Süper Lig 37.Hafta | Trabzonspor 2 - 1 Altay | İSTANBUL BORDO MAVİ!

[angraf]

altay maçı +60 bin olur
çocuklarda gelecek büssürü onlarıda sayarsak 65 bini geçer.

[fadigaTS]

Ben de maçtayım.Haydi dolduralım bakalım stadı.İşte taraftar işte şampiyon

[Sadettin_]

Doğudan alınabiliyor mu boşuna pasolig almiyim

[Sacit]

En düşük bilet fiyatını 500 yerine 250 yapsan kimse itiraz etmezdi

ilk başta 250 yap veya 200 yap herkes alsın
şimdi 100 lira yaptın da ne oldu?

Bunu düşünemiyor musun?
acayip işler yahu!

[ts_ezer]

Biletleri yönetim çok geç satışa çıkardı eğer hedeflenen rakam olmazsa tek sebebi budur.

Arkadaşlar şu an satılan bilet sayısı bile büyük bir başarıdır.
O statta sadece doğu türibinini doldursak bile yeter.
Ki pazara kadar bilet kalmaz.

[Tuğrul Z.]

Passolig internet sitesinden bilet aldıktan sonra gişeden hatıra amaçlı kağıt bileti de alabiliyor muyuz bilen var mı?

[arda.61]

+61 bin olur

[Sadettin_]

Doğu üstten aldım . Yıllar olmustu maça gitmeyeli ...
Her aşama ama aklınıza gelebilecek her asamada sıkıntı çıktı .
Rezalet bir mobil uygulamasi var
Yeni mezun züppe bı soytariya mi yaptırdılar bu uygulamayı bilmiyorum. rezalet yahu .
Üye olurken böbreğimi gazete kağıdına sardım hazırda beklettim . O kadar fazla bilgi istiyorlar

[shagrath61]

Okuduğunuzu anlamakta bir sıkıntınız yoksa ifade etmediğim şeyler üzerinden geyik yapmayı kesip yazdıklarımda bir yanlış varsa ekleme veya düzeltme yapabilirsiniz. Kötü yönetim vardır veya yoktur, işin bu kısmi göreceli olduğu için hiç girmedim. Zaten işin bu kısmı fazlasıyla politik! Ben meseleye sosyalojik açıdan bakıp somut olguları ifade ederek sonuçlarını yazdım. Hangisine itiraz ediyorsunuz? Tek tek yazın. Gerçi itiraz edilecek bir şey yok ama yine de adet yerini bulsun.

Benim yazdıklarınıza itirazım var. Bu ülkenin içerisinde terör , darbe vb etkenler 80 ' lerden beri mevcut . Dolar 2001 yılında 1,20 TL idi.

Ülkenin bu durumunun ; yap işlet devret sistemi ve anlaşmaların dolar ile yapılması , üreten değil tüketen bir topluma doğru evirilme , ekonominin felaket şekilde yönetilmesinin etkisi daha fazla.

Dediğiniz şeylerin de etkisi var mıdır ? Vardır.

Ama üretemediğiniz sürece paranızın değersizleşmesi , kasanızda para olmadığı sürece bastığınız paranın piyasada dolaşan para sayısını arttırdığı için TL ' nin diğer dövizlere göre değer kaybetmesi çok normal .

Kaldı ki , yöneticiler zenginleşirken halk nasıl fakirleşiyor ? Bu da irdelenmesi gereken bir unsur .

Bu arada bundan önceki ekonomi bakanının açıklamasına göre , 2018 ağustos ayı gibi ekonomik olarak uçuyorduk sanırım.

Amacım siyaset yapmak değil , ancak kendimi cevap verme zorunluluğunda hissettim .

[Adem Akyüz']

Passolig internet sitesinden bilet aldıktan sonra gişeden hatıra amaçlı kağıt bileti de alabiliyor muyuz bilen var mı?

Kağıt bilet uygulaması olmadığı için böyle bir şey mümkün değil maalesef.

[Mehmet BAŞ]

Benim yazdıklarınıza itirazım var. Bu ülkenin içerisinde terör , darbe vb etkenler 80 ' lerden beri mevcut . Dolar 2001 yılında 1,20 TL idi.

Ülkenin bu durumunun ; yap işlet devret sistemi ve anlaşmaların dolar ile yapılması , üreten değil tüketen bir topluma doğru evirilme , ekonominin felaket şekilde yönetilmesinin etkisi daha fazla.

Dediğiniz şeylerin de etkisi var mıdır ? Vardır.

Ama üretemediğiniz sürece paranızın değersizleşmesi , kasanızda para olmadığı sürece bastığınız paranın piyasada dolaşan para sayısını arttırdığı için TL ' nin diğer dövizlere göre değer kaybetmesi çok normal .

Kaldı ki , yöneticiler zenginleşirken halk nasıl fakirleşiyor ? Bu da irdelenmesi gereken bir unsur .

Bu arada bundan önceki ekonomi bakanının açıklamasına göre , 2018 ağustos ayı gibi ekonomik olarak uçuyorduk sanırım.

Amacım siyaset yapmak değil , ancak kendimi cevap verme zorunluluğunda hissettim .

Saygı çerçevesinde yazdığın için öncelikle teşekkür ediyorum. Söz konusu ekonomi olunca insanımız siyasi bir zırha bürünüp meseleyi odağından saptırabiliyor. Halbuki meseleyi siyasi zemine çekmeden eksiği ve yanlışı tartışabilmemiz gerekir. En azından şu an bunu yapıyor olmak da güzel. Şimdi meseleye gelecek olursak önceki yazımda terör konusuna değinmemiştim. Bu konudan bahsettiğin iyi oldu, şöyle bir düşününce terör meselesinde yitip giden canlarımız ciğerimizi yaktığı gibi 1984 yılı ve sonrasında cebimizi de fena halde yaktı. Terörü bitirmek uğruna ülke olarak neredeyse bir servet harcadık! Geri kaldık diyoruz ya sebeplerden biri de terör! Avrupalıların böyle bir derdi yok tabi.

Ekonomimizin Avrupa seviyesinde olmamasına sebep çoktur. Önceki yazımda işin sosyolojik yönünü vurguladım. Tabi bir de senin dediğin gibi işin kötü yönetim tarafı var ki bunu da yabana atmamak lazım. Bu noktada hangisinin daha ağır bastığı tartışmaya açıktır. Benim fikrim daha çok sosyolojik nedenlere dayanıyor. Öyle ki bu ülke uzun yıllar ABD'nin sopası altında üretmeden veya sınırlı üreterek bağımlı bir devlet olarak varlığını sürdürdü. Bize izin verdikleri ölçüte üretiyor, izin vermedikleri noktalarda duruyorduk. Tabi bir de söz dinlemeyip kendi bildiğini yapmak isteyen liderlerin dönemleri oldu. Onları da yaptıkları darbelerle al aşağı ettiler ve yeniden kendi kurdukları düzeni devam ettirdiler. Son olarak söz dinlemeyen bir liderimizi al aşağı etmek için 15 Temmuz'da bunu yine denediler ancak bu kez olmadı. Ardından ekonominizi mahvedeceğim diyen bir ABD başkanını karşımızda bulduk! Aslında mesele gayet açık değil mi? Herifler açıkça benim istediğim çizgilerin dışına çıkamazsın diyor! İşte bu nedenle ekonomiyi salt rakamlar üzerinden okumamak gerektiğini düşünüyorum. Günümüzde ekonomi adeta bir savaş sahnesi oldu. Özellikle ABD, boyunduruğu altında tutmak istediği ülkeleri Dolar ile köşeye sıkıştırıp iktidarlara istediklerini yaptırıyor. Gördüğüm kadarıyla biz ülke olarak altı senedir inatla ABD'ye direniyoruz ve kendi bildiğimizi yapıyoruz. Bence bu duruş oldukça değerli ancak halkımızın eve giren ekmeği, fasulyeyi, peyniri pahalı almasına sebep oluyor. Bu noktada millet olarak yakın tarihte bir tercih yapacağız. Ya ucuz ekmek yiyip dediklerini yapacağız ya da uzunca bir süre dişimizi sıkıp en sonunda bu prangayı yıkıp geçeceğiz. Bakalım ne olacak...

Yap/İşlet/Devret sistemi devletin hızlı ve etkin bir şekilde proje üretmesini sağlayan verimli bir sistem ancak bu noktada tüm dünyada artık tartışmalı hale gelen sosyal devlet olgusu ile çelişiyor. Vergi veren halk köprüye, otoyola veya başkaca hizmetlere para verip kullanacaksa sosyal devlet işin neresinde tartışması doğuyor. Bu bir tercih, devlet bazı alanlarda sosyal devlet olma anlayışını terk edebiliyor. Günümüz dünyasında özellikle Batılı ülkelerde bu konuda ciddi sorunlar ve tartışmalar var. Öyle görünüyor ki yakın bir gelecekte ülkemizde de benzer tartışmalar oluyor/olacaktır. Üretim konusuna gelirsek son yirmi senede daha fazla üreten bir ülke haline geldik, bunu ihracat rakamlarının 10'a katlanmasından anlayabiliyoruz. Ancak yeterli mi? Elbette değil! Kısacası bu noktada tüketen değil, aslında daha çok üreten bir topluma doğru gidiyoruz lakin bu gidişatın hızı yeterli mi değil mi tartışabiliriz.

Son olarak yöneticiler zenginleşirken halk nasıl fakirleşiyor sorusu bizim değil, aslında tüm dünyanın sorunudur. Dünya nüfusunun %5'lik bir kesimin tüm sermayenin %90'ını kontrol ettiği bir dünyada yaşıyoruz. Acı ama gerçek maalesef bu! Zengin daha da zengin olmak adına önüne çıkan her şeyi yıkıp geçiyor. Fakir ise açlıktan can veriyor. Bugün gözümüzün önünde can verdiklerini göremediğimiz için Afrika ve diğer fakir ülkelerde yaşanan trajediyi tam anlamıyla anlayamıyoruz. Yıllık 25-30 Milyar Dolar para ile tüm aç insanlar doyabileceği halde neden bu can pazarı yaşanıyor sorusu aslında insanların aç gözlülüğünü en güzel yansıtan sorudur.

[Hasan Habip Özbay]

bursadan çok kalabalık yaklaşık 2000 kişi akıyoruz her zamanki gibi istanbula inşallah bolca arkadaş ve bmn li görmek nasip olur sadec eğlenceye gidiyorum skor veye kim oynamış umrumda değil tadını çıkaracağım ŞAMPİYONLUĞUN

[nevzat61]

Ha gayret uşaklar.. göreceğiz bugün 60 bini geçtiğini..

[makbernatsu]

Benim yazdıklarınıza itirazım var. Bu ülkenin içerisinde terör , darbe vb etkenler 80 ' lerden beri mevcut . Dolar 2001 yılında 1,20 TL idi.

Ülkenin bu durumunun ; yap işlet devret sistemi ve anlaşmaların dolar ile yapılması , üreten değil tüketen bir topluma doğru evirilme , ekonominin felaket şekilde yönetilmesinin etkisi daha fazla.

Dediğiniz şeylerin de etkisi var mıdır ? Vardır.

Ama üretemediğiniz sürece paranızın değersizleşmesi , kasanızda para olmadığı sürece bastığınız paranın piyasada dolaşan para sayısını arttırdığı için TL ' nin diğer dövizlere göre değer kaybetmesi çok normal .

Kaldı ki , yöneticiler zenginleşirken halk nasıl fakirleşiyor ? Bu da irdelenmesi gereken bir unsur .

Bu arada bundan önceki ekonomi bakanının açıklamasına göre , 2018 ağustos ayı gibi ekonomik olarak uçuyorduk sanırım.

Amacım siyaset yapmak değil , ancak kendimi cevap verme zorunluluğunda hissettim .

Git siyasetini başka yerde yap. Amacım siyaset değil diyorsun destan yazmışsın

[David_LuiZ4]

Konudan bağımsız olacak ama bu iktidar diye ötekileştirdiğiniz adamlar yirmi senede milli geliri üç kat artırdılar. Rakamlar ortada, meraklıysanız açıp bakabilirsiniz. Ancak Türkiye'de özellikle son beş senede alım gücü gittikçe azalıyor. Bu gerçeği söylememiz lazım. Lakin meseleyi biraz eşeleyince son beş senede ülkede ciddi olaylar yaşandığını ve bunların da ülke ekonomisine zarar verdiğini söylemeliyiz.

Bizler sizin ikamet ettiğiniz Almanya gibi sakin bir ülkede yaşamıyoruz. Son yıllarda ülkemizde yaşanan eylemlere bakarsanız bunu anlarsınız. Gezi eylemleri ile başlayan süreç, MİT Tırları ve Darbe Girişimi ile devam etti. Bunların ekonomik tahribatı büyük oldu. Akabinde ABD Başkanı ülke ekonomimizi iflah ettireceğini bizzat kendi ağzı ile söyledi. Daha sonra tüm dünyada yaşanan korono virüs süreci ve şimdi de Ukrayna savaşı! Gerçi ülke olarak etrafımızda savaş olmayan ülke neredeyse kalmadı ya neyse! Bu şartlar altında bir ülkenin ekonomisi sizce nasıl iyi olabilir? Evet, ekonomi kötü diyorsunuz, sorumluları da işaret ediyorsunuz ama ekonominin neden kötü olduğuna dair sosyolojik ve ekonomik bir değerlendirme yapmıyorsunuz.

Sizce şu yukarıda yazdığım süreçler herhangi bir Avrupa ülkesinin başına gelse ekonomisi ne halde olurdu? Objektif olalım. Bunlar normal şeyler mi? Siz Almanya gibi ülkede böyle şeyler yaşıyor musunuz? Merak ediyorum. Demem o ki dışarıdan bakıp külhanbeyi gibi siz bunlara nasıl sabrediyorsunuz demek yerine ülke olarak yaşadıklarımıza empati yaparak konuşun lütfen. Bu millet 20 sene boyunca kimseyi kara kaşı veya kara gözü için iktidarda tutmadı. Rakamlar ortada, ülkenin başından geçenler ortada. Anlamayı denerseniz insanların neden bu iktidara oy verdiğini kavrayabilirsiniz. Her neyse, ülke şartlarında bir bilete 500 TL verecek durumumuz yok. Ayın sonunu hesap etmek zorundayız diyerek bu futbol dışı sohbeti yine Trabzonspor ile kapatıyorum.

Akp döneminde "devlet memuru" olup oturduğu yerden hiçbir iş yapmadan para kazanan Mehmet BAŞ'dan şarkılar dinlediniz.

Bal tutan parmağını yalar Mehmet Baş da öyle yapıyor anlasanıza.