Olağanüstü Seçimli Genel Kurul | Yeni Başkanımız Ahmet Ağaoğlu

[asilhamsi]

Herşeyi gectim sıfır sportif başarı
Düzelmeyen hatta daha kötüye giden bir ekonomi
Cogu istifa eden,sidik zoru ile gorevde kalan bir yonetim
Tutulmayan vaatler.

Tarihin en kotu uc yonetiminden biri.

antalya,akhisar,kasımpaşa facialarını soylemedim bile.

[asilhamsi]

Bu arada en az yonetim ve hoca kadar futbolcularda suclu.

Gecen hafta sahada yuruyen olcaya bu hafta can gelmiş.Gecen hafta bilerek kendini cezalı durume dusuren burak efendi gol atmış.

İş işten gectikten sonra aldıgınız puanları gozunuze sokun.

[asilhamsi]

ne yonetim,ne hoca ne de futbolcular Trabzonspor un nasıl büyük bir değer oldugunu idrak edememişler.

Bizim temel sorunumuz bu.

[Faik Yılmaz]

Trabzonspor Başkanı Sayın Muharrem Usta'ya naçizane bir kardeş tavsiyesi vermek isterim......

Borcumuzu euro olarak değilde Kuveyt dinarı şeklinde söylesin......O zaman daha az görünür borcumuz.....

1 dinar = 12,8 tl filan......

Ondan sonrada "ulen 80 milyon dinar için mi bu kadar laf ediyorsunuz , 40 ını ben vereyim diğer 40 ını diğerleri versin " deyip hava bile atabilir yani.....

[odyseuys]

nasil satacak onlari, transfer dönemi gelmeden olaganüstü genel kurul olacak

gercek icler acisi olan sizin gibi 1+1 i heaplayamayanlarin bu forumda mesajlarini okumaya mecbur birakilmamiz

selçuk ya terbiyeni takın ya da bir artı biri hesaplayabilmekle övünmeye devam et.

şu yönetici müsveddelerinin demagojilerine alet olmakla kal, eleştirenleri rahat bırak.

[Karmam]

Hibe olmaz, öyle paralar varsa, bir şekilde kuralına uygun borçtur o paralar. Zaten hibe etmesin, kulübü düzeltsin diye başa getirdik.

FFP'nin çıkmasındaki bütün amaç zaten bu. Arap milyarderlerin veya Türkiye'deki karşılıklarıyla Demirörenlerin, Cem Uzanların kulüpleri batırmasını engellemektir. Dediğin gibi "kuralına uydurmalık" hiçbir durum yok.

Bunu da biraz açıklayayım, şimdi Demirören geldi mesela. Kulübün geliri gideri belli. Gitti Tabata'ya 10 milyon euro verdi. Kulübün böyle bir parası yok, cebinden verdi, kulübe gider olarak yazdı. Böylece hem kulübe karşı faiz kazandı, hem de "Eğer beni kovarsanız, bütün verdiğim paraları faizleriyle geri isterim" diye şantaj yaptı.

UEFA da bunun önüne geçmek için, gelir yazılabilecek kalemleri sınırlandırıyor. Yani sen artık Usta bize borç verdi diye Usta'nın verdiği parayı Trabzonspor'a gelir gösteremiyorsun. Bu parayı yalnızca ilerde karşılığı olmaması kaydıyla gelir gösterebiliyorsun, yani hibe olma şartı aranıyor. Hem UEFA hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti bunun denetimini yapıyor. Uluslararası muhasebe standartları, uluslararası finansal raporlama standartları var. Adamın bir yerinden kan alırlar. 2007 mortgage krizinden beri kuş uçurtmuyorlar. Denetim dünya çapında çok gelişti.

Dün de söyledim, şu komployu kuracağına mesela de ki, neden Trabzonspor'un PR şirketi Guardian'da Fifa'yı ve İnfantino'yu ifşa eden haberi hazırlattıktan 1.5 ay sonra Fifa ödenmiş 250 bin euroluk bir meblağ için Trabzonspor'a transfer yasağı getirdi? Dünya tarihinde bunun bir tane örneği var mı? Ben inanamıyorum yani, şunu bir kişi konuşmuyor arkadaş. Demek ki hakkaten herkes sevdiğini öldürürmüş.

[Orkun 61]

Hocam benim işim bu zaten. Derecelerim var bu işin tahsilinde, bütün ailem de bu işi yapıyor. O arkadaşın benden bir şeyler öğrenmesi gerekiyordu, ben de çok çabaladım ama hiçbirine cevap vermeyip en son üslup filan bir bahanelerle engelledi beni. Net olarak kötü niyetli, neyden bahsettiği hakkında da hiçbir fikri yok.

Bakın ben hiç girmiyorum artık bunun tartışmasına. Hiç birbirimizi yormayalım. Çok basit ve net bir şey söylüyorum sizlere.

Muharrem Usta bu kulübe başkan seçildiğinde, 2016, 2017 ve 2018 yılları için UEFA'yla anlaşma yaptı. Bu anlaşmaya göre, eğer Trabzonspor'un bu 3 yıldaki toplam zararı 20 milyon euroyu geçerse, Trabzonspor FFP kapsamında ciddi cezalar alacak. Bu cezaları almazsa bu tartışmasız ve nihai olarak şu demektir, Muharrem Usta yönetimi borcu büyütmedi. Bunun lamı cimi yok.

Çekilen kredi mecburi bir borç yapılandırmasıydı. Ortalama herhangi bir iktisat 2. sınıf öğrencisine, bizim durumumuzu açıklayıp o durumda ne yaparsınız diye sor, hepsi de çıkıp önce borcu yapılandırırdım der. Bu Muharrem Usta'nın keyfine kalmış bir durum değil. O kredi, İHO'nun yaptığı borçlardan dolayı çekilmek zorundaydı. O kredinin bir faiz gideri var, bu da FFP anlaşması kapsamında gider yazılıyor. Anlaşma euro üzerinden olduğu için kur farkı yazılmıyor ama o yazılıyor.

Bütün ekonomik olarak sağlıklı, itibarı olan büyük şirketlerin borcu olmak zorundadır. Borcu olmayan şirket yanlış yönetiliyordur. Bugün Türkiye'nin açık ara en büyük şirketi olan THY'nin 40 milyar dolar civarı bir borcu olduğundan söz ediliyor mesela. Burada esas olan, gelir gider dengesi ve süreklilik sağlanmasıdır. Bu yüzdendir ki, güya 300 milyon lira borcu olan İHO'nun zamanında bütün futbolcular tek taraflı sözleşme feshederken, kulüp binlerce haciz dosyası içinde boğulurken, 1 milyon lira borcu olan Muharrem Usta yönetimi asla bunların hiçbiriyle karşılaşmadı. Neden, bunu hiç düşündünüz mü? Yani güya 300 milyon lira borcu olan Trabzonspor, kapısına zincir vurulma noktasına gelmişken, Faik beyin anlatımıyla, borcunu %300'e çıkarmış aynı Trabzonspor'un, bütün haciz dosyalarından kurtulmuş olması, bütün borçlarını olağan gecikmelerle ödüyor olması, FFP anlaşmasına uyabiliyor olması sizin aklınıza yatıyor mu? Yatmamalı, çünkü o iş öyle değil. Zira şu anda sağlanmış olan bir gelir artışı, gider düşüşüyle bir gelir gider dengesi, kısa vadeli borçların ödenebilmesi suretiyle oluşturulmuş bir nakit akışı ve sürdürülebilirlik var. Bu da kimseye basit gelmesin, çok zor ve büyük bir iş başarıldı bu kapsamda. Başaran da yalnızca Türkiye'nin değil, Avrupa'nın en başarılı iş adamlarından biri. Her yiğidin harcı değil. Ben bu kapsamda Nevzat Aydın'a da saygı duyuyorum. Aslında yaklaşımları çok benzer Muharrem Usta'yla. Tek farkları Usta bu iş yalnızca Suk ve Castillo'yla yürümez diye Burak ve Sosa'yı getirdi. Ötesi de ego çatışması oldu. Ha bana göre parasını çıkartıyor bu isimler, olmasaydı diyeceğim tek adam da Kucka. O da çok kötü olduğundan değil, Okay çok iyi olduğundan. O transfer de aslında Onazi'nin gitmesi kesin diye yapılmıştı.

Diyor ki 13 milyon euro kazandık. Yalana bak yalana. 52 tane futbolcu göndermişsin, hepsi çöp. Bunlara ödemek zorunda olduğun tazminatın haddi hesabı yok. Heralde kastetikleri M'bia 6 milyon, Waris 4.5 milyon, Cardozo 2.4 milyon. 52 futbolcudan elde edilen toplam gelir bu. E sen zaten sırf bu 3 adamı alırken Cardozo 5, Waris 7, Mbia imza ücreti 2.2 toplam 14.2 milyon euro ödemişsin. Bunları ödememişsin faize girmiş. Bu topçuıların yıllıklarını ödememişsin onlar faize girmiş. Diğer futbolcuların yıllıklarını ödememişsin faize girmiş. Gitsinler diye sözleşme feshi ödemişsin, Fifa davalarından tazminat ödemişsin.

Muharrem Usta yaptı mı böyle bir şey? Milan kulübe haciz gönderdi mi? Kucka Fifa'ya gitti mi? Burak Yılmaz'ın aman sözleşmesini feshedelim diye bugün tazminat konuşuyor muyuz?

Bakın kötü transfer yapılır. Bu futbolun, basketbolun, bütün sporların kaderidir. NBA takımları yıllarca lise/üniversite basketbolcularını izliyorlar. Atıyorum 2007 NBA draftinde Greg Oden 1. sıradan seçildi, adam doğru düzgün 1 sezon basketbol oynamadan emekli oldu. Aynı draftte 2. sıradan Durant seçildi şimdi gelmiş geçmiş en iyi 10 oyuncu arasında sayılıyor. Her spordan bu örnekleri yazmaya forumun veritabanı yetmez. Kötü transfer olabilir, ister İHO yapsın ister Sadri Şener, ister Usta. Ekonomik açıdan bir itirazım yok. Denemişsin, olmamış. Bunlar normal giderler ancak sen bir ödemeyi yapamayacağın gün gibi ortadayken, göz göre göre bir oyuncuya faiz ödersen o zaman dur.

Futbolcu bulurken de kriter şudur, ödediğin paraya göre başarı yüzden artmalıdır. Bongonda'ya, Bero'ya ödediğin paralarda mesela 7-8 oyuncudan 1'i tutmalıdır. Sosa'ya, Kucka'ya, Burak'a ödediğin paralarda ise en az 3 oyuncudan 2'si tutmalıdır. O yüzden ben Bongonda'ya, Bero'ya, Volkan'a boşa para ödedik ithamını da saçma buluyorum. Bongonda, Bero, Volkan, İbanez, Suk bunların hepsini toplasan Selçuk İnan'ın yıllık aldığı ücrete denk geliyor. Gönderirken de kolay gönderiyorsun, o zaman bir sıkıntı yok. M'bia mesela. Benim itirazım bu adama büyük para verilmesine değil. Büyük oyuncu büyük para ister. Gelgelelim sen adama maaş değil faiz ödüyorsun. Bu işte boşa harcama, bu işte gereksiz para, çöpe atılan para. Bunları yapmadı Usta. Köfteci parası, özel jet parası ödetmedi kulübe. Şu ana kadar 110 milyon TL şirketlerinden, 90 milyon TL de kendi cebinden kulübe para vermiş. Buna bir de önümüzdeki yıllarda olacak sponsorluk gelirleri ve ödemeyi vaadettiği 20 milyon euroluk borç artışı var (İHO'nun faiz gideri aslında bu ama neyse). Bunlar Demirören'in kulübe borç verip sonra şantaj yapması gibi de değil, yanlış anlaşılma olmasın FFP'yle başkanın kulüplere borç vermesi yasaklandı. Tamamı hibe bu paraların.

İyi bir yönetimle devam etmeliydi. Etmeyecek. Taraftar da hak ettiği gibi yönetilecek. Herkese tamamım ama İHO'ya yokum. İHO gelirse ben bir daha bu takımı tutmam.

Olay budur

[halilaziz61]

Hocam benim işim bu zaten. Derecelerim var bu işin tahsilinde, bütün ailem de bu işi yapıyor. O arkadaşın benden bir şeyler öğrenmesi gerekiyordu, ben de çok çabaladım ama hiçbirine cevap vermeyip en son üslup filan bir bahanelerle engelledi beni. Net olarak kötü niyetli, neyden bahsettiği hakkında da hiçbir fikri yok.

Bakın ben hiç girmiyorum artık bunun tartışmasına. Hiç birbirimizi yormayalım. Çok basit ve net bir şey söylüyorum sizlere.

Muharrem Usta bu kulübe başkan seçildiğinde, 2016, 2017 ve 2018 yılları için UEFA'yla anlaşma yaptı. Bu anlaşmaya göre, eğer Trabzonspor'un bu 3 yıldaki toplam zararı 20 milyon euroyu geçerse, Trabzonspor FFP kapsamında ciddi cezalar alacak. Bu cezaları almazsa bu tartışmasız ve nihai olarak şu demektir, Muharrem Usta yönetimi borcu büyütmedi. Bunun lamı cimi yok.

Çekilen kredi mecburi bir borç yapılandırmasıydı. Ortalama herhangi bir iktisat 2. sınıf öğrencisine, bizim durumumuzu açıklayıp o durumda ne yaparsınız diye sor, hepsi de çıkıp önce borcu yapılandırırdım der. Bu Muharrem Usta'nın keyfine kalmış bir durum değil. O kredi, İHO'nun yaptığı borçlardan dolayı çekilmek zorundaydı. O kredinin bir faiz gideri var, bu da FFP anlaşması kapsamında gider yazılıyor. Anlaşma euro üzerinden olduğu için kur farkı yazılmıyor ama o yazılıyor.

Bütün ekonomik olarak sağlıklı, itibarı olan büyük şirketlerin borcu olmak zorundadır. Borcu olmayan şirket yanlış yönetiliyordur. Bugün Türkiye'nin açık ara en büyük şirketi olan THY'nin 40 milyar dolar civarı bir borcu olduğundan söz ediliyor mesela. Burada esas olan, gelir gider dengesi ve süreklilik sağlanmasıdır. Bu yüzdendir ki, güya 300 milyon lira borcu olan İHO'nun zamanında bütün futbolcular tek taraflı sözleşme feshederken, kulüp binlerce haciz dosyası içinde boğulurken, 1 milyon lira borcu olan Muharrem Usta yönetimi asla bunların hiçbiriyle karşılaşmadı. Neden, bunu hiç düşündünüz mü? Yani güya 300 milyon lira borcu olan Trabzonspor, kapısına zincir vurulma noktasına gelmişken, Faik beyin anlatımıyla, borcunu %300'e çıkarmış aynı Trabzonspor'un, bütün haciz dosyalarından kurtulmuş olması, bütün borçlarını olağan gecikmelerle ödüyor olması, FFP anlaşmasına uyabiliyor olması sizin aklınıza yatıyor mu? Yatmamalı, çünkü o iş öyle değil. Zira şu anda sağlanmış olan bir gelir artışı, gider düşüşüyle bir gelir gider dengesi, kısa vadeli borçların ödenebilmesi suretiyle oluşturulmuş bir nakit akışı ve sürdürülebilirlik var. Bu da kimseye basit gelmesin, çok zor ve büyük bir iş başarıldı bu kapsamda. Başaran da yalnızca Türkiye'nin değil, Avrupa'nın en başarılı iş adamlarından biri. Her yiğidin harcı değil. Ben bu kapsamda Nevzat Aydın'a da saygı duyuyorum. Aslında yaklaşımları çok benzer Muharrem Usta'yla. Tek farkları Usta bu iş yalnızca Suk ve Castillo'yla yürümez diye Burak ve Sosa'yı getirdi. Ötesi de ego çatışması oldu. Ha bana göre parasını çıkartıyor bu isimler, olmasaydı diyeceğim tek adam da Kucka. O da çok kötü olduğundan değil, Okay çok iyi olduğundan. O transfer de aslında Onazi'nin gitmesi kesin diye yapılmıştı.

Diyor ki 13 milyon euro kazandık. Yalana bak yalana. 52 tane futbolcu göndermişsin, hepsi çöp. Bunlara ödemek zorunda olduğun tazminatın haddi hesabı yok. Heralde kastetikleri M'bia 6 milyon, Waris 4.5 milyon, Cardozo 2.4 milyon. 52 futbolcudan elde edilen toplam gelir bu. E sen zaten sırf bu 3 adamı alırken Cardozo 5, Waris 7, Mbia imza ücreti 2.2 toplam 14.2 milyon euro ödemişsin. Bunları ödememişsin faize girmiş. Bu topçuıların yıllıklarını ödememişsin onlar faize girmiş. Diğer futbolcuların yıllıklarını ödememişsin faize girmiş. Gitsinler diye sözleşme feshi ödemişsin, Fifa davalarından tazminat ödemişsin.

Muharrem Usta yaptı mı böyle bir şey? Milan kulübe haciz gönderdi mi? Kucka Fifa'ya gitti mi? Burak Yılmaz'ın aman sözleşmesini feshedelim diye bugün tazminat konuşuyor muyuz?

Bakın kötü transfer yapılır. Bu futbolun, basketbolun, bütün sporların kaderidir. NBA takımları yıllarca lise/üniversite basketbolcularını izliyorlar. Atıyorum 2007 NBA draftinde Greg Oden 1. sıradan seçildi, adam doğru düzgün 1 sezon basketbol oynamadan emekli oldu. Aynı draftte 2. sıradan Durant seçildi şimdi gelmiş geçmiş en iyi 10 oyuncu arasında sayılıyor. Her spordan bu örnekleri yazmaya forumun veritabanı yetmez. Kötü transfer olabilir, ister İHO yapsın ister Sadri Şener, ister Usta. Ekonomik açıdan bir itirazım yok. Denemişsin, olmamış. Bunlar normal giderler ancak sen bir ödemeyi yapamayacağın gün gibi ortadayken, göz göre göre bir oyuncuya faiz ödersen o zaman dur.

Futbolcu bulurken de kriter şudur, ödediğin paraya göre başarı yüzden artmalıdır. Bongonda'ya, Bero'ya ödediğin paralarda mesela 7-8 oyuncudan 1'i tutmalıdır. Sosa'ya, Kucka'ya, Burak'a ödediğin paralarda ise en az 3 oyuncudan 2'si tutmalıdır. O yüzden ben Bongonda'ya, Bero'ya, Volkan'a boşa para ödedik ithamını da saçma buluyorum. Bongonda, Bero, Volkan, İbanez, Suk bunların hepsini toplasan Selçuk İnan'ın yıllık aldığı ücrete denk geliyor. Gönderirken de kolay gönderiyorsun, o zaman bir sıkıntı yok. M'bia mesela. Benim itirazım bu adama büyük para verilmesine değil. Büyük oyuncu büyük para ister. Gelgelelim sen adama maaş değil faiz ödüyorsun. Bu işte boşa harcama, bu işte gereksiz para, çöpe atılan para. Bunları yapmadı Usta. Köfteci parası, özel jet parası ödetmedi kulübe. Şu ana kadar 110 milyon TL şirketlerinden, 90 milyon TL de kendi cebinden kulübe para vermiş. Buna bir de önümüzdeki yıllarda olacak sponsorluk gelirleri ve ödemeyi vaadettiği 20 milyon euroluk borç artışı var (İHO'nun faiz gideri aslında bu ama neyse). Bunlar Demirören'in kulübe borç verip sonra şantaj yapması gibi de değil, yanlış anlaşılma olmasın FFP'yle başkanın kulüplere borç vermesi yasaklandı. Tamamı hibe bu paraların.

İyi bir yönetimle devam etmeliydi. Etmeyecek. Taraftar da hak ettiği gibi yönetilecek. Herkese tamamım ama İHO'ya yokum. İHO gelirse ben bir daha bu takımı tutmam.

Kalemine sağlık.
Realist ve sağduyulu insanlar lazım bize

[Orkun 61]

Muharrem Usta, seçimden sonra iyi bir yabancı Hoca getireceğim desin, ben kendisini desteklerim. Ama şöyle cevval bir yabancı olacak. Bir de seçimden hemen sonra getirecek. Sene sonu falan değil.

Muharrem Usta ile İHO dönemini kıyaslayan arkadaşların da sadece kaba rakamlara değil, o harcamalara da bakmasını öneririm.

İHO’nun 40 milyon Euro ödemeyi vadettiği (ödediği demiyorum, oyuncular sözleşmelerini feshederek gitti) kadro ile MU’nun 30 Milyon Euro ödediği kadro arasındaki kalite farkını da göz önüne almak lazım.

Bir de MU’nın son açıklaması için blöf diyenler olmuş. O zaman karşı taraf da blöfü görsün. Tamam desin. Adamın söylediği şey yapılırsa Trabzonspor için iyi olur. Yapılmazsa da düzen aynı zaten.

Sayın Usta yönetim kadrosunu baştan aşşağa yenileyecek. Oy potansiyeli var diye anlaşamayacağı insanları listeye yazmayacak.

Hiç inat etmeyip Takıma Sportif alandan sorumlu,tecrübesi olan ,bu işin içinden gelmiş bir Sportif Direktör bulacak. Benim adayım Ünal KARAMAN.

[Travelair]

FFP'nin çıkmasındaki bütün amaç zaten bu. Arap milyarderlerin veya Türkiye'deki karşılıklarıyla Demirörenlerin, Cem Uzanların kulüpleri batırmasını engellemektir. Dediğin gibi "kuralına uydurmalık" hiçbir durum yok.

Bunu da biraz açıklayayım, şimdi Demirören geldi mesela. Kulübün geliri gideri belli. Gitti Tabata'ya 10 milyon euro verdi. Kulübün böyle bir parası yok, cebinden verdi, kulübe gider olarak yazdı. Böylece hem kulübe karşı faiz kazandı, hem de "Eğer beni kovarsanız, bütün verdiğim paraları faizleriyle geri isterim" diye şantaj yaptı.

UEFA da bunun önüne geçmek için, gelir yazılabilecek kalemleri sınırlandırıyor. Yani sen artık Usta bize borç verdi diye Usta'nın verdiği parayı Trabzonspor'a gelir gösteremiyorsun. Bu parayı yalnızca ilerde karşılığı olmaması kaydıyla gelir gösterebiliyorsun, yani hibe olma şartı aranıyor. Hem UEFA hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti bunun denetimini yapıyor. Uluslararası muhasebe standartları, uluslararası finansal raporlama standartları var. Adamın bir yerinden kan alırlar. 2007 mortgage krizinden beri kuş uçurtmuyorlar. Denetim dünya çapında çok gelişti.

Dün de söyledim, şu komployu kuracağına mesela de ki, neden Trabzonspor'un PR şirketi Guardian'da Fifa'yı ve İnfantino'yu ifşa eden haberi hazırlattıktan 1.5 ay sonra Fifa ödenmiş 250 bin euroluk bir meblağ için Trabzonspor'a transfer yasağı getirdi? Dünya tarihinde bunun bir tane örneği var mı? Ben inanamıyorum yani, şunu bir kişi konuşmuyor arkadaş. Demek ki hakkaten herkes sevdiğini öldürürmüş.

ffp'nin bu konuda adım attığını biliyorum. Ama kimse o kadar parayı hibe etmez. Sponsorluk yoluyla belki mahsup ediliyordur. Zamanında Radyospor'da Ahmet Ağaoğlu'nun bu konuda dediği şuydu: Kimse hibe etmez, edemez, hibe ettiğinin 2-3 katı masrafı var bu işin

[Travelair]

20 milyon € borç artışı var demek oyun oynamaktır. Devraldığında borç ne kadardı, şimdi ne kadar? Bilançolara gidin bakın. Bir de birbirinden çıkarın, kaç kalıyor, 20 milyon € mu?

[Arda']

Yanlış TD seçimleri sonunu hazırladı Ustanın Hami, Ersun, Rıza nedir lan bu adamlar kim?! Bak Fikoya anladı işlerin öyle gitmeyeceğini ŞG ile anlaşti ambargo koydu lige yoksa yine 3. olmaya devam ederdi ama noldu şimdi en büyük başkan Fiko oldu taraftarının gözünde.

[artvints]

iho yaptığı borçlara rağmen elde neredeyse tamamen değiştirilmesi gereken bir kadro bıraktı. oyuncuların değerlerini düşürdü, takımdan kopmuşlardı. şimdi gelen yönetimin ise kadroyu kontrol edebilecek bir hoca bulması gerekiyor. eksik yerleri tespit edip transfer yapabilirler. değerleri artan oyuncular var, onları satıp kadroyu düzenleyebilirler.

[memmedaga]

https://www.haber61.net/usta-oyunu-kurdu-kum-saatini-cevirdi-makale,3739.html

ibretle okunacak bir yazı!!

başkan kurnaz bir siyasetçi...

[A.Gökhan AKIN]

Hocam benim işim bu zaten. Derecelerim var bu işin tahsilinde, bütün ailem de bu işi yapıyor. O arkadaşın benden bir şeyler öğrenmesi gerekiyordu, ben de çok çabaladım ama hiçbirine cevap vermeyip en son üslup filan bir bahanelerle engelledi beni. Net olarak kötü niyetli, neyden bahsettiği hakkında da hiçbir fikri yok.

Bakın ben hiç girmiyorum artık bunun tartışmasına. Hiç birbirimizi yormayalım. Çok basit ve net bir şey söylüyorum sizlere.

Muharrem Usta bu kulübe başkan seçildiğinde, 2016, 2017 ve 2018 yılları için UEFA'yla anlaşma yaptı. Bu anlaşmaya göre, eğer Trabzonspor'un bu 3 yıldaki toplam zararı 20 milyon euroyu geçerse, Trabzonspor FFP kapsamında ciddi cezalar alacak. Bu cezaları almazsa bu tartışmasız ve nihai olarak şu demektir, Muharrem Usta yönetimi borcu büyütmedi. Bunun lamı cimi yok.

Çekilen kredi mecburi bir borç yapılandırmasıydı. Ortalama herhangi bir iktisat 2. sınıf öğrencisine, bizim durumumuzu açıklayıp o durumda ne yaparsınız diye sor, hepsi de çıkıp önce borcu yapılandırırdım der. Bu Muharrem Usta'nın keyfine kalmış bir durum değil. O kredi, İHO'nun yaptığı borçlardan dolayı çekilmek zorundaydı. O kredinin bir faiz gideri var, bu da FFP anlaşması kapsamında gider yazılıyor. Anlaşma euro üzerinden olduğu için kur farkı yazılmıyor ama o yazılıyor.

Bütün ekonomik olarak sağlıklı, itibarı olan büyük şirketlerin borcu olmak zorundadır. Borcu olmayan şirket yanlış yönetiliyordur. Bugün Türkiye'nin açık ara en büyük şirketi olan THY'nin 40 milyar dolar civarı bir borcu olduğundan söz ediliyor mesela. Burada esas olan, gelir gider dengesi ve süreklilik sağlanmasıdır. Bu yüzdendir ki, güya 300 milyon lira borcu olan İHO'nun zamanında bütün futbolcular tek taraflı sözleşme feshederken, kulüp binlerce haciz dosyası içinde boğulurken, 1 milyon lira borcu olan Muharrem Usta yönetimi asla bunların hiçbiriyle karşılaşmadı. Neden, bunu hiç düşündünüz mü? Yani güya 300 milyon lira borcu olan Trabzonspor, kapısına zincir vurulma noktasına gelmişken, Faik beyin anlatımıyla, borcunu %300'e çıkarmış aynı Trabzonspor'un, bütün haciz dosyalarından kurtulmuş olması, bütün borçlarını olağan gecikmelerle ödüyor olması, FFP anlaşmasına uyabiliyor olması sizin aklınıza yatıyor mu? Yatmamalı, çünkü o iş öyle değil. Zira şu anda sağlanmış olan bir gelir artışı, gider düşüşüyle bir gelir gider dengesi, kısa vadeli borçların ödenebilmesi suretiyle oluşturulmuş bir nakit akışı ve sürdürülebilirlik var. Bu da kimseye basit gelmesin, çok zor ve büyük bir iş başarıldı bu kapsamda. Başaran da yalnızca Türkiye'nin değil, Avrupa'nın en başarılı iş adamlarından biri. Her yiğidin harcı değil. Ben bu kapsamda Nevzat Aydın'a da saygı duyuyorum. Aslında yaklaşımları çok benzer Muharrem Usta'yla. Tek farkları Usta bu iş yalnızca Suk ve Castillo'yla yürümez diye Burak ve Sosa'yı getirdi. Ötesi de ego çatışması oldu. Ha bana göre parasını çıkartıyor bu isimler, olmasaydı diyeceğim tek adam da Kucka. O da çok kötü olduğundan değil, Okay çok iyi olduğundan. O transfer de aslında Onazi'nin gitmesi kesin diye yapılmıştı.

Diyor ki 13 milyon euro kazandık. Yalana bak yalana. 52 tane futbolcu göndermişsin, hepsi çöp. Bunlara ödemek zorunda olduğun tazminatın haddi hesabı yok. Heralde kastetikleri M'bia 6 milyon, Waris 4.5 milyon, Cardozo 2.4 milyon. 52 futbolcudan elde edilen toplam gelir bu. E sen zaten sırf bu 3 adamı alırken Cardozo 5, Waris 7, Mbia imza ücreti 2.2 toplam 14.2 milyon euro ödemişsin. Bunları ödememişsin faize girmiş. Bu topçuıların yıllıklarını ödememişsin onlar faize girmiş. Diğer futbolcuların yıllıklarını ödememişsin faize girmiş. Gitsinler diye sözleşme feshi ödemişsin, Fifa davalarından tazminat ödemişsin.

Muharrem Usta yaptı mı böyle bir şey? Milan kulübe haciz gönderdi mi? Kucka Fifa'ya gitti mi? Burak Yılmaz'ın aman sözleşmesini feshedelim diye bugün tazminat konuşuyor muyuz?

Bakın kötü transfer yapılır. Bu futbolun, basketbolun, bütün sporların kaderidir. NBA takımları yıllarca lise/üniversite basketbolcularını izliyorlar. Atıyorum 2007 NBA draftinde Greg Oden 1. sıradan seçildi, adam doğru düzgün 1 sezon basketbol oynamadan emekli oldu. Aynı draftte 2. sıradan Durant seçildi şimdi gelmiş geçmiş en iyi 10 oyuncu arasında sayılıyor. Her spordan bu örnekleri yazmaya forumun veritabanı yetmez. Kötü transfer olabilir, ister İHO yapsın ister Sadri Şener, ister Usta. Ekonomik açıdan bir itirazım yok. Denemişsin, olmamış. Bunlar normal giderler ancak sen bir ödemeyi yapamayacağın gün gibi ortadayken, göz göre göre bir oyuncuya faiz ödersen o zaman dur.

Futbolcu bulurken de kriter şudur, ödediğin paraya göre başarı yüzden artmalıdır. Bongonda'ya, Bero'ya ödediğin paralarda mesela 7-8 oyuncudan 1'i tutmalıdır. Sosa'ya, Kucka'ya, Burak'a ödediğin paralarda ise en az 3 oyuncudan 2'si tutmalıdır. O yüzden ben Bongonda'ya, Bero'ya, Volkan'a boşa para ödedik ithamını da saçma buluyorum. Bongonda, Bero, Volkan, İbanez, Suk bunların hepsini toplasan Selçuk İnan'ın yıllık aldığı ücrete denk geliyor. Gönderirken de kolay gönderiyorsun, o zaman bir sıkıntı yok. M'bia mesela. Benim itirazım bu adama büyük para verilmesine değil. Büyük oyuncu büyük para ister. Gelgelelim sen adama maaş değil faiz ödüyorsun. Bu işte boşa harcama, bu işte gereksiz para, çöpe atılan para. Bunları yapmadı Usta. Köfteci parası, özel jet parası ödetmedi kulübe. Şu ana kadar 110 milyon TL şirketlerinden, 90 milyon TL de kendi cebinden kulübe para vermiş. Buna bir de önümüzdeki yıllarda olacak sponsorluk gelirleri ve ödemeyi vaadettiği 20 milyon euroluk borç artışı var (İHO'nun faiz gideri aslında bu ama neyse). Bunlar Demirören'in kulübe borç verip sonra şantaj yapması gibi de değil, yanlış anlaşılma olmasın FFP'yle başkanın kulüplere borç vermesi yasaklandı. Tamamı hibe bu paraların.

İyi bir yönetimle devam etmeliydi. Etmeyecek. Taraftar da hak ettiği gibi yönetilecek. Herkese tamamım ama İHO'ya yokum. İHO gelirse ben bir daha bu takımı tutmam.

İşin Özeti budur.Usta bile kendini bu kadar anlatamaz beraber program yapın kardeşim...