Hugo Broos | Teknik Direktör

[mashal61]

Yerine kim gelecek bu hocanın..?

Daha iyi bi alternatif kim olabilir..?

Abdullah Avcı mesela...

[Cem Akyüz]

Abdullah Avcı mesela...

Abdullah Avcı'yı falan getirmez bizim Trabzon..Şenol'un mukavelesi bitiyor bizim uşak bizden biri laflarıyla tekrar takımın başına getirilir sonra kovulur sonra gene gelir bu çark böyle döner

[mashal61]

Abdullah Avcı'yı falan getirmez bizim Trabzon..Şenol'un mukavelesi bitiyor bizim uşak bizden biri laflarıyla tekrar takımın başına getirilir sonra kovulur sonra gene gelir bu çark böyle döner

Orası öyle tabi. Yine de yönetimle uyum içinde çalışan bir hoca takıma daha faydalı olur. Şenol hoca gelse dahi Broos'tan daha iyi olur. En azından bundan daha kötü olmaz tahminen.

[Enes]

İyi alıştık hemen hocaları göndermeye.
Bross gitse yerıne kım gelecek ,gelecek olan kişi daha iyimi olacak..Hataları olabilir ama bızım sorunumuz bence hoca değil,hoca ile çok güzel işler yapabiliriz..
Hele Fatih gibi hocanın yükünü hafifletecek oyuncular gelsinn...

[bogazici]

arkadaşlar takim kötü oynamıyor ki hocayı gönderelim. beşiktaş ya da galatasaray maçlarında takım harika oynadı ama gol atamadığı için yenildi. öteki lig ve avrupa maçları da öyle. forvetlerimizin formsuz olduğu biliniyor. rıdvan dilmen bile beşiktaş maçı sonrası trabzonspora hayran kaldı. son vuruşlarda daha iyi olursak bu takım çok ses getirir.

[Süleyman50]

Broos'tan röportaja yanıt!


Son dönemde adı sürekli krizlerle anılan Trabzonspor'da yaptığı açıklamalar sebebiyle gündemi bir anda kendi üzerine çeken teknik direktör Hugo Broos, dün bir basın toplantısı düzenledi, sözlerinin yanlış anlaşıldığını açıkladı...
HLN’DEN AKTARILAN SÖZLERİ
İlk geldiğimde günlerde 5 kez ezan okunmasına ve herkesin kırmızı ışıkta geçmesine alışmakta hayli zorlandım.

Burası bir yabancı antrenör mezarlığı... 21 yılda 23 teknik adam değiştiren kulüpte 1 yılı tamamlamak büyük başarı.

Şehrin milliyetçilik dışındaki tutkusu silah. Ne zaman silah mağazasından geçsem aklıma Egemen geliyor, 25 silahı var.

DÜNKÜ BASIN TOPLANTISI
İslam dinine, özel günlere saygı duydum. Ezanla uyandığımı söylemek mi saygısızlık? Eşim ışık ihlali yüzünden ölüyordu.

Antrenör mezarlığı sözü Flamanca’da deyimdir. Bu deyim, hızlı ve çok sayıda antrenör değiştiren kulüpler için kullanır.

Milli duygularını, Atatürk sevgisini övdüm. Egemen ile ilgili olarak da ava ve amatör olarak tüfeklere merakını aktardım.

Ülkesi Belçika’da yayın yapan HLN Gazetesi’ne konuşup, şok sözler sarfeden deneyimli çalıştırıcı, gereken düzeltmeleri yaptı. Özellikle konunun İslam dinine saygısızlığa varmasından çok rahatsız olduğu gözlenen deneyimli hoca önceliği bu duruma verdi. Geçmişten örneklerle İslam’a ve özel günlerine duyduğu saygıyı anlatan Broos, cuma günleri idman saatlerini bile Cuma Namazı’na uygun hale getirdiğini söyledi. Broos şöyle devam etti:

‘Baskı kulüpten değil’
“Bahsettiğim baskı meselesi ise yönetimin baskısı değildi. Sonuçlar kötü gittiği için kulüp dışında baskı altında olduğumu anlattım, gazetecilerin, ‘Ne zaman istifa edeceksiniz?’ sözlerine tanık olduğumu belirttim. Kırmızı ışık ihlali de aslında direkt yaşayarak tanık olduğum bir durum. Eşim ve Jacky’nin (yardımcı hoca) eşi kırmızı ışıkta geçen bir sürücü yüzünden ölümle sonuçlanacak bir kazayı kılpayı atlattılar. Keşke bu röportaj profesyonel bir şekilde tercüme edilip öyle yayınlansaydı ve ben de bunları tekrar açıklamak zorunda kalmasaydım. Beni bu duruma düşürenler için hukuki olarak hakkımı arayacağım.”

[stormtiger61]

En güzeli nedir biliyor musunuz?
Kendini ifade edebilecek güce sahip olmaktır.
En güzeli; laf ağızdan çıktıktan sonra lafının arkasında durmaktır.
Lafının eri olmaktır.
İnandığını ifade ediyorsan, kıvırmamaktır.
Sıkışınca oraya, buraya saldırmamaktır.
En zayıf halkaya belirleyip, kabahati yüklememe erdemini gösterebilecek seviyeye ulaşmış olmaktır.
Duruma göre değil, inandığına göre konuşmaktır.
Sonucu ne olursa olsun, katlanmayı bilmektir, dik durmaktır.

***
Anadolu Ajansı Belçika Muhabiri Mehmet Özdemir’in Türkçe olarak habere dönüştürdüğü Teknik Direktör Hugo Broos’un kendi memleketinde verdiği demeçleri okuyunca, Broos’un Trabzon’u şikâyet edişini maksatlı ve manidar, açıklamalarını doğru bulmuştum.
Trabzon’da ezan var mı?
Var…
Silah tutkusu var mı?
Var…
Trafik ihlalleri var mı?
Var…
Ramazan ayında insanlar oruç tutuyor mu?
Tutuyor.
Trabzon milliyetçi bir kent mi?
Evet...
Eeee…
Ezan sesinden, silah tutkusundan, trafik ihlallerinden ve röportajın içinde bulunan ancak muhabirin dönüştürmediği daha ağır birçok sebeplerden rahatsız olabilir Broos.
Bunu ifade de edebilir. Ama Broos, durmuyor arkasında sözlerinin.
Sonuç; Bir Broos klasiği: Tercüme hatası.
Neden; çünkü tazminatsız bir şekilde Trabzon’dan ayrılmak istemiyor.
Yani kendisini ifade edebilecek güce sahip değil!

Hatırlayacaksınız; Akşam Gazetesi Bölge Temsilcisi Gürkan Ata’nın Cale röportajında, Cale “'En çok da kurban kesme ve ramazanda davul çalınmasına şaşırdım. Ayrıca sabahları ezan sesi ile sürekli uyanmak çok farklı bir duygu. Ben alıştım, şimdi de Gabric şaşkın, O'na sürekli bunların ne anlama geldiğini anlatıyorum' demişti. Hiç de oyuncu gönderilsin haberleri yapılmadı.

Broos, Cale’nin ve Gabriç’in şahsi düşünceleridir.

Ama biz bugün “Broos, Egemen’in 25 silahı olduğunu NEDEN söyledi?”yi tartışıyoruz.

Egemen’in gerçekten 25 silahı olup olmadığını araştırmıyoruz, bir futbolcunun 25 silahla ne işi olduğunu tartışmıyoruz maalesef.

Bugün hedef haline gelen 21 yıllık gazeteci, meslektaşım AA Brüksel muhabiri Özdemir, iyi bir gazetecilik örneği gösterdiğinden dolayı tebrik edilecek yerde işinden olmak üzere…
Yana yana Trabzonspor kulübünü arıyor ve hiç kimseyle görüştürülmüyor.
Broos’un Trabzonspor yöneticileri, futbolcuları ve Trabzon hakkında söylediği daha birçok iddiayı aktarmak istiyor ama görüştürülmüyor.
Neden?
Hukuki süreç sonrasında her şey ortaya çıkacaktır.
AA muhabiri veya bir başkası haberdar etmeseydi, Trabzon’un ve Türkiye’nin bu açıklamalardan haberi olmayacaktı, bugün Trabzonspor’un kötü gidişatını konuşuyor olacaktık. Trabzonspor gündemindeki o kadar sorunun yanında asla böyle basit(!) konular olmayacaktı.

Bence mesele biraz da Broos’un tazminatı meselesidir.

***

Ayrıca Trabzon olarak şöyle bir handikap içerisindeyiz;
“Aman…Trabzon kötü yansıtılmaya çalışılıyor, Aman… birileri Trabzon üzerinde oyunlar oynuyor, Aman…Trabzon yobaz gösterilmeye çalışılıyor…vs…”
Türlü türlü korkular…
Geçmişe gidelim;
TAYAD olayları,
Fatih, Gökdeniz’in araçlarının kurşunlanması,
Papaz cinayeti,
Hrant Dink süikasti,
Forum Trabzon Alışveriş Merkezi’nin fenerinin “hac” işaretine benzetilmesi,
Sümela Manastırı’ndaki ayin tartışmaları,
İsrail Büyükelçisi’nin protesto edilişi ve son olarak Trabzonspor Teknik Direktörü Hugo Broos’un Trabzon hakkındaki düşünceleri…
Bu olayların hepsinin ardından aynı tartışmalar…
Bunların hepsinin ardından aynı cümleler kuruluyor kentin kanaat önderleri tarafından; “Medeniyetler kenti, hoşgörü kenti, kültür kenti Trabzon bunları hak etmiyor. Bireysel çıkışlar, tüm kente mal edilemez”
4500 yıllık bir kentte çok şeyler değişmiştir. Kabul edelim lütfen!
İyi bir örnektir; yıllar önce opera binası bulunan Trabzon’da bugün sanatçı ve sanatseverlerin sayısı oldukça azalmıştır. Ekonomik sorunlar, sosyolojik ve kültürel yozlaşmalar Türkiye’nin bütün illeriyle paralel olarak Trabzon’da da derinden hissedilmiştir.
Savunma mekanizmasını çalıştırmak yerine sorunun kaynağını tartışmak fayda getirecektir.

[halukozcelik]

arkadaşlar takim kötü oynamıyor ki hocayı gönderelim. beşiktaş ya da galatasaray maçlarında takım harika oynadı ama gol atamadığı için yenildi. öteki lig ve avrupa maçları da öyle. forvetlerimizin formsuz olduğu biliniyor. rıdvan dilmen bile beşiktaş maçı sonrası trabzonspora hayran kaldı. son vuruşlarda daha iyi olursak bu takım çok ses getirir.

iyi bir forvet alınıp birde öyle şans vermek lazım bu adama.

[hamucera]

En güzeli nedir biliyor musunuz?
Kendini ifade edebilecek güce sahip olmaktır.
En güzeli; laf ağızdan çıktıktan sonra lafının arkasında durmaktır.
Lafının eri olmaktır.
İnandığını ifade ediyorsan, kıvırmamaktır.
Sıkışınca oraya, buraya saldırmamaktır.
En zayıf halkaya belirleyip, kabahati yüklememe erdemini gösterebilecek seviyeye ulaşmış olmaktır.
Duruma göre değil, inandığına göre konuşmaktır.
Sonucu ne olursa olsun, katlanmayı bilmektir, dik durmaktır.

***
Anadolu Ajansı Belçika Muhabiri Mehmet Özdemir’in Türkçe olarak habere dönüştürdüğü Teknik Direktör Hugo Broos’un kendi memleketinde verdiği demeçleri okuyunca, Broos’un Trabzon’u şikâyet edişini maksatlı ve manidar, açıklamalarını doğru bulmuştum.
Trabzon’da ezan var mı?
Var…
Silah tutkusu var mı?
Var…
Trafik ihlalleri var mı?
Var…
Ramazan ayında insanlar oruç tutuyor mu?
Tutuyor.
Trabzon milliyetçi bir kent mi?
Evet...
Eeee…
Ezan sesinden, silah tutkusundan, trafik ihlallerinden ve röportajın içinde bulunan ancak muhabirin dönüştürmediği daha ağır birçok sebeplerden rahatsız olabilir Broos.
Bunu ifade de edebilir. Ama Broos, durmuyor arkasında sözlerinin.
Sonuç; Bir Broos klasiği: Tercüme hatası.
Neden; çünkü tazminatsız bir şekilde Trabzon’dan ayrılmak istemiyor.
Yani kendisini ifade edebilecek güce sahip değil!

Hatırlayacaksınız; Akşam Gazetesi Bölge Temsilcisi Gürkan Ata’nın Cale röportajında, Cale “'En çok da kurban kesme ve ramazanda davul çalınmasına şaşırdım. Ayrıca sabahları ezan sesi ile sürekli uyanmak çok farklı bir duygu. Ben alıştım, şimdi de Gabric şaşkın, O'na sürekli bunların ne anlama geldiğini anlatıyorum' demişti. Hiç de oyuncu gönderilsin haberleri yapılmadı.

Broos, Cale’nin ve Gabriç’in şahsi düşünceleridir.

Ama biz bugün “Broos, Egemen’in 25 silahı olduğunu NEDEN söyledi?”yi tartışıyoruz.

Egemen’in gerçekten 25 silahı olup olmadığını araştırmıyoruz, bir futbolcunun 25 silahla ne işi olduğunu tartışmıyoruz maalesef.

Bugün hedef haline gelen 21 yıllık gazeteci, meslektaşım AA Brüksel muhabiri Özdemir, iyi bir gazetecilik örneği gösterdiğinden dolayı tebrik edilecek yerde işinden olmak üzere…
Yana yana Trabzonspor kulübünü arıyor ve hiç kimseyle görüştürülmüyor.
Broos’un Trabzonspor yöneticileri, futbolcuları ve Trabzon hakkında söylediği daha birçok iddiayı aktarmak istiyor ama görüştürülmüyor.
Neden?
Hukuki süreç sonrasında her şey ortaya çıkacaktır.
AA muhabiri veya bir başkası haberdar etmeseydi, Trabzon’un ve Türkiye’nin bu açıklamalardan haberi olmayacaktı, bugün Trabzonspor’un kötü gidişatını konuşuyor olacaktık. Trabzonspor gündemindeki o kadar sorunun yanında asla böyle basit(!) konular olmayacaktı.

Bence mesele biraz da Broos’un tazminatı meselesidir.

***

Ayrıca Trabzon olarak şöyle bir handikap içerisindeyiz;
“Aman…Trabzon kötü yansıtılmaya çalışılıyor, Aman… birileri Trabzon üzerinde oyunlar oynuyor, Aman…Trabzon yobaz gösterilmeye çalışılıyor…vs…”
Türlü türlü korkular…
Geçmişe gidelim;
TAYAD olayları,
Fatih, Gökdeniz’in araçlarının kurşunlanması,
Papaz cinayeti,
Hrant Dink süikasti,
Forum Trabzon Alışveriş Merkezi’nin fenerinin “hac” işaretine benzetilmesi,
Sümela Manastırı’ndaki ayin tartışmaları,
İsrail Büyükelçisi’nin protesto edilişi ve son olarak Trabzonspor Teknik Direktörü Hugo Broos’un Trabzon hakkındaki düşünceleri…
Bu olayların hepsinin ardından aynı tartışmalar…
Bunların hepsinin ardından aynı cümleler kuruluyor kentin kanaat önderleri tarafından; “Medeniyetler kenti, hoşgörü kenti, kültür kenti Trabzon bunları hak etmiyor. Bireysel çıkışlar, tüm kente mal edilemez”
4500 yıllık bir kentte çok şeyler değişmiştir. Kabul edelim lütfen!
İyi bir örnektir; yıllar önce opera binası bulunan Trabzon’da bugün sanatçı ve sanatseverlerin sayısı oldukça azalmıştır. Ekonomik sorunlar, sosyolojik ve kültürel yozlaşmalar Türkiye’nin bütün illeriyle paralel olarak Trabzon’da da derinden hissedilmiştir.
Savunma mekanizmasını çalıştırmak yerine sorunun kaynağını tartışmak fayda getirecektir.

iyi güzel yazmış ve meslektaşınızı savunmuşsunuz kabul ederim, ama gazete ve flamenkce bilen tercüman ile görüşmeye gelmiş Hugo Broos, yani şimdi birisi ytalan söylüyor o zaman, peki neden yalan söyleyeni kendi meslektaşınız olarak görmüyorsunuz da hemen Hugo Broos dediklerinin arkasında duramadı diyorsunuz,

Hugo Bross ne dedi;

Gazetede yazılanların tamamı doğrudur, tamamı benim kurduğum cümlelerdir, ama tercümesi yanlış yapılmıştır,

Çıkıpta neden kimse hayır efendim işte gazete işte tercümesi Hugo Broos yalan konuşuyor diyemedi, demek ki burada doğruları söyleyen Hugo Broos,

AA muhabiri arkadaşınız neredeyse işinden olacakmış, o haberi yaparken ve eğer gerçekten tercüme hatası ile aksetti ise kusura bakmayın ama başkalarının ekmeği ile oynayanlar kendi ekmeğinden olurlar, bu çok acı bir ders olacak belki ama artık basın mensupları kendi anlamak istedikleri gibi değil, olanı olduğu gibi yansıtmaları gerektiğini bilmelidir.

Bu açıklamalardan sonra çıkıp çok bilmişler diyor ki yok efendim kırmızı ışıkmış, beğenmiyorsan git, bu nasıl bir zihniyettir, yani kırmızı ışıkta geçerek başkalarının hayatını tehlikeye sokmak suç değil, ama bunu ifade etmek suçtur öylemi, yazık gerçekten, bence siz gidin, bu kafa yapısına sahip olanlar mümkün olduğunca şehirlerden uzak olsun, insan hayatını tehlikeye atmasın,

Silah konusunda Egemen gereken açıklamayı yaptıi buda tatmin etmedi sanırım, 25 silahı olmayan birisi için neden 25 silahı var diye tartışmak manasızdır, zaten öyle bir olay olsa çıkar Emniyet te Egemen'e senden ne işi var 25 silahın sorardı, varmı bu yönde hareket ne gördüm ne duydum,

Ezan konusu hemen galeyana getirmiş milleti, Malum en büyük silah her zaman din olmuştur, Camiye adım atmayan, ezan okunurken müzik dinleyenler Hugo Broos ezan sesine alışmakta zorluk çekmiştim diyince bir anda ezana karşı inanılmaz saygıya geçiyor ve büyük din alimi gibi yazıp konuşmaya başlıyor, Ezan sesine alışmak zorunda değil, bu ne Türkiye'de yaşayan için nede dışarıdan gelen için farklıdır. Din ile Hocayı vurmaya kalkanlara Egemen zaten zamanında gerekli cevabı vermişti

Egemen Hoca için ne söyleyeceksin;

Hocamız ile iyi anlaşıyoruz, çok iyi birisi, kandilde gelerek teker teker hepimizin kandilini kutları demişti,

ayrıca Cuma namazlarına gitmek isteyen oyuncular olur diye idman saatlerini ona göre ayarladığını söyledi, Türkiye'de çalışan yerli ve yabancı çok sayıda teknik adam oyuncularına ramazanda oruç tutmayacaksınız derken oyuncularını serbest bıraktığını söyledi, neden kimse bunları konuşmadan hemen ezan muhabbetine giriyor, Türkiye'de yaşayan bir üniversiteli öğretim üyesi ne demişti hatırlayalım,

Günde 5 defa ezan okunuyor, zaten cuma günleri sesli vaazlar yapılıyor, bunlar yetmezmiş gibi şimdi de çocuklar camide okuyor, artık bu seslere dayanamıyorum, bunlar tartışılmıyor, ama bir kere günah keçisi seçilmiş ya Hugo Broos ezan sesine alışlamadım dedi işler bir anda karıştı,

aslında mesele ezan sesi değil, mesele kırmızı ışık ta değil, sorun birileri bu işten fena halde sıkıldı, yıllardır Trabzonspor'da olan yanlışlıklar dile getirilmiyor herkes istediği gibi at koşturuyordu, ama bir dönem Vahid Halilhodziç ki bu konuşmalar başını yemişti, şimdi de Hugo Broos gerçekleri söyledikleri için bir kesimi çok rahatsız etmeye başladı, işte bu kesimin verdiği gaz ile de çok bilen taraftarlar hemen ayağa kalkmaya başladı, benim asıl merak ettiğim gerçekleri duymak sizleri neden rahatsız etti,

Sizinde belirttiğiniz gibi papaz cinayeti, hrant dink cinayeti tayad lılar gibi konular ile ezan sesine alışamadım, Egemen de 25 silah var cümlelerini karşılaştırdığımızda Trabzon için ne kadar kötü bir intiba bırakır bunu da düşünmek gerekir,

biraz uzun yazı oldu, ama ben gerçekten halen daha kendi bildiğini ve anlamak istediğinden başkasını görmeyen, anlamak istemeyen, doğruları bir çeşit bertaraf etmeye çalışanların amacını anlayamadım

[Cihad Varlı]

Broos çok ürkek konuşuyor . Yabancı olmasına veriyorum bunu . Camianın isteklerini , temennilerini henüz tam olarak bilmiyor galiba . " Galatasaray maçından en azından 1 puan alarak gruba iyi başlamak istiyoruz . " demecini ben çok yerinde bulmadım açıkcası . Kim bilir neler düşünmüştür Galatasaray'lılar .

[hamucera]

en az 1 puan demiş, yani yenmeye gideceğiz ama yenemezsekte yenilmeyeceğiz, aslında taktik bu olmalı

[halukozcelik]

korkunun ecele faydası yok derler.ama içimden bir ses bu adam taktik yapmaya çalışıyor diyor.

[M.S.SOFU]

korkunun ecele faydası yok derler.ama içimden bir ses bu adam taktik yapmaya çalışıyor diyor.

nasıl?
kime karşı?
ne amaçla?

[Ömer Kaya]

Broos çok ürkek konuşuyor . Yabancı olmasına veriyorum bunu . Camianın isteklerini , temennilerini henüz tam olarak bilmiyor galiba . " Galatasaray maçından en azından 1 puan alarak gruba iyi başlamak istiyoruz . " demecini ben çok yerinde bulmadım açıkcası . Kim bilir neler düşünmüştür Galatasaray'lılar .

Konuşmalara bukadar Takılmayınya

[halukozcelik]

nasıl?
kime karşı?
ne amaçla?

galatasarayla yapılacak maç için yazmıştım arkadaşım.daha detaylı öğrenmek istersen hugo yu ara bilgi versin sana.