Trabzonspor Kulübü Olağan Seçimli Genel Kurul | Ertuğrul Doğan: 1571 - Boş Oy: 1014

[Laz_61]

ya 2 Yönetici istifa etti diye Kongreye gidilirmi ....?????alirsin yerine yedek üye devam edersin zaten yönetimde aktif olmayan kisilerdi bunlar...

[lazkopatfaroz]

ya 2 Yönetici istifa etti diye Kongreye gidilirmi ....?????alirsin yerine yedek üye devam edersin zaten yönetimde aktif olmayan kisilerdi bunlar...

ayak bağı yani

[turkish0061]

ya yeter artik, bu cocuk oyuncagimi yaa. trabzon karma karisik. sag soldan tslilerin isi biti duymaktan biktim! baskanim simdi gidemesin, gelecek sezon sampiyon olmak icin yeni transferler yapcaktin! bide unutmim uefada var nolcak simdi sen gidersen??? simdi zamani degil..
isine geri don artik, tranferlerle bombala herkezi. fb, gs basladilar transfere napcaz Biz ??
biz bu sene kupayi alacaktik, seneyede umitlenmeyin, boyle giderse hayata sampiyon olamayiz

[biltrabzon]

Aldın mı altmışbirin birini?

Bırak altmış bir projeyi daha birinci projede Trabzonspor belediyeden tokadı yedi. Kimse bana şimdi çıkıp mırmır vırvır yapmasın kardeşim. Ben işin sonucuna bakarım ki sonuç koca bir fiyasko. Trabzonspor’un Avni Aker stadyumuna yapmaya çalıştığı tüm müdahaleler kamunun çeşitli birimlerinden duvara toslamakta. Şimdi de belediye duvarına tosladık.
Belediye meclisinin birçok teknik eksikliğini gündeme getirdiği bu projeler yapılamaz bir şekilde rafa kaldırılıyor. Ama ben yine de soruyorum.
İlk sorum Sayın başkan yardımcısı ve aynı zamanda Trabzonspor divan kurulu üyesi Necip Sevinç için. Sayın Sevinç sosyal belediyeden, sosyal devletten bahsederken en ağırından ajitasyon gösterisini yapıyor ve açılacak marketler oradaki bakkalı esnafı bitirecek diye de kaygısını sergiliyor. Harika da Sayın Sevinç sormazlar mı insana seni o göreve getiren irade bölgenin en büyük alışveriş merkezinin kurdelesini keserken sen ve arkadaşların arkada neyi alkışlıyordunuz diye. İflas edip kepenk indiren şehir esnafını mı? Trabzonspor’a gelince esnaf sevdası şehrin ekonomisi ama size gelince koca bir tısssss. Ama yinede teşekkürler ki bu millete altmış birin birini çabuk çabuk gösterdiniz.
Bırakın Seyrantepe ve Toki ilişkilerini cevap verin şu an Fenerbahçe Stadyumu kaçak mı değil mi? İnönü Stadyumunun Taksim tarafındaki kale arkası Anıtlar Yüksek kurulunun çivi dahi çakılamaz raporuna rağmen kaçak olarak yıkılıp yeniden yapıldı mı yapılmadı mı? Yine Beşiktaş kulübünün Fulya Süleyman Seba projesi kapsamında yaptırdığı devasa kuleler imara aykırı olarak 31 kattan 36 kata çıkarılarak 32 Bin metrekare haksız bir kazanç elde edildi mi edilmedi mi? Daha sonra belediye gelen baskılar sonucu gerekli imar değişikliğini bu kaçak yapımdan sonra yaptı mı yapmadı mı? Ama pardon orası İstanbul burası Trabzon değil mi unutmuştum gerçekten pardon.
Kardeşim oradakiler sıkıntılar sebebiyle bu işlerin olamaması için binlerce sebep sayabilirlerdi ama yapmadılar sadece işi yaptılar. Siz başkasınız bambaşkasınız ama diyorum ya yinede harikasınız ki bu millet aldı altmış birin birini.
Başka bir soru olarak sormak isterim ki Trabzonspor yönetim kurulunda ya da yönetime danışmanlık yapan bu gibi projeleri üstlenen profesyonel bir ekip var mı? Varsa neden bu ekip bir bir meclis üyelerini bilgilendirip kaygılarını gidermedi. Ya da Sayın meclis üyelerinin kaygıları doğrultusunda gerekli düzeltmeleri yapmayıp işi çıkılmaz bir noktaya neden sürüklediler. İşte her zaman dediğim gibi işin ehilleri ve profesyonelleri ile değil dar bir çevreyle eş ve dostla çalışmanın bedelleri bunlar.
Sayın başkan Sadri Şener sakın ha sakın artık moralim çok bozuldu. İstifa etmeyi düşünüyorum şakalarını bir tarafa bırakın kimse yemiyor. Ama Trabzonspor yönetiminden ricam bu rezaletin hesabını, daha seçimler yapılmadan şu an görevdeki Sayın Belediye başkanını kamp düzenine bozacak bir ahlakta, peşinde gazetecilerle tesislerde fıldır fıldır dolandıranlardan sorun o meclisten değil
Trabzon halkından ricam ise alın elinize çekirdek ailece çıtlatarak o altmış bir proje adlı çizgi filmi seyredin ama aman dikkat edin çömlekçiye inerken metro sizi ezmesin.

ceyhun eskici

[arahna]

akilli ol

barcelonayla bızı nasıl kıyaslarsın ya ... barcelona yılda ne kazanıyor biliyormusun ... ya anlamıyorum sizi ya ... anlamak mı istemiyorsunuz ... sadri sener hakkında son kez birine cevap yazacam ne haliniz varsa gorun ... ben burda her hangibir kisiyide savunmıyacagım fikirleri ve kisililkeri savunacagim ... bak simdi guzel kardesim : sadri sener belediye bana izin versin diyor yardım etsin demiyor, kostek olmasın yeter diyor, diyorki tff den cıkmıs bir karara neden onay vermiyor belediye, belediye o zaman acıklama yapsın desinki ben bu araziyi trabzon halkına daha yararlı bir is icin kullanacagım veya boyle yapacagım, ben belediyeden herhangibir acıklama duymadım, belediyeler ne yapar ben soyluyimmi, KOCAMAN HİCBİRSEY!!! anca dayılarını yegenlerini parti ye uye olanlara is bulurlar,,, halkla alakaları yoktur yani sen ben onemli degilizdir gozunde ... sadece tek amacları vardır ... kendi kadrosunu kurmak ve para kazanmak ... azıcık ts haberlerini takip etsen sadri senerin neler yapmak istedigini neler yaptıgını gorursun ... adamın emeklerine saygı goster... ekonomiden bahsediyorsun ... trabzon ekonomisinin coktugunu nerden cıkardın onu bana soylermisin ??? 25 futbolcu alması sence dogru degilmiydi yeni yapılanmaya giderken, yeni yapılanmaya aymanlarla mustafa kecelilerle mi gidecektik ... ayrıca aldıgı futbolcuların cogu da trabzonsporda daha cok degerlenen yasları genc ve daha cok degerlenecek futbolcular degilmidir ... simdi colman nı, selcugu, cale yi , egemeni, ceyhunu, gokhanı, yani bir iki istisna haric tum futbolcuları aldıgı degerin altında satılacagını ınanıyormusun ... bence transferlerin cogu tutmustur , su takıma ıkı saglam orta saha alınırsa bir sag bek alınırsa ben kesinlikle eminim bu takım sampiyon olur 3 tane colmanın orta sahada oynadıgını dusunebiliyormusunuz o pas trafıgını dusunebilyormusunuz... benim izledigim tum maclarda en cok kosan futbolculardan biridir ... anlatacak cok sey var sadri sener hakkında en cok uzuldugum konuda bu kadar beyefendi herseyi halka acmıs, tesisleri, futbolcuları halkla kaynastırması goz arde edilp taraftarlarca protesto edilmesidir ... neye inanıyorsanız inanın ama bu kadarınıda yapmayın ya bilip bilmeden kıcınızdan sallamayın, daha da hıcbırsey yazmıyacagım ama boyle herseyi bilip ama aslında bi pok bilmeden yorum yapmayın, insanların kafasını karıstırmayın.

bide sormadan yapamıyacagım buyukluk baska birseydir demissin nedir buyukluk acarmısın biraz???

benim gorusume gore tek buyuk var oda trabzonspor, sampiyon olursa beni mutlu edecek buyuk trabzonsporum var...

akilli ol
haddini asma
kicdan pok dan bahsetme
senin ettigin laflarin mislini sana ederim ne dedigimi bile anlamazsin
buyuklugu sana ozelde anlatayim istersen bi ara ugra cok buyuk
45 tane ulke gordum
bacelonada da yasadim
bacelonada ingilterede brezilyada italyada fransada almanyada japonyada cok mac seyrettim
az da olsa futbol oynadim(barcelona alt yapisinda 3 ay- arsenal altyapisinda 2 ay - az ama olsun )
bu ugurda cok gorgum ve bilgim de var
barcelonanin tarihini bilseydin pok mok yazacagina biraz arastirirdin
pek cok onemli futbol ve spor adamini da tanirim
pok kadar beyninle poktan ancak anlarsin zaten. gece yarisi sinirlerimi bozuyorsun.
burda camiayi taraftari birlestirmeye calis ayristirmaya deil.
yorumlar bakislar farkli olabilir.amaclar ayni
buyukluk taraftarda camiada kendinde gecmisinde karaddeniz ruhunda vardir
3. lige de dussen bu takim buyuktur
bu ruh buyuktur
haddini asma
kicdan pok dan bahsetme
yoksa yersin bi kavara uc ay kendine gelemezsin ))
buralarin degerini boyle dusurme yoksa bir iki akli basinda insanlar buarlarii takip etmez olur yoneticiler takip ediyorsa etmemeye baslarlar
yonetici arkadaslar bu kelimeleri nasil silmiyorlar bilmiyorum
yoksa ozel olarak bu tur konusanlala mi ilgilenelim

[Cem Akyüz]

Sadri Başkan'ım koy adaylığını al kabinene güvendiğin sana köstek olmayacak insanları gir tekrar seçime..Bizi aydınlık günlere sen kavuşturacaksın Sadri Başkan'ım

[kalavara]

lan tam birşeyleri toparladık belli bir istikrarı yakalamaya başladık, belli bir yönetim tarzımız var, ekonomik anlamda yapılmış yatırımlarımız var, klüp marka olarak ilerlemiş, elimizde gelecek vaad eden bir kadro var, yapmamız gereken sadece 3-4 iyi transferken yine son dakikada voleyi vurup rezil ettik kendimizi...

[kalavara]

evet td seçiminde yanlış yapıldı o kesin ama birilerinin belediyeye ve trabzonspora sahip çıkmayan yöneticilerine dur demesi lazımdı, bu yapıldı...s.şener geldiğinden beri söylüyor, trabzonspor'un desteğe ihtiyacı var diye...kayseri belediye sayesinde buralara geldi, sivas'ın valisini, belediye başkanını herkes biliyor, istanbul takımlarına çekilen peşkeşler var, yani bir tek biz miyiz enayi????

[Emrullah]

Trabzon'da kazan kaynamaya devam ediyor

Trabzonspor ile ilgili analizler yapabilmek için şehir ve kulüp ilişkilerinin sosyolojik açıdan ciddi anlamda incelenmesine ihtiyaç var. Yöre insanını tanımlamak için en uygun kelime 'mücadeleci' olsa gerek. Trabzon insanı, mücadele edecek kimse bulamadığında kendisiyle mücadeleye başlar. 1967'den beri (hatta daha öncesinden) kulüpte yaşananlara biraz bu gözle bakmak lazım. Trabzon'da her yönetimin bir dışarıda bir de içeride muhalefeti olur.

Yani genel anlamda camia önce ikiye bölünür sonra yönetim ve muhalefet de kendi içinde aynı şekilde ikiye bölünür. Örneğin dışarıdan bakıldığında yönetimin Şenol Güneş'i istediği şeklindeki bir okuma, daha yakın plandan bakıldığında değişir. Çünkü yönetim içinde Şenol Hoca'ya karşı olanlar da bulunur. Öyle ki daha 10 gün önceki mâli kongrenin tartışma konusu 40 yıl önceki İdmanocağı- İdmangücü çekişmesi olabilmiştir.

Kulübün kuruluşundan bugüne süregelen bu çekişme, bazen konular ve isimler değişse de hiç bitmedi. Gelinen noktada 'bundan sonra ne olur?' sorusunun cevabı kısa zamanda alınabilir. Öncelikle zamanlama açısından en az hasarla atlatılacak krizdir bu. Zira Trabzon'da bu işler genelde sezon başında veya ortasında olagelmiştir. Birden fazla ihtimal arasından en yakın görüneni Sadri Şener'in kongreye gitse de gitmese de daha da güçlenerek daha homojen bir yönetim kurulu ile yola devam etmesi. Peki bir süre sonra o yönetim de ikiye bölünür mü? Bu sorunun cevabına hayır demek ise yakın zamanda mümkün görünmüyor. Şehrin ve camianın 'hastalığı' ile yaşamayı öğrenebilecek yöntemler geliştirmesi en kolay ve en olası çözüm sanki... ZAMAN

ERDAL HOŞ

[Cemalettin Taşkın]

çok çok çok kötü oldu. bu sezonu da kayıp sezon olarak geçireceğiz galiba.

[lazkerem]

bugün zaman gazetesinde erdal HOŞ'un haber analizini aktarıyorum
Trabzonspor'da Samet Aybaba ile önce anlaşılıp sonra vazgeçilmesi ile başlayan kriz genişledi ve yönetimde çatlaklar oluştu. Aybaba ismine yönelik eleştirilerin taraftarla sınırlı kalmayıp bizzat yönetim kaynaklı olması, Başkan Sadri Şener'in kongre kararı almasına ve istifa tehdidinde bulunmasına yol açtı. Dün yöneticilerden Muammer Saka ve Celil Hekimoğlu'nun istifaları gelince anlaşıldı ki; Trabzonspor artık alışılagelen yönetim krizlerinden biriyle daha baş başa. Öncelikle mevcut yönetimin 'koalisyon' olduğunu belirtmek gerekiyor. Kasım 2008'de yaşanan tüzük kongresi, yerel seçimler öncesi belediyeden istenen arsanın kulübe 30 yıllığına devrinin gerçekleşmemesi gibi olaylar yönetimdeki ayrışmanın habercisiydi.
Trabzonspor ile ilgili analizler yapabilmek için şehir ve kulüp ilişkilerinin sosyolojik açıdan ciddi anlamda incelenmesine ihtiyaç var. Yöre insanını tanımlamak için en uygun kelime 'mücadeleci' olsa gerek. Trabzon insanı, mücadele edecek kimse bulamadığında kendisiyle mücadeleye başlar. 1967'den beri (hatta daha öncesinden) kulüpte yaşananlara biraz bu gözle bakmak lazım. Trabzon'da her yönetimin bir dışarıda bir de içeride muhalefeti olur. Yani genel anlamda camia önce ikiye bölünür sonra yönetim ve muhalefet de kendi içinde aynı şekilde ikiye bölünür. Örneğin dışarıdan bakıldığında yönetimin Şenol Güneş'i istediği şeklindeki bir okuma, daha yakın plandan bakıldığında değişir. Çünkü yönetim içinde Şenol Hoca'ya karşı olanlar da bulunur. Öyle ki daha 10 gün önceki mâli kongrenin tartışma konusu 40 yıl önceki İdmanocağı- İdmangücü çekişmesi olabilmiştir. Kulübün kuruluşundan bugüne süregelen bu çekişme, bazen konular ve isimler değişse de hiç bitmedi. Gelinen noktada 'bundan sonra ne olur?' sorusunun cevabı kısa zamanda alınabilir. Öncelikle zamanlama açısından en az hasarla atlatılacak krizdir bu. Zira Trabzon'da bu işler genelde sezon başında veya ortasında olagelmiştir. Birden fazla ihtimal arasından en yakın görüneni Sadri Şener'in kongreye gitse de gitmese de daha da güçlenerek daha homojen bir yönetim kurulu ile yola devam etmesi. Peki bir süre sonra o yönetim de ikiye bölünür mü? Bu sorunun cevabına hayır demek ise yakın zamanda mümkün görünmüyor. Şehrin ve camianın 'hastalığı' ile yaşamayı öğrenebilecek yöntemler geliştirmesi en kolay ve en olası çözüm sanki... ZAMAN

[serdar avcı]

sadri şener in iyi yanları olabilir ama trabzonspor u büyük bir borç batağına soktuğunu unutmayın bu borç trabzonu götürür biz istanbul takımları ile para harcayarak baş edemeyiz zaten samet hoca ile anlaşarak sadri şener gitmek istediğini bağıra bağıra söyledi yoksa kim anlaşırdı.

[S.DEMİRCİ]

bu takım bu kafayla 100 yıl daha şampiyon olamaz. bizim trabzon milleti gerçekten çok acayip bir millet, herkes birbirinin kuyusunu kazıyor. tahminim yakında bank asyaya gideriz.

yorummu bu şimdi?

[Cengiz Çubukcu]

bugün zaman gazetesinde erdal HOŞ'un haber analizini aktarıyorum
Trabzonspor'da Samet Aybaba ile önce anlaşılıp sonra vazgeçilmesi ile başlayan kriz genişledi ve yönetimde çatlaklar oluştu. Aybaba ismine yönelik eleştirilerin taraftarla sınırlı kalmayıp bizzat yönetim kaynaklı olması, Başkan Sadri Şener'in kongre kararı almasına ve istifa tehdidinde bulunmasına yol açtı. Dün yöneticilerden Muammer Saka ve Celil Hekimoğlu'nun istifaları gelince anlaşıldı ki; Trabzonspor artık alışılagelen yönetim krizlerinden biriyle daha baş başa. Öncelikle mevcut yönetimin 'koalisyon' olduğunu belirtmek gerekiyor. Kasım 2008'de yaşanan tüzük kongresi, yerel seçimler öncesi belediyeden istenen arsanın kulübe 30 yıllığına devrinin gerçekleşmemesi gibi olaylar yönetimdeki ayrışmanın habercisiydi.
Trabzonspor ile ilgili analizler yapabilmek için şehir ve kulüp ilişkilerinin sosyolojik açıdan ciddi anlamda incelenmesine ihtiyaç var. Yöre insanını tanımlamak için en uygun kelime 'mücadeleci' olsa gerek. Trabzon insanı, mücadele edecek kimse bulamadığında kendisiyle mücadeleye başlar. 1967'den beri (hatta daha öncesinden) kulüpte yaşananlara biraz bu gözle bakmak lazım. Trabzon'da her yönetimin bir dışarıda bir de içeride muhalefeti olur. Yani genel anlamda camia önce ikiye bölünür sonra yönetim ve muhalefet de kendi içinde aynı şekilde ikiye bölünür. Örneğin dışarıdan bakıldığında yönetimin Şenol Güneş'i istediği şeklindeki bir okuma, daha yakın plandan bakıldığında değişir. Çünkü yönetim içinde Şenol Hoca'ya karşı olanlar da bulunur. Öyle ki daha 10 gün önceki mâli kongrenin tartışma konusu 40 yıl önceki İdmanocağı- İdmangücü çekişmesi olabilmiştir. Kulübün kuruluşundan bugüne süregelen bu çekişme, bazen konular ve isimler değişse de hiç bitmedi. Gelinen noktada 'bundan sonra ne olur?' sorusunun cevabı kısa zamanda alınabilir. Öncelikle zamanlama açısından en az hasarla atlatılacak krizdir bu. Zira Trabzon'da bu işler genelde sezon başında veya ortasında olagelmiştir. Birden fazla ihtimal arasından en yakın görüneni Sadri Şener'in kongreye gitse de gitmese de daha da güçlenerek daha homojen bir yönetim kurulu ile yola devam etmesi. Peki bir süre sonra o yönetim de ikiye bölünür mü? Bu sorunun cevabına hayır demek ise yakın zamanda mümkün görünmüyor. Şehrin ve camianın 'hastalığı' ile yaşamayı öğrenebilecek yöntemler geliştirmesi en kolay ve en olası çözüm sanki... ZAMAN

Erdal Hoş çok güzel yazmış, kim ola ki kendisi ?

[S.DEMİRCİ]

pahalı transferler dönemi kapanmalı
istanbul takımlarıyla parayla baş edemeyiz.. bunu herkesin anlaması lazım...
o nedenle altyapı ve oyuncu takibi işini programlı şekilde yürütmeliyiz...
yoksa bu borçlanmayla kulübe başkanlık edecek kimse kalmaz..