Son Dakika Haberleri (BU BAŞLIKTA YORUM YOK!) Sadece haberler

[Hüseyin Çümen]

özgür beendin haberi demek ii olm nesi ii lan nabacaz forveti biz yabancı hakkımızı neen bu şekilde ziyan edioz

[Ertan 51]

Estafurullah abi .Hiddetlenince bu bölüme gidiyorum genellikle biraz olsun rahatliyor insan Ne dediler ne demeliler.

safakno canım kardeşim sağol doğru söylüyon bundan sonra orayıda takip edeyim biraz olsun unutturur belki transfer fiyaskolarımızı.sana sıladan gurbete bol bol selam ve saygılar kardeşim.

[aaahmet61]

kaleci martinez geliyormuş .gelirse mütiş haber

[champions]

MARTİNEZ BİTTİ GİBİ
RESMEN İSTEDİLER
Martinez Trabzonspor yolunda. Jefferson'un inişli çıkışlı grafik sergilemesi nedeniyle Ziya Doğan'ın kaleye takviye istemesi üzerine Sakaryasporlu Martinez'e yönelen Bordo-Mavililer, transferde son aşamaya geldi. Önceki akşam İstanbul'daki yöneticiler, Sakarya'ya geçip Sakaryaspor yöneticilerinden Martinez'i resmen istedi ve pazarlık başladı.
PARA KABUL GÖRMEDİ
Sakaryaspor'un Martinez'e karşılık Jefferson'u bonservisiyle, yanında Mustafa Keçeli ve Musa Büyük'ü de kiralık+500 bin $ istedi. Trabzonspor, futbolcu takasında Sakaryaspor ile büyük ölçüde anlaştı. Ancak Bordo-Mavililer, Sakarya'nın futbolcuların yanında para isteğini kabul etmedi. Sakaryaspor "takasa 'evet' diyorsanız parayı yeniden görüşebiliriz" diyerek transferin bitmesi yolunda kapıyı sonuna kadar açtı.
DURAN DOĞRULADI
Trabzonspor'da yöneticiler, takas konusunda Teknik
Patron Ziya Doğan'ın onayını alması durumunda, tekrar Sakaryaspor ile masaya oturarak Martinez'in işini kısa sürede bitirerek, Kolombiyalı kaleciye imza attırmayı amaçlıyor. Sakaryaspor Başkanı Rıdvan Duran, Karadeniz'e konuşarak, Martinez için Trabzonspor ile görüştüklerini ve önemli bir noktaya geldiklerini belirterek, "Bir kaç gün içerisinde bu işin biteceğini düşünüyorum" dedi.


inşaallah doğrudur musa ve mustafanın gitmesi ayrıca sevindirici

[cemka]

inşaallah olur...

kaleci martinez geliyormuş .gelirse mütiş haber

çok güzel olur... bir taşla iki kuş vurmuş oluruz... Mustafa Keçeliyi istiyorlarmış... verebiliriz aslında... bizde faydalı olamayacak... Musa Büyük dursun ama.. İyi bir yedek olur...
Martinez=Jeffersson+Mustafa Keçeli
Çok güzel bir takas...Bizimde işimize gelir...

[yaranozlu]

ben martinezin de iyi bir kaleci olduğuna inanmıyorum ama jeffersondan yüzde yüz iyidir. En azından bedava gol yemeyiz heralde... keçeli gitsin de m. büyük ün gitmesinden yana değilim. ben onun iyi bir oyuncu olduğu kanaatindeyim. Bir de yabancı forvet transferine ne gerek var anlamadım. Bizm forvette sıkıntı yok ki, sol kanatta ve asıl ortasahanın ortasında eli ayağı düzgün oyuncumuz yok. Marcelinhonun takımdan gitmemesi demek oluyor ki Trabzon ikinci yarı da toparlanamaz. İşimiz zor....

[Travelair]

MARTİNEZ BİTTİ GİBİ
RESMEN İSTEDİLER
Martinez Trabzonspor yolunda. Jefferson'un inişli çıkışlı grafik sergilemesi nedeniyle Ziya Doğan'ın kaleye takviye istemesi üzerine Sakaryasporlu Martinez'e yönelen Bordo-Mavililer, transferde son aşamaya geldi. Önceki akşam İstanbul'daki yöneticiler, Sakarya'ya geçip Sakaryaspor yöneticilerinden Martinez'i resmen istedi ve pazarlık başladı.
PARA KABUL GÖRMEDİ
Sakaryaspor'un Martinez'e karşılık Jefferson'u bonservisiyle, yanında Mustafa Keçeli ve Musa Büyük'ü de kiralık+500 bin $ istedi. Trabzonspor, futbolcu takasında Sakaryaspor ile büyük ölçüde anlaştı. Ancak Bordo-Mavililer, Sakarya'nın futbolcuların yanında para isteğini kabul etmedi. Sakaryaspor "takasa 'evet' diyorsanız parayı yeniden görüşebiliriz" diyerek transferin bitmesi yolunda kapıyı sonuna kadar açtı.
DURAN DOĞRULADI
Trabzonspor'da yöneticiler, takas konusunda Teknik
Patron Ziya Doğan'ın onayını alması durumunda, tekrar Sakaryaspor ile masaya oturarak Martinez'in işini kısa sürede bitirerek, Kolombiyalı kaleciye imza attırmayı amaçlıyor. Sakaryaspor Başkanı Rıdvan Duran, Karadeniz'e konuşarak, Martinez için Trabzonspor ile görüştüklerini ve önemli bir noktaya geldiklerini belirterek, "Bir kaç gün içerisinde bu işin biteceğini düşünüyorum" dedi.


inşaallah doğrudur musa ve mustafanın gitmesi ayrıca sevindirici

Doğru olabilir. Adamların sol kanadını yapıyoruz. Sağ kanadını yapıyoruz. Kaleci de veriyoruz. Hem orada hataları daha az göze çarpar. Martinez biraz soru işareti ama kaliteli olduğu kesin. Umarım sonu Jefferson'a benzemez. Bunun için iyi defans oyuncularına da ihtiyacımız var. Hayırlısı olsun

[Travelair]

* Maçlar ve kamplar haricinde ne yapıyorsun?
- Bu sezon, Süper Lig, Şampiyonlar Ligi, milli takımlar, özel maçlar derken 40’a yakın mücadeleye çıktım. Asla şikayetçi değilim. Futbol oynamayı seviyorum. Bazen mahallede küçük çocukları görüp aralarına giriyorum. Ama son 4-5 ay futbol haricinde hiçbir şey yapacak zamanım olmadı. Genellikle tesiste ya da evde oluyorum. Bazen film izliyorum. Futbol programlarını pek seyretmiyorum. Galatasaray’ın eski maçlarını izlemeyi seviyorum.

* Peki Türkiye’de başka bir takımda oynar mısın?
- Türkiye’nin en büyük takımında oynuyorum. Ayrılmayı hiç düşünmüyorum.

* Sami Yen’de hiç maç seyrettin mi?
- Yeni ve Eski Açık Tribün’de çok izledim. Top toplayıcılık da yaptım. Ama Kapalı’da seyretmek kısmet olmadı. İlk kez bugün kapalıya çıktım ve saha harika görünüyor. Kapalı’da maç seyretmeyi çok istiyorum.

* Sözleşmende pazarlık yaptın mı?
- Sözleşme imzalamaya tek başıma gittim. Önüme koyulan kağıda imza attım. Ben Galatasaraylı’yım. Söz konusu Galatasaray olunca pazarlık yapmam.

* Son sözün?
- Her zaman Galatasaraylı’ydım. Ölene kadar da Galatasaraylı kalacağım.

/// Fanatik / Arda Turan röportajı. Futbolcu dediğin böyle kulübüne bağlı olmalı ve böyle yetiştirilmeli. Başarı ondan sonra kendiliğinden gelir

[Travelair]

Özhaseki bombaladı Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, FANATİK’e konuştu: “Kayserispor’u şikeden ben kurtardım”. 24.12.2006

Fanatik’in usta kalemleri İsmet Tongo ile Tunç Kayacı, Süper Lig’de iki takımla temsil edilen Kayseri’nin Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki’yle gizlisi saklısı olmayan röportaj yaptı. İşte, Özhaseki’nin, Kayseri’nin futbola bakışı, siyaset-futbol ilişkisi ve Türk Futbolu’nda yaşanan federasyon belirsizliğine dair müthiş açıklamaları...


İ.T.: Sayın Özhaseki, kardeş kardeş ligde yürüyen iki takımın onursal başkanı olarak, hangisi sizi üzüyor?

M.Ö.: Doğrusunu söylemek gerekirse, şu anda Erciyespor biraz sıkıntı veriyor. İki takıma da alışmışken, birisinin düşmek üzere olması bizi tabii ki üzüyor.

İ.T.: İki takımı birleştirmek, bu şehrin menfaatleri açısından daha iyi değil mi?
M.Ö.: Böyle bir şey olmayacak. En kötüsü ikinci Lig’de bir takımımız, Birinci Lig’de bir takımımız olur ve birbirlerine devamlı olarak takviyeler yaparlar. Ama biz Erciyesspor’u düşürmemek için elimizden geleni yapacağız.

İ.T.: Mehmet Topuz’u kime vereceksiniz?
M.Ö.: Hiç kimseye vermeyeceğiz. Aslında bir sonraki sene de vermek istemiyoruz ama o kadar ısrar oluyor ki, bizim dostça söylemek istediklerimizi anlamak istemiyorlar. Büyük kulüpler şöyle alışmışlar: Biz istediğimiz Anadolu kulübünden, istediğimiz oyuncuyu bir lira fazla verir alırız. Ama, Kayserispor hedef büyültecek; gittikçe ligde oturan bir yapıya kavuştuğu gibi, daha sonra zirveyi zorlayan bir takım olacak. İnşallah iki sene sonra şampiyonluğa oynayacağız. Bizim böyle bir hedefimiz var.

İ.T.: Ne kadar isteyeceksiniz, mesela 3 milyon dolar?
M.Ö.: 3 kesmez, 5 belki.

İ.T.: Eski stat arazisi satılmış. Yeni stadın projesi kaça çizildi?
M.Ö.: 500 bin dolar verildi.

İ.T.: Kayserispor ve Erciyespor başarılı oldukça, hükümet yanlısı kişilerin Kayserili olmasından dolayı, herkes, “hükümet ve federasyon destekli” diye söyleniyor.
M.Ö.: Bence, ilgisi yok.

İ.T.: Bence var.
M.Ö.: Neye dayanıp söylüyorsunuz?

İ.T.: Kayseri-Sebat maçındaki olaylara... Hasan Doğan’a telefon edilmesi, onun da Levent Bıçakcı’ya söylemesi ve Kayseri’nin bu işte yok denmesi...
M.Ö: Olayın gerçeğini size çok açık söyleyeyim. Hasan Doğan beni aradı o gün öğleden sonra, “Sebat ile ilgili bir şeyler oluyor haberin var mı?” dedi. Ben de yok dedim. Kayserispor başkanını aradım özel bir telefondan; ‘Herhangi bir şey varsa, bana çok net söyleyin’ dedim. “Başkanım hiç yok” dedi. Sporcular kademesinde de iddia var sadece, kumar oynandığına dair bir iddia. Yoksa öbür türlü Kayserispor kazansın, ligde kalsın diye bir şey yok. Bu tür bir tezgah yok, şike yok. Şike olmuyorsa, kumar oynanıyorsa, özellikle bizim dışımızdaki futbolcular arasında kumar oynanıyorsa, ben bir şey yapamam ki.

İ.T.: O halde Hasan Doğan’a siz telefon ettiniz, Kayseri’nin bu işle ilgisi yoktur diye.
M:Ö.: Evet ben ettim, gerçekten. Hasan Doğan da benim sözüme inandığı için, Levent Beye söyledi. Bütün samimiyetimle söylüyorum. Abdullah Bey’in de olmadı, başkasının da olmadı. Tüm ifadeler alınınca da, Kayserispor’un, bizim gibi yöneticilerin uzaktan yakından alakası olmadığı tüm futbolcuların ifadesinde zaten belli. Metin Aktaş ile yolları ayırdık.

İ.T.: Daha üç dört kişiden bahsediliyordu...
M.Ö.: Evet vardı; onları da temizledik.

İ.T.: İyi ki alakanız yok sayın başkan.
T.K.: Kayseri’de sizin sayenizde bir birliktelik var, Kayserispor ve Erciyesspor arasında. Mesela bir Adanaspor ile Adana Demirspor birbirlerini yer. Yalnız burada siz olmasanız bu iki takım da birbirini yiyebilir gibi bir hava var; bu benim sezgim, bilmiyorum yanılıyor muyum?
M.Ö.: Doğru, futbolun içinde rekabet var.

T.K.: Sonuçta siz olmasanız ayakta durmaları mümkün değil yani...
M.Ö.: Nasıl duracaklar, o gün bırakır giderler. Patron ben isem, ben de burada istediğimi yaparım. O zaman benim istediğimi yapacaklar; ben de bölünmeden yana değilim. Baskı yaparak durdurmaya çalışıyorum.

T.K.: Sanki Kayserisporlu ve Erciyessporlu taraftarlar arasında çekişmeden öte; bir kin, bir nefret sezdim, bu benim gözlemim bilmiyorum.
M.Ö.: Evet doğru.

İ.T.: Ak Parti iktidara geldikten sonra, ‘Ak Parti Ak Futbol’ olarak devamlı yazdım. Ak Parti; başbakanı, bakanı ve belediye başkanları ile Türk Futbolu’na bir örümcek ağı gibi el koydu. Ancak bu, FİFA‘nın ve UEFA’nın istemediği bir olay. Geçen sene Futbol Federasyonu seçimlerini değiştirdiniz bir gecede. Bu sene birdenbire bir gecede bitirdiniz Haluk Ulusoy’un başkanlığını, şimdi başka bir tarafa döndünüz. Mesela Hamdi Akın’a... Niye bu kadar futbola girdiniz sayın Başkan? Melih Gökçek ve sizin idarenizde yürüyen bir iş haline geldi futbol...
M.Ö.: Söylediklerinizin tamamının doğru olduğu kanaati yok bende, eksik bilgiler var gibi geliyor bana.
Birincisi, siyaset bu futbolun içinde hep oldu çok açık söylüyorum.

İ.T.: Haluk Ulusoy getirdi derseniz kabul ederim.
M.Ö.: Doğrudur.

İ.T.: Ondan evvel yoktu.
M.Ö.: Hangi tarihte başladı, nerede bitti gibi bir kıstas olmaz. Bu senelerdir olan bir şey. Haluk beyin etrafındakilere bakın, siyasiler yok mu? Şu anda danışmanlığını kim yapıyor biliyor musunuz? Bir cephede siyaset varken, karşı cephede niye siyaset var demek çok yanlış.

İ.T.: Ama sizinki bariz ve açık.
M.Ö.: Herkesinki açık. Bizimki belediyenin içinde olduğu için açık gözüküyor.

İ.T.: Siz futbolu düzeltmek ve federasyon başkanını değiştirmek yetkisini nereden buluyorsunuz o halde kendinizde?
M.Ö: Böyle bir yetkimiz yok. Süper Lig takımlarının yüzde 50’si neredeyse belediyeler tarafından destekleniyor. Lig A ve Lig B’deki takımların yüzde 60’ı da belediyelerin sponsorluklarında gidiyor. Genelini söylüyorum, belediye başkanları oltaya düşüyor. Önce hatırlı bir başkan buluyor, “Arkadaşlar ne olur benim hatırım için” diyor, arkasından mali külfetin altına giriyor. Mali külfetin altına girdiğinde de, resmi para yok futbolda, gayri resmi para buluyor dışarıdan.

İ.T.: Gayriresmi parayı açabilir miyiz?
M.Ö.: Onu da söyleyeceğim. Hiç bunların saklısı gizlisi yok. Biri belediye başkanın kapısına gelmiş para istiyor, futbolcu, “antrenmana çıkmam” diyor. 100 milyar para lazım size. Belediye başkanının kapısına yöneticiler dayanmış, “100 milyar lazım, yoksa antrenmana, maça çıkmayacak çocuklar” diyor, kıvranmaya başlıyor. Nasıl bulacak adam parayı; belediye kasasını açıp veremeyeceğine göre. O günlerde ciddi iş yapan müteahhit kimse, gidiyor yapışıyor yakasına. İşte gayriresmi para bu. Arkasından bu müteahhit bunun acısını çıkarmaya çalışıyor. Şehirlerde imar rezaletleri yaşanmaya başlıyor.

İ.T.: İmar rezaletini futbolla bağdaştırırsak, futbolun ne günahı var ki?
M.Ö.: Şimdi bunları bilmesek yukarı taraftaki gelişmeleri hiç kimse anlamıyor. İsmini vermeyeceğim, başkanını da söylemeyeceğim asla; bir şehrin yüzde 75’i kaçak, yüzde 25’i imarlı gözüküyor. İmarlı gözüken mahallelere gitti bizim arkadaşlar. 2 bin tane binaya gitmişler. Hormonlu bina; yani ya yukarıdan, ya yandan gitmiş bina, şişmiş. Belediye üç katlı diyor, o, beş katlı yapıyor. Adamlara sormuşlar: Nasıl oldu bu işler? Adamların hepsi diyor ki; “Şehrin bir takımı var, oraya para yatır derler, yatırırız. Kimse de görmez.”

İ.T.: Bu takım hangisi başkan?
M.Ö.: Yok asla söylemem. O şehrin ismini de, takımını da söylemem. Böyle bir rezillik olunca, şehirler de rezil oluyor. Arkasından da bu rezilliğin içerisinde Türk Futbolu’ndan bahsetmeye çalışıyoruz.

T.K.: Bugün “Bakan bir hafta süre verdi” diye bir haber çıktı, ne diyorsunuz?
M.Ö.: Biz, birkaç ay önce Başbakan ile görüştüğümüzde bize çok net söyledi, “Türk Futbolu iyiye gitmiyor.” Hiçbir şekilde isim zikretmedi. Böyle bir şey olsa, Melih Gökçek karşı tarafa, Haluk Ulusoy’a neden oy verdi? Ak Parti milletvekilleri böyle bir şey olsa, neden bizim bulunduğumuz guruba oy vermedi? Ben, ‘Haluk Ulusoy’u destekliyorum’ dedim. Sonradan bazı olaylar oldu. Ayıp olmasın diye telefon açarak seçimlere bir hafta kala dedim ki, ‘Haluk bey, kusura bakma ben sizinle değilim.’ Karşı tarafa oy vereceğimi söyledim. Artık Türk Milli Takımı’nın kaderi aldığı sonuçlara göre değerlendiriliyor. Sizce doğru bir hadise mi. Siyaset ile ilişkiler iyi gitmediği için kulüpler lehine hiçbir kanun tasarısı geçmiyor, konuşulmuyor da. Bana göre Türk Futbolu iyiye gitmiyor.

İ.T.: Siz ve Melih Gökçek müşterek olarak, neden Hamdi Akın’ı seçtiniz?
M.Ö.: Böyle bir beraberlik yok, böyle seçilmiş bir isim de yok şu anda. Elbette çok şeyler konuşuluyor. Biraz önceki konuşmalarıma dönerek söylüyorum, ‘Bu iki gruplaşma arasında iki gruba da mensup olmayan, çok başarılı bir iş adamı olması uygundur’ dedim. Hatta geçen hafta beni telefonla arayıp sorduklarında, ‘Şenes bey de olabilir dedim.’ Ben, Şenes bey olsun demiyorum ama bu iki gruba mensup olmamış, kirlenmemiş, temiz biri çıksın aradan kurallarını koysun.

İ.T.: Hamdi Akın’ın bu şehirde kaç tane inşaat işi var?
M.Ö.: Hiç yok.

T.K.: Hamdi Akın Kayserili mi?
M.Ö.: Benim bildiğim, babası Ankaralı, annesi de Kayseri asıllı.

İ.T.: Sanayi Odası’nın binası ile yapacağı bir otel ve statta da parmağı olacağı söyleniyor.
M.Ö.: Ne söylerse söylesinler. İnşaatı kaç tane var derseniz, ‘yok’ derim. Yapılacak statla ve iş merkeziyle hiçbir ilgisi yok. Benim bildiğim, Sanayi Odası ile protokol imzalamışlar. Altmış tane otel yapma projesi varmış. “Altmış tane otel içerisinde, uygun gördüğüm büyük şehirlerde bana yer verirseniz, yap-işlet modeli ile size oteller yaptırırım” demiş. Bunun üzerine, Sanayi Odası ile bir yer ve protokol hazırlığı var. Bizimle hiçbir ilgisi yok.

İ.T.: Hamdi Akın 3 yüz bin dolarlık çantayı, “Ben götürdüm, Ankaragücü’ne ben verdim” diye açıklama yaptı. Teşvik primi götürdüm diyen birinin federasyon başkanı olması sizce doğru mu?
M.Ö.: Hamdi Akın aday olarak çıktığında mutlaka bu soruyu soracaklardır. Hamdi Akın namına ben ne söyleyebilirim ki?

T.K.: Başkanım kaç oyu var iki takımın?
M.Ö.: 10 oy.

T.K.: Organize oy mu kullanacaksınız, yoksa bir yönlendirme olacak mı?
M.Ö.: Şu ana kadar ciddi bir şekilde oturulup, şöyle yapalım, ya da böyle yapalım dediğimiz bir ortam olmadı ama herkes rahatsızlıktan dolayı birbirini arıyor.

T.K.: Size başkanlık önerilirse yapar mısınız?
M.Ö.: Hayır, şu anda Kayseri’ye benim taahhütüm var, yapamam. Yüzde 70’in üzerinde oy almış birisiyim. Projelerimiz var, Kayseri’nin kaderi var bu projeler içerisinde.

İ.T.: Genel kurul için toplanan imzalar ne kadar?
M.Ö.: Daha imzalar başlamadı, şu an için bir şey yok. Ben, aslında Haluk Bey’in yerinde olsam, güven oylamasına giderim.

İ.T.: Niye şimdi bir genel kurul istiyorsunuz, hazirana kalmasını istiyorsanız? O zaman istediğinizi yapabilirsiniz.
M.Ö.: Öyle söylüyorsunuz ama şunu hiç düşünmüyorsunuz: Sayın Bakan diyor ki, “Elimde olan kanuna göre Teftiş Kurulu’nun ikinci raporu da geldi. Benim bir an önce genel kurulu çağırmam lazım. Bu ihtiyari bir şey değil, bu mecburi bir şey diyor. Ben eğer çağırırsam genel kurulu, FİFA demez mi, futbolun içine siyaset karıştı?”

İ.T.: Siz bu seçimlerde ne taraftasınız?
M.Ö.: Biz Kayseri’deyiz. Biraz daha uzaktayız.

İ.T.: Sizce sonuç ne olur?
M.Ö.: Genel kurulun toplanması doğru bana göre. O toplantıya gidildiğinde kanaatim, gruplaşmış bir ortamın ve iki grubun da keskinleşen insanlarından çıkmaması yönünde.

T.K.: Seçimler en az mart ya da nisanı bulur deniliyor...
M.Ö.: Dilekçeler toplanırsa, süre 21 gün ile 60 gün arasındadır. Bana göre en doğrusu ikinci yarı başlamadan toplanması. Fenerbahçe’nin kendini kenara ayırmasından rahatsızız, bu doğru. Ama Fenerbahçe’nin beyanatlarından yol çıkarak, böyle bir ortamda federasyonun çok rahat olduğunu kabul edebilir miyiz? Federasyonun yetkisi kalmamış, susun diyemiyor.

İ.T.: Sayın Başkan, Hamdi Akın ile Türk Futbolu kurtulur mu?
M.Ö.: Ben illa Hamdi Akın demiyorum ama Hamdi Akın olsa itiraz etmem, peşinen söyleyeyim. Genel kurul açıklanana kadar 20 tane daha aday çıkar ortaya, her adaya bir mazeret bulursak, bu işe siyaset de karışır, lobi de.

İ.T.: Peki Hamdi Akın’ı kim empoze etti?
M.Ö.: Vallahi, cumhuriyet savcılarından daha betersiniz, İsmet Ağabey. Amma da sıkıştırdınız.

İ.T.; Sayın Başkan, Fanatik adına size çok teşekkür ederiz.

Röportaj: İsmet TONGO/Tunç KAYACI

[Bahtiyar]

* Maçlar ve kamplar haricinde ne yapıyorsun?
- Bu sezon, Süper Lig, Şampiyonlar Ligi, milli takımlar, özel maçlar derken 40’a yakın mücadeleye çıktım. Asla şikayetçi değilim. Futbol oynamayı seviyorum. Bazen mahallede küçük çocukları görüp aralarına giriyorum. Ama son 4-5 ay futbol haricinde hiçbir şey yapacak zamanım olmadı. Genellikle tesiste ya da evde oluyorum. Bazen film izliyorum. Futbol programlarını pek seyretmiyorum. Galatasaray’ın eski maçlarını izlemeyi seviyorum.

* Peki Türkiye’de başka bir takımda oynar mısın?
- Türkiye’nin en büyük takımında oynuyorum. Ayrılmayı hiç düşünmüyorum.

* Sami Yen’de hiç maç seyrettin mi?
- Yeni ve Eski Açık Tribün’de çok izledim. Top toplayıcılık da yaptım. Ama Kapalı’da seyretmek kısmet olmadı. İlk kez bugün kapalıya çıktım ve saha harika görünüyor. Kapalı’da maç seyretmeyi çok istiyorum.

* Sözleşmende pazarlık yaptın mı?
- Sözleşme imzalamaya tek başıma gittim. Önüme koyulan kağıda imza attım. Ben Galatasaraylı’yım. Söz konusu Galatasaray olunca pazarlık yapmam.

* Son sözün?
- Her zaman Galatasaraylı’ydım. Ölene kadar da Galatasaraylı kalacağım.

/// Fanatik / Arda Turan röportajı. Futbolcu dediğin böyle kulübüne bağlı olmalı ve böyle yetiştirilmeli. Başarı ondan sonra kendiliğinden gelir

gerçekten güzel bi davranış bizim öz ve öz lere ders olmalı özellikle sene sonu sözleşme yaparken gerçek trabzonluluğunu orda da göstersinler.

[Travelair]

Doğan'ın Ali aşkı

Fatih Akyel takası
Trabzonspor'un hocası Ziya Doğan'ın istediği Ali Güneş için yönetim harekete geçiyor. Bordo-mavililer, Ali'ye karşı Fatih Akyel'i önerecek.

Tigana oynatmıyor
Beşiktaş'ta Tigana'nın şans vermediği Ali'ye karşı Trabzon'da kadro dışı bırakılan Fatih'e siyah-beyazlıların vereceği yanıt merak ediliyor.

///


Bir süre önce Ali Güneş'e talip olabileceğimizi belirtmiştim. Bu beni şaşırtmadı. Çünkü Ali Güneş'in sözleşmesi bu sezon sonu bitiyor. Aynı şekilde Fatih Akyel'inde. Aralarında bir yaş fark var lehimize ama Ali Güneş uzun süreden beri oynamıyor. İstanbul'da olmasından dolayı özel hayatı iyi araştırılmalı çünkü büyük bir düşüş var

[Rıza ÇOLAK]

Ziya Doğan’ın kare ası Trabzonspor Teknik Direktörü, daha önce Bordo-Mavili formayı giyen Tolga, Emrah, Erdinç ve Tayfun’u ikinci yarıda kadroda görmek istediğini söyledi. Yönetim harekete geçti. Dört futbolcu için girişimler başladı. 23.12.2006

ziya ya burdan sevgiler

Bi selamda benden Ziya DOĞAN a
En Az Sizinkiler kadar

[vse61]

Almışken eski Fenerli Tayfun'u da alalım neyi eksik Ali Güneş'ten tööbe tööbe...
Elimizdeki şu takas edilebilecek adamları iyi kullansak çok akıllı transferler yapıbilir.

Fakyel'i herkes isteyebilir. Adam sonuçta kötü topçu değil hangi anadolu takımında olsa banko oynar.

Ömer Razı: Bizde iş yapmaz ama o da bütün anadolu takımlarında oynar.

Keçeli'yle M. Büyük'ü de herkes ilk 11de ister...

Jeferson da oynarsa kedi gibi uçuyo, ama Allah kötü gününden saklasın.

Bunların yanında da Çağdaşlı Ferhatlı bir kazma paketi verebiliriz. Bunların yerine 2-3 "yeni" İstanbul eskisi olmayan adamlar alırsak ve 2si tutarsa bile takım gayet iyi olur.

Yedek olarak da Trabzonlu genç oyuncuları koyarsın ve "sık sık" şans verirsin, yarışmacı bir takım yaparsın.

Ama alırken defans bile olsa 2 metreye pas edebilen adamlar alalım....

[champions]

TRANSFER KOZU: ELLER
Eller'in Doğan tarafından kampa alınmayacağı kararının ardından bordo - mavililere ilk ciddi teklif Beşiktaş'tan geldi. Beşiktaş 2. Başkanı Murat Aksu, Başkan Nuri Albayrak ve Asbaşkan Haşim Sayitoğlu'nu arayarak, Eller'i resmen istedi. Aksu' nun Eller için Trabzonspor' da 800 bin euro ve Mehmet Sedef' i vermeyi teklif ettiği, bordo - mavili kulübün ise 1.5 milyon euro ve Mehmet Sedef' te ısrar ettiği ifade edildi. Aradaki 700 bin euroluk fark ilk etapta görüşmelerin tıkanmasına yol açarken, yarından itibaren bu transfer pazarlığının yeniden hareketlenmesi bekleniyor. Trabzonspor' un, Beşiktaş' ın sadece takas istemesi halinde, uzun süredir renklerine katmayı istediği İbrahim Akın ve Ali Güneş' i isteyeceği de vurgulandı. Bu arada Eller'in menacerine yurtdışından da bir çok kulübün transfer teklifinde bulunduğu belirtildi. Bu kulüpler arasında, İspanya' dan Levante, İtalya' dan Atalanta ile Brezilya' dan Corinthias, Fluminense ve İnternacional kulüplerinin yer aldığı öğrenildi. Eller'i daha çok takasta kullanmaya sıcak bakan Trabzonspor yönetiminin, satışı durumunda ise en az 3 milyon euro bonservis bedelinden kapıyı açmasına kesin gözüyle bakılıyor.
TRANSFER ÇALIŞMALARI TAM GAZ
Bordo - mavililer, ara transfer çalışmalarını da tüm hızıyla sürdürüyor. Talip olunan futbolcuların yüksek bonservis bedelleri karşısında adeta şoka uğrayan bordo - mavililerde, Asbaşkan ve Futbol şube Sorumlusu Haşim Sayitoğlu, bütçeyi sarsmadan transfer yapacaklarını söyledi. Trabzonspor' un gündeminde ilk sıralarda yer alan Sakaryaspor' un Kolombiyalı kalecisi Martinez için, yeşil - siyahlı kulübün, Jefferson, Mustafa Keçeli ve 1 milyon euro istediği, Trabzonspor' un ise 500 bin euro ve Jefferson - Ufukhan teklifiyle masaya oturduğu ifade edildi. Öte yandan Trabzonspor' un Gaziantepspor' la sorunlar yaşayan Hasagiçle' de ilgilendiği ve bu oyuncunun transferi için de formül arandığı vurgulandı. Bu arada Trabzonspor' un çok istediği Sivassporlu Servet'in bonservis bedelinin 2 milyon euro olarak belirlenmesi üzerine bu transferden şimdilik vazgeçildiği öğrenildi. Trabzonspor'un renklerine katmak için Teknik Direktör Rıza Çalımbay'ın kararını beklediği Ç. Rizesporlu Emrah ve Yasin için, yeşil - mavili kulübün yönetiminden sonra Çalımbay da olumsuz görüş bildirdi. Çalımbay, "Her oyuncuma ihtiyacım var ve şu anda kimse bırakıp gidemez" dedi

DHA

[Travelair]

İyi ki Rıza'yı bekledik. Herhalde şöyle diyeceğini düşünüyorduk: "Verin gitsin takım için önemli oyuncular ama Trabzonspor'a feda olsun"...

Bu kongrelerini bekliyoruz, yeni başkanını bekliyoruz, yeni teknik direktörün kararını bekliyoruz hikayelerine karnımız doydu açıkçası