Papara Park | Kapasite: 41.461

[tkalkisim]

Avni Aker'in yeri ve etrafı düzgün şekilde kullanılsa planlı derdim. Trabzon'un en güzel yerlerinden biri bertaraf edildi.

Sadece merak ediyorum, etrafında yapılaşma sıkışması bulunan ve hastane olan Avni Aker i nasıl bir şehircilik anlayışı ile planlama yapıp düzeltmeyi düşünüyoruz. Stadın önünde maç günü buluşmak bile işkence halinde iken, Park sorunundan dolayı arabayı 1 km öteye park etmekten bahsediyoruz. Ben O caddenin olabileceğinden fazlasını taşıdığını düşünüyorum, genişletemeyeceğine göre yoğunluğu almalısın.

Şehrin içine gömülmüş stadyumlar, otogarlar, küçük sanayiler, fabrikalar yeterince sizi de sıkıştırmıyor mu??

[toksoy61]

avni akerin mevcut yeri yeni bir stad için uygun değil. trabzonun hiçbir yeri aslında uygun değil. belki çimento fabrikasının yeri uygun olabilirdi ama onunda taşınması falan çok zaman alıyor.

avni akere 3 dakika mesafede oturuyorum. şehrin merkezinde olmasının avantajları var ama çelesi çok daha beter. bir kere araba park yerinden tutun, saha içinde oturacağın yere kadar heryeri sorunlu bir stat. yeni bir stad lazımdı. belki daha modern ve daha güzel yapılabilirdi ama oy potansiyelimiz anca buna yetiyor işte.

[tkalkisim]

Önce deniz şehri olma özelliğimiz alındı elimizden, şimdi futbol şehri olma özelliğimiz alınıyor. HESler ile birlikte doğal güzelliklerimiz de yok olacak. Koca bir yörenin karakteristik özelliklerini değiştiriyorlar.

Tüm bunları tesadüfi bulmak büyük iyi niyetlilik cidden.

Yeri gelince Alternatif enerji diye yürüyüş yaparsın " manasını bile bilmeden".......

Eskiden Kok kömürü ile elektrik üreten Termik santrallerimizden çıkan CO ve CO2 nin zararlarından, sera gazlarından bahsederdik. Alternatif enerji kullanılsın derdik.

Sonra doğalgaz santralleri kuruldu ve Artık Elektriğimizin %40'ını buradan üretmeye başladık. Artık temiz bir emisyonu olan enerji üretim yöntemimiz oldu ama kömürde olduğu gibi doğalgazda da yurt dışına bağımlılığımızdan kurtaramadık.

Sonra HES ler, Solar kentler ve Rüzgar santralleri çıktı. Şimdi elektrik ile ilgili kısmi ve dayanıksız çözümlemeler ile bile ülkemizin enerji ihtiyacının %9 unu üretmeyi başardık. Tabi ki burada aslan payı HES lerde.

HES ler doğru yapıldığı zaman, doğaya zarar vermez, aksine su debisini ayarlayarak erozyon ve dere yatağındaki aşınma ve değişme sorununa ve balık popülasyonuna iyi gelir, bide elektriğin üretilmiş olur.

[Travelair]

Arkadaşlar stadyum forumlarında dolaşırken bursa forumunda Pvc membran ile PTFE-Teflon membran arasındaki farkı anlatan,bu açıklamayı yapan büyük ihtimal inşaat alanındaki görevlilerden birisi kendisine bu değerli bilgi için teşekkür ederim. ( Ramology )

1) PVC ile PTFE arasında ki en büyük fark kalite ve fiyattır PTFE 5 kat kadar pahalıdır
2) PTFE gerilir PVC parçalanır yani PTFE daha yoğun stresi kaldırabilir.
3) PTFE inanılmaz bir malzemedir asla toz tutmaz ve günden güne rengi güzelleşir beyazı ise açılarak göz kamaştırıcı bir renge kavuşur.
4) PVC sararabilir KESİNLİKLE KİRLENİR. PVC ısı yolu ile yada araları dolgu malzemesi ile doldurularak kapatılabilir.
5) PTFE ultrasonik dalgalar ve çeşitli reaktif kimyasallar ile birbirine yapışır bu sayede renk uyumu kusursuza yakın olur.
6) PVC de aradaki dolgu malzemesi kararma yapabilir.
7) PTFE uv ışınlarından etkilenmez PVC etkilenir.
8) PTFE uzun ömürlüdür tahmini 20 yıl ama 30 yıllık uygulamalar hala bakım gerektirmeden yollarına devam ediyorlar sonuçta yeni bir ürün zamanla ve şartlarla son kullanım tarihi kesinleşecektir.
9) PTFE ilk başa kahve rengi tonlarında başlar ve birkaç haftada beyaz rengini yakalar.
10)PVC kaynaklama işlemi PTFE 'ye göre 3 kat daha yavaştır.
11)Uzun ömürlü olması bakım gerektirmemesi ve yıllarca tertemiz olmasından dolayı ptfe süper bir malzemedir.
Kaynak: wowturkey- Ramology nickli kullanıcı..

Biz yeni skorbord gelirken de sevinmiştik. Modern olacak diye. Ama birkaç sene içinde renkleri birbirine karıştı, pikselleri öldü, söndü...

Peki bu PTFE malzemenin kalitesini nasıl garanti edeceğiz?

[Hüseyin Ş.]

Yeni stadyumun avni aker arazisine yapılması gibi bi durum bi çok açıdan söz konusu değil. Nasıl ki Galatasaray üst kullanım hakkı fi tarihine kadar kendinde olan ve altın değerindeki bi arazi karşılığında yeni bi stadyum yaptırdı devlete trabzonda da aynı mantığın dışında bişey yapılması mümkün değil. Bursa'da benzeri bi durum olduğu halde belediye stadyumun tüm gelirlerine ipotek koymuş durumda. Yani devlet kimseye kara kaşının kara gözünün hatrına yatırım yapmıyor. Kaldı ki bu trabzona yapılacak yeni stadyum Euro 2020 vb organizasyonlar için hazırlanan planda da yoktu. E borç batağında yüzen Trabzonsporun ya da belediyenin, kendi kaynaklarıyla da yeni stadyum yapmaya gücü asla yetmezdi ve yetmezde.

Hal böyle olunca bu işin mantık olarak bundan başka şekilde halledilmesi gibi bi durum söz konusu değil. Kaldı ki avni aker arazisi gibi dar ve 4 yanı kapalı bi araziye hem modern bi stadyum hem de modern stadyumun ihtiyaç duyduğu şeyleri ( bi akyazıdaki gibi düz bi araziyi otopark olarak kullanmak var bir de avni aker arazisinde otopark yapabilmek için yerin belki altına 4 kat daha inmek var) yapmak maliyet olarak müthiş rakamlara patlar. Her şekilde mantıksız yani.

Hepsini geç Trabzonspor'un bi kere tesis problemi de var. Mevcut tesislerin fi tarihinden kalma olması bi yana, her yıl 3-4 cm kayan havaalanı pisti nedeniyle yeni bi tesis yapmak ve taşınmak allahın emri. Hadi stadyumu tekrar yerine inşa ettin, ilerde tesisler ne olacak? Onun külfeti ne olacak? Hepsini geç şehir içinde 6-7 tane futbol sahası koyabileceğin bi alan nerede var? Ya şehrin en dışında bi yere yapılacaktı ya da deniz doldurulacaktı ki bu durum trabzonsporun altından kalkabileceği bi külfet değil. Tesisler istimlak edilse bile devlet sana arazinin değerince para veriyo, senin yapacağın muhtemel tesis üzerinden değil.

Yani velhasıl tüm bu sorunların en organize çözümü akyazı gibi bi projeydi. Hem tesis hem stadyumun içinde olduğu , kullanım hakkının sende olduğu arazinin hakkından vazgeçerek yapılacak bi kompleks. En optimum ve kalıcı çözüm. Hal böyleyken böyle önemli sorunlar varken duygusal davranmak farazi, olabildiğine akılcı olmak lazım.

Stadyumun eksikleri projenin yanlışları falan başka ayrıyeten konuşulması mevzular.

Yeri gelince Alternatif enerji diye yürüyüş yaparsın " manasını bile bilmeden".......

Eskiden Kok kömürü ile elektrik üreten Termik santrallerimizden çıkan CO ve CO2 nin zararlarından, sera gazlarından bahsederdik. Alternatif enerji kullanılsın derdik.

Sonra doğalgaz santralleri kuruldu ve Artık Elektriğimizin %40'ını buradan üretmeye başladık. Artık temiz bir emisyonu olan enerji üretim yöntemimiz oldu ama kömürde olduğu gibi doğalgazda da yurt dışına bağımlılığımızdan kurtaramadık.

Sonra HES ler, Solar kentler ve Rüzgar santralleri çıktı. Şimdi elektrik ile ilgili kısmi ve dayanıksız çözümlemeler ile bile ülkemizin enerji ihtiyacının %9 unu üretmeyi başardık. Tabi ki burada aslan payı HES lerde.

HES ler doğru yapıldığı zaman, doğaya zarar vermez, aksine su debisini ayarlayarak erozyon ve dere yatağındaki aşınma ve değişme sorununa ve balık popülasyonuna iyi gelir, bide elektriğin üretilmiş olur.

Bu konuda anlamamakta ısrar edilmesine aklım ermiyo.

Bak güzel dostum ağzında diyosun ki hesler doğru yapıldığı zaman yararlı.

Şimdi Bilal'e anlatır gibi anlatacam sana ve senin gibi düşünenlere;

Trabzon ve genel olarak karadenizde heslere karşı çıkan insanlar, eylem yapıyolar miting yapıyolar diye küçümsediğin insanlar heslere karşı çıkmıyo. Yanlış yapılan heslere karşı çıkıyor.

Karedeniz bölgesinde çoruh dışında üzerine hes yapılabilek bi nedir, ırmak yok!

Dünyanın hiç bi medeni ülkesinde, yöneticilerinin gerizekalı ya da rant yağmacısı olmadığı hiç bir ülkede belli bi debinin altındaki akarsulara HES YA-PIL-MAZ

Dünyanın hiç bi medeni ülkesinde, yöneticilerinin gerizekalı ya da rant yağmacısı olmadığı hiç bir ülkede taş çatlasın 30-40 hanenin elektirik ihtiyacını karşılamak için HES YA-PIL-MAZ

İhtiyac dahilinde yapılan, en kuralına kitabına göre yapılan HES'te bile, doğa ve çevre gözetilir, can suyu bırakılır, popülasyon korunur , maliyet hesabı bile tüm bunlardan sonra gelir.


Sen ve senin kafandaki insanların bu, ya karadeniz de denize kanalizasyon döküyoruz , kaçak ağaç kesiyolar Hes'ten ne olur anlayışının, ya mahallenin çocukları bakkaldan çikolata çalmış demek ki A komşusu B komşusunun karısına tecavüz edebilir , sanki çok ahlaklıydık da tecavüze tepki gösteriyosunuz demekten zerre farkı yok!

İnsanlar heslere, ağaç kesilmesine karşı çıkmıyor, kuralsızlığa insansızlığa hırsızlığa ranta karşı çıkıyor, kuralsız izansız yapılan işlere karşı çıkıyor!

Öyle evde televizyon başında elinde kumanda "aman yaa iki ağaç için eylem yapıyolar" diye küçümsemek kolay, 85 yaşında suyuna sahip çıkmak, deresini toprağını savunduğu için jandarma tarafından yerlerde sürüklenen nenelere git sor, sor da anlatsın sana Hes nedir ne işe yarar diye.

Tamam bilmeden konuşuyosuz bell, eyvallah ama her şeyi geç, şu insanların yüzü suyu hürmetine susun. Lütfen.

[Yiğit Gayretli]

Yeri gelince Alternatif enerji diye yürüyüş yaparsın " manasını bile bilmeden".......

Eskiden Kok kömürü ile elektrik üreten Termik santrallerimizden çıkan CO ve CO2 nin zararlarından, sera gazlarından bahsederdik. Alternatif enerji kullanılsın derdik.

Sonra doğalgaz santralleri kuruldu ve Artık Elektriğimizin %40'ını buradan üretmeye başladık. Artık temiz bir emisyonu olan enerji üretim yöntemimiz oldu ama kömürde olduğu gibi doğalgazda da yurt dışına bağımlılığımızdan kurtaramadık.

Sonra HES ler, Solar kentler ve Rüzgar santralleri çıktı. Şimdi elektrik ile ilgili kısmi ve dayanıksız çözümlemeler ile bile ülkemizin enerji ihtiyacının %9 unu üretmeyi başardık. Tabi ki burada aslan payı HES lerde.

HES ler doğru yapıldığı zaman, doğaya zarar vermez, aksine su debisini ayarlayarak erozyon ve dere yatağındaki aşınma ve değişme sorununa ve balık popülasyonuna iyi gelir, bide elektriğin üretilmiş olur.

Kok kömürle çalışan termik santrale kötü diyip, dere kurutan HES'e iyi demek...

Bu mantık örgüsünü cevaplandıracak kadar zeki değilim.

[Hekimoğlu]

Stadyum çok sıkışık bir arazide her türlü işkence ha ben mazoşistim eziyeti seviyorum dersen başka.Şehrin hemen kenarında denize sıfır geniş bir alanda park sorunu olmayan ekstradan antrenman tesisleri olan bir yapıyı apartmanların arasına sıkışmış bir alana tercih etmek romantikliğin de ötesine geçiyor.

Mevcut stadın bulunduğu arazide yeni bir stat yapmak da zaten maddi açıdan imkansız bunu herkes biliyor.Akyazı en doğru tercih bana göre Albayrak yönetiminin tek olumlu düşüncesidir.

[Travelair]

Stadyum çok sıkışık bir arazide her türlü işkence ha ben mazoşistim eziyeti seviyorum dersen başka.Şehrin hemen kenarında denize sıfır geniş bir alanda park sorunu olmayan ekstradan antrenman tesisleri olan bir yapıyı apartmanların arasına sıkışmış bir alana tercih etmek romantikliğin de ötesine geçiyor.

Mevcut stadın bulunduğu arazide yeni bir stat yapmak da zaten maddi açıdan imkansız bunu herkes biliyor.Akyazı en doğru tercih bana göre Albayrak yönetiminin tek olumlu düşüncesidir.

Katılmakla beraber şu 2 yazımın da dikkate alınmasını isterim:

Eski Başkan Nuri Albayrak "Trabzonspor Kulübü'ne en büyük ihanet bu noktada yapıldı" diyerek açıklamalarda bulunan Nuri Albayrak şunları söyledi;
"Biz, Akyazı projesini Trabzonspor'un geleceğini kurtarmak, kalıcı gelir kaynaklarına sahip olmak için hazırlamıştık.Başbakan'ımızdan da gerekli desteği almıştık.Hazine ile 2007 yılında ön izin sözleşmesi imzalayarak gerekli izinleri aldık.Akyazı'yı 49 yıllığına kulübümze kazandırdık.O alan tamamen kulübün malı olmuştu ve kulüp olarak kaynak yaratmada dahil istediklerimizi yapacaktık.Neyazık ki bizden sonra gelenler projeye sahip çıkmayarak, araziyi hazineye geri iade etti.Yoksa şimdi Trabzonapor'un elinde 1 milyar dolarlık büyük bir servet olacaktı.Şimdi o yer kulübün değil, TOKİ'nin malı.Yazık ettiler.Çok büyük bir fırsat elden kaçtı.

Kaynak:Karadenizde Son Nokta

http://www.guncel61.com/haber/trabzonspora-ihanet-edilmis-10820.html

Trabzon'a yapılacak olan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla temel atma töreni düzenelenen Akyazı Stadyumu ile ilgili gündemi sarsan bir iddia ortaya atıldı.
O iddia Akyazı Projesi'nin Nuri Albayrak döneminde Trabzonspor'a gelir kaynağı olarak kulübün hazinesi katıldığı ama Albayrak dönemi bitip Şener dönemi başlayınca sözleşme iptal edilip proje TOKi'ye verilmesiyle Trabzonspor'un büyük bir zarara uğramasıydı.
1 milyar dolarlık yatırıma Sadri Şener yönetimi sahip çıkamadığı için isyan eden Trabzonspor'un eski Başkanlarından Nuri Albyrak'a jet hızıyla yanıt geldi.
Trabzonspor için hazine değerinde ki yatırımın kaçırılmasına ilişkin sorumlu tutulan Sadri Şener, "Akıl var mantık var. O projenin bütçesini Trabzonspor nasıl karşılayacaktı." çıkışında bulundu.
Sadri Şener konuşmasını şöyle sürdürdü;
"Akyazı Stadyumu'nun yapıldığı yer denizdi. Denizi sahiplenmişlerdi. Stadın yapılması için denizin doldurulması gerekiyordu. Sadece dolgu için 400 milyon TL söz konusu.Bu tarz bir stat Türkiye'de ilk defa yapılacaktı. Galatasaray'ın bile karşılayamayacağı bütçeyi Trabzonspor nasıl karşılayacaktı? Ben yüksek mühendisim o konulardan çok iyi anlarım.Biraz akıllı olsunlar. Yapılamayacak projeye evet desek ne olacaktı?"
medyatrabzon

http://www.guncel61.com/haber/sadri-senerden-albayrakin-iddiasina-yanit-10834.html

TOKİ'de gerçekleştirilen ihalede, verilen teklifleri değerlendiren İhale Komisyonu, nihai kararını verdi. Komisyon, ihaleye katılan 12 firma arasında en düşük teklifi veren Öztaş İnşaat&Sistem İnşaat İş Ortaklığının 36 milyon 950 bin liralık teklifini kabul etti.

Proje kapsamında, 660 dönümlük deniz alanı doldurulacak ve Karadeniz'in hırçın dalgalarına dayanabilecek tahkimatlar oluşturulacak.

http://www.emlaktasondakika.com/t/gayrimenkul-ihale/haber5643aspx/5643.aspx

(Sonradan dolgu alanı 800-850 dönüme çıkartıldı)

Bir renkdaşımızın burda söylediğine göre Trabzon'da 1 dönüm arsa 1 milyon TL civarındaymış. Yani 660 dönüm doldurulsa 660 milyon TL yapar... Yani Trabzonspor istese 40 milyon TL'lik bir dolgu yatırımı yapar 660 dönüm bir arsanın 49 yıllığına sahibi olabilirdi. Yeni çıkan kanun uyarınca Avni Aker'e yaptığı yatırımları değerinden düşüp orayı devletten satın alabilirdi. Sponsor bulup yeni stadını Akyazı'da yaptırabilirdi. Kalan kısma da kıyı kanunu uyarınca nelere izin veriliyorsa onlardan yapıp gelir sağlayabilirdi. Avni Aker'e de isterse dev bir alışveriş merkezi örneğin yaptırabilirdi

[Ahmet Öztürk]

Boşuna uğraşma anlatamazsın. Şehir merkezine 10 dk imiş arabayla...

Yürüme kaç dk olacak? Evinden kafanı uzattığında ne göreceksin? Rakip takım şehir içinden geçecek mi?

Trabzonspor şehirden sistemli şekilde uzaklaştırılıyor. 20 yıl sonra kimsenin umrunda olmayacak Trabzonspor.

Akyazı'ya yürüme gitmek çok zahmetli iş. Büyük şehirlerde ki insanlar " ne var bunda ya biz her gün 1 saat yürüyoruz" diyebilirler ama Trabzon'da pek uygun görülmüyor bu durum. Stadın şehrin merkezinden ayrıldığı konusunda sizinle hem fikirim fakat işin geleceğe dönük tarafı konusunda ben biraz daha iyimserim. 20 yıl sonra muhtemeldir ki stadyumunda orada olması hasebiyle Trabzon şehir merkezi ve Akçaabat daha da birleşecektir. Uzun vadede stadyumun Akyazı'ya yapılmasının faydalı olacağını düşünüyorum.

[special one]

Yeri gelince Alternatif enerji diye yürüyüş yaparsın " manasını bile bilmeden".......

Eskiden Kok kömürü ile elektrik üreten Termik santrallerimizden çıkan CO ve CO2 nin zararlarından, sera gazlarından bahsederdik. Alternatif enerji kullanılsın derdik.

Sonra doğalgaz santralleri kuruldu ve Artık Elektriğimizin %40'ını buradan üretmeye başladık. Artık temiz bir emisyonu olan enerji üretim yöntemimiz oldu ama kömürde olduğu gibi doğalgazda da yurt dışına bağımlılığımızdan kurtaramadık.

Sonra HES ler, Solar kentler ve Rüzgar santralleri çıktı. Şimdi elektrik ile ilgili kısmi ve dayanıksız çözümlemeler ile bile ülkemizin enerji ihtiyacının %9 unu üretmeyi başardık. Tabi ki burada aslan payı HES lerde.

HES ler doğru yapıldığı zaman, doğaya zarar vermez, aksine su debisini ayarlayarak erozyon ve dere yatağındaki aşınma ve değişme sorununa ve balık popülasyonuna iyi gelir, bide elektriğin üretilmiş olur.

Hatta HES ler sudaki oksijen miktarını arttırdığı gibi balık popülasyonunu arttırır ve daha büyük balıklara yaşam olanağı sağlar. Su debisini ayarlayarak sedimentlerin ve minerallerin yerinde kalmasını sağlar ve doğal denge gerçekleşir verimlilik artar. Ayrıca HES lerde su yüzeyi, dere ve nehirlere göre daha geniş olduğundan buharlaşma azalacak ve iklim daha dengeli olacaktır ve nem azalacaktır...

Daha neler varda yazmakla bitmez...

[GÖLONSA]

Demekki o canım vadiler yıllarca sularını boşa akıtmakla kalmamış,olması gereken doğal dengelerinide kendi kendilerine bozmuşlar!!!

Şimdi insanoğlunun müdahalesi ile doğa dengesine tekrar kavuşuyor.Öyleyse çok yaşasın hes'ler.

[Fatih Ç]

Biz yeni skorbord gelirken de sevinmiştik. Modern olacak diye. Ama birkaç sene içinde renkleri birbirine karıştı, pikselleri öldü, söndü...

Peki bu PTFE malzemenin kalitesini nasıl garanti edeceğiz?

O yazan maddeler garanti için yeterli değil mi

[selcuk]

Biz yeni skorbord gelirken de sevinmiştik. Modern olacak diye. Ama birkaç sene içinde renkleri birbirine karıştı, pikselleri öldü, söndü...

Peki bu PTFE malzemenin kalitesini nasıl garanti edeceğiz?

evet yukardaki özellikler bayaga abartili

plastikde kalite olarak kontrol cok kolay

her firmanin ayni plastige kendi ismi var

ptfe general electrics in patenti ve bizim teflon membran direk ptfe se su an dünyada 1. sinif kalitede olan membran

simdi yukarida özellikleri yazarak pvc kötülestirildi, bende istesem buraya ayni sekilde pvc nin ptfe karsi daha üstün oldugu özellikleri yazarim
en önemlisi yangindaki özellikleri ama önemi yok
sararmasini önlemekde basit aslinda ve bugünki nano teknolajisinlen her türlü malzemede toz sorununu ortadan kaldirirsin

bizim icin malzemenin kalitesi hic bir zaman konu olmasi gerekmez tek önemli sey membranlarin baskisi yapilacak yani üretecek olan sirketin cikartacagi is

en iyi malzemeyi bile yanlis basarsan mersindeki gibi is berbat olur
membran toz toplar , batch i yanlis ayarlarsan icerdende disari isik verir ve mersindeki gibi disardan icerisi gözükür
aslinda cok uzun hikaye
cok ucuza kacilmadigi sürece baskida ,cok zor bi teknoloji olmadigindan, bir sorun cikmamali aslinda

[mihribansoylu]

Halihazırda kaybettiği onca manevi şeyden sonra mı?

kalanlar adına savaşalım o zaman

[Yiğit Gayretli]

HES ile doğal denge sağlamak = Ağaç dikerek orman yapmak.

Komik yahu