Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Şehitler Ölmez, Vatan Bölünmez!

Daraltma
Bu sabit bir konudur.
X
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Bana kalırsa Rusya en az 1 uçağımızı düşürmeden rahat etmeyecek.

    Bu yüzden sınırı geçmeyen Rus uçaklarına fazla yaklaşılmamalı emin olun fırsat kolluyorlar.
    Adalet,Eşitlik,Özgürlük..
    Komünar..

    Yorum


    • Bu Putin denilen aşağılık sırtlana karşı asla müsamahakar olunmamalı. Bunun ağababası Bush'ta önleyici savaş diye milyonların kanına girdi.Cinayetlerine bahane gösterdikleri örgütler bile aynı sadece isimler değişmiş (El Kaide / Taliban -- IŞID) İnsan yalan söylerken bile az yüz kızarır bunların ki keçe olmuş, utanmak nerede?

      Boğazdan geçen her Rus gemisi mutlak suretle aranmalı. Sivil Kargo navlunu ibraz edip uçaksavarından ,AK-47'ine hatta çeşitli füzelerin taşındığını asgari düzeyde denizcilik işi yapan herkes biliyor. Gümrük kapılarında tır bekletip tonlarca gıdanın telef olmasını ,oraya tedrisat için gitmiş talebelerin aşağılık nedenlerle gece vakti yataklarında basılmasını karşılıksız bırakmamalıyız.

      100 Bin dolarlık füze ile düşürmüşüz bu itlerin cinayet oyuncaklarını. İşte böyle ,23 Kasımdan beri öncesinde kasım kasım dünya lideri olarak gezen ve canı sıkıldığı ülkeyi Sovyet mirasını yediği silahlarına ve kancık istihbaratına güvenerek işgal / ilhak eden Putin'in kim nederse desin kimyasını bozduk. Putin eski Putin değil artık.

      Şimdi çoktan yapılması gereken ve bana göre geç kalınmış bir tokatın ardında durma ,yumuşaklık göstermeden bu haydutlara anladıkları dilden konuşma zamanı. ''Sulh istiyorsan cenge hazır ol'' demişler. Korkaklık ,pısırıklık ;Yurtta sulh cihanda sulh masallarıyla özendirilemez. Ne kimsenin tetikçisi olup durduk yere diplomatik kriz çıkaralım ne de işgalci haydutların tehditlerine boyun eğelim.
      En son Courage tarafından düzenlendi; 03.12.2015, 07:14.
      Hominem te memento... - Sadece bir insan olduğunu unutma...-

      StopMatchFixing.Com

      Yorum


      • İlk olarak Oğuz ZEYTİN tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
        Öncelikle Türk Milleti'nin toprağını korumak için can veren şehitlerimize Allah rahmet eylesin.

        *

        Son on yıla kabaca göz atalım, Türkler'in hangi badireleri atlatmaya çalıştığını hatırlayalım:

        - Irak'ın işgali esnasında, Irak Anayasası'nda belirtilen üç ana unsurdan biri olan Türk(men)ler sistematik bir sürgüne tabii tutuldu. Kadim yurt Musul/Kerkük'ten uzaklaştırıldılar. Nüfus daireleri ve tapu arşivleri bilinçli olarak talan edildi. Nüfus sayımlarında olası üstünlükleri bertaraf edildi.

        - KKTC Türkleri, rumların hayır dediği bir referanduma rağmen tek çatıya hukuksuzca dahil edildi. Velev ki Kıbrıs Cumhuriyeti varlığını kabul ettik, yine de adanın Türk tarafının tanınmaması sürüyor.

        - Azerbaycan toprakları hala işgal altında. AGIT raporlarıyla dünya kamuoyuna sunulmasına rağmen emperyalizmin gözü kör, kulakları sağır.

        - Güney Azerbaycan (İran) Türkleri'ne yönelik Tahran baskısı hiç azalmıyor. Geçen haftalardaki seviyesiz kışkırtmalar yöreyi ve maziye bilenler için şaşırtıcı değil artık.

        - Doğu Türkistan'daki Çin zulmü hepimizin malumu. Uygur-Türk aydınların sebepsizce hücrelere atılması İnsan Hakları Aktivistlerince çok önemsenmiyor. Kültürel özgürlüklerin, öğrenim hakkının gasp edildiğini üzülerek okuyoruz (Detaylı bilgi için İlham Tohti'nin Yolum ve Gayem kitabını tavsiye ederim).

        "Dünya Türklere karşı" psikolojisi içinde değilim. Ancak bu tabloyu görmemek için de aşırı iyimser olmak lazım... İç siyasetin kısır tartışmalarından sıyrılıp etrafımızda olan bitenlere Ankara merkezli bakmaya çalışmalıyız.

        Yakın geçmişte AB'yle ilişkilerin çıkmaza girmesiyle "Şangay Beşlisi'ni düşünebiliriz" resti çekilmişti yetkililerimizden. Şimdi o birliğin ana taşları ve destekçileriyle karşı karşıyayız. O günkü jeopolitik okumanın çok uzağında değiliz aslında. Devamında daha birkaç ay önce "Moskova'da camii" görüşmeleri yapılırken Putin'le verilen fotoğraflar Türk Akımı için umut vericiydi ve necip basınımız seçim arifesinde Putin'i yere göğe sığdıramıyordu.

        Şimdi Rusya-Çin-İran-Suriye cephesinin çok net karşısındayız. Belki de on yıllar sonra ülkemizin pozisyonu bu derece belirgin. Ve bir o kadar yalnız.

        İyi de, söz konusu cephenin karşısında yanımızda kim(ler) var? Stratejik müttefikimiz ABD nerede duruyor? 22 Kasım 2015 tarihli Aydınlık Gazetesi'ne göre Rusya ve Suriye Türk(men)leri değil ABD destekli Esad karşıtı cihatçıları vuruyormuş.

        Şimdi bu tarz haberlere alışığız. Mesela Doğu Türkistan'daki Türklerin, ÇKP güdümündeki silahlı kuvvetler tarafından öldürülmesi yukarıdaki zihniyete göre "Çin ABD'nin ajanlarını etkisiz hale getirmiştir". Veya Kırım Türkleri'nin lideri ve seçilmiş Ukrayna milletvekili yurtlarına sokulmazsa "Rusya ABD'nin piyonlarına karşı tedbir almıştır".

        En başta belirttiğim iç siyasetin kısır tartışmalarından sıyrılma arzumu tekrar edip devam edeyim. Türkçe birçok kaynakta, ABD Savunma Bakanlığı yetkililerin (Bazı kaynaklarda Albay Steve WARREN) ABD'nin bu olayın dışında olduğunu belirtiyor. Yani stratejik müttefikleri Türkiye'nin yanında olduklarına dair bir mesaj yok. Bunu şu sebeple önemsiyorum. Dış güçler, faiz lobisi gibi zırvaları bir kenara bırakalım ve gerçeği görelim. Abd bizi Rusya'ya karşı yalnız bıraktı.

        Yine son dönemde Katar'la olan ilişkilerimizde belirgin bir ilerleme var. Gerçi bu ülkeden bize ekonomik destek dışında güç gelmesi şu aşamada pek mümkün değil. Karşılığında Katar'a savunma-güvenlik alanlarında ciddi yardım ediyoruz.

        Avrupa, Paris saldırısı sonrası Suriye'ye ne pahasına bulaşır? Veya altın varaklı koltukta ağırlanan Merkel'in o günkü teklifi de maddi değil miydi?

        Sonuç olarak Rusya-Çin-İran üçlüsünün Suriye denemesinde sınırımız dışındaki kürtlerle (Dolaylı olarak Barzani ile) işbirliğine zorlanıyoruz. Salih Müslim'in Rusya'ya destek veren son açıklamaları, PYD'nin Esad'la görüşmesi sonrası HDP'nin alacağı pozisyonu merak ediyorum (Çok önemsediğim için değil, duymak için).

        Putin'in "sırtımızdan hançerlendik" açıklaması da enteresan. Ne yani, Türkiye Rusya'ya "Esad'ı savunun. IŞİD'i vurun. Hatta arada Türk(men)leri katledin" mi demiş? Başka türlü bu sırtından hançerlenmek tabirine anlam veremiyorum.

        (Akkuyu'daki nükleer santralin yapımı bu gerilimden etkilenecek mi? Henüz cevabını bulamadım. Tabii bir de en çok ithalat yaptığımız iki ülkenin Rusya ve Çin olduğu notunu da düşelim. Başta enerji ve sanayi kalemleri olmak üzere...)

        İnşallah idarecilerimiz Türk Milleti'nin menfaatlerini gözeterek hareket eder. Dilerim geçmişteki mezhep eksenli Ortadoğu politkasında ve BOP sürecinde ihmal edilen Türk(men)lerin değeri bugün biraz anlaşılır.

        *

        EKLER: Abdurrahman Mustafa'nın bugünkü Hürriyet'teki röportajı




        Hamis Türk el Muhammed'in Feridun Yıldız Bey'e anlattıkları



        (İç siyaset tartışmasına mahal vermemek için Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın raporuna dair yorum yapmayacağım.)

        *

        Bir kitap tavsiyesi: Ali BADEMCİ - Suriye'de Türkmenler ve Bayır Bucak
        http://www.otuken.com.tr/KitapDetay/...ve-bayir-bucak
        Dün Katar ile atılan adımlar sürpriz değildi. Ülkemizde iktidar yandaşları ve muhalif kesimleri ayırmaksızın hepimiz reel politikten çok uzağız maalesef. Uzun vadede ne olur kestirmek kolay değil ancak güneyde böyle bir müttefik (Askeri ve ticari) bulmak mantıklı. Gerçi onlarla ilgili başka sıkıntılar var da, şimdilik yeri değil.

        Şahsen ABD hayranı değilim. O ABD'nin Türk Dünyası menfaatlerinin aleyhine nasıl oyun kurduğuna şahit olduk Irak'ta, Kıbrıs'ta, Ermeni meselesinde. Ancak olması gerekenden ziyade olana baktığımızda bugün ABD/AB veya NATO (Adlandırması size kalmış) safındayız. Artık milli menfaatlerimiz için bundan maksimum faydayı çıkarmaya odaklanmalıyız.

        Mesela nasıl ki Rusya uluslararası kamuoyunu Kırım konusunda "İstikrarsızlık bölgesinde sınırlarımı korumak için harekete geçiyorum" diyerek ikna etti. Biz de Suriye'deki soydaşlarımızı aynı gerekçeyle (Ki biz bunu Nahçıvan ve Kıbrıs konusunda kullanmış, Bulgaristan'la ise çok yaklaşmıştık. Devlet geleneklerini sürdürebiliriz.) himaye etmekten çekinmemeliyiz.

        (Bu arada uçak konusuna şöyle de bakabiliriz: Rusya "sen ne kadar İŞID'i vuruyorum desen de Türkler'e zarar veriyorsun. Buna müsaade edemem. Ayrıca hem içinde hem de hinterlendındaki Türkler'i de unutma." olarak algıladı. Dugin gibi Avrasyacıların tepkisi buna. Kırım'da ve Gürcistan'da ses çıkarmayan Türkiye önce Ermeni meselesi konusunda uluslararası alanda (devlet eliyle olmasa da) kazanımlar elde etti. Şimdi de Türk(men)leri korudu. Enerji konusundaki avantajına karşı da alternatif hamleler geldi. Bu noktada Rusya'nın sivil vatandaşlarımıza karşı nezaketsiz tutumuna barbarlık diyebiliriz.)

        Ortalıkta dolaşan kirli bilgilere aldanmamak lazım. Hatay sınırının ötesindeki Türk(men) kardeşlerimiz radikal selefi akımlardan alakasızdır. Gaziantep-Kilis ve Hatay'daki Türklerin akrabasıdır. Bu kadar basitleştirmek istemem ama başka türlü olayı kendi insanımıza izah edemiyoruz.

        Hatay Anavatan'a katılırken Bayır-Bucak'ın milli sınırlar dışında kalması hata ise olası bir Suriye taksiminde telafi edilmelidir. Türkiye "Irak'ın toprak bütünlüğüne saygılıyız" diye diye Barzani'ye devlet kurdurdu. Şimdi Esad'ı göndermek için en iştahlı kesim (Doğru veya yanlış) biziz. O zaman Esad sonrasında Türk(men)ler için ya özel statü talep edilmeli ya da sınırların genişlemesine hazır olmalıyız. Bugün yanımızda görünenler o gün nasıl refleks gösterir ve biz diretebilir miyiz? Açıkçası pek ümitli değilim. Çünkü o zaman içerideki gelişmelerde (Başkanlık ve anayasa pazarlıkları) de kozlar değişecek. Demografik dengeler değişebilir. Anayasada yer bulmak isteyen bazı etnik grupların etkinliği (Siyasi ve terörizm boyutunda) nasıl değişir? Misal; Kandil'den veya İmralı'dan tıpkı Kerkük'teki gibi "Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne göç edin" talimatı gelir mi?

        Yaşayıp göreceğiz inşallah.
        Akıl, öfkeyi ve onunla kolayca birleşen bilgisizliği yener. Aklı kullanmak biraz zahmet, çaba gerektirir.

        Yorum


        • İlk olarak cem1990 tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
          Şuan yapmış olduğumuz füze SOM füzesi.
          300 km menzilli ve füzeyi 1000 km çıkarmak için uğraş veriyor ASELSAN ve ROKETSAN.

          Çin ile mevcut ihale iptal edildiğine göre SOM füzesinin menzilli artırılmış olabilir.Zaten bir anda 1000 km füze üretmemiz beklenemez. Bu tür füzeler ürettikçe üzerine inşaa ederek gideceğizdir.
          Bilgi ve donanım olarak başka ülkelerden destek almaktan ziyade zaten vereceklerini düşünmem ABD bize satmış olduğu füzeler vardı lakin ismini unuttum.
          Şuan kendi üretimimiz olan SOM füzesini kullanıyoruz.Genelkurmay envanterine gireli daha 1 yıl oldu hemen hemen.Bizde ki bu gelişme aşkı inatla devam ettikçe bu füzelerin menzili de artacaktır.

          Bunun dışında ise Putin artık tamamen boşa konuşuyor. Verdiği harita da IŞID petrolünün Kamışlı üzerinden Türkiye geldiğini göstermiş.Belli ki Putin uçak olaylarından sonra kendini votkaya vurmuş.
          Ben bildiğim ve tahmin ettiğim kadarını söyleyeyim: Abd uzun menzilli füze konusunda bize yardım etmiyor. Kaldı ki 300 km menzili ötesi füze satışı yapılamıyor, teknolojisi de aktarılamıyor biliyorum. Savunma füzesi daha değişik olabilir. SOM füzesi normal bir füze değildir. Seyir füzesidir. Hedefini üstündeki güdümleme sistemlerine bağlı olarak yüksek hassasiyetle vurur. Gerek seyir, gerekse balistik füze olarak 1000 km menzil sınırını aştığımızı düşünüyorum. Resmi olarak açıklanmışların dışında. Abd'den aldığımız ise hava-hava füzeleri. Bunun için de yerli üretim için çalışmalarımız sürüyor
          Türkiye'nin zencileri Trabzon'dan çıkar----------------------------------BUGÜN
          Trabzonspor şükretmedikçe şampiyon olamaz---------------------------TRABZONSPOR
          Tüketirsen azalır, üretirsen çoğalır--------------------------------------İÇİN
          Arslanın sırtlanı çok olur-----------------------------------------------NE YAPTIN?

          Yorum


          • İlk olarak Travelair tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
            Ben bildiğim ve tahmin ettiğim kadarını söyleyeyim: Abd uzun menzilli füze konusunda bize yardım etmiyor. Kaldı ki 300 km menzili ötesi füze satışı yapılamıyor, teknolojisi de aktarılamıyor biliyorum. Savunma füzesi daha değişik olabilir. SOM füzesi normal bir füze değildir. Seyir füzesidir. Hedefini üstündeki güdümleme sistemlerine bağlı olarak yüksek hassasiyetle vurur. Gerek seyir, gerekse balistik füze olarak 1000 km menzil sınırını aştığımızı düşünüyorum. Resmi olarak açıklanmışların dışında. Abd'den aldığımız ise hava-hava füzeleri. Bunun için de yerli üretim için çalışmalarımız sürüyor
            Olabilir hocam yanlış hatırlıyor da olabilirim.
            Bildiğim tek birşey varsa artık yapamayacağımız hiçbir şey olmadığıdır.
            https://twitter.com/cemcaglaryavuz
            Beşirli/TRABZON

            Yorum


            • [MENTION=710]Oğuz[/MENTION] Zeytin hocam, yazılarını zevkle okuyor ve gururlanıyorum. Bu kadar bilinçli ve entelektüel bir Trabzonspor taraftarı görmek bana gurur veriyor.

              Yazılarının devamını dilerim.
              Trabzonlu olmasak da sonuna kadar TRABZONSPORLU'yuz...

              Yorum


              • Bizim yaptığımız füzeler 70 lerin teknolojisi füze konusunda çok gerideyiz...Daha çok füze yakıtı ve TNT ihracatı yapıyoruz, oda belli ülkelere mesela Arap ülkelerine ) onunda hatır gönül işi olduğunu düşünebiliriz...

                Soğuk savaş yıllarında Birleşmiş Milletler konferansında Brejnev e şöyle bir soru yöneltiyorlar..

                Gazeteci:Efendim ABD'nin dünyayı 4 defa yok edecek nükleer füzeleri var,bu konuda ne düşünüyorsunuz?

                Brejnev:Bizimde dünyayı 2 kez yok edecek nükleer gücümüz var,Fakat dünya bir tane o yüzden fark eden bir şey yok..
                https://www.youtube.com/watch?v=RitJ9T4kIE8

                Yorum


                • Rus uçağını vuran Of'liymiş

                  Yorum


                  • SOM füzesinde resmi olmasada 500 kilometreye ulaşıldığı söyleniyor bu da Suriye de ki Rus üstlerini rahatlıkla menziline alıyor zaten F-16'dan atıldığı için menzil sıkıntı olmaz asıl önemli olan hedefi vurabilecek mi.?
                    Hava savunma sistemlerini aşabilmesi için aynı anda 5-6 tane hatta daha fazla atılmalı ki en azından 1-2 tanesi savunmayı aşıp hedefi vurabilsin.
                    Adalet,Eşitlik,Özgürlük..
                    Komünar..

                    Yorum


                    • Rusya bugün iktisadi/ekonomik anlamda bir süper güç olmayabilir lakin askeri anlamda halâ bir süper güçtür. ABD ile aşık atabilecek tek ülkedir. Yani bizim de silahlarımız var demekle konuyu halledemezsiniz.

                      Türk-Rus savaşı uzak bir ihtimal ama bizim ülkenin başında egosu tavan yapmış, kendini ciddi ciddi dünyanın zirvesinde sanan, ABD ve Avrupalıdan alacağı gazla hertürlü çılgınlık yapabilecek bir kişi olduğunu düşünürsek insan tedirginlik yaşamıyor değil. Nihayetinde ceplerine biraz para koysan yapmayacakları birşey yok. Son göçmen anlaşmasıyla dünya tarihinin en keriz ve enayice anlaşmasını da imzaladıklarını görünce bu adamlar para için için herşeyi yapabilirler tezi daha da güçlenir.

                      Olası bir Türk-Rus savaşı eğer ABD/Nato müdahil olmazsa Türkiye'yi haşata çevirir. Yani kimse böyle bir savaşta "eyvah ekonomi ne olur!!" diye düşünmez. Sonuçta Gürcistan ve Ukrayna'da olanlar ortada. Rusya çıkarına ters düştüğü anda ambargo mambargo dinlemeden tarumar ediyor ortalığı.

                      Rusya Türkiye'yi haşata çevirir deyince yine "ne eziksiniz, ülkenizin gücünün farkında değilsiniz... " tarzında yaklaşımlar gelecektir ama gerçekler de bu arkadaşım. Silah envanterlerine bakarak bile bunu rahatlıkla söyleyebilirsiniz. Türkiye savaş devam ederken 100 uçak kaybetse yerine bir 100 uçak daha koyamaz. Çünkü uçak yapmıyoruz. Rusya ise 100 uçağını kaybetse yerine 100 uçak daha koyabilir. Çünkü o teknolojileri mevcut. Kendi uçaklarını kendileri yapıyor. Silah bakımından dışa bağımlı değiller. Ayrıca olası bir savaşta en önemli etkenlerden biri de o savaş aletlerini havada uçuracak, karada yürütecek, denizde yüzdürecek yakıtların temini. Biz dışa bağımlıyız. Ha deyince depoları dolduramayız. Lakin Rusya bu konuda sıkıntı yaşayacak bir ülke değil. 2. Dünya savaşında Nazilerin en büyük vurucu gücü zırhlı birlikler (blitzkrieg) etkisini yitirmesinde yakıt sorunu büyük rol oynamıştır. Belli bir yerden sonra depoları dolduramayınca sonuç hezimetten öte gitmez.

                      Misal biz SOM 1.000 km menzile sahip midir muhabbetleri çevirirken Ruslar daha 1960'lı yıllarda 10.000 - 16.000 km menzilli kıtalararası balistik füzeleri envanterine sokuyordu. Yani bu adamlar Rusya topraklarından senin ülkenin heryerini, her karış toprağını, hava üslerini, barajlarını, köprülerini, duble yollarını, devlet dairelerini, enerji santrallerini, limanlarını, sivil hava alanlarını bombalarken sen sadace seyredersin. Seyredersin çünkü senin Rus topraklarını vurabilme ihtimalin, -daha doğrusu- fırlattığın füzeleri Rus toprağına düşürebilme ihtimalin bile zayıf olabilir. Malum S-300, S-400 ve S-500 denen savunma platformları.

                      Ha derseniz ki, Rus ordusu Türk topraklarını işgal edemez, sonuna kadar katılırım. Bu ülkeden toprak kopartacağım diyerekten bu ülkeye asker sokarsan bataklığın tillahını yaşatır bu millet. Bu coğrafya zor coğrafya. Nazi Almanyası Trakya sınırına gelmiş, İsmet İnönü Trakyayı savunmak için 1-1,5 milyon askeri Trakya'ya yığmış ve beklemiş. Sonuç beklenildiği olmadı tabiki. Sonuçta Kafkas ve Ortadoğu petrollerine ulaşmanın en kestirme yolu Türkiye. Trakya'dan girsen boğazları aşabilme ihtimali, sonrasında Batı Karadeniz sıra dağları, sonra Toroslar, sonra Güneydoğunun dağlık arazileri derken haşatı çıkardı Nazi zırhlılarının. Yürütmesi zor.

                      Savaş sonrası ekonomik anlamda da sıkıntıyı daha çok biz yaşarız. Sonuçta onlar petrol, doğalgaz, kömür, sivil ve askeri uçak, tank, füze, roket, silah satan bir ülke. Biz ise domates, elma, armut satan ülkeyiz.

                      ------

                      Rus Savunma bakanına da aşk olsun. Çok büyük iftiralar atmışlar!!!

                      Yeni Enerji Bakanımız da RTE'nin damadı Berat Albayrak diyorlar. Ah işte hep bu yalanlar yalanlar. Yeni vurgun alanı Enerji Sektörü olacak diyorlar bir de. Ah işte şu Rus sevdalıları hep Ergenekoncu, balyozcu, paralelciler.
                      En son erolizmts tarafından düzenlendi; 03.12.2015, 15:09.
                      "get up, stand up: don't give up the fight!"

                      twitter

                      Yorum


                      • Öncelikle kavramları karıştımamamız lazım

                        Türkiye 70'li yılların teknolojisi füzeleri çoktan aşmıştır. Türkiye NATO üyesidir. Türkiye Abd ile ne kadar samimi olduğu tartışılsa da müttefiktir. Bunlar olmasa demekle olmaz. O zaman Rusların da silahları olmasa ama var. Öte yandan Ruslar'ın içinde bulunduğu mali durum kötüdür, savaş kaldıramaz. Ruslar'ın balistik füzeleri yok demiyoruz zaten. Rusya'nın Türkiye'den güçlü olmadığını da iddia eden yok. Dediğim, Türkiye kendini savunabilecek kadar güçlü bir ülkedir. 100 uçağımızı vurmaları demek onların çok daha kötü duruma düşmeleri demektir. Çünkü uçak illa uçakla, balistik füze illa balistik füzeyle, tank illa tankla mukabele edilir diye bir kaide yoktur. Daha yalın bir ifadeyle tank varsa anti-tank silahı vardır, o da yoksa başka yöntemler vardır. Efektif olarak karşılaştırma yaparsanız savaşın kolay iş olmadığını anlarsınız. S-300,400,500 iyi hava savunma sistemleridir ama mükemmel, aşılamaz sistemler değildir. Onu koydu, daha vurulmaz edilmez denirse, ardından çok kolay imha edilirse şaşırmamalısınız. Çünkü bunun için çok yol var. SOM füzelerimiz milli gururumuz menzili de artıyor, diğer füze sistemleri gibi. Bu menzillerin kamuoyuna açıklanması beklenemez, çünkü savaşta şaşırtma önemli rol oynar. Son olarak meyve sebzeyi onlara satıyoruz ama dünyaya tek sattığımız onlar değil. Aynı şekilde ispatsız bir şekilde, dedikodu ve çekiştirme tadında ülkemizin en yüksek yetkili insanları suçlamak bize yakışmaz. O zaman Ruslar'ın iftiralarına destek veriyor oluruz. İspatınız varsa buyrun açıklayın. Yoksa bu dediğim sıfatlar etrafında dönecek bir konuya ben karşıyım
                        En son Travelair tarafından düzenlendi; 03.12.2015, 16:46.
                        Türkiye'nin zencileri Trabzon'dan çıkar----------------------------------BUGÜN
                        Trabzonspor şükretmedikçe şampiyon olamaz---------------------------TRABZONSPOR
                        Tüketirsen azalır, üretirsen çoğalır--------------------------------------İÇİN
                        Arslanın sırtlanı çok olur-----------------------------------------------NE YAPTIN?

                        Yorum


                        • İlk olarak Travelair tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                          Öncelikle kavramları karıştımamamız lazım

                          Türkiye 70'li yılların teknolojisi füzeleri çoktan aşmıştır. Türkiye NATO üyesidir. Türkiye Abd ile ne kadar samimi olduğu tartışılsa da müttefiktir. Bunlar olmasa demekle olmaz. O zaman Rusların da silahları olmasa ama var. Öte yandan Ruslar'ın içinde bulunduğu mali durum kötüdür, savaş kaldıramaz. Ruslar'ın balistik füzeleri yok demiyoruz zaten. Rusya'nın Türkiye'den güçlü olmadığını da iddia eden yok. Dediğim, Türkiye kendini savunabilecek kadar güçlü bir ülkedir. 100 uçağımızı vurmaları demek onların çok daha kötü duruma düşmeleri demektir. Çünkü uçak illa uçakla, balistik füze illa balistik füzeyle, tank illa tankla mukabele edilir diye bir kaide yoktur. Daha yalın bir ifadeyle tank varsa anti-tank silahı vardır, o da yoksa başka yöntemler vardır. Efektif olarak karşılaştırma yaparsanız savaşın kolay iş olmadığını anlarsınız. S-300,400,500 iyi hava savunma sistemleridir ama mükemmel, aşılamaz sistemler değildir. Onu koydu, daha vurulmaz edilmez denirse, ardından çok kolay imha edilirse şaşırmamalısınız. Çünkü bunun için çok yol var. SOM füzelerimiz milli gururumuz menzili de artıyor, diğer füze sistemleri gibi. Bu menzillerin kamuoyuna açıklanması beklenemez, çünkü savaşta şaşırtma önemli rol oynar. Son olarak meyve sebzeyi onlara satıyoruz ama dünyaya tek sattığımız onlar değil. Aynı şekilde ispatsız bir şekilde, dedikodu ve çekiştirme tadında ülkemizin en yüksek yetkili insanları suçlamak bize yakışmaz. O zaman Ruslar'ın iftiralarına destek veriyor oluruz. İspatınız varsa buyrun açıklayın. Yoksa bu dediğim sıfatlar etrafında dönecek bir konuya ben karşıyım
                          Öncelikle kavramları karıştımıyorum..Türkiyenin Güdümlü füze kabileyeti 1970 ler seviyesindedir..O kadar ödeneğe rağmen Scud müadili bir füze bile yapamadık..

                          Bunu nerden biliyorsun diyorsanız, Konya/Karapınardan bilirim..

                          Türkiyenin convesiyonal hic bir kabileyeti yoktur.. Avantajlarımız varmıdır derseniz? Tabiki var Coğrafi avantajlarımız ve Hava Kuvvetlerimiz..

                          Hava savunma Kalkanımız yok..Soğuk savaş sonrası hepsi yavaş yavaş doğu avrupaya kaymış durumda..

                          Siyasal iktidarın yataktaki performansı ABD ve Nato yu memnun ederse ozaman Jüpiterler ve 4.nesil Hava savunma kalkanları Türkiyede tekrar konuşlanabilir renktaşım..

                          Bizim Rusya'ya karşi tek şansımız ABD'nin bizi ne kadar önemsediği ile doğru orantılıdır..

                          He bir de şunu diyeyim Bu olay Rusya için Olmamak yada olmamamak olayıdır...Bu Krizde Rusya geri adım atmayacak..Suriye Rusyanın son şansı..
                          https://www.youtube.com/watch?v=RitJ9T4kIE8

                          Yorum


                          • Lütfen o zaman en azından savunma sitelerini, forumları bir inceleyin derim. Savunma sistemlerinde o ödeneklerle neler başarılmış 70ler mi yoksa başka mı rahatlıkla görürsünüz.

                            Hava savunmamız konusunda ise evet sistemlerimiz biraz eski ama modernize edilmişlerdir, ek olarak kısa ve orta menzilli hava savunma sistemlerinde milli çözümler yakın zamanda neticeye kavuşacak. Korkut gibi bir sistemimiz var. Uzun menzilli ve yeni nesil balistik füzeler (Atmosfer dışından hedefe ulaşan füzeler) için ise yok. Hava savunma eksiğimiz var ama bu noktayı yoklayan diğer noktalardan vurulmaya hazır olmalı

                            Rusya için Gürcistan da son şansıydı, Kırım da. Öyle dünya kalmadı, Türkiye haklarını korumak zorunda. Kendimizi domates soğan, ya da hiçbir gücümüz yok moduna sokmaya hakkımız yok. Araştırın, okuyun lütfen arkadaşlar
                            En son Travelair tarafından düzenlendi; 03.12.2015, 17:28.
                            Türkiye'nin zencileri Trabzon'dan çıkar----------------------------------BUGÜN
                            Trabzonspor şükretmedikçe şampiyon olamaz---------------------------TRABZONSPOR
                            Tüketirsen azalır, üretirsen çoğalır--------------------------------------İÇİN
                            Arslanın sırtlanı çok olur-----------------------------------------------NE YAPTIN?

                            Yorum


                            • Sizin yatakta ki performansınız iyi ise sizi sahneye alalım.
                              Bu nasıl bir üslup.

                              Ego sıra gelince Tayyip egoları olan adamdır.O koltuklara oturup da egosuna yenik düşmeyen adam belki de Ecevit'dir. Lakin Rus meselesi üzerinde Tayyibin bir egosal konuşması da yok.Gerek ılıman davranışı gerek konuşarak halledelim davranışı memleket dik durma fikrini bu konu da gayet açık bir şekilde desteklerim.Hala memleket ve siyasi işleri birbirinden ayırt edemiyorsunuz. Dönüp dolaşım aynı şeyler. Bırakın kişileri irdelemeyi olayın memleket boyutundan bakalım.
                              https://twitter.com/cemcaglaryavuz
                              Beşirli/TRABZON

                              Yorum


                              • İlk olarak Travelair tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                                Lütfen o zaman en azından savunma sitelerini, forumları bir inceleyin derim. Savunma sistemlerinde o ödeneklerle neler başarılmış 70ler mi yoksa başka mı rahatlıkla görürsünüz.

                                Hava savunmamız konusunda ise evet sistemlerimiz biraz eski ama modernize edilmişlerdir, ek olarak kısa ve orta menzilli hava savunma sistemlerinde milli çözümler yakın zamanda neticeye kavuşacak. Korkut gibi bir sistemimiz var. Uzun menzilli ve yeni nesil balistik füzeler (Atmosfer dışından hedefe ulaşan füzeler) için ise yok. Hava savunma eksiğimiz var ama bu noktayı yoklayan diğer noktalardan vurulmaya hazır olmalı

                                Rusya için Gürcistan da son şansıydı, Kırım da. Öyle dünya kalmadı, Türkiye haklarını korumak zorunda. Kendimizi domates soğan, ya da hiçbir gücümüz yok moduna sokmaya hakkımız yok. Araştırın, okuyun lütfen arkadaşlar
                                Peki Renktaşım...

                                Bu arada Konya/Karapınar Füze test sahasıdır...

                                Bende Savunma sektöründe çalışmış biriyim..

                                Sizin gibi Forumlardan takip edemedim ama canlı gözlemleme ve yorumlama şansım oldu

                                Türkiyenin haklarını koruma konusunda size katılıyorum bu arada..
                                https://www.youtube.com/watch?v=RitJ9T4kIE8

                                Yorum

                                Yükleniyor...
                                X