İKNA ETTİK Trabzonspor, uzun süredir takip ettiği Brezilyalı oyunculardan birini renklerine bağlamak için adeta seferberlik ilan etti. Önceki gün "Görüşmek istiyorum" talebinde bulunan Internacıonelli oyuncu Mossoro ile her konuda anlaşan yönetici Faruk Kanca, "Bu oyuncuyu 800 bin Euro'ya ikna ettik. Ancak menajeri küçük pürüzler çıkarıyor" diye konuştu.
BİRKAÇ GÜN Mossoro'nun menajeri ile bugün yeniden biraraya geleceklerini ifade eden Kanca, "Bu oyuncuda artık sorun çıkacağını sanmıyorum. Eğer o olmazsa ilk tercihimiz Palmeiraslı Marcinho olacak. O da çok yetenekli bir oyuncu. Diğer alternatiflerimiz ise Mineiro, Ramerito, Alex ve Wagner Marcinho" dedi.
bu haberin dogruluk payı nedir??
****TRABZONSPOR ÖLÜM KALIM MESELESİ DEGİLDİR DAHA ÖNEMLİDİR****
**ARSİNLİ AKREP**
**61*77**
bu hacıosmanoğlu şimdiye kadar hep gerekenleri yaptı yine yapmış yapıcanı bütün yöneticilerimiz de hacıosmanoğlunu örnek alsınlar bence ondan yöneticilik dersi falan alabilirler
Adam gibi yönetsin
İbrahim Hacıosmanoğlu, Kayseri maçının hakemi Cem Papila için şampiyonluğa mal olan F.Bahçe maçını unutmadık. Adam gibi maç yönetsin dedi
‘Mustafa Çulcu’yu aradım’
MHK Başkanı Mustafa Çulcu’nun ligin ilk haftasına ilişkin yaptığı atamalar büyük bir cesaret örneği olarak karşılanırken, Trabzonspor İkinci Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’ndan müthiş bir açıklama geldi. FANATİK’e konuşan Hacıosmanoğlu, “Taraftarımız gönlünü ferah tutsun. Bana gelen tepkiler üzerine MHK Başkanı Sayın Çulcu’yu aradım. Cesur kararından dolayı tebrik ettim. Ancak kendisinde de ricada bulundum. Şampiyonluğumuza mal olan Fenerbahçe-Trabzonspor maçındaki yönetimini unutmadık” dedi.
‘Her hataya tavır koyarız’
Bu tür bir hataya kesinlikle tahammüllerinin olmadığını söyleyen Hacıosmanoğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Çıksın maçını adam gibi yönetsin. Sonuç ne olursa olsun bizim istediğimiz hakemlerin herkese eşit mesafede durması. Hakemlerin üzerinde baskı oluşturmak istemiyoruz. Bizim aleyhimize oluşacak hatalara ne kadar tepki göstereceksek, Kayserispor aleyhine ortaya çıkacak hataya da aynı şekilde tavır koyarız. Trabzonspor üzerinde oyunlar oynamasına müsade etmeyiz” dedi.
Adam niye şerefsiz oluyor onu anlamadım. Fatih'in gol kralı olma başarısını görmemiş, hepsi o. Onun için de "yahu her şeyi yazmışsın güzel güzel de, koca ligde en çok gol atan adam olduğunu, Avrupa'da ödül aldığını niye görmüyorsun" dersiniz olur biter. Adam spekülatif bir değerden bahsediyor. Bir futbolcunun değerinin Chealse ve Rusya kulüpleri nezdinden daha fazla olduğundan bahsediyor. Bunu siteye gelen Rus arkadaşlardan birisi de söylemişti. O da mı şerefsiz? Bir çok arkadaş -ben dahil- 29 yaşına gelmiş bir adamı 8 mio euro'ya satmamızın beklenenin çok üstünde bir bedel olduğunu söyledik, biz de "içimizdeki İrlandalı" mıyız?
Bu forumun "şerefsiz" kelimelerinin bu kadar rahat havada uçuştuğu bir yer olmasından rahatsızlık duymam bir yana, adamın bunu hak edecek bir şey de yazmadığını düşünüyorum. Fatih'e 8 mio euro verecek bir Rus takımları vardı, bir de Katar. Bu Fatih'in kalitesiz bir adam olduğunu göstermez. Ama gerçekçi yaklaşmak gerekirse Fatih'i geri almamız söz konusu olsa 8 mio euro'ya 8 sene daha oynatabileceğimiz bir adam bulabiliriz diye düşünüyorum.
Fatih'i çok iyi bir paraya sattık. Fatih dahil herkes bunu kabul ederken bunu biraz dolambaçlı yollardan söyleyen bir adamın da şerefsizliği hak ettiğini düşünmüyorum.
__________________
tuncay o fiyata gitseydi şimdi yere göğe sığdıramazlardı bu da bir gerçek...
istanbul medyasının gerçekliği...
ibrahim hacıosmanoğlu taraftarın tercümanı olduğu için Allah ondan razı olsun
''Ben kulüp tutmam, çocuk... Çünkü hepsi benimdir. Hem; sivil veya asker toplumun tamamına hizmet veya kumanda edenler bir kulübü tutsalar bile -görev sırasında- bunu açıklamazlarsa isabet ederler. Aksi halde, otoriteleri sarsılır ve tartışılır. Tefrika (ayrımcılık, nifak) yaratmış olurlar. O nedenle dikkatli olmalarını tavsiye ederim." Mustafa Kemal Atatürk (2 Aralık 1933)
feneri "ampül" aydınlatır ancak "güneş" kendiliğinden ışık verir !
Fatihin Trabzonspor için değeri 8 milyonun çok üstünde. Diğer takımlar için olan değeri önemli değil. chelsea fiyatı rus fiyatı da. bir oyuncu alıyorsanız klübüne sorarsınız değerini chelsea ye değil. Sultan gidince benim şampiyonluk ümitlerimde bayağı yara aldı. Trabzonlu,Trabzonsporlu,Takım kaptanı,Gol kralı, Türkiyenin tartışmasız en Teknik forveti, Hava toplarına hakim ve sol ayağı ile de sağ ayağı ile de frikik atabiliyor. Sultanlığını geçtim sadece iki ayağıyla frikik atan bir topçu söyleyin bana. Fatih Tekkenin benim için değeri 20 milyon euro dur çünkü onunlla birlikte şampiyonluk hayallerim de gitti.
sevdim seni bir kere başkasını sevemem
deli diyorlar bana desinler değişemem
Fatih Tekke mest etti
Zenit Petersburg Teknik Direktörü Dick Advocaat, yeni takımıyla ilk idmanına çıkan Fatih Tekke'nin performasını çok beğendiğini ifade etti
05.08.2006
Trabzonspor’dan 7.2 milyon Euro karşılığında Rusya’nın Zenit Petersburg ekibine transfer olan Fatih Tekke, takımla birlikte ilk antrenmanına çıktı. Mavi-Beyazlılar’ın Udelniy Park bölgesindeki tesislerinde ilk idmanına çıkan Tekke’nin yeni arkadaşlarıyla anlaşması ve topa hakimiyeti dikkat çekti. Teknik direktör Dick Advocat, antrenmandan sonra düzenlediği basın toplantısında milli oyuncunun performansını çok beğendiğini belirterek, “Yarın Şinnik ile yapılacak maçın kadrosunda Fatih de var, ancak bu konuda son kararımı karşılaşma günü vereceğim” dedi. Çalışmanın ardından Rus gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tekke, “Yeni bir yer, yeni bir ortam ve yeni arkadaşlar. Bir insan için kolay şey değil, hele bir futbolcu için hiç değil. Rusya’ya gelmeden önce bir hafta kadar İstanbul’da kaldım. Tedavi oldum. Şinnik maçının tamamında oynayacağımı zannetmiyorum, ancak ilk veya ikinci yarıda oynayabilirim”
yorumunu yaptı.
''...En neşeli, en hüzünlü, en duyarlı, en vurdumduymaz, en hızlı, en ağır, en çabuk, en acelesiz yanımızdır Trabzonspor. Bu sene olmadı bir dahaki sene kesin şampiyonuz. Ben göremem ama...''
Bordo-mavili takıma daha önce gelmek istediğini ancak anlaşamadığını hatırlatan Musa, "Başarısızlığa dayanamayan bir yapım vardır. Sahada ne kadar agresifsem dışarıda o kadar uysalım. İstikrarlı bir futbolcuyum. Kazanmak için mücadele vermeli ve hiçbir zaman kapris yapmamalıyız" dedi.
Trabzonspor'un Ankaraspor'dan transfer ettiği Musa Büyük, takımın iyiliği için her yerde görev yapabileceğini söyledi. "Nerde olsa oynarım. Bu konuda teknik adamlara saygı duymak gerekir" diyen genç futbolcu, Trabzonspor'a transfer olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu belirterek, "Trabzonspor'da oynamak gurur verici. Sağbek, sol bek, gerektiğinde forvet bile oynadım. Hocalarımıza bu konuda saygılı olmalıyız. Bir futbolcu en verimli yerde oynamalı. Ancak bazı maçlarda hocaların stratejileri vardır. Karşılıklı güven önemli. Oynasamda oynamasam da kulübümün çıkarları doğrultusunda hareket etmek gerekir" dedi.
GÜVENİYORUM
Musa sözlerini şöyle tamamladı: "Sahada kaybetmeye dayanamam. Başarısızlığı çekemem. Biz profesyonel futbolcuyuz. Kazanmak için mücadele veririz. Hiç bir zaman kapris içinde olmam. Takım içinde takıntı yapmaya gerek yok. Trabzonspor'da çok yetenekli futbolcular var. Oynasam da oynamasam da Trabzonspor formasını giyeceğim. O günü sabırsızlıkla bekliyorum. İstikrarlı bir futbolcuyum. Daha önceki takımlarda sürekli forma giydim. Kendimi başarılı buluyorum. Verilen görevi en iyi şekilde yapmaya çalışırım. Rekabeti severim. Trabzon'un başarısı için terimi son damlasına kadar akıtacağım."
'İşadamlarını Trabzon'da yatırıma davet ediyoruz'
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Ömer Bolat ve dernek üyeleri, Trabzonspor'u ziyaret ettiler. Başkan Nuri Albayrak, "MÜSİAD'lı işadamlarının Trabzon'a gelerek yatırım yapmalarını bekliyoruz." dedi. Ömer Bolat ise "Trabzonspor 3 Büyükler efsanesini, 4 büyükler efsanesine dönüştürmüştür. Trabzonspor'a yeni sezonda başarılar diliyoruz" diye konuştu.
'Hazırım, hocadan görev bekliyorum'
Hertha Berlin'den Trabzonspor'a transfer olan Brezilyalı oyuncu Marcelinho, Türklerin kültürünün farklı olduğunu, buna alışması gerektiğini söyledi. Marcelinho, Alman Bild gazetesine yaptığı açıklamada, Trabzon'da olmaktan memnuniyet duyduğunu belirterek, "Türklerin kültürü farklı, buna alışmam lazım. Burası çok sıcak ve insanları çok dostça'' diye konuştu. Trabzon'da şampiyon olmak istediğini tekrarlayan Marcelinho, "Bunun için her şeyi yapacağım'' dedi. Brezilyalı oyuncu, Kayseri maçı için de "Hazırım, görev bekliyorum" şeklinde konuştu.
Marcelinho'ya güveniyor ve çok şey bekliyorum
Trabzonspor Teknik Direktörü Lazaroni, ilk maçta Kayserispor'u yenerek lige iyi bir başlangıç yapmak istediklerini vurgularken, yeni transfer Marcelinho'dan da çok şeyler beklediğini söyledi. Kayseri maçında akıllı savaşçıları sahada göreceklerini dile getiren Brezilyalı hoca, "Zekamızı, yeteneğimizi kullanarak formamızı sonuna kadar terletmeliyiz" dedi. Lazaroni, Marcelinho'nun teknik kapasitesinin yüksek olduğunu kaydederek, "Onun kariyerinde yeni bir başlangıç olacak. Marcelinho'ya çok güveniyor ve ondan çok şey bekliyorum" diye konuştu.
Sambacı kadroda Ersen götürülmedi
Trabzonspor, 21 yıllık şampiyonluk hasterine son vermeyi hedeflerken, sezonun ilk maçında bugün Kayserispor deplasmanında galibiyet amaçlıyor. Teknik direktör Lazaroni, yeni transferlerden Marcelinho'yu 19 kişilik maç kadrosuna alırken, Ankaraspor'dan transfer edilen Ersen Martin'i Kayseri'ye götürmedi. Sakatlığı geçen Erdinç ise Kayseri'de takımdaki yerini alabilecek.
''...En neşeli, en hüzünlü, en duyarlı, en vurdumduymaz, en hızlı, en ağır, en çabuk, en acelesiz yanımızdır Trabzonspor. Bu sene olmadı bir dahaki sene kesin şampiyonuz. Ben göremem ama...''
Adam niye şerefsiz oluyor onu anlamadım. Fatih'in gol kralı olma başarısını görmemiş, hepsi o. Onun için de "yahu her şeyi yazmışsın güzel güzel de, koca ligde en çok gol atan adam olduğunu, Avrupa'da ödül aldığını niye görmüyorsun" dersiniz olur biter. Adam spekülatif bir değerden bahsediyor. Bir futbolcunun değerinin Chealse ve Rusya kulüpleri nezdinden daha fazla olduğundan bahsediyor. Bunu siteye gelen Rus arkadaşlardan birisi de söylemişti. O da mı şerefsiz? Bir çok arkadaş -ben dahil- 29 yaşına gelmiş bir adamı 8 mio euro'ya satmamızın beklenenin çok üstünde bir bedel olduğunu söyledik, biz de "içimizdeki İrlandalı" mıyız?
Bu forumun "şerefsiz" kelimelerinin bu kadar rahat havada uçuştuğu bir yer olmasından rahatsızlık duymam bir yana, adamın bunu hak edecek bir şey de yazmadığını düşünüyorum. Fatih'e 8 mio euro verecek bir Rus takımları vardı, bir de Katar. Bu Fatih'in kalitesiz bir adam olduğunu göstermez. Ama gerçekçi yaklaşmak gerekirse Fatih'i geri almamız söz konusu olsa 8 mio euro'ya 8 sene daha oynatabileceğimiz bir adam bulabiliriz diye düşünüyorum.
Fatih'i çok iyi bir paraya sattık. Fatih dahil herkes bunu kabul ederken bunu biraz dolambaçlı yollardan söyleyen bir adamın da şerefsizliği hak ettiğini düşünmüyorum.
__________________
bu taraftar fatih i o kadar yücelltti o kadar yüceltti ki doğru eleştirileri bile şerefsizlikle suçlar hale geldi...sonumuz hayır olsun inşallah...
Geçen sene olsaydı iki büyük düşmüştü
Futbol Federasyonu dün resmi gazetede yayınlanmasıyla yürürlüğe giren bir dizi talimat değişikliği yaptı. Futbol Disiplin Talimatı’nda yapılan değişiklikler, “Çirkin, kötü tezahürat ve davranışlar “ ile “Müsabaka sonucunu etkileme” maddelerine sert yaptırımlar getirdi.
Buna göre; futbol müsabakalarında çirkin, kötü tezahürat yapılması ve davranışlarda bulunulması halinde, Profesyonel Disiplin Kurulu ilgili kulübe ilk defasında 10 ile 250 bin YTL arasında para cezası verecek. İhlalin bir başka müsabakada ikinci kez tekrarlanması halinde bu ceza 25 ile 500 bin YTL arasında olacak. Üçüncü tekrarda ise kulübün mevcut puanlarından 3’ü tenzil edilecek. Üçüncüden sonraki her benzeri ihlalde puan tenziline devam edilecek.
Uygulanması gerçekten güç...
Küfür yalnızca Futbol Federasyonu’nun yaptırımlarıyla sahalardan uzaklaştırılabilecek bir olgu da değil. Futbol adamından sporcusuna, yerel yönetimlerden emniyet güçlerine, aklınıza gelen herkesin mücadele etmesi gereken ve asla spora ait olmayan bir ilkellik...
Kulüp taraftar ilişkilerinde yönetimlerin tribünlerin egemen gücü olduğunu kabul ettiği, onlara teslim olduğu hepimizin malumu. Öyle olmasa gerçekten spor adamı olması gereken yöneticiler kendi sahalarını kapattıran, sezon boyunca trilyonluk cezalara mal olan taraftarlarına seslenirken cümlelerine, “Bizim büyük taraftarımız” diye başlayabilir mi?
Bu cezalandırma yöntemi uygulamadaki belirsizlik ve uygulayanların çifte standardına açık, polemiklere neden olabilecek olsa da artık kural belli... Çirkin ve kötü tezahürat yapanlar 2 kez para cezası ödedikten sonra puanları 3’er 3’er yitirecekler...
Zor...
Neden zor... Çünkü stadyumda şiddet ve sporda kirlilikle mücadele konusundaki eksik yasalarımız, asla sorumluluk almayan ve temizlik için organizasyon yapmayan futbol adamlarımız, tribünleri en sonunda herkesin gidip özgürce küfür yağdırdığı arenalara çevirdi...
Uygulanması zor.
Neden zor... Çünkü futbolumuzun egemen güçleri ya da 4 büyükleri geçen sezon tam 85 maçtan sonra küfür sebebiyle para cezasına çarptırıldı. Yoksa onlara Daltonlar mı demeliyiz? Galatasaray 26, Fenerbahçe 19, Beşiktaş 21, Trabzonspor 19 kez küfür yüzünden para cezasına çarptırıldı.Her birinin cezasından 2 çıkın, her birini 3’le çarpın çıkan rakamlara bakın...
Uygulanması zor ama bu konuda federasyona kesin olarak sporun her birimi destek vermeli. Puanı silmek değil mesele, küfürle mücadele...
Taraftarlar asla küfür etmemeli, kulübüne-futbola-futbolcusunun emeğine-rakibe-kendine saygısı olam sorumlu taraftarlar muhakkak ve muhakkak yanındaki taraftarı uyarmalı. Küfürlü protestolara katılmamalı... Emniyet yetkilileri ve özel güvenlikçiler bu anlamda provokatif davranışlarda bulunan taraftarı derhal ama derhal uzaklaştırmalı... Aslında şiddetle mücadele konusundaki eksik yasamız da bir an önce masaya yatırılmalı ve tamamlanmalı...
Neyse konumuza dönelim... Aşağıda geçen sezonun puan tablosu, yanında hangi takımın küfür yüzünden 3. maçtan itibaren kaç puanının silineceği, sonuncusunda da silinmiş puanlı puan tablosu...
Belki de, bu uygulamada ne kadar geç kaldığımızı gösteren bir utanç tablosu... İnceleyin... Buradan başı dik, gururla çıkabilecek bir tek kulübün olması Türk Futbolu açısından bir dram değil de nedir... Lugatlarında küfür olmayan sayıları az olsa da yüksek nitelikli Gençlerbirliği taraftarını kutlayalım, yeni sezonun tertemiz sürmesi için elimizden gelen her katkıyı yapalım..
Kendileri yoktu çiçekleri vardı
Kulüp yetkililerimiz TFF’nin hiçbir organizasyonuna katılmamakta kararlı...
Onlar televizyonlara konuşmaya, maçlara ve açılışlara gitmeyi seviyor ama sezon boyu günah keçisi ilan ettikleri hedef gösterdikleri hakemlerle meşru yoldan ilişki kurmak istemiyor...
İletişim kurmanın en güzel yolu tartışmasız yüz yüze olanı...
Dokunmak, dinlemek, anlatmak, sitem etmek carsa buzları eritmek için başka kaç fırsat olabilir... MHK Antalya’da seminer yaptı, tüm Süper Lig kulüp başkan ve teknik adamlarını çağırdı. Salı günü MHK başkanı Mustafa Çulcu UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik’in de katıldığı toplantıda kural değişikliklerini anlattı. Salonda Türkcell Süper Ligi’nden bir başka, bir de teknik adam vardı. Antalyaspor Başkanı Sedat Peker ve aynı kulübün teknik patronu Yılmaz Vural... Onlar da seminer Antalya’da olduğu için mi oradaydı, yoksa bilgilenmek ve iletişim kurmak için mi bilemiyoruz ama haklarını yemeyelim. Oradalardı...
Diğer 17 kulübün başkanı da yoktu, hocası da, temsilcisi de...
Bu nasıl bir aile, bu nasıl bir sektör, bu nasıl iletişim denemesi... Bu nasıl bir saygısızlık...
17 kulübün bir tek temsilcisi yoktu ama hepsinin çiçekleri oradaydı... “Başarılar” falan gibi, samimiyetsiz, coşkusuz, hatta anlamsız...
Bir tek Ankaraspor Başkanı Hilmi Gökçınar geç bilgi sahibi olduğundan gelemediğini belirtip, cuma günü katılmış...
Adnan Polat’ın Cüneyt Çakır’la, Aziz Yıldırım’ın Bülent Demirlek’le, Yıldırım Demirören ya da Nuri Albayrak’ın Cem Papila ile bir araya gelmesi, varsa sitemlerin edilip, barışın sağlanması, kimisi yüzde yüz haklı olsa da önyargıların yıkılması için daha iyi fırsat olur mu?
Şimdi bir de UEFA kriterlerine bakalım (Biliyoruz başkanlar bundan sıkılır ama), TFF Kulüp Lisans Sistemi Talimatı’nın Sportif Kriterler Madde 6’daki bir bendi ne diyor?
Hakemlik konuları- Karşılıklı anlayış programı
- Lisans adayları (lisans almak için başvuran kulüpler), federasyonun düzenleyeceği hakemler, teknik eğitmenler, oyuncular ve diğer görevliler arasında karşılıklı anlayış, birbirini daha iyi tanıma ve karşılıklı birbirine saygıyı artırma amaçlı organizasyonlarda kendi temsilcilerinin hazır bulunmasını temin eder...
Ne acı aslında... Kulüp Lisans Sistemi Talimatı da onlara yabancı, karşılıklı anlayış kavramı da... Gerçekten çok acı...
arkadaşlar bu sene canımızın yanmaması için lütfen küfür etmeyelim.bize yakışan da budur zaten.
Hayır Trabzonspor'lu olduğumuz için küfür etmeyelim...
onuda yazacaktım göndere basmıs bulun dum.
elbette Trabzonsporlu ahlakaını her yerde göstermeliyiz.ama forumda bile küfür edenler var stad ta etmezlermi bilemiyorum.
Yorum