Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Aşk ve Aşık Olmak!

Daraltma
X
  •  
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler




  • Yine gözüm yollarda, neredesin?
    Gündüzüm gece oldu, kederdeyim
    Bilemezsin kaç gece "gelir" diye bekledim
    Gelmeyince derdime, yenileri ekledim

    Gel yarim ol, sevdalım ol,
    Sultanım ol, fermanım ol,
    Dertlerimin dermanı ol, hercai . . .

    Dolu dolu sevdalar gözlerimde
    Gönlümde dolanırsın, hep O halinle
    Uçusuyor saçların, yaralanmış kalbime
    Yine sensin tek çare, şu zavallı halime . . .




    *

    Hayat güzel . ....


    Ünal İhtiyaroğlu

    Yorum


    • Sevgililer gunu mu o da ney?
      Gitme demek cok da Zor olmamali

      Yorum


      • KALBİN ANLAMI


        Geçmişten bugüne kalp, nasıl anlam kazandı..

        İnsan kalbinin mağara resimlerinde ve Mısır kültürüne ait papirüslerde bile günümüzdeki kalp figürüne benzer şekilde resmedilmesinin şaşkınlık verici olduğunu ifade eden Acıbadem Bakırköy Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tayyar Sarıoğlu, aşıkların sevgisini barındırdığına inanılan ‘kalbin’ izini sürdü.

        Bebek Altı Haftalıkken Kalbi Atmaya Başlıyor
        Kalp, vücudumuz oluşurken anne karnında harekete geçen ilk organımızdır. Bebeğin kalbi anne karnında, altıncı haftadan itibaren atmaya başlar. Diğer organlar, kalp ve damar sistemi etrafında şekillenmeye devam eder. Koşma veya tırmanma gibi daha fazla fiziksel efor gerektiren durumlarda, kalbimizin daha kuvvetli ve daha hızlı attığını hissederiz. Böyle fiziksel ve ruhsal durum değişikliklerinde çalışmasında belirgin farklılıklar hissettiğimiz bir organ olarak kalp, hayatın ve canlılığın kaynağı olarak görülmüş, muhtemelen bu nedenle de ruhun kalbe yerleştiğine inanılmıştır.

        Kalbin Sembolü, Tüm Kültürlerde Aynıydı
        Tüm insanlık tarihi boyunca kalp, mucizevi bir organ olarak algılanmıştır. Kalp, yeryüzündeki tüm kültür ve medeniyetlerde hayatın ve canlılığın kaynağı olduğu kadar sevgi, dostluk, merhamet, vicdan, yardımseverlik, fedakarlık, vefa, birlik-beraberlik, güven ve cesaretin simgesi olarak kabul edilmiştir. Bu duygu ve düşüncelerin kalp figürü ile ifade edildiğini ve be şekilde sembolleştiğini görüyoruz. İnsan vücudunda başka hiçbir organa yüklenmeyen bu yüce anlamlar ile kalp arasındaki ilişki nereden kaynaklanmaktadır?

        Kalbin Şeklini Mağara Duvarlarına Çizdiler
        İnsanlığın ilk ataları olarak kabul edilen ve son buzul çağından önce (M.Ö. 10000-8000) yaşamış olan Cro-Magnonlar için kalp, yaşamın ve canlılığın devamını sağlayan en önemli organdı. Cro-Magnonlardan kalan Güney Fransa’daki mağara duvarlarındaki resimlerde bu düşünceyi destekleyen ve günümüzdekine çok benzer kalp figürlerinin bulunmuş olması çok ilgi çekicidir. Avcılıkla geçinen bu ilk insanların, avladıkları hayvanların kalp atışlarının durmasıyla öldüklerini ve kalplerinin atmaya devam ettiği sürece de canlı kaldıklarını gözlemlemiş oldukları düşünülmektedir. Eski Çin ve Uzakdoğu medeniyetlerinde de kalbin ruhsal gücün ve aklın merkezi olduğu inanışı yaygındı. (M.Ö.3000-2000)

        Mısır’da Ölülerin Sadece Kalbi Vücutta Bırakılıyordu
        Tarihin daha sonraki dönemlerinde (M.Ö. 2500-1000), eski Mısır’da kalp ruhun ve vicdanın merkezi olarak kabul ediliyordu. Ölümden sonra kalp dışındaki tüm organlar çıkarılıp bir seramik kase içinde ölüyle birlikte gömülüyor, sadece kalp yerinde bırakılıyordu. İnanışa göre ölümden sonra kalp, adalet tanrısı Maat’ın huzurunda tartılıyordu. Eğer kalp Maat’ın tüyünden hafif gelirse, ölen kişi Osiris (yeraltı tanrısı ile) yaşamaya devam ediyordu. Aksi halde Ammut (şeytan) kalbi yiyor ve böylece o insanın ruhu yokluğa mahkum edilmiş oluyordu.

        Sümerliler Papirüse Kalbin Kan Pompaladığını Çizdi
        Kalbin, sevgi, merhamet, cesaret, gurur, ızdırap, hayal kırıklığı, hayat, ölüm gibi duygularla ilişkilendirilmiş olduğu ilk yazılı belgelere Sümer-Babil kültüründe ratlanıyor. Yarı tanrı Gılgamış Destanı’nda kalbin bu duygu ve düşüncelerle açıkça ilişkilendirildiği görülmektedir. (M.Ö.2100-2000) Tarihte ilk yazılı tıp belgesi olarak kabul edilen Ebers papirüsünde kalp ve nabız atışlarından, kalbin kan pompalama fonksiyonundan, vücudun her tarafına yayılmış bir damar ve dolaşım sisteminden bahsedilmiş olması şaşırtıcıdır. (M.Ö.1550)

        Hipokrat Ve Aristo’ya Göre Kalp: Düşüncenin Merkezi
        Eski Yunan’da (M.Ö. 700-200) ruhun, kalbin içinde yerleştiğine inanılıyordu. Kalbin kan pompalama fonksiyonun farkında olan Hipokrat ve Aristo, kalbin aynı zamanda duygu ve düşünce yeteneklerinin de merkezi olduğunu düşünüyorlardı.

        Kuzey Afrika’daki Silphium Bitkisi Günümüzdeki Kalp Sembolüne Çok Benziyordu
        Sevginin kalple ilişkisi konusunda en eski ve ilginç bulgulardan biri de antik çağlarda (M.Ö.7.yy) Kuzey Afrika’da bulunan Cyrene şehir devletinin hikayesinde saklıdır. Günümüzde Libya sınırları içinde kalan Cyrene şehri, civarında yetişen çok değerli Silphium bitkisiyle ünlüydü ve bu bitki nedeniyle dönemin en önemli ticaret merkezi haline gelmişti. Silphium, erkekler için çok güçlü bir afrodizyak etki gösterirken, kadınlar için kontraseptif (doğum kontolü) amacıyla kullanılıyordu. Bu özelliği nedeniyle silphium bitkisi o kadar değerliydi ki Cyrene paraları üzerinde Silphium tohumunun şekli resmedilmişti. Günümüzde de kullanılan kalp sembolüne çok benzeyen bu şeklin, kalp ile erotik sevgi arasındaki ilişkinin tarihsel köklerini oluşturduğu düşünülmektedir.

        Yunan Anforalarında Kalp-Zevk İlişkisi Resmedildi
        Eski bir Yunan anforası üzerinde (M.Ö: 500) şarap ve zevk tanrısı Dyanisos’un başındaki çelengin kalp şeklindeki yapraklarla oluşturulduğu görülür. Bu bulguda kalp ile zevk ve mutluluk arasında ilk çağlardan beri bir ilişki kurulduğunu göstermektedir. Antik Yunan düşüncesi Roma İmparatorluğu dönemimde de etkisini sürdürmüştür. Büyük Romalı otorite Ovid (M.Ö. 43-M.S.17) yaşamın devamı için en önemli organ olan kalbin yaralanmalarında ilaçların bir işe yaramayacağını söylemiştir.

        Klasik tıbbın büyük hekimi olarak kabul edilen Galen (M.S. 130-200) kalbi kan akışını düzenleyen yaşam ruhunun merkezi olarak tanımlamıştır. Galen’in, kalpteki kasılma (sistol) ve gevşeme (diyastol) fonksiyonlarından, karıncık ve kapakçıklardan atar ve toplardamarların farklı yapılarından söz etmiş olduğu ileri sürülmektedir. Galen’e göre ruhun 3 şekli vardı: Yaşam ruhu kalpte, hayvan ruhu beyinde (algılama ve hareket) ve doğal ruh (beslenme ve metabolizma) karaciğerde bulunuyordu.

        İlk Amerikan kültürlerinde de kalbe büyük önem atfedilmiştir. Antik Meksika medeniyetinde (M.S 100-900) bazı ruhsal güçlerin kalple ilişkili olduğu düşünülmüş ve bu güçlerin ölünceye kadar kalbi terk etmediklerine inanılmıştır.

        Üç Büyük Dine Göre Kalp, Sevgi Ve Merhameti Simgeliyor
        Yahudi, Hıristiyan ve Müslüman teolojisinde kalbin aynı anlam ve kavramları sembolleştirdiği görülür. Her üç dinde de kalp sevgi, merhamet, hayırseverlik, derin bir anlayış gücü gibi ruhsal duygu, düşünce ve davranışlarla özdeşleştirilmiştir. Tevrat’ta Lev (kalp) den 190 defa bahsedilmektedir. Hıristiyanlık ve Müslümanlıkta kalp Tanrı sevgisinin yeri ve ebedi mutluluğun aracı olarak nitelendirilmiştir. Kuran’da düşünen kalpten bahsedilir (Sure 22, Ayet 46). Yine İslam mistisizminde (tasavvuf) kalp gözünden bahsedilir. Biyolojik göz dış dünyayı kalbin gözü (ruhsal göz, basiret) varlık ve olayların iç yüzünü, gerçek mahiyetini, görmeyi, anlamayı sağlar.

        Hıristiyanlıkta kutsal kalp kavramı vardır. 17.yy’da Azize Margaret Marie Alacoque rüyasında dikenli bir taçla çevrelenmiş, ışık saçan bir kalp görmüştür. Kutsal kalp olarak adlandırılan bu sembol Katolik kilisesi tarafından kabul edilmektedir. Sevgi ve yardım severliği temsil eden kutsal kalp aslında 17.yy.dan çok önce de Hıristiyan ikonalarında Hz. İsa’nın kalbini temsil etmek için kullanılıyordu.

        Bugünkü sevgililer günü kartlarında görülen kalp sembolü ortaçağda 1400’lü yıllardan sonra popüler olmaya başlamıştır.1400’lerden kalma “Kalbin Sunuluşu” isimli Fransız duvar halısında erkeklerin aşık oldukları kadınlara bağlılık ve adanmışlıklarını kalplerini sunarak gösterdikleri tasvir edilmektedir.

        Tarih boyunca güven ve itimadın simgesi olan kalp sembolü günümüzde de aynı amaçla kullanılmaya devam ediliyor...

        AA
        Trabzonspor, Ona Hayat Verenlerin Hayatıdır.

        Yorum


        • Emirhan ben Ask a inanmiyorum Acaba NAsil inandircan
          Gitme demek cok da Zor olmamali

          Yorum


          • Geç kaldık ama olsun yinede kutlayalım

            Sevgilisi olanın olmayanın,
            Olup da yok gibi olanın,
            Yok da var gibi olanın,
            Olmayıp çok isteyenin,
            Oluyo da noluyo diyenin,
            Olduğu için çok mutlu olanın,
            Olmadığı için çok mutlu olanın,
            Onsuz olamayanın,
            Onunla hiç olamayanın,
            Herşeye rağmen yüreğinde her daim aşka yer olanın…
            O zaman kısacası herkesin sevgililer günü kutlu olsun.
            Sevgi hep sizinle olsun, yüreğinizde aşka hep yer olsun.
            Eğer yalan söylemeyi bilmiyorsan, sana yalan söylendiğini de anlayamazsın." - House (2004)

            Yorum


            • İlk olarak Mahmut Pervaneli tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
              Emirhan ben Ask a inanmiyorum Acaba NAsil inandircan
              Mahmut Aşk bir inanç sistemi değildir Resmi olarak ispatlanmış bir olgudur inanmama gibi bir durumun olamaz.
              Trabzonspor, Ona Hayat Verenlerin Hayatıdır.

              Yorum


              • İlk olarak Emirhan Makul tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                Mahmut Aşk bir inanç sistemi değildir Resmi olarak ispatlanmış bir olgudur inanmama gibi bir durumun olamaz.
                Peki Sen Hic Asik oldun mu?
                Gitme demek cok da Zor olmamali

                Yorum


                • İlk olarak Mahmut Pervaneli tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                  Peki Sen Hic Asik oldun mu?
                  Bu kadar agresif olduğuna göre sen oldun.

                  Yorum


                  • İlk olarak Mahmut Pervaneli tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                    Peki Sen Hic Asik oldun mu?
                    Evet oldum olmasam da inanırdım ama oldum biliyorum var sen bana güven.
                    Trabzonspor, Ona Hayat Verenlerin Hayatıdır.

                    Yorum


                    • İlk olarak alper* tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                      Bu kadar agresif olduğuna göre sen oldun.
                      Oldum Olmaz olaydim O dan Sonra ruh gibi bir hal

                      3 sene önce basladi hersey Ama unutmam Mümkün degil
                      Unutmak Istesemde Unutamiyorum
                      Gitme demek cok da Zor olmamali

                      Yorum


                      • İlk olarak Emirhan Makul tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                        Evet oldum olmasam da inanırdım ama oldum biliyorum var sen bana güven.
                        Ben itiraf ettirdim bile.
                        İşi bileceksin.

                        Yorum


                        • İlk olarak Mahmut Pervaneli tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                          Oldum Olmaz olaydim O dan Sonra ruh gibi bir hal

                          3 sene önce basladi hersey Ama unutmam Mümkün degil
                          Unutmak Istesemde Unutamiyorum
                          Mahmut teknik olarak böyle birşey mümkün değil yani bak unutmak diye birşey olamaz sadece kafanı bir yere çarpma durumunda kalıcı hafıza kaynı yaşarsan unutursun yada 46 derecesinde deli olursan unutma şansın var yoksa unutmak denilen kavram imkansız hatta şu laf bu konu için çuk diye oturur.

                          "Her unuttum demek bile hatırlamaktır"

                          Onla yaşamayı öğren bir 40 yaş üstü nasihatidir ama yaşın biraz daha geçtikeden sonra unutamayıp üzüldüğün şeyleri hatırlayıp tebessüm edeceksin.
                          Trabzonspor, Ona Hayat Verenlerin Hayatıdır.

                          Yorum


                          • İlk olarak alper* tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                            Ben itiraf ettirdim bile.
                            İşi bileceksin.
                            Nasil olduysa Birden Anlati verdim

                            İlk olarak Emirhan Makul tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                            Mahmut teknik olarak böyle birşey mümkün değil yani bak unutmak diye birşey olamaz sadece kafanı bir yere çarpma durumunda kalıcı hafıza kaynı yaşarsan unutursun yada 46 derecesinde deli olursan unutma şansın var yoksa unutmak denilen kavram imkansız hatta şu laf bu konu için çuk diye oturur.

                            "Her unuttum demek bile hatırlamaktır"

                            Onla yaşamayı öğren bir 40 yaş üstü nasihatidir ama yaşın biraz daha geçtikeden sonra unutamayıp üzüldüğün şeyleri hatırlayıp tebessüm edeceksin.

                            Tavsiyelerini kaale alicam

                            Ask bir Sudur Ic ic Kudur bosuna dememisler





                            Ask in Tarifini Birde Selami den aldim
                            Gitme demek cok da Zor olmamali

                            Yorum


                            • İlk olarak Emirhan Makul tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                              Mahmut teknik olarak böyle birşey mümkün değil yani bak unutmak diye birşey olamaz sadece kafanı bir yere çarpma durumunda kalıcı hafıza kaynı yaşarsan unutursun yada 46 derecesinde deli olursan unutma şansın var yoksa unutmak denilen kavram imkansız hatta şu laf bu konu için çuk diye oturur.

                              "Her unuttum demek bile hatırlamaktır"

                              Onla yaşamayı öğren bir 40 yaş üstü nasihatidir ama yaşın biraz daha geçtikeden sonra unutamayıp üzüldüğün şeyleri hatırlayıp tebessüm edeceksin.
                              ağzına sağlık emirhan...çok doğru söyledin onu...
                              21.12.2009 Unutmayacağız...
                              ''Ben Trabzonspor'un kaptanıyım, başka bir kaptanın arkasından, başka bir takımın formasıyla sahaya çıkmam!''
                              Cemil Usta
                              Sen bu kentin en büyük yeminisin, en büyük inadı.

                              Yorum


                              • Arkadaşlar ilk olarak şunları söylemek istiyorum bir insan bir insanı sewiyorsa onun için herşeye katlanırsa fedakarlık yaparsa ve eften püften sebeplerden dolayı ayrılmıyorsa en büyük sengi ve aşk odur arkadaşlar ama ben şuna çok karşıyım sen converse giymiyorsun kösele ayakkabı giyiyorsun eyer coverse giymezsen ayrılırım işte şunu yapmazsan ayrılırım bunu yapmazsan ayrılırım diyen insan sizi bence sewmiyordur he kendi tarzı kendi giyim tarzı wardır benim tipim deyilsin lafı warya arkadaşlar böyle bir söz yok bu gönül öyle kişilere kayarki sen bile şaşırırrsın mesela rock çı bir kızı adam diyorki tipim degil öyle deme öyle bi baglanırsın ki gözün hiçbir şeyi görmez ve arkadaşlar benden bir tavsiye bir sevgiliniz varsa ve onu seviyorsanız ve ondan bundan sebeplerden dolayı kavga yada tartışıyorsanız yapmayın çünki aşk acayip birşey yarın elinden kayıp gider bulamazsın bulsanda söyliyemezsin bu yüzden arkadaşlar seven kişi sakın ama sakın bırakmasın çok acı çeker son bi sözle bitiriyorum arkadaşlar

                                EGER BİRGÜN ÖLÜRSEM MEZARDAKİ TOPRAGIMDAN TESTİ YAPIP YARİME SU İÇİRİN Kİ DUDAKLARINA DEYE BİLEYİM .......
                                MEKAN 34 VATAN 61
                                BİZE HERYER TRABZON

                                Yorum

                                Üzgünüz, bu sayfayı görüntüleme yetkiniz yok
                                Yükleniyor...
                                X