İlk olarak Sibel tarafından gönderildi
Gönderiyi görüntüle
Duyuru
Daraltma
Henüz duyuru yok.
Spor Toto Süper Lig 2. Hafta | Trabzonspor 0 - 1 İ.B.B
Daraltma
X
-
gençlik atılgan olmayınca öle oluyor gruplar birleşip tek ses olmadıkca o stad ayaha kalkmazİlk olarak fatihmazlum tarafından gönderildi Gönderiyi görüntülesıyasıler bedava kombıne dağıttıkca her gecen gun bıraz daha pasıflesıyor trabzondakı taraftar ve her gecen gun avnı aker ruhunu kaybedıyor yazık sunu yonetımde gormezden gleıyor..cehennemı cennete cevırdık..cekırdekıclerden macı opera ızler gıbı ızleyenlerden bıktık artık..
Yorum
-
İlk olarak Ilelioglu tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüleBu mac ile ilgili anlamadigim birsey var.
Neden Cumartesi oynadik? Besiktas neden Pazartesi oynuyor?
İlk olarak ivam odrob tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüleBunu yazmaya gelmiştim.
Çarşamba günü şampiyonlar ligi maçı yapmış kulübün maçı neden cumartesi ? kimsenin dikkatini çekmedi mi bu kulüpte ?İlk olarak Erdinç Dilek tarafından gönderildi Gönderiyi görüntülepazartesi oynayıp salı günü lille maçına çıkmak ne kadar mantıklı sizce?
27 Eylül Salı 21:45 Trabzonspor - Lille
fikstür mü değişti bizim neden haberimiz yok yarın lille ile oynayacağımızdan ? perşembe trabzona gelmiş takımın maçı cumartesiye mi alınır ?En son Barış Cem tarafından düzenlendi; 19.09.2011, 13:53.
Yorum
-
maçtan sonra birkaç gün forumda yazamadım çünkü buradaki yazıların azımsanmayacak bir kısmı en hafif ifadesiyle "aşırı" idi. bu aşırı sözlerin ve ona verilecek her türlü cevabın gündem kirliliği yaratarak takıma zarar vereceğini düşündüğüm için susmayı tercih ettim.
bana göre takım sevgisi aile sevgisi gibidir. gün olur başarıya sevinirsin, gün olur sakatlığa, gün olur haksızlığa, gün olur başarısızlığa üzülürsün. ama her koşulda sabit olan birşey vardır, takımını seviyorsundur ve herşeyin yoluna girmesi için uğraşırsın. bir baba evladına kızar ama onu hor görmez, ondan ümit kesmez, bundan bir halt oldu demez. zira evladından bir halt olmamasının ona da hiçbir hayrı yoktur. aynı böyle, taraftar da takımını hor görmemeli, konuşmalarında ölçülü olmalıdır. öfke dünyanın en tatlı şeyidir. öfke anında kusarsan ferahlarsın. ama işler rayına girsin diye dişlerini sıkandır yürekten sevenler. takım sadece elde ettiği sonuçlarla hayatımızın içinde olan birşey değildir, takımımızın başarısı için taraftarlar da elinden gelen maddi manevi desteği verir. takımın ortaya çıkardığı nihai sonuç, aslında taraftarın da elde ettiği sonuçtur. daha büyük başka şehirlerin takımları değil trabzonspor anadoludan parlayan bir yıldız olduysa, bunda taraftarının kenetlenmişliği ve inancının payı büyüktür. aşırı sözlerle en güçlü olduğumuz noktadan darbe alırsak, asıl o zaman yeniliriz.
ben takımımızın ligde de kendini toparlayacağına yürekten inanıyorum. ama biraz zamana ihtiyacımız var. çünkü trabzonsporun alex fergusonu şenol hocanın söylediği gibi, biz yaptığımızı yıktık, şimdi yeniden yapmaya çalışıyoruz.
hatırlayın geçen sene elimizde ne vardı;
----------onur-------------
cale--egemen--giray--serkan
-----colman----selçuk------
engin-----jaja--------burak
---------umut-------------
yedekler: tolga, yümlü, glowacki, ceyhun, alanzinho, yattara, pawel ayrıca piotr ve diğerleri
bu sene neyimiz var
-----------tolga-------------
cech--giray--yümlü--celustka
------zokora---colman-------
volkan-----adrian----burak---
-----------halil--------------
yedekler: bora, sapara, alanzinho,henrique, aykut, yümlü, serkan ayrıca, pawel vd.
değişikliklere bakalım.
1. onur-tolga: tolga onurun eksikliğini hissettirmemiş. kalede güç kaybımız yok.
2. cech-cale: cech caleden daha verimli bir görüntü sergiliyor. sol bekte güçlenmişiz.
3. egemen-yümlü: stoperin bel kemiği egemendi. eksikliği bariz hissediliyor.girayın yerine daha başarılı bir stoper düşünülebileceği halde girayı defansın bel kemiği haline getirmişiz. ve iki maçta da defans hatası sebebiyle puan kaybettik.
4. serkan-celustka: serkan geçen yılın ikinci yarısına kadar çok başarılı idi ancak geçen sene ikinci yarıdan sonraki serkana göre bu bölgede de gücümüze güç katmışız.
5. engin-volkan: engin çok yetnekli bir oyuncu idi ancak kontrol edemediği agresifliği takıma zarar veriyordu. volkan da disiplinsizlik sicili olan bir futbolcu olmasına rağmen özellikle 2. maçta istekli bir görüntü sergiledi. uzun vadede hayırlı bir değişiklik olduğunu düşünsem de şu aşamada sol açıkta da güç kaybımız görünüyor
6. colman-zokora: geçen sene colmanın ifa ettiği defansif orta saha rolünü bu sene zokora daha iyi oynuyor. bu bölgede güçlenmişiz.
7. selçuk-colman: colman oyun kurucu bölgesinde selçuğun sağladığı ofansif ve yaratıcı katkıyı henüz gösteremedi. oynadığımız maçlarda gol atma sorunu çekmemizin temelinde bu bölgede yaşadığımız güç kaybının yattığını düşünüyorum.
8. takımda değişmeyen tek rol burakın oynadığı rol. ancak o da haklı olduğuna inanamadığım cezalara maruz kaldı. serkanın sağ açığın yedeği konumuna gelmesi bu bölgede güç kazandığımızı gösteriyor.
9. jaja-adrian: jaja çok yetenekli ve skora doğrudan etki edebilecek bir oyuncu olmasına rağmen pas trafiğini yönetme konusunda yetersizdi. adrianın takım oyununu daha etkin oynuyor ve sonuç üretecek pozisyonları üretiyor. ancak gol katkısını geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum. saparanın da etkin bir yedek olduğunu düşünürsek bu bölgede de güç kazandığımız düşünülebilir.
10. umut-halil veya henrique: umutun defansa yaptığı büyük katkıyı henrique yapamıyor. halil bu anlamda daha istekli bir görüntü sergiliyor. umutun son vuruşlarda yaptığı saç baş yolduran hataları halil'in yapmayacağını düşünüyorum. bu sebeple orta sahadan gereken destek geldiğinde gol vuruşlarında daha etkili olma ihtimalimiz var ancak, şu aşamada bir güç kaybı sezilmekte.
sonuç: başlıca problemimiz takımın bel kemiği konumundaki selçuk ve egemenin kaybı. yönetim bu oyuncuları tutmak zorundaydı deyip tüm suçu yönetime yükleme kolaycılığına kaçmamalıyız. bu noktada sorulması gereken soru şu; trabzonlu (veya karadenizli) olmayan türk oyuncular niçin trabzonsporu türkiyedeki ve hatta vizyoner bir bakış açısıyla dünyada gelinecek son kulüp olarak görmüyor? bu sorunu irdelerken, sürekli başarı, şehrin gelişimi, yönetim kalitesi, taraftar desteği, altyapı katkısı, tesisler gibi konu başlıklarını açmamız gerek. ancak bu uzun mesajı daha da uzatmamak için şimdi buralara girmiyorum.
kısa vadede yani acilen yapılması gereken ise; taraftarın her türlü sonuçta, sabırla, takımı yerinden kaldırıp onu hareketlendirecek, kenetleyecek, motive edecek katkıyı ve desteği vermesidir. inanın bu takım, arzuladığımız olumlu cevabı verecektir. unutmayalım, bu takımın ideal kadrosundaki geçen seneye göre 9 bölgesinde oyuncu değişikliği var. geçen sene başarılı olan takım, bu başarıyı elde edene kadar yaklaşık 3 sene beraber oynamıştı. şundan eminim, başımızda şenol güneş gibi bir hoca oldukça, bu bekleme süresi çok uzamayacaktır ve trabzonspor bu sen de şampiyonluğun en güçlü adayı olacaktır. ama, hoca oyuncuların herbirinin motivasyonunu yüksek tutarak, her birinden nasıl en yüksek verimi alırım sorusunu kendi kendisine cevaplayana kadar, biraz sabır.
biz taraftarız. lütfen yazdıklarımız, konuştuklarımız ve yaptıklarımızla takımımızın bize rağmen başarılı olduğunu izlemeyelim, tam aksine takımın kendini toplaması için itici güç olalım.
başarı, inananların ve adananların olacaktır.
güzel yarınları kutlamak ümidiyle
Yorum
-
Maç günleri ile ilgili sorunu olan arkadaşlara ben açıklayayım.
Cumartesi İBB
Çarşamba Samsun
Cumartesi Karabük
Salı Lille
Şimdi böyle bir programımız var. Kimisi Pazartesi oynasaydık diyor. 2 gün sonra Samsun maçına çıkamayız ya. Pazar günü olsa, o zaman Samsun maçı için dinlenme süremiz olmuyor. Yani bu maçları mecbur yapacakken bizim maçlarımızı programın ortasına yerleştirmişler. Doğrusu olan da bu. Her şeyin altında bir bit yeniği aramayalım.'' Trabzonspor'u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla acıklanabilecek milliyetçi bir davranıs degildir.Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen bir hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmisti. ''
Kazım Koyuncu
Yorum
-
-
İlk olarak oeince tarafından gönderildi Gönderiyi görüntülemaçtan sonra birkaç gün forumda yazamadım çünkü buradaki yazıların azımsanmayacak bir kısmı en hafif ifadesiyle "aşırı" idi. bu aşırı sözlerin ve ona verilecek her türlü cevabın gündem kirliliği yaratarak takıma zarar vereceğini düşündüğüm için susmayı tercih ettim.
bana göre takım sevgisi aile sevgisi gibidir. gün olur başarıya sevinirsin, gün olur sakatlığa, gün olur haksızlığa, gün olur başarısızlığa üzülürsün. ama her koşulda sabit olan birşey vardır, takımını seviyorsundur ve herşeyin yoluna girmesi için uğraşırsın. bir baba evladına kızar ama onu hor görmez, ondan ümit kesmez, bundan bir halt oldu demez. zira evladından bir halt olmamasının ona da hiçbir hayrı yoktur. aynı böyle, taraftar da takımını hor görmemeli, konuşmalarında ölçülü olmalıdır. öfke dünyanın en tatlı şeyidir. öfke anında kusarsan ferahlarsın. ama işler rayına girsin diye dişlerini sıkandır yürekten sevenler. takım sadece elde ettiği sonuçlarla hayatımızın içinde olan birşey değildir, takımımızın başarısı için taraftarlar da elinden gelen maddi manevi desteği verir. takımın ortaya çıkardığı nihai sonuç, aslında taraftarın da elde ettiği sonuçtur. daha büyük başka şehirlerin takımları değil trabzonspor anadoludan parlayan bir yıldız olduysa, bunda taraftarının kenetlenmişliği ve inancının payı büyüktür. aşırı sözlerle en güçlü olduğumuz noktadan darbe alırsak, asıl o zaman yeniliriz.
ben takımımızın ligde de kendini toparlayacağına yürekten inanıyorum. ama biraz zamana ihtiyacımız var. çünkü trabzonsporun alex fergusonu şenol hocanın söylediği gibi, biz yaptığımızı yıktık, şimdi yeniden yapmaya çalışıyoruz.
hatırlayın geçen sene elimizde ne vardı;
----------onur-------------
cale--egemen--giray--serkan
-----colman----selçuk------
engin-----jaja--------burak
---------umut-------------
yedekler: tolga, yümlü, glowacki, ceyhun, alanzinho, yattara, pawel ayrıca piotr ve diğerleri
bu sene neyimiz var
-----------tolga-------------
cech--giray--yümlü--celustka
------zokora---colman-------
volkan-----adrian----burak---
-----------halil--------------
yedekler: bora, sapara, alanzinho,henrique, aykut, yümlü, serkan ayrıca, pawel vd.
değişikliklere bakalım.
1. onur-tolga: tolga onurun eksikliğini hissettirmemiş. kalede güç kaybımız yok.
2. cech-cale: cech caleden daha verimli bir görüntü sergiliyor. sol bekte güçlenmişiz.
3. egemen-yümlü: stoperin bel kemiği egemendi. eksikliği bariz hissediliyor.girayın yerine daha başarılı bir stoper düşünülebileceği halde girayı defansın bel kemiği haline getirmişiz. ve iki maçta da defans hatası sebebiyle puan kaybettik.
4. serkan-celustka: serkan geçen yılın ikinci yarısına kadar çok başarılı idi ancak geçen sene ikinci yarıdan sonraki serkana göre bu bölgede de gücümüze güç katmışız.
5. engin-volkan: engin çok yetnekli bir oyuncu idi ancak kontrol edemediği agresifliği takıma zarar veriyordu. volkan da disiplinsizlik sicili olan bir futbolcu olmasına rağmen özellikle 2. maçta istekli bir görüntü sergiledi. uzun vadede hayırlı bir değişiklik olduğunu düşünsem de şu aşamada sol açıkta da güç kaybımız görünüyor
6. colman-zokora: geçen sene colmanın ifa ettiği defansif orta saha rolünü bu sene zokora daha iyi oynuyor. bu bölgede güçlenmişiz.
7. selçuk-colman: colman oyun kurucu bölgesinde selçuğun sağladığı ofansif ve yaratıcı katkıyı henüz gösteremedi. oynadığımız maçlarda gol atma sorunu çekmemizin temelinde bu bölgede yaşadığımız güç kaybının yattığını düşünüyorum.
8. takımda değişmeyen tek rol burakın oynadığı rol. ancak o da haklı olduğuna inanamadığım cezalara maruz kaldı. serkanın sağ açığın yedeği konumuna gelmesi bu bölgede güç kazandığımızı gösteriyor.
9. jaja-adrian: jaja çok yetenekli ve skora doğrudan etki edebilecek bir oyuncu olmasına rağmen pas trafiğini yönetme konusunda yetersizdi. adrianın takım oyununu daha etkin oynuyor ve sonuç üretecek pozisyonları üretiyor. ancak gol katkısını geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum. saparanın da etkin bir yedek olduğunu düşünürsek bu bölgede de güç kazandığımız düşünülebilir.
10. umut-halil veya henrique: umutun defansa yaptığı büyük katkıyı henrique yapamıyor. halil bu anlamda daha istekli bir görüntü sergiliyor. umutun son vuruşlarda yaptığı saç baş yolduran hataları halil'in yapmayacağını düşünüyorum. bu sebeple orta sahadan gereken destek geldiğinde gol vuruşlarında daha etkili olma ihtimalimiz var ancak, şu aşamada bir güç kaybı sezilmekte.
sonuç: başlıca problemimiz takımın bel kemiği konumundaki selçuk ve egemenin kaybı. yönetim bu oyuncuları tutmak zorundaydı deyip tüm suçu yönetime yükleme kolaycılığına kaçmamalıyız. bu noktada sorulması gereken soru şu; trabzonlu (veya karadenizli) olmayan türk oyuncular niçin trabzonsporu türkiyedeki ve hatta vizyoner bir bakış açısıyla dünyada gelinecek son kulüp olarak görmüyor? bu sorunu irdelerken, sürekli başarı, şehrin gelişimi, yönetim kalitesi, taraftar desteği, altyapı katkısı, tesisler gibi konu başlıklarını açmamız gerek. ancak bu uzun mesajı daha da uzatmamak için şimdi buralara girmiyorum.
kısa vadede yani acilen yapılması gereken ise; taraftarın her türlü sonuçta, sabırla, takımı yerinden kaldırıp onu hareketlendirecek, kenetleyecek, motive edecek katkıyı ve desteği vermesidir. inanın bu takım, arzuladığımız olumlu cevabı verecektir. unutmayalım, bu takımın ideal kadrosundaki geçen seneye göre 9 bölgesinde oyuncu değişikliği var. geçen sene başarılı olan takım, bu başarıyı elde edene kadar yaklaşık 3 sene beraber oynamıştı. şundan eminim, başımızda şenol güneş gibi bir hoca oldukça, bu bekleme süresi çok uzamayacaktır ve trabzonspor bu sen de şampiyonluğun en güçlü adayı olacaktır. ama, hoca oyuncuların herbirinin motivasyonunu yüksek tutarak, her birinden nasıl en yüksek verimi alırım sorusunu kendi kendisine cevaplayana kadar, biraz sabır.
biz taraftarız. lütfen yazdıklarımız, konuştuklarımız ve yaptıklarımızla takımımızın bize rağmen başarılı olduğunu izlemeyelim, tam aksine takımın kendini toplaması için itici güç olalım.
başarı, inananların ve adananların olacaktır.
güzel yarınları kutlamak ümidiyle
tebrikler, hislerime tercuman olmuşun...Allah ol dedi, oldum . Öl dediğinde ölürüm...
Yorum
-
bu takımın 7 tane direk oynayan oyuncusu gitmiş yerine 10 adet yeni oyuncu gelmiş daha takım olamadık durun biraz sabır sizde şenol hocayı büyücü sanıyorsunuz oda bir İNSAN elinden geleni yaptığına adım gibi'de eminim herşey zamanla oturacaktır. bu sene takımın ilk 4'te bitirmesi tek düşüncem sanılsa play_OFF sistemi geldi bence hala sorun yok şu saate en önemlisi bence CL orada başarı demek heryerde başarı demek..KING M'BİA
Yorum
-
SAPARA VE BROZEK kadroda değil di malum 6+2(+2 alanzinho ve celustka idi)İlk olarak fatihmazlum tarafından gönderildi Gönderiyi görüntületakımda kımın nerde oynadığı bellı değıldı halıl orta sahaya gelıyor top dağıtmaya henrıqe sağ tarafdan tac kullanıyor 81 dakıkada halıl kızıyor ona gelsene ceza alanına ne ısın var orda dıye..oyuncu değısıklıklerıde tam bır sacmalıkdı 78 de volkan cıkıyor celetska gırıyor ıner maçında gol attı dıye kurtarıcı olarak mı gırdı sapara powel dururken takım dokulurken ustelık maç 0 0 ken olcak ıs değıl alan vurdum duymaz kel ayvaz adroan ne olursa olsun 90 dakıka saklanmalı alternatıfı yok sapara mutlaka ılk 11 baslamalı yumluda yedeğe cekılıp celutska yerıne gecmelı yada celetska sağda glo ortada..volkan uyarılmalı kednıne gelmelı artık..
Yorum
-
Şenol Güneş istifa diyen yada insafsızca eleştiren taraftarlarımız Real Madride bakıyor mu acaba. Morinho lu milyonlarca dolar değerinde Real Madrid bile maç kaybedebiliyor. Hemde hangi takıma.(İtalya'da Bologna teknik patronu Mihajloviç'in "Mourinho ile futbol konuşmam Futbol oynamamış biri bazı şeyleri anlayamaz" lafına cevabı) " Jokey olmak için önce at mı olmak gerekir?"
Yorum
En Aktif Kullanıcılar
Daraltma
En aktif kullanıcı yok.

Yorum