Tweetle
İlk olarak Travelair tarafından gönderildi
Gönderiyi görüntüle
Ekonomide denge sağlamak!
Ergun Ata
eata@fanatik.com.tr
Onlar dışında herkes biliyordu işin sonunun bu olacağını. Lazaroni’in çalıştırdığı kulüplerdeki ortalama görev süresinin 3 ay olduğunu... 09.09.2006
Şu ya da bu nedenle sezonu tamamlama durumunun söz konusu olmadığını. Ya kendini ya da onu göreve getirenlerin kısa sürede birbirlerine karşı bir güven bunalımı yaşayarak sözleşmeyi ya tek taraflı ya da karşılıklı feshettiğini. Sadece Trabzonspor Yönetimi bilmiyordu. Tamamı değil, birkaç kişi. Diğerleri ya sadece el kaldırıcı, ya da “küskün” modundaydı çünkü!
Onca uyarıya karşın “tazminat maddesi” koydular. Uyarıcıları, “kendilerinin”, dikkat ediniz “kulübün” değil, “kendilerinin başarısını istemeyenler” diye ilan ettiler. 850 bin dolar tazminat maddesi koydular. Önce reddettiler, sonra kabul. Gelinen nokta; 600 bin dolar peşinat artı anlaşma sonucu yardımcılarıyla 723 bin dolar, tazminat karşılığı uçtu gitti.
İlginçtir, Ergun Gürsoy da birkaç gün önce şunları söylemişti: “Pek çok kişi, “şan- şöhret” için talip olduğu kulüp yöneticiliğine seçiliyor. Ancak kendi işlerinde gösterdiği başarıyı, kulüp yöneticiliğinde gösteremiyor. İşinin yönetiminde yanlış yapan, bedelini şahsen ödüyor. Ama kulüp yönetimindeki hataların yüklü faturaları, kulübe kesiliyor.”
Lazaroni gitti, Ziya Doğan geldi. Doğan imza atarken bir yanında Asbaşkan, diğer yanında İkinci başkan vardı. O Başkan Yardımcısı ki, İspanya’da randevu aldığı teknik direktörlerle görüşmek için beklerken, o Asbaşkan, kendini by-pass ederek yönetim içi iktidar zaferi kazanıp(!) Lazaroni’yi getirmiş, aynı şekilde kameralara gülümseyerek imza attırıyordu. O Başkan Yardımcısı da haberi SMS’le öğreniyordu. 2 aylık kısa süredeki büyük yanılgıdan vazgeçtik, Ergun Gürsoy’un dediği gibi faturayı kulüp ödediğinden, tazminat maddesine imza atsa da Asbaşkan’ın orada bulunması ve gülümsemesi doğal. Ama ilkeli bildiğimiz Başkan Yardımcısı bu durumu nasıl açıklar bilemeyiz.
Geçtik ütopik vaadlerini, Trabzonspor’un ekonomisini dengeye oturtarak düzlüğe çıkarma iddiasıyla göreve gelen Başkan’ın ise bu büyük operasyondan sadece iki gün önce, resmi siteden, suçu geçmişe yüklemeye yönelik sözleri ve daha düne kadar desteklediği borsa konusundaki eleştirileri yayınlandı. Borsanın kulübün ekonomisini bozduğunu yeni anlamış sayın Başkan. Eski yönetimin eline verdiği 104 sayfalık faaliyet raporunu okuyup anlaması için 8 ay beklemesi gerekmiş demek ki. Kürsüde konuşurken ya gerçekten farkında değildi bütün bunların ya da takkiye yapıyordu, öyle ya!
30 yaşındaki oyunculara trilyonlar, sözleşmesi biten oyuncuya 750 bin dolar ödeyerek, futbolcu alırken bol keseden para harcayıp, gönderirken Fatih Tekke dışında “eli açık ağa” rolüne bürünerek, hayatında 300 bin dolar kazanamayan teknik direktöre 2 ayda bir milyon 323 bin dolar vererek kulübün ekonomisinde denge oluşturacaklar ha? Sevsinler!
Ergun Ata
eata@fanatik.com.tr
Onlar dışında herkes biliyordu işin sonunun bu olacağını. Lazaroni’in çalıştırdığı kulüplerdeki ortalama görev süresinin 3 ay olduğunu... 09.09.2006Şu ya da bu nedenle sezonu tamamlama durumunun söz konusu olmadığını. Ya kendini ya da onu göreve getirenlerin kısa sürede birbirlerine karşı bir güven bunalımı yaşayarak sözleşmeyi ya tek taraflı ya da karşılıklı feshettiğini. Sadece Trabzonspor Yönetimi bilmiyordu. Tamamı değil, birkaç kişi. Diğerleri ya sadece el kaldırıcı, ya da “küskün” modundaydı çünkü!
Onca uyarıya karşın “tazminat maddesi” koydular. Uyarıcıları, “kendilerinin”, dikkat ediniz “kulübün” değil, “kendilerinin başarısını istemeyenler” diye ilan ettiler. 850 bin dolar tazminat maddesi koydular. Önce reddettiler, sonra kabul. Gelinen nokta; 600 bin dolar peşinat artı anlaşma sonucu yardımcılarıyla 723 bin dolar, tazminat karşılığı uçtu gitti.
İlginçtir, Ergun Gürsoy da birkaç gün önce şunları söylemişti: “Pek çok kişi, “şan- şöhret” için talip olduğu kulüp yöneticiliğine seçiliyor. Ancak kendi işlerinde gösterdiği başarıyı, kulüp yöneticiliğinde gösteremiyor. İşinin yönetiminde yanlış yapan, bedelini şahsen ödüyor. Ama kulüp yönetimindeki hataların yüklü faturaları, kulübe kesiliyor.”
Lazaroni gitti, Ziya Doğan geldi. Doğan imza atarken bir yanında Asbaşkan, diğer yanında İkinci başkan vardı. O Başkan Yardımcısı ki, İspanya’da randevu aldığı teknik direktörlerle görüşmek için beklerken, o Asbaşkan, kendini by-pass ederek yönetim içi iktidar zaferi kazanıp(!) Lazaroni’yi getirmiş, aynı şekilde kameralara gülümseyerek imza attırıyordu. O Başkan Yardımcısı da haberi SMS’le öğreniyordu. 2 aylık kısa süredeki büyük yanılgıdan vazgeçtik, Ergun Gürsoy’un dediği gibi faturayı kulüp ödediğinden, tazminat maddesine imza atsa da Asbaşkan’ın orada bulunması ve gülümsemesi doğal. Ama ilkeli bildiğimiz Başkan Yardımcısı bu durumu nasıl açıklar bilemeyiz.
Geçtik ütopik vaadlerini, Trabzonspor’un ekonomisini dengeye oturtarak düzlüğe çıkarma iddiasıyla göreve gelen Başkan’ın ise bu büyük operasyondan sadece iki gün önce, resmi siteden, suçu geçmişe yüklemeye yönelik sözleri ve daha düne kadar desteklediği borsa konusundaki eleştirileri yayınlandı. Borsanın kulübün ekonomisini bozduğunu yeni anlamış sayın Başkan. Eski yönetimin eline verdiği 104 sayfalık faaliyet raporunu okuyup anlaması için 8 ay beklemesi gerekmiş demek ki. Kürsüde konuşurken ya gerçekten farkında değildi bütün bunların ya da takkiye yapıyordu, öyle ya!
30 yaşındaki oyunculara trilyonlar, sözleşmesi biten oyuncuya 750 bin dolar ödeyerek, futbolcu alırken bol keseden para harcayıp, gönderirken Fatih Tekke dışında “eli açık ağa” rolüne bürünerek, hayatında 300 bin dolar kazanamayan teknik direktöre 2 ayda bir milyon 323 bin dolar vererek kulübün ekonomisinde denge oluşturacaklar ha? Sevsinler!
Ziya Doğan imza atarken Hacıosmanoğlu ve Sayitoğlu yan yana geldi diye pek bir üzülmüş gibisiniz! Tama bir hata yapılmıştır teknik adam konusunda.. ama geç de olsa hatadan dönülmüş ve doğru yol bulunmuştur.. ve teknik adam konusunda anlaşamayan yönetim kurulu üyeleri Ziya Hoca imza atarken beraber bulunup birlik mesajı vermek istemişlerdir taraftara ki bizim de istediğimiz bu.. siz niye gocunuyorsunuz bundan? Yazık Trabzonspor'un kasasından 750 bin olar haybeye çıktı değil mi? Geçen sene de Jun a 3.5 milyon euro haybeye gitmişti? geçen sene de Bozoğlu-Akbaşoğlu transfer konusunda birbirine girmişlerdi! yalnız siz geçen sene bu kadar açık-seçik yazmazdınız bazı şeyleri.. şimdilik susalım, bu da bizde kalsın gibi kelamlarda nihayet bulurdu yazılarınız.. şimdi ne oldu da daha 1 yılını doldurmayan yönetime karşı kaleminiz bu denli sivri?
Albayrak borsadaki hisseleri geri toplamaya çalışıyor da fena mı ediyor? Gelir-gider dengesinin bu kadar saçma bir şekilde oluşturulup borsaya girildiğinde neredeydiniz Sayın Ata?
Objektiflikten uzaklaşıp, inandırıcılığınızı yitiriyorsunuz sayın Ata.. Marcelinho transferini bile eleştirmiştiniz.. şimdi de 30 yaşında adamlara trilyonlar saydılar diyorsunuz.. 22 yaşında Jun'a, 21 yaşında Jeferson'a 27 yaşında Eller'e sayılan trilyonlar ne oldu Sayın Ata?
Önceden yazılarınızı referans olarak gösterirdi taraflı tarafsız herkes.. ama şimdilerde forumda kıytırık son dakika haberlerinde ancak yer bulabiliyor yazılarınız.. bu konuda biraz düşünmelisiniz bence..
Ya geçtiğimiz yönetim döneminde de herşeyi açık açık yazacaktınız ya da şimdi de yazmayacaksınız bazı olumsuzlukları değil mi? gazetecilik objektiflik gerektirir, Trabzonsporluluk da yönetimleri kendisine yakın veya uzaklıkla değerlendirmeyi kaldırmaz! Arkasında başka şeyler aranır bu tür yaklaşımların.. Aksi takdirde Cengiz Tokgöz müydü neydi o adamla Mehmet Ali Yılmaz arasındaki ilişki ,sizinle Atay Aktuğ arasında mı vardı diye soranlara cevap bulmak zorunda kalırsınız maazallah!
Yorum