Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Son Dakika Haberleri | Bu Başlıkta Üye Yorumu Yok!

Daraltma
X
 
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • "Bazen maça çıkmak bile istemiyoruz!"


    O sadece bir Trabzonsporlu değil... O doğma-büyüme Trabzonlu... Ancak o bile, Trabzonspor tribünlerinin sabırsızlığından şikayetçi... Hatta, tribünlerin Trabzonlu futbolcalara daha az kredi tanıdığına inanıyor.


    Ligtv.com.tr'nin bugünkü konuğu, Trabzonspor'un genç futbolcusu Barış Memiş. Şehrin bağrından çıkan, bir dönem büyük umut olan ama ardından düşüş yaşayan genç futbolcu, içini Ligtv.com.tr Haber Müdürü Erdem Erol'a döktü.

    Barış, genç yaşına rağmen cesur açıklamalar yaptı. Belki de Trabzon şehrinin bağrından çıktığı için, rahatça dile getirdi sıkıntıları. Çünkü o, taraftarını eleştirmedi. Aslında o hemşehrileriyle dertleşti.

    "İnsanlar artık çok kredisiz olmaya başladı Trabzonsporlu futbolcular için. Taraftar hasretini, futbolculara çok negatif aksettiriyor. İnanın o tepkileri duymamak için maça bile çıkmamak istediğimiz zamanlar oluyor." diyen Barış memiş, bu baskının diğer büyük takımlardan bile fazla olduğunu savundu.

    Tribünlerin hedef tahtası haline gelen Yattara'ya da sahip çıkan Barış Memiş, "Onun duyguları artık olağanüstü, bir Trabzonlu kadar. Belki de bazı Trabzonlulardan Trabzonspor’u daha iyi anlayabiliyordur ve daha iyi Trabzonlu’dur. O kadar açık ve net, kesinlikle." diye konuştu.



    "BAZEN MAÇA ÇIKMAK BİLE İSTEMİYORUZ"

    Bir Trabzonlunun Trabzonspor’da futbol oynaması ne kadar zor, ne kadar kolay? Çok hassas bir denge herhalde.

    Kesinlikle. Öncelikle ben şunu söylemek istiyorum. Bir Trabzonlu ve bir Trabzonsporlu olarak ailemim yaşadığı, doğup büyüdüğüm yerde futbol oynadığım için gerçekten çok mutluyum. Bundan zevk alıyorum. Takımda bir çok Trabzonlu abilerimiz, arkadaşlarımız var. Onların çevresi, arkadaşları burada. Herkes iyi oynayalım, yenelim, sokakta arkadaşlarımızla dolaşalım, ailelerimizn yüzünü güldürelim istiyor. Ama inanın Trabzon o kadar baskılı bir şehir ki; çünkü kolay değil, 26 yıllık bir şampiyonluk hasreti var, herkes bunu bekliyor. Herkes Trabzonlulardan bir şey bekliyor. Tabii ki biz saha içerisinde ani bir hareket yaptığımız zaman, top kaybı veya bir hata yaptığımız zaman, insanlar artık çok kredisiz olmaya başladı Trabzonsporlu futbolcular için. Çünkü taraftar bu hasretini, bu özlemini sahaya futbolculara çok aksi, çok negatif yönde aksettiriyorlar. İnanın o tepkileri duymamak için maça bile çıkmamak istediğimiz zamanlar oluyor. Belki büyük takımlarda bunlar yaşanabilir ama ben Trabzon’da yaşandığı kadar yaşanacağını zannetmiyorum.

    Takımda kaç tane Trabzonlu futbolcu var?
    Yanılmıyorsam 4-5 tane. Tolga Zengin, Engin, Tayfun, ben. 4-5 civarı.

    "YABANCILAR BİZİ ANLAMAZ, TAKIMDA DAHA FAZLA TRABZONLU OLMALI"

    Bu sayının az olması bir Trabzonlu olarak senin futbol oynamanı zorlaştırıyor mu?

    Tabii ki zorlaştırıyor. İnanın biz sahada Trabzonlular olarak sırt sırta verip de baskılara direndiğimiz zamanlar oluyor. Ama sayımız daha fazla olsaydı çok daha iyi olurdu. Çünkü Trabzonlular kendi aralarında sırt sırta verip dışarıdan gelen tepkilere karşı daha güçlü, daha dirençli olabilirler.
    Biz tabii ki Trabzonlu olarak bunun farkındayız ve şampiyonluk hasretinin en iyi farkında olan biziz. Biz de bunları yabancı arkadaşlarımıza anlatmaya çalışıyoruz. Tabii ki bizim gibi olamazlar, bizim gibi anlayamazlar. Belki de “Bunlar ne diyor?” derler. Ama yavaş yavaş, yaşadıkça öğrenecekler. Ben şuna kesinlikle eminim, Trabzonlu’dan başka bu duyguyu anlayacak kimse yoktur. Kesinlikle büyüklerimizin işine karışmak gibi bir şeyimiz olamaz ama takımda sayımızın çok daha fazla olmasını isteriz bir Trabzonlu olarak.

    "YATTARA BAZILARINDAN DAHA İYİ TRABZONLU!"

    Yattara ne kadar Trabzonlu sence?



    Bence tam anlamıyla Trabzonlu. Çünkü onun duyguları artık olağanüstü, bir Trabzonlu kadar. Kayserispor maçı oynadık ve Kayserispor maçında oyundan çıkarken tepki aldı. Oyundan çıktı ve yedek kulübesine geldi, yanıma oturdu. Kale arkası tribün protesto ediyordu, “Yattara git buradan, artık bırak” diye. Yattara ile gece beraberdim, ben kendisini çok seviyorum, abiden öte benim için. Kendisinin morali çok bozuktu ve bana söylediği şey şuydu: “Ben bu takım için, ben bu şehir için neler yaptım. Ben bu insanların yüzünü çok güldürdüm. Şimdi niye böyle?” Bence bu sözler tamamen yeterli Yattara’nın ne kadar Trabzonlu ve Trabzonsporlu olduğunun görülmesi için. Belki de bazı Trabzonlulardan Trabzonspor’u daha iyi anlayabiliyordur ve daha iyi Trabzonlu’dur. O kadar açık ve net, kesinlikle.

    "TAKIMDA TRABZONLU BİR ABİ OLSA PROTESTOYU DURDURURDU"
    Yattara’ya tepki gösterenler Trabzonlular. Sen de bir Trabzonlu olarak gösterilen tepkiler hakkında ne düşünüyorsun?

    Biraz önce de demek istediğim buydu. Geçen sene Hüseyin Cimşir abimiz bu konuda bize çok yardımcı olurdu. Öyle veya o tipten bir Trabzonlu abimiz olsaydı, belki de tribüne dur işareti yapacaktık ve duracaklardı, bizi dinleyeceklerdi. Ama ben orada tek başımaydım, ben bunu yapamadım. Belki de o protestoyu o an önleyebilirdik. Biraz önce demek istediğim konu bu işte.




    "SÜREKLİ OYNAYABİLMEK ÇOK ÖNEMLİ"

    Geçen seneki Barış’la bu seneki Barış arasında ne fark var? Mutlaka her geçen hafta daha fazla tecrübe kazanmışsındır ama oynayıp oynamamaya baktığımız zaman oradaki istatistikler farklılık gösteriyor.

    Belki insanlara bu sözler biraz klasik gibi geliyor ama bir futbolcunun kesinlikle, genç de olsa çok tecrübeli de olsa, ne olursa olsun oynamaya ihtiyacı var. Çünkü sürekli oynasanız, oynama sürekliliği kazandığınız için gol pozisyonunu değerlendirebilirsiniz. Ama oynamadığınız zaman, pozisyona girdiğinizde şaşırabiliyorsunuz. Ben geçen sene lige iyi başlamıştım. Bu sene de çok iyi başladım ama geçen sene gibi devamını getiremedim. Yattara’nın da sakatlanması büyük rol oynuyor, kimse sakatlık istemez ama birazcık benim önümü açmış oluyor. Çok iyi başladım, hazırlık maçlarında çok iyi oynadım, goller attırdım. Lige de aslında iyi girdiğimi düşünüyorum. UEFA Kupası ilk deneyimimi yaşadım ve gayet iyi şekildeydi. Ardından Bursa maçında da çok iyiydi. Ama hocamızın taktiğiyle belli bir dönem oynamadım. Pes etmiyorum. Yaşım daha genç. Neden genç yaşta başarmayayım ki? Düşünsenize insan 17-18 yaşında A takıma çıkıyor, bu yaşta başarmak varken, benim daha 1 senem var, daha 2 senem var gibi ileri tarih sürerse illa ki bir düşüş yaşayacaktır. Şu an röportaj yaptığımız bu güzel yerlerin bile tadını başka yerlerde çıkartamayacaktır.

    Sezon başında şans buldum diyorsun. Şansı iyi kullanıp kullanamak mı yoksa sadece hocanın tercih meselesi mi? Özeleştiri yaptığın zaman ne çıkıyor ortaya?
    Özeleştiri yaptığım zaman, aslında hayatta kendimi övmeyi benimsemeyen bir insanım. Büyüklerimden bunu öğreniyorum. Touluse maçında ki, ilk kez böyle bir heyecan yaşadım, çok iyi oynadığımı düşünüyorum. Bursa maçında iyi oynadığımı düşünüyorum ama sonrasında hocanın diğer takımların durumuna göre yaptığı bir tercih var. Ben tercih meselesi olarak düşünüyorum. Saygı duyuyorum. Kesinlikle beni düşünmüyor diye birşey düşünmüyorum. Tabii ki beni düşünüyordur çünkü benimle konuşuyor, bana güvendiğini, benim yeteneklerm sayesinde bana forma verdiğini söylüyor. Ben de bekliyorum, çalışmamı asla aksatmıyorum.



    "İLK 2’Yİ ZORLAYACAĞIZ!"

    Puan sıralamasındaki yeriniz ve takımın performansı için ne düşünüyorsun?

    Takımımız kesinlikle Türkiye’nin en kaliteli 3-4 takımından biri. Biz aslında bu sonuçları biraz da konsantre eksikliğine bağlıyoruz. Şehirdeki baskı da çok önemli burada. Geçen sene yenildiğimiz maçtan sonra bizi alkışlıyorlardı. Ama bu sefer maçın başlarında gelen ıslıklamalar, protestolar bizi çok etkiledi. Ama şunu demek istiyorum: Ligin ilk yarısında kalan bütün maçları kazanacağımıza ve şampiyon olmasak bile ilk 2’yi zorlayacağımıza inanıyorum. Kaybettiğimiz puanlar var ama bu bizim için hiç önemli değil, biz kendimizi biliyoruz. Biz istersek, kendimiz için, hiç kimse için değil kendimiz için bunu başarabileceğimizi biliyoruz.

    İlk 2 diyorsun.
    Kesinlikle.

    Şu ana kadar Trabzonda konuştuğum kişiler içerisinde en iddialı söylemi sen dile getirdin Barış.
    Çünkü ben herkesle konuşurum. Takımda bütün abilerimi biliyorum. Mesela biz Galatasaray maçında çok kötü goller yedik, bu bir gerçek. Ama ben Egemen Korkmaz’ın, Giray Kaçar’ın ne kadar kaliteli futbolcu olduğunu biliyorum. Çünkü onlarla içiçeyiz. Bunu başka kimse bilmiyor. Bunu ancak yaşayan bilir. Ben iddialıyım, zaten büyüklerimden, abilerimden duyduğum şeyleri paylaşıyorum. Hiçbir zaman ayrımcılık yok. Onlar ne diyorsa biz de aynı düşünceleri kafamızda kuruyoruz.

    "BROOS'A ZAMAN VERİLMELİ"

    Yöre insanının aceleciliğini ve acımasızlığını biliyorsun. Camianın eleştiri oklarına hedef olan isim bu sene de Broos. “İstifa etsin, gitsin, bu takımın hocası değil” gibi birçok söylem var. Bunun karşısında “İyi hoca, şans verilsin” diyenler de var. Bunları nasıl karşılıyorsun?
    Bu ikinci söyledğinzi söyleyenler, kesinlikle, futbolu iyi bilenlerdir. Çünkü Hugo Bross, bu takımı ilk 2’ye oynatacak bir teknik direktör. Futbolculukta ve antrenörlükte yaşadığı çok büyük başarılar var. Neden Trabzonspor’da olmasın ki? İdmanlarda hocaları gözlemleriz, gözlemlerimize göre biz çok rahatız, biz yorulduğumuz zaman kesmeyi biliyor, idman programı çok iyi, taktiksel yönde bize çok iyi şeyler öğretiyor, biz ondan çok şey kazanıyoruz. Bence kesinlikle zaman tanınması lazım. Hoca kafasındaki şablonu bu takıma yerleştirdiği zaman çok daha hızlı bir şekilde yükselişe geçeceğiz.


    Erdem Erol
    Ligtv.com.tr Haber Müdürü
    erdem.erol@ligtv.com.tr

    Başka hiçbir yerde bulamayacağınız goller, en güçlü, hızlı, doğru haber, özel röportajlar, canlı sonuçlar, istatistikler, oyunlar 365 gün 24 saat beIN SPORTS'ta!


    Türkiye'nin zencileri Trabzon'dan çıkar----------------------------------BUGÜN
    Trabzonspor şükretmedikçe şampiyon olamaz---------------------------TRABZONSPOR
    Tüketirsen azalır, üretirsen çoğalır--------------------------------------İÇİN
    Arslanın sırtlanı çok olur-----------------------------------------------NE YAPTIN?

    Yorum


    • Gökdeniz şu anda Ntv de canlı yayında...


      edit:Gökdeniz röportajı sona erdi
      En son Mustafa K. Demirbaş tarafından düzenlendi; 26.10.2009, 20:19.

      Yorum


      • Kadırga TV'de Şampiyonluklarımızı Gösteriyor.
        Trabzonspor, Ona Hayat Verenlerin Hayatıdır.

        Yorum


        • Türkiye'nin zencileri Trabzon'dan çıkar----------------------------------BUGÜN
          Trabzonspor şükretmedikçe şampiyon olamaz---------------------------TRABZONSPOR
          Tüketirsen azalır, üretirsen çoğalır--------------------------------------İÇİN
          Arslanın sırtlanı çok olur-----------------------------------------------NE YAPTIN?

          Yorum


          • iste sözün bittigi yer ve bizim hic bir sey yapamiyacagimizin ispati. adamlar istedikleri gibi hareket ediyorlar.
            biz neyin mücadelesini veriyoruz. birakin sampiyonlugu 2.ligi bile bundan sonra düsünemiyorum. kisacasi sampiyon olacagiz diye bosuna beklemeyelim.


            Bünyamin Gezer: "Iptal etsem kadıköy yıkılırdı"

            50 bin kişi o stada gelmiş. Maçı tatil etsem, binlerce insan protesto yürüyüşü yapacak. Camlar çerçeveler inecek.

            Yorum


            • "Yattara'yı kazanmamız lazım"

              Trabzonspor Kulübü Genel Sekreteri Hasan Yener, Kayserispor maçının 28. dakikasında oyundan alındığı sırada bazı taraftarlar tarafından kendisine tepki gösterilen İbrahima Yattara'ya destek verilmesi gerektiğini söyledi.



              Yener, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sezon öncesi Standard Liege ile yapılan hazırlık maçında sakatlanan Yattara'nın yeniden bir sakatlanma korkusu yaşadığını ve sahaya böyle çıktığını belirterek, ''Antrenmanda iyi görünüyor, biliyor ki kendi takım arkadaşları ona sert girmeyecek. Antrenmanda sakatlık korkusu yaşamıyor. Maçta rakip takımın sporcuları da sert oynayınca oyundan düşüyor'' dedi.

              Yattara'nın zamanla bunu üzerinden atacağını ifade eden Yener, ''Yattara, çok özel meziyetleri olan, dünyada ender futbolculardan biri. İyi bir Yattara'nın takıma katkısı büyük olur. Tepki göstererek, kötüleyerek değil, moral motivasyon ile destekleyerek onu kazanmamız lazım'' diye konuştu.

              BEŞİKTAŞ MAÇI

              Yener, Kayserispor galibiyetinin ardından bu haftayı da küme düşürülen Ankaraspor karşısında alacakları 3 puan ile kapayacaklarını anımsatarak, ''İki haftayı 6 puanla kapatmış olacağız. Ondan sonra da Beşiktaş ile oynayacağımız karşılaşma var. Bu karşılaşma bizim için önemli'' dedi.

              Bu haftayı maç yapmadan geçirecek olmalarının Beşiktaş maçı öncesi bir avantaj da olabileceğini kaydeden Yener, ''Önümüzde iyi bir hazırlanma imkanı var. Beşiktaş maçını kazanmamız gerekiyor. Yenersek hem camiaya hem takıma büyük bir özgüven gelecek. Büyük bir moral olacak'' ifadelerini kullandı.

              ligtv.com.tr
              - you either die a hero or you live long enough to see yourself become the villain.

              Yorum


              • İLKER ATEŞ İÇİN ACİL KAN ARANIYOR

                Başkent Üniversitesi Hastanesi‘nde tedavi görmekte olan Fotomaç Gazetesi spor yazarı İlker Ateş, için acil AB RH Negatif (-) kana ihtiyaç vardır.

                Kan vermek isteyenler, 0532 276 60 26 no’lu telefondan Erhun Ateş’e ulaşabilirler.
                Türkiye'nin zencileri Trabzon'dan çıkar----------------------------------BUGÜN
                Trabzonspor şükretmedikçe şampiyon olamaz---------------------------TRABZONSPOR
                Tüketirsen azalır, üretirsen çoğalır--------------------------------------İÇİN
                Arslanın sırtlanı çok olur-----------------------------------------------NE YAPTIN?

                Yorum


                • Bir sahayı 15 takım paylaşıyor
                  Trabzon'daki Yavuz Selim Sahası'nda akşam saatlerinde sayıları 15'i geçen futbol takımı, 300'ü aşkın sporcuyla aynı anda antrenman yapıyor. Bazı takımlar alan darlığında sadece düz koşu yaparak çalışmalarını tamamlamak zorunda kalıyor.
                  Trabzon futboluna 1971 yılından bu yana hizmet eden ve 2007 yılında 1 milyon 600 bin lira harcama ile suni çimle kaplanan Yavuz Selim Futbol Sahası'nda sayıları 100'e yaklaşan amatör futbol takımı antrenman yapıp, maça çıkıyor. Futbol takımları, hafta içinde okulların açık olması nedeniyle antrenmanlarını saat 18.00'dan sonra yapmak için sahaya adeta hücum ediyor. Bu nedenle bazı akşamlar nizami ölçülere sahip sahada 15 takım, 300'ü aşkın sporcu ile aynı anda antrenman yapmak zorunda kalıyor. Stadın ışıkları akşam saatlerinde ücretsiz olarak 1. 5 saat açık kaldığı için, çalışmalarını sadece düz koşu ve dar alanda kısa paslaşmalarla tamamlamaya çalışan futbol takımları, çift kale maç yapma şansını bulamıyor. Sahaya erken gelenin daha geniş alan kaptığı Yavuz Selim Futbol Sahası'nda akşam saatlerinde ortaya çıkan rengarenk görüntü ise görenleri şaşkına çeviriyor.

                  Yavuz Selim Sahası'nın yükünü hafifletecek projeler üzerinde durduklarını belirten Gençlik ve Spor İl Müdürü Şerif Özgür, "Şu anda 30'u aşkın suni çim sahaya sahibiz. Ancak çoğu futbolcu okula gittiği için takımlar antrenmanlarını akşam yapmak zorunda kalıyor. Dolayısıyla ışıklandırma anlamında en gelişmiş olan Yavuz Selim Sahası olduğu için burada yığılma yaşanıyor. İlerleyen süreçte diğer sahalarımızı da ışıklandırıp buranın yükünü hafifletmeye çalışacağız" dedi.


                  27.10.2009
                  Kaynak : DHA
                  Nezaket insana para kazandırmaz ama herşeyi satın alır.

                  MONTAİGNE

                  Yorum


                  • Topa 103 km hızla vurmanın sırrını açıkladı












                    FC Barcelona'nın İsveçli forveti Zlatan İbrahimoviç'in geçen hafta sonu Real Zaragoza'ya serbest vuruşta attığı golde topun saatte 103 kilometre hızla gittiği belirtildi.


                    Barcelona'nın 6-1 kazandığı maçta, serbest vuruştan skoru 2-0'a getiren golü atan İbrahimoviç'in topa verdiği hız İspanya'da konuşuluyor. Geçen sezon İnter formasıyla İtalyan liginde serbest vuruştan iki gol atan İbrahimoviç'in bu gollerin birinde topa saatte 124 kilometrelik hız verdiği hatırlatıldı. İsveçli futbolcu, topa sert vurmayı İnter'deyken Sinisa Mihajloviç'ten öğrendiğini açıklarken, ''Zaragoza maçında serbest vuruşu ben kullanmak istedim, çünkü İtalya'da bu tip vuruşlarda çok çalışma yaptım. Antrenmanlarda eğer yanınızda Mihajloviç gibi biri bulunuyorsa sert şut çekmeyi öğreniyorsunuz. O, topa iyi ve sert vurmayı bilen bir futbolcu'' dedi.

                    Real Zaragoza'ya attığı golden dolayı heyecanlandığını ve çok mutlu olduğunu kaydeden İbrahimoviç, Barcelona'ya artık uyum sağladığını ve fiziksel olarak kendisini çok iyi hissettiğini söyledi.
                    https://twitter.com/afs_ist

                    Yorum


                    • Cevat Ocak'ın imza ve söyleşi günü

                      27.10.2009

                      "Derin Trabzonspor" kitabının yazarı Cevat Ocak 01- Kasım pazar günü İstanbul Beşiktaş da ki Trabzon Eğitim ve Kültür Derneğinde imza ve söyleşi gününe katılacak.



                      Trabzonspor ve "Derin Trabzonspor" isimli kitabı hakkında söyleşi ve soru cevap şeklinde geçecek imza gününe katılacak olan Cevat OCAK tüm Trabzonspor taraftarlarnı bu söyleşiye davet etmektedir.
                      bordomavi.net
                      Trabzonspor'un ilk ve en büyük taraftar sitesi

                      Yorum


                      • Alanzinho'ya 11 yolu kapalı!

                        Trabzonspor Teknik Direktörü Hugo Broos, basın karşısına geçti, tartışılan konulara açıklık getirdi! Belçikalı teknik adam; oyuncu tercihlerini yorumladı, rakipler ve şampiyonluk hakkında da konuştu.

                        Trabzonspor Teknik Direktörü Hugo Broos, Ligde en çok izledikleri takımın Beşiktaş olduğunu belirterek, ilk yarının sonuna kadar 2.'lik veya 3.'lük hedefini tutturmak zorunda olduklarını söyledi. Broos, Fenerbahçe -Galatasaray maçında yaşananların olmaması gereken davranışlar olduğunu ifade ederek, bu tür hareketlerin içinde olanlara yetkililerin ağır cezalar vermesi gerektiğini belirtti. Trabzonspor Teknik Direktörü Hugo Broos, Mehmet Ali Yılmaz Tesislerinde düzenlenen basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

                        Kayserispor maçı sonrası kullandığı "Körler" ifadesi, basın mensupları için miydi, yoksa yönetim kurulu için miydi? şeklindeki soruya Broos, "O konuda artık fazla ayrıntıya girmeyeceğim. Bu konuyu noktaladım. Kastettiğim basın mensupları değildi. Yattara konusunda ise özellikle bir dayatma yok. Oyuncularla ilgili kararları ben veriyorum. Bazı oyuncuların oynatılması yönünde bir dayatma olsa zaten ben burada olmam. Yattara ile ilgili Galatasaray maçı öncesinde bazı kişilerin ve oyuncunun kendisi "Oynamaya hazırım" gibi ifadeleri olmuştu. Kayserispor maçı öncesi Yattara ile konuştum. Bir sıkıntısının olmadığını bana söyledi ve ben de oynatmada bir sakınca görmedim" dedi.

                        "LİGDE EN ÇOK İZLEDİĞİMİZ TAKIM BEŞİKTAŞ"
                        Trabzonspor Teknik Direktörü Hugo Broos, Beşiktaş'ı yakın zamanda 2-3 kez izlediğini belirterek, "Yardımcım Metin Diyadin'de Beşiktaş'ı izledi. Avrupa Kupası ve lig maçlarında da izleyeceğiz. Beşiktaş maçı öncesi bütün verileri elde edeceğiz. Lig de en çok izlediğimiz takım Beşiktaş diyebiliriz" şeklinde konuştu.

                        "İBRAHİM YATTARA VE ENGİN BAYTAR'I KAYBETMEYİ ASLA GÖZE ALAMAM"
                        Kayserispor, maçında oyundan alınmalarına tepki gösteren Engin ve Yattara'yı tekrar nasıl geri kazanmayı planlıyorsunuz?", "Keşke onlarla maça başlamasaydım" dediğiniz oldu mu? şeklindeki sorulara ise Broos, "Bu iki oyuncu için oyundan alınmak tahammül edilmesi zor olaydı. Farklı tepkiler gösterdiler. Yattara sakindi ancak Engin tepkiliydi. Profesyonelce eylem olarak değerlendirebilirsiniz. 3 ay önce nasıl oyuncularsa şimdi de öyle oyuncular. Benden bir ışık bekliyorlar. Bunun da ne olduğunu ben biliyorum. Beklentileri var. Kendileriyle konuşmamı bekliyorlar. Ben de bunu yapacağım. Birebir konuşacağım. Genel durumlarını değerlendireceğim. Üstüne basa basa söylüyorum bu iki oyuncu da benim için önemli. Kaybetmeyi göze alamam. Kazanmak için elimden geleni yapacağım" diyerek yanıt verdi.

                        Taraftarın tepkisini normal karşıladığını belirten Broos, "Şurası çok açık ki oyuncular için hiç hoş bir şey değil. Kendi taraftarınızın tepki göstermesi altından kolay kalkılacak şey değil. Ancak Engin ve Yattara'dan beklentiler var. Belki fazla şey talep ediyorlar ancak oyuncuların cevap vermesini bekliyorlar. Böyle davrandılar diye taraftarlara kızamayız ya da onları eleştiremeyiz" dedi.

                        "FENERBAHÇE-GALATASARAY MAÇLARI ÜLKE FUTBOLU ADINA BİR NİMET"
                        Fenerbahçe - Galatasaray derbisinin ardından Türk futbolu hakkındaki izlenimlerini de aktaran Broos, "Buraya gelmeden önce Türkiye hakkında bilgim vardı ancak burada bulduğum lig benim duyduğum ligden farklı. Tırnak içinde büyük denilen takımlar küçük denilen takımlara karşı kolay maç kazanamıyorlar. Büyük denilen takımlar ise iç saha maçlarında bile zorlanabiliyorlar. Buna en iyi örnek Galatasaray - Ankaragücü maçı. Pazar günü oynanan Galatasaray - Fenerbahçe maçı üst düzeydi. Belki futbol adına çok iyi değildi ancak derbi ve büyük maç niteliğini andırıyordu. Mücadele ve kazanma azmi üst düzeydeydi. Bu maçlar ülke futbolu için nimet olarak algılanmalı" dedi.

                        "YETKİLİLER HOLİGANİZMİ ATEŞLEYEN DAVRANIŞLARA AĞIR CEZALAR UYGULAMALIDIR"
                        Fenerbahçe-Galatasaray maçında yaşanan gerginlikleri de değerlendiren Belçikalı çalıştırıcı, "Bu seyrettiklerimiz olmaması gereken olaylardı. Stada futbol izlenmeye gidiliyor ve oraya çocuklar da geliyor. 10 yaşındaki çocuklar da orada. Gördüğü manzara karşısında o çocuğun futbol hakkındaki düşüncelerini siz düşünün. Burada yetkili mercilerin sorumluluk alarak ceza vermeleri gerekir. Yoksa hiçbir şekilde önüne geçemezsiniz. Özellikle Avrupa Kupaları'nda bu tür hareketler ciddi cezalar uygulanıyor. Mesela holiganizm ciddi cezalarla sıfıra indirebildi. Kulüpler de bunun arkasında durmalı. Ceza konusunda açık ve net olursanız olayların tekrarlanmasını engellersiniz" diye konuştu.

                        "İLK YARININ SONUNA KADAR 2'LİK VEYA 3'LÜK HEDEFİNİ TUTTURMAK ZORUNDAYIZ"
                        "Şampiyonluk yarışı içinde olabilecek miyiz?" şeklindeki soruya ise Broos şu cevabı verdi:
                        "Tabi ki de şuan zor bir durumla karşı karşıyayız. Fenerbahçe'nin oldukça gerisindeyiz. Birkaç hafta önce bununla yüzleşmemiz gerektiğini söylemiştim. Yarışın hala içindeyiz. Sezon başında gerekirse 3.'lük için mücadele edebilmemiz gerektiğini söylemiştik. En azından ilk yarı sonuna kadar bunu başarmalıyız. Bu sezon Bursaspor var. Tırnak içinde bu takımlar büyük takımların işlerine çomak sokabiliyorlar. Biz de onların oyunlarına çomak sokmaya çalışacağız. Galatasaray'la aramızdaki puan farkı Fenerbahçe'yle olan kadar değil. Onları yakalamaya çalışacağız" dedi.

                        "ALANZİNHO'YU İLK 11'DE DÜŞÜNMÜYORUM"
                        Takımın Brezilyalı oyuncusu Alanzinho hakkındaki görüşlerini de açıklayan Broos, "Alanzinho konusunda çok fazla bir şey söyleme gerekliliği görmüyorum. Alanzinho'yu ilk on birde oynatmayı düşünmüyorum. Oynamayan her oyuncuyu göndermek zorunda kalırsak devre arasında 8-9 oyuncu almak zorunda kalırız. Alanzinho'dan birkaç hafta sonra yararlanmayacağız diye bir şey yok. Ömer Aysan da katıldı. Ciddi sorunlar haricinde kadroyu bozmadan sezonu tamamlamak istiyoruz. Şuanda düşünmediğimiz oyuncuları ileride düşünebiliriz. Alanzinho iyi bir oyuncu" diye konuştu.

                        Bir basın mensubunun "Alanzinho'nun alınması hata mıydı?" şeklindeki sorusuna ise Belçikalı çalıştırıcı, "Alanzinho geçen Ocak ayında buraya geldi. Geldiğinden bu yana kaç defa ilk on birde oynadı. Aynı soruyu o dönem benim yerimde oturan hocaya sordunuz mu? Her hocanın oyuncu konusunda tercihleri vardır. Yine söylüyorum oynamayan oyuncular birkaç hafta sonra oynayabilir. Şuanda oynamıyor diye gözden çıkardığımız anlamına gelmez. İstikrar yakalanamadığı sürece değişiklikler yapacağız. Bu değişiklikler içerisinde O'na da yer açılabilir. Ve şunu söyleyeceğim, oyuncuyu kadroya almıyorsanız o oyuncuyu istemiyorsunuz anlamına gelmez" diye cevap verdi.

                        Trabzonspor Teknik Direktörü Hugo Broos, konuşmasının son bölümünü ise şöyle tamamladı:
                        "İyi niyetimin suiistimal edildiğini düşündüğüm dönemlerde kendimi savunmak için biraz agresif olabiliyorum. Ancak açıklamalarımı normal düzeyde tutmaya çalışıyorum"

                        Ajansspor

                        Yorum


                        • Oyuncularımız Nefes'i izledi

                          Oyuncularımız bugün (salı) yeni vizyona giren Nefes filmini izlediler.


                          2365 metre yükseklikteki Karabal Jandarma Karakolu'nu korumakla görevlendirilen bir yüzbaşı komutasındaki kırk askerin hikayesini anlatan "Nefes: Vatan Sağolsun” filmi oyuncularımız tarafından büyük bir beğeniyle izlendi.
                          Oyuncularımızı en iyi şekilde ağırlayan Royal Sineması yönetim kurulu üyeleri Cüneyt Kars, Can Gürkök, Fikret Koç ile birlikte Sinema Müdürü Sinan Çürük ve Müdür Yardımcısı Sezai Alemdağ'a teşekkür ederiz.









                          25# Alan Carlos Gomez da Costa
                          Ne Yönetimspor ne Tekkespor ...Alayina TRABZONSPOR !!!
                          / Rize Ardesenli

                          Yorum


                          • Hayırsever Fırtına



                            Geçtiğimiz gün TrabzonCell imza günü için Kocaeli'ne giden Alanzinho ve Ceyhun Gülselam, Kozyatağı Hacıbadem Hastanesi'ndeki hasta çocukları da ziyaret etti. Bordo-mavili oyuncular, çocuklara moral vererek birlikte fotoğraf çektirdi ve imzalı forma hediye etti.

                            ******************

                            Ünal Karaman, yıldız futbolcu için tekrar girişimde bulunacaklarını belirtip, "Bizim için önemli bir isim" ifadesini kullandı.


                            Sportif direktör Ünal Karaman, Fatih Tekke konusunda çarpıcı ifadeler kullandı. Transfer dönemi açıldığında golcü oyuncuyla yeniden masaya oturacaklarını dile getiren Karaman, "Trabzon'a gelmesini elbette ki isteriz. Bizim için çok önemli bir oyuncu. Girişimlerimiz olacak" diye konuştu.


                            Gündeme yönelik açıklamalarda da bulunan Karaman, "Lige
                            kötü başladığımız bir gerçek. Ama hatalarımızın farkındayız. Başarı da, başarısızlık da camianındır. Bizim İstanbul takımlarından farklı bir ruh taşımamız lazım. Broos iyi bir hoca ama bazı şeylerin kulüp içinde kalması gerek" dedi.
                            Türkiye'nin zencileri Trabzon'dan çıkar----------------------------------BUGÜN
                            Trabzonspor şükretmedikçe şampiyon olamaz---------------------------TRABZONSPOR
                            Tüketirsen azalır, üretirsen çoğalır--------------------------------------İÇİN
                            Arslanın sırtlanı çok olur-----------------------------------------------NE YAPTIN?

                            Yorum


                            • "Şansızlık mazeretimiz olamaz"

                              Ünal Karaman... Trabzonspor'un 90'lı yıllarına damga vuran yıldızlardan biri... 8 numaralı formasıyla orta sahayı rakiplere dar eden, güçlü fiziğini mükemmel tekniğiyle birleştiren, bordo mavili bir efsane o... Futbolculuğu döneminde tekme, omuz, çekmeyle yılmayan bu savaşçı, şimdi çok daha zor bir savaşın içinde.



                              25 seneyi aşan şampiyonluk özlemini futbolculuğu dönemide dindiremeyen Ünal Karaman, çeyrek asırlık hasreti bu kez "Sportif Direktör" apoletiyle sona erdirmeyi amaçlıyor. Ancak bu amaca ilk sezonunda ulaşamayacağı daha şimdiden görülmeye başladı gibi. Sezona kötü bir giriş yapan Trabzonspor'da hedef artık bu sezonu en iyi yerde tamamlamak ve hatalardan ders alıp gelecek sezon yeniden şampiyonluk umutlarını yeşertmek...

                              Trabzonspor Sportif Direktörü Ünal Karaman, işte bu zor günlerde Ligtv.com.tr Haber Müdürü Erdem Erol'a açtı kapıları...

                              Karaman o bildik netliğinde konuştu.
                              Lafı gevelemedi, bahane üretmedi...
                              "Hatalarımız var" dedi...
                              "Şanssızlık mazeret olamaz" dedi...
                              "Taraftarımız konuşulanın aksine olgundur" dedi...


                              İşte Ünal Karaman'ın Ligtv.com.tr'ye yaptığı açıklamalar:

                              FAYDALI ELEŞTİRİYİ DİKKATE ALIRIZ"

                              Uzun yıllar Trabzonspor’da forma giydiniz. Son yıllardaki ve hatta bu sezonki kadar eleştirilen bir Trabzonspor’u ne kadar yaşadınız?

                              Eleştirinin olduğu yerde ilgi vardır. Trabzonspor’a duyulan bu ilgiden rahatsızlık duymayız. Eleştiriler bizim düşünemediğimiz perspektiften, bizim göremediğimiz açıdan olunsa da dikkate alabiliriz, tabii ki kişisel haklara saldırıya dönüşmedikten sonra... Ama diğer açıdan da sadece Trabzonspor’da değil futbolda vardır eleştiri ve herkes bu işi çok iyi bilir veya bildiğini zanneder! İş olsun diye yapılmış bir eleştiriyi tabi ki dikkate almayız. Ama bize katkı sağlayacak, Trabzonspor’un her daim başarılı olması için yapılan önerileri de dikkate almamak mümkün değil. Ve onlardan çok faydalandığımızı da ifade edebilirim.

                              "GAZETECİLERE İDEAL 11 SORDUK, HERKESİNKİ FARKLIYDI"

                              Dikkate alıp da "Bunu düşünmemiştik, böyle yapsak daha iyi olur” dediğiniz bir eleştiriyi hatırlıyor musunuz?

                              En basitinden şunu söyleyeyim: Geçenlerde Trabzonspor ile ilgilenen basın mensubu arkadaşlara ve camiadan bazı isimlere ideal kadro soruldu. Herkesin 11’i farklıydı. Demek ki teknik kadronun çıkarttığı 11’e her saygı duymamız gerekiyor. Onlarla fazla zaman geçiren, diyalog halinde olan, ilişki kuran ve takımımızı başarılı kılmakla sorumlu olan insanların almış oldukları kararları saygıyla karşılamak gerekiyor. Onun ötesinde bizim olmazsa olmazımız şu olmalı: Trabzonspor içinde bulunduğu durumu elbette kendisine yakıştırmıyor. O anlamda yapılan her türlü eleştiriye sonsuz saygı duyuyorum. Ve insanlar şundan emin olsunlar, bunların hepsi geçicidir. Trabzonspor en kısa dönemde arzu ettiğimiz günlerine dönecektir. Ben iddialı bir şekilde şunu söylüyorum, önümüzdeki yıl yani bu senenin belli bir döneminden sonra inşallah önümüzdek yıl Trabzonspor şampyonluğun en güçlü adayı olacaktır. Bundan taraftarımız emin olsun.

                              “GÜZEL GÜNLER YAKINDIR”

                              Önümüzdeki sezon için diyorsunuz yani.


                              Şu dönem itibariyle işimizin zor olduğunu biz de biliyoruz. Biz asla hedefsiz olmayız. Trabzonspor’un hedefsiz olma şansı mümkün değil olmaz. Ama malesef kötü bir başlangıç yaptık ve beklemediğimiz puan kayıpları yaşadık. Şu andan itibaren “Şampiyon olacağız” demek çok uzak bir hedef olur. Biz oynayacağımız her müsabakayı hafta hafta değerlendirip, ligde en güzel yer neresiyse orayı bulmaya gayret edeceğiz. Ama önümüzdeki yıl çok öneml katkılarla iyi bir yapılanmaya gidip, bu seneki hatalardan ders çıkartıp, bu hataları yapmayan bir Trabzonspor’u sevenlerimize armağan etmek istiyoruz. Ve “İnşallah taraftarımızın da desteğiyle arzu ettiğimiz hedefe ulaşacağız” diyorum. Güzel günler yakındır.

                              “HATALARIMIZIN FARKINDAYIZ”


                              Bu sezon başında hedefinz neydi?


                              Trabzonspor’un hedefi bitmez. Trabzonspor her türlü yarışın içerisinde olmak ister ve öncelikli hedefi Şampiyonlar Ligi’nde olmaktır. Geçen sene ucundan kaçmış bir Şampiyonlar Ligi var. Geçen sene şampiyon olunabilecek bir ortam vardı ama bazen şartlar istediğiniz gibi oluşmuyor, arzu ettiğiniz puanları alamıyorsunuz. Belki onun yarattığı hayal kırklığıyla bu sezona böyle bir başlangıç yaptık. Ama yanlışların, nerelerde eksik kaldığımızın farkındayız. Biz kendimizi sorgulayan bir yapıya sahibiz. Trabzonspor camiasının önemli mesajları oluyor, bize yol gösteriyorlar, çok yapıcı eleştiriler söz konusu, bunların hepsi gelecekteki aydınlık günler için bize yol haritası belirleyecek. Kayserispor galibiyetini de başlangıç gibi görüp; önümüzdeki günlere, yıllara daha güvenle bakacağız.

                              Geride kalan haftalarda alınan sonuçları...

                              Yakıştıramıyoruz kendimize.

                              “BAŞARI DA BAŞARISIZLIK DA TÜM CAMİANINDIR”

                              Teknik-taktik eksklik mi... Kadro eksikliği mi... Şanssızlık mı... Kötü sonuçları nelere ve hangi sıraya bağlıyorsunuz?

                              Öyle bir şey yapma şansımız yok. Başarı veya başarısızlık varsa tüm camianındır. O hata yaptı, bu hata yaptı gibi bir sorgulama küçük insanlar içindir ve biz onların üzerinde çok fazla durmayız. Ama tabii ki siz saha dışında ne kadar mükemmel şeyler yaparsanız yapın, tesisleşme, kulüp bütçesi, yapılanma anlamında; işin özü saha neticesi. Dolayısıyla bütün çalışanların motivasyonunun üst seviyeye çekilmesi anlamında bu saha sonuçlarının çok ciddi önemi var. Ama sonuç bazen olumlu olmayabilir. Siz doğru yaptığınızdan emin olursunuz ama arzu ettiğiniz sonuçları alamazsınız. Bütün birimlerimizle, bütün alanlarda profesyonel bir yapılanmayla birlikte inşallah en az hata yapan takım hüviyetine biran önce bürünüp, bizi ligde iyi yerlere taşıyacak, taraftarlarımızı sevenlerimizi mutlu edecek bir Trabzonspor’u oluşturma gayreti içinde olacağız. Başarısızlık varsa ilk önce ben bunda pay sahibiyimdir ve kendi üzerime alırım. Dolayısıyla “O hata yaptı bu hata yaptı” deme lüksümüz ve anlayışımız söz konusu değil.

                              “MAZERETİMİZ ŞANSSIZLIK OLAMAZ”

                              Şans faktörü?

                              Öyle bir şey yok.

                              Maçlarda şans faktörü yok mu yani?

                              Ben şu ana kadarki dönemde Trabzonspor’un mazeretinin şans olduğuna katılanlardan değilim. Demek ki birşeyleri eksik yaptık ve başaramadık. Ben şans faktörüne inanmıyorum.

                              “TARAFTARIMIZ ÇOK OLGUN, ONLARA TEŞEKKÜR EDİYORUM”

                              Trabzon insanının aceleciliği, istediği sonucun olmaması durumunda ağır biçimde eleştirmesi gibi özellikleri var. Ayrıca siz de “Basın mensuplarına ideal kadro sorduk, herkes farklı bir 11 yazdı” dediniz. Burada böyle ilginç tablolar var ve yıllardır bu böyle. Bu durum başarının gelmesini ne kadar engelliyor? Çok fazla etkili oluyor mu?


                              Çok fazla etkili değil. Ben bunu şu anlamda söyledim. Biz bir kere kendine inanmayan insanlar değiliz. Dolayısıyla yaptığımız işin doğru olduğuna inanıyorsak birilerinin değil, onların, yüzlerin, binlerin yapmış olduğu kadro da bizi çok fazla ilgilendirmiyor. Önemli olan doğru işi yaptığına inanmak ve Trabzonspor’u temsilde bireysel hırsların değil de Trabzonspor gerçeğinin ön planda tutulması mantığıyla hareket etmek. Trabzon insanının aceleci olması, başarıyı bir an önce istiyor olması şeklinde adledilebilir ama ben Trabzonspor’un uzun yıllardır sabreden bir taraftarı olduğunu düşünüyorum ve birilerinin şampiyonluk yaşadığı yerde Trabzon seyircisinin de bu şampiyonluğu hakettiğini düşünenlerdenim. Taraftarımız her geçen gün daha da olgunlaşıyor. Ben şu ana kadarki ilgiden, sabırdan dolayı kendilerine sizler aracılığıyla teşekkür ediyorum. Gerçekten inanılmaz bir olgunluk içerisindeler ve çok bilinçli şekilde eleştiriyorlar. Şundan emin olsunlar bizim tek amacımız onları mutlu etmek.

                              Kayserispor maçının ilk 25 dakikasında istediklerini yapmayan-yapamayan, bir anlamda rakibin üstünlüğünü kabullenmiş gibi görüntü çizen bir Trabzonspor vardı. Ardından yapılan 2 değişiklikle ilk yarı 2-1 üstünlükle tamamlandı. Maçın 2. yarısında da farklı 2 görüntü çizen bir Trabzonspor vardı. Bir duran, oynamayan, ardından koşan, topa basan, pas yapan, sonra yine duran, top yapamayan bir Trabzonspor. Nasıl değerlendiriyorsunuz bu durumu?


                              Bunlar futbolun içerisinde olan şeyler. Sonuçta bir rakiple oynuyorsunuz ve rakibin de bir gücü var. Ve gücünün sınırı ne olursa olsun karşınızda rakip oldukları için siz ona saygı duyuyorsunuz. O bahsettiğiniz 25 dakikalık bölüm, rakibin çok üstün olduğu değil, bizim arzu ettiklerimizi yapamadığımız bir bölümdü. Bu futbolda olağandır, zaman içerisinde bu tip sorunlar yaşayabilirsiniz ama gerekli müdahaleler yapılmıştır, futbolcu arkadaşlarımız oynadıkları oyunu ve sonucu kendilerine yakıştıramamışlardır ve direnişle beraber arzu edilen sonucu almışlardır. Onlara ayrıyeten teşekkür ediyoruz.

                              “İSTANBUL TAKIMLARINDAN FARKLI BİR RUH TAŞIMALIYIZ”

                              “Direnişle beraber” dedinizya; bir anlamda Trabzonsporluluk ruhu bu mu?


                              Bizim oyun karakterimiz bu. İstanbul takımlarıyla maddi anlamda belki boy ölçüşemeyiz. Onların transfer bütçesini belki biz gösteremeyiz ama bizim onlardan farklı bir ruhumuz olmalı. Karadeniz insanının genetiğinde hem haksızlığı, hem de başarısızlığı kabul edememek var. Hiç kimsenin sonuçla ilgili bir tavrı olduğunu asla düşünmüyorum. Biz orada o direnişi, o mücadeleyi göstermiş olsaydık ve yine malup olsaydık, inanıyorum ki o taraftar kalkıp ayakta bizi alkışlardı. Varolan gücünüzü kullanmazsanız, insanların da genetiğindeki kaybetmeme, pes etmeme duygusundan dolayı ufak tefek serzenişleri, protestoları olabilir. Ben bunları doğal karşılıyorum. Bir kere daha üzerine basarak söyleyeyim, kesinlikle insanların işi sonuçla değil. Eğer varolan gücünü kullanmazsanız, kullanma gayreti içinde olmazsanız o zaman insanların eleştirilerini de normal karşılamanız gerekiyor. Ben özellikle bu sene taraftarımızda o olgunluğu görüyorum ve sonsuz saygı duyuyorum.

                              “BROOS DA ELEŞTİRİLEBİLİR”

                              Broos ile ilgili düşüncelerinizi öğrenmek istiyorum. Kendisiyle ilgili eleştiriler var. “İstifa etsin”den tutun “Bu takımın teknik direktörü olamaz”a kadar eleştiri yapılıyor.

                              Hocamız bunların hangisini dikkate alıp hangisini dikkate almayacağını çok iyi bilmeli çünkü yeterli bir tecrübeye sahip. Ayrıca hiç kimse eleştirilmez değil. Bu ülkede cumhurbaşkanları, başbakanlar, ülkeye kupa kazandıran teknik adamlar, dolayısıyla herkes eleştiriliyor. Bu eleştirilerden alacağını almak, dikkate almaman gerektiğinde de çok fazla önemsememek gerekir. Çünkü Türkiye’de ne basında ne de bu eleştiriyi yapan insanlarda belli bir standart var. O standartın aranmadığı nokta içerisinde de bunları çok önemsememek lazım. Eğer birşeyleri gerçekten yanlış yaptığınıza inanıyorsanız, zaten aklınız size ne şekilde hareket etmeniz gerektiğini söyler. Ama şu an itibariyle herhangi yaşadığımız bir sorun yok. Elbetteki sonuçsal manada sorunlarımız var. Ligde bulunduğumuz durumu kabul etmemiz söz konusu değil. Teknik kadromuzla ilgili şu anda bir sorunumuz yok.

                              BROOS’A SİTEM: “ÖNCE İÇERİDE KONUŞMALIYIZ”

                              Broos’la bu istifa söylemlerini konuştuk. Kendisi asla istifa etmeyeceğini, istifa etmesi için bazı şartların oluşması gerektiğini söyledi. Ve bir dosya hazırladığını, yönetime bunu sunacağını, istediği yerlere transferler yapılmadığı taktirde istifa şartlarından birisinin oluşmuş olacağını ifade etti. Yani Broos da takımda eksikler olduğunu böylece dile getirmiş oldu.


                              Kulüp çalışanlarının birbirlerine karşı sorumlulukları var. Biz sayın hocamızın isteklerini elbette ki dikkate alırız. Ama bunları önce kendi içimizde konuşup yorumlamamız daha uygun düşer. Dolayısıyla kulüp menfaatleri, kulüp stratejileri, teknik kadroya göre ayrı yönetenlere göre ayrı şekilde olmaz. Biz hocamıza inanıyoruz, güveniyoruz. Elbette raporlarını ve söylediği oyuncuları dikkate alacağız ki; bunun en basit örneği Gabriç’tir. Trabzonspor’un başarısı ortak menfaatimiz olduğu için ayrı telden çalmamız söz konusu değildir ama şu anki tablo, bizim kadromuzun yetersizliği anlamı taşımamalı. Bizim çok değerli oyuncularımız var. Ve şunu iddialı olarak söyliyeyim, 2 tane 11 çıkartıp, ikisini de yarıştırabilecek şekilde yetenekli oyuncularımız var. Ama malesef iyi bir başlangıç yapamadık. Onlar da iyi olmadığının farkındalar. Biran önce o bütünlüğü sağlayıp arzu ettiğimiz sonuca ulaşmaya çalışacağız ama transfer dönemi geldiği anda da bütçe hesabı yapılır, mevcut oyuncularımızın kadro içerisindeki yapıları oturulup hocayla konuşulur ve hocamızın verdiği rapor doğrultusunda onlar dikkate alınarak gerekli katkılar yapılmaya çalışılır.

                              “FATİH TEKKE’Yİ İSTERİZ”

                              Fatih Tekke dersem ne dersiniz?


                              Fatih Tekke bizim çok sevdiğimiz bir kardeşimiz. Trabzonsporluluğu da tartışılmaz...

                              Transferi için epey uğraştınız.

                              Şu an transfer dönemi değil ama o dönem geldiğinde Fatih Tekke’nin de başka kulübe transfer olma şansı olabilir, Trabzonspor’un da Fath Tekke’yi transfer etme şansı olabilir.

                              Herhalde Fatih Tekke’yi yine istersiniz.

                              Elbette ki isteriz. Bizim için çok önemli bir oyuncu.

                              “GÖKDENİZ’İN BARÇA’YA ATTIĞI GOLÜ ABARTMAYIN”

                              Gökdeniz Karadeniz’i konuşalım biraz. En son attığı golle Barça’yı yıkan sim oldu.


                              Onlara gol atsınlar, başarılı olsunlar diye o takımın formalarını giyiyorlar. Dolayısıyla o konular çok fazla abartılmamalı. Onun için bu transferi yaptılar, onun için o takımların formalarını giydiler. Yapılması imkansız bir olaymış gibi değerlendirilmesi bence o oyuncuları övmekten daha ziyade biraz yeteneklerine haksızlık gibi geliyor. Onlar zaten bunları yapabilecek oyuncular. Ekstra birşey yapmıyorlar. Bizim gönlümüzden geçen bunların sürekli kılınması.

                              Trabzonspor taraftarı da bu oyuncuların bunları çok iyi yaptığını ve yapacağını bildiği için, bordo mavili formayla görmek istiyorlar. Bu değerlerin dışarıda oynamasını kabul etmiyorlar.

                              Her yeteneği kendi bünyenizde barındıramazsınız. Dolayısıyla da diğer takımlara haksızlık etmeyeceksiniz.


                              Erdem Erol
                              Ligtv.com.tr Haber Müdürü
                              - you either die a hero or you live long enough to see yourself become the villain.

                              Yorum


                              • Takımımız kondisyon çalışması yaptı





                                Takımımız hazırlıklarını bu sabah saatlerinde yaptığı kondisyon çalışmasıyla sürdürdü.

                                Teknik Direktörümüz Hugo Broos yönetiminde Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'nde yapılan antrenmana ameliyat olan Zafer katılmadı.
                                Oyuncularımız iki grup halinde idman yaptı. Gruplar önce sahada ısınma hareketleri daha sonra kondisyon salonunda kuvvet çalışması gerçekleştirdiler.



                                Diğer Fotoğraflar








                                bordomavi.net
                                Trabzonspor'un ilk ve en büyük taraftar sitesi

                                Yorum

                                En Aktif Kullanıcılar

                                Daraltma

                                En aktif kullanıcı yok.
                                WhatsApp WhatsApp’tan Yaz
                                Yükleniyor...
                                X