Biz Sanal ve Kötüler

[Murat Acar]

Bilgisayar teknolojisi ile 1990 yıllarının başlarında tanışmama rağmen, sanal alem’in geniş imkanları ile tanışmam ne tesadüftür ki BMN ailesi ile tanışmam ile hemen hemen aynı tarihe denk gelir.

Sanal alemin içinde barındırdığı forum siteleri, bu tarih öncesinde hep itici gelmiş ve boş insanların işi olmuştur benim içim….

YANILMIŞIM!.....

Avatarım da yazan, 2006 yılından çok daha sonralarına rastlar benim BMN ile tanışmam..

Karadeniz de her ailenin dededen kalan bir lakabı vardır. Bizimki de Zehiroğlu. Bu lakap aynı zamanda ailenin en küçük çocuğu ve de dedemin en küçük torunu olduğum için arkadaşlarım ve bazı akrabalarım tarafından bana takılmıştır.

Çok sevdiğim Ferit ağabeyimin ortanca oğlu Buğra, fanatik sayılacak düzeyde BJK’li olmasına rağmen diğer kulüplere ait ne kadar taraftar ve forum siteleri varsa değişik isimler altında üye olur ve yedi gün yirmi dört saat forum sitelerini sürekli takip ederdi. 25-09-2006 tarihinde de Zehiroğlu nick’i ile BMN’ye üye olmuş ve siteyi takibe başlamış. Bu tarihten sonra, Trabzonspor hakkında güncel konuları forum sitesinden okur analiz eder ve bana gayet bilgili şekilde anlatırdı. Ben de ona “Oğlum sen bırak BJK ‘yi Trabzonspor’a gel” diye takılırdım. O zamanlar, 14 yaşında olan Buğra’nın bu kadar çok şeyi nasıl bildiğini 2009 yılı şubat ayı sonlarında öğrenecektim.

2009 yılı Şubat ayı sonlarına doğru Buğra bana Antalya- Trabzonspor maçına gidip gitmeyeceğimi sordu. Cevabım “Belki” oldu. Zira o günlerde ihalesini almış olduğumuz projenin final safhalarındaydık ve bir saat sonrasının bilemiyordum.

Buğra benden aldığı bu cevapla forum sayfasın da, o zamanlar Isparta da ikamet eden Murat Acar (acar08) ile irtibata geçmiş maça özel arabam ile gideceğimi, maç günü sabah Isparta da olacağımı isterse birlikte oradan maça geçebileceğimizi yazmış. Murat da ilk önce evine beni misafir etmek istediğini, sabah eşinin hazırladığı kuymağı yememiz gerektiğini söyleyip beni evine davet etmiş. Bizim çokbilmiş Buğra da bu daveti kabul etmiş (iyiki de etmiş) . Tüm bu olan bitenden sonra yanıma gelip, “Zehir amca sana bir şey diyeceğim ama sakın kızma” deyip, BMN üyeliğinden başlayıp Murat ile olan yazışmalarını bana gösterdi. O an için Buğra’ya çok kızmıştım. İşim çok yoğundu, maçın başlamasına 2 gün vardı ve benim maça gitme gibi bir düşüncem de yoktu. O andan itibaren beni bir düşünce aldı. Bilgisayarın başına oturdum. İlk kez bordomavi.net sayfasını tıklamam o zamana denk gelir işte. Niyetim usulüne uygun olarak Murat’a durumu anlatmaktı.. Yapamadım. Murat’a özel mesaj atıp irtibat numaralarımızı karşılıklı aldık. Ve maç günü sabahı 1 Mart 2009 tarihi 09:00 da Isparta da buluşmak üzere sözleştik.

1 Mart 2009

O sabah Isparta da sözleştiğimiz yere geldiğimde, Murat’ı ilk kez uzaktan gördüm. Net bir şekilde belirtmeliyim ki, nasıl bir insanla karşılaşacağımı bilmiyordum. Bir insan, nasıl bilgisayar ekranında iki satır yazı yazdığı kişiyi evinde kahvaltıya davet edebilir di ki.. Bu nasıl bir forum sitesiydi, bunlar nasıl bir taraftar topluluğuydu.. kimdi bunlar? Emin olun İstanbul’dan Isparta’ya gidene kadar hep bu düşünceler beynimi kemirdi.

Nihayet buluşma vakti gelmişti. Sözleştiğimiz yerde Murat’ı uzaktan biraz süzdükten sonra kornaya bastım ve nihayet buluştuk. Birbirimizi ilk kez görmemize rağmen hasret ile kucaklaştık. Hemen evine geçtik ve eşinin hazırlamış olduğu o nefis kuymağı hep birlikte yedik. Murat’a Buğranın yaptıklarını tamı tamına anlattığımda “fena mı oldu, hem maça geldin hem de tanışmış olduk” dedi.

O gün BMN hakkında bilmek istediğim her şeyi Murat sağ olsun bana anlattı. Stada girdiğimiz de bizim bulunduğumuz deplasman tribününde gurbetçi gençler ve Uni TS gurubu yerlerini almıştı. Oldum olası Gurbetçilerden uzak durmuştum ve yanlarına sokulmaya hiç niyetim yoktu. Bloğun en sağında pankartları olmayan fakat atkılarında BMN yazan bir grup dikkatimi çekti. Murat bu gurubun Ankara BMN olduğunu istersen onlarla birlikte maçı izleyebileceğimizi söyledi ve onlara yakın bir yerde hem takımımızı destekledik hem de hasret giderdik. Takımızın galip gelmesiyle dönüş yolu daha zevkli geçti bizim için. Isparta’ya vardığımızda, Murat’ın bu gece burada kal, yarın gidersin ısrarlarına rağmen dönüş yoluna koyuldum.

Sanal ve Kötü

BMN hakkında Murat’ın bana anlattıklarını, gerek google’dan, gerek forum sayfasında geniş tarama yaparak ve gerek ise haber kaynaklarından takip ettim. Bu çocuklar neler neler yapmışlar.. Tek tek yazmayacağım. Merak eden ilk sayfayı ziyaret etsin.
http://forum.bordomavi.net/showthread.php?t=31154


Çorbada bir tek tuzumuz olmuşsa ne mutlu bana…..

Ben zaten kötüydüm, Buğra sayesinde de sanal oldum..

Ben sanal ve kötü oldum…….

Okuyunca o günlere geri döndüm bende her satırını okudukça gözlerim yaşardı ve iyiki BMN deyim burası sayesinde bulunmaz dostuklar kazandım Aygün de bunların en başında geliyor zaten.Bu mesajını bile dünyanın öbür ucundan yazıyor Aramızda binlerce km olmasına rağmen hala görüşüyoruz dönüşünüde iple çekiyorum inşaAllah Ailecekde tanışacağız.Bu sefer kuymağı yemeye biz gideriz artık ...Neler yapmadıkki BMN ile beraber .Ispartada okuyan öğrencileri toplayıp es es satılmış şehir maçına gittik BAşkan Sadri Şener geldi Aygün gelemedi herkes girdi ben Aygünü bekledim maçın başlama düdüğüyle ancak girebilmiştik Sivas deplasmanı ilkkez malubiyet ve orda kaplıcaya girip arındık temizlendik sonragece 00:30 gibi çıkıp 3.5 saate Ankaraya dönüş sabahın 4 ünde ) ooo neler vardı evet biz sanal ve kötüyüz varmı ötesi...

[Alihan Ertürk]

Okurken yaşadım sanki.. Ellerine sağlık abi.

Olmadı ki şöyle fiyakalı bir üyelik başlangıcımız..

[Murat Acar]

Okurken yaşadım sanki.. Ellerine sağlık abi.

Olmadı ki şöyle fiyakalı bir üyelik başlangıcımız..

Alihan topuğuna sıkacağım senin az kaldı hala geleceksin bizi ziyarete ) sen sanal ve kötü ol gerekeni biz yaparız gerçi öylesinde lafım meclis dışarı )

[Ogün']

Abi Buğra noldu?Ben en çok onu merak ettim

[Murat Acar]

Abi Buğra noldu?Ben en çok onu merak ettim

Buğra şuan Amerikada öğrenci ve huylu huyundan vazgeçmez hesabı hala forumlarda ajanlık yapıyor ve maalesefki sıkı bir becekeli

dönmedi aslına elden bişey gelmiyor

[Ogün']

Buğra şuan Amerikada öğrenci ve huylu huyundan vazgeçmez hesabı hala forumlarda ajanlık yapıyor ve maalesefki sıkı bir becekeli

dönmedi aslına elden bişey gelmiyor

Olsun be abi esaslı uşakmış.

[Sefa]

Vay be olaya bak Benim de BMN ile tanışmam BMN Trabzon ile oldu ki tahmin edersiniz bir yemekti

[Sibel]

Öncelikle Aygün abi yüreğine sağlık. Paylaştığınız için teşekkürler.
Murat abinin de eski toprak olduğunu öğrendim

[Kaya]

Muhtesem insanlarsiniz...

[Badaloğlu]

Hayatımda Aygün gibi değişik bir adam daha tanımadım... Ama Güney Kıbrıs'taki anortosis maçının hikayesini hiçbir şeye değişmem. Evet bu yazdıklarıda muhteşem ama Anortosis maçına Güney Kıbrıs'a gitmesi, gemiden kaçması, rum taraftarlarının arasında maçı izlemesi, Fatih Tekke'nin beraberlik golünden sonra sevincini ve rum taraftarının ağzını burnunu kırması, tutuklanması, hapisteki günlerini okuyunca bu adamın yüreğindeki Trabzonspor sevgisinin ne kadar büyük olduğunu görürsünüz.

Aygün kardeşim özelttin kendini... En son Karabük'te kucaklaşmıştık. Nereyesun?

[alper*]

Tam yeri mi bilmiyorum ama buradan sorayım dedim, acaba devre arası yurtiçi kampını topluca ziyaret gibi bir planınız var mı

[Gamze]

) Aygün abi efsanesin.
Aygün abi gibi, Murat abi gibi sanal ve kötülerimiz oldukça, sırtımız yere gelmez evelallah.

[Aygün GÜNDOĞDU]

Aygün abi, büyüksün

Estağfurullah

Aygün muhteşemdi eyvallah.

Eyvallah abi..

Okuyunca o günlere geri döndüm bende her satırını okudukça gözlerim yaşardı ve iyiki BMN deyim burası sayesinde bulunmaz dostuklar kazandım Aygün de bunların en başında geliyor zaten.Bu mesajını bile dünyanın öbür ucundan yazıyor Aramızda binlerce km olmasına rağmen hala görüşüyoruz dönüşünüde iple çekiyorum inşaAllah Ailecekde tanışacağız.Bu sefer kuymağı yemeye biz gideriz artık ...Neler yapmadıkki BMN ile beraber .Ispartada okuyan öğrencileri toplayıp es es satılmış şehir maçına gittik BAşkan Sadri Şener geldi Aygün gelemedi herkes girdi ben Aygünü bekledim maçın başlama düdüğüyle ancak girebilmiştik Sivas deplasmanı ilkkez malubiyet ve orda kaplıcaya girip arındık temizlendik sonragece 00:30 gibi çıkıp 3.5 saate Ankaraya dönüş sabahın 4 ünde ) ooo neler vardı evet biz sanal ve kötüyüz varmı ötesi...

Gardaşım iyi ki varsın... maceraları fazla kurcalama istersen)

Okurken yaşadım sanki.. Ellerine sağlık abi.

Olmadı ki şöyle fiyakalı bir üyelik başlangıcımız..

Muratın yanına bir uğra belki Haci olursun..

Abi Buğra noldu?Ben en çok onu merak ettim

Buğra Amerika Massachusetts eyaletinde üni. okuyor ne yaptıysam bjk den kurtaramadım uşağı..

Muhtesem insanlarsiniz...

Sağol Kayacığım Mükemmellik arıyorsanız. Lütfen aynaya bakın:...

Hayatımda Aygün gibi değişik bir adam daha tanımadım... Ama Güney Kıbrıs'taki anortosis maçının hikayesini hiçbir şeye değişmem. Evet bu yazdıklarıda muhteşem ama Anortosis maçına Güney Kıbrıs'a gitmesi, gemiden kaçması, rum taraftarlarının arasında maçı izlemesi, Fatih Tekke'nin beraberlik golünden sonra sevincini ve rum taraftarının ağzını burnunu kırması, tutuklanması, hapisteki günlerini okuyunca bu adamın yüreğindeki Trabzonspor sevgisinin ne kadar büyük olduğunu görürsünüz.

Aygün kardeşim özelttin kendini... En son Karabük'te kucaklaşmıştık. Nereyesun?

Ahmet ) kardeşim.. Haklısın en son karabük maçında görüşmüştük. O günden sonra kendimi yurt dışına bir attım yaklaşık 16 aydır hala buralardayım. İnşallah yakın zamanda göüşeceğiz...

) Aygün abi efsanesin.
Aygün abi gibi, Murat abi gibi sanal ve kötülerimiz oldukça, sırtımız yere gelmez evelallah.

O sizin efsaneliğiniz..Gamze hanım
Murat ile ben Sizlere moral kaynağı oluruz ancak...

[Aygün GÜNDOĞDU]

“Kara yüzlüye ha sabun ha kara boya” demiş, MEVLANA…

Bu oluşuma(BMN), “ Çamur at izi kalsın” mantığı ile iftira atmış olan kişiler, attıkları iftirayı sürekli olarak bilinçaltında yaşarlar. Başka bir deyişle iftira; bastırılmış duyguların dışa vurumu gibidir, onları zehir akıtır gibi rahatlatır.

İftira, iftiracının iftira attığı kişin masumiyetinden, dürüstlüğünden, inandırıcılığından, etkisinden ve gücünden korktuğunun çok açık bir göstergesidir.

Unutulmamalıdır ki; “Güneş Balçıkla Sıvanmaz”, yalan ve iftira ile kurgulanmış bir yaşam biçimi mutlaka açık verir, çelişkilerin ve detayların içinde boğulur ve bu çirkin sözler iftira atanın kendisine döner, ayağına dolanır.

13 yıl önce başlamış olan bu birliktelik gün be gün büyüdü, daha da büyüyecek. Buna paralel olarak iftiraların dozajı da artacaktır muhakkak. Bizler kendi vicdanlarımıza hesap verebildikten sonra sıkıntımız zaten yok.

Bize yakışan önümüze bakmak “İt ürür, kervan yürür” ata sözünü unutmamak..



İnadına Sanalız..

Zarge’nin dediği gibi “Gargamel gibiyiz hepimiz…”

[Burak DERELİ]

BordoMavi.Net sanal olduğu için aslında biz yapmadık o kütüphane açılışını, kendiliğinden oldu biz kendi ismimizi koyduk oraya