi iradeler ülkenin başına gelebilir. Biz şimdiden dosyayı rafa kaldırırsak bu sayfayı kimse bir daha açmaz.

Şike lobisinin özellikle medya kanalıyla Trabzonspor camiası üzerinde yönettiği bir algı operasyonu vardı. Bu algı şuydu; "Siz 2011'e takılı kaldığınız için başarılı olamıyorsunuz, o yüzden 2011'den sonra ligde varlığınız belli değil. Şikebahçeyi de hiç yenemiyorsunuz ."

Bu yazınızda bu algı yönetiminin etkilerini görüyorum. 2011'de sonra bu yüzden mi başarılı olamıyoruz? Kupaya takılı kaldığımız için mi? Bu işin bittiğini en baştan itiraben kabul etseydik daha mı başarılı olacaktık? Ya da şu anda şike gündemini sıcak tutmak Trabzonspora ne kaybettiriyor? Ya da bugunden itiraben bu gündemi tamamen kapatmak Trabzonspora ne kazandıracak?

Şikeyi baskı unsuru olarak kullanmaktan söz ettiniz. Bu sözünüz şu anda iHO'nun uyguludIğı siyaset ile bence tamamen aynı. Yani sözünü ettiğimiz sistemin bir parçası olmak, sistemden beslenmek. Bu etik açıdan sorgulanması gereken bir hadisedir. Biz hak arayışından bahsederken daha başka yollardan menfaat sağlamak. Sistemin adamı olmak. O zaman şikecilerden ne farkımız kaldı.

Söylediklerimi tamamen duygusal bir bakış açısıyla çok farklı noktalara çekiyorsunuz. Şike süreci Türkiye içinde sona erdi. Avrupa'dan gelecek tek farklı ceza 'kişilere uygulanacak cezadır' UEFA Dosyayı istediği kadar görüşsün istediği kadar kurullar bu dosyanın akıbetini tartışsın işin ticari ve ekonomik boyutu ülke içide ülke dışıda bu işin kapandığını zaten bizlere net bir şekilde gösteriyor. Sen şike sürecini en başından itibaren adam gibi yönetseydinde bunlar olmayacaktı demek istiyorum. Güçlünün hukuku diyoruz ya işte öyle. Avrupa'nın adaleti ne kadar işleyecek? Bugün Türkiye'ye bahis şikesini mahkeme nezdinde ilk getiren adamların başında Mehmet Yozgatlı gelir fakat Fenerbahçe'de oynadığından dolayı hiçbir ceza almamış üstüne üstlük bu konunun haberlerde dahi bahsi geçmemiştir. Şike süreci öylesine dallanıp budaklandıki sizlerinde bu tarz düşüncelere sahip olmanız normal. Üzerinden 4,5 sezon geçen bir davanın halen daha umutlu bir şekilde sonuçlanacağını düşünüyorsanız bence siz fazla iyimsersiniz. Bunun altını çizerek söylüyorum Fenerbahçe'yi Türkiye Süper Liginde küme düşürecek hiçbir fani güç yoktur. Türkiye Büyük Millet Meclisine dalga geçer gibi kendi çıkarttırdıkları bir yasayı daha kullanıma dahi sokmadan yüzlerce küsür milletvekiline nüfuz edebilen Başbakan'dan Cumhurbaşkan'ına kadar etki alanı bulunan insanlardan söz ediyoruz. Ben bunlara boyun eğelim bunlarla savaşmaktan vazgeçelim köşemize çekilelim mi diyorum? Yazdıklarımı iyi okuyun iyi analiz edin bu forumda 2011'den beri şike konuşan bir insanım ama artık herşeyin mazereti şikeye herşeyin sorumluluğu şikeye herşey şikeye bağlanıyor. Bıktım arkadaş ben bu işten... Yahu bunu hukuki zeminde sürdür istersen uzaya çık yeni bir mahkeme kur oradan 'Fenerbahçe 2011'de şike yapmıştır' diye mahkeme zabıtını al getir T.F.F.'nin önüne koy. İstersen ülkenin başındaki hangi partiden olursa olsun insanın önüne koy. Ekonomik gücü Türkiye ekonomisinin %'lik paya böldüğümüzde gayet yüksek bir etki oranını oluşturan bir kulübe kimse dokunamaz. Trabzonspor olsaydı düşermiydi? Evet düşerdi... Bizim camiamızın bu alandaki faaliyet sahası ve lobi mekanizması ne kadarki?

Şimdi sizler diyorsunuz ki biz haklıyız bu davadan neden vazgeçelim? Yahu ben bu davadan vazgeçelim mi demişim.. Bırakalım şike dosyasını unutalım mı demişim? Şikeyle mücadele hukuki zeminde zaten devam ediyor.

Sizlere tamamen hayali bir örnekle soruyorum muhtemelen işinizde gücünüzde insanlarsınızdır. Elinize bir iş geldi ve parasıda gayet iyi sizlerle aynı niteliklere sahip rakip bir firmayla yarışıyorsunuz. İşi almak üzeresiniz artık bu iş %99 oldu diyorsunuz fakat rakibiniz gayrı meşru yollardan o dosyayı sizin elinizden bir şekilde aldırıyor ve işi kendi firmasında yaptırtmak üzere ilgili işveren sıfatına sahip kişi/kurum veya kişiler/kurumlarla el sıkışıyor. Siz bundan sonra ne yaparsınız?

A) Bu firmaya karşı dava açarım.

Açtınız davayı hukuki zemine taşıdınız olayı. Firmaya cezalar verildi ama iş hala o firmada eli kolu o kadar uzunki hiçbir şekilde etkileyemiyorsunuz ve istediğiniz sonucu alamıyorsunuz. Yani kısacası iş sizin tekelinizden artık tamamen çıktı.

B) Firma sahibine fiziki bir zarar verirsiniz.

Hukuk'un etki altına alamadığı ve adaleti tesis edemediği bir ortamda kendinizce farklı bir çözüm yoluna başvurup olayı kendinizce çözmeye çalışırsınız fakat bunun sonunda haklıyken haksız duruma düşme durumunuzda var.

C) İş hayatından çekilirsiniz ve artık bu işlerle hiç uğraşmayacağım dersiniz.

Artık bu işlerde adaletin olmadığını ve bu düzeninde değişmediğini görerek firmasınında şirketininde canı cehenneme diyerek işi gücü bırakarak tası tarağı alıp uzaklara gidersiniz.

D) Rakip firmayla yarıştığınız aynı platform üzerinde onla rekabet ederek ona bir darbe vurarak esas kapağı yerine takarsınız.

Zaten başlık açıklayıcı.


Şimdi bu hayali örneği Trabzonspor'un şike davası üzerinden bir değerlendirmeyle sentezleyelim.

A şıkkı denendi ve hukuki yola başvuruldu ama rakip takımın gerek kişi gerek lobi gücü bizi altediyor.

B şıkkını Trabzonspor taraftarı gerçekleştirseydi yine elimizde hiçbir şey olmayacaktı. Yakmayla yıkmayla vurmayla kırmayla elde edilecek hiçbir şey yok. Şehir demokratik olarak bir grev vs. başlatmış olsaydı bu sonuna kadar desteklenebilecek bir hamle olurdu.

C şıkkı zaten ligden çekilmedir fakat böyle birşey olmadı hala iş hayatında yani futbol dünyasındayız.

Ve D şıkkı benim savunduğum tez geriye dönüp sürekli vay o benim hakkımı yedi vay o bana şunu yaptı bunu yaptı diye ağlayacağıma önüme bakarım ayağa kalkıp daha fazla güçlenirim çünkü bunu yapacak birikimimde var gücümde ben Trabzonspor'um arkadaş. Hiçbir kupa onurlu bir tarihten daha değerli olamaz arkadaşlar Fenerbahçe zaten her stadyumda artık şikeci diye anılıyor bu yeter mi? Yetmez. Ama sen bu adamlara artık 2011'le değil 2016'yla 2017'yle darbe vur diyorum neden derdimi anlatamıyorum.

Her fırsatta bizler 2011'e geri gitmek zorundamıyız? Ne kazancımız oluyor bundan?

Bir kez daha üstüne basarak söylüyorum şike dosyası Türkiye'de kapanmıştır. Yahu devletin başındaki yolsuzluğu sümen altı eden adam kendi istikbal kaygısı için bu dosyayımı bertaraf edemeyecek? Yeni iktidar gelse farklı olacak demişsiniz buna kargalar bile güler yahu... Burası Küba olsa yine o iktidarın tarafı Fenerbahçe olurdu bu kadar basit ve net.

[My]

Söylediklerimi tamamen duygusal bir bakış açısıyla çok farklı noktalara çekiyorsunuz. Şike süreci Türkiye içinde sona erdi. Avrupa'dan gelecek tek farklı ceza 'kişilere uygulanacak cezadır' UEFA Dosyayı istediği kadar görüşsün istediği kadar kurullar bu dosyanın akıbetini tartışsın işin ticari ve ekonomik boyutu ülke içide ülke dışıda bu işin kapandığını zaten bizlere net bir şekilde gösteriyor. Sen şike sürecini en başından itibaren adam gibi yönetseydinde bunlar olmayacaktı demek istiyorum. Güçlünün hukuku diyoruz ya işte öyle. Avrupa'nın adaleti ne kadar işleyecek? Bugün Türkiye'ye bahis şikesini mahkeme nezdinde ilk getiren adamların başında Mehmet Yozgatlı gelir fakat Fenerbahçe'de oynadığından dolayı hiçbir ceza almamış üstüne üstlük bu konunun haberlerde dahi bahsi geçmemiştir. Şike süreci öylesine dallanıp budaklandıki sizlerinde bu tarz düşüncelere sahip olmanız normal. Üzerinden 4,5 sezon geçen bir davanın halen daha umutlu bir şekilde sonuçlanacağını düşünüyorsanız bence siz fazla iyimsersiniz. Bunun altını çizerek söylüyorum Fenerbahçe'yi Türkiye Süper Liginde küme düşürecek hiçbir fani güç yoktur. Türkiye Büyük Millet Meclisine dalga geçer gibi kendi çıkarttırdıkları bir yasayı daha kullanıma dahi sokmadan yüzlerce küsür milletvekiline nüfuz edebilen Başbakan'dan Cumhurbaşkan'ına kadar etki alanı bulunan insanlardan söz ediyoruz. Ben bunlara boyun eğelim bunlarla savaşmaktan vazgeçelim köşemize çekilelim mi diyorum? Yazdıklarımı iyi okuyun iyi analiz edin bu forumda 2011'den beri şike konuşan bir insanım ama artık herşeyin mazereti şikeye herşeyin sorumluluğu şikeye herşey şikeye bağlanıyor. Bıktım arkadaş ben bu işten... Yahu bunu hukuki zeminde sürdür istersen uzaya çık yeni bir mahkeme kur oradan 'Fenerbahçe 2011'de şike yapmıştır' diye mahkeme zabıtını al getir T.F.F.'nin önüne koy. İstersen ülkenin başındaki hangi partiden olursa olsun insanın önüne koy. Ekonomik gücü Türkiye ekonomisinin %'lik paya böldüğümüzde gayet yüksek bir etki oranını oluşturan bir kulübe kimse dokunamaz. Trabzonspor olsaydı düşermiydi? Evet düşerdi... Bizim camiamızın bu alandaki faaliyet sahası ve lobi mekanizması ne kadarki?

Şimdi sizler diyorsunuz ki biz haklıyız bu davadan neden vazgeçelim? Yahu ben bu davadan vazgeçelim mi demişim.. Bırakalım şike dosyasını unutalım mı demişim? Şikeyle mücadele hukuki zeminde zaten devam ediyor.

Sizlere tamamen hayali bir örnekle soruyorum muhtemelen işinizde gücünüzde insanlarsınızdır. Elinize bir iş geldi ve parasıda gayet iyi sizlerle aynı niteliklere sahip rakip bir firmayla yarışıyorsunuz. İşi almak üzeresiniz artık bu iş %99 oldu diyorsunuz fakat rakibiniz gayrı meşru yollardan o dosyayı sizin elinizden bir şekilde aldırıyor ve işi kendi firmasında yaptırtmak üzere ilgili işveren sıfatına sahip kişi/kurum veya kişiler/kurumlarla el sıkışıyor. Siz bundan sonra ne yaparsınız?

A) Bu firmaya karşı dava açarım.

Açtınız davayı hukuki zemine taşıdınız olayı. Firmaya cezalar verildi ama iş hala o firmada eli kolu o kadar uzunki hiçbir şekilde etkileyemiyorsunuz ve istediğiniz sonucu alamıyorsunuz. Yani kısacası iş sizin tekelinizden artık tamamen çıktı.

B) Firma sahibine fiziki bir zarar verirsiniz.

Hukuk'un etki altına alamadığı ve adaleti tesis edemediği bir ortamda kendinizce farklı bir çözüm yoluna başvurup olayı kendinizce çözmeye çalışırsınız fakat bunun sonunda haklıyken haksız duruma düşme durumunuzda var.

C) İş hayatından çekilirsiniz ve artık bu işlerle hiç uğraşmayacağım dersiniz.

Artık bu işlerde adaletin olmadığını ve bu düzeninde değişmediğini görerek firmasınında şirketininde canı cehenneme diyerek işi gücü bırakarak tası tarağı alıp uzaklara gidersiniz.

D) Rakip firmayla yarıştığınız aynı platform üzerinde onla rekabet ederek ona bir darbe vurarak esas kapağı yerine takarsınız.

Zaten başlık açıklayıcı.


Şimdi bu hayali örneği Trabzonspor'un şike davası üzerinden bir değerlendirmeyle sentezleyelim.

A şıkkı denendi ve hukuki yola başvuruldu ama rakip takımın gerek kişi gerek lobi gücü bizi altediyor.

B şıkkını Trabzonspor taraftarı gerçekleştirseydi yine elimizde hiçbir şey olmayacaktı. Yakmayla yıkmayla vurmayla kırmayla elde edilecek hiçbir şey yok. Şehir demokratik olarak bir grev vs. başlatmış olsaydı bu sonuna kadar desteklenebilecek bir hamle olurdu.

C şıkkı zaten ligden çekilmedir fakat böyle birşey olmadı hala iş hayatında yani futbol dünyasındayız.

Ve D şıkkı benim savunduğum tez geriye dönüp sürekli vay o benim hakkımı yedi vay o bana şunu yaptı bunu yaptı diye ağlayacağıma önüme bakarım ayağa kalkıp daha fazla güçlenirim çünkü bunu yapacak birikimimde var gücümde ben Trabzonspor'um arkadaş. Hiçbir kupa onurlu bir tarihten daha değerli olamaz arkadaşlar Fenerbahçe zaten her stadyumda artık şikeci diye anılıyor bu yeter mi? Yetmez. Ama sen bu adamlara artık 2011'le değil 2016'yla 2017'yle darbe vur diyorum neden derdimi anlatamıyorum.

Her fırsatta bizler 2011'e geri gitmek zorundamıyız? Ne kazancımız oluyor bundan?

Bir kez daha üstüne basarak söylüyorum şike dosyası Türkiye'de kapanmıştır. Yahu devletin başındaki yolsuzluğu sümen altı eden adam kendi istikbal kaygısı için bu dosyayımı bertaraf edemeyecek? Yeni iktidar gelse farklı olacak demişsiniz buna kargalar bile güler yahu... Burası Küba olsa yine o iktidarın tarafı Fenerbahçe olurdu bu kadar basit ve net.

Yine aynısını yapıyorsun güzel kardeşim.

Yurtiçinden adalet bekleyen yok ki zaten. Herkesin tüm çabası ve umudu yurtdışı aracılığıyla bu şerefsizlere adaleti uygulatabilmek. Yoksa bu dediklerini bilmeyen, kabul etmeyen yok ki. Herkesin tek umudu yurtdışı ama sen bu umudu yok etmeye çalışıyorsun anlamıyor musun? Herkesin beklentisi farklı. Ben fbden kupamızın alınacağını ümit ediyorum bir başkası bir şekilde cezalandırılacağını ötekisi kupamızın bize verileceğini vs... Boş hayal de değil bunlar. Bitmeyen bir süreç var ve neler olacağını da bizlere zaman gösterecek.

Ayrıca D şıkkı diyorsun da; bu adi, şerefsiz sistemin zorlamayla da olsa fbyi cezalandırabileceğine inanmıyorsun da aynı sistem ve köpeklerinin seni şampiyon yapacağına nasıl inanabiliyorsun? Hiç bir şey yapmasalar yine önemli futbolcularını köpeklerine sakatlattırırlar, hakemlerle seni doğrarlar, federasyon aracılığıyla seni liğme liğme ederler de yine sana o şampiyonluğu sana göstermezler. Sen istediğin kadar ayağa kalkıp güçlen. Sen seni şampiyon yapmayan, üstelik eskisinden de acımasız ve güçlenmiş olan sistemin seni şampiyon yapacağı olasılığına inanıp ta ötekine inanmamak, büyük tezat.

Dediğin doğru yapılanma için de şike sürecini artık geride bırakıp önümüze bakmamız gerekmiyor. Şike süreciyle doğru yapılanmanın hiç bir ilgisi yok. İkisi birbirinden farklı konular. Trabzonspor'un gerçeklerine uygun, doğru ve profesyonel yapılanmanın şike süreciyle değil doğru yönetilmeyle ilgisi var. Yoksa doğru olmayan yönetimlerle şike sürecini geride bıraksak dahi değişen bir şey olmayacak. Zaten Trabzonspor'un en büyük en kronik sorunlarından bir tanesi de Trabzonspor'un gerçeklerine uygun, sistemli, doğru, profesyonel yapılanma.

[HOPA'LI TS'Lİ]

şikeciler yine potaya girdi

GS de hiç top oynamadı

şikecilerin sevinmesi ve şu 4.yıldız muhabbeti canımı sıkıyor

inşallah şampiyon olamaz emek hırsızı azize

[Sercan Keleş]

Bilgisizliğime verin soru saçma gelebilir.


Biz kişileri uluslararası Mahkemelere dava konusu yapabiliyor muyuz ?

Misal Mehmet Ali Aydınlar'ı prosedürü işletmediği için , Tüpçüyü yada daha ileri gidecek olursam ? Cumhurbaşkanı'nı dava edebiliyor muyuz ?

[HOPA'LI TS'Lİ]

Bilgisizliğime verin soru saçma gelebilir.


Biz kişileri uluslararası Mahkemelere dava konusu yapabiliyor muyuz ?

Misal Mehmet Ali Aydınlar'ı prosedürü işletmediği için , Tüpçüyü yada daha ileri gidecek olursam ? Cumhurbaşkanı'nı dava edebiliyor muyuz ?

Hukukçularımıza bu önemli soru sorulup, gerekirse derhal harekete geçilebilir.

Tek korkum, azizenin UEFA'ya rüşvet vermesi ve bu işi uzattırması ya da kapattırması

[selcuk]

Bilgisizliğime verin soru saçma gelebilir.


Biz kişileri uluslararası Mahkemelere dava konusu yapabiliyor muyuz ?

Misal Mehmet Ali Aydınlar'ı prosedürü işletmediği için , Tüpçüyü yada daha ileri gidecek olursam ? Cumhurbaşkanı'nı dava edebiliyor muyuz ?

görevi kötüye kullanmadan dava acabilirsiniz
ama sanirim davranislarindan direk olarak sana sahsi bir etkilerini ispatlamalisin

[Külünkoğlu]

Şike dosyası artık tamamen kapandı

Bunu yıldırım demirören dediğinde,

Artık Trabzonspor'un geriye değil ileriye dönük olarak birşeyler yapması gerekiyor 2010-11'e saplanarak geleceğe yönelik hiçbir proje ortaya koyamayassanız

Bunu da fikret orman dediğinde neler söylemiştik oysa...
Bu cümleleri duyar olduk ve ben hiç ama hiçbir Trabzonsporluya yakıştıramıyorum. Aklım almadığı gibi ruhum hiç almıyor bu cümleleri mazereti ne olursa olsun.

Benim anlamadığım bir başka konu şike davasında mücadeleyi bırakmadan artan kararlılıkla devam ettirilmesini isteyenlerin Trabzonspor'un saha içindeki başarısının önünde engel olarak nasıl görüldüğü ? bu rezil noktaya nasıl gelindiği...

Trabzonspor tarihinin hatta ülke futbol tarihinin görüp görebileceği en büyük davasından vazgeçmeyi düşünmek Trabzonspor'u var eden anlayışa darbe vurmaktır.

En başında söylemiştik. Bu davanın en büyük meydan muharebesi psikolojik alanda geçecek diye. Bu yazıları görünce amaçlarına ulaşmış görülüyorlar.
Yazık, çok yazık.

[HOPA'LI TS'Lİ]

Bunu yıldırım demirören dediğinde,

Bunu da fikret orman dediğinde neler söylemiştik oysa...
Bu cümleleri duyar olduk ve ben hiç ama hiçbir Trabzonsporluya yakıştıramıyorum. Aklım almadığı gibi ruhum hiç almıyor bu cümleleri mazereti ne olursa olsun.

Benim anlamadığım bir başka konu şike davasında mücadeleyi bırakmadan artan kararlılıkla devam ettirilmesini isteyenlerin Trabzonspor'un saha içindeki başarısının önünde engel olarak nasıl görüldüğü ? bu rezil noktaya nasıl gelindiği...

Trabzonspor tarihinin hatta ülke futbol tarihinin görüp görebileceği en büyük davasından vazgeçmeyi düşünmek Trabzonspor'un var eden anlayışa darbe vurmaktır.

En başında söylemiştik. Bu davanın en büyük meydan muharebesi psikolojik alanda geçecek diye. Bu yazıları görünce amaçlarına ulaşmış görülüyorlar.
Yazık, çok yazık.

En azından

MAA
YD

denen şikecileri kollayan 2 tff başkanını süründürsek bile bana yeter.

[selcuk]

peki senol hoca suclunun belirlenmedigi yerde herkes sucludur demisti, hatirliyorsaniz

yarin fenerasyona gidip desek: uefa ceza verdi, casda sike var dedi, sen etik raporlarindada sike var dedin ama kimse cezalandirilmadi
demkki herkes süpheli, ondan bizde bütün kazanimlarimizi suclu belirlenene kadar fenerasyona iade etsek, yildizimizi yirtip atsak

nasil bir simge degeri olurdu

[Ertan 51]

Dün pankart asmışlar gine ''Şikebahçe Cumhuriyeti'' diye.
ben bu cumhuriyeti görünce aklıma israil devleti geliyor,
şikecileri sarıp sarmalayan siyasiler ile şikecilerin başkanı-yöneticisi birer şaron-netanyahu,
taraftarları ise israil vatandaşı gibi görünüyor gözüme.

[Ceyhan61]

28 nisan tarihinden bir beklentisi olan var mı?

haziran ayındaki genel seçimden bir beklentisi olan var mı?

tff seçimlerinden bir beklentisi olan var mı?

son açıklamadan sonra uefa'dan bir beklentisi olan var mı?



eee o halde biz neyi bekliyoruz?

[piskopatrizeli]

28 nisan tarihinden bir beklentisi olan var mı?

haziran ayındaki genel seçimden bir beklentisi olan var mı?

tff seçimlerinden bir beklentisi olan var mı?

son açıklamadan sonra uefa'dan bir beklentisi olan var mı?



eee o halde biz neyi bekliyoruz?

ersin gökalioğlu nun ultra garantilerini.

[U.Sadıkoğlu]

Bunu yıldırım demirören dediğinde,

Bunu da fikret orman dediğinde neler söylemiştik oysa...
Bu cümleleri duyar olduk ve ben hiç ama hiçbir Trabzonsporluya yakıştıramıyorum. Aklım almadığı gibi ruhum hiç almıyor bu cümleleri mazereti ne olursa olsun.

Benim anlamadığım bir başka konu şike davasında mücadeleyi bırakmadan artan kararlılıkla devam ettirilmesini isteyenlerin Trabzonspor'un saha içindeki başarısının önünde engel olarak nasıl görüldüğü ? bu rezil noktaya nasıl gelindiği...

Trabzonspor tarihinin hatta ülke futbol tarihinin görüp görebileceği en büyük davasından vazgeçmeyi düşünmek Trabzonspor'u var eden anlayışa darbe vurmaktır.

En başında söylemiştik. Bu davanın en büyük meydan muharebesi psikolojik alanda geçecek diye. Bu yazıları görünce amaçlarına ulaşmış görülüyorlar.
Yazık, çok yazık.

Abicim söylediklerimi tam manasıyla okumadın sanırım. Bizler bu dava için fizanada çıksak nasıl bir sonuç alacağız? Alabiliriz. Ben şike davası için zamanında çok çaba sarfettim mücadele ettim ama bizim etki ettiğimiz ( ettiysek ) maksimum 2+1 yıllık bir ceza oldu. İşin ekonomik boyutu ele alındığında FB'nin ülke futbolundaki yeri ve konumu gözlemlendiğinde haklılık payım ortada aslında şike davasının sürdürülmesi mevzusu değil başlangıçta ilk katları yanlış dizdiğimiz için ( %61'ler, atkı takmalar vs. ) şu anda üste birşeyler koymaya çalışsakta başarılı olamıyoruz. Demem odurki alınan her mağlubiyeti 2011'e yüklemek rakibin çeşitli turnuvalarda almış olduğu galibiyetleri hazmedemeyip komik bir şekilde 'şike' demek bana çok ezikçe geliyor. Yönetim şu anda taraftarı 2010-11 diyerek uyutuyor. Ters giden birşey olduğu zaman başkan Tvlere bağlanıp namuslu paydaşlar şampiyonluk kupası falan diyor iş bitiyor. Şike süreci bizim için itici bir güç olacakken FB için itici bir güç haline dönmüştür. Bununda sebepleri ortada. Valla bu davayı taraftarı uyutmak için ve kendisine kredi sağlamak için kullanmayacak bir yönetim gelse amenna ama şu şartlarda bu işin idare ediliş tarzı hiç iyi değil. Şikeyi tamamen mevcut futbol takımının gidişatından ayırmalıyız aksi halde sene 2076 olacak Trabzonsporlular hala 2010-2011 diyecek. Ben buna karşıyım ve rahatsızım.

[selcuk]

Abicim söylediklerimi tam manasıyla okumadın sanırım. Bizler bu dava için fizanada çıksak nasıl bir sonuç alacağız? Alabiliriz. Ben şike davası için zamanında çok çaba sarfettim mücadele ettim ama bizim etki ettiğimiz ( ettiysek ) maksimum 2+1 yıllık bir ceza oldu. İşin ekonomik boyutu ele alındığında FB'nin ülke futbolundaki yeri ve konumu gözlemlendiğinde haklılık payım ortada aslında şike davasının sürdürülmesi mevzusu değil başlangıçta ilk katları yanlış dizdiğimiz için ( %61'ler, atkı takmalar vs. ) şu anda üste birşeyler koymaya çalışsakta başarılı olamıyoruz. Demem odurki alınan her mağlubiyeti 2011'e yüklemek rakibin çeşitli turnuvalarda almış olduğu galibiyetleri hazmedemeyip komik bir şekilde 'şike' demek bana çok ezikçe geliyor. Yönetim şu anda taraftarı 2010-11 diyerek uyutuyor. Ters giden birşey olduğu zaman başkan Tvlere bağlanıp namuslu paydaşlar şampiyonluk kupası falan diyor iş bitiyor. Şike süreci bizim için itici bir güç olacakken FB için itici bir güç haline dönmüştür. Bununda sebepleri ortada. Valla bu davayı taraftarı uyutmak için ve kendisine kredi sağlamak için kullanmayacak bir yönetim gelse amenna ama şu şartlarda bu işin idare ediliş tarzı hiç iyi değil. Şikeyi tamamen mevcut futbol takımının gidişatından ayırmalıyız aksi halde sene 2076 olacak Trabzonsporlular hala 2010-2011 diyecek. Ben buna karşıyım ve rahatsızım.

2011 diyip 20 sene kayip ederim
yoksa iyi bilki 2076 dada sikeylen elinden sampiyonlugunu alacaklar
ne cabuk pes ediyorsunuz
daha 4,5 yil oldu
inter bile 12 yil sürdü bütün calinan sampiyonluklarinin tescil edilmesi

[Courage]

Abicim söylediklerimi tam manasıyla okumadın sanırım. Bizler bu dava için fizanada çıksak nasıl bir sonuç alacağız? Alabiliriz. Ben şike davası için zamanında çok çaba sarfettim mücadele ettim ama bizim etki ettiğimiz ( ettiysek ) maksimum 2+1 yıllık bir ceza oldu. İşin ekonomik boyutu ele alındığında FB'nin ülke futbolundaki yeri ve konumu gözlemlendiğinde haklılık payım ortada aslında şike davasının sürdürülmesi mevzusu değil başlangıçta ilk katları yanlış dizdiğimiz için ( %61'ler, atkı takmalar vs. ) şu anda üste birşeyler koymaya çalışsakta başarılı olamıyoruz. Demem odurki alınan her mağlubiyeti 2011'e yüklemek rakibin çeşitli turnuvalarda almış olduğu galibiyetleri hazmedemeyip komik bir şekilde 'şike' demek bana çok ezikçe geliyor. Yönetim şu anda taraftarı 2010-11 diyerek uyutuyor. Ters giden birşey olduğu zaman başkan Tvlere bağlanıp namuslu paydaşlar şampiyonluk kupası falan diyor iş bitiyor. Şike süreci bizim için itici bir güç olacakken FB için itici bir güç haline dönmüştür. Bununda sebepleri ortada. Valla bu davayı taraftarı uyutmak için ve kendisine kredi sağlamak için kullanmayacak bir yönetim gelse amenna ama şu şartlarda bu işin idare ediliş tarzı hiç iyi değil. Şikeyi tamamen mevcut futbol takımının gidişatından ayırmalıyız aksi halde sene 2076 olacak Trabzonsporlular hala 2010-2011 diyecek. Ben buna karşıyım ve rahatsızım.

2011'den beri sahada alınan mağlubiyet ve başarısızlıkları elbette o sezona bağlayacağız bunun mantıksızlığı nerede?

O sezonun organize şikesi yüzünden ''Trabzonda oynasan yırtınsan ancak 2. olursun '' atmosferiyle takımın yarısını hem de en kalite isimlerini kaybettik. Karşı taraf ise ''biz ne yapar eder şampiyon oluruz'' algısıyla kadrosunu (sadece 3 yabancısı kaçtı) muhafaza ettiği gibi güçlendirdi.

Bunları gözönüne tutmayıp nasıl böyle sorgulama yaapbiliyorsunuz hayret doğrusu.

....

Son dk Şampiyonlar ligi bileti aldığımız için 2 adet panik transferi bile yaptık ve bize maliyeti nelere yol açtı. Karşıdaki güruh ,hakettiği cezayı alsaydı hangi saha başarısızlığından söz edecektiniz?

Şikeciler küme düşürüleceği söylentileri çıktığında bile 3 tane futbolcusu anında uzaklaştı.Hakikaten düşürülse ne hale gelecekti bunu hesap edin.