Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Şenol Güneş Hocamıza Mektuplar Yazdık, Teslim Ettik... | Şenol Hoca "Devam" Dedi!

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Hocam,Öğretmenim,

    Hayatımda ilk kez bir mektup yazıyorum ve bu mektubu yazmamak için de iki gündür hem kendimden hem de diğer yazılan bütün mektuplardan kaçıyorum. Kaçıyorum çünkü cesaretim, gücüm yok yazılanları okumaya.

    Size bedenen en yakın olduğum yer; Karabük. Şampiyonluk anını, o şerefli günü stadyumda sizlerle yaşayabilen binlerce Trabzonsporlu'dan sadece biriydim. Gözyaşları ile izlediğimiz o maçın ardından bir minibüsün en arka koltuğunda İstanbul'a dönerken hayatında hiç şampiyonluk görmemiş 20'li yaşlardaki 17 Trabzonsporlu belki üzgündü, belki kırgındı hayata ama umudu vardı gelecek için ve aynı minvalde cümleler dökülüyordu dudaklardan ; ''Bu senede olmadı ama Şenol Hoca olduğu sürece savaşırız,olmadı seneye,olmazsa bir daha ki sene''. Derken sizin sözlerinizi duyduk ; ''Paraya karşı, yetenek ve emeğin savaşını verdik.Tarih bunları yazacak''. Yazdı hocam,yazmaya da devam ediyor şimdi çok daha büyük bir mücadelenin içerisindeyiz, çok daha zorlu bir rakibe karşı oynuyoruz. Şampiyonluklar, kupalar kaybedebiliriz ama içinde bulunduğumuz mücadeleyi kaybedemeyiz, kaybetmemeliyiz ve siz olmadan bu mücadeleyi, bu savaşı kazanma imkanımız yok.

    Ne güzel söylediniz hocam ; ''Takım olarak kazanın ya da tek başınıza kaybedin''.Takım olarak mücadele etmeyi ve kazanmayı seçtik hocam ve bu mücadelede evlatlarınızı, kardeşlerinizi yalnız bırakmayın, bırakmaya hakkınız yok.

    Trabzonspor denilince akla ilk gelen isim, Trabzonspor'un ete,kemiğe bürünmüş hali Şenol Hocam, Babamız. Evlatlarınızı yalnız bırakmayın, tek başlarına kaybetmelerine izin vermeyin.


    İlker Akçay - İstanbul


    Yorum


    • Sevgili Şenol Güneş;

      Yıl 1996 veya 2005 değil yıl 2012 bu taraftar bu şehir çok değişti artık değerlerine sahip çıkmayı öğrendi.Bizler size sahip çıkacağız siz de Trabzonspor'a sahip çıkmalısınız.Biliyorum düşman haddinden fazla güçlü yılmak yorulmak düşmanın hedefine ulaştığını statükonun yine zafer kazandığını gösterir.Arkanızda hiç olmadığı kadar sizi seven her koşulda destek veren milyonlarca Trabzonsporlu var bu gücü kullanın bize önderlik edin.Haramilerin saltanatını yıktık yine yıkacağız biz inandık siz de inanın...

      Fatih Küçük -İstanbul
      Bordomavi.net

      Yorum


      • Selamun Aleykum hocam öncelikle sizi örnek aldığımı belirtmek istiyorum annem bana TRabzonsporun golcüsü Murat ikiz kardeşime de sizin güzel isminiz Şenolu verdi hocam sizi 2 Temmuz 2010 Isparta Eğirdirde kampta görüp fotoğraf çektirdiğimde sizin ne kadar mübarek bi şahsiyet olduğunuzu bi kere daha anladım.Hocam siz bi lidersiniz ,efsanesiniz bizim babamıssınız bi bu zalimlerin arasına bırakmayın sizin olduğunuz her yerde varız Manuda Fergusson neyse biz de siz osunuz hocam sonuna kadar bizimle olun hocam bu taraftar sizi her zaman bağrına basar sizinle daha çok başarılara yelken açacağız hocam keike zamanında futbolcu olsaydım sırf sizinle çalışmak için hocam iyi ki varsınız hocam bizi bırakmayın hocam sizi seviyoruz hocam kendinize iyi bakın hocam Allah'a emanet olun.
        Murad GÜZEL/KOCAELİ

        Yorum


        • Hocamız, abimiz, babamız, kardeşimiz, dilimiz, beynimiz...

          Futbolun asla futbol olmadığı günümüzde, hala gözümüz parlıyorsa bordo-mavi görünce herhangi bir yerde, siz ve sizin gibi 3-5 kişinin geçmişten günümüze gelen emekleri sayesindedir.

          Ve bizler, güce değil armaya, başarıya değil "dik oyna" anlayışına tapıyorsak, sizden öğrendiğimiz "paraya karşı emeğin mücadelesi"nde gördüğümüz şerefli tavırdandır.

          Trabzonspor bir takım değil, bir hayata bakış açısı, bir kendini ifade etme biçimi ise, ki siz bizden çok daha Trabzonsporlusunuz muhakkak, başımızda sizden başka kim olabilir hocam?

          Bugüne kadar yeri geldi sustunuz, yeri geldi alttan aldınız, yeri geldi kendinizden verdiniz.
          Bunun sonucunda bazen kulüp kazandı, bazen kulüp kaybetti ama kendimden şüphe ettiğim anlarda dahi sizden şüphe etmedim..

          İşte bütün bunlardan ötürü size naçizane söylemek isterim ki, birey olarak ben ve gözlemlediğim üzere taraftarlarımızın büyük kısmı, kayıtsız şartsız arkanızdayız. Bu kirli arenada var olma hedefimiz varsa, başımızda siz olmalısınız.. Başımızı önümüze eğdirmeyin hocam..

          Derin saygılarımla..

          Metin Mollasalihoğlu
          İstanbul
          BordoMavi.Net Forum Kurallarına aykırı bir mesaj veya kullanıcı gördüğünüzde, Kullanıcı Panelinde bulunan sekmesine tıklayarak ilgili mesajı raporlamanızı sizlerden rica ederiz.

          Yorum


          • Merhaba Hocam,

            Bize son 3 sezondur yaşattırdığın sevinçler, mutluluklar, başarılar için size teşekkür etme gereği duydum. Sayenizde Trabzonspor eski günlerine döndü, ligde korku salan bir takım haline geldi. Trabzon şehri üstündeki pası atarak Avni Aker’i büyük maçlarda cehenneme çevirmeye başladı.

            Hocam, her ne kadar size “teknik direktör değil” “ondan teknik direktör” olmaz deseler de siz bunlara aldırmayın. Siz teknik direktör olmadığınız halde(!) Trabzonspor’a büyük başarılar kazandırdınız. Teknik direktör olanların hali ortada!

            Sayın Hocam, Trabzonspor’a başarı kazandırmaktan çok, Türk futbolunu, içimizdeki yanlışları değiştirme çabası size daha çok saygı duyup, sizi daha çok sevmemizi sağlıyor. Şu an Türk futbolunun Güneş’isiniz ve yolu aydınlatıyorsunuz. Bilerek, inadına karanlık yolları tercih edenler utansın. Sizi basın yoluyla lekelemeye çalışanlar utansın. Karizması yok diyenler utansın.

            Paraya karşı emekle mücale edip, şampiyon olarak Türk futbolunda bir ilki başardınız. Bunun için size ne kadar teşekkür etsek azdır. Allah izin ederse sizin teknik direktörlüğünüzde, başkanlığınızda Trabzonspor daha çok başarılar elde edecek.

            Hocam, size karşı kusurumuz varsa hakkınızı helal edin. Bizim size karşı hakkımız yok ama yine de helal ediyoruz. Her daim başınız dik, yolunuz açık olsun. Biz her zaman yanınızdayız.

            Saygılarımla

            Selami Danışmaz
            www.twitter.com/SDanismaz
            Gugudali..
            Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi

            Yorum


            • Merhaba Şenol Hocam;

              Size hocam demek, ilkokul hocama seslenmekten farklı bir duygu değil benim için... her maçın ardından verdiğiniz demeçleri bir öğrenciniz gibi can kulağıyla dinlerim futbolcular gol attımı ilk sizin yüz ifadenize bakarım mutluysanız bende mutlu olur, üzüldünüz mü bende üzülürüm. Ben bu duygudaşlığı sizi kendime ne kadar yakın hissetiğime bağlıyorum. Hocam siz bizim için sportif başarının da ötesinde sinerjik bir güç odağısınız bunu bilmenizi istiyorum.

              Trabzonspor taraftarı olarak kendimi yeni jenerasyondan sayıyor ve bu yeni jenerasyonla çok iyi bir bağ kurduğunuza inanıyorum. Gerek ruh olarak, gerek fikir olarak bizim sizinle tenlerimiz uyuştuğuna inanıyorum ve bu birlikteliğin daha uzun yıllar sürebileceğine inanıyorum. Bunu söylerken bana güven veren bu yeni jenerasyon enerjisinin her zaman sizin de arkanızda olduğunu bilmenizi istiyorum. Emin olun bu taraftar, bu genç beyinler, eski efsane kadronun başarısını yakalamanız için her zaman yanınızda olacak.

              Siz Türkiye'de futbolda her zaman farklılığınızı gösterdiniz.Bugün geldiğimiz noktada geriye dönüp bakacak olursak Trabzonspor sizinle beraber tabiri caizse üstüne koymuştur! Ben birlikte yapacak çok daha işimiz olduğuna inanıyorum. Sürekli başladığı yere geri dönen Trabzonspor değil, daima ileriyi hedef almış Trabzonspor'un başında sizi görmeye devam etmek istiyorum. Ve size sormak istiyorum Manchester United'ın başında Ferguson yıllardır devam ediyor kah kazanıyor kah kaybediyor, Hocam sizinle de Trabzonspor neden olmasın? Lütfen bizim enerjimize güvenin ve bizimle kalın!

              Saygı ve sevgilerimle.....

              Levent Hoşoğlu / Gebze
              En son Levent tarafından düzenlendi; 19.05.2012, 15:19.

              Yorum


              • Hocam, büyüğüm,


                Biz seni herhangi bir teknik direktör olduğun için değil, bizi biz yapan değerlerden biri, bizim pınarımızdan olduğun için sevdik,saydık,inandık. Kendinde bulmadığını söylediğin güç bizde var, bizim gücümüz sensin, senin gücün sadece senden değil bizden de oluşuveren enerjilerin bütünü. Sen sadece alelade bir T.D değil, Sen bizim öğretmenimizsin, sadece bize değil ülkeye ders vermeye devam etmen önce ülke açısından önemli.

                Karanlığa aydınlık tutulmaya devam etmedikçe, yayılır...normal olan karanlık olur. Elimizde ki parıltısın, neşemizsin, hüznümüzsün...sen bizsin. Değil birkaç zaman diliminle, ölene dek isteriz seni bu takımın başında...en başında,bu renklerin dalgasında,bu göğün mavisinde.

                Hocam,büyüğüm,öğretmenim,neşem,hüznüm,gerçeğim.



                saygılar,
                Ziya TÜRKYAŞAR

                Yorum


                • Şenol Hocam...

                  Sevgili Şenol Hocam.....

                  Sana Büyük bir Sevgi ve Saygı besliyorum yüreğimde...

                  Seninle hiç karşılaşmadık ve hiç tanışmadık buna rağmen seni çok seviyorum ve inanaılmaz bir saygı duyuyorum...

                  Sanırım Galatasaray maçındaydı.... maç baya sıkıntılı geçiyor oturtuğum yerde hop oturup hop kalkıyorum.. içim inanılmaz sıkılıyor birden kameralar bordo-mavi giymiş Şenol Hocamı getiriyor ekranlara o an içime bir huzur yüzüme bir gülümseme geliyor...

                  Bilmem anlatabildim mi Şenol Hocam.....

                  Adem BAYRAKTAR....
                  "TRABZON imparatorlukların çökertildiği yerdir aslanım..."

                  Yorum


                  • Sayın Şenol Güneş, Hocam, Abim,Babam

                    İnsanlar değerleri var oldukça ve peşinden koştukça vâr olur ve anılır. Siz benim ve bir ok TRABZONSPOR'lu için sadece bir oyuncu veya teknik direktör değil En üsteki büyük-kocaman bir değersiniz. Ben sizi gördükçe ve dinledikçe o kadar çok ders alıyor ve hayata o kadar farklı bakıyorum ki iyi ki siz varsınız. Bu camia da Şenol Güneşler ve değerleri bir tohum gibi yeşermeli ve çoğalmalı. Ben ve biz sizden ne kupa ne şampiyonluk bu sene ve daha öncekiler gibi dik duruşunuz için çok ama çok seviyorum.

                    Hiç bir zaman bu camiayı yanlız bırakmadınız, en kötü gününde hep bir baba hep bir kardeş gibi hiç bir menfaat gözetmeksizin yanında oldunuz. Lütfen size ve sizin değerlerinize her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Enerji birlikten doğar, bunu da sizin sayenizde olduğunu lütfen unutmayın.

                    Ben gurbette olmamdan dolayı başka bakıyor ve yorumluyorum olayları belki ama şunu iyi biliyor siz bizim için tahmin bile edemeyeceğiz kadar değerli ve önemlisiniz.

                    Sizi çok Seviyorum ne Annem ne Babam ne de eşimden farklı olmayan sevgim ile, iyi varsınız.

                    Yorum


                    • Şimdilerde anlatılanlara bakınca ve o günleri yaşamadıysa insan, eminim anlatılanların dinleyenlere masal gibi geldiğine.

                      Çin seddi kurulmuştu kumdan kaleleri korumak için. O seddi aşınca kaleleri devirmek kolay olmuştu. Ben böyle büyük işler başarmış bir takımı sevdim. Evet, babam Trabzonlu'ydu ama sebep o değil. Babam bana güçlüklerle savaşmayı bilecek, hayatta her yaptığın işin bir anlamı olacak demişti. Zoru gördüğünde kaçmak yerine, o zorluğu yenecek kadar kuvvetli ol demişti. Öylece başladı bu sevdam.

                      İlk Trabzonspor maçına babamın omzunda gitmişim 3 yaşında. Hatırlamıyorum elbette. Babamın anlattıklarından hayalimde canlandırabiliyorum sadece o günü. Ama hatırlamasam da emin olduğum bir şey var ki sen en önde çıkmıştın Ankara 19 Mayıs çıkış tünelinden. Sen kaptandın çünkü.

                      Hep anlatılan, hayal edilen efsaneye dair ilk gördüğüm gerçek sendin. İşte sahadaydın. Öyle vakur, öyle de mütevazi. Kolay değil, sen Trabzonspor'un kaptanıydın. Hem de ne kaptan!

                      Yıllar geçti, yaşadıklarımı anlamaya başladım. Artık seni hayal etmiyor, görüyor, seni tanıyordum. Hiç konuşmamıştık oysa. Hiç yan yana gelmemiştik. Yılda bir kere canlı izleyebiliyordum Trabzonspor'u. Benim gibi binlercesi çıkış tünelinden sahaya koşarak fırlayacak 11'i beklerdi. Sonra yılda bir gün sevdiğini görebilecek bir gurbetçi gibi beklerdik. Sılaya gidemezdik ama sıla bize gelirdi.

                      Büyük heyecan, büyük sevgi, büyük hırs. Sizi bekliyorduk. Hayde gelin artık!

                      Çıkış tünelinin önünde bekleyen ama Trabzonsporlu olmayan top toplayıcı çocuklar bir büyük müjdeyi vermenin heyecanıyla takımın tünele geldiğini elleriyle tribünlere anlatırdı. 96'daki fener maçında kalbi teklemeyenler, o çıkış tünelinden gelişinizi beklerken titrerdi.

                      Bir büyük sessizlik....

                      Ve ardından...

                      Şenol Güneş'in saçlarını görürdük ilk önce. Sonraki dakikalarda sahada olanları hiç hatırlamıyorum. Hep gözyaşlarımı siliyor olurdum çünkü.

                      Büyük uğultu... "Şampiyon" sesleri. Ardından "Trabzon" tezahüratları.

                      Yer gök, konfeti, maytap... Ankara inliyor: Efsane Şampiyon Ankara'da..!

                      İlk göz ağrısını unutabilir mi insan? Ben Trabzonspor'u Şenol Güneş'in arkasına dizilmiş 10 kişi ile tanıdım.

                      Yıllar sonra dönüp o geçmiş gün fotoğraflarına baktığımda anladım başarınızın sırrını. Tüm gözlerde tatlı sert bir bakış, muazzam bir özgüven ve kimseden korkmayacak cesur, koca yürekli insanlar.

                      Türkiye'ye Avrupalılar'ı devirmenin imkan dahilinde olduğunu öğreten bir dersti Trabzonspor. Ve kaptan sendin, lider sendin. İmkansızları başaran ve bunu büyütmeyecek kadar büyük.

                      Savaşmayı, güçlüklere boyun eğmemeyi, en yüksek noktayı hedeflememenin hedefsiz olmak olduğunu seninle öğrendim. Babam bana "oğlum kafanı kesseler yalan söylemeyeceksin" dersini verirken seninle örneklendirirdi anlattığını.

                      Eldivenlerini ve pazubandını çıkarıp da eşorfmanı, ceketi giydiğinde en heyecanlandığım zamandı. Bitti diye üzüldüğüm hikaye bitmeyecekti.

                      Trabzonspor, üzerine titrediğim sevgilimdi ve onu kimseye sana ettiğim kadar endişesiz emanet etmemiştim. Dünyadaki en büyük Trabzonsporlu benmişim gibi hissetsem de bunu söyleyemememin sebebi sendin.

                      Sana emanet edildiğinde sevgilim, hiç olmadığım kadar huzurluydum.

                      Karizmayı bavula konup, bagajda taşınabilir zannedenlerin komedisine, en komik espri ile cevap vermiştin: Türkiye Dünya 3ncüsü...

                      Seni çıldırtıp, "Ben Türküm, Trabzonluyum, Adamım" demek zorunda bırakanlar bugün zamanın karanlık tünelinde ve büyük sözlerinin arkasında kaybolmuşken, bizler senin vatanseverliğin, ışık saçan öğreticiliğin ile yürüyoruz.

                      O nedenledir ki, boynumuz hiç bükülmüyor. Trabzonspor'un değerlerini en büyük öğretmenden öğrendik: Senden! Elbette o değerleri en iyi anlatacak, öğretecek olan o değerleri yaratanların bizzat kendisidir.

                      Çok iyi bir spor adamı, efsane bir futbolcu, ailesinin gurur kaynağı bir baba, bilgelik saçan bir öğretmen, camiasının nuru bir efsane.

                      Hayatı mücadele, direniş ve başarılarla geçmiş bir adamın yorulduğuna inanmam hocam. Kusura bakma.

                      Önümüzdeki doğru yoldan daha büyük bir motivasyonumuz yok. Ve o doğru yolun başında elleriyle bize yol gösteren sensin.

                      Gücün hukukunu tesis edeceğiz seninle. Ama gücü adalet yapacağız aynı zamanda.

                      Sen kaptansın, bizler de senin peşin sıra dizilmiş Trabzonsporlularız.

                      Tünel karanlık ama çıkışa çok yakınız. Seni o tünelin başında görmek isteyen milyonlar var.

                      Heyecanla bekliyorlar.

                      Sevgilerimle,

                      Tunga LİMAN
                      Kadıköy/İstanbul
                      Trabzonsporlu olmak...
                      Zor ama güzel be kardeşim!

                      Yorum


                      • Sayın Şenol Güneş, Hocam, Abim,Babam

                        İnsanlar değerleri var oldukça ve peşinden koştukça vâr olur ve anılır. Siz benim ve bir ok TRABZONSPOR'lu için sadece bir oyuncu veya teknik direktör değil En üsteki büyük-kocaman bir değersiniz. Ben sizi gördükçe ve dinledikçe o kadar çok ders alıyor ve hayata o kadar farklı bakıyorum ki iyi ki siz varsınız. Bu camia da Şenol Güneşler ve değerleri bir tohum gibi yeşermeli ve çoğalmalı. Ben ve biz sizden ne kupa ne şampiyonluk bu sene ve daha öncekiler gibi dik duruşunuz için çok ama çok seviyorum.

                        Hiç bir zaman bu camiayı yanlız bırakmadınız, en kötü gününde hep bir baba hep bir kardeş gibi hiç bir menfaat gözetmeksizin yanında oldunuz. Lütfen size ve sizin değerlerinize her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Enerji birlikten doğar, bunu da sizin sayenizde olduğunu lütfen unutmayın.

                        Ben gurbette olmamdan dolayı başka bakıyor ve yorumluyorum olayları belki ama şunu iyi biliyor siz bizim için tahmin bile edemeyeceğiz kadar değerli ve önemlisiniz.

                        Sizi çok Seviyorum ne Annem ne Babam ne de eşimden farklı olmayan sevgim ile, iyi varsınız.

                        Aytaç Çakıroğlu - ( Vücut İstanbul - Ruh Trabzon )

                        Yorum


                        • Sayın Şenol hocam;
                          Adaletsizliğe karşı olan mücadelenin ve adalete olan susamışlığımızın simgesi olarak gördüm hep sizi ve daha da görmek istiyorum.
                          Hakkımız yendi , hakkımızı yiyenler de hak korkusu olsaydı sizin bu kadar mücadele etmenize gerek de kalmazdı.
                          Toplumsal çöküntü ne yazık ki her yerde; siyasette , adalette,ekonomide,sporda,hukukta,medyada vs. …
                          Siz Trabzonlu ve bir öğretmen olarak bu çöküntü karşısındaki duruşunuzu devam ettirmelisiniz ki gelecek nesiller yanlışların farkına varsın. Yoruldunuz ,biliyorum . Kırgınsınız biliyorum.kızgınsınız bunu da biliyorum ama Karadenizli olmak inatla mücadeleyi gerektirmez mi? Bunu ben Trabzonspor’dan öğrendim. Ben hala şampiyonluk görmedim yada bana göstermemek için çok dolaplar çevirdiler , ne dersek diyelim…
                          Trabzonspor yenildi diye okula gitmediğim günleri de hatırlıyorum ama ben pes etmedim…Hala ve her şeye inat TRABZONSPOR diyorum…. Sizden de bu mücadele de takımımıza ve taraftarımıza yapmış olduğunuz liderliğe devam etmenizi istiyorum…
                          Son olarak bende bir öğretmenim. Çaresiz kaldığımda bende bırakıp gitmeyi çok düşündüm ama kalmak ve mücadele etmek daha onurlu geldi bana. 1. Sınıfı öğretmeniyim. 3 tane öğrencim var sağlam Trabzonsporlu . Hem de Cuma günkü benden eğitimi dersi ne zaman diye hafta boyu beni soru yağmuruna tutuyorlar. Çok iyi bir ders işlediğimiz için mi ? yada çok güzel oyunlar oynadığımız için mi?

                          Yukarıdaki soruların hepsinin cevabı aynı . HAYIR.

                          ONLAR SADECE BEDEN EĞİTİMİ GELSİN DE BORDO MAVİ RENKLERE BÜRÜNELİM , ARKASINDA OLMAYI HAYAL ETTİĞİ SPORCUNUN İSMİ YAZILI OLDUĞU FORMAYI SIRTIMIZA GEÇİRELİM DERDİNDELER. BU ÇOCUKLARI DA LİDERSİZ Mİ BIRAKALIM HOCAM. BENİM ZAMANINDA YAŞADIĞIM HER YENİLGİ SONRASI , AŞAĞILANMA KORKUSUYLA OKULA GİDEMEYİŞLERİMİ BU ÇOCUKLARDA MI YAŞASIN?
                          LÜTFEN HOCAM AMA LÜTFEN İNADINA BORDO MAVİ İNADINA TRABZON…..

                          ALPER ÇOBANTÜRK
                          RİZE

                          Yorum


                          • Değerli hocam,sevgili öğretmenim,idolüm...
                            Aramızda kan bağı olmasa da,yürek bağı olan sevgili babacığım.
                            Sevgimi ve saygımı,kelimelere dökmek imkansız olsada,yüreğimin sana duyduğu sonsuz sevgiyi anlatmaya
                            çalışacağım.Her söylediğinin altında,binlerce anlam taşıyan o eşsiz yorumlarını pür dikkat dinlerim herzaman.
                            Acaba Şenol hocam bugün nasıl hayat dersi verecek diye?Kimi zaman duygulanırım gözlerim dolar,kimi zaman
                            mutlu olurum yüreğim coşar.İşte derim işte o bizim Hocamız,o bizim Şenol Babamız

                            Bazı kendini bilmezler çirkin sözler sarf ederler senin için.Bize laf edin ama canımızdan çok sevdiğimiz Hocamıza tek
                            laf etmeyin!Edemezsiniz,ettirmeyiz!Bir evlat babasına kötü laf söyletir mi hiç?

                            Maç oynanır,gol atılır.Hani o gol atılınca senin sevincin var ya,işte dünyadaki hiçbir şeye değişmem yüzündeki o
                            mutluluğu..Futbolculara evladın gibi davranman.Kızman,bağırman ve yeri geldiği zaman sarılman..Duygularını dolu
                            dolu yaşaman ve bize de yaşatman..

                            Geçen seneki çalınan şampiyonluğumuzun ardından,söylediğin o sözler aklımda hala.Çocuklarıma,torunlarıma
                            anlatacağım söylediğin herşeyi,verdiğin sonsuz mücadeleyi. "PARAYLA YAPILAMAYANI EMEĞİMİZLE YAPTIK
                            TARİH BUNU YAZAR ".Evet hocam tarih bunu yazacak.Bize yapılan haksızlığı,kalbimizin yaşadığı o büyük acıyı.

                            Bir gün gelecek seninle birlikte yaşayacağız şampiyonluğu.Senin gözlerinde göreceğiz o büyük mutluluğu.Evet
                            biliyorum o gün gelecek.BORDO MAVİ YÜREKLER SENİNLE GÜLECEK....

                            Bu mektubum bir taraftar tarafından değil,öğretmenine en samimi duygularını anlatan bir öğrenci tarafından
                            yazılmıştır.Bana bu imkanı sunan bordomavi.net'e sonsuz teşekkürlerimi arz ediyorum.

                            SELDA ESMA MALKOÇ
                            ZONGULDAK

                            Yorum


                            • Şenol gÜneŞ

                              Memleketlim, mahallelim, takımdaşım ve efsanem. Efsanem diyorum çünkü o stada her girerken siz ve sizin gibilerin ruhuyla o stada giriyor çıkarken de o formanın bana verdiği asalet ve gururla staddan ayrılıyorum. Nasıl bir ruh mu o diye sorarsanız size sizi anlatmak benim haddime değil ama yenilmeyi asla kabullenmeyen, sahaya çıktığında elinden ne geliyorsa onu son damlasına kadar sahaya yansıtan, yendiğinde asilce sevinmesini bilen kaybettiğinde ise rakibinin hakkını verebilecek kadar onurlu. Alışılagelmişin karşısında duran kahramanlar gibi bir ruh bahsettiğim “Paraya güce karşı emeğin savaşı” diyorlarya ta kendisi işte. Geçmişte sahadaki duruşunuzun sadece şampiyonluk olmadığı, rakibe saygının, emeğe saygının ve sadece futbolu bir oyun gibi oynadığınızı bugünlerde verdiğiniz demeçlerden anlayabiliyorum ama bana bahsedilenlerden ve duruşunuzdan asla pes etmemek gibi bir özelliğiniz olduğunu da hatırlatayım…….


                              Takım sevgimiz doğuştan başlasa da görmediğim dedemin hikayelerinden alev almış (ya eş ya Trabzonspor ikileminde kalıp trabzonsporu seçen dedemden ) bahsediyorum.
                              Erken yaşta kaybettiğim babamın mahalle ve sınıf arkadaşı olan siz ( ŞENOL GÜNEŞ i) kulübede her gördüğümde babamı da orda görüyormuş gibi hissettirmenizle korlaşan. Şu son zamanlardaki demeçlerinizle de doğru adamı doğru yere koymuşum dedirten büyük lider. Bu ateşi sizler yaktınız bizler sahip çıkacaz, bu yolda hiçbirimiz birbirimizi yalnız bırakmayacaz…. SAYGILAR

                              Serkan URAY

                              Yorum


                              • İlk olarak Tunga tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                                Şimdilerde anlatılanlara bakınca ve o günleri yaşamadıysa insan, eminim anlatılanların dinleyenlere masal gibi geldiğine.

                                Çin seddi kurulmuştu kumdan kaleleri korumak için. O seddi aşınca kaleleri devirmek kolay olmuştu. Ben böyle büyük işler başarmış bir takımı sevdim. Evet, babam Trabzonlu'ydu ama sebep o değil. Babam bana güçlüklerle savaşmayı bilecek, hayatta her yaptığın işin bir anlamı olacak demişti. Zoru gördüğünde kaçmak yerine, o zorluğu yenecek kadar kuvvetli ol demişti. Öylece başladı bu sevdam.

                                İlk Trabzonspor maçına babamın omzunda gitmişim 3 yaşında. Hatırlamıyorum elbette. Babamın anlattıklarından hayalimde canlandırabiliyorum sadece o günü. Ama hatırlamasam da emin olduğum bir şey var ki sen en önde çıkmıştın Ankara 19 Mayıs çıkış tünelinden. Sen kaptandın çünkü.

                                Hep anlatılan, hayal edilen efsaneye dair ilk gördüğüm gerçek sendin. İşte sahadaydın. Öyle vakur, öyle de mütevazi. Kolay değil, sen Trabzonspor'un kaptanıydın. Hem de ne kaptan!

                                Yıllar geçti, yaşadıklarımı anlamaya başladım. Artık seni hayal etmiyor, görüyor, seni tanıyordum. Hiç konuşmamıştık oysa. Hiç yan yana gelmemiştik. Yılda bir kere canlı izleyebiliyordum Trabzonspor'u. Benim gibi binlercesi çıkış tünelinden sahaya koşarak fırlayacak 11'i beklerdi. Sonra yılda bir gün sevdiğini görebilecek bir gurbetçi gibi beklerdik. Sılaya gidemezdik ama sıla bize gelirdi.

                                Büyük heyecan, büyük sevgi, büyük hırs. Sizi bekliyorduk. Hayde gelin artık!

                                Çıkış tünelinin önünde bekleyen ama Trabzonsporlu olmayan top toplayıcı çocuklar bir büyük müjdeyi vermenin heyecanıyla takımın tünele geldiğini elleriyle tribünlere anlatırdı. 96'daki fener maçında kalbi teklemeyenler, o çıkış tünelinden gelişinizi beklerken titrerdi.

                                Bir büyük sessizlik....

                                Ve ardından...

                                Şenol Güneş'in saçlarını görürdük ilk önce. Sonraki dakikalarda sahada olanları hiç hatırlamıyorum. Hep gözyaşlarımı siliyor olurdum çünkü.

                                Büyük uğultu... "Şampiyon" sesleri. Ardından "Trabzon" tezahüratları.

                                Yer gök, konfeti, maytap... Ankara inliyor: Efsane Şampiyon Ankara'da..!

                                İlk göz ağrısını unutabilir mi insan? Ben Trabzonspor'u Şenol Güneş'in arkasına dizilmiş 10 kişi ile tanıdım.

                                Yıllar sonra dönüp o geçmiş gün fotoğraflarına baktığımda anladım başarınızın sırrını. Tüm gözlerde tatlı sert bir bakış, muazzam bir özgüven ve kimseden korkmayacak cesur, koca yürekli insanlar.

                                Türkiye'ye Avrupalılar'ı devirmenin imkan dahilinde olduğunu öğreten bir dersti Trabzonspor. Ve kaptan sendin, lider sendin. İmkansızları başaran ve bunu büyütmeyecek kadar büyük.

                                Savaşmayı, güçlüklere boyun eğmemeyi, en yüksek noktayı hedeflememenin hedefsiz olmak olduğunu seninle öğrendim. Babam bana "oğlum kafanı kesseler yalan söylemeyeceksin" dersini verirken seninle örneklendirirdi anlattığını.

                                Eldivenlerini ve pazubandını çıkarıp da eşorfmanı, ceketi giydiğinde en heyecanlandığım zamandı. Bitti diye üzüldüğüm hikaye bitmeyecekti.

                                Trabzonspor, üzerine titrediğim sevgilimdi ve onu kimseye sana ettiğim kadar endişesiz emanet etmemiştim. Dünyadaki en büyük Trabzonsporlu benmişim gibi hissetsem de bunu söyleyemememin sebebi sendin.

                                Sana emanet edildiğinde sevgilim, hiç olmadığım kadar huzurluydum.

                                Karizmayı bavula konup, bagajda taşınabilir zannedenlerin komedisine, en komik espri ile cevap vermiştin: Türkiye Dünya 3ncüsü...

                                Seni çıldırtıp, "Ben Türküm, Trabzonluyum, Adamım" demek zorunda bırakanlar bugün zamanın karanlık tünelinde ve büyük sözlerinin arkasında kaybolmuşken, bizler senin vatanseverliğin, ışık saçan öğreticiliğin ile yürüyoruz.

                                O nedenledir ki, boynumuz hiç bükülmüyor. Trabzonspor'un değerlerini en büyük öğretmenden öğrendik: Senden! Elbette o değerleri en iyi anlatacak, öğretecek olan o değerleri yaratanların bizzat kendisidir.

                                Çok iyi bir spor adamı, efsane bir futbolcu, ailesinin gurur kaynağı bir baba, bilgelik saçan bir öğretmen, camiasının nuru bir efsane.

                                Hayatı mücadele, direniş ve başarılarla geçmiş bir adamın yorulduğuna inanmam hocam. Kusura bakma.

                                Önümüzdeki doğru yoldan daha büyük bir motivasyonumuz yok. Ve o doğru yolun başında elleriyle bize yol gösteren sensin.

                                Gücün hukukunu tesis edeceğiz seninle. Ama gücü adalet yapacağız aynı zamanda.

                                Sen kaptansın, bizler de senin peşin sıra dizilmiş Trabzonsporlularız.

                                Tünel karanlık ama çıkışa çok yakınız. Seni o tünelin başında görmek isteyen milyonlar var.

                                Heyecanla bekliyorlar.

                                Sevgilerimle,

                                Tunga LİMAN
                                Kadıköy/İstanbul
                                Boğazım düğümlendi başka söz yok...
                                ---------------------------------------
                                KARADENİZ
                                TAŞACAK TOPRAK BORDO KOKACAK YAĞMUR MAVİ YAĞACAK..

                                Yorum

                                Çalışıyor...
                                X