300 LİRALIK ADAM: VOLKAN KONAK
Annesi, bir erkek çocuğun ardından beş kız doğurduktan sonra tekrar hamile kaldığında, tipik Karadenizli bakışıyla "nasılsa bu da kız olacak, aldırayım" der ve doktora gider. Ancak doktor "Üzülme abla, 300 liraya alırım" deyince sinirlenir: "Ya geç ordan, 300 liraya doğurur da büyütürüm oni."
Böylece doğabilir Volkan Konak; 1967 yılının 27 Şubat günü.
Saynur ve Demirağa lakaplı Cevat Konak’ın son çocuğu ve hayatı boyunca, doktor 200 lira dese, bu dünyaya gelmeyeceğinin bilincinde olarak, zaman zaman da "Ee, ben 300 liralık adamım" diyerek.
Volkan Konak`la aynı dönemde,
bu güzel ülkede yaşamak,
ona denk gelmek, onu anlamak, sevmek, tanımış olmak...
İşte o zaman değerli oluyor yaşamak..!
İtiraf edeyim,
Ellerim tutulup,
beynim üretmediğinde
derin bir ilham kaynağı aradığımda
Yazıp üretilmek için.
Tok karnına;
dinlerim önce biraz Volkan Konak…
Şifayı onunla bulurum…
En şifalı antibiyotikten bile daha etkilidir,
çoğu zaman.
Siz de öyle yapın,
Tutuklu kaldığınızda
Sabah, öğle ve akşam
Yemelerden sonra tok karnına,
dinleyin biraz Volkan Konak.
Volkan;
bir türküdür bazen...
Ya da bir ana feryadı.
Çoğu zaman farelin köyün kavalcısıdır aslına bakarsan
O çalar, O söyler, bizler de gideriz peşinden...
Kötü eder kimi zaman, ağlatır, hüzünlendirir, acıtır...
Ama yediğim köftedeki acıdır hepsi, öldürmez fakat güçlendirir...
Yoğurur yüreğimizi ancak yorar, yorar da birimiz çıt demeyiz,
Biliriz çünkü kıymetini, biliriz en değerlidir O`nunla yaşamak..!
Ayrıdır bende ‘Aynalar ile Gelevera deresi’nin yeri, ayrı…
İçinde en güzel bedduayı barındıran türküdür;
Gelevera Deresi”
Ağlatmıyor sadece Gelevera Deresi.
Kendisi de ağlıyor.
Gürül gürül değil ama içten içe, sessizce...
Hani mağrur bir edayla durursunuz,
başınız dik ve sessiz, sitemkar gözyaşları akar ya istemsiz…
öyle bir insan kimliğine bürünmüşçesine ağlıyor.
Siz de dinlerken, bir yakınınızın ağlayışını dinlediğinizde nasıl kalakalıyorsanız,
öyle kalıyorsunuz işte…
İşte öyle.
Her bir dizesi, süzülen gözyaşlarının yüzde açtığı oyuk yollar gibi yer yapmışken defter sayfama, Çizgi çekemiyorum üstlerine, kıyamıyorum.
Eşlik ediyorum sadece onlara:
Koyverdin gittin beni, Allah`ından bulasın.
Kimse almasın seni, yine bana kalasın.
Sevdiğim senin aşkın ciğerlerimi dağlar.
Hiç mi düşünmedin sen, sevdiğin böyle ağlar.
“Özgürlüğüme çok düşkünüm. Kula kul olan, ülkesinin işgal edilmesini umursamayan, cumhuriyetin ve bağımsızlığın kıymetini anlayamaz. Böyleleri sığır gelmiş, sığır gidecek” demiş, ortalık ayağa kalkmıştı.
Volkan Konak, 4 Nisan Pazar günü IBB Tuzla Kafkale Spor Kompleksi`nde sahipsiz sokak hayvanlarına destek için sahne alacak.
Sokak hayvanları için…
Volkan gibi yüreğinde patlayan insanlığını…
Sığırlar’ da anlasın diye…
O, o gün sokak hayvanları için söyleyecek.
Çünkü onlarda ömürleri yettikçe,
bu fani dünyada yaşasınlar diye…
Volkan gibi coşacak..
Bir fark yaratmak için…
Sezgin Seydioğlu
sezgin@takagazete.com
http://takagazete.com/kose.php?id=2851
Annesi, bir erkek çocuğun ardından beş kız doğurduktan sonra tekrar hamile kaldığında, tipik Karadenizli bakışıyla "nasılsa bu da kız olacak, aldırayım" der ve doktora gider. Ancak doktor "Üzülme abla, 300 liraya alırım" deyince sinirlenir: "Ya geç ordan, 300 liraya doğurur da büyütürüm oni."
Böylece doğabilir Volkan Konak; 1967 yılının 27 Şubat günü.
Saynur ve Demirağa lakaplı Cevat Konak’ın son çocuğu ve hayatı boyunca, doktor 200 lira dese, bu dünyaya gelmeyeceğinin bilincinde olarak, zaman zaman da "Ee, ben 300 liralık adamım" diyerek.
Volkan Konak`la aynı dönemde,
bu güzel ülkede yaşamak,
ona denk gelmek, onu anlamak, sevmek, tanımış olmak...
İşte o zaman değerli oluyor yaşamak..!
İtiraf edeyim,
Ellerim tutulup,
beynim üretmediğinde
derin bir ilham kaynağı aradığımda
Yazıp üretilmek için.
Tok karnına;
dinlerim önce biraz Volkan Konak…
Şifayı onunla bulurum…
En şifalı antibiyotikten bile daha etkilidir,
çoğu zaman.
Siz de öyle yapın,
Tutuklu kaldığınızda
Sabah, öğle ve akşam
Yemelerden sonra tok karnına,
dinleyin biraz Volkan Konak.
Volkan;
bir türküdür bazen...
Ya da bir ana feryadı.
Çoğu zaman farelin köyün kavalcısıdır aslına bakarsan
O çalar, O söyler, bizler de gideriz peşinden...
Kötü eder kimi zaman, ağlatır, hüzünlendirir, acıtır...
Ama yediğim köftedeki acıdır hepsi, öldürmez fakat güçlendirir...
Yoğurur yüreğimizi ancak yorar, yorar da birimiz çıt demeyiz,
Biliriz çünkü kıymetini, biliriz en değerlidir O`nunla yaşamak..!
Ayrıdır bende ‘Aynalar ile Gelevera deresi’nin yeri, ayrı…
İçinde en güzel bedduayı barındıran türküdür;
Gelevera Deresi”
Ağlatmıyor sadece Gelevera Deresi.
Kendisi de ağlıyor.
Gürül gürül değil ama içten içe, sessizce...
Hani mağrur bir edayla durursunuz,
başınız dik ve sessiz, sitemkar gözyaşları akar ya istemsiz…
öyle bir insan kimliğine bürünmüşçesine ağlıyor.
Siz de dinlerken, bir yakınınızın ağlayışını dinlediğinizde nasıl kalakalıyorsanız,
öyle kalıyorsunuz işte…
İşte öyle.
Her bir dizesi, süzülen gözyaşlarının yüzde açtığı oyuk yollar gibi yer yapmışken defter sayfama, Çizgi çekemiyorum üstlerine, kıyamıyorum.
Eşlik ediyorum sadece onlara:
Koyverdin gittin beni, Allah`ından bulasın.
Kimse almasın seni, yine bana kalasın.
Sevdiğim senin aşkın ciğerlerimi dağlar.
Hiç mi düşünmedin sen, sevdiğin böyle ağlar.
“Özgürlüğüme çok düşkünüm. Kula kul olan, ülkesinin işgal edilmesini umursamayan, cumhuriyetin ve bağımsızlığın kıymetini anlayamaz. Böyleleri sığır gelmiş, sığır gidecek” demiş, ortalık ayağa kalkmıştı.
Volkan Konak, 4 Nisan Pazar günü IBB Tuzla Kafkale Spor Kompleksi`nde sahipsiz sokak hayvanlarına destek için sahne alacak.
Sokak hayvanları için…
Volkan gibi yüreğinde patlayan insanlığını…
Sığırlar’ da anlasın diye…
O, o gün sokak hayvanları için söyleyecek.
Çünkü onlarda ömürleri yettikçe,
bu fani dünyada yaşasınlar diye…
Volkan gibi coşacak..
Bir fark yaratmak için…
Sezgin Seydioğlu
sezgin@takagazete.com
http://takagazete.com/kose.php?id=2851
Yorum