Marsis, 2006 yılında Korhan Özyıldız ve Ceyhun Demir tarafından İstanbul'da kuruldu. Adını Kaçkar Dağları'nın endamlı bir zirvesi olan Marsis'den aldı. Bir sene sonra Nisan ayında diğer üyelerininin de katılımıyla 6 kişiden oluşan kadrosuyla, Çernobil faciasının yıldönümü nedeniyle Kadıköy Meydanı'nda düzenlenen etkinlikte ilk ciddi konserini verdi. Karadeniz müziğinin enerjisi ile Rock'ın asi ruhunu harmanlayan grup özellikle sahne performanslarıyla dikkat çekmektedir. Grubun kendi adını taşıyan ilk solo albümü Kalan Müzik tarafından yayınlandı.
---
Yaklaşık 1,5 yıl önce albüm çalışmalarına başladığımızı duyurmuş; ama ne zaman bitirebileceğimize dair bir tarih verememiştik. 45-50 dakika süren bu albümün oluşum sürecini ve bu süreçte yaşadığımız sıkıntıları anlatmakta kelimeler yetersiz kalacaktır. Albüm hazırlama süreci bize pek çok şey öğretti; ilginç hikâyeler yaşattı. Acı-tatlı birçok olay yaşadık. Bazen hırçın dalgalarla yüreğimiz parçalandı bazen de ince bir yağmur ve güneşle içimiz ısındı. Yola çıkarken ve bu yoldan ilerlerken hep söylediğimiz gibi; Karadeniz’in içinden geldik ve içimizden hep Karadeniz geldi.
Kötü olan her şeye karşı durduk. Şarkılarımızla yel değirmenlerine savaş açtık; ama en çok insanlığa açılan savaşlara canımız yandı. Bombaların ve kurşunların sesini, insanların çığlıklarını yüreğimizde hissettik. Radyasyonlu bulutlar geçti üzerimizden, damlalarıyla ölüm olup yağdı. Bu yüzden “NÜKLEER SANTRALLERE HAYIR.” dedik meydanlarda. Tulumun hüznü ve kemençenin coşkusuyla duyguları taşıdık şehre. Poyrazla şehre gelen bir horondur hikâyemiz.
Bilirsiniz, karanlık gecelerde yolu kutup yıldızı gösterir. Yaşamımızda ve yaptığımız müzikte bize doğru yolu gösteren çok yıldızımız olduğu için şanslıyız. Şu an aramızda olmasalar da, ışıklarıyla yolumuzu aydınlatan Kazım Koyuncu, Nurdoğan Demir Abaşişi, Maçkalı Hasan Tunç, Yaşar Turna, Xelimişi Hasani, Erkan Ocaklı ve Karadeniz müziğinde emeği geçen bütün güzel insanlar...
Marsis olarak onlara layık olabilmek her zaman en büyük amacımız olacak.
- MARSİS
---
Yaklaşık 1,5 yıl önce albüm çalışmalarına başladığımızı duyurmuş; ama ne zaman bitirebileceğimize dair bir tarih verememiştik. 45-50 dakika süren bu albümün oluşum sürecini ve bu süreçte yaşadığımız sıkıntıları anlatmakta kelimeler yetersiz kalacaktır. Albüm hazırlama süreci bize pek çok şey öğretti; ilginç hikâyeler yaşattı. Acı-tatlı birçok olay yaşadık. Bazen hırçın dalgalarla yüreğimiz parçalandı bazen de ince bir yağmur ve güneşle içimiz ısındı. Yola çıkarken ve bu yoldan ilerlerken hep söylediğimiz gibi; Karadeniz’in içinden geldik ve içimizden hep Karadeniz geldi.
Kötü olan her şeye karşı durduk. Şarkılarımızla yel değirmenlerine savaş açtık; ama en çok insanlığa açılan savaşlara canımız yandı. Bombaların ve kurşunların sesini, insanların çığlıklarını yüreğimizde hissettik. Radyasyonlu bulutlar geçti üzerimizden, damlalarıyla ölüm olup yağdı. Bu yüzden “NÜKLEER SANTRALLERE HAYIR.” dedik meydanlarda. Tulumun hüznü ve kemençenin coşkusuyla duyguları taşıdık şehre. Poyrazla şehre gelen bir horondur hikâyemiz.
Bilirsiniz, karanlık gecelerde yolu kutup yıldızı gösterir. Yaşamımızda ve yaptığımız müzikte bize doğru yolu gösteren çok yıldızımız olduğu için şanslıyız. Şu an aramızda olmasalar da, ışıklarıyla yolumuzu aydınlatan Kazım Koyuncu, Nurdoğan Demir Abaşişi, Maçkalı Hasan Tunç, Yaşar Turna, Xelimişi Hasani, Erkan Ocaklı ve Karadeniz müziğinde emeği geçen bütün güzel insanlar...
Marsis olarak onlara layık olabilmek her zaman en büyük amacımız olacak.
- MARSİS
Yorum