Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Muharrem Usta | 16. Başkan

Daraltma
X
 
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Şu an muharrem Usta'ya yapılan eleştirilerin elle tutulur bir yanı yok. Muhammet ve Güray transferleri olabilecek en iyi hamlelerdi bunda bir yanlış yok. Usta konuşmalarında bu sene için geçerli bir sihirli reçete sunmadı.Öönümüzdeki sene toparlanacak sonraki senelerde şampiyonluğa oynayacak bir takım vadetti. Belki şu anki tablo kadar kötü bir tablo beklemiyordu veya destek olacağını düşündüğü yerlerden destek göremedi. Biz kendi takımımızdan en az 3 sene hiçbir şey beklemezken Usta daha olumlu bir tablo çizdi ve seçimi aldı. Önümüzde yaklaşık 2 senelik bir süre zarfı varken henüz 4. ayda takımı uçuşa geçmesini bekliyorsunuz.

    Hele bir Eylül gelsin o zaman hep beraber sayar dökeriz.
    "...Gelen Karadeniz'den Dalga Dalga Fırtına..."

    Yorum


    • Usta nin şuana tek olumlu yanı 20 boş transfer yapmadı iho gibi yeni sezon böyle devam ederse isyan baslar
      Yardimci Hoca dan asla Td olmaz. (Tecrübesini cök yasadik)

      Asbaskan dan da Baskan olmaz ( onu da yasiyoruz)

      Yorum


      • İlk olarak batuhanTs tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
        hani nerde lucescu dendi kaç ay oldu hami ile yola devam etti hala kim belli değil gitti türkiye liginden batıyoruz edebiyatı yaparken 2 tane düz oyuncuya milyonlar döktü bu mu yani olumlu boş laftan ibaret su ana kadar haaa dediklerini yapar ben yutarım bu dediklerimi umarımda yapar maksat TRABZONSPOR iyi olsun
        Sen bu işi biliyorsun galiba,direksiyona geçmeye ne dersin?
        • Memento mori

        Yorum


        • <header class="entry-header" style="box-sizing: inherit; padding: 0px 79.3438px; color: rgb(51, 51, 51); font-family: 'Noto Serif', serif; font-size: 19px; line-height: 31.9998px;">SÖZ BİZİM!

          </header>Ustacılar özevlatçılar yeterince konuştu artık söz bizim! Gazetede köşemiz, gömleğimizin üzerine kazağımızı atıp ahkam kesebileceğimiz bir televizyon programımız olmadığından fikirlerimizi buradan açıklıyoruz
          Her fırsatta televizyonlarda parmaklarıyla tek tek Trabzonspor’un sorunlarını sayan başkanımıza yönetimimize buradan birkaç sual soracak ve biz de bu kulübün sorunlarıyla ilgili iki kelam edeceğiz.
          ********
          TRABZONSPOR YÖNETİMİ’NE SORUYORUZ:
          1 ) Kongre öncesinde alacakları nedeniyle sözleşmesi feshedilen futbolcular ve herkesçe bilinen futbolcuların olağan ödemelerinin yapılamaması gibi konular sebebiyle tüm Trabzonspor camiası, kulübün içinde bulunduğu kara mali tabloyu bilmekteydi. Böyle bir ortamda göreve talip olan yönetimimiz, küçülmenin aksine ‘büyüme ve 50.yılda şampiyonluk’ vaatleri ile seçilmesine rağmen neden her gün kulübün mali durumunu bahane ederek güneşi balçıkla sıvamaya çalışmaktadır? Bugün şampiyonluğu neredeyse garantileyen BJK kulübü bu ülkenin en borçlu kulübü değil midir? Böyle vasat bir oyuncu grubuyla küçülmek neyi çözecektir, itibarsızlaştırılarak paragöz damgasıyla kovulan takım iskeletimizin önemli parçası Mbia’dan gelen para neyi çözmüştür?
          2 ) En büyük seçim vaatlerinden biri olarak sunulan Lucescu ‘benim ismimi kullandılar’ demiştir, mevcut yönetim kongre döneminde bu camiaya ‘Lucescu ıle görüşüyoruz’ diyerek yalan mı söylemiştir?
          3) Hoca Lucescu olmayınca söylenen ‘Lucescuvari’ hocanın karşılığı kimdir? Fenerbahçe’den ahlaki problemlerinden ötürü kovulan, özel hayatının dışında iş disiplini zayıf olup haftaiçi tesislere nadir uğrayan, oyuncu alım-satımında komisyon aldığı bilinen her yerde ‘ben fenerliyim’ diyen bu malum zat ‘Lucescuvari’ deyimini karşılamakta mıdır? Her gün yazılıp çizilen şeyler yalansa neden çıkıp resmı ya da gayrıresmi yollarla yalanlanmamaktadır? Şiar edinilen ‘ahlaklı isyan’ ve ‘bu düzen değişecek’ sloganlarını dünya üzerinde gerçekleştirebileceğimiz tek hoca bu hoca mıdır?
          4) Yabancı oyuncular neden itilip kakılmaktadır? Bu idari değil teknik bir tasarrufsa neden buna göz yumulmaktadır? ‘Oyuncularımıza değer katıyoruz’ denerek haftalarca oynatılan Sefa orada dururken ligin en iyi sağbeklerinden Avrupa’nın yükselen ekolü Belçika’nın milli futbolcusu Cavanda neden kenara itilmiştir? Bugün Euro2016 kadrosunda yer alamayan Cavanda’nın ligin sonuna doğru alenen kenara itilmesi hem futbolcunun kariyerine hem de olası bir turnuva başarısı ile oluşacak kulüp menfaatlerine taş koymak değil midir?
          5) Galatasaray maçında gösterdiği kırmızı kartla hem kulüp hem de camia tarafından desteklenen ismi duvarlarda arabalarda caddelerde yaşatılan Salih Dursun bu maçtan sonra neden oynatılmamaya başlanmıştır? ‘salihe özür dile baskısı var’ iddiasına mitomani diyen başkanımızın bu oyuncunun alenen takımdan kesilmesi hakkındaki fikri nedir? Yoksa bu hareket basına yansıtıldığı kadar benimsenmemiş alttan alta rahatsızlık mı yaratmıştır?
          6) Yabancı sınırlamasının olmadığı bu ligde vasat yerli oyuncu çöplüğüne dönen kulübümüzün transfer politikası neden hala yerli oyuncular üzerinden devam etmektedir? 3 Temmuz iddianamelerinde yazan, futbol dünyasında herkesçe bilinen bir realite şudur ki bu ülkedeki menajerler takımların maçlarını ve takım içi meselelerini manipüle etmektedir, bu akbaba menajerlerin kulübümüzün başına nasıl üşüştüğü çok rahat gözlemlebiliyor iken kulübümüzün menfaatleri bu akbabalara karşı nasıl korunmuştur ve nasıl korunacaktır?
          *********
          Trabzonspor kulübünün mali konular haricinde dillendirilmeyen ya da dillendirilemeyen çok daha travmatik sorunları vardır. Bu sorunların üzerine gidilmedikçe bir şeylerin yolunda gitmesini beklemek düpedüz hayalciliktir.
          Taraftarın bağrına bastığı ölümüne sevdiği bir oyuncu camianın ve taraftarın kendısıne verdiği bu gücün esiri olmuştur, bu gücü takım menfaatine değil kendisi ve yanındakilerin menfaatine kullanmakta yetkisi olmayan işlere girişmekte yetkisi olmayan sözler söylemekte ve alenen bu takımı aşağı çekmektedir. Tarihinin en kötü sezonlarından birini yaşamamıza rağmen sezon içerisinde, ülke standartlarında dolgun bir ücretle oynayan Onur TAKIM KAPTANI OLARAK HİÇBİR SORUMLULUK ALMAMIŞ EN UFAK BİR HESAP SORMA GİRİŞİMİNDE İSE FORMASINI YERE BIRAKIP GİTMİŞTİR. Yabancı futbolcular için gayet güzel işletilen disiplin mekanizmaları kaptanımız için de işletilmeli gerekli uyarılar yapılmalıdır. Takımın önüne geçen gücü, olması gereken yere çekilmelidir; becerilemiyorsa gereği neyse o yapılmalıdır.
          Trabzonspor tarihinde hep bir itici güç olan Trabzonspor altyapısı amacından ve işlevinden uzaklaşmaya başlamıştır. Ülke futbolunun alt ve üst liglerde 61 numaralı oyuncu çöplüğüne döndüğü herkesçe bilinen bir gerçektir. Altyapımızdan direkt ya da 1461 Trabzon vasıtasıyla Trabzonspor’a gelen futbolcular takıma katkı vermek şöyle dursun takım içindeki dengeleri bozmakta, yerel medya ve ulusal medyadaki özevlatçı şakşakçılar vesilesiyle takıma zorla entegre edilmeye çalışılmaktadır. Altyapımız ilk başlarda Osmanlı’nın itici gücü olan ama sonraları amacından ve sadakatinden uzaklaşıp idarede söz sahibi olmaya çalışan Yeniçeri Ocağı’na dönmüştür. Trabzonspor altyapısı ve onun şakşakçıları özevlatçılık zihniyeti ile takımı ileri götürecek her türlü icraate tıpkı Yeniçeri Ocağı gibi ‘İSTEMEZÜK’ demektedir. Bu kanayan altyapı yarası tedavi edilmeli altyapımız daha modern ve daha işlevsel hale getirilmelidir. Aksi takdirde yeni Fatihler yeni Gökdenizler beklemek kuru bir hayaldir.
          **********
          Her yönetim hata yapar hatalarından ders aldığı oranda da büyür, eski yönetimin hatalarına GİDERKEN SÖYLEDİKLERİNE çok dikkat edilmelidir. Kulübümüz vakit kaybetmeden bir ivme hazanmalı ve şu an alenen gerisinde olduğu İstanbulu ilk önce yakalayıp sonra da geçmelidir. Bunun yolu sahip olduklarımızı işlevsel hale getirmek ve sahip olmadıklarımızı ithal etmektir. Trabzon futbolu öykünerek öğrenerek canla başla çalışarak gelişmiştir kendi kendimize yettiğimiz fikri 2016 yılında kocaman bir yalandır. Öğreneceğiz çalışacağız ve başaracağız. Dünya Türkiye’yi, Türkiye Trabzon’u sevmez; herkesle görülecek hesabımız var. Çekin kürekleri.
          Tüm Trabzonsporlulara selam olsun.
          En son Şerafettin Kara tarafından düzenlendi; 12.05.2016, 20:45.

          Yorum


          • 830 trilyon borcla baskan büyük bir yükün altına girdi hepimiz destek olmalıyız.

            Yorum


            • İlk olarak Şerafettin Kara tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
              <header class="entry-header" style="box-sizing: inherit; padding: 0px 79.3438px; color: rgb(51, 51, 51); font-family: 'Noto Serif', serif; font-size: 19px; line-height: 31.9998px;">SÖZ BİZİM!

              </header>Ustacılar özevlatçılar yeterince konuştu artık söz bizim! Gazetede köşemiz, gömleğimizin üzerine kazağımızı atıp ahkam kesebileceğimiz bir televizyon programımız olmadığından fikirlerimizi buradan açıklıyoruz
              Her fırsatta televizyonlarda parmaklarıyla tek tek Trabzonspor’un sorunlarını sayan başkanımıza yönetimimize buradan birkaç sual soracak ve biz de bu kulübün sorunlarıyla ilgili iki kelam edeceğiz.
              ********
              TRABZONSPOR YÖNETİMİ’NE SORUYORUZ:
              1 ) Kongre öncesinde alacakları nedeniyle sözleşmesi feshedilen futbolcular ve herkesçe bilinen futbolcuların olağan ödemelerinin yapılamaması gibi konular sebebiyle tüm Trabzonspor camiası, kulübün içinde bulunduğu kara mali tabloyu bilmekteydi. Böyle bir ortamda göreve talip olan yönetimimiz, küçülmenin aksine ‘büyüme ve 50.yılda şampiyonluk’ vaatleri ile seçilmesine rağmen neden her gün kulübün mali durumunu bahane ederek güneşi balçıkla sıvamaya çalışmaktadır? Bugün şampiyonluğu neredeyse garantileyen BJK kulübü bu ülkenin en borçlu kulübü değil midir? Böyle vasat bir oyuncu grubuyla küçülmek neyi çözecektir, itibarsızlaştırılarak paragöz damgasıyla kovulan takım iskeletimizin önemli parçası Mbia’dan gelen para neyi çözmüştür?
              2 ) En büyük seçim vaatlerinden biri olarak sunulan Lucescu ‘benim ismimi kullandılar’ demiştir, mevcut yönetim kongre döneminde bu camiaya ‘Lucescu ıle görüşüyoruz’ diyerek yalan mı söylemiştir?
              3) Hoca Lucescu olmayınca söylenen ‘Lucescuvari’ hocanın karşılığı kimdir? Fenerbahçe’den ahlaki problemlerinden ötürü kovulan, özel hayatının dışında iş disiplini zayıf olup haftaiçi tesislere nadir uğrayan, oyuncu alım-satımında komisyon aldığı bilinen her yerde ‘ben fenerliyim’ diyen bu malum zat ‘Lucescuvari’ deyimini karşılamakta mıdır? Her gün yazılıp çizilen şeyler yalansa neden çıkıp resmı ya da gayrıresmi yollarla yalanlanmamaktadır? Şiar edinilen ‘ahlaklı isyan’ ve ‘bu düzen değişecek’ sloganlarını dünya üzerinde gerçekleştirebileceğimiz tek hoca bu hoca mıdır?
              4) Yabancı oyuncular neden itilip kakılmaktadır? Bu idari değil teknik bir tasarrufsa neden buna göz yumulmaktadır? ‘Oyuncularımıza değer katıyoruz’ denerek haftalarca oynatılan Sefa orada dururken ligin en iyi sağbeklerinden Avrupa’nın yükselen ekolü Belçika’nın milli futbolcusu Cavanda neden kenara itilmiştir? Bugün Euro2016 kadrosunda yer alamayan Cavanda’nın ligin sonuna doğru alenen kenara itilmesi hem futbolcunun kariyerine hem de olası bir turnuva başarısı ile oluşacak kulüp menfaatlerine taş koymak değil midir?
              5) Galatasaray maçında gösterdiği kırmızı kartla hem kulüp hem de camia tarafından desteklenen ismi duvarlarda arabalarda caddelerde yaşatılan Salih Dursun bu maçtan sonra neden oynatılmamaya başlanmıştır? ‘salihe özür dile baskısı var’ iddiasına mitomani diyen başkanımızın bu oyuncunun alenen takımdan kesilmesi hakkındaki fikri nedir? Yoksa bu hareket basına yansıtıldığı kadar benimsenmemiş alttan alta rahatsızlık mı yaratmıştır?
              6) Yabancı sınırlamasının olmadığı bu ligde vasat yerli oyuncu çöplüğüne dönen kulübümüzün transfer politikası neden hala yerli oyuncular üzerinden devam etmektedir? 3 Temmuz iddianamelerinde yazan, futbol dünyasında herkesçe bilinen bir realite şudur ki bu ülkedeki menajerler takımların maçlarını ve takım içi meselelerini manipüle etmektedir, bu akbaba menajerlerin kulübümüzün başına nasıl üşüştüğü çok rahat gözlemlebiliyor iken kulübümüzün menfaatleri bu akbabalara karşı nasıl korunmuştur ve nasıl korunacaktır?
              *********
              Trabzonspor kulübünün mali konular haricinde dillendirilmeyen ya da dillendirilemeyen çok daha travmatik sorunları vardır. Bu sorunların üzerine gidilmedikçe bir şeylerin yolunda gitmesini beklemek düpedüz hayalciliktir.
              Taraftarın bağrına bastığı ölümüne sevdiği bir oyuncu camianın ve taraftarın kendısıne verdiği bu gücün esiri olmuştur, bu gücü takım menfaatine değil kendisi ve yanındakilerin menfaatine kullanmakta yetkisi olmayan işlere girişmekte yetkisi olmayan sözler söylemekte ve alenen bu takımı aşağı çekmektedir. Tarihinin en kötü sezonlarından birini yaşamamıza rağmen sezon içerisinde, ülke standartlarında dolgun bir ücretle oynayan Onur TAKIM KAPTANI OLARAK HİÇBİR SORUMLULUK ALMAMIŞ EN UFAK BİR HESAP SORMA GİRİŞİMİNDE İSE FORMASINI YERE BIRAKIP GİTMİŞTİR. Yabancı futbolcular için gayet güzel işletilen disiplin mekanizmaları kaptanımız için de işletilmeli gerekli uyarılar yapılmalıdır. Takımın önüne geçen gücü, olması gereken yere çekilmelidir; becerilemiyorsa gereği neyse o yapılmalıdır.
              Trabzonspor tarihinde hep bir itici güç olan Trabzonspor altyapısı amacından ve işlevinden uzaklaşmaya başlamıştır. Ülke futbolunun alt ve üst liglerde 61 numaralı oyuncu çöplüğüne döndüğü herkesçe bilinen bir gerçektir. Altyapımızdan direkt ya da 1461 Trabzon vasıtasıyla Trabzonspor’a gelen futbolcular takıma katkı vermek şöyle dursun takım içindeki dengeleri bozmakta, yerel medya ve ulusal medyadaki özevlatçı şakşakçılar vesilesiyle takıma zorla entegre edilmeye çalışılmaktadır. Altyapımız ilk başlarda Osmanlı’nın itici gücü olan ama sonraları amacından ve sadakatinden uzaklaşıp idarede söz sahibi olmaya çalışan Yeniçeri Ocağı’na dönmüştür. Trabzonspor altyapısı ve onun şakşakçıları özevlatçılık zihniyeti ile takımı ileri götürecek her türlü icraate tıpkı Yeniçeri Ocağı gibi ‘İSTEMEZÜK’ demektedir. Bu kanayan altyapı yarası tedavi edilmeli altyapımız daha modern ve daha işlevsel hale getirilmelidir. Aksi takdirde yeni Fatihler yeni Gökdenizler beklemek kuru bir hayaldir.
              **********
              Her yönetim hata yapar hatalarından ders aldığı oranda da büyür, eski yönetimin hatalarına GİDERKEN SÖYLEDİKLERİNE çok dikkat edilmelidir. Kulübümüz vakit kaybetmeden bir ivme hazanmalı ve şu an alenen gerisinde olduğu İstanbulu ilk önce yakalayıp sonra da geçmelidir. Bunun yolu sahip olduklarımızı işlevsel hale getirmek ve sahip olmadıklarımızı ithal etmektir. Trabzon futbolu öykünerek öğrenerek canla başla çalışarak gelişmiştir kendi kendimize yettiğimiz fikri 2016 yılında kocaman bir yalandır. Öğreneceğiz çalışacağız ve başaracağız. Dünya Türkiye’yi, Türkiye Trabzon’u sevmez; herkesle görülecek hesabımız var. Çekin kürekleri.
              Tüm Trabzonsporlulara selam olsun. Bu yazıda emeği geçenlerin yüreğine sağlık ..
              bu yaziyi kim yazdi Allah askina ? atara giderden kopyayi mübah sanmis garibim.

              Yorum


              • twiterda gördüm yazıyı.kopya ne alaka onu anlamadım ?
                İlk olarak Joomla! tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                bu yaziyi kim yazdi Allah askina ? atara giderden kopyayi mübah sanmis garibim.

                Yorum


                • Altına imza bile atamayacak kadar zavallıların açıklamalarını eklemeyin lütfen buraya. Kaale bile almayın.
                  Twitter: https://www.twitter.com/burakzihni61
                  Gazete: https://www.takvim.com.tr

                  Yorum


                  • o son kısmı ben ekledim yanlış anlaşılmasın
                    İlk olarak Joomla! tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                    bu yaziyi kim yazdi Allah askina ? atara giderden kopyayi mübah sanmis garibim.

                    Yorum


                    • İlk olarak sasone tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                      Sen bu işi biliyorsun galiba,direksiyona geçmeye ne dersin?
                      Bilinecek ne var usta ne biliyor ki elinde sihirli degnek mi var o bilmiyor mu bu bos vaadlerin olmayacagini ordaki adamlari kandirdi bir guzel eminim onlarda sonradan farketmislerdir

                      Yorum


                      • Seninle ilgisi yok, genel manada gündemi mesgul eden bir bildirinin kopyasini yapmaya calismis kim yazdiysa. becerememis gerci, güya bir sey yapmaya calismis lakin onu da asirmis.

                        Yorum


                        • İlk olarak Burak tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                          Altına imza bile atamayacak kadar zavallıların açıklamalarını eklemeyin lütfen buraya. Kaale bile almayın.
                          yazıyı ben yazmadım lakin altına imzamıda atarım nedir problem ? kaale alınmamasının nedeni ne ?

                          Yorum


                          • Kendimi bildim bileli futbolu takip ederim, gurbette olduğum için daha rahat analiz yapabilirim. Samimi söylüyorum Bjk, Şb, Gs taraftarıyla bizim taraftar arasında fark yok, direk uçurum var. O derece yani.

                            Bizim taraftar bambaşka boyutlarda. Eskiden en azından saha içine yönelik eleştiriler yapılırdı. Artık yattan giriliyor kattan çıkılıyor. Sanki koca şehre kimyasal bomba atıldı, herkes bambaşka boyutlara geçti. Dokunan etkileniyor. Ne kadar saçma işlerle uğraşır oldular, ne kadar boş konuşuyorlar.

                            Ama taraftarı gazlamak, susturmak, adam etmekte yönetimsel beceri ister. Başka türlü başaramazsın zaten, her yıl 4. maçta kaos ortamına girersin. Taraftarı mum etme işini 2008 operasyonuyla en iyi Sadri Şener yaptı, önce kongreyi adam etti tek güç olarak galip geldi, sonraki icraatlarıyla da taraftarı saha içine tuttu fırlattı. Benim Muharrem Usta dan beklentim aynı yoldan gitmesi ama seneye başarı gelmezse bu adamı piranha gibi yiyecekler. Yeni sezona yönelik nasıl planları var bilmiyorum ama ne yapsın etsin, kaliteli kadroyla ve aklı başında hocayla yeni sezona girsin...
                            En son Mert Oğuzlu61 tarafından düzenlendi; 12.05.2016, 21:03.
                            "Dağlardan yağmur gibi geçtiler, çayırlardan yel gibi estiler. Günler batıdan battı bile, tepelerin ardından gölgeler içine. Nasıl bu hale geldik?"

                            Yorum


                            • İlk olarak Şerafettin Kara tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                              yazıyı ben yazmadım lakin altına imzamıda atarım nedir problem ? kaale alınmamasının nedeni ne ?
                              Bu gençleri tanısak kimdir nedir ne değildir bilsek iyi olur. Ferman misali yazıp da altına trabzonsporsuzlar diye kullanıcı adı açmak kolay. Yarın bir gün bu tipler çoğalacak. Şimdiden onlarca isimsiz ve ne idüğü belirsiz hesaplar açıldı bu yönetime muhalefetlik için. Eleştri varsa yazsınlar adam akıllı isimlerini. Sonra ne varsa düşündükleri söylesinler. Beni sarmıyor bu tipler. Az çok tahmin ediyorum kimlerin olduğunu ama karakterleri gibi silik kalmaya devam etsinler.
                              Twitter: https://www.twitter.com/burakzihni61
                              Gazete: https://www.takvim.com.tr

                              Yorum


                              • İlk olarak Şerafettin Kara tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                                <header class="entry-header" style="box-sizing: inherit; padding: 0px 79.3438px; color: rgb(51, 51, 51); font-family: 'Noto Serif', serif; font-size: 19px; line-height: 31.9998px;">SÖZ BİZİM!

                                </header>Ustacılar özevlatçılar yeterince konuştu artık söz bizim! Gazetede köşemiz, gömleğimizin üzerine kazağımızı atıp ahkam kesebileceğimiz bir televizyon programımız olmadığından fikirlerimizi buradan açıklıyoruz
                                Her fırsatta televizyonlarda parmaklarıyla tek tek Trabzonspor’un sorunlarını sayan başkanımıza yönetimimize buradan birkaç sual soracak ve biz de bu kulübün sorunlarıyla ilgili iki kelam edeceğiz.
                                ********
                                TRABZONSPOR YÖNETİMİ’NE SORUYORUZ:
                                1 ) Kongre öncesinde alacakları nedeniyle sözleşmesi feshedilen futbolcular ve herkesçe bilinen futbolcuların olağan ödemelerinin yapılamaması gibi konular sebebiyle tüm Trabzonspor camiası, kulübün içinde bulunduğu kara mali tabloyu bilmekteydi. Böyle bir ortamda göreve talip olan yönetimimiz, küçülmenin aksine ‘büyüme ve 50.yılda şampiyonluk’ vaatleri ile seçilmesine rağmen neden her gün kulübün mali durumunu bahane ederek güneşi balçıkla sıvamaya çalışmaktadır? Bugün şampiyonluğu neredeyse garantileyen BJK kulübü bu ülkenin en borçlu kulübü değil midir? Böyle vasat bir oyuncu grubuyla küçülmek neyi çözecektir, itibarsızlaştırılarak paragöz damgasıyla kovulan takım iskeletimizin önemli parçası Mbia’dan gelen para neyi çözmüştür?
                                2 ) En büyük seçim vaatlerinden biri olarak sunulan Lucescu ‘benim ismimi kullandılar’ demiştir, mevcut yönetim kongre döneminde bu camiaya ‘Lucescu ıle görüşüyoruz’ diyerek yalan mı söylemiştir?
                                3) Hoca Lucescu olmayınca söylenen ‘Lucescuvari’ hocanın karşılığı kimdir? Fenerbahçe’den ahlaki problemlerinden ötürü kovulan, özel hayatının dışında iş disiplini zayıf olup haftaiçi tesislere nadir uğrayan, oyuncu alım-satımında komisyon aldığı bilinen her yerde ‘ben fenerliyim’ diyen bu malum zat ‘Lucescuvari’ deyimini karşılamakta mıdır? Her gün yazılıp çizilen şeyler yalansa neden çıkıp resmı ya da gayrıresmi yollarla yalanlanmamaktadır? Şiar edinilen ‘ahlaklı isyan’ ve ‘bu düzen değişecek’ sloganlarını dünya üzerinde gerçekleştirebileceğimiz tek hoca bu hoca mıdır?
                                4) Yabancı oyuncular neden itilip kakılmaktadır? Bu idari değil teknik bir tasarrufsa neden buna göz yumulmaktadır? ‘Oyuncularımıza değer katıyoruz’ denerek haftalarca oynatılan Sefa orada dururken ligin en iyi sağbeklerinden Avrupa’nın yükselen ekolü Belçika’nın milli futbolcusu Cavanda neden kenara itilmiştir? Bugün Euro2016 kadrosunda yer alamayan Cavanda’nın ligin sonuna doğru alenen kenara itilmesi hem futbolcunun kariyerine hem de olası bir turnuva başarısı ile oluşacak kulüp menfaatlerine taş koymak değil midir?
                                5) Galatasaray maçında gösterdiği kırmızı kartla hem kulüp hem de camia tarafından desteklenen ismi duvarlarda arabalarda caddelerde yaşatılan Salih Dursun bu maçtan sonra neden oynatılmamaya başlanmıştır? ‘salihe özür dile baskısı var’ iddiasına mitomani diyen başkanımızın bu oyuncunun alenen takımdan kesilmesi hakkındaki fikri nedir? Yoksa bu hareket basına yansıtıldığı kadar benimsenmemiş alttan alta rahatsızlık mı yaratmıştır?
                                6) Yabancı sınırlamasının olmadığı bu ligde vasat yerli oyuncu çöplüğüne dönen kulübümüzün transfer politikası neden hala yerli oyuncular üzerinden devam etmektedir? 3 Temmuz iddianamelerinde yazan, futbol dünyasında herkesçe bilinen bir realite şudur ki bu ülkedeki menajerler takımların maçlarını ve takım içi meselelerini manipüle etmektedir, bu akbaba menajerlerin kulübümüzün başına nasıl üşüştüğü çok rahat gözlemlebiliyor iken kulübümüzün menfaatleri bu akbabalara karşı nasıl korunmuştur ve nasıl korunacaktır?
                                *********
                                Trabzonspor kulübünün mali konular haricinde dillendirilmeyen ya da dillendirilemeyen çok daha travmatik sorunları vardır. Bu sorunların üzerine gidilmedikçe bir şeylerin yolunda gitmesini beklemek düpedüz hayalciliktir.
                                Taraftarın bağrına bastığı ölümüne sevdiği bir oyuncu camianın ve taraftarın kendısıne verdiği bu gücün esiri olmuştur, bu gücü takım menfaatine değil kendisi ve yanındakilerin menfaatine kullanmakta yetkisi olmayan işlere girişmekte yetkisi olmayan sözler söylemekte ve alenen bu takımı aşağı çekmektedir. Tarihinin en kötü sezonlarından birini yaşamamıza rağmen sezon içerisinde, ülke standartlarında dolgun bir ücretle oynayan Onur TAKIM KAPTANI OLARAK HİÇBİR SORUMLULUK ALMAMIŞ EN UFAK BİR HESAP SORMA GİRİŞİMİNDE İSE FORMASINI YERE BIRAKIP GİTMİŞTİR. Yabancı futbolcular için gayet güzel işletilen disiplin mekanizmaları kaptanımız için de işletilmeli gerekli uyarılar yapılmalıdır. Takımın önüne geçen gücü, olması gereken yere çekilmelidir; becerilemiyorsa gereği neyse o yapılmalıdır.
                                Trabzonspor tarihinde hep bir itici güç olan Trabzonspor altyapısı amacından ve işlevinden uzaklaşmaya başlamıştır. Ülke futbolunun alt ve üst liglerde 61 numaralı oyuncu çöplüğüne döndüğü herkesçe bilinen bir gerçektir. Altyapımızdan direkt ya da 1461 Trabzon vasıtasıyla Trabzonspor’a gelen futbolcular takıma katkı vermek şöyle dursun takım içindeki dengeleri bozmakta, yerel medya ve ulusal medyadaki özevlatçı şakşakçılar vesilesiyle takıma zorla entegre edilmeye çalışılmaktadır. Altyapımız ilk başlarda Osmanlı’nın itici gücü olan ama sonraları amacından ve sadakatinden uzaklaşıp idarede söz sahibi olmaya çalışan Yeniçeri Ocağı’na dönmüştür. Trabzonspor altyapısı ve onun şakşakçıları özevlatçılık zihniyeti ile takımı ileri götürecek her türlü icraate tıpkı Yeniçeri Ocağı gibi ‘İSTEMEZÜK’ demektedir. Bu kanayan altyapı yarası tedavi edilmeli altyapımız daha modern ve daha işlevsel hale getirilmelidir. Aksi takdirde yeni Fatihler yeni Gökdenizler beklemek kuru bir hayaldir.
                                **********
                                Her yönetim hata yapar hatalarından ders aldığı oranda da büyür, eski yönetimin hatalarına GİDERKEN SÖYLEDİKLERİNE çok dikkat edilmelidir. Kulübümüz vakit kaybetmeden bir ivme hazanmalı ve şu an alenen gerisinde olduğu İstanbulu ilk önce yakalayıp sonra da geçmelidir. Bunun yolu sahip olduklarımızı işlevsel hale getirmek ve sahip olmadıklarımızı ithal etmektir. Trabzon futbolu öykünerek öğrenerek canla başla çalışarak gelişmiştir kendi kendimize yettiğimiz fikri 2016 yılında kocaman bir yalandır. Öğreneceğiz çalışacağız ve başaracağız. Dünya Türkiye’yi, Türkiye Trabzon’u sevmez; herkesle görülecek hesabımız var. Çekin kürekleri.
                                Tüm Trabzonsporlulara selam olsun.
                                Bu nedur be , biz bu hurmayı kovmamışmıydık , hala konuşuyor bu ...

                                Herşeyin bir yeri ve zamanı var , bizim en büyük sıkıntılarımızdan biride , şu yukarıdaki gibi yazıları, yazanları ve dillendirenlere söz hakkı verip konuşturmamız , daha da kötüsü '' he bak doğru söylüyor , ne güzel tesbitler yapmış '' gibi söylemlerde bulunanları susturamayışımız ... Erken öten horozun başını kesmezsen , ne yattığını bilirsin , ne de yaptığını bilirsin ve işin sonunda bu zamansız ötmelere kurban gidersin ...

                                Birde iho illetine 3 yıl katlanan bu zat-ı muhteremler nerdeydi , bu süre zarfında ?

                                Dünyada iki farklı insan türü vardır : Bilmek isteyenler ve inanmak isteyenler ...

                                Nietzsche


                                Yorum

                                En Aktif Kullanıcılar

                                Daraltma

                                En aktif kullanıcı yok.
                                Yükleniyor...
                                X