Yönetim ve Teknik Kadro Hakkındaki Görüşlerimiz

[50grad]

TRABZON - Intertoto Kupası'nda bu hafta sonu Otelul Galati'yle önemli bir maça çıkacak olan Trabzonspor'da teknik direktör Ziya Doğan, Tolga Seyhan'ın tekrar takıma alınmasıyla ilgili eleştirilerle ilgili olarak, Trabzon'da ve Türkiye'de genellikle kendi aldığı oyunculara karşı büyük bir kampanyanın olduğunu söyledi. Doğan, "Trabzonspor'a aldığım her oyuncuda tepkiyle karşılaştık. Ben alıştım. Avrupa'da 30-33 yaşında oyuncular alınırken, sen kendi değerlerine, bir yıl önce Milli Takım'da oynayan oyuncuya tepki gösteriyorsun. Tolga gibi bir yabancı oyuncuyu dışarıdan ancak 3 milyon dolara alırsın" diye konuştu.

bir insana ruh hastasi diyebilmek icin daha ne tür kanita ve veriye ihtiyac vardir ki?

[50grad]

yazmaya cekiniyorum ama korkum odur ki bu yönetim ve onun kapikulu korkak ziya yattarayi gsye peskes cekecek yakinda zannimca! nasil mi bu düsünceye variyorum? aciklayayim: coktandir ziya sanrafor diyor falan bir de stoper istiyor gs de gidecek oyuncular var ve bunlarin arasinda da bu tanima uyan futbolcu müsveddeleri var. simdi ister misiniz bu kel yattarayi verin bunu bunu alin desin mantalitesine uygun oyunculari tkaima kazandirmak icin yoksa paranoya bütün bu düsünceleri bana söylettiren?

alin iste kac gün önce yazdim bu meymenetsizlerin utanmasi yok takasta kullanacaklar yattarayi elin kullanilmis kazmalari icin.

[ÖmerFarukYılmaz]

QUOTE=a f s;884820]Trabzonspor, yabancı kulüplere futbolcu satışıyla dikkat çekiyor. İki sezonda 4 futbolcuyu Avrupa ekiplerine satan Bordo mavililer, 15 milyon euroya yakın para kazandı.

Bordo-mavili kulübün yönetim kurulu, ilk olarak geçen sezon başında Rusya'nın Zenit Petersburg Kulübü'ne golcü oyuncusu Fatih Tekke'nin satışını 7 milyon 400 bin euro gibi rekor bir ücretle gerçekleştirdi. Geçen sezon devre arasında Almanya'nın Wolfsburg Kulübü'nün bordo-mavili takımın Brezilyalı oyuncu Marcelinho'ya talip olmasının ardından görüşmelere başlandı. Bordo-mavili kulüp, bu futbolcuyu da 2 milyon 750 bin euro'ya Wolfsburg Kulübü'ne verdi.

Brezilya'nın İnternacional Kulübü'nde kiralık olarak forma giydikten sonra Trabzonspor'a dönen, ancak bordo-mavili takımda oynamak istemediğini açıklayan Fabiano Eller de İspanya'nın Atletico Madrid Kulubü'ne 1 milyon euro'ya satıldı.Son olarak ise Milan Stepanov'un, Portekiz'in ünlü kulübü Porto'ya transferi 3 milyon 500 bin euro'ya gerçekleşti.Fatih Tekke, Marcelinho, Fabiano Eller ve Milan Stepanov'un transferinden bordo-mavili kulübün kasasına toplam 14 milyon 650 bin euro girmiş oldu.[/QUOTE]

nerede bu paralar hala borcumuz war denilior

[DURAS]

vizyon fakiri teknik traktörümüz ziyan doğan, on forvetle oynayamam demiş, ama on liberoyla oynamayı biliyor

[Selman]

Ferhat Şahin

Trabzonspor Içten Çökertiliyor

Bugünki maçtaki kadro ve Stepanov’un satılış haberi beni hobi olarak yaptığım spor yazarlığını bırakma noktasına getirdi. Hobi zevk almak için yapılır ve artık bu iş zevk olmaktan çıktı. Söyledikleri ile yaptıkları 180 derece farklı olan bir yönetim ve gölgesinden bile korkan bir “teknik” adam ile ilgili ne yazılır ki.

Ama yine de yazacağım. Yönetimle başlayalım. Herkesin bildiği gibi bir önceki yönetimin gidişinin en büyük sebebi Jun transferidir. Bu transfer ile 4 milyon Euro’luk bir maddi zarara uğradı Trabzonspor. Aktuğ yönetimide şerefli insanlar gibi bu hatalarından dolayı gittiler. Bu yönetim iki Dünya yıldızı gibi desteksiz ve plansız vaatleri ile seçimi kazandı ve bu süreçte Jun transferini temcit plavı gibi öne sürdü.

Buraya kadar herşey normal gibi görünüyor ve yeni yönetim bir önceki yönetimi eleştiriyor denilebilir. Fakat, Aktuğ yönetimi gittiğinde bu kulüp borçsuzdu ve son üç sene ilk ikiye oynamış bir takım vardı ellerinde. Peki bu yönetim ne yaptı. Sayı olarak transfer rekoru kırdılar ama takımda hala para eden futbolcular Aktuğ döneminde alınan futbolcular. Şimdi ufak bir hesap yapalım. Aktuğ zamanında alınıp başarısız olan iki futbolcu var: Jun ve Djokaj. Her ikisine harcanan para 5 milyon Euro. Yine onların zamanında takıma kazandırılan Eller ve Stepanov’un toplam maliyeti 1.5 milyon Euro. Bu futbolcular satılırken elde edilen gelir 4.5 milyon Euro olduğuna gore 3 milyon Euro gelir elde edilmiş. Jun’un bonservisi 3.5 milyon Euro’ya alındı fakat hala tamamı ödenmedi. Yani satıldığında ona harcanan para diğer oyunculardan elde edilen gelirlere eşit olabilir. Ayrıca o dönem gelen Jeferson var ellerinde. Eldeki kalecilerin en kalitelisi olmasına rağmen yetenek düşmanı Ziya hoca ve Aktuğ takıntısı bu yönetim yüzünden bir türlü yeteneklerini sergileyemedi. Şimdi AEK istiyor ve en azından 1.5 milyon Euro’ya satılır. Yani 1 milyon Euro kar. Bunu da kattığımız zaman Jun ve Djokaj’ın zararını rahat karşılıyor. Futbolun içinde olan herkes her futbolcunun her yerde başarılı olma garantisinin olmadığını iyi bilir. Ekonomik olarak bakıldığında Aktuğ yönetimi bu yönetime gore iyi transferler yapmış.

Şimdi bu yönetimin transferlerine geçelim. Sadece bir kaç futbolcuyu saymak yeter nasıl bir talan olduğunu gösterir. Dünya yıldızı olarak gelen Marcelinho sadece bir devre dayanabildi. Her ne kadar bonservisten kar yapıldığı açıklansa bile kendisine ödenen peşinatlar en az 1.5 milyon Euro. Ikinci olarak Musampa’yı hesaplayalım. Geçen sene yan gelip yatan (bence Ziya hoca tarafından yatırılan) fakat parasını tıkır tıkır alan bu oyuncuya “bedava” olan bonservisi için bile para ödeyen yönetim toplamda 2 milyon Euro harcamış bu oyuncuya. Bu ayın sonunda 500 bin Euro daha ödeyecekler. Satmaları halinde 300 bin Eurodan fazla veren yok. Yani Dünya starlarının piyasası yok. Utanmazlar. Buna birde Lazaroni’ye ödenen 1.5 milyon Euro’yu dahil edersek şimdiden 4 milyon Euro zarar var. Bunlara bir de Murat Ocak gibi yüksek bedeller ile alınıp bedelsiz yollanan oyuncuları ve “paralı” başkanın cebinden bir kuruş çıkmadığını hesaba katarsanız bu yönetim için söylenmesi gereken sözler terbiye sınırını aşar. 1.5 sezonda 50 futbolcu alan ve kulübun mallarını har vurup harman savuran bütün profesyonel kadroları yok eden bu yönetime Trabzon halkı nasıl katlanıyor anlayamıyorum. Bu yönetimin verdiği zarar 20 bin kişilik yürüyüşe sebep olan Bıçakçı federasyonunun verdiği zarardan daha fazla olmasına rağmen kimseden çıt çıkmıyor. Inanılır gibi değil. Ayrıca hayra alemette değil.

Sözün kısası bu yönetim ne futboldan anlıyor ne de ekonomiden. Fatih Tekke’yi satmasına rağmen borcu tavana vuran ve bu borçlarıda iyi oyuncularını ve kulübün mal varlıklarını (benzin istasyonu gibi) satarak gidermeye çalışan bu yönetime bir gün bile sabredilmemelidir. Buralardan elde edilen gelirlerde çapsız iki üç futbolcuda harcanır olan kulübün mallarına olur. Sayın Albayrak futboldan ve futbolcudan o kadar anlıyor ise kendi cebinden iki tane iyi oyuncu alsında görelim. Kulübe bağışlasın demiyorum. Futbolcuları alsın sahibi o olsun. Yani bir nevi sponsor olsun ve riskini kendisi alsın. Eğer yüksek bedellerle satılırlarsa karıda cebine koysun, sesimiz çıkmaz. Başkasının parası ile riske girilmez. Hele bu para bir kulübün büyük emekler ile elde edilen parası ise. Yazık. Ekonomisi sağlıklı ve kadrosu iyi durumda olan bir kulübü getirdikleri duruma bak. Sayın Albayrak her gece yatağında nasıl rahat uyuyor acaba. Cebinden beş kuruş vermediği gibi milyonlarca Euro’sunu sokağa attığı bu takımın başında nasıl durabiliyor. Utancından sokağa bile çıkamamalıdır.

Aslında Ziya hoca ve birazda maçtan bahsedecektim ama içimden hiç gelmiyor. Maçta Gökdeniz, Umut, Hüseyin, ve Ceyhun haricinde aklı başında olan yoktu. Herhalde hepsinin başına güneş geçmişti. Başına güneş geçenlerin başında da Ziya hocamız geliyor. Sen Stepanov’u sattır yerinede Hasan’ı oynat ve takımda sağ bek bolluğu varken ön liberodan sağ bek yarat. Olacak şey değil. Ne yaptı ne etti takımın yüzde seksenini düz (aslında dümdüz demek lazım) oyuculardan oluşturdu. Ilk yarıda ayağında doğru düzgün top tutan Yattara ve Gökdeniz vardı. Gerisi dan dun. Ikinci yarı Ceyhun’u soktuda bir hezimetten kurtulduk. Fazla uzatmayalım. Ziya hocanın ruh halini şu iki haraketi çok açık gösteriyor.

1. Takım 11 kişi iken güvenmediği Ceyhun’u takım 10 kişi iken kurtarıcı olarak oyuna almak kendisi ile çelişmekten de ötede bir olay.
2. Golcüsü Umut rakip defansın kuleleri arasında kaybolup gitmesine rağmen tatile götürdüğü Ersen’i son 10 dakikada hatırlaması gerçekten muhteşemdi.

Dedik ya herhalde güneş geçti başlara. Sözün kısası bize yine hüsran görünüyor bu yıl. Çekebilene aşk olsun. Bir kere gönül vermişiz bu renklere. Insan kalbinden söküp atamıyor kolayca. O kadar basiretsizler ki nerede ise tek gururumuz formamızın bile içine ettiler. Yahu yeter hiç bir şeye dokunmayın ve tamam arkadaş biz bırakıyoruz deyip gidin. Kulübü borçsuz deveredeceğiz diye ne kadar iyi oyuncu varsa ne kadar mal varsa hepsini satacaksınız. Madem paralı başkan olarak geldiniz cebinizden çözün sıcak para işini. Dediğim gibi hibe yapmayın ama hiç olmazsa borç verin. Bu kadar da olmazki. Ar damarının çatlaması bu olsa gerek. Kendi gazatesindeki Trabzonspor haberlerinin yoğunluğunu bile arttıramayan bir başkana sahip olmaktan gerçekten utanıyorum. Bu kadar.

Sevgiyle kalın.

--------------------------------------------
Üstüne söz söylenemez bu yazının.Aynen bende Trabzonsor takımının başında bulunan kişilerden ve T.D'ünden utanıyorum.Futbol fakirleri sizi.Tebrikler Ferhat Şahin, gör(e)meyen, görmek istemeyen kişilere cevap olsun.

[Üzeyir Gönül]

Ferhat Şahin

Trabzonspor Içten Çökertiliyor

Bugünki maçtaki kadro ve Stepanov’un satılış haberi beni hobi olarak yaptığım spor yazarlığını bırakma noktasına getirdi. Hobi zevk almak için yapılır ve artık bu iş zevk olmaktan çıktı. Söyledikleri ile yaptıkları 180 derece farklı olan bir yönetim ve gölgesinden bile korkan bir “teknik” adam ile ilgili ne yazılır ki.

Ama yine de yazacağım. Yönetimle başlayalım. Herkesin bildiği gibi bir önceki yönetimin gidişinin en büyük sebebi Jun transferidir. Bu transfer ile 4 milyon Euro’luk bir maddi zarara uğradı Trabzonspor. Aktuğ yönetimide şerefli insanlar gibi bu hatalarından dolayı gittiler. Bu yönetim iki Dünya yıldızı gibi desteksiz ve plansız vaatleri ile seçimi kazandı ve bu süreçte Jun transferini temcit plavı gibi öne sürdü.

Buraya kadar herşey normal gibi görünüyor ve yeni yönetim bir önceki yönetimi eleştiriyor denilebilir. Fakat, Aktuğ yönetimi gittiğinde bu kulüp borçsuzdu ve son üç sene ilk ikiye oynamış bir takım vardı ellerinde. Peki bu yönetim ne yaptı. Sayı olarak transfer rekoru kırdılar ama takımda hala para eden futbolcular Aktuğ döneminde alınan futbolcular. Şimdi ufak bir hesap yapalım. Aktuğ zamanında alınıp başarısız olan iki futbolcu var: Jun ve Djokaj. Her ikisine harcanan para 5 milyon Euro. Yine onların zamanında takıma kazandırılan Eller ve Stepanov’un toplam maliyeti 1.5 milyon Euro. Bu futbolcular satılırken elde edilen gelir 4.5 milyon Euro olduğuna gore 3 milyon Euro gelir elde edilmiş. Jun’un bonservisi 3.5 milyon Euro’ya alındı fakat hala tamamı ödenmedi. Yani satıldığında ona harcanan para diğer oyunculardan elde edilen gelirlere eşit olabilir. Ayrıca o dönem gelen Jeferson var ellerinde. Eldeki kalecilerin en kalitelisi olmasına rağmen yetenek düşmanı Ziya hoca ve Aktuğ takıntısı bu yönetim yüzünden bir türlü yeteneklerini sergileyemedi. Şimdi AEK istiyor ve en azından 1.5 milyon Euro’ya satılır. Yani 1 milyon Euro kar. Bunu da kattığımız zaman Jun ve Djokaj’ın zararını rahat karşılıyor. Futbolun içinde olan herkes her futbolcunun her yerde başarılı olma garantisinin olmadığını iyi bilir. Ekonomik olarak bakıldığında Aktuğ yönetimi bu yönetime gore iyi transferler yapmış.

Şimdi bu yönetimin transferlerine geçelim. Sadece bir kaç futbolcuyu saymak yeter nasıl bir talan olduğunu gösterir. Dünya yıldızı olarak gelen Marcelinho sadece bir devre dayanabildi. Her ne kadar bonservisten kar yapıldığı açıklansa bile kendisine ödenen peşinatlar en az 1.5 milyon Euro. Ikinci olarak Musampa’yı hesaplayalım. Geçen sene yan gelip yatan (bence Ziya hoca tarafından yatırılan) fakat parasını tıkır tıkır alan bu oyuncuya “bedava” olan bonservisi için bile para ödeyen yönetim toplamda 2 milyon Euro harcamış bu oyuncuya. Bu ayın sonunda 500 bin Euro daha ödeyecekler. Satmaları halinde 300 bin Eurodan fazla veren yok. Yani Dünya starlarının piyasası yok. Utanmazlar. Buna birde Lazaroni’ye ödenen 1.5 milyon Euro’yu dahil edersek şimdiden 4 milyon Euro zarar var. Bunlara bir de Murat Ocak gibi yüksek bedeller ile alınıp bedelsiz yollanan oyuncuları ve “paralı” başkanın cebinden bir kuruş çıkmadığını hesaba katarsanız bu yönetim için söylenmesi gereken sözler terbiye sınırını aşar. 1.5 sezonda 50 futbolcu alan ve kulübun mallarını har vurup harman savuran bütün profesyonel kadroları yok eden bu yönetime Trabzon halkı nasıl katlanıyor anlayamıyorum. Bu yönetimin verdiği zarar 20 bin kişilik yürüyüşe sebep olan Bıçakçı federasyonunun verdiği zarardan daha fazla olmasına rağmen kimseden çıt çıkmıyor. Inanılır gibi değil. Ayrıca hayra alemette değil.

Sözün kısası bu yönetim ne futboldan anlıyor ne de ekonomiden. Fatih Tekke’yi satmasına rağmen borcu tavana vuran ve bu borçlarıda iyi oyuncularını ve kulübün mal varlıklarını (benzin istasyonu gibi) satarak gidermeye çalışan bu yönetime bir gün bile sabredilmemelidir. Buralardan elde edilen gelirlerde çapsız iki üç futbolcuda harcanır olan kulübün mallarına olur. Sayın Albayrak futboldan ve futbolcudan o kadar anlıyor ise kendi cebinden iki tane iyi oyuncu alsında görelim. Kulübe bağışlasın demiyorum. Futbolcuları alsın sahibi o olsun. Yani bir nevi sponsor olsun ve riskini kendisi alsın. Eğer yüksek bedellerle satılırlarsa karıda cebine koysun, sesimiz çıkmaz. Başkasının parası ile riske girilmez. Hele bu para bir kulübün büyük emekler ile elde edilen parası ise. Yazık. Ekonomisi sağlıklı ve kadrosu iyi durumda olan bir kulübü getirdikleri duruma bak. Sayın Albayrak her gece yatağında nasıl rahat uyuyor acaba. Cebinden beş kuruş vermediği gibi milyonlarca Euro’sunu sokağa attığı bu takımın başında nasıl durabiliyor. Utancından sokağa bile çıkamamalıdır.

Aslında Ziya hoca ve birazda maçtan bahsedecektim ama içimden hiç gelmiyor. Maçta Gökdeniz, Umut, Hüseyin, ve Ceyhun haricinde aklı başında olan yoktu. Herhalde hepsinin başına güneş geçmişti. Başına güneş geçenlerin başında da Ziya hocamız geliyor. Sen Stepanov’u sattır yerinede Hasan’ı oynat ve takımda sağ bek bolluğu varken ön liberodan sağ bek yarat. Olacak şey değil. Ne yaptı ne etti takımın yüzde seksenini düz (aslında dümdüz demek lazım) oyuculardan oluşturdu. Ilk yarıda ayağında doğru düzgün top tutan Yattara ve Gökdeniz vardı. Gerisi dan dun. Ikinci yarı Ceyhun’u soktuda bir hezimetten kurtulduk. Fazla uzatmayalım. Ziya hocanın ruh halini şu iki haraketi çok açık gösteriyor.

1. Takım 11 kişi iken güvenmediği Ceyhun’u takım 10 kişi iken kurtarıcı olarak oyuna almak kendisi ile çelişmekten de ötede bir olay.
2. Golcüsü Umut rakip defansın kuleleri arasında kaybolup gitmesine rağmen tatile götürdüğü Ersen’i son 10 dakikada hatırlaması gerçekten muhteşemdi.

Dedik ya herhalde güneş geçti başlara. Sözün kısası bize yine hüsran görünüyor bu yıl. Çekebilene aşk olsun. Bir kere gönül vermişiz bu renklere. Insan kalbinden söküp atamıyor kolayca. O kadar basiretsizler ki nerede ise tek gururumuz formamızın bile içine ettiler. Yahu yeter hiç bir şeye dokunmayın ve tamam arkadaş biz bırakıyoruz deyip gidin. Kulübü borçsuz deveredeceğiz diye ne kadar iyi oyuncu varsa ne kadar mal varsa hepsini satacaksınız. Madem paralı başkan olarak geldiniz cebinizden çözün sıcak para işini. Dediğim gibi hibe yapmayın ama hiç olmazsa borç verin. Bu kadar da olmazki. Ar damarının çatlaması bu olsa gerek. Kendi gazatesindeki Trabzonspor haberlerinin yoğunluğunu bile arttıramayan bir başkana sahip olmaktan gerçekten utanıyorum. Bu kadar.

Sevgiyle kalın.

--------------------------------------------
Üstüne söz söylenemez bu yazının.Aynen bende Trabzonsor takımının başında bulunan kişilerden ve T.D'ünden utanıyorum.Futbol fakirleri sizi.Tebrikler Ferhat Şahin, gör(e)meyen, görmek istemeyen kişilere cevap olsun.

Benden çok yaşayacaksın. Ben de vallahi de billahi de şimdi bu yazıyı koyacaktım buraya.

[macka61]

yenilgiye sevinen hocadan ne beklersinizki ve bu hocayla biz şampiyonluğa oynuyoruz Trabzonspor küçük yada büyük takım olsun her maça kazanmak için çıkmalı hele bunun gibi maçları kaybetmenin hiç mazereti olamaz hava sıcaktı yok uzun süre eksik oynadık demekle geçiştirilmez bu adamla işin olmuyacağı belli kendi tuttuğu takımın yazarı yani vedat okyar tv8 konuşmuştu ben utandım bizi rezil etti kendisinide daha çok rezil olmadan git doğan yönetime diyecek bir şeyim yok çok iyi çalışıyolar ama koltuğu bırakmamak için onlarda ayrı bir reziller

[tbs1]

çok ama çok kötü yönetim ve hoca
ayrıca artık art niyetli olduklarına inanmaya başladım.
bir yönetim düşünün ki taraftarın istemediği herşeyi yapıyor.

[My]

Stepanov: Bana yaptı başkasına yapmasın!

Porto’ya transfer olan Stepanov, uçakta Hamza Mısır’a konuştu.

Trabzon-İstanbul arasında Hamza Mısır’ın sorularını cevaplayan Stepanov, “Trabzon’u çok özleyeceğim. Trabzon’un balığını, köftesini unutamam. Hüseyin’i de unutamam. O bir numara” dedi ve şöyle devam etti: “Ziya Doğan benim menajerlerle konuşmamdan huylandı. Ben profesyonelim. Bunları neden sorun yapıyor, anlamadım. Büyük düşünmeli. Trabzonspor’da motivasyonumu bozdu ve Risp’i getirerek bunu yaptı. Risp sakatlanınca bana sarıldı.” Porto’ya giden Sırp defans oyuncusu Stepanov, “Ziya Doğan’ın bana yaptıklarını bir başkasına yapmaması için konuşuyorum. Onu da seviyorum. Trabzon kenti bana çok şey verdi. Ama Porto büyük bir kulüp. Buradan Real Madrid’e gideceğim ve beni Trabzonsporlular Real Madrid’te izleyince gururlanacaktır. Taraftarlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bana büyük destek verdiler.” TAKA



Szymek, F.AKYEL, Marcell ve şimdi de Milan. Her giden büyük deha Ziya DOĞAN'a veryansın ediyor. Neden acaba sayın başkan ve yönetim kurulumuz?

[Kadir İlhan]

Szymek, F.AKYEL, Marcell ve şimdi de Milan. Her giden büyük deha Ziya DOĞAN'a veryansın ediyor.

Bunu anlamakta neden bu kadar zorlanıyorlar anlamıyorum...

[kudu_61]

başlığa bir bakın yönetim ve teknik direktör hakkında görüşlürimiz soruluyor bizim bir görüşümüz yok çıksınlar kendileri görüş bildirsinler bu kadro ile başarıya inanıyorlarmı aralığa az kaldı gideceksiniz eskileride sizinle göndereceğiz erdinçi, tolgayı, cello lu sizinle postalayacağız ben buna inanıyorum ve sabrediyorum sabretmek büyük erdemdir az daha sabredelim 2 aralık benim doğum günüm en iyi hediyeyi üyelerimizden bekliyorum ellerine bavulları verin ve gönderin bizi sıradan anadolu takımı yapmaya çalışanlara gereken cevabı aralıkta verin

tolga
fatih akyel-eller-step-murat
hüseyin
yattara-şimek-kiki
marce
fatih tekke

gökdeniz bile bu kadro da yedek yazıklar olsun

[bordomavibela]

Yİyİcİ Bunlar Yİyİcİ.

[irfanb]

2007-2008 / 1. SÜPER LİG PUAN TABLOSU

O G B M A Y Puan Av

1. Ankaragücü 0 0 0 0 0 0 0 0

2. Ankaraspor A. Ş 0 0 0 0 0 0 0 0

3. Belediye 0 0 0 0 0 0 0 0

4. Beşiktaş 0 0 0 0 0 0 0 0

5. Bursaspor 0 0 0 0 0 0 0 0

6. Ç. Rizespor 0 0 0 0 0 0 0 0

7. Denizlispor 0 0 0 0 0 0 0 0

8. Fenerbahçe 0 0 0 0 0 0 0 0

9. G. OFTAŞ 0 0 0 0 0 0 0 0

10. Galatasaray 0 0 0 0 0 0 0 0

11. Gaziantepspor 0 0 0 0 0 0 0 0

12. Gençlerbirliği 0 0 0 0 0 0 0 0

13. Kasımpaşa 0 0 0 0 0 0 0 0

14. Kayserispor 0 0 0 0 0 0 0 0

15. Konyaspor 0 0 0 0 0 0 0 0

16. Sivasspor 0 0 0 0 0 0 0 0

17. Trabzonspor 0 0 0 0 0 0 0 0

18. V. Manisaspor 0 0 0 0 0 0 0 0


Su tabloya bakin rezalet!
YÖNETIM ISTIFA .

[Tolpaş61]

evet tablo istenildiğinde kötü amaç için kullanılabilir.
yönetim ve ziya doğan gayet uyumlu çalışıyorlar.
tek eksikleri yabancı dil bilmemek olsa gerek.yabancı gelmiyor ama eldekiler yangından mal kaçırırcasına gidiyor.

[OYılmaz]

Yönetim ve Teknik adam hakkındaki görüş ne olabilirki İstifaaaaaa İstifaaaaa Dünya Alem duydu bi Nuri ile Ziya duymadı İstifa bile değil defolunnn defolll....