Futboldaki en talihsiz mevkii teknik direktörlük mevkiidir. Çünkü başarısı da başarısızlığı da son derece subjektif ölçülere göre değerlendirilir. Öyle ki, bu ölçülere kılık kıyafet bile dahil edilebilir.
Efendime söyleyeyim, Türkiye'nin en yüksek kariyere sahip teknik adamı (bir yerli teknik adam Milli Takım'ı en azından Dünya ikincisi yapana kadar bu böyledir) bırakın yaban elleri, kendi yetiştiği takımın taraftar forumunda lağım çukurlarına sokulup sokulup çıkarılır. Yani bilerek ve isteyerek şampiyonluğu kaybettirmiş olsa ancak böyle muamele görürdü herhalde.
Bu adam, Gordon Milne Beşiktaş'a altın çağını yaşattığı dönemlerde Boluspor'u çalıştırırken yılın teknik adamı seçilmişti bu ülkede. Hem de "ulusal medya" tarafından. Sahi, UEFA da 2002 Dünya Kupası'ndan sonra kendisini bir sıfata layık görmüştü, hatırlıyor musunuz? Benim hafızam giderek zayıflıyor, bazı şeyleri unutmaya başladım.
Şenol Güneş bize büyük acılar yaşattı, öyle mi? Emin misiniz? Sakın "bir taşla şampiyonluğu aldım" diyenler yaşatmış olmasın? Ya da görmediğimiz, bilmediğimiz başkaları?.. Onlara dişimiz geçmiyor da Şenol Güneş'i habire gagalamak daha mı kolay yoksa? Milli takıma yükselmiş bir futbolcu ertesi sezon neden şimdi adını bile hatırlamadığım sıradan bir takıma gönderildi, bir fikriniz var mı?
Temenni ederim ki Şenol Güneş gelmez. Biz böyle iyiyiz. Ara sıra mahşer, ara sıra yaşama hırsı... Bazen neşe, bazen keder... Yaşayıp gidiyoruz. Hiç lazım değil bize Cumhurbaşkanlığı Kupası, Başbakanlık Kupası, Türkiye Kupası, Avrupa başarıları... Bunların zerre kadar önemi yok. Biz kargadan başka kuş, şampiyonluktan gayrı başarı tanımayız.
Haa... Şenol Güneş gelir de takım şampiyon olursa, tamamen kendi dışındaki faktörler sayesinde şampiyon olacaktır Trabzonspor. Bunu sakın unutmayın, aksini aklınızdan bile geçirmeyin.
Efendime söyleyeyim, Türkiye'nin en yüksek kariyere sahip teknik adamı (bir yerli teknik adam Milli Takım'ı en azından Dünya ikincisi yapana kadar bu böyledir) bırakın yaban elleri, kendi yetiştiği takımın taraftar forumunda lağım çukurlarına sokulup sokulup çıkarılır. Yani bilerek ve isteyerek şampiyonluğu kaybettirmiş olsa ancak böyle muamele görürdü herhalde.
Bu adam, Gordon Milne Beşiktaş'a altın çağını yaşattığı dönemlerde Boluspor'u çalıştırırken yılın teknik adamı seçilmişti bu ülkede. Hem de "ulusal medya" tarafından. Sahi, UEFA da 2002 Dünya Kupası'ndan sonra kendisini bir sıfata layık görmüştü, hatırlıyor musunuz? Benim hafızam giderek zayıflıyor, bazı şeyleri unutmaya başladım.
Şenol Güneş bize büyük acılar yaşattı, öyle mi? Emin misiniz? Sakın "bir taşla şampiyonluğu aldım" diyenler yaşatmış olmasın? Ya da görmediğimiz, bilmediğimiz başkaları?.. Onlara dişimiz geçmiyor da Şenol Güneş'i habire gagalamak daha mı kolay yoksa? Milli takıma yükselmiş bir futbolcu ertesi sezon neden şimdi adını bile hatırlamadığım sıradan bir takıma gönderildi, bir fikriniz var mı?
Temenni ederim ki Şenol Güneş gelmez. Biz böyle iyiyiz. Ara sıra mahşer, ara sıra yaşama hırsı... Bazen neşe, bazen keder... Yaşayıp gidiyoruz. Hiç lazım değil bize Cumhurbaşkanlığı Kupası, Başbakanlık Kupası, Türkiye Kupası, Avrupa başarıları... Bunların zerre kadar önemi yok. Biz kargadan başka kuş, şampiyonluktan gayrı başarı tanımayız.
Haa... Şenol Güneş gelir de takım şampiyon olursa, tamamen kendi dışındaki faktörler sayesinde şampiyon olacaktır Trabzonspor. Bunu sakın unutmayın, aksini aklınızdan bile geçirmeyin.
Yorum