Son Dakika Haberleri (BU BAŞLIKTA YORUM YOK!) Sadece haberler

[Emre B.]

Stepanov'a milli takım daveti
Defans oyuncumuz Milan Stepanov S2 Eylül tarihinde Azerbaycan ve 6 Eylül'de Polonya ile EUR0 2008 eleme maçları oynayacak Sırbistan A Milli Takımı'na çağrıldı.


28 Ağustos'ta milli takım kampına gidecek olan Stepanov, 7 Eylül'de Trabzon'a dönecek.
21.08.2006 20:41:00

[Emre B.]

Murat Ocak’a yoğun tedavi
Gaziantepspor maçının sonlarına doğru sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kalan Murat Ocak’ın sağ ayak bileğinin bağlarında zedelenme tespit edildi. 24 yaşındaki oyuncunun APOEL ve Denizlispor maçlarına yetiştirilmesi için tedavisine hemen başlandı. Bu arada, Yattara’nın da sağ kasığında gerilmeye bağlı ağrısı olduğu bildirildi.


İki oyuncumuzun sakatlıklarıyla ilgili bilgi veren Sağlık Kurulu Başkanımız Köksal Güney, “Murat Ocak’ın sağ ayak bileğinde zedelenme mevcut. APOEL ve hafta sonu oynanacak Denizlispor maçlarında forma giyebilmesi için hızlı bir tedavi süreci başlattık ancak futbolcumuzun iki maçta da oynayamama olasılığı var” dedi.

Güney, Yattara’nın da sağ kasık adalesinde gerilmeye bağlı bir ağrı olduğunu belirterek, “Kendisinin büyük olasılıkla iki maçta da oynayabileceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

[Uğur Aydın]

Biri bu herifleri hacklesin,düştüğümüz durumlara bak

http://forum.antu.com/showthread.php?t=259655

[Colakoglu]

Biri bu herifleri hacklesin,düştüğümüz durumlara bak

http://forum.antu.com/showthread.php?t=259655

Rezil olduk resmen ya,bu linki yönetime yollamak lazim.anlamadigim sey 3 macta 1 puan ama yinede transfer yok...

[k@ndemir]

ya bunlar köpek!afkura dursunlar

[Travelair]

Samanyolu TV de Trabzonspor tartışılıyor

[Travelair]

Yoksa Nobre MİT ajanı mı?


Medyada Aurelio ile Nobre yüzünden bir haftadır kıyasıya bir savaş yaşanıyor.
Birbirlerini faşistlik, ırkçılık ve anti-milliyetçilikle suçlayan yorumcular, sokakta karşılaştıklarında selamlaşmayacak kadar düşman oldular kısa sürede!
Ancak kim ne derse desin, hemfikir olmamız gereken bir nokta var;
Diğer spor branşlarında onlarca devşirme sporcu yıllardır ay-yıldızlı forma ile madalyaları toplarken sesini çıkarmayan ve ayakta alkışlayanlar, Aurelio'nun Türk vatandaşlığına geçmesine itiraz edemez.
Yasalar ortada.
Levent Bıçakcı Federasyonu'nun sırf "Ömer Rıza milli takımda oynasın" fantazisi nedeniyle yaptığı talimat değişikliği de orada.
Fenerbahçe kulübünün yabancı kontenjanını boşaltmak için Aurelio'yu Türk statüsünde oynatma girişimi, beğenseniz de beğenmeseniz de yasa ve talimatlara uyuyor.

Biri açıklasın
Uymayan, daha doğrusu etik olmayan, Beşiktaş'ın ezeli rakibinden geri kalmamak için başvurduğu yöntem.
Marcio Nobre'nin Türk vatandaşlığına geçme isteğine itirazım yok.
Kuralına göre ve vakti gelince hay hay.
Ancak ortada, yarın tehlikeli gelişmelere neden olacak bir uygulama var.
Şimdiden Nobre'yi örnek gösteren bir dolu yabancı futbolcu vatandaşlığa geçmek için sıraya girdi.
403 sayılı Türk vatandaşlığı yasasında kimlerin hangi koşullarda T.C. kimliği alacağı son derece net.
Aurelio'nun yararlandığı "Genel olarak vatandaşlığa alınma" başlıklı 6. maddenin (b) fıkrası "Müracaat tarihinden itibaren geriye doğru Türkiye'de 5 yıl ikamet etme" zorunluluğu getirirken, Nobre bu koşula uymadığı için Beşiktaş kulübü "İstisnai haller" başlıklı 7. maddenin (e) fıkrasını devreye soktu ve benzeri görülmemiş bir şekilde Brezilyalıya vatandaşlık yolunu açtı.
(Bu arada Nobre'nin aynı yasa maddesinin (d) fıkrasındaki "Türkiye'ye sanayi tesisi getiren, sosyal, ekonomik alanlarda veya bilim teknik veyahut sanat alanlarında olağanüstü hizmeti geçmiş ve geçeceği düşünülen kişiler" kaleminden vatandaş olduğu yorumları, yanlış bilgilenmeden kaynaklanıyor. Çünkü bu fıkra spor alanını kapsamıyor)
Yani Nobre'ye - buraya dikkat edin - sadece olağanüstü durumlarda kullanılan "Vatandaşlığa alınması Bakanlar Kurulunca zaruri görülenler" fıkrası uygulandı.
Şeytanın bile aklına gelmezdi ama, babası İçişleri bakanı olan Beşiktaş ikinci başkanı Murat Aksu'nun aklına geldi.
Söyler misiniz, Nobre'nin vatandaşlığa alınmasındaki "zaruret" neydi?
Biri çıkıp açıklasın, Nobre cebinde Türk futbolunun kurtuluş reçetesini mi taşıyordu?
Yoksa Brezilyalı oyuncunun bizim bilmediğimiz bir misyonu, özel bir görevi mi vardı futbolun dışında?
Neydi Nobre'nin ayrıcalığı?
Milli İstihbarat Teşkilatı ve ülke çıkarlarına hizmet eden yabancılara uygulanan bu yasa maddesi, neden Nobre için kullanılmıştı?
Sırf siyah-beyazlılar Fenerbahçe'den bir adım geri kalmasın diye mi?
"Aldık sana ne?" diyorsanız susarım.
Ülkede yasalar bu kadar keyfi yorumlanıyor, adamına göre uygulanıyorsa pes doğrusu.
Yarın Ankarasporlu Jaba'nın da aynı maddeden yararlanarak vatandaşlığa geçme talebi gündeme geldiğinde, Nobre'nin başvurusunu elden ele dolaştırarak jet hızıyla imzalayan Bakanlar Kurulu kendisine ne yanıt verecek, merak ediyorum.
Acaba "Boyun kısa, senden istihbaratçı filan olmaz" mı denecek?
Nobre'ye böyle bir hak tanıdıysanız, gerisine "dur" diyemezsiniz.
Açtığınız kapının menteşeleri yerinden fırlayıncaya dek geleni buyur edeceksiniz...
Bakanlar Kurulu'nun Nobre ile ilgili kararnameyi imzalamasından sonra gözlerim bir umut, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e çevrilmişti.
İyi bir hukukçu olan Cumhurbaşkanı'nın "Nobre'nin vatandaşlığa alınmasındaki zarureti sorgulayacağını" düşünüyordum ki...

İş başa düştü
Sayın Sezer'in bizimle aynı kaygıyı taşımadığını gördüm. Şaşırdım...
Anlaşılan iş başa düştü.
Bu abukluğa son vermek yine Futbol Federasyonu'na kaldı.
Federasyon derhal harekete geçip talimattaki " A milli takımda oynama uygunluğu" ifadesini kaldırmalı ve işin cılkını çıkaranların önünü kesmeli.
Ocak ayını beklemeden hemen yarın yapmalı bu değişikliği.
Yoksa bir tarafta yeni Mertler, Mehmetler ve Ahmetlerle tadının neye benzediği belli olmayan bir SÜPER ligimiz...
Öte tarafta ise "çok milliyetçiler", "az milliyetçiler" ve "milliyetçi olmayanlar" diye sınıflara ayrılmış bir spor medyamız olacak.

Çete'ye tavır

Cem Deda'nın dinlendirilmesi gereken maçın ardından yeni bir görev almasının tek açıklaması vardı;
Bu sezon farklı bir duruş sergileyen ve her fırsatta hakeminin arkasında olduğunu vurgulayan MHK Deda'ya yöneltilen "çete suçlamasına" tepki ataması yapmıştı.
Trabzonspor kulübü başkanı Nuri Albayrak'ın maç sonrası açıklamaları her ne kadar disiplin kurulu tarafından cezalandırılmış, Cem Deda tazminat davası açılması için avukatlarına yetki vermişse de, MHK hatalı maç yönetmesine karşın hakemine sahip çıkmıştı.
İlk iki haftada FIFA kokartlı hakemler Selçuk Dereli, Fırat Aydınus, Bülent Demirlek ve Yunus Yıldırım'ın gözünün yaşına bakmayan kurul, kritik bir kararla Deda'yı dinlendirmek yerine sahaya sürmeyi tercih etmişti.
Bu tavrın doğru olduğunu düşünenlerdenim.
Ancak uygulamasının hakem kararlarındaki gibi standarta bağlanması gerektiğine inanıyorum.
Ayrım yapılmadan her kulüp, her yönetici için aynı tepkinin gösterilmesi, Türk hakeminin yitip giden saygınlığının yeniden kazandırılmasında önemli rol oynayacaktır.
Aksi takdirde, durum içinden çıkılmaz bir hal alacaktır ki...
Düşünmek bile istemiyorum!

Vazgeçtim kardeşim

Doksan dakika bitiminde Ankaraspor yöneticileri bas-bas bağırıyordu;
"Hakem Ankaragücü'nün golünde kural hatası yaptı. Maçın tekrarını isteyeceğiz"
Bekliyorduk ki ertesi gün federasyona başvuru yapılsın, iddiaların peşinden gidilsin.
Ama o ne?
Aradan dört gün geçti çıt yok.
Öğreniyoruz ki, başkent ekibi yöneticileri, birileri tarafından "Hakemin kural hatası yapmadığı yönünde" ikna edilmiş!
O akşam nasıl çıkıp ortalığı birbirine katıyorsan, itirazdan neden vazgeçtiğini de açıklamanı bekliyor kamuoyu.
Yoksa insanın aklına başka şeyler geliyor vallahi!

[Travelair]

Faruk Kanca Büyük Tehlike Atlattı

Transfer için gittiği Brezilya’da 39. günü dolduran yönetici Faruk Kanca, önceki gece ciddi bir tehlike atlattı. Türkiye’den gelecek haberi dört gözle bekleyen Trabzonspor idarecisinin, kendisine bu ülkede yardımcı olan menacerlerle sohbet ettiği bir sırada hiç hesapta olmayan bir gelişme yaşandı. Kanca ve beraberindekilerin içinde bulunduğu aracın etrafını sarıp silahlarını çeken polisler, “dışarı çıkın” ikazında bulundular. Sıkıntı dolu anları FANATİK ile paylaşan Faruk Kanca, olayın devamını şöyle anlattı:

Polisler silah çekti

“Bir anda ne olduğunu anlamadık ve büyük bir şaşkınlığa uğradık. Ardından kendimizi tanıtıp, kimliklerimizi gösterdik. Doğrusu büyük bir tehlike atlattık. Çünkü bulunduğumuz bölgede çetecilik olayı bir hayli yaygın. Emniyet kuvvetleri de bu nedenle çok katı tutum sergiliyor. Soğukkanlı tavrımızla belki daha ciddi bir tehlikeden kurtulduk. Türkiye’den gelecek haberi bekliyorum. Takımdaki eksikler doğrultusunda temasta olduğumuz futbolcular var. Bu hafta sonuna kadar yurda dönmeyi planlıyorum.”

[Yako]

Aha konustu...

[tirabzonli]

22.08.2006 SALI

Trabzonspor'da herkes birbirinden şikâyetçi

Trabzonspor Teknik Direktörü Sebastiao Lazaroni, kaybedilen puanlar sonrası forvetsizlikten yakınmaya başladı.

Lazaroni, 2-1 kaybedilen Gaziantepspor maçı sonrası, "Bir takımda topu çizgiden içeri sokan oyuncular çok önemlidir." diyerek yönetime bir golcü alınması yönünde mesaj verdi. Ligde henüz galibiyetle tanışamayan Trabzonspor'da yönetim ve teknik ekip birbirlerini suçlamaya başladı. Teknik Direktör Sebastiao Lazaroni, alınan mağlubiyetin sorumluluğunu, oyuncularının ve transfer yapamadığını ima ettiği yönetimin üzerine yıktı.

Trabzonspor'un maçta bütün istatistikler açısından rakibin önünde olmasına rağmen mağlup olduklarını ifade eden Lazaroni, "Eğer altı pasın içinde yakaladığımız pozisyonları düşünürsek sonucun çok farklı olması gerekirdi. Rakibimiz bulduğu pozisyonları değerlendirdi. Biz ise yakaladığımız fırsatları gole çeviremedik. Futbol böyle bir oyun. Şansları değerlendiremezseniz bu tür sonuçlar alırsınız." dedi.

Özellikle Marcelinho'nun kale çizgisi önünde kaçırdığı yüzde yüzlük gol pozisyonuna göndermede bulunan Brezilyalı teknik adam, "Bir takımda topu çizgiden içeri sokan oyuncular çok önemlidir. Farkı oluşturan golcülerdir. Ben inanıyorum ki, daha iyi olacağız.” diye konuştu.

Lazaroni, mağlubiyetin sorumlusu olarak oyuncularını suçlarken, camianın büyük bölümü de hocayı Yattara'yı ilk 11'de oynatmamakla hatalı buluyor. Trabzonspor'un bu futbolcunun oyuna girmesiyle birlikte rakibine üstünlük kurduğunu ve pozisyon bulduğunu belirten taraftarlar, "Yattara'nın asisti ve Gökdeniz'in golüyle beraberliğı yakaladık. Böyle bir oyuncu kenarda bekletilir mi?" yorumunda bulunuyor. Bu arada Trabzonspor, perşembe günü UEFA Kupası 2. ön eleme turunda karşılaşacağı Apoel maçının hazırlıklarına ara vermeden başladı.

22.08.2006
İbrahim Şahin
Trabzon Zaman

[champions]

MUSAMPA OLMAYINCA...
Trabzonspor?da yabancı oyuncu transferi konusunda olumlu bir adım atılamazken, Brezilya?da bulunan yönetim kurulu üyesi Faruk Kanca, kendi listelerini hazırladıklarını ve transfer edecekleri oyuncu için teknik direktör Lazaroni?den onay beklediklerini söyledi. Kanca, transferi 2-3 gün içerisinde bitirmeyi planladıklarını belirtirken, ?Musampa?nın transferi gerçekleşmeyince burada daha önce görüştüğümüz oyuncularla yeniden temasa geçtik? dedi.
ORTA SAHA İSTEĞİ
Teknik Direktör Lazaroni?nin orta saha için de kendilerinden oyuncu talebinde bulunduğunu dile getiren Faruk Kanca, ?Buradaki izlenimlerimiz doğrultusunda tespit ettiğimiz yabancı oyuncuların isimlerini de kendilerine bildirdik. Alacağımız oyuncuların isimlerini bize bildirmeleri halinde transferi noktalayıp Türkiye?ye döneceğiz? diye konuştu. Trabzonspor?un transfer listesinde öncelikle İnternac
ionallı Alex, Sao Paulolu Mineiro ve Fluminenseli Juliano bulunuyor.

[yusuf atalay]

bu adamlar oyuncu alamaz. gelsin otursunlar aşağı.

[Burçak]

APOEL maçının biletleri satışta
Takımımızın 24 Ağustos 2006 Perşembe günü UEFA Kupası İkinci Ön Eleme Turu’nda G. Kıbrıs Rum Kesimi’nin APOEL takımıyla yapacağı maçın biletler satışa sunuldu.

Biletix ve stadyum gişelerinden, Sadri Şener Sosyal Tesisleri içindeki TS Club mağazamızdan ve http://www.biletix.com.tr adresinden temin edilebilecek biletlerin fiyatları da aşağıdaki şekilde belirlendi:




Açık B : 10 YTL
Açık A : 10 YTL
Maraton: 20 YTL
Maraton Özel : 40 YTL
Kapalı : 50 YTL
VIP 2 : 100 YTL
VIP 1 : 200 YTL

[worldmaster]

Yok böyle bir kaleci!
Sao Paulo'nun kalecisi Rogerio Ceni, Cruzeiro ile 2-2 berabere kaldıkları lig maçında tarihe geçti. 35. dakikada takımı 2-0 geriye düştükten sonra 38'de bir penaltı atışı kurtaran Ceni, 42. dakikada frikikten attığı golle farkı bire indirdi. 61'de penaltıdan beraberliği sağladı. Almanya 2006 Dünya Kupası'nda Brezilya'nın ikinci kalecisi olan Ceni, kariyerinde 64 gole ulaştı ve 62 gollü Chilavert'i geride bırakarak en çok gol atan kaleci unvanını yakaladı.

[ATSIZ]

Yok böyle bir kaleci!
Sao Paulo'nun kalecisi Rogerio Ceni, Cruzeiro ile 2-2 berabere kaldıkları lig maçında tarihe geçti. 35. dakikada takımı 2-0 geriye düştükten sonra 38'de bir penaltı atışı kurtaran Ceni, 42. dakikada frikikten attığı golle farkı bire indirdi. 61'de penaltıdan beraberliği sağladı. Almanya 2006 Dünya Kupası'nda Brezilya'nın ikinci kalecisi olan Ceni, kariyerinde 64 gole ulaştı ve 62 gollü Chilavert'i geride bırakarak en çok gol atan kaleci unvanını yakaladı.

bizim paralı başkan bunu hemen alsın,bir taşla iki kuş vurmuş olur....
hem kaleci hem santrafor,
nasılsa parasını cebinden verecek