Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Son Dakika Haberleri | Bu Başlıkta Üye Yorumu Yok!

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Trabzonspor üzerine!OSMAN DİYADİN
    osman.diyadin@karadenizgazete.com.tr
    Uzun zamandır yazmak istediğim bir konu...
    Çünkü bu şehirde yaşayan bir gazeteci sıfatıyla değil, bir insan olarak, borcumuz olan bir yazı olarak görüyorum.
    Bunlar azınlık da olsa öyle bir hale geldik ki!..
    Kişilere tahammülsüzlük, kişileri çekemezlik, kişilerin başarılı olmasını hazmedememe üzerinden kurumlarımızı yıpratmak adeta damarlarımıza işler hale geldi.
    Hep kişisel ihtiras!..
    Hep “sen-ben” kavgası!..
    Şimdi nereden çıktı bu yazı, diyeceksiniz.
    Bakın Trabzonspor’a!
    Sezar’ın hakkını Sezar’a vermeyi bir türlü bilemiyoruz.
    Bir yıl önceki Trabzonspor ile bir yıl sonraki Trabzonspor’a bakarak “Nereden nereye?” sorusunu bile soramadan Trabzonspor başkanı ve yönetimine karşı hala hasımane tavır ve tutum içerisinde olanları yaşamak, görmek, işitmek inanın ızdırap veriyor!
    Yanlışlar, eksikler yok mu?
    Tabiî ki var.
    Tabiî ki eleştiri olacak.
    Ama Trabzonspor’un hiç ama hiç kimsenin, taraftarının bile beklemediği şekilde bir sezonda böylesine büyük değişime imza atması, şampiyonluk yarışının favori takımı haline gelmesinin yanında bir de kulübün gelirlerini yükseltme, kaynak sağlama yönünde önemli projelere imza atıldığını görüp hakkını teslim edemeyecek kadar kör değiliz sanırım!
    ***
    Bir düşünün!
    Bir iki yıl öncesinde Trabzon şehri Türkiye’de nelerle anılıyordu, bugün neyle anılıyor?
    Papaz cinayeti, Dink cinayetiyle her gün medyada anılan, bunalım içine sürüklenen, üzerine kara bulutlar çöktürülen Trabzon şehrini bugün bütün Türkiye Trabzonspor ile anmaya başlamışsa, onunla gündeme oturan kolbastıyı konuşuyorsa bunun mimarlarının hakkını teslim etmemiz gerekmez mi?
    Sanayisi, fabrikası olmayan Trabzon şehri bugün Trabzonspor üzerinden sportif yönünün dışında kültürel etkinlikleriyle de yeniden bir marka haline geliyor.

    ***
    Geçen yıl bugünlerde ligi Anadolu takımlarının üzerinde bitirmek için Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın Anadolu takımlarını yenmesini bekleyen Trabzon spor’un bugün Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın üzerinde şampiyonluk mücadelesi vermesinin bile başlı başına büyük başarı olduğunu her Trabzonsporlunun, her Trabzonsporlu aydının, yani hepimizin görmesi ve kulübümüzün yanında güç birliği yapması gerekmez mi?
    Transferde büyük paralar harcandı, tartışılan isimler var, kulüp önemli borç yükünün altına girdi.
    Doğru!..
    Ama büyük hedefler peşinde koşmanın, büyük hesaplar yapmanın, büyük düşünmenin, Türkiye’nin gözünün üzerine çevrilmesini sağlayacak bir takım inşa etmenin hiç kuşkusuz bedeli de olacaktır.
    Önemli olan, yaptığın harcamanın karşılığını alabilmektir.
    İnşallah sonu iyi olur!
    Trabzonspor’un özellikle böyle bir lig sezonunda, fikstür avantajı ile şampiyonluğu yakalamasının artık kendi elinde olduğu görüşündeyim.
    İşte biz eleştiri yerine buna katkı sağlamalıyız.
    Yoksa dünyanın hangi kulübünde transferde yüzde yüz isabet sağlanıyor ki?
    Önemli olan, az hata yapabilmektir.
    Özellikle astronomik bedel ödenen Alanzinho transferinde tartışmanın da Brezilyalı oyuncunun kendisini bulmasıyla sona ermesini temenni etmekten başka çaremiz de yok!
    Çünkü o artık Trabzonspor’un oyuncusu.
    Başarılı olmasını beklemekten başka söylenecek söz var mı?
    Transferde eleştiri yaparken doğruları da anlatmak gerekmez mi?
    Bakın, iki kilit isim!..
    Bugün bütün Türkiye’de spor adamlarının “Trabzonspor’un başarısında en önemli isimler” dedikleri kaleci Tony Slyva ile Song nasıl transfer edildi?
    BEDELSİZ!
    Peki bonservislerine beş kuruş ödemeden böylesine önemli ve nokta isimlerin bedelsiz transfer edilmelerini sağlayanların (o transfer günlerini çok iyi hatırlıyorum ve bu futbolcuların alınmalarını ısrarla isteyenlerin başında Asbaşkan Hayrettin Hacısalihoğlu geliyordu) hakkını teslim etmek gerekmez mi?
    Başkan Şener ile uyum içinde olan, en küçük olayda hedef haline getirilmek istenen Hacısalihoğlu’nun yöneticilik tarzı eleştirilse de, Trabzonspor’un menfaatlerini koruyup kollama adına her koşulda dik duran tarzı ile kulübün bugünkü başarılı yapısının kilit ismi olduğunu söyleyebilirim.
    Trabzonspor’daki değişimin analizi ışığında yazacak aslında birçok güzel şey var.
    Tabiî ki bu arada doğruları, yapılan güzellikleri anlatırken kurumsal kimliğin henüz sağlıklı oturtulamadığını da söylemek gerekir!
    Hiç kuşkusuz bunlar da olacaktır, olmalı da.
    Bugün eski efsane futbolcularından en iyi şekilde yararlanan dünyanın bütün büyük kulüpleri (R.Madrid, Barcelona, B.Münich, Milan...) gibi Trabzonspor da yararlanabileceği o eski efsane futbolcularının bazılarını olayın içine çekerek onların kulübün yapısında faydalanmalı.

    ***
    Gelmek istediğimiz nokta, Trabzonspor Başkanı Şener, Asbaşkanı Hacısalihoğlu ve yönetim kurulunun yepyeni bir kadro kurarak şampiyonluğa koşan bir Trabzonspor inşa etmelerinin ve bunun yanında bir yılda önemli projelere imza atmalarının hakkını teslim etmeliyiz.
    Tabiî ki var olan yanlışları, eksikleri eleştireceğiz. Çünkü Trabzonspor’a hizmet bir bayrak yarışıdır.
    Bugün bayrağı teslim alanların yaptıkları hizmetlerin hakkını teslim etmezsek bu o kişilere değil Trabzonspor’a ihanet olur.
    Geçmişte yönetimlere, başkanlara karşı yapılan hatalar tekrarlanmamalı!
    Yazımın başında belirttiğim gibi, kişilere tahammülsüzlük, kişileri çekememezlik, kişilerin başarılı olmasını hazmedememe üzerinden Trabzonspor gibi bu şehrin sadece sportif değil sosyo ekonomik ve psikolojik hayat damarı olan olmazsa olmaz kurumumuza sahip çıkmalıyız!
    Çünkü Trabzonspor her Trabzonlunun, her Trabzonsporlunun ortak sevdasıdır.
    Hizmet bayrağını taşıyanların yüküne omuz atmak hepimizin görevi olmalıdır!
    Hele hele 25 yıl aradan sonra şampiyonluğa bu kadar yakın olduğumuz bir lig sezonunun son 12 haftasında kalplerimizin bir noktada buluşması, kalplerimizin borcudur!
    Onursal Başkanımız Sayın M.AliYılmaz’ın başkanı, yönetimi, teknik heyeti ve futbolcuları överken “12 final kaldı, şampiyonluk için el ele verelim” sözlerinin anlamı her Trabzonsporlu için aynı kalpten çıkan söz olmalıdır.
    O yok, bu yok.
    Sen yok, ben yok.
    BİZ VAR.
    O BİZ DE;
    TRABZONSPOR’DUR.
    Kaynak: Karadeniz Gazetesi

    Bir zamanlar içimizin kan ağladığı günlerde, Sayın Osman DİYADİN'e bir mesaj yollamıştım, gidişatın çok vahim olduğunu, aslında bizi biz gibi temsil eden değerlerimizi bulmak, o şekil yönetilen bir kulüp başkanımızı bulup getirmek medyanın asli görevidir demiştim.

    Şimdi bu yazıyı okuyunca aklıma mesajım geldi, bana hatırlattı.

    Muhteşem bir yazı Osman DİYADİN, tebrik etmek az kalır.
    En son Adil ÖZGÜR tarafından düzenlendi; 04.03.2009, 23:49.
    BİR AĞAÇ BİR CAN, BİR CAN BİR TRABZONSPOR

    Yorum


    • Sivassporlu bir yazardan itiraflar
      20
      Sivasspor Gerçeği
      2010 - 2011 Şampiyonu Trabzonspor'dur
      Gerçek budur. ☆

      Yorum


      • Trabzonspor'un 7 Mart Cumartesi günü H.Avni Aker Stadı'nda oynayacağı Konyaspor maçının biletleri bugün satışa çıktı.

        Buna göre fiyatlar şöyle:

        Maraton Tribünü: 25 TL.
        Kapalı Tribün (kenar): 40 TL.
        Kapalı Tribün (orta): 50 TL.
        VİP Tribünü: 100 TL.

        Karşılaşmayı izlemek isteyen taraftarların Sadri Şener Sosyal Tesisleri ve Biletix gişeleriyle,www.biletix.com.tr adresinden maç biletlerine ulaşabilecekler.
        Sen ağlat biz severiz seni...
        Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
        ts_mania

        Yorum


        • Ferat ŞAHİN

          Trabzonda Neler Oluyor?

          Öncelikle şunu belirteyim. Ne Trabzon’da yaşıyorum ne de Trabzon’luyum. Ben sadece bir Trabzonspor sevdalısıyım. Sadece bilmeyenleri bilgilendirmek ve unutanlara hatırlatmak istedim.

          Konumuza gelince. Son günlerde Trabzon’da garip şeyler oluyor. Sanki takımın yakaladığı başarının belli kesimlerce bir şekilde özümsenmediği gibi bir izlenim edindim. Böyle düşünmemin en büyük sebebi sayın Sadri Şener’in belediye meclisinin al(a)madığı karar üzerine yaptığı ölçüsüz sözleridir. Normalde ne pire için yorgan yakacak nede anlayıp dinlemeden onu bunu suçlayacak insandır. Ekonomik olarak çokta uçuk katkısı olmayacak bir iş için bu kadar sinirlenmesinin başka sebepleri vardır. Onun tepkisinin etkisi geçmeden “Şener istifaya zorlanıyor” başyazıları çıktı ve belli bir senaryo ortaya çıkarıldı. Tam fazla tepki görmedi derken Ersun Yanal hoca haberi olmadan istifa ettirildi. O da yetmedi Yattara ve Sylva transfer sezonu değilken transfer edildiler.

          Bütün bunlara uzaktan bakan birisi olarak hayretler içerisindeyim. Bir kaç misketi paylaşamayan kardeş gibilerdi önceleri ama yakında kardeş katili olacaklar. Olmuyor, yakışmıyor.. Bu haraketler sadece Trabzonspor’a zarar verir. Kesin olan bir şey bu olayların siyasi boyutunun olduğu gerçeğidir. Aslında siyasi dememek lazım. Bunların sebebi yaklaşan seçimlerdir. Trabzonspor artık açıkça seçim malzemesi yapılmaktadır. Bu sayın başbakanın bir önceki secimde yaptığı “Akyazı Stadı” vaadi tavan yaptı ve büyüyerek devam etti. Alsında normal karşılamak lazım. Dünya’nın heryerinde politikacılar uçuk vaatlerde bulunurlar. Mesela sayın Gökçek Ankara’ya ortadoğunun en büyük hayvanat bahçesi ile Disneyland yapacakmış. İşin asıl açı olan yanı Gökçek’in seçim vaati vermesi değil bu vaatleri hala yiyenlerin olmasıdır. Neyse geçelim bizim konumuz değil. Lakin bütün adaylar parti farkı olmaksızın desteksiz sallıyorlar.

          Bundan yaklaşık 1.5 sene önce Trabzonspor içten çökertiliyor başlıklı bir yazı yazmıştım. O zaman olay Trabzonspor merkezliydi. Şimdi artık Trabzon’u tam olarak sardı. Nerede ise Trabzon’un tek değeri olan Trabzonspor üzerinden bir rant yarışı göze çarpıyor. Bugüne kadar belki bu rant yarışı sorun olmuyordu ama artık bıçak kemiğe dayanmış görünüyor. Eskiden partiler üstü olan bir kurum Albayrak yönetimi ile siyasetin içine balıklama dalmış ve hala çıkamamıştır. Belkide hiç çık(a)mayacaktır çünki rantı dağıtan siyasilerdir. Trabzonspor kulübününde her kulüp gibi ranta ihtiyacı vardır. Bu rantın sağlanması artık sorun olmaya başlamıştır. Biz verelim oylar bizim olsun olayı işin içine girdi ve artık tehlikeli olmaya başladı.

          Peki ne yapmalıyız? Kim ne yapabilir? Öncelikle bu tip senaryoları üretenlere ciddi tepkiler konmalı. Her kim olursa olsun taraftar medeni tepkisini koymalı. Gazete ise okunmamalı. Internet sitesi ise tıklanmamalı. Fakat her iki durumda da tepkiler telefon, fax, email, ve yorumlar ile gösterilmeli. Aksi takdirde takım içinde bulunduğu kritik haftalarda motivasyon anlamında büyük darbe yiyecektir ve kaş yapalım derken göz çıkarılmasına göz yumulacaktır. Bunları yaparken takımı, teknik ekibi, ve yönetimi sevgiye boğmalıyız. Bu çocuklar, teknik heyet, ve bu yönetim bunu fazlası ile haketmiştir. Elinizi vicdanınıza koyup kendinize sadece şu soruyu sorun:

          Eğer sezon başında birisi size “Trabzonspor 25. haftaya kadar zirvede yada yarışın içinde olacak” dese ne derdiniz?

          Bu soruya temiz kalp ile cevap veren insanlar bu takıma sevgilerini esirgeyemezler, esirgememeliler. Sadece bu sebeple teknik heyete destek verenlerin (yerel medyada bile) sayılarının azlığına bakmadan bu takımı sevebilmelisiniz. Kaldıki bu takıma gösterilen sevgi sonuca indeksli olmamalıdır, olamaz. Sonuca ideksli olursa Trabzonspor’un diğer takımlardan farkı olmaz. Bunu yaparkende takımı baltalayanlara tepki vermekten de geri kalmamalılar, kalmayacaklardır. En büyük tepkiyi de her fırsatta bu takımın sahibi biziz deyip devamli ona zarar verenlere göstermeliler. Bu takımın tek sahibi vardır. Bu takımın tek sahibi, ona tüm kalbini ve benliliğini adamış, ona sevdalanmış, en kötü zamanında onu sahiplenmiş, cefakar taraftarıdır. Onlar haricinde bu takımın sahibi bizim diyenler YALAN söylüyorlar. Bu takımın sahibi ne eski futbolculardır, ne Trabzon büyükleridir, ne “Çakma”spor yazarlarıdır, ne de siyasilerdir. Tekrar söylüyorum bu takımın tek sahibi ona sevdalanmış sizlersiniz. Ama unutmayın “at sahibine göre kişner”. Eğer sadece biz takımın sahibiyiz deyip yan gelip yatarsanız, sizin o yalancılardan farkınız kalmaz.

          Bu sebeplerle olanları iyi irdeleyin. Siyasi görüşlerinizi, akrabalık ilişkilerinizi, maddi ilişkilerinizi, ve geçmiş kariyerinizi bir kenara bırakıp olanları inceleyin ve ona göre davranın. Trabzonspor için düşünün, onun için konuşun, onun için emek harcayın. Seçimler, rantlar, yöneticiler, teknik adamlar, ve futbolcular geçicidir. Kalıcı olan sizlersiniz. Eğer aklımızı başımıza almazsak bir kaplanın yavrusunu yemesi gibi çok sevdiğimiz Trabzonspor’umuzu hep beraber yiyeceğiz. Buna artık taraftar dur demeli, diyebilmelisiniz.

          Sevgiyle kalın.
          hiç kimse TRABZONSPOR'dan daha büyük olamaz. Bir futbolcu için kulüp yönetimine kin kusan bence taraftar olamaz.

          Yorum


          • Metin KONDEL(internetspor)

            Trabzon’dan Dakika Ve Skor

            Yazılarımda ısrarla futbolun siyasetin kurbanı bir oyun olduğunu vurgulamaya çalışmam eminim birçok okuyucunun canını sıkmıştır. Ama yapılabilecek bir şey yok. Çünkü durum anlatmaya çalıştığımdan daha iğrenç. Dikkat edilirse yaklaşan yerel seçimler öncesinde her siyasi parti başkanı hangi şehre gidiyorsa o şehrin futbol takımının kaşkolüyle kalabalıkları selamlıyor. Umarım bu durum size bir fikir kırıntısı veriyordur. Ve birbirine rakip siyasi partililer yerel kimlik olarak spor kulüplerini kutsamayı ihmal etmiyorlar. Bunu keskin bir dil ile kelimelere döktüğüm zaman ziyadesiyle antipatik bir yazar olarak herkesi kasıyorum. ‘’Evet, sevgili vatandaşlarım. Çorumspor’a sahip çıkalım.’’ Ama sporda gerçek olan bir şey varsa 3.ligteki bazı takımların sahaya çıkabilecek paralarının olmadığıdır. Bu açıdan siyasetin spor kulüplerini işine geldiği zaman işine geldiği kadar kullanıp bir kenara atmasını gayri ahlaki bulmamı umarım anlıyorsunuzdur.

            Futbolumuzdaki içi boş bazı kavramları hala anlayabilmiş değilim. Dahası bu kavramları futbol otoritelerinin kullanmasını ise anlamak hiç mümkün değil. Bir spor yorumcusu ‘’takım iyi bir hava yakaladı’’ dediği zaman aklıma ilk gelen şey bu futbol takımı şehrin kömür kokulu havası yerine temiz bir dağ havasına kavuştuğu şeklinde. Tamam, ‘’iyi hava’’ diye bahsedilen şey psikolojik anlamda pozitif bir durumun iyi bir performansa dönüşmesi ama yakalanan şeyin her zaman elde tutulabileceğini kim iddia edebilir. Bunun için futbolu daha nesnel kavramlara dayandırmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum. Yakalanan iyi havanın subjektif bir tanımı yapılabiliyor ama futbolumuzda psikolojik açıdan dağılan bir takımın çoğu kez net bir tanımı bile olmuyor. Maalesef bunu anlatmaya çalışırken ortaya çıkan en gerçekçi kelime ‘’fahişe’’den ibaret. Bu durum kavramsal açıdan futboldaki istikrarsızlığı besleyen garip bir durum..

            Futbol maçlarının sunumunu yapan spikerlerin maçta gelişen olaylar yerine olmayan şeyleri boş bir hazla anlatması diğer bir futbol aptallığı. ‘’Top Lincoln’e gelmiyor..!’’ Topun Lincoln’e gelmemesi mi yoksa Lugano’nun araya girerek topu kesmesi mi bir futbol olayı? Canlı yayında tüm futbolseverlere sunulan bir oyuna bakıştaki mantıksal sapmalar. Sabri’nin orta şut karışımı pası..Yani futbolumuz bazı futbol kavramlarına tam olarak oturmuyor. Spikerlerin futbol kavramlarındaki kaostan anlaşılan bu. Sonrada bu tanımsız futbolu hakemlerden çözümlemesini ve adil dağıtmasını bekliyoruz. Bence Türk futbolunu Türk hakemlerine emanet etmeli. Çünkü başka bir ulusun futbolumuza bakışı gerçekten içimize sinmeyebilir.

            Siyasiler, spor yorumcuları ve spikerler..Gelelim kulüp başkanlarına.. Trabzonspor başkanı Sadri Şener’e göre ‘’Şampiyonluk futbol ile değil saha sonuçları ile gelir’’miş. Sadri Şener’e göre hiçbir şampiyon kusursuz değildir. Doğrudur her şampiyon olan takım sadece bir takım şampiyon olacağı için şampiyon olmuştur. Ama bu durum Trabzonspor’un sene başından beri oynadığı futbolla ilgili ‘’kötü futbol’’ sıfatının kullanılmasıyla ilgili yakınmayı gerektirmez. Bütün o söylenenlerin aksine takıma övgüler yağdırılmış olsa bile gerçekte Trabzonspor’un sahip olduğu futbol realitesi aynı kalacaktır. ‘’Bir de rakiplere baksalar Trabzonspor’un futbolunu çok güzel bulurlar.’’ Türkiye’de sorun tam da bu noktada düğümlenmiş durumda zaten. Ne sporda ne de siyasette iyi olan bir ekip kendisiyle yada Bundesliga’daki bir rakiple yarışmayı akıl edemiyor. Aksine kendini kötü bir rakibe göre tanımlama gereği duyuyor. Bu durumda da spor ve siyaset birlikte göçüyor. Bunun için kulüp yöneticilerinde kişisel erdem kadar kulüplerde köklü bir kurumsal gelenek te gerekiyor. Ama bazı kulüplerdeki sözde gelenekler gibi değil. Böylesi bir bakış açısı ise futbolda açık ara kendiyle yarışan bir takımı Türk futbolunun önüne itebilirdi. Onun için birçoklarına göre futbol stadyumlardaki tabelalarda baki kalan hoş bir skor imiş.

            Stad’ın üstü kapatılınca Avni Aker Mabed olacakmış.Hep birlikte Michael Platini’nin yeni talimatlarıyla dua edecekmişiz.Tövbe..Tövbe..Sayın Şener. Please repeat after me. Estağfurullah. Şemsiyeli bir stada mabed diyecek yerde Maraton ve kale arkalarında insanların neden kartonlar ve gazeteler üzerinde namaz kılmaya çalıştığını düşünsenize. Tribün, köfteci ve tuvalet..Avni Aker dahil bir çok stadyumun seyirci gerçeği bu. Yani bu halkın % 99’un herhangi bir futbol maçına gitmesi inancının gereklerine aykırı. En azından futbolla ilgili mekanlardan ortaya çıkan görüntü o..Bu ülkede insanlara din hizmeti veren DİB diye bir kurum var..Deri koltuklu makamlara oturmaktan başka ne işe yarıyorlar?

            Sahiden futboldaki astronomik rakamların bahsedildiği bir futbol seyircisi olarak DİB nın bir yılda hacc organizasyonlarından elde ettiği hasılatı gerçekten merak ediyorum. Modern mimaride muhteşem stadyumlar görüyoruz ama modern mimarili 60 bin kişilik bir olimpiyat camii pardon Selimiye camii göremiyoruz.

            Kayseri’de yapılan Kadir Has stadyumunu gördükten sonra Avni Aker’in ne kadar kötü bir stadyum olduğunu bir kez daha anladım. Avni Aker’in üstü açık. Ve kapatılınca da mabede dönüşecekmiş. Akyazı’da yapılması düşünülen ‘’Hamsi Arenası’’ ile ilgili şu aşamada söylenebilecek şey ‘’İnek içti’’den ibaret. Belli ki bu konu Trabzon halkına karşı siyasilerin enine boyuna sonuna kadar kullanıp posasını çıkaracakları bir konu haline gelmiş. Trabzonsporluluğa bir üst kimlik olarak sarılan siyasilerin vızıldadığı bir dönemde artık kimsenin ne söylediğine bakmanın zamanı değil. Kimin ne yaptığına bakma ve onu değerlendirme zamanıdır. Sadri başkan Trabzon esnafının Trabzonspor’a destek olmamamsından yakınıyormuş. Trabzon esnafı da Trabzon’a açılan küresel soygunun kulesi Fo..um’dan.

            Maalesef Türk spor kamuoyunu domine eden boş tartışmalara katılamayacağım. Ne demiş eskilerimiz; ‘’Ayinesi iştir kişinin lafına bakılmaz.’’ Herkes işine baksın polemik üretmeye değil. Buna internetsporun Şekspırları da dahil.

            Soru

            Türkiye Federasyon kupası olarak bilinen ve 1994 yılında Türkiye kupası olarak statü değiştiren turnuvanın son çeyrek yüzyıllık tarihi göz önüne alındığında, sahip olduğu ekonomik ve insan kaynağına rağmen bu kupada aşağıdaki takımlardan hangisinin ciddi bir başarısızlığından bahsedilebilir?

            A) Kocaelispor B) Galatasaray C) Beşiktaş D) Trabzonspor E) Fenerbahçe
            hiç kimse TRABZONSPOR'dan daha büyük olamaz. Bir futbolcu için kulüp yönetimine kin kusan bence taraftar olamaz.

            Yorum




            • 'Sylva ve Yattara satılık değil'

              Trabzonspor Futbol Şube Sorumlusu İhsan Alioğlu, son zamanlarda Yattara ve kaleci Tony Sylva hakkında çıkan transfer haberlerine tepki gösterdi.

              Haberlerin kesinlikle gerçeği yansıtmadığını ifade eden Alioğlu, “Sylva ve Yattara bizim çok önemli oyuncularımızdan. Sylva’nın sözleşmesi 2010 yılına kadar sürüyor ve ortaya koyduğu performans da bizi fazlasıyla memnun ediyor. Yattara konusunda ise konuşmaya bile gerek yok, çok yetenekli bir futbolcu. Takımımızın zirve mücadelesi verdiği bu günlerde, taraftarlarımızın böyle haberlere inanmamasını istiyoruz. Yattara ve Sylva satılık değil” açıklamalarında bulundu.

              Kaynak
              ~ Yüzümüzün yüreğimizle beraber gülümsediği an’ dır mutluluk. ~

              Yorum


              • Isaac ve Giray’ın açıklamaları



                Takımımızın başarılı oyuncuları Giray Kaçar ve Isaac Promise Medya Merkezimize önemli açıklamalarda bulundular.


                Takımımızın başarılı savunma oyuncusu Giray Kaçar, Trabzon'da mutlu bir hayat sürdüklerini söyledi. Yedek kalmayı Trabzonspor'da öğrendiğini belirten Giray, "Bu hocamızın tercihi. Takımımız için, takımımızın iyi yerlere gelmesi için kim iyiyse onun oynaması gerektiğini biliyorum. Görev verildiği zaman da elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Ben her zaman göreve hazırım" dedi.

                Nasıl bir kulüpte bulunduğunun farkında olduğunu da ifade eden Giray, "Hedeflerimizin sadece ben değil hepimiz farkındayız. Başarılı da gidiyoruz. Çoğumuz yeniyiz. Uyum sürecini erken atlattık. Genç bir kadromuz var. Geleceğimiz parlak. İnşallah şampiyon bitiririz, ancak en kötü ilk üçü hedefliyoruz" diye konuştu. Konyaspor'la oynanacak olan müsabakaya da değinen Giray, "Antalya'da iyi bir mücadele ortaya koyduk. Güzel bir galibiyet aldık. Bu galibiyeti kıymetlendirmek için Konyaspor'u da yenmeliyiz. Her maça final niteliğinde bakıyoruz. Konyaspor maçı da bu finallerden biri. Liderliği bu hafta alabiliriz. İki hafta içeride oynamanın avantajını kullanmalıyız" dedi.

                Önlerindeki iki maçın kırılma noktası niteliği taşıdığına dikkat çeken Giray şunları söyledi: "Önce Konyaspor'u yenmeliyiz. Ardından oynayacağımız Galatasaray müsabakası 6 puan değerinde bir maç. Hocamız bize çok şey katıyor. Diğer takımlarındaki arkadaşlarımla konuşuyorum. İyi bir bütünlük oluşturduğumuzu, çok çalıştığımızı ve çok istediğimizi söylüyorlar. Gerçekten de öyle. Herkes herkese güveniyor ve seviyor. Kimse artniyetli değil. Herkes isteyince birşeyler oluyor. Arkadaşlarım adına bu vesileyle teknik heyetimize teşekkür ediyorum. Herkes rahat olsun. Hepimiz kendimizi hazır tutuyoruz. Daha önce de bunu gösterdik. Kendimize güveniyoruz."

                ISAAC’İN FARKLI HEYECANI

                Öncelikle kendi adına bu günlerde farklı bir heyecanı takımın başarısıyla birlikte yaşadığını belirten Promise Isaac, yeni doğan bebeğiyle birlikte Trabzon'da daha mutlu günler geçirmeye başladıklarını söyledi. Bebekle birlikte evdeki atmosferin değiştiğini ve bunun da futboluna olumlu yansıdığını belirten Isaac, "Futbolcu olup da baba olan ilk oyuncu ben değilim. Ancak dediğim gibi insanı mutlu eden bir hadise. Açıkça söylemek gerekirse şu andaki performansımdan memnun değilim. Buraya oynamaya geldim. Bu elbette hocamızın takdiri ancak her futbolcu gibi ben de oynamak ve kendimi Avrupa'ya hazırlamak istiyorum" dedi.


                Takımımızın iyi bir performans ortaya koyduğunu dile getiren Isaac, "Zaman zaman inişler yaşıyoruz ancak genel anlamda iyiyiz. İyi de sonuçlar alıyoruz. İstikrarsız olduğumuz söylenemez. Oynadığımız maçların çoğundan galip ayrıldık. İçeride tek maç kaybettik. Bu tek mağlubiyetin ardından takımın istikrarsız olduğundan bahsetmek ortaya koyulan mücadeleye haksızlık olur. Çok önemli bir hedef için mücadele ediyoruz. Konyaspor maçı da bu hedef yolunda önemli. Sahadan zaferle ayrılacağımızı düşünüyorum" dedi. Milli takım konusunda da değerlendirme yapan Isaac, "Uzun süre milli takımda oynadım. Ancak şu anda orada bir karmaşa hakim. Çağırsalar bile gitmeyi düşünmüyorum" dedi.

                Bu yılın Trabzonspor'un yılı olacağını her fırsatta tekrarladığını ifade eden Isaac sözlerini, "Şampiyonluk için mücadele eden bir çok takım var. Ancak onlarla aramızda olan puan farkının azlığı veya onların da bizimle aynı mücadeleyi ortaya koymaları şampiyon olamayacağımız anlamına gelmez. Bunu biraz hissi olarak söylüyorum ve mutlu sona inanıyorum. Tanrı bunu böyle takdir etmişse arkadaşlarımla birlikte şampiyonluk kupasını kaldırabiliriz. Trabzonspor'un diğerlerinden en büyük farkı birliktelik. Bu bizim işimizi kolaylaştırıyor." diyerek tamamladı.




                Diğer Fotoğraflar














                ~ Yüzümüzün yüreğimizle beraber gülümsediği an’ dır mutluluk. ~

                Yorum





                • Egemen Milli Takımda Trabzonspor’da bu sezonki performansıyla dikkat çeken başarılı defans oyuncusu Egemen Korkmaz’ın Milli Takım özlemi sona eriyor.Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim İstanbul’da TAKA’ya konuştu.

                  Sonunda Gördüler

                  İstanbul’da Taka Gazetesi’ne konuşan Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim Egemen’in performansından memnun olduklarını ve İspanya maçları kadrosunda olacağını söyledi.

                  Terim Konya Maçına Geliyor

                  Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim cumartesi günü oynanacak olan Trabzonspor-Konya maçı için Trabzon’a gelecek. Terim’in yardımcılarından Oğuz Çetin ile rezervasyon yaptırdığı bildirildi. Son Fildişi Sahilleri maçında gol atan Gökhan Ünal ile birlikte Egemen Korkmaz’ın İspanya maçları kadrosuna dahil edileceği öğrenildi. Kaynak:Takagazete.com

                  Yorum


                  • Temel fıkrası gibi!

                    Bir internet sitesi “Yanal istifa etti” yazdı, Trabzon´da ortalık karıştı. Yönetim yalanlayınca, “Kulübe zarar vermeye çalışanların aleti olduk” açıklaması yapıldı.

                    Özür dilediler
                    Süper Lig lideri dün Ersun Yanal’ın istifa dedikodularıyla uğraştı... Sabah bir internet sitesinde çıkan, “Yanal istifa etti” haberi ortalığı karıştı. Bu habere tepki gösteren Trabzonspor Yönetimi, sert açıklamalarda bulunca, site yöneticileri de geri adım attı. www.medyatrabzon.com adlı site, yönetimin tepkisinden sonra bir özür yayınlayarak, “Trabzonspor’a zarar vermeye çalışanların aleti olduk. Haberi ilk duyuran olma heyecanıyla yaptığımız bu büyük yanlışlıktan dolayı tüm Trabzonspor camiasından özür diliyoruz” açıklaması yapıldı.

                    Yönetim isyan etti
                    Bordo-Mavililer'in Asbaşkanı Hayrettin Hacısalihoğlu, sitedeki habere en büyük tepkiyi gösterenler arasındaydı. “Aile olmaya ihtiyacımız olduğu dönemde bu tür haberlerin kendi içimizden çıkmasını anlayamadım. Bunlar camiaya yakışmıyor. Olanlar yazılmasın demiyoruz ama olmayanlar; bir de abartılarak yazılmasın. Ayrılık üzerine değil gelecek yılların başarılı Trabzonspor’u için çalışıyoruz. Zirve mücadelesinde, gücünü iyice hissettirdiği dönemde karşımıza çıkarılmaya çalışılacak engellerden birini yaşıyoruz” diye konuştu.

                    (UEFA)

                    Yorum


                    • "Şampiyon olacağız"

                      Trabzonspor Asbaşkanı Hayrettin Hacısalihoğlu, takımın koydukları hedeflere emin adımlarla ilerlediğini söyledi.

                      Hacısalihoğlu, ligde şampiyonluk yarışının son haftalara kadar sürecek gibi gözüktüğünü belirterek, "Biz bunun sonucunda camianın arzu ettiği şekilde ligi tamamlamak istiyoruz. En az Avrupa kupalarının birine katılan bir takım olarak ligi tamamlamak amacındayız" dedi. Ersun Yanal'ın istifa ettiği yönündeki haberlerin yerel medyadan çıkmasına çok üzüldüklerini belirten Hacısalihoğlu, " Zirvede yer alan takımlarla ilgili zaman zaman bu tür gerçeği yansıtmayan haberler çıkıyor. Ancak biz yerel medyadan böyle bir haberin çıkacağını planlamamıştık ve düşünmemiştik" diye konuştu. Bu olayın artık geride kaldığını da söyleyen Yanal, "Bu konu sonucunda resmi sitemizden yapılan açıklamalarla gerek hoca, gerek yönetim tarafından kamuoyu bilgilendirildi ve bu konu kapanmış oldu. Teknik kadromuzun ve futbolcularımızın bu tip hadiseler karşısında tedbirli ve temkinli olması gerekir. Çünkü profesyonel yaşantılar içerisinde arzu edilmese de bu tür olaylar yaşanıyor. Bizim kadromuzda bu işi geçiştirmiştir diye düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
                      "TÜM TAKIMLAR İDDİALI"
                      Hacısalihoğlu, Konyaspor'u mağlup edeceklerine inandığını belirterek, "Geçtiğimiz Antalya deplasmanından istediğimizi alarak Trabzon'a döndük. Şimdi önümüzde Konyaspor ve Galatasaray'la yapacağımız iki önemli maç var. Bu maçların rakip takımın ismi olmadan hepsinin ayrı ayrı önemi var. Çünkü düşecek takımlar da zirvede olan takımlarda maça ayrı ayrı hazırlanıyor. Sonuç olarak tüm takımlar iddialı. Ama biz elimizdeki kadro ve hedeflerimiz doğrultusunda ilk olarak oynayacağımız Konyaspor maçından 3 puan ile ayrılmak istiyoruz. Maçın bu şekilde neticeleneceğini de umuyoruz" dedi.
                      "YATTARA ÇOK ÖZEL VE ÖZELLİKLİ BİR FUTBOLCU"
                      Gineli futbolcu İbrahima Yattara'nın bundan sonraki haftalar daha iyi performans sergilemesini beklediklerini de söyleyen Hacısalihoğlu, "Yattara çok özel ve özellikli bir oyuncu. Tüm futbolcularda olduğu gibi Yattara'nın da zaman zaman formsuz olduğu ya da arzu etse de performansını sahaya yansıtamadığı maçlar olmuştur. Ancak Yattara, Antalyaspor maçının ikinci yarısında çok faydalı işler yaptı. Tahmin ediyorum bundan sonrada lig sonuna kadar bu performansını sürdürür ve hem kendisi hem de Trabzonspor mutlu bir şekilde ligi tamamlar" şeklinde konuştu.
                      SYLVA: "TRABZON'DA OLMAKTAN DOLAYI ÇOK MUTLUYUM"
                      Öte yandan Trabzonspor'un Senegalli kalecisi Tony Sylva, kendisi hakkında çıkan transfer haberleriyle ilgili olarak bir açıklama yaptı. Kulüp sitesine yaptığı açıklamada, Trabzon'da ve Trabzonspor'da bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu söyleyen Sylva, "Sözleşmemin sonuna kadar bordo - mavili renklere üst düzey performansla hizmet etmeye çalışacağım. Özellikle ilk geldiğim günden bu yana taraftarlarımızın bana gösterdikleri ilgiye karşılık verebilmek adına var gücümle çalışıyorum. Şu anda tüm arkadaşlarım gibi takımın başarısından ve önümüzde oynayacağımız Konyaspor maçından başka bir düşüncemiz yok. Hedefimiz bu karşılaşmayı kazanmak ve zirvedeki konumumuzu korumak" diye konuştu.



                      (UEFA)

                      Yorum


                      • İnanmış çocuklar

                        Oyuncularıyla özel bir görüşme yapan Yanal, tarihe geçecek başarılar yakalayacaklarını belirtip, “Hepinizi şampiyonluğa inanmış olarak görüyorum. Artık kabus istemiyorum” dedi.

                        Sabah ‘istifa etti’ haberleriyle güne başlayan Teknik Direktör Ersun Yanal, önceki gün oyuncularıyla özel bir toplantı yaptı. Futbolcularına, “İç sahada yeni kabuslar istemiyorum” diyen Yanal, “Deplasmanlarda hiç bir problemimiz yok ama evimizde biraz daha dikkatli olmalıyız. Tarihe geçecek başarılar yakalamak üzereyiz. Buna göre davranın. Ben karşımda inanmış insanları görüyorum ve şampiyonluğa ulaşmamız için hiç bir engel olduğunu düşünmüyorum” dedi. İstifa dedikodusuna da değinen başarılı hoca, “Kabul edilemeyecek büyük bir yalan. Zirve mücadelesi verdiğimiz bir dönemde neden böyle bir karar vereyim? açıklamasını yaptı.

                        (UEFA)

                        Yorum


                        • 'Sylva ve Yattara satılık değil'

                          Trabzonspor Futbol Şube Sorumlusu İhsan Alioğlu, son zamanlarda Yattara ve kaleci Tony Sylva hakkında çıkan transfer haberlerine tepki gösterdi.

                          Haberlerin kesinlikle gerçeği yansıtmadığını ifade eden Alioğlu, “Sylva ve Yattara bizim çok önemli oyuncularımızdan. Sylva’nın sözleşmesi 2010 yılına kadar sürüyor ve ortaya koyduğu performans da bizi fazlasıyla memnun ediyor. Yattara konusunda ise konuşmaya bile gerek yok, çok yetenekli bir futbolcu. Takımımızın zirve mücadelesi verdiği bu günlerde, taraftarlarımızın böyle haberlere inanmamasını istiyoruz. Yattara ve Sylva satılık değil” açıklamalarında bulundu.

                          (UEFA)

                          Yorum


                          • Trabzon’un gururu ringe çıkıyor

                            Trabzon´da yetişen ve Bordo-Mavili formayla birçok müsabakada başarılı sonuçlar alan Selçuk Aydın, yarın Altın Kemeri için ringe çıkacak.

                            Profesyonel boks hayatındaki tüm karşılaşmalara da Trabzon formasıyla çıkan Aydın, Dünya Kıtalararası Orta Sıklet Şampiyonu unvanını korumak için yarın Ekvadorlu Luis Morochito Hernandez’in karşısına çıkacak. Almanya’nın Cuxhaven kentinde yapılacak müsabaka için hazırlıklarını tamamlayan yıldız boksör, “Hiç bir sakatlık sorunum olmadan güzel bir idman dönemini geride bıraktım. Buradan tüm ekip arkadaşlarıma, Türk ve Alman medyasına da teşekkür etmek istiyorum. Çünkü, beni hiç yalnız bırakmadılar. Bu maç benim için sadece bir basamaktır. Ben, ona basarak bir kat daha yukarıya çıkıp, dünya şampiyonluğu tırmanışımı sürdüreceğim” diye konuştu.

                            (UEFA)

                            Yorum


                            • Kulübümüzden açıklama



                              Son günlerde yaşanan bazı gelişmeler üzerine kulübümüzden bir açıklama yapıldı.

                              Açıklamada şu görüşlere yer verildi; “Trabzonspor Kulübü’nün medyada yer alan bazı haberlerde adının siyasetle anılmaya çalışılması tarafımızdan kabul edilebilir bir yaklaşım tarzı değildir. Kulübümüzde bugüne kadar olduğu gibi yönetim kurulumuz da her siyasi partiye eşit uzaklıkta durmaya özen göstermiş ve katkı sağlamaya yönelik çabalara da olumlu karşılık vermiştir. Bu vesileyle Bayındırlık ve İskan Bakanı Sayın Faruk Özak ile Belediye Başkan Adayı Sayın Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’nun Antalya seyahati öncesinde Gümrükçüoğlu’ndan gelen ziyaret ve oyunculara hediye sunma talebi yönetim kurulumuzca olumlu karşılanmıştır. Kaldı ki Sayın Faruk Özak ve Trabzonspor Kulübü’nde başkanlık görevinde bulunmuş bütün değerli şahsiyetlerin bizim açımızdan her zaman ayrıcalıklı bir konumları söz konusudur. Bu kişilerin bugüne kadar olduğu gibi bundan böyle de her istedikleri zaman kulübümüze gelip bizlerle ve oyuncularımızla birlikte olmaları son derece doğaldır. Ayrıca Teknik Direktörümüz Ersun Yanal da yaşanan bu ziyaretten hiçbir şikayette bulunmamış, aksine Bakan Sayın Faruk Özak’ın gerek şu andaki konumuna gerekse de spor adamı kişiliğine her zaman saygıyla yaklaşmıştır.

                              Yine kulübümüzün talip olduğu fuar alanıyla ilgili arsanın Trabzon Belediye Meclisi’nden çıkmayan onayıyla ilgili olarak yaşanan spekülasyon ortamına da bir an önce son verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu konuda gereken tartışmaların yapıldığı, söylenecek sözlerin söylendiği gerçeğinden hareketle sorunun artık rafa kaldırılması en doğru davranış biçimi olacaktır. Takımımızın zirve mücadelesi verdiği bu süreçte tüm kesimlerin kulübe katkı gayretleri içerisinde olması en büyük beklentimizdir. Bu gerekçelerle bir süredir uzaklaşma eğilimi gösterdiğimiz futbol gündemine en kısa sürede dönmemiz en doğru davranış biçimi olacaktır. Hepimizin ve kentimizin başarısı için tüm kesimleri sağduyulu davranmaya çağırıyor, konuyu kamuoyunun bilgisine sunuyoruz”

                              Yorum



                              • Avni Aker'de Durmaz düdük çalacak.

                                TSL 23. haftasında Avni Aker'de oynayacağımız Konyaspor mücadelesini Aytekin Durmaz yönetecek.
                                Üst klasman hakemi olan Aytekin Durmaz, bu sezon deplasmanda oynadığımız ve 3-2 galip geldiğimiz Konyaspor mücadelesinde de dördüncü hakem olarak görev almıştı.

                                Zorlu mücadelede Durmaz'ın yardımcılıklarını, Erhan Sönmez ve Mustafa Sönmez yapacak. Maçın dördüncü hakemi olaraksa Çağatay Şahan görevlendirildi.
                                Trabzonspor kültürünü yaşa, yaşat, öğret...
                                İşte BMN!*

                                Yorum

                                Yükleniyor...
                                X