Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Şike Davası | Şike Tescillendi! UEFA, CAS ve İFM Onadı!

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Hayırlı cumalar bir yılı aşkın süredir bu başlıkta adalet için dil dökenler...
    İnşallah o günü göreceğiz ve adalet bir gün kazanacak.

    Yorum


    • Mübarek Cuma günü Allah hırsızların hak çalanların belasını versin.
      2010 - 2011 Şampiyonu Trabzonspor'dur
      Gerçek budur. ☆

      Yorum


      • Bir derviş berberde tıraş koltuğunda iken mahallenin meşhur kabadayısı gelir ve dervişin başına vurarak, "Kalk bakalım kabak. Tıraş sırası bizde." der. "Dövene elsiz sövene dilsiz" olmayı kendine hedef edinen, halktan gelen her şeyin Hak'tan geldiğine inanan derviş, sabreder.

        Ne berber ne de derviş bir şey diyebilir kabadayının bu yakışıksız ve kaba davranışına. Bizim derviş "la havle" çekerek, "ya sabır" diyerek tıraşı yarıda keser ve yan koltukta oturmaya başlar sessizce. Fakat kabadayının dili durmaz; tıraş boyunca "kabak aşağı, kabak yukarı" hakaretamiz nice ifadelerle dervişi sürekli aşağılar ve işi bitince çeker gider. Gider ama daha berber dükkânının önündeki sokağa adımını atar atmaz, sürücüsünün kontrolünden çıkan ve hızla yol alan bir at arabası, kabadayıyı altına alır, metrelerce sürükler ve kabadayı feci bir şekilde can verir. Bu manzarayı gören berber, "Derviş! Biraz ağır olmadı mı?" diye sorar. Dervişin verdiği cevap şu: "Hayır. Kabadayının hakaretleri Gayretullah 'a dokunur diye aklıma geldi ve içimden hakkımı da helal ettim. Ama bu kabağın da bir sahibi var!"

        Yorum


        • Meireles’in Özkahya’ya yönelik şiddetli bir itirazda bulunduğu esnada ağzından bazı sıvılar çıkmış olabileceği ancak bunun da tükürme eylemi olarak değerlendirilemeyeceği görüşü hakim oldu.

          Yorum


          • Bir grup Müslüman kadınlı erkekli bir kafileyle hac yolculuğuna çıkarlar. Çölleri aşıp vahaları geçerek yol alırken, iki dağın arasındaki bir vadide yollarını kesen eşkıya, silahlarını doğrultur:

            -Ya canınız ya malınız!.. derler. Hac yolcularında elbette karşı koyacak silah yoktur. Hepsi de kaba kuvvet karşısında ellerini kaldırıp teslim olmaktan başka çare bulamazlar.

            Bir ellerinde silah, bir elleriyle de erkek yolcuların üzerlerini aramaya başlayan eşkıya, ne var, ne yok hepsini alır, ekmek parası dahi bırakmaz. Yaşlı bir yolcu:

            -Eyvah der, eşkıya paramızı alıp elini kolunu sallayarak gidecek, ekmek parası dahi bırakmayacak bize!. Tam o sırada eşkıya başından bir emir duyulur:

            -Kadınları bırakmayın, başörtülerini çıkarın, saçlarının arasına varıncaya altın arayın!

            Eşkıya güruhu bu defa bir köşeye çekilmiş korku içinde titreşen kadınlara yönelip başörtülerine el atmaya başlar. Yaşlı yolcu bu defa sözünü değiştirir:

            -Arkadaşlar der, artık eşkıya paramızı götüremez, bekleyin. Allah bir sebep halk eder!..

            İşte bu sırada başları üzerinde bekleyen yağmur yüklü buluttan müthiş gürültüler duyulur, eşkıya topluluğunun üzerine yağmurlarla birlikte yıldırımlarını boşaltır. Yerlere serilen soyguncular aldıklarını koruyamaz hale gelirler. Bu defa cesareti artan yolcular da paralarını zalimlerin ellerinden geri toplayıp yollarına devam ederler. Bir müddet sakince yürüdükten sonra yaşlı zata sorarlar:

            -Efendi derler, önce ekmek parası dahi bırakmayacaklar, tüm paramızı alıp götürecekler diye endişeye kapıldınız, ama sonra da sanki olacakları biliyormuşçasına, 'Artık paramızı götüremezler' diye ümitlendiniz. Gerçekten de paramızı götüremediler, alıp yolumuza devam ediyoruz. Bunu nasıl anladınız?

            Yaşlı yolcunun yorumu şöyle olur:

            -Onlar önce erkek yolcuların parasını almakla zulmettiler. Ama zulüm orta derecedeydi; gayretullaha dokunma sınırına dayanmamıştı. Zirveye çıkmayan zulüm engelle karşılaşmaz, devam eder. Onun için 'Eyvah paramızı götürecekler!' diye düşündüm. Ne zamanki kadınlara dönüp onların başörtülerine de el attılar. Başörtüsüne el atma derecesine ulaşan zulüm, gayretullaha dokunma sınırına dayanan zulümdür. Zulüm bu sınıra varınca Rabb'imiz bir sebep halk edip zalime haddini bildirir. Zulmünü sona erdirir. Öyle de oldu. Kadınların başörtüsüne el atmaları gayretullah yıldırımlarının başlarına inmelerine sebep oldu.

            Demek ki, zulmün bir gayretullaha dokunma sınırı vardır. O sınıra dayanıncaya kadar zulüm devam eder. Ancak sınıra ulaşıp da haddini aşmaya başlayınca mazlumun duası da arşa ulaşır. Bu defa zalime haddini bildiren Rabb'imiz, zulmü sona erdirir, mazlumun da yüzünü güldürür. Bundan dolayı halk dilinde 'Zalimin zulmü varsa mazlumun da Allah'ı var.' denilir.

            Yorum


            • İlk olarak Adem Öztürk tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
              Bir derviş berberde tıraş koltuğunda iken mahallenin meşhur kabadayısı gelir ve dervişin başına vurarak, "Kalk bakalım kabak. Tıraş sırası bizde." der. "Dövene elsiz sövene dilsiz" olmayı kendine hedef edinen, halktan gelen her şeyin Hak'tan geldiğine inanan derviş, sabreder.

              Ne berber ne de derviş bir şey diyebilir kabadayının bu yakışıksız ve kaba davranışına. Bizim derviş "la havle" çekerek, "ya sabır" diyerek tıraşı yarıda keser ve yan koltukta oturmaya başlar sessizce. Fakat kabadayının dili durmaz; tıraş boyunca "kabak aşağı, kabak yukarı" hakaretamiz nice ifadelerle dervişi sürekli aşağılar ve işi bitince çeker gider. Gider ama daha berber dükkânının önündeki sokağa adımını atar atmaz, sürücüsünün kontrolünden çıkan ve hızla yol alan bir at arabası, kabadayıyı altına alır, metrelerce sürükler ve kabadayı feci bir şekilde can verir. Bu manzarayı gören berber, "Derviş! Biraz ağır olmadı mı?" diye sorar. Dervişin verdiği cevap şu: "Hayır. Kabadayının hakaretleri Gayretullah 'a dokunur diye aklıma geldi ve içimden hakkımı da helal ettim. Ama bu kabağın da bir sahibi var!"
              Adem güzel de bunlar 1 tane değil ki hangi birine araba çarpacak?
              Ya kırdığın gönlü Allah seviyorsa? Bilemezsin. Bilseydin ödün kopardı; dokunamazdın. // Mevlana

              Yorum


              • İlk olarak arifberkay tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                Adem güzel de bunlar 1 tane değil ki hangi birine araba çarpacak?
                Abi bela "külli" gelecek inşallah. Ancak korkum bize de vurmasın o bela. Ancak vurmaz çünkü biz zulme rıza göstermiyoruz.

                Yorum


                • İlk olarak Adem Öztürk tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                  Abi bela "külli" gelecek inşallah. Ancak korkum bize de vurmasın o bela. Ancak vurmaz çünkü biz zulme rıza göstermiyoruz.
                  Adem baba,özerten denen meymenetsiz herif Hz.Ömer i falan karıştırınca bu dediklerin benim de aklıma geldi,hatta iyi oldu dedim, o mubareği de kendilerine hasım ettiler,
                  biz soramazsak o sorar hesabı

                  Cumamızı kutlayan can lar sizin de Cumanız mubarek olsun,
                  sağlıklı ve huzurlu yaşayın,dualarınız da kabul olsun inşallah.
                  En son Ertan 51 tarafından düzenlendi; 28.12.2012, 10:00.
                  Şike yapanın,şikecileri kollayanın,şikeye şike diyemeyenlerin Allah bin türlü belasını versin inşallah.

                  Yorum


                  • Bize düşen yine sabır. Bize hak ettiğiniz şampiyonluk mu yoksa şfenerbahçenin rezilliklerinin ortaya çıkıp hak ettiği küme düşmeleri ile gelen şampiyonluk mu dese biz hak edenin hak ettiğini bulmasını tercih ederiz gibime geliyor.

                    Bu kibirliler topluluğu şımardıkça şımarıyor ama sonları çok fena olacak çok.
                    https://twitter.com/afs_ist

                    Yorum


                    • Kimse umutsuz olmasın hele küsüp köşesine çekilmrsin hırsızları itediği bizim silinip gitmemiz zaten.Hukuk kuralları içinde elimizden geleni yapmaya devam

                      Yorum


                      • TFF Tahkim Kurulu’nun Fenerbahçeli futbolcu Raul Meireles’in cezasının indirimiyle ilgili almış olduğu karar Türk futbolundaki tükenmişliğin en üst seviyeye ulaştığının son çarpıcı göstergesidir.


                        Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu adeta bir kulübün her türlü haklarını koruyup gözetmeye hevesli bir yapıda olduğunu bu tavrıyla bir kere daha gözler önüne sermiştir.

                        Bugüne kadar o kulübü koruyup gözetmek doğrultusundaki görevini başarıyla yerine getiren (!) Tahkim Kurulu biran önce sorumluluğu çerçevesinde işten el çekmeli, mensupları da köşelerine çekilip vicdanlarıyla başbaşa kendi muhasebelerini yapmalıdırlar.

                        Tahkim Kurulu’nun özenle koruduğu ayrıcalıklı kulüp için artık şike, ırkçılık ve hakaretten sonra hakeme tükürmek de serbest hale gelmiştir. Üstelik bu kararın şike zanlısı ve suçlusu ayrıcalıklı kulüp yöneticilerinin TFF binasına kadar gelerek Federasyon Başkanı’yla yaptıkları pazarlıkların ardından alınması, hukuksuzluğun nasıl bütün ülke önünde fütursuzca sergilendiğinin büyük ispatıdır.
                        Elbette Türkiye Futbol Federasyonu’nun içerisinde de bu gelişmelerden rahatsız olan dirayetli ve haysiyetli mensuplar bulunmaktadır. Onlara düşen; bu anlayışları çerçevesinde görevi bırakmaları, gerekçelerini kamuoyuyla paylaşmaları, futbolumuzun içine düştüğü çirkin tablonun değiştirilmesi adına öncülüğü yapmalarıdır.

                        Kulüpler Birliği ise bu tiyatroyu seyretmekte ve “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” sorumsuzluğuyla hareket etmektedir. Artık bu birliğin mensupları da biran önce kendilerini gözden geçirip bugün başkalarına yaşatılan haksızlıkların yarın karşılarına çıkabileceğini unutmamalıdırlar.

                        Kulüpler Birliği’nin yaşanan bu gelişmelere karşı hangi tavrı takınacağını da büyük bir merakla beklemekteyiz.

                        Ayrıca sahanın ortasında hakarete uğrayan ve yüzüne tükürülen FIFA listesinde yer alan hakem Halis Özkahya’nın da bundan böyle hangi psikolojiyle maçlara çıkacağı, otoritesini nasıl sağlayacağı ve gördükleriyle ilgili raporları ne düşünerek kaleme alacağı iyice düşünülmelidir. Ama belli ki bu detaylar Türk futbolunu yönetip sözde adalet dağıtanların umurunda bile değildir.

                        Aynı federasyonun Disiplin Kurulu, Galatasaray ile Hüseyin Avni Aker Stadyumu’nda oynadığımız maçın ardından kulübümüze seyircisiz oynama cezası vermiştir. Ancak ne garip tesadüftür ki bu müsabakada yabancı madde isabet eden oyuncu Trabzonspor formasını giyerken Karabük’te yüzüne atılan sert buz parçasıyla yaralanmış fakat bu eylemle ilgili olarak aynı yaptırım uygulanmamıştır.

                        Sırf bu çelişki bile PFDK’nın formalara göre nasıl karar verdiğinin en çarpıcı göstergesidir. Bu federasyonun bütün kurullarıyla birlikte Türk futbolundaki misyonu uzun zaman öncesinden sona ermiştir. Gelinen nokta bardağı taşıran son damladır. Bu nedenle biran önce yapılması gereken görevi bırakmaları, ülkemizi ve futbolumuzu kendilerinden kurtarmalarıdır.

                        Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

                        Futbol, basketbol, voleybol, hentbol, atıcılık, judo, atletizm, masa tenisi ve boks dallarında faaliyet gösteren kulübün resmi sitesi.
                        En son inadina61_08 tarafından düzenlendi; 28.12.2012, 10:53.

                        Yorum


                        • o 4. paragrafı yazan benden büyükse ellerinden öperim, küçükse de gözlerinden, ne güzel bir paragraf öyle o, bak buna da ceza gelir demedi demeyin.... Cumanız mübarek, dualarınız kabul, adalet beklentimiz tez olsun...

                          Yorum


                          • Ooooo,
                            resmi site müthiş açıklama yapmış,gerçekten okkalı olmuş,hah şöyle yaa, bu ahlaksız onursuz insanlar anca bu tip söylemlerden anlarlar,meydan ğs nin açıklamasına kalmasın bizim açıklama hepsini bastırsın.
                            Şike yapanın,şikecileri kollayanın,şikeye şike diyemeyenlerin Allah bin türlü belasını versin inşallah.

                            Yorum


                            • Tahkim Kurulu’nun özenle koruduğu ayrıcalıklı kulüp için artık şike, ırkçılık ve hakaretten sonra hakeme tükürmek de serbest hale gelmiştir. Üstelik bu kararın şike zanlısı ve suçlusu ayrıcalıklı kulüp yöneticilerinin TFF binasına kadar gelerek Federasyon Başkanı’yla yaptıkları pazarlıkların ardından alınması, hukuksuzluğun nasıl bütün ülke önünde fütursuzca sergilendiğinin büyük ispatıdır.

                              güzel olmuş...
                              TrabzonSporlu olmak ayrıcalıktır...

                              Yorum


                              • İlk olarak Süleyman50 tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                                Tahkim Kurulu’nun özenle koruduğu ayrıcalıklı kulüp için artık şike, ırkçılık ve hakaretten sonra hakeme tükürmek de serbest hale gelmiştir. Üstelik bu kararın şike zanlısı ve suçlusu ayrıcalıklı kulüp yöneticilerinin TFF binasına kadar gelerek Federasyon Başkanı’yla yaptıkları pazarlıkların ardından alınması, hukuksuzluğun nasıl bütün ülke önünde fütursuzca sergilendiğinin büyük ispatıdır.

                                güzel olmuş...
                                En güzeli bu paragraf evet ama bence her bir paragraf ayrı güzel,
                                gerçekten olması gereken ve çok şahane bir açıklama olmuş,
                                hadi ceza versin bakalım tff bu açıklamalara,
                                çırpındıkça batacaklar inşallah,
                                eğer anadolu kulüplerinde de gram onur haysiyet olsa bu tip açıklamalar onlardan da gelir ama onların tek korkusu havuz dağılır aç kalırız korkusuyla namuslarına ilişse şikeciler eyvallah diyecek moddalar.
                                Şike yapanın,şikecileri kollayanın,şikeye şike diyemeyenlerin Allah bin türlü belasını versin inşallah.

                                Yorum

                                Yükleniyor...
                                X