Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Trabzonspor Basketbol Takımı | Türkiye Basketbol Ligi 2014/15

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Arkadaşlar,

    Transfer konusuna odaklanmışsınız ama bir şeyi gözümüzden kaçırıyoruz.Transfer sezonu kapandı, haliyle yabancı da olsa süre almış bir oyuncuyu transfer etme şansımız yok

    İbrahim Kutluay demişsinizde, yahu ahı gitmiş vahi kalmış birini bu takıma alırlarmı hiç.Ayrıca İbrahim'in geçen sene İTÜ takımını nasıl böldüğünüde gayet iyi görmüşken.

    Tek alternatif kalıyor eğer transfer yapılacaksa, o da Türkiye'de olmayan bir yabancı.

    Alırlarmı, almazlarmı bilemem ama Doğan Hakyemez gibi bir markayı Trabzon'a getirenler sanırım bir yıl daha TB2L'de oynamak istemezler diye düşünüyorum.

    Sadece bir düşünce
    Son ağaç kesildiğinde,
    Son nehir kirlendiğinde,
    Son balık avlandığında, İşte O zaman paranın yenmediğini anlayacaksınız...

    Kaybetmekten korkma; birşeyi kazanman için bazı şeyleri kaybetmelisin. Ve unutma; Kaybettiğinde değil, vazgeçtiğinde yenilirsin.

    Yorum


    • O zaman transfer yapılacak gibi bir koku alıyorum

      Yorum


      • Formalarımızı bundan sonra and1 mi yapacak

        Yorum


        • basın toplantısında anlaştık dedi büyük ihtimalle and1 yapacak güzel seçim.
          Saygılarımla,
          Adem Hotaman.

          Yorum


          • geçen sene zaten takım And1 giyiyordu, o kadar abartacak bir şey yok...

            Yorum


            • Bir tane de forma sponsoru bulsunlar.

              Bu aradaTürkiye'de hiç oynamamış bir Amerikalı fikri kulağa hoş geliyor.

              Bence Scott ile yollar hiç ayrılmamalıydı.

              Yorum


              • tbs1;2572783 ( yorum )

                [QUOTE=tbs1;2572783]işlerden dolayı foruma giremiyorduk.
                ancak yalçın alabaşlı galatasaraylı ve ciddi maddi kaıkılar yapabilecek düzeyde bir işadamı olmadığını biliyorum.kendisi arkadaşımdır ve şimdi bunları okuyup bana kızacaktır ama samimiyetine güvenerek yazıyorum şahsı ile ilgili hiçbir sorunum yoktur çokta severim kendisi çok kaliteli ve efendi bir kişiliktir. ancak yönetmimizin ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyorum.fakat anlayamıyorum ayrıca kendisi ankara ikamet etmektedir ve ne gibi görev tanımı olcakatır klubümüze ne gibi katkısı olacakltır merakla izleyeceğim ve gözlemleyeceğim[/QUOTE

                Bu yazıyı okuduğumda hem çok üzüldüm bir kez daha hemde bir yorum yapmadan geçemedim.Evet kendısı Galatasaraylı ve söyledıgınız gıbı cıddı katkılar yapabılecek duzeyde bır ıs adamı degıl.Bu durum gerçekten trabzona gonul vermıs bırı olarak benı epeyce üzdü,okudugumda böyle bır forumda bunu tartısıyor olmak bıle cok dokundu bana.Bende izleyeceğim merakla.

                Yorum


                • Doğan Hakyemez' e başarılar diliyorum. Gönlümüz ve kalbimiz seninle...

                  Yorum


                  • Doğan Hakyemez spormax basketmax diye bir program sunuyor
                    Eski kullanıcı adı: olikos61
                    Memleketler içerisinde bir güzel memleketir Türkiye yedi bölge yedi iklim ama
                    Trabzon'da futbol oynamak zor zanaat imkansız değil ama zor.....

                    Yorum


                    • Bu hafta transfer haberi gelmeyecek gibi görünüyor.

                      Yorum


                      • Seneye TBL'de oynayacaksak (inşallah) sıkı bir kadroya sahip olmalıyız. Sayın Hakyemez'in göreve getirilmesinin şifreleri zamanla açığa kavuşur (bence mevcut şartlar içerisinde çok doğru bir hamledir).

                        D. Hakyemez'in açıklamalarının altında yatan en önemli mesaj "Eyy oyuncular, artık kontrol bende. Dilersem sene sonunda hepinize kapıyı gösteririm. Patron benim!"

                        Bunu anlayan oyuncu iki şekilde davranır:

                        Ya performansını katlar, harikalar yaratır, TBL'de TS formasıyla kariyerine devam eder.

                        Ya da "burdan bana ekmek yok" deyip iyice kabuğuna çekilir.

                        TB2L, Beko BL'nden daha sert olsa da, Beko'nun atmosferi daha farklı. Oradaki mücadele-hedef-sahne hiç şüphesiz insanı çok fazla zorlar. Bu durumun üstesinden gelebilecek oyuncuların bir araya getirilmesi şarttır.
                        En son Oğuz ZEYTİN tarafından düzenlendi; 05.02.2010, 12:32.
                        Akıl, öfkeyi ve onunla kolayca birleşen bilgisizliği yener. Aklı kullanmak biraz zahmet, çaba gerektirir.

                        Yorum


                        • Naçizane paylaşımım şu şekildedir:

                          TBL için point gard seçimi yerli oyuncudan yana kullanılmalıdır. Bu pozisyon için akla gelen ilk isim Hakan KÖSEOĞLU'dur. Kendisi ne yazık ki hakettiğini bulamayanlardan. Savunmada ayaklarının yavaşlığı handikap oluştursa da hücumdaki geniş saha görüşü onu diğerlerinden ayrı bir noktaya taşıyor. Pozisyon bilgisi üst seviyede.

                          Diğer yerli oyuncu tercihi ise Cenk AKYOL olmalıdır. Şutör gard pozisyonunda bugüne kadar Efes Pilsen'de beklenen patlamayı yapamadı. 2005 draftında 59. sıradan Atlanta tarafından seçildi ancak NBA için ne yazık ki yeterli değil. Ancak TBL için biçilmiş kaftan bu sezonu İtalya'nın Air Avellino takımında geçiriyor ve fena da oynamıyor.

                          Cenk'in yanına ondan daha atletik yeteneklere sahip bir swingman (SG-SF) monte edilmelidir. Bu pozisyon için adayım Malik HAIRSTON'(1987-198cm-99kg)dur. Kendisi Oregon mezunu. 2008 draftında Phoenix tarafından seçilip San Antonio'ya gönderilmiştir. San Antonio'da oynadığı pozisyonda E. Ginobili, R. Jefferson, R. Mason, K. Bogans gibi oyunculardan dolayı şişkinlik olduğundan NBDL(Gelişim Ligi)'e gönderilmiştir. Çok iyi bir şutör (% 50 genel şut yüzdesi, % 43 üç sayılık, ). Poziyonuna göre iyi bir ribauntçu (yaklaşık 5 gibi).

                          Power forvet için Maarty Leunen: 1985-206-100kg. 4 numara için müthiş bir oyuncu. Oregon mezunu (10 sayı-7 ribaunt). 2008 draftı ikinci turda Houston tarafından seçildi, geçen seneyi Darüşşafaka'da geçirdi. Şuanda ise İtalya'nın Cantu takımında. Bileği çok düzgün, iç-dış kombinasyonunu başarıyla oyanayabiliyor. Savunmada da gayretli. Ötesinde ribaunt kovalayabilen, mücadeleci bir oyuncu.

                          Pivot için daha atletik, top kesebilen bir ouncu Dwayne JONES'u şiddetle öneriyorum. 1983-211-113kg. Bir dönem Efes Pilsen'de kadroya dahil edildi, ancak süre alamadan gönderildi. NBDL'de oldukça başarılı oyunlar çıkardı. Pota altını karartabilen tiplerden.

                          Şimdi nereden çıktı bunlar diyebilirsiniz. Koskocaman teknik kadro-menajer benim yazdığım isimlerin peşine mi düşmeli? Tabii ki hayır. Bütçemiz ne kadar olacak, onu da bilmiyorum.

                          Ama menajer tavsiyesiyle getirilecek sıradan oyunculardan kat be kat daha iyi olduklarını biliyorum. İstatistikler aldatıcı olabilir elbette...

                          Zaten yukarıdaki isimler birer sembol. Hakan olmaz Ahmet olur, Malik olmaz John olur. Takım-kadro mühendisliği denen şeyin üzerinde durmak istiyorum. Sadece şut atan takımlar (3-4 yıl öndeki Seattle Supersonic) ya da sadece atletik zıplayan oyunculardan kurulu takımların ( Eski Portland TB) başarıya ulaşamamaları savunma-hücum, iç-dış, şut-drive dengelerini oturtamamalarıdır.
                          Akıl, öfkeyi ve onunla kolayca birleşen bilgisizliği yener. Aklı kullanmak biraz zahmet, çaba gerektirir.

                          Yorum


                          • Sevgili Oğuz hoşgeldin bu seneki yabancı oyuncu önerin nedir?

                            Yorum


                            • Sizlerle 2004 NBA şampiyonu Detroit Pistons'un o dönemki takım yapısını paylaşmak istiyorum:

                              Temelleri 2001 yılında atılmıştı. GM Joe Dumars (eski DP oyuncusu), takımın direksiyonunu C. Billups'a verdi. Billups, şutu iyi, takımı yöneten, rakip gardlara baskı yapabilen bir oyuncu olmasına rağmen önceki takımlarında şans bulamamıştı. Yanına sadece orta mesafe şutu olan genç Rip Hamilton'ı monte etmişti. Hem de o dönemin en değerli oyuncularından Jerry Stackhouse'u vererek bir nevi kumar oynamıştı. Oyunun hücum yönü bu ikilinin üzerine kuruluydu. Savunma ise bir önceki sene draftta seçilmiş T. Prince ve pota altı canavarı Ben Wallace'a emanetti. Takımın 5. elemanı ise sene başında Mehmet Okur'du, ama eksikti, parçalar tamamlanmamıştı. Çünkü içeriden sayı üretmekte zorlanıyordu Pistons. Hemen bir takas ve gelen isim Rasheed Wallace. Böylece mükemmel bir 5 oluşturuldu.

                              Takıma hakim, baskı yapabilen, şutu olan PG
                              İçeri korkusuzca penetre edebilen, savunmada mücedeleci, şutör SG
                              Atletik, uzun kollu, ceza şutlarını affetmeyen SF
                              Yüzü dönük oynayabilen, dış şutu olan PF
                              Atletik, savunmacı-blokçu, ribauntçu C

                              Sonuç: LA LAKERS'ı eze eze şampiyonluk...

                              Bu örnekler çoğaltılabilir. NBA'de, Euroleague'de, TBL'deki başarı örnekleri de analiz edilirse büyük benzerliklerle karşılaşılacaktır.

                              Sonuçta 3-5-2'si, 4-4-2'si olmayan bir spor basketbol. En fazla, çift gard ya da 4 kısa tartışmaları olur. Çünkü taktiksel sayılardan daha önemli olan her hücumda değişebilen şablonlar, her oyuncunun özelliklerine göre hazırlanmış setler vardır. Savunmada zone ya da adam adama geçişleri rakibin hücum performansına göre değişir. Kısacası sahadaki 5 kişinin özellikleri çok önemlidir.

                              Onlar kadar önem taşıyan yedeklerin rolü nedir peki?

                              Tekrar Detroit örneğine dönelim. Billups ve Hamilton'ı dinlendirirken sahada Mike James adında ligin vasatlarından biri ve Lindsay Hunter gibi veteran vardı. Ama bu ikisi rakibe yapıştı mı bırakmayan pitbull gibiydi. Uzunkları dinlendiren Elden Campbell gibi bir tecrübe abidesi gerektiğinde sayı, gerektiğinde savunma için çırpınıyordu.

                              Birbirinin kopyası oyunculardan ziyade yetenek çeşitliliğiyle bir araya getirilen kadroların başarıya ulaşacağına inanıyorum.

                              Bunun maliyeti ise çok değil. Bugün Avrupa'da Partizan takımımın yaptıkları ortada, inanılmaz bir altyapı üretkenliği...

                              Ülkemizdeki Banvit örneği.

                              Bu tip süreçler zaman alacaktır, sabır ve programa sadakat önemlidir.

                              Kısa sürede başarıya ulaşmaya çalışmak pahalıdır, üstüne üstlük sonuç garantisi de yoktur...

                              Sonuç olarak, TBL planları bugünden sahadaki takıma yansıtılmadan yapılmalıdır. Çıksak da çıkmasak da...
                              En son Oğuz ZEYTİN tarafından düzenlendi; 05.02.2010, 12:37.
                              Akıl, öfkeyi ve onunla kolayca birleşen bilgisizliği yener. Aklı kullanmak biraz zahmet, çaba gerektirir.

                              Yorum


                              • İlk olarak Cengiz Çubukcu tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                                Sevgili Oğuz hoşgeldin bu seneki yabancı oyuncu önerin nedir?
                                Hoşbulduk abicim.

                                Şahsen bulunabilirse, skorer kalın bir pota altı oyuncusu!

                                Bütçemiz konusunda bilgim yok.

                                Oyun tarzı olarak örnek vermek gerekirse Oklahoma City Thunder oyuncusu DJ White.

                                Bu adam gelsin demiyorum, zaten çok zor. Ama böyle bir adam bulmalılar. Şu zamanda oyuncu bulunabilecek en doğru adres NBDL (Gelişim Ligi).
                                Akıl, öfkeyi ve onunla kolayca birleşen bilgisizliği yener. Aklı kullanmak biraz zahmet, çaba gerektirir.

                                Yorum

                                Yükleniyor...
                                X