Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Aşk ve Aşık Olmak!

Daraltma
X
  •  
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Aşk maşk yoktur benim lugatımda. Sen gözünden sakınırsın o gözünün yaşına bakmaz .

    Sevenden sakındığı bedenin sevmeyenlerin yoluna kilim eden birinden aşk mı bekleyeceğim ?

    Lanet olası kalbimin içinde yine de bir seyler kalıyor.

    Yorum




    • Kırık kalp gerçekten ağrıyor


      Yapılan araştırmalar sonucunda bilim adamları, fiziksel ağrıyı yöneten genlerin düşünsel acıları da kontrol ettiğine dikkat çekti.
      Güncelleme:21 Ağustos 2009 16:10

      ABD'deki California Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, diğerlerine göre çok daha duygusal ve duyarlı insanların, ayrılık gibi hayal kırıklığı yaratan olaylar karşısında kırılan kalpleriyle uğraşmakta zorluk çektiyor
      Kırılan kalbin ağrısının hissedildiğini söyleyen California Üniversitesi'nden Profesör Naomi Eisenberger, "İnsan vücudu, fiziksel acı ve sosyal acı duyarlılığının birbirine bağlı olduğu bir gene sahip. Sadece yaralandığımızda duyduğumuz acının değil, sosyal hayatta yaşanan pek çok olumsuzluğun da vücutta yarattığı tahribatlar söz konusu bu durumda. Bu nedenle kalp kırıklığı da sadece 'edebi anlamda' değil, fiziksel olarak da bir ağrıya işaret ediyor" şeklinde konuşuyor.
      Medya tarafından üç büyüklerin taraftarı olmanın empoze edildiği bir ülkede, bu sportif emperyalizme direnip, kendi şehrimin takımına sahip çıkmanın onurunu ve gurunu yaşıyorum.

      Yorum


      • Ya işte Stresin bütün hastalıkları tetiklediği gibi Kalp kırılması da stres doğuruyor buda en çok işin kaynağına yani kalbe zarar veriyor.
        Trabzonspor, Ona Hayat Verenlerin Hayatıdır.

        Yorum


        • bayan bakımından kıt bir bölüme gidiyoruz,Allah sonumuzu hayır etsin
          ÜNAL KARAMAN!

          Yorum


          • Seversin, kavuşamazsın aşk olur demiş adam. Kavuştuktan sonra garip bir tapu anlayışı hakim oluyor, ne aşk kalıyor ne meşk, ne sevgi, ne saygı. -İstisnalar gibi olsun dilerim yaşadıklarımız- Zaten aşk dediğimiz şey de eskisi gibi değil artık maalesef. Aşık oluyorsun,yenisine kadar... Öyle ömür boyu sürdürebilenlerin sayısı yok denecek kadar az...

            Tamamlanma çabasıdır aşk kanımca ama..

            Aşık maşık olunmaz yaz günü. Zati sıcak
            En son 61viya tarafından düzenlendi; 21.08.2009, 19:32.
            "Orada birisi farklı yürüyordur."

            Yorum


            • İlk olarak oguzhann tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
              bayan bakımından kıt bir bölüme gidiyoruz,Allah sonumuzu hayır etsin
              Aynı dertten yıllardır muzdarip arkadaşların hazırladığı bir video.


              TSira- Şükran
              "Ne mutlu "insanım" diyene. Ne mutlu "Türk'üm" diyene. Ne mutlu "bordooo" sesine "maviiii" diyerek karşılık verene."

              Yorum


              • Kesin meslek lisesi mezunu kesin Aslında sorunu Üniversitede ki bölümünde bayan olmaması değil Ezelden beri bayan olmaması
                Trabzonspor, Ona Hayat Verenlerin Hayatıdır.

                Yorum


                • Bu Can Yücel adamı aşık eder durduk yere.

                  Okumayacağım bir daha şiirlerini.
                  ~ Yüzümüzün yüreğimizle beraber gülümsediği an’ dır mutluluk. ~

                  Yorum


                  • Yüzde yüz garantili aşık etme sanatıOnu kendinize nasıl aşık edersiniz? İşte öneriler...

                    AYCAN SAROĞLU / GAZETE HABERTURK / HT PAZAR

                    Aşk, karşı konulamaz bir biçimde arzulanmanın, karşı konulamayan arzusudur” demiş Amerikalı şair Robert Frost. Karışık görünüyor ama tercümesi şu: Arzu arzuyu doğurur. Hakikaten de kimileri aşkta fena halde
                    şanslıyken, kimileri ise “kürk giyse Erzurum’a kar yağmaz” misalidir aşk
                    meselesinde. Hatta bu şeytan tüysüz kişiler, fevkalade güzel/yakışıklı olsalar
                    da aşk patikasında bahtsız ilerlerler. Çok kişi kendi kendine “Güzelim, çekiciyim, zekiyim ama nedense hayatımın aşkını bulamıyorum” demektedir,
                    kimileri şeytan tüyünün keyfini sürerken. Peki, şeytan tüylü olmak, insanları bilimsel ya da gayrı bilimsel yöntemlerle kendine aşık etmek mümkün müdür? Leil Lowndes’e göre mümkün. Bilimsel yöntemleri de mevcut hatta. Lowndes, bütün dünyada best seller olan ve Türkçe’ye de bir süre
                    önce çevrilen ‘İnsanları Kendinize Nasıl Aşık Edersiniz’ adlı kitabın yazarı. ABD’de çeşitli TV kanallarında sunuculuk yapmış, sayısız televizyon ve radyo
                    programına katılmış bir iletişimci. Cinsel yaşam üzerine bir kurum olan The
                    Project’in kurucusu, Amerikan Seks Eğitimcileri üyesi. Leil Lowndes, bu çok satan kitabında uzmanların araştırmalarına dayanan bazı teknikler vererek ‘herkesi kendimize aşık edebileceğimizi’ iddia ediyor.

                    YAKLAŞ YA DA GERİ ÇEKİL

                    Aşk gözlerde başlar... Etkili bir göz teması, doğrudan doğruya şiddetli sevgi
                    hisleri uyandırır. Bu iddianın sahibi insan bilimci Helen Fisher, göz
                    temasının ilkel bir güdü olduğunu söylüyor. Bu temas, insan beyninin ilkel
                    bir bölgesini harekete geçiriyor ve o anda beyin şöyle bir komut alıyor:
                    Yaklaş ya da geri çekil. Göz temasıyla avınızda korkuya benzer hassas bir
                    hal yaratıp, o kişinin vücudunda, aşık oluyormuş hissine kapılmasını
                    sağlayan feniletilamin hormonu salgılanmasına neden oluyorsunuz. Bu
                    yüzden en etkili adım, amiyane tabirle, kesişme. Ancak erkeğin ve
                    kadının bu kesişmeyi farklı okuduğu da bir gerçek. Mesela bir kadın
                    uzayan göz temasını “Güzel kadınsın, senden etkilendim” gibi anlarken,
                    erkek ise bu bakışı “Sana açım, seninle tutkulu bir şekilde seks yapmak
                    istiyorum” gibi yorumluyormuş.

                    İRİ GÖZBEBEĞİ FAKTÖRÜ
                    “Madem bakışma bu kadar elzem, daha baştan çıkarıcı bakmanın bir
                    formülü var mı” diye soranlara “İri gözbebekleri” diyoruz. Psikolog Dr.
                    Eckhard Hess, bir grup erkeğe, aynı kadının iki farklı fotoğrafını gösterip
                    gözbebek albenisini incelemiş. Erkekler photoshop’la gözbebekleri
                    irileştirilmiş kadınları güzel bulmuş. Yani gözbebeklerinizi, avınızın içinde
                    boğulmak isteyeceği bir havuz kadar büyütmek gerekiyor. “O
                    karşımdayken masanın altında gözüme damla damlatamayacağıma göre,
                    ne yapacağım” sorusunu soranlar; merak etmeyin basit bir yolu var.
                    Avınızın yüzündeki en çekici bölgeye odaklandığınızda gözbebekleriniz
                    otomatikman büyüyor!

                    KİRAZ AŞIRMA

                    Yeni tanıştınız, mesleğinizi sordu, “Avukatım ya da reklamcıyım” dediniz. Konuşma tek kelimede bitti! Olmaz. “Ceza avukatıyım, şu büyük dolandırıcılık vakası vardı ya hani” diye devam etmelisiniz. İncir çekirdeği sohbetlerden kurtulup onun bam teline basacaksanız, kiraz aşıracaksınız. Avınızın
                    söylediği sıra dışı kelimeler, onun kirazı yani gerçek ilgi alanıdır. Mesela “Bu trafikte spor arabaya binilmez” dedi. Bu cümlede kiraz; spor araba. “Bugünlerde hava çok sıcak, sokak hayvanlarının su bulması zor” cümlesinin
                    kirazı ise hayvanlar. Anladınız herhalde..

                    KORKU FİLMİNE GÖTÜRÜN
                    Duygusal çalkantı yaratacak mekanları seçin, zira duygusal heyecan cinsel çekimi artırır. Dramatik bir oyun, korku filmi ya da bir konser... Endişe ya da heyecanı paylaşmak yakınlaştırır.
                    ELLERE DİKKAT
                    Konuşma sırasında avın yani kadının avuç içlerini görmek iyiye işaret. Eğer kadının avuç içi size doğru yönelmişse, bu hoşlandığı anlamına geliyor. Çünkü bu “Teslim oldum” demek. Yani yaklaşabilirsiniz. Kadın avcılar, siz de erkeklerin keskin parmak işaretlerine dikkat edin. Hoşlandığınız adam,
                    konuşurken keskin parmak hareketleri yapıyorsa, bu heyecan duyduğunu gösterir.

                    ETKİLEDİĞİNİ GÖSTERİN
                    Erkek avcılar; “Zaman değişti” diyor kitap. Eski günlerde kaslarınız ya da hızınızla bir kadını baştan çıkarabilirdiniz, ama günümüz kadınlarının gönlünü çalmak için ondan ne kadar etkilendiğinizi göstermeniz gerekiyor, ne yazık ki...

                    BENZERLİK ÇEKER

                    Aşıklar hem benzerlik hem farklılık arar. Benzerlik kurmak için konuşmalarda
                    ‘biz’ öznesini kullanmak önemlidir. Konuşurken, onun seçtiği kelimeleri
                    seçmek de bu etkiyi güçlendirir. Hoşlandığınız kadın kedisinden söz ederken “Minnoş” diyorsa, o kediye siz de “Minnoş” deyin. Hanımlar, bir erkek “Mesleğim” diyorsa, asla “İşin” diye cümleye başlamayın. Küçük Prens’in
                    yazarı Antonie de Saint Exupery’ ne demiş: “Aşk birbirine bakmak değil, yan
                    yana durup aynı yöne bakmaktır...”

                    ERKEKLER ŞIK GİYİNSİN
                    İlk buluşmada kadının değil erkeğin ne giydiği daha önemli. Syracuse
                    Üniversitesi’nde yapılan deneyde, erkek denekler orta halli giyinmiş kadın
                    fotoğraflarını çekici bulurken, kadınlar şık giyimli erkekleri tercih etmiş. Zira evrimsel kuramcılılara göre; kadınlar, iyi giyinen bir erkeğin, yetiştireceği neslin ihtiyaçlarını karşılayabileceğini düşünüyormuş.
                    KADIN AVCILARIN EN BAŞARILI HAMLELERİ

                    Araştırmacı Monica Moore’un, 200 kadını incelediği araştırmasına göre en etkili hamleler (Hamlenin karşısındaki rakam o hamlenin deney sırasında kaç kez başarıya ulaştığını gösteriyor)

                    511 Net bir şekilde gülümsemek
                    253 Tek başına müzikle dans etmek
                    96 Kazara karşısına dikilmek
                    58 Kafayı yana yatırıp kendi boynuna dokunmak
                    102 Bakıp başını çevirmek ve yeniden bakış atmak
                    41 Abartılı kalça hareketleriyle etrafında dolaşmak

                    NASIL ETKİLENDİKLERİNİ VE ETKİLEDİKLERİNİ ANLATTILAR


                    EYLEM ŞENKAL

                    Kendinden emin duruş etkileyicidir
                    Etkilendiğim şeylerin başında; dolu dolu, sıcak bakışlar gelir. Kendinden emin duruş da etkileyicidir. Birini etkilemek ya da etkilendiğimi belirtmek için özel bir çaba harcamam. Bu, samimiyeti kaybettirir.

                    CEM CEMİNAY
                    Komik erkekler şanslıdır
                    Bakışlar, gözler beni her zaman çok etkiler. Komik erkeklerin şanslı olduğunu düşünüyorum. Ya mizahı kullanır komiklik yaparım ya bebeklerine ya da köpeklerine ilgi gösteririm. Çünkü kadınlar bundan yüzde yüz etkilenir.

                    KADİR ÇÖPDEMİR
                    Mizah yeteneğimi kullanırım

                    Aslında tarif edilemez bir şeydir bu. Yani insanın göremediği ama hissedebildiği bir şey vardır; gözünüze ışık tutulmuş gibi olursunuz. İşte bu etkilenmenin ilk işaretidir. Mizah tarafım var, bunu kullanabilirim. Komikliğimle ilgi çekmeye çabalarım. Bununla bir şeyler başarabilmeyi umduğum olmuştur.

                    EBRU DESTAN
                    Bazıları ışık saçar

                    Birinin konuşması ya da duruşundan etkilenebilirim. Bazı insanlar ışık saçar, ister istemez etkilenirsiniz. İlgi çekmek için, ekstra bir şey yapmaya gerek
                    duymuyorum. İki insan arasında zaten bir anda oluşan o elektrik kendini
                    gösterecektir.
                    KENDİNİZİ KAKALAMAYIN!
                    İLHAN UÇKAN / AŞK DANIŞMANI

                     Sizce birini kendimize nasıl aşık edebiliriz?
                    Birinin bize aşık olması için, onun ihtiyacı olan, kendisinde ‘eksik’ olduğunu
                    düşündüğü şeyin bizde olduğunu görmesi ya da sanması gerekir. Aşkla
                    başlayıp yürümeyen ilişkilerde, bu ‘sanma’ hali geçerlidir. “Düşündüğüm
                    gibi değilmiş” cümlesini böyle durumlarda söyleriz. En önemli unsur, kişilerin
                    hayatlarının daha güzel olacağına dair umut hissetmeleridir.
                     İlk tanışmada ne yapılır, ne yapılmaz?
                    Tanışma ‘vaat’ içinde hayalleri barındırmalıdır. İlk görüşmede her şeyi ortaya dökmemek, onu tatlı sorularla sorgulamak, anlatmak isteyene fırsat vermek, hakkında bilgi almamızı sağlar. Yani, “Ben böyle şeylere bayılır, bu filmleri de seyretmeden duramam” gibi tüm klişeleri harmanlayıp kendimizi paketlersek, hatalı enformasyon sunumu yaparız. Bu ‘vaat’ten ziyade, ‘kendimizi kakalamak’ gibi algılanır. Dinlemek, izlemek ve beklemek... Enerjimiz, umutlu halimiz, neşemizle etkilemek için zamanı iyi değerlendirmek en güzeli.
                    Trabzonspor, Ona Hayat Verenlerin Hayatıdır.

                    Yorum


                    • wowwww bunlar mükemmel bilgiler emirhan ççç

                      aklıma takıldı denemeler hiç türk kadınlarında yapıldı mı?
                      Medya tarafından üç büyüklerin taraftarı olmanın empoze edildiği bir ülkede, bu sportif emperyalizme direnip, kendi şehrimin takımına sahip çıkmanın onurunu ve gurunu yaşıyorum.

                      Yorum


                      • Tam göğsünüzün ortasında bir yeriniz acıyacak...
                        Evinizin sizi içine sığdıramayacak kadar dar olduğunu fark edeceksiniz...
                        Sokağa fırlayacaksınız...
                        Sokaklar da dar gelecek...
                        Tıpkı vücudunuzun yüreğinize dar geldiği gibi...
                        Ne denizin mavisi açacak içinizi, ne pırıl pırıl gökyüzü...
                        Kendinizi taşıyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar
                        küçüleceksiniz...
                        Birileri size bir şeyler anlatacak durmadan...
                        "Önemli olan sağlık."
                        "Yaşamak güzel."
                        "Boş ver, her şey unutulur."
                        Siz hiçbirini duymayacaksınız...
                        Göz yaşlarınızdan etrafı göremez hale geleceksiniz...
                        Ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarında ölmek
                        isteyecek kadar çok seveceksiniz...
                        Hep ondan bahsetmek isteyeceksiniz...
                        "Ölüme çare bulundu" ya da "Yarın kıyamet kopacakmış" deseler başınızı kaldırıp Ne dedin?" diye sormayacaksınız...
                        Yalnız kalmak isteyeceksiniz...
                        Hem de kalabalıkların arasında kaybolmak...
                        İkisi de yetmeyecek...
                        Geçmişi düşüneceksiniz...
                        Neredeyse dakika dakika...
                        Ama kötüleri atlayarak...
                        Onunla geçtiğiniz yerlerden geçmek isteyeceksiniz...
                        Gittiğiniz yerlere gitmek...
                        Bu size hiç iyi gelmeyecek...
                        Ama bile bile yapacaksınız...
                        Biri size içinizdeki acıyı söküp atabileceğini söylese, kaçacaksınız...
                        Aslında kurtulmak istediğiniz halde, o acıyı yaşamak için direneceksiniz...
                        Hayatınızın geri kalanını onu düşünerek geçirmek isteyeceksiniz...
                        Aksini iddia edenlerden nefret edeceksiniz...
                        Herkesi ona benzetip...
                        Kimseyi onun yerine koyamayacaksınız...
                        Hiçbir şey oyalamayacak sizi...
                        İlaçlara sığınacaksınız...
                        Birkaç saat kafanızı bulandıran ama asla onu unutturmayan.
                        Sadece bir müddet buzlu camın arkasından seyrettiren...
                        Bütün şarkılar sizin için yazılmış gibi gelecek...
                        Boğazınız düğümlenecek, dinleyemeyeceksiniz...
                        Uyumak zor, uyanmak kolay olacak...
                        Sabahı iple çekeceksiniz...
                        Bazen de "Hiç güneş doğmasa" diyeceksiniz...
                        Ne geceler rahatlatacak sizi ne gündüzler...
                        Ölmeyi isteyip, ölemeyeceksiniz...
                        Belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önünüze çıkana sarılmak isteyeceksiniz...
                        Nafile...
                        Düşüncesi bile tahammül edilmez gelecek...
                        Rüyalar göreceksiniz, gerçek olmasını istediğiniz...
                        Her sıçrayarak uyandığınızda onun adını söylediğinizi fark edeceksiniz...
                        Telefonun çalmasını bekleyeceksiniz...
                        Aramayacağını bile bile...
                        Her çaldığında yüreğiniz ağzınıza gelecek...
                        Ağlamaklı konuşacaksınız arayanlarla...
                        Yüreğiniz burkulacak...
                        Canınız yanacak...
                        Bir daha sevmemeye yemin edeceksiniz...
                        Hayata dair hiçbir şey yapmak gelmeyecek içinizden...
                        Onun sesini bir kez daha duymak için yanıp tutuşacaksınız...
                        Defalarca aradığı günlerin kıymetini bilmediğiniz için kendinizden nefret edeceksiniz...
                        Yaşadığınız şehri terk etmek isteyeceksiniz...
                        Onunla hiçbir anınızın olmadığı bir yerlere gidip yerleşmek...
                        Ama bir umut...
                        Onunla bir gün bir yerde karşılaşma umudu...
                        Bu umut sizi gitmekten alıkoyacak...
                        Gel gitler içinde yaşayacaksınız...
                        Buna yaşamak denirse...
                        Razı mısınız bütün bunlara...?
                        Hazır mısınız sonunda ölüp ölüp dirilmeye...?
                        O halde áşık olabilirsiniz!
                        DRaZeN PeTRoViÇ....(3)
                        ANDRea MeNeGHiN....(11)

                        Yorum


                        • of iki ayda 13 kilo verdim, ne illet su kiz milleti, bi de "asik" olsak zaafiyet gecirecem he
                          Trabzonspor
                          FC Barcelona MSV Duisburg
                          Ganimetleri paylasanda Hirsiszdir!

                          Yorum


                          • Arkadaslar kiz haftaya "yurda" dönüyor, su kiza acilamadim gitti, kendisi ile pek öyle dialogum yok, su kizi korkutmadan nasil acilcam
                            Trabzonspor
                            FC Barcelona MSV Duisburg
                            Ganimetleri paylasanda Hirsiszdir!

                            Yorum


                            • bak önce derin derin nefes al
                              kendinden emin ol acaba dediğin zaman bitersin.
                              git ve içinden gelen herşeyi söyle sonunda ne olacağını sakın düşünme.
                              onun sana söylediği olmsuzlukları kafana takma ki tekrar daha denemek için şansın daha olsun ççç

                              bunlar benim fikirlerim...
                              Medya tarafından üç büyüklerin taraftarı olmanın empoze edildiği bir ülkede, bu sportif emperyalizme direnip, kendi şehrimin takımına sahip çıkmanın onurunu ve gurunu yaşıyorum.

                              Yorum


                              • Aşk . . . Aşk . . .
                                " Hayatının anlamı senin bakış açında gizlidir. "

                                Yorum

                                Üzgünüz, bu sayfayı görüntüleme yetkiniz yok
                                Yükleniyor...
                                X