Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Emnanuel Chinenye Emenike

Daraltma
X
 
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • #16
    02.05.2011 günü saat:21.30’da Mehmet Şekip Mosturoğlu'nu Alaattin Yıldırım'ın aradığı görüşme(tape:2623);
    Alaattin: “Ne oldu haber yok mu Şekipcim", Şekip: "Sabit numara arıyoruz abi bulursak konuşacaz…bugün bayağı sıkıntı yaşanmış orda…arayacam haber verecem", Alaattin: “Sonra da beni evden arasana bi".
    02.05.2011 günü saat:21.31’de Şekip Mosturoğlu'nun Erdem Konyar'a gönderdiği mesajda(tape:2624);
    "Erdem var mi hbr" yazdığı.
    02.05.2011 günü saat:21.49’da Ş.Mosturoğlu’nun telefonundan S. Dinç'in E. Konyar'ı aradığı görüşme(tape:2625);
    Sami: "Yarın ilk uçakla geliyorsun abi", Erdem: “Niye", Sami: "Sence, bu gece otur niye diye düşün abi sen… çok açık söylüyorum bak iptal et ya da hiç gelme yani", Erdem: “Yarın gece gelebilirim ancak", Sami: "Ama yarın burda ol Erdem".
    Emenike’nin sakatlanmasında bu acil merak söz konusu futbolcunun transfer edilmesi düşünüldüğünden durumu hakkında bilgi amaçlı olmadığı kesindir. Zira, müsabakayı seyreden ve esasen sakatlığının ciddi olmadığını söyleyen bizzat Aziz Yıldırım’ın kendisidir. Bu, Şekip’e telefonda söylediği “sakatlandı ama şeyinde kaburgasında ama hiçbir şey yok ki çıktı salak” sözlerinden anlaşılmaktadır. Şu hale göre sakatlık durumunu merak; Sami Dinç’in, Erdem Konyar’a söylediği “şey yapsın ya ağrım var falan deyip oynamasın ya, ya da bom bok oynasın” sözlerindeki “ağrım var deyip oynamaması” ihtimalinin hayata geçirilmesi düşüncesidir. Bu nedenledir ki bu sırada şehir dışında (Ankara’da) olduğu anlaşılan Erdem, Sami Dinç tarafından bu düşüncenin icrası için Türkiye’ye çağrılmaktadır
    Sen ağlat biz severiz seni...
    Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
    ts_mania

    Yorum


    • #17
      02.05.2011 günü saat:22.07’de Şekip Mosturoğlu/Sami Dinç'i Erdem Konyar'ın aradığı görüşme(tape:2626);
      Erdem: “Sami orda mı" (Şekip telefonu Sami'ye verir), Erdem: “Ben gidiyorum yarın şimdi", Sami: "Tamam git ara o zaman beni ara bekliyorum".
      02.05.2011 günü saat:23.06’da Ş.Mosturoğlu’nun telefonundan S. Dinç'in E.Konyar'ı aradığı görüşme(tape:2627);
      Erdem: “Oteldeyim de ben seni buradan arayayım mı yoksa sen beni ara", Sami: "Senin hattın var mı elinde…sabit varsa 30 saniye sonra ara oradan…deminki numaradan ara beni", Erdem: “Şey numarası şöyle bu çocukların odası", Sami: "Ne demek çocukların numarası ne demek cep telefonu mu yine", Erdem: “Yok ... kaldığı oda numarası", Sami: "Tamam ya bir şey olmaz otel odasından ara ara…o demin ki numarayı 212’li numarayı".
      Sanık Sami Dinç’in, Erdem Konyar ile ısrarla cep telefonu dışında sabit hattan görüşme istek ve ısrarı, görüşme içeriğinin transfere dönük değil şike amaçlı olduğunu bir başka göstergesidir.
      Sen ağlat biz severiz seni...
      Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
      ts_mania

      Yorum


      • #18
        03.05.2011 günü saat:11.06’da Sami Dinç’in Erdem Konyar’ı aradığı görüşme(tape:1883);
        SAMİ DİNÇ : Erdem
        ERDEM KONYAR : He
        S.D : Uyuyor musun abicim
        E.K : Yok telefondaydım
        S.D : Şimdi şöyle bak ciddi sıçmış durumdayız Erdem si..ilmiş durumdayız bu boku temizlememiz lazım başkan ebemi si..ti benim sağ ol çok teşekkür ediyorum yani
        E.K : Tamam
        S.D : Yani çok ciddi sıkıntıdayız yani şuan ne bok yiyorsan ye bu gün akşamda dön ben yarın İngiltere’ye gidiyorum sen de mi gidiyorsun İngiltere’ye
        E.K : Evet
        S.D : Türk hava yolları ile mi gidiyorsun
        E.K : Aynen 7:55 uçağı
        S.D : Türk hava yolları mı
        E.K : Aynen sabah
        S.D : Tamam sabah aynı uçaktayız o zaman seninle ben daha önceden bir planım vardı benim orada bir gece kalacağım yarın gece kalacağım
        E.K : Ekonomi misin Bussines class mı gidiyorsun
        S.D : Yok ekonomiyim canım ne gereği var
        E.K : Yan yana otururuz o zaman ya
        S.D : Şeyde var Ömer de var
        E.K : Tamam bir şey değil
        S.D : Sabahleyin o zaman erken gel ... yanımızda ol yani sen her halükarda akşam bana geliyorsun abi yarın Ömer varken konuşamayız o mevzuları kaçta burada olacaksın
        E.K : Ya bak böyle bir şey yapalım o zaman arabayla bir durum var tamam mı
        S.D : Erdem hiç bir durum yok abi bak bu gün gel bu gün konuşmamız lazım
        E.K : Ya dinler misin beni ya bir dakika dinle beni ya bir dakika bir şey söyleyim sana dinle beni tamam ben dün gece konuştum mu senden sonra zamanım oldu konuştum hiç bir sıkıntı yok yani sana anlatınca herkes rahatlayacak
        S.D : Abi ama ben şuan anlatmadığım sürece hiç rahat değilim bir anlatamıyorum çünkü anlatacak bir bokum yok elimde şuan iki şuan dediğiniz bir şey olmamış durumda o yüzden güvenmiyor abi bak bu tip şeylerde çok önemlidir ben sana son gün telefon açıyorum bu sebeple sen bir şey değiştiyse o gün sıkıntı çıktıysa bana haber vermelisin ki ilk olay olmadan benden duysun ve sen aradaki farkı görmüyorsun yani bunu işi normal ilişkiler gibi düşünüyorsun değil a..ına koyayım ve şuanda güvenmiyor
        E.K : Tamam anladım ben de normal anladım abi şimdi anlatırsam bir sıkıntı olmaz diye düşünüyorum
        S.D : Abi sıkıntı oldu zaten sıkıntı yani beklenen başka bir şeydi başka bir şey oldu şuan sıkıntı zaten oldu
        E.K : Anladım
        S.D : Yani si..ildi abi yani burada ağzıma sıçtınız abi yani
        E.K : Gerçekten şeyi var ADAM ONU KULLANARAK ÇIKTI Kİ öyle yapsın diye
        S.D : Abi AMA DEĞİŞİYORSA PLAN BANA HABER VERECEKSİN ABİ
        E.K : Tamam yani
        S.D : Çok zor değil a..ına koyayım bir tane mesaj at ya ne olacak yani
        E.K : O diyor zaten sözünde duruyor zaten bir sıkıntı yok
        S.D : Abi sözü hayır abi sözünde şuanda durmuyor dünkü sözü başka bir şeydi sözünde durmuyor rezil olduk abi vallahi rezil olduk ya si..tin attın yani abi bir tane bir şey istedik a..ına koyayım si..ildik abi aptalca bir şey oldu
        E.K : Allah aşkına ya ÖYLE BİR ŞEY ANLATINCA ANLAYACAKSIN ZATEN
        S.D : Abi anlat o zaman bul bir tane a..ına koyayım AL BİR TANE TELEFON KARTI ARA BENİ ANKESÖRLÜ TELEFONDAN ABİ yani sen de Uganda da değilsin ki Ankara’dasın ya vallaha bak sinirleniyorum ama ERDEM YANİ GİT A..INA KOYAYIM OTEL ODASI KİRALA GEREKİYORSA OTELDEN ARA BENİ
        E.K : Tamam şey arkadaşımın telefonundan arayabilir miyim seni
        S.D : ARKADAŞININ TELEFONUNDAN DEĞİL ABİ SABİT BİR HATTAN ARA GİT a..ına koyayım KOMŞUNUN BİRİNİN KAPISINI ÇAL VER 100 LİRA 5 DAKİKA TELEFONLA KONUŞACAĞIM DE GEREKİYORSA(BAĞIRARAK KONUŞUYOR)
        E.K : Tamam
        S.D : Yani bu kadar uzatmayı da anlamıyorum abi bul bir yerden ya
        E.K : Tamam ya tamam anladım tamam
        S.D : Tamam bekliyorum ara
        E.K : E tamam şimdi ... gidiyorum tamam
        S.D : Tamam

        Erdem Konyar’ın “ Gerçekten şeyi var ADAM ONU KULLANARAK ÇIKTI Kİ öyle yapsın diye” sözünden Emenike’nin oyundan bilerek sakatlık numarası ile çıktığı, Sami’nin de “AMA DEĞİŞİYORSA PLAN, BANA HABER VERECEKSİN ABİ” diyerek aralarında yapılan planın, Emenike’nin Fenerbahçe müsabakasında oynamaması değil, kötü oynaması şeklinde olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Sami Dinç açısından Emenike’nin menajeri Erdem Konyar’a şike teklifi yapıldığında hiçbir tereddüt bulunmamaktadır. Ancak Erdem Konyar’ın, Emenike’nin daha önceden alınan karar gereği sakatlanma numarası ile oyundan çıkacağı bilgisine önceden vâkıf olmadığı yönünde Mahkememizde bir vicdani kanı oluşmuştur. Şöyleki; Sanık Aziz’in, Emenike’nin sakatlanarak oyundan çıktığını bildirmesi üzerine başlayan telefon trafiğinde, 2621 nolu tape’de Sami, Erdem’e “nasıl sakatlandı ağır mıdır değil midir nedir” diye sorduğunda Erdem, “tamam abi öğreneyim” şeklinde cevap vermektedir. Daha başında böyle bir numara ile oyundan çıkacağını bilen Erdem’in, öğrenecek bir şey olmadığını, bu yapılanın planın bir parçası olduğunu söylemesi gerekirdi. Oysa aksine Erdem, Emenike’nin sakatlığının ciddiyetini araştırmak için çaba içerisine girmektedir. 2622 nolu tapedeki “yok öğrenemedim herhalde daha oradadır, yok beline olmuş beline, arkadaşım vardı benim gördü pozisyonu, dedi çok ciddi bir şey görünmüyor dedi” sözleri de bu çabanın bir göstergesi olarak değerlendirilmiştir.
        Sen ağlat biz severiz seni...
        Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
        ts_mania

        Yorum


        • #19
          03.05.2011 günü saat:12.28’de Sami Dinç’in Erdem Konyar’ı aradığı görüşme(tape:1887);
          Sami: “Ee şeyi söyleyeceğim seninle demin konuştuğumuz hikaye ile ilgili olarak hiç bir şey ikna olduğu yok..yani hiç bir ee güven vesaire kalmış durumda değil,…yani çok kötü durumda yani şuan her şey çok sinirliler tam tersi olduğunu düşünüyorlar çünkü”, Erdem: “Ya sen merak etme”, Sami : (çok ciddi olduğunu ve ufak tefek bir şey olmadığını belirttikten sonra) “He sen burada olmayacaksın maç zamanı,…Erdem bir daha dönme abi çok açık söylüyorum yani bu kadar önemli bir şey varken ..olup gidiyorsan abi bir daha dönme abi”.
          Sami, Erdem’e “çok kötü durumda yani şuan her şey çok sinirliler tam tersi olduğunu düşünüyorlar” derken, Fenerbahçe lehine şike yapan sanıkların, Trabzonspor tarafından teşvik girişiminde bulunduğunu düşündüklerini ima etmektedir.
          Sen ağlat biz severiz seni...
          Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
          ts_mania

          Yorum


          • #20
            03.05.2011 günü saat:13.03’te Erdem Konyar’ın, Sami Dinç’i aradığı görüşme(tape:1888);
            ERDEM KOYAR : Alo
            SAMİ DİNÇ : Efendim Erdem efendim
            E.K : Ha yarın erkenden gidelim orada konuşalım her şeyi olur mu
            S.D : Abi orada konuşacak hiç bir şey Erdem gerçekten çok sinirliyim öyle böyle değil ve YEMİN EDİYORUM SANA YA ÇOK PİŞMANIM BU İŞE GİRDİĞİM İÇİN ABİ

            E.K : Tamam bende sana her şeyi anlatırım bir sıkıntı yok ... sana
            S.D : Tamam ... sıkıntı var a..ına koyayım abi dün s..ktin attın bizi ya ne demek sıkıntı yok
            E.K : Tamam her şeyi ... niye ya ya
            S.D : Ya s..ki... ya sonuç olarak bu tarafta ... hata bu
            E.K : Tamam telafi ... bir şey var ya bu sıkıntı değil
            S.D : E sen telafi etme gibi bir durumu yok artık bunun ya telafi etme şansın yok
            E.K : ...
            S.D : Ben hop oturup hop kalkıyorum sen gidiyorsun İngiltere ye
            E.K : Ya bir sıkıntı
            S.D : Ya Erdem siktir git abi bir sıkıntı yoktu sen sıkıntı yok olarak bil o zaman abi
            E.K : Ha bak dinle beni ya dinle be gerçekten dinle beni ya ben biliyorum ne olduğunu O da onu hallediyor yani bi ... orada bi sorun yok yani
            S.D : Erdem ben dün bi söz aldım ve o söz yerine gelmedi abi bu kadar basit olay ve beni rezil ettiniz abi
            E.K : Tamam
            S.D : E bravo yani bana verebileceğiniz en büyük zararı da verdiniz çok teşekkür ediyorum yani
            E.K : E tamam o zaman hatta biz ... düzelmez mi yani diyorsun
            S.D : Abi benim içinde hiç bir şey düzelmeyecek Erdem ağzıma sıçtın ya dahası var mı
            E.K : Ya hatta düzelir tabi ki sen onu ...
            S.D : Abi hiç bir s..kim düzelmeyecek sen hala gidiyorsun İngiltere ye dönme a..ına koyayım bir daha
            E.K : Yok yok ya dinlemiyorsun beni ya ...
            S.D : Hayır dinleyecek bir şey yok aynı şeyi söylüyorsun Erdem
            E.K : ADAMIN KIZ ARKADAŞI GELİYOR zaten her şey konuşuldu adamla ama her dakika telefonda
            S.D : Ya Erdem, Erdem her ne bok konuşulduysa konuşuldu sen gidip onun yanında yaşayıp bunun temin etmek varken gidiyorsun a..ına koyayım İngiltere ye
            E.K : Ya o tamamdı garanti veriyorum ya olmazsa o o zaman ...
            S.D : Emre ay Erdem hiç bir şeyin garantisi yok abi ne bok yiyorsunuz yiyin abi gidin kendinize kulüp arayın a..ına koyayım abi tamam ben kapatıyorum abi
            E.K : Niye öyle bir şey ya bir dakika niye öyle bir şey diyorsun ya
            S.D : Erdem bıktım çünkü ya bıktım ya
            E.K :Tamam öyle bir şey ...
            S.D : Bir işin sorunsuz olsun ya
            E.K : Tamam ama öyle bir şey yok ama yani belki öyle bir şey olursa tamam ama öyle bir şey yok
            S.D : Erdem bıktım diyorum bak hepsini siktir et bıktım ya
            E.K : Ya öyle bir şey
            S.D : Bıktım
            E.K : Öyle bir şey yok bende onu anlatmaya çalışıyorum ...
            S.D : Erdem ben neyin var olup neyin yok olduğunu umursamıyorum dün ağzıma sıçtın diyorum daha açık konuşabilir miyim
            E.K : Hayır daha açık konuşamazsın bende sana anlattım mevzuyu bu ...
            S.D : Tamam her ne boksa mevzunun benim için hiç bir önemi yok abi
            E.K : Ya ...
            S.D : Hiç bir önemi yok olan mevzunun
            E.K : Ya bir şey ... lütfen yarın sabah biraz erken gel orada konuşalım başka bir şey ...
            S.D : Erdem ben benim Ömer oradayken konuşacak hiç bir şeyim yok bu mevzu da
            E.K : Tamam Ömer ile beraber mi geliyorsun oraya
            S.D : Aynen öyle evet
            E.K : Niye ayrı gelmiyorsun
            S.D : Niye ayrı geleyim şoförle geleceğiz
            E.K : Tamam ayrı gel söyle ki bi bir şey oldu bilmem ne
            S.D : Ben Erdem planımı programımı ona göre yapmışım Erdem ben benim yarın bu konuda konuşacak hiç bir şeyim yok abi senin yolun açık olsun abi İngiltere de itiyorsan hiç dönme istiyorsan 1 hafta sonra dön hiç fark etmez abi benim için sen bu olayda benim anam s..kilmiş sen gelmişin hala da yok programım bilmem ne diyorsun hiç umurumda değil abi bir daha da konuşmamıza gerek yok seninde yolun açık olsun benimde yolum açık tamam Erdem
            E.K : Ya tamam öyle bir şey deme ya yani sinirle konuşuyorsun düşünmüyorsun
            S.D : Abi bak sinirliyorum diyorum ama sana sinirliyim diyorum ve bu geçmeyecek hiç bir zaman sana karşı
            E.K : Bak düşünmüyorsun konuşurken düşünmüyorsun şunu bil ki
            S.D : Erdem ben ne düşüneceğimi ne düşünmeyeceğimi iyi biliyorum sana kalmadı onu söylemek
            E.K : Bak bunu söylüyorum sana sinirlisin anladın mı sen ... bir şey söylüyorum
            S.D : Erdem bu sinirim sana karşı diyorum bak benim şuan ki tamamen sana karşı ve hiç bir zaman geçmeyecek diyorum
            E.K : Ya öyle bir şey olur mu Allah aşkına lütfen öyle şey söyleme daha
            S.D : Erdem çok açık söylüyorum bu değişmeyecek şeyler söylüyorum şuan yani hiç bir zaman tamam mı abiciğim sen istediğini yap istediğini yere git hiç beni ilgilendirmiyor abi hala daha gelmişin bilmem nereye gideceğim kalacağım diyorsun hiç umurumda değil abi ne bok yiyorsun ye
            E.K :Ya beni dinlemiyorsun ya daha ... yani 20 dakika veremez misin 15 dakika başka bir şey istemi...
            S.D :Erdem ben sana sabahtan beri kaç 1 saat oldu herhalde konuşalı yani ne 15 dakikası anlamadım
            E.K :E tamam o rahat konuşamıyoruz işte
            S.D :Erdem nasıl konuştuğun konuşmadığın umurumda değil ben son derece rahat ve çok açık konuşuyorum sana
            E.K : Ya burada bir sıkıntı ... telafi olur ondan sonra her şey düzelir ben onu söylüyorum
            S.D : Erdem sen sen hala daha kendi kendine bazı kararları veriyorsun abi sen kendi kendine karar ver kendi kendine yap a..ına koyayım ne yapıyorsan
            E.K e kendi kendime yapayım ya ...
            S.D :Bak ben sana sıkıntının çoktan doğduğunu söylüyorum sıkıntı çoktan doğdu ve hiç bir zaman telafi edilmeyecek
            E.K iye
            S.D :Ya ben bir söz verdim ve gerçekleşmedi bu kadar yani nokta artık bundan sonra ne bok yiyorsa yesin a..ına koyayım hiç umurumda değil
            E.K :Başka ...
            S.D :Hiç umurumda değil Erdem istediğini yapsın hiç umurumda değil
            E.K :Ya adam ne şey aynı noktaya geliyor aynı sonuç olacak ...
            S.D :Abi bak beni sonuç ilgilendirmiyor ben dün bir söz verdim ve o gerçekleşmedi beni bu ilgilendiriyor Erdem umurumda değil diyorum bak bundan sonra ne yaptığı hiç bir şeyde vermesine gerek yok yapmasına da gerek yok ne bok yiyorsunuz abi ikiniz de ağzıma sıçtınız ne bok yiyorsunuz yiyin abi tamam bu kadar
            E.K :Ya sen niye öyle diyorsun Allah aşkına
            S.D :Abi bak çok açık söylüyorum niyesi niyesini de açık söylüyorum sonucunu da açık söylüyorum
            E.K :Ya ...
            S.D :Bıktım ya Erdem bıktım ya bin tane derdim var bir tane sözünüzü yerinize getirin ya yeter ya e ben bunlara üzülmek zorunda mıyım ya
            E.K :Ya Allah aşkına ya ben ...
            S.D :Ya yeter abi valla yeter sıkıldım Erdem sıkıldım
            E.K : Tamam bende sıkıldım benim içinde kolay bir şey değil bu
            S.D : Ne kolay değil ya o zaman yapamıyorum diyeceksin ne kolay değil
            E.K : Yok yani burada bir şey yok yani o adam dedi ki böyle böyle sonuçta
            S.D : Abi bak sen onu kontrol edemiyorsan o zaman kontrol edemiyorum diyeceksin Erdem
            E.K : Yok ediyorum
            S.D : Bir boku bir boku yiyeceğim diyorsan onu yerine getireceksin
            E.K : Tamam ediyorum diyorum bende bir ... onu hallederim ...
            S.D : Erdem hiç bir boku hallettiğin yok Erdem ya sen git abi İngiltere de ne bok hallediyorsan orada hallet
            E.K : Ya bir şey söyleyeyim ... senin şuan da sinirlendiğin nokta ki gelmiyorumdur anladın mı şuan senin nokta odur bende sana bunu söylüyorum orada bir sıkıntı yoktur ...
            S.D : Erdem ben benim için artık ne olursa olsun bir sıkıntı çoktan var ve doğdu artık daha fazla hiç bunu konuşmaya gerek yok ne bok yiyorsunuz yiyin abi tamam
            E.K : Tama bak biz sabah konuşmadık mı ...
            S.D : Abi bak bak
            E.K : Biz ... konuşmadık mı
            S.D : Sen benim ne sıkıntı yaşadığımı anlayamıyorsun herhalde
            E.K : Anlıyorum anladım tabi ki
            S.D : Anlar gibi davranmıyorsun o zaman Erdem
            E.K : Yo tamam anlıyorum aman yani anlıyorum ama çözümü yapıyorum sen daha ...
            S.D : Bak ya işin içine sıçıldıktan sonra çözülecek hiç bir şey yok abi benim için bitti ben kendim aradım ben benim tarafımda bitirdim ben hiç şeyi kontrol edemiyorum dedim O PARAYI DA VERECEK DEDİM bitti benim abi
            E.K : Öyle
            S.D : Tamam ben kendim o
            E.K : Ya öyle bir şey
            S.D : Benim için bitti yani abi
            E.K : Öyle bir şey diyemeyiz ki öyle bir şey diyemeyiz
            S.D : La diyemeyiz diye bir şey yok benim elimde ki evraklarla ben onları almasını bilirim abi sen rahat ol
            E.K : Ney
            S.D : Öyle bir şey diyemeyiz diye bir şey yok sen dedin bitti yani
            E.K : Ya ... bir dakika ya sen şimdi beni mi s..kiyorsun yani burada anlamadım ne olduğunu
            S.D : Ben ben hiç kimseyi s..kmiyorum ben bir söz karşılığında bir şey yaptım o söz yerine gelmediyse ben gereğini yapıyorum ben hiç kimseyi s..kmiyorum sen beni sikiyorsun
            E.K : Ben seni s..kmedim
            S.D : Sen beni s..ktin attın yani sen beni s..ktin attın Erdem yeter yani
            E.K : Allah aşkına ya Allah aşkına
            S.D : ... ciddi söylüyorum bıktım ya valla bıktım ya
            E.K : Ya bak bir şey söyleyeyim sana bir dakika öyle bak burada anlaşma var her şey var anladın mı bu bitmedi ki sen kendin söylüyordun
            S.D : Bizim için her şey bitti abi tamam bizim her şey bitti abi
            E.K : Sizin için derken
            S.D : Ben verdim abi ben kendi raporumu verdim abi bende çıktım bu işten de
            E.K : Ney nasıl yani
            S.D : Bitti abi her şey bizim için bu kadar
            E.K : Nasıl anla anlamadım
            S.D : Ne yaparsanız yapın yani abi bundan sonra
            E.K : ...
            S.D : Getirin paşa paşa abi getirin paşa paşa abi bir hafta sonra ne aldıysan ver abi tamam
            E.K : Nasıl ben bir hafta getireyim ben
            S.D : Abi bi onu ben bilmem Erdem o zaman yaparken düşünecektin o zaman
            E.K : Ya yapamam ben he o gücüm yok ki bende
            S.D : O zaman var gibi davranmayacaksın abi
            E.K : Ya var gibi de davranmıyorum onlar ... ... ben onu nereden bulayım öyle bir baskı altına ... hayatımda görmediğim bir şeyi yapmaya çalışıyorum ben eskiden
            S.D : Sen verdin ... o gider ...
            E.K : Ya sen o e nasıl versin o da o ... işte
            S.D : Erdem
            E.K : Raporunu vermeye öyle bir şey
            S.D : Erdem
            E.K : Biz konuştuk telefonda tamam mı biz telefonda konuştuk
            S.D : Erdem bunda bundan öncede konuşmuştunuz
            E.K : Hayır bak
            S.D : Ben seni aramadım mı pazar günü
            E.K : Ya dinle beni 1 dakika ya 1 dakika beni dinle ben seni telefondan aradım doğru mu daha evvel sana söyledim ki böyle böyle sen dedin tamam bana söyle 1 mi 2 mi dedin e tamam onunla gidiyoruz işte
            S.D : Erdem sen nasıl yurt dışına gidebiliyorsun ya ... bu zamanda
            E.K : Tamam işte ... işte anladım onu çünkü ... oradan ben kontrol ederim kız arkadaş geliyor ... burada
            S.D : Erdem Erdem
            E.K : Bak beni iyi dinle bak beni iyi dinle tamam mı
            S.D : Bak Erdem oraya gidiyorsan bak diyorum ki oraya gidiyorsan ister olsun ister olmasın bizim için her şey bitmiştir abi sen bu sıkıntım da benim oraya gidiyorsan bitmiştir benim için her şey
            E.K : Ya bak beni dinler misin beni Allah aşkına dinler misin
            S.D : Dinliyorum işte dinlediğine cevap veriyorum zaten
            E.K : Tamam tamam ama ... yani bak ben sana bunu söylüyorum bu adam aslında çok insan olacak bu hafta sonu tamam BEN ADAMLA BEN ANLAŞTIM ben anlaştım tamam mı
            S.D : Erdem Erdem
            E.K : Bak abi
            S.D : Hiç abi ya bak daha önce de 20 kere anlaştın 20 kere hiç bir sözün bu adamla ilgili yerine gelmedi Erdem
            E.K : Yav geliyor merak etme diyorum daha
            S.D : Hiç bir sözün gelmedi diyorum bak hiç bir sözün ve ben artık sıkıldım
            E.K : Ya olmazsa o zaman olmazsa o zaman anladın o zaman ne yap diyorsan yapayım
            S.D : Bak olmazsa sı yok Erdem hayır abi olmazsa sı yok ben niye bir kere daha
            E.K : Olmazsa sı yok ki işin
            S.D : Ben niye bir kere daha yaşayım ya ben neyin riskini alayım bir kere daha
            E.K : Ya olacak çünkü ben diyorum
            S.D : Paşa paşa a..ına koyayım onun yanında durursun ve hiç bir şekilde hiç bir yere ayrılmayacaksın abiciğim
            E.K : Ya onu bana yaptırma çünkü adam beni dışarı yolluyor
            S.D : Abi bak dışarı dışarı yollasın ister içeri alsın o beni fark etmiyor abi
            E.K : Ya dün konuştuk adamla ya abi adam diyor ki burada olma ... bir de şeyde BU BAŞKAN DEDİ BANA ÇIK DIŞARI anladın mı bende onun dediğini yapmamı mıyım
            S.D : Erdem Erdem ...
            E.K : Ya dinle beni
            S.D : Ben ne bok yiyorsan ye abi valla bak dinlemek istemiyorum Erdem çünkü aynı şeyleri söylüyorsun
            E.K : Ya bak beni dinle bak bir dakika ya bi çözüme gelelim tamam ben ona söylüyorum bak biz anlaştık 1 mi 2 mi anlamadın mı orada kalsın ya sen diyorsun bu sıkıntı ... nasıl orada olmazsın o daha büyük bir sıkıntıdır orada olmam
            S.D : Erdem benim benim bunun için şu an artık daha fazla kendimi riske atmama gerekli hiç bir şey yok abi
            E.K : E tamam o zaman riske atma o zaman niye ya sen o zaman be bir dakika bu olay telafi olabilecek bir olaydı sen beni ateşe atıyorsun anladın mı
            S.D : Hiç telafi olacak bir olay değil bu olay abi
            E.K : Tabi ki telafi biz konuştuk
            S.D : Sen benim ... benim sen benim ilişkimin içine sıçtın abi artık telafi olacak bir noktası yok bunun
            E.K : Hayır o değil öyle bir şey yok işte öyle bir şey yok
            S.D : Var işte abi var diyorum işte
            E.K : Yok çünkü 1 ve 2 anlaştık biz şimdi sen böyle yapıyorsun
            S.D : Abi bak ben kendim inandırıcılığımı kaybettim kendi tarafımdan tamam sen bi söz verdin ve beceremedin yapamadın yapmadın bilemem hangisi olduğunu ama yapamadın
            E.K : Yapma Allah aşkına ya adam adam zaten aynı sonuca geliyor ben sana söylediydim
            S.D : Hiç abi aynı sonuca gelmiyor hiç aynı sonuca gelmiyor ben sana çok açık söylüyorum ister nereye gidersiniz gidin abi hiç benim umurumda değil abi hiç yanı sonuca gelmiyor onun için daha fazla konuşmaya herek yok yani
            E.K : Ya bir dakika ...
            S.D : Kötü bir şey söyleyeceğim yoksa benim başka diyeceğim bir şey yok Erdem
            E.K : Ya bir dakika dinler misin beni ya lütfen ya sonuçta biraz burada şeyde var yani yabancı değiliz bir birimize
            S.D : Erdem hiç çok yabancıyız abi biz bu muhabbette şuan konuşuyorsan çok yabancıyız abi
            E.K : Ya bak dinle beni lütfen
            S.D : Benim ben sana şöyle söyleyeyim abi sen benim hayatımda ki en yabancı insansın Erdem benim çevremde hiç kimse senin beni düşürdüğün pozisyona düşürmedi
            E.K : Ya sen çok kırıcısın Sami bazen bilmiyorum ben
            S.D : Bak çok söylüyorum sana
            E.K : Yo yo çok açık konuşuyorsun ama böyle konuşmadın 15-20 dakika evvel böyle değildi
            S.D : Abi bak o abi bak inandırıcılık kaybolmuş durumda bitmiş durumda olay artık ne bok yiyorsunuz yiyin diyorum abi hiç bir önemi yok
            E.K : Tamam dinle beni ya senin sıkıntın benim İngiltere ye gitmem di sen kendin onu söylüyorsun doğru mu ...
            S.D : Ona da çok sinirleniyorum ona çok sinirleniyorum
            E.K : İşte sinirlenme ona, bana bırak diyorum Allah aşkına lütfen
            S.D : Bak hayır abi hayır abi hayır abi hiç bi ... sana ben bıraktığım hiç bir yerde hiç şey hiç bir kazancım olmadı sana bıraktığım hiç bir şey
            E.K : Ya lütfen bırak ya ne demek kazancın olmadı sen büyük tabloya bak tamam
            S.D : Erdem zarar görüyorum diyorum ben sen ne diyorsun
            E.K : Zarar görmeyeceksin ya bırak işte halledeyim
            S.D : Zarar gördüm bile diyorum ben sana sen ne diyorsun
            E.K : Tamam bitmedi ama sana telafi olacak bilirim ben bilirim
            S.D : Erdem Erdem o zaman sen kendini benim yerime koy karşında hiç bir verdiği sözü yerine getiremeyen insanlar olduğunu düşün ve yeniden verdikleri sözü güvenmek için bi sebep göster
            E.K : Ya ben sana ne ben sana bugüne kadar her sözümü yerine getirdim ...
            S.D : Hayır abi her seferinde kendi kendinize bilgi vermeden işlem yaptınız hiç bir sözünü yerine getirmedin abi
            E.K : Hayır ben hayır ben orada değildim ondan sonra anladın mı
            S.D : Erdem ne o nerede olduğun beni ilgilendirmiyor abi bana verilen söz beni ilgilendiriyor bu kadar
            E.K : Tamam merak çünkü aynı şeye gelecek söz sözdür
            S.D : Merak etmeyecek hiç bir şey yok Erdem bak sen bana hiç kimsenin vermediği kadar büyük zarar veriyorsun tamam abi bu kadar bunu bil
            E.K : Tamam ama sana böyle zarar vermiyorum sana
            S.D : Bak bak telafi edecek hiç bir şey yok
            E.K : Var çünkü daha ... 1 ve 2 li anladın mı onu ...
            S.D : Erdem Erdem bu güne kadar konuşulanlardan bahsediyorum ya ben artık yoruldum Erdem valla gerçekten uğraşamam bunlarla sen ağzıma da sıçtın bunu da iyi bil yeter ama yani yeter
            E.K : Ya bir dakika beni dinler misin lütfen
            S.D : Ya ne bok yiyorsun ye bir şey demiyorum a..ına koyayım ne bok yiyorsan ya
            E.K : Ya dinle beni ya dinle beni tamam lütfen bak öyle yüzüme de kapama biz ... bir ara var burada bir şey var bir bağ var yani onu bir birimize saygı duyalım yani ya ben seni s..kmem ben hayatımda ben seni hayatımda s..kmem bunu bilin
            S.D : Erdem sen beni sen sen beni s..kiyorsun ama sen beni s..ktin dün s..ktin sen beni Erdem
            E.K : S..kmedim seni ya sen ...
            S.D : Erdem sen beni dün s..ktin tamam bunu böyle bil
            E.K : Öyle işte yanlış biliyorsun öyle bir şey yok
            S.D : Ben ola ben olana sonuca bakıyorum Erdem
            E.K : Tamam o zaman sonuca bakalım
            S.D : ... ben bu olayın sonucuna bakıyorum benim bu olayda gördüğüm zararı ben sana ne diyorum benim ömrüm boyunca hiç kimse senin bana verdiğin zararı vermedi ha buysa bana şey yaptığın verdiğin karşılık tamam a..ına koyayım herkes kendi yoluna gitsin diyorum hiç bir şey demiyorum
            E.K : Ya ben öyle bir şey der miyim sana Allah aşkına ya ben ...
            S.D : Hayır ama sıkıldım Erdem valla sıkıldım konuşmaktan da bunları sıkıldım abi sen git ne bok yiyorsan ...
            E.K : Yok
            S.D : Baksana hala daha gideceğim diyorsun İngiltere ye git a..ına koyayım tamam bana anlatman gereken hiç bir şey yok abi
            E.K : Ya sen bana bırakır mısın bu olayı
            S.D : Hayır abi benim hiç bırakacak hiç bir olayım falan yok sana abi
            E.K : Ya sen bırak sen ... git al o diyor ki kesildi o kadar sen bana bırak tamam mı bana bırak diyorum başka bir şey istemiyorum senden
            S.D : Erdem bırakacak hiç bir şey yok diyorum sen adamın kıçının dibindeyken kontrol edemiyorsun oraya gittiğin zaman benim sana bırakacak
            E.K : Ya onu anlamıyorsun sen kontrol ediyorum ya bir sıkıntı
            S.D : Erdem Erdem hiç bir boku kontrol edemiyorsun
            E.K : Ya ala alakası yok sen bak iyi bak lütfen bana bırak diyorum tamam mı bana bırak başka bir şey istemem senden
            S.D : Sonuç her ne olursa olsun O MAÇ OYNANIRKEN sen Türkiye de olmazsan İSTERSE MAÇ 5-0 BİTMİŞ HİÇ UMURUMDA DEĞİL tamam hiç umurumda değil
            E.K : İsterse ne
            S.D : İsterse o ne yaparsa yapsın hiç umurumda değil Erdem yani tamam
            E.K : Ya bir dakika bak
            S.D : Ne olursa olsun hiç biri umurumda değil yani
            E.K : Bak bir şey ... sana bak
            S.D : İster ol ister olma bak ben bir kere söylüyorum yeter yani işim gücüm var kapatıyorum tamam
            E.K : Ya bak 1 dakika 2 dakika ver bana ya 2 dakika sonra zaten kapatırım bende 1 dakika beni dinler misin ben sana sözünü vereyim orada olmamla olmam fark etmez o konuya girme benimle
            S.D : Erdem
            E.K : O konudur seni dürten
            S.D : Erdem
            E.K : Bir dakika dinle beni ya merak etme diyorum sana
            S.D : Ha sen aynılarını bana pazar akşamı da söylüyorsun hiç bir bok olmadı tamam
            E.K : Ya merak etme ben sana ...
            S.D : Hayır merak etme diye bir şey yok Erdem, Erdem güven kazanı... şuan sen kaybetmiş durumdasın tamam
            E.K : YA ADAM TEZGAHI KURDU YA ANLADIN MI
            S.D : Abi ben onu bilmem Erdem ben onu bilmem
            E.K : Ben bilirim ben adamla ben görüştüm bir saat sonra dedim ondan sonra dün konuştum yine bir ... yakalayamadım ki adamı yine bir yakaladım 1 saat konuştum
            S.D : Erdem ... tekrarlıyorum demin söylediğim şeyi sen benim sana duyduğum güveni kaybettin tamam abi
            E.K : O zaman bırak kazanayım o zaman bırak ...
            S.D : Tamam ama kazanmak senin elinde ben ne bok yersen ye onu demiyorum onun yanında ben bu kadar sıkıntı çekerken bu kadar işin arasında bu kadar sıkıntının arasında sıkıntı çekerken bunun için sen siktir olup gidiyorsan yurt dışına git abi ben hiç bir şey demiyorum
            E.K : Ya ... ya bir şey söyleyebilir miyim sana bak anla anlatamıyorum sana dinle beni lütfen bu
            S.D : Erdem gerçekten bak başım ağrıyor valla bak konuşamayacağım
            E.K : Tamam benim de başım ağrıyor
            S.D : Sıkıldım Erdem
            E.K : Beni de sıkıntıya sokuyorsun
            S.D : Tamam girme abi hiç sıkıntıya diyorum işte
            E.K : Hiç düşünmüyorsun beni de bozuyorsun
            S.D : Erdem sen ne yaparsan yap diyorum a.ına koyayım ya daha ne diyeyim ya istediğini yap diyorum
            E.K : Ben o zaman bir şey söyleyeyim sana ne yaparsam yapacağım tamam mı sonuca geleceğim ha bana o fırsatı ver ben söylerim burada olman gerekiyor ben bırak ben yapayım yapacağını ondan sonra yaptıktan sonra işte o zaman de ben tamam bir şey değil affettim seni olmazsa küs daha ne s..kersen beni s..k bende onu isterim senden başka başka şey değil tamam
            S.D : Sen sen yurt dışına gittiğin sürece hiç bir şekilde hiç bir beklenti olma abi tamam
            E.K : Tamam ama bir şey söyleyeyim sana ya dinle beni dinle beni lütfen iyi dinle ben mi bak bu adam tamam mı hallederse her şeyi tamam mı o zaman bir sıkıntı olmaz o zaman ben derim sana bak tamamdır o zaman sen bana güven ben ben bilirim ya
            S.D : Erdem güvenmiyorum abi tamam bu kadar
            E.K : Tamam güvenmiyorsan bırak da bırak telafi edeyim bırak sen bana bak bu şansı o zaman ... sik beni ne yaparsan yap
            S.D : Erdem ben ben ne kazanacağım seni s..kten bana ne ya
            E.K : Yok canım ne yaparsan yap ya ne yaparsan yap anladın mı ben bunu senden bir kere ... başka bir şey istemem ... her şeyime sahip ol bir ... s..kerim her şeyi bırakır giderim anladın sen bana güven
            S.D : Şu noktada beni ilgilendirmiyor Erdem bu
            E.K : Ya bak ilgilenmezsen ilgilen bak ben bunu söylüyorum ben bırak ben çözeyim bildiğim gibi tamam bırak ben çözeyim o zaman sen bana bırak başka bir şey istemem ha olmazsa o zaman at beni ateşe ne yaparsan ha ben eminim ama bana bırak tamam
            S.D : Bitti mi Erdem
            E.K : Efendim
            S.D : Bitti mi
            E.K : He bitti ama dinliyor musun anlıyor musun
            S.D : Abi hiç bir şey anlamıyorum abi Erdem abi tamam abi hadi görüşürüz abi ... ...
            E.K : Ya bak dinle beni tamam dinle beni tamam başka bir şey bırakmıyorsun sen lütfen bu şansı bana tanı başka bir şey istemem senden anlıyorum her şeyi merak etme tamam yarın görüşürüz
            S.D : Bitti mi tamam hadi görüşürüz
            E.K : Bitti anladın mı tamam
            Söz konusu yukarıdaki görüşme içeriği bütün olarak değerlendirildiğinde, tümüyle şikeye yönelik olduğu tereddüde mahal bırakmayacak açıklıkta olduğu gibi Sami Dinç’in görüşmeyi özetleyen “Sonuç her ne olursa olsun O MAÇ OYNANIRKEN sen Türkiye de olmazsan İSTERSE MAÇ 5-0 BİTMİŞ HİÇ UMURUMDA DEĞİL tamam hiç umurumda değil” cümlesi dahi, bunun en açık kanıtıdır. Zira müsabaka oynanırken ya da 5-0 sonuçlansa dahi menajer Erdem Konyar’ın Türkiye’de olmasının, Emenike’nin transferi düşünüldüğünde hiçbir anlamı yoktur. Konuşma içeriğinde Sami’nin Erdem’den isteği, müsabaka anına kadar Emenike’nin yanında bulunması ve onu kontrol altında tutmasıdır.
            Sen ağlat biz severiz seni...
            Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
            ts_mania

            Yorum


            • #21
              03.05.2011 günü saat:16.16’da Sami Dinç’i Şekip Mosturoğlu’nun aradığı görüşme(tape:1890);
              SAMİ DİNÇ : Alo
              MEHMET ŞEKİP MOSTUROĞLU : Sami ne haber
              S.D : Ha iyidir abi sen nasılsın
              M.Ş.M : İyidir KUZEN’inden bir haber var mı
              S.D : Valla üç kere falan konuştum en son dediğim de Allah belanı versin senin belanı da ananı da falan diye kayıyordum en son ağladı bu telefonda yarın sabah uçakta karşılaşacağız zaten kendisiyle geri zekalının yani şey % 100 diyor bilmem ne diyor yemin ediyorum diyor ben bir daha bu işi de yapmayacağım diyor böyle bir şey olursa diyor yani aksi olursa diyor falan filan falan filan bu noktada söylediğim yani
              M.Ş.M : Ama gidi
              S.D : Bu noktada mümkün değil (Gülüyor) boş bırakmaz yani çocuğun üstünü ...
              M.Ş.M : ... İngiltere ye gidiyor yine
              S.D : Ya kalamıyorum diyor çünkü anladığım kadarıyla birazcık şey var sıkıntı var takım içinde yani başkan iyice bokunu çıkarmış Erdem Erdem i almak istemiyorlarmış şuan yanına ben gidiyorum diyor şaka gibi diyor benle birini hep yanımıza böyle vermeye çalışıyor farkındayım diyor başkan benim olmamam daha iyi diyor orda çünkü benden işkilleniyorlar diyor bu iş boku çıktı abi çok ilginç bir olay yani ben anlayamıyorum Fenerbahçe oldu mu herkes birlik abi hiç mi hiç anlayamıyorum bunu
              M.Ş.M : İyi tamam
              S.D : Ee şey bi şey daha söyleyecektim de sana hani ha şey aşağıda mısın sen
              M.Ş.M : Hıhı
              S.D : Dur o zaman bürodan arıyorum abi
              M.Ş.M : Tamam
              Sanık Sami, şike talimatını aldığı Şekip’e gelişmeler hakkında bilgi vermekte, biraz önce Erdem ile yaptığı konuşmanın içeriğini aktarmaktadır. Sami’nin, “birazcık şey var sıkıntı var takım içinde yani başkan iyice bokunu çıkarmış” sözünden, Şekip ile aralarında geçen konuşmanın Emenike’nin transferi ile ilgili olmadığı anlaşılmaktadır.

              03.05.2011 günü saat:21.43’de Feridun Tankut’un Erdem Konyar’ı aradığı görüşme(tape:1218);
              Feridun: “Şimdi hocayla görüştüm hoca diyor ki yani öyle diyor çok diyor bir şey yok”, Erdem: “Ha anladım yani kendisi de öyle...ağrıyor diyor”, Feridun: “Şimdi şöyle bak ben hocaya da söyledim şimdi Emenike eğer bu maçta oynamam böyle yok şuram ağrıyor buram ağrıyor diye oynamazsa ben mecburen onu Trabzon maçında da oynatmam,..kendisi içinde bizim içinde çok büyük bir kayıp olur”, Erdem’in futbolcu ile konuşacağını söylediği.
              Sen ağlat biz severiz seni...
              Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
              ts_mania

              Yorum


              • #22
                03.05.2011 günü saat:21.44’de Erdem Konyar’ın Emenike’yi aradığı görüşme(tape:0000);
                Erdem: “Bir arkadaş yanına geldi de mi”, Emenike: “Evet”, Erdem: “Ben seni daha sonra arayacağım ve sana herşeyi yarın anlatacağım, şu an zamanı değil başkanla beraberim,…Karabük başkanı”, Emenike: “Ankara’da mı.?”, Erdem: “Ankara’dayım, yarın sabah Londra’ya hareket ediyorum,…Sonra konuşuruz” .
                03.05.2011 günü saat:21.45’de Erdem Konyar’ın Sami Dinç’i aradığı görüşme(tape:1219);
                Erdem: “Ee yarın bi konuşabilir miyiz”, Sami: “Hava alanında Ömer mömer tuvalete gidince konuşuruz abi yani o kadar”, Erdem: “Tamam”, Sami’nin bir gelişme olup olmadığını sorduğu, Erdem: “Var yani kötü bi gelişme yok Karabük başkanın yanındaydım şimdi,..şeyi söylediğini bana ... Ali Yıldırım girmiş yanına filan onu anlattı bana”, Sami: “Biliyorum,..çok kötü yani benim tarafımdaki çok kötü s.. ağzıma,..hava alanında belki bi dakika konuşuruz” .
                03.05.2011 günü saat:23.44’de Erdem Konyar’ın Emenike’yi aradığı görüşme;
                Erdem: “O sana merhaba diyor,…yarın Sami ile aynı uçakla Londraya uçuyorum, seni Ameoby’nin telefonundan arayacağım,…arkadaşın orada mı”, Emenike: “Evet”, Erdem: “Ticketrumbadaki para konusunu halletmeye çalışıyorum”, Emenike: “Sanırım ben durdurmuştum,…onu iptal edeli uzun zaman oldu,…son zamanlarda birşeyler söylemek istiyorum”, Erdem: “Emin misin, bilirsin biz hallettik,…sen İstanbul’a Point otele geldin Moby ile,…sonra Duck a gittin, nasıl biri, hatırladın mı?”, Emenike: “Erdem bir zamanlar geldim sadece yarın harekete geçelim sonra”, Erdem: “Tamam yarın bulacağım”. (Kayıt SıraNo:0000)
                Sen ağlat biz severiz seni...
                Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
                ts_mania

                Yorum


                • #23
                  04.05.2011 günü saat:12.03’de Alaeddin Yıldırım'ın Şekip Mosturoğlu'nu aradığı görüşme(tape:3633);
                  Alaeddin: “Bi de ya birşey midemi bulandırdı yalandır da bu Emenike’nin yok 7 yaş büyükmüş biliyor musun gazetede yazıyordu", Şekip: "31 yaşında…İyi ya abi işte ucuza alırız o zaman 31 yaşındaysa…Kulüpte bir …var çocuğun menajerini falan şey yapmışlar biliyor musun tesislerden çıkarmışlar çocuğa demişler bir daha görüşmeyeceksin cep telefonuna kadar almışlar elinden başkan almış", Alaeddin: “Bizim maçta oynamaz herhalde ya".
                  Şekip, Sami’den aldığı bilgileri Alaeddin Yıldırım’a iletmektedir.
                  04.05.2011 günü saat:12.40’da Şekip Mosturoğlu'nun Sami Dinç'i aradığı görüşme(tape:2632);
                  Şekip: "…Bir de başkan tehdit ediyormuş bunu ne yaparsan aynını şeyde de yapacaksın diyor (Karabükspor-Trabzonspor müsabakasını kastederek) diğerinde de anladın mı…öyle değilse diyor ben diyor hem zaten iadesini sağlarım hem bu işi bırakırım diyor…bunu atmışlar oradan, ondan zaten kalmıyormuş orada yaklaşmayacaksın demiş başkan da buna hani Ali Yıldırım hikayesini söylemiş başkan… konuştuklarını söylemiş, 10 milyon demiş galiba".
                  04.05.2011 günü saat:22.42’de Şekip Mosturoğlu'nu Aziz Yıldırım'ın aradığı görüşme(tape:2673);
                  Aziz: “Ne yaptı bu şey iyileşmiş mi, iyileşmemiş mi", Şekip: "Şuan belirsiz başkanım…yani %49 olumlu %51 olmayacak gibi".
                  Sanık Aziz Yıldırım, Karabük-Fenerbahçe müsabakası öncesinde Emenike’nin iyileşip iyileşmediğini bir başka deyişle oynayıp oynamayacağını, Şekip Mosturoğlu’ndan sormaktadır.
                  06.05.2011 günü saat:14.18’de Erdem Konyar’ın Sami Dinç’i aradığı görüşme(tape:1221);
                  Erdem: “...Mail attım aldın mı”, Sami: “Gördüm Emre’ye gönderdim Emre bakıyor hallediyor Emenike ile konuşuyor seni bırakıyormuş Emenike” , Erdem: “Yok öyle bir şey yok ya,..bu olaylar çözülmezse tabiki bırakır ben de bırakırım yani haklı adam bu olaydan gerçekten bir dava açılsın yani ...öyle değil mi”, Sami: “Ya sonuç olarak işte şey senin burada olman gerekiyor oralarda olmaman gerekiyor bu tip bir durumdayken”, Erdem: ‘ben 11-12 gibi oradayım ararım seni çünkü”, Sami: “Diğer konu ne oldu diğer konu”, Erdem: “O da tamam merak etme yanına gelince anlatırım bir sıkıntı yok”, Sami: “Tamam şeyi söyle yani ona bak özellikle söyle ona Fenerbahçe arkanda duruyor Fenerbahçe olduktan sonra hiç bir önemi yok falan filan söyle”, Erdem: “Tamam” .
                  Sen ağlat biz severiz seni...
                  Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
                  ts_mania

                  Yorum


                  • #24
                    07.05.2011 günü saat:13.40’da Erdem Konyar’ın Sami Dinç’e mesaj attığı(tape:1222);
                    “Ofise geleyim mi?” yazdığı.
                    07.05.2011 günü saat:13.41’de Erdem Konyar’a Sami Dinç’in attığı mesajda(tape:1223); “Bugun ofise gitmeyeceğim, simdi bir toplantıdayım, 1 saat kadar sonra cikarken arayacagim” yazdığı.
                    07.05.2011 günü saat:16.59’da Erdem Konyar’ı Feridun Tankut’un aradığı görüşme(tape:1224);
                    Feridun: “Bugün hocayla konuşmuş Emenike, ben rahatsızım oynamayacağım gibi falan laflar etmiş şimdi sen ne zaman geleceksin buraya…sen bu akşam onunla uzun uzun konuş eğer bu maçta şimdi doktorla görüştüm doktor diyor ki herhangi bir şeyi yok,..ama bu oynamazsa ben bundan sonra Antalya ve Trabzon maçında da oynatmam dolayısıyla”, (Erdem oyuncu ile görüşeceğini söylüyor) Feridun: “Görüştükten sonra bana haber ver ki ben de görüşeceğim”.
                    08.05.2011 günü saat:15.05’de Erdem Konyar’ı, Sami Dinç’in aradığı görüşme(tape:1225);
                    Erdem’in; Karabük’te olduğunu söylediği, devamında “Her şey tamam ya,..bi sıkıntı yok,..evindeyim”dediği, Sami’nin; “Anladım, var mı, şey sabit telefon” dediği, Erdem’in; “Yok yok şey etme merak etme” dediği, Sami’nin; “Zaten basın bülten... dava açacağız,..davanın girişimlerinde bulunduk” dediği, görüşmenin devamında Sami’nin; Emenike’yi kastederek “Sen çocuğa açıldı de ama yani dediğim gibi bi sıkıntı olmasın bugün” dediği.
                    08.05.2011 günü saat:15.11’de Erdem Konyar’ın, Sait’i aradığı görüşme(tape:1226 –Kls 22 Dizi 11);
                    ERDEM KONYAR : Efendim abi
                    SAİT : Erdem nerdesin
                    E.K : İyi maç izliyoruz şeyde evde
                    S : Chelsee maçını mı kimde izliyorsun
                    E.K : Emenike nin evinde abi
                    S : He, Eminekeyle konuştun mu hiç oynayabilecek miymiş
                    E.K : Abi ben sizi bekliyorum ben siz karar vereceksiniz dediniz
                    S : Tamam bi konuş iyiyse oynayacak abi kendini iyi hissediyorsa oynatacağız yoksa
                    oynatmayacağız işte
                    E.K : Tamam so... abi benim hiç şey yapma.....
                    S : Ha sen konuşmayacak mısın?
                    EK :.... konuştum konuşacağı.... artık
                    S :Tamam biz konuşuruz o zaman tamam
                    EK :Ba.. v .
                    S :Hadi görüşürüz
                    Karabükspor çalışanı Sait, erdem Konyar’ı arayarak Emenike’nin Fenerbahçe’ye karşı oynayıp oynamayacağını sormaktadır. Erdem ise bu konuda kendilerinden haber beklediklerini, buna kendilerinin karar vereceğini ve konuşmalarını söylemektedir.
                    Sen ağlat biz severiz seni...
                    Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
                    ts_mania

                    Yorum


                    • #25
                      08.05.2011 günü saat:17.10’da Aziz Yıldırım’ın Şekip Mosturoğlu’nu aradığı görüşme;
                      Aziz: “Bizde geldik...gayet güzel…Emenike oynamıyormuş…he kadrodan çıkarmışlar", Şekip: "Sakat demek ki", Aziz: “Herhalde" . (tape:2397)
                      08.05.2011 günü saat:20.00’da Karabükspor–Fenerbahçe müsabakası başlamıştır.
                      08.05.2011 günü saat:20.59’da Erdem Konyar’ın Sami Dinç’i aradığı görüşme(tape 1227); SAMI DINÇ : Efendim
                      ERDEM KONYAR : Ne yapıyorsun
                      S.D : İyidir maçı izliyorum ne yapayım sen ne yapıyorsun
                      E.K : İyi
                      S.D : Maçta mısın
                      E.K : Yok yok değil ya evdeyim
                      S.D : Anladım dikkatli olalım, söyle
                      E.K : Ha,... böyle kötü oynuyor ya
                      S.D : Anlamadım vallaha bom bok oynuyorlar ama demi
                      E.K : Ya çok kötü ya
                      S.D : Sen televizyonda izliyorsun demi
                      E.K : Aynen aynen
                      S.D : Ya yoksa radyo falan mı dedim
                      E.K : Yok yok...
                      S.D : Evinde var yani
                      E.K : Yok beraberiz oynuyoruz şuan
                      S.D : Anlamadım
                      E.K : Beraber şuan maçı izliyoruz
                      S.D : Beraber mi ha o kadro değil mi ben kadro da sandım
                      E.K : Yok değil değil
                      S.D : Ha anladım anladım, ee konuşuruz maç sonra da şeyde ee bir şey soracağım sana …
                      Karabük-Fenerbahçe müsabakasının oynandığı devre arasında Sami Dinç’in Erdem Konyar’ı aradığı ve müsabaka hakkında yorum yaptığı, Erdem’in Emenike’nin evinde birlikte maç seyrettiklerini söylediğinde önce “anlamadım” diyerek şaşırdığı, devamında “beraber mi ha o kadro değil mi ben kadroda sandım, Ha anladım anladım” diyerek tepki verdiği görülmektedir.
                      Bu görüşme içeriğine göre sanık Erdem yönünden şike teklifinin kabul edildiğini kabul mümkün görünmemektedir. Zira Sami, Karabük maçı ile ilgili olarak yorum yaparken Emenike’nin maç kadrosunda olmadığını bilmemekte, Erdem’in birlikte maç seyrettiklerini söylemesi üzerine şaşırmaktadır. Sami’nin şike teklifini Erdem’in kabul etmesi ve ortada anlaşmanın varlığından söz edildiği durumda, Sami’nin bu çeşit bir tepki vermemesi gerektiği izahtan varestedir.
                      08.05.2011 günü saat:20.00 de başlayan müsabaka, Fenerbahçe’nin 1-0 galibiyeti ile sonuçlanmıştır.
                      Müsabaka sonrası aşağıdaki tapeler Emenike’nin Fenerbahçe’ye transferi ile ilgilidir.
                      Sen ağlat biz severiz seni...
                      Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
                      ts_mania

                      Yorum


                      • #26
                        24.05.2011 günü saat:15.23’de Erdem Konyar’ın, Sami Dinç’i aradığı görüşme(tape:1232);
                        Erdem: “Geliyor musun”, Sami’nin;geleceğini söylediği, Erdem: “Bir şey soracam sana,..şey bu çocuğun içerdeki paraları alacak mı bunlar,..çocuğun içerde parası var ya maaşı filan”, Sami: “Karabük’de,..dün söylediğin şey mi dünkü”, Erdem: “Bi de maç başı bi de şeyleri işte maaşı,..17 bin euro maaşı var”, Sami: “Ben sana maç başı diye sormuyorum ki abi yani ben sana ne kadar alacağı var diye soruyorum”, Erdem: “Tamam onları hallederiz ama de mi”, Sami: “Kesin de mi 9, yarın 9’da burada”, Erdem: “Tabi, tabi şimdi konuştum çocukla”.
                        24.05.2011 günü saat:16.33’de Şekip Mosturoğlu'nun, Sami Dinç'i aradığı görüşme(tape:2609);
                        Şekip: "Serkan abiyi ara organize edecek", Sami: "Öyle mi yani şey mi kulüp" , Şekip: "Hı,hı tabi,tabi", Sami: "Almasına gerek yok ama geliriz biz dedi istediğiniz yere istemediler öyle gene de yapalım mı…gece kalacak bir gün sonra dönecek", Şekip: "Berrak’ı da organize etmen lazım…fesihnameyi imzalamayacak mı", Sami: "Yarın onu da mı bitirelim ben…o gittikten sonra kalanı hallederiz diye düşünmüştüm de iyi tamam okey", Şekip: "Sen Serkan abiyle organize et hadi", Sami: "Bu arada bizim birkaç tane yani Erdil in daha önce konuşulmamış ama konuşulması gereken birkaç sorusu var", Şekip: "Tamam ben müsait olunca seni arayım".
                        24.05.2011 günü saat:16.40’da Erdem Konyar’ı Sami Dinç’in aradığı görüşme(tape:1233);
                        Sami: “Fazla telefonla konuşma konuştukça işin içine …zaten,..çok sinirliyim sana Emrah anlatmadı mı”, Erdem: “Ya Allah aşkına Sami ya ben bu işi bırakacam”, Sami: “Yaparsın,..yarın kalacağınız yeri ayarlatıyorum ben şoföre gerek yok de mi,..kulübün konukevinde kalacaksınız bu tarafta”, Erdem: “Şoföre hiç gerek yok bizim bankada işimiz var zaten”, Sami: “Fazla telefonda konuşma, iş yapma, yapınca işin içine …zaten ...orda çay kahve getirsin sana”.
                        25.05.2011 günü saat:11.51’de Erdem Konyar’ın Sami Dinç’i aradığı görüşme(tape:2660);
                        Erdem: “Ben çıkıyorum nereye gelelim”, Sami: “Benim büroya gelin ya…”, Erdem: “Tamam geliyorum…”.
                        25.05.2011 günü saat:12.03’de Şekip Mosturoğlu’nun Sami Dinç’i aradığı görüşme(tape:1206);
                        Sami: “Şimdi geliyorlar bana bizimkiler,..gizli midir saklı mıdır ya oraya mı getireyim ne yapıyoruz”, Mehmet: “Sen ofise al bütün evrakları hazırlayın orada ondan sonra ben seni yönlendireceğim”, Sami: “Haber bekliyorum o zaman senden ben yemeğe memeğe falan filan bunlarla gözükmeyeyim mi dışarıda burada mı halledelim”, Mehmet: “Orada hallet yemeği”.
                        Sen ağlat biz severiz seni...
                        Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
                        ts_mania

                        Yorum


                        • #27
                          25.05.2011 günü saat:17.38’de Şekip Mosturoğlu’nu Aziz Yıldırım’ın aradığı görüşme(tape:1210);
                          Şekip:: “Başkanım bu Emenike geldi sabahleyin,..bütün evrakları imzalattık vekaleti de aldık, şimdi otele gitti orada bekliyor,..bunu Karabük’lüler de arıyorlar şuan, şuana kadar açtırtmadık telefonunu o fesihnamenin bir tarafını da Karabük’ün imzalaması gerekiyor,..Karabük imzalamak için ama senetleri istiyor”, Aziz: “Açmasın telefonlarını tamam imzalayalım her şeyi bitirelim ondan sonra”.
                          25.05.2011 günü saat:17.41’de Erdem Konyar’ı Sami Dinç’in aradığı görüşme(tape:2663);
                          Sami: “Şimdi başkanla konuştu biz kulübe gidiyoruz başkan siz konuşmayın ben şimdi bir gelin bana bir anlatın mevzuyu ben başkana kendim haber vereceğim demiş...başkan öyle demiş ya ben arayacağım yani anlaştığımızı sizden değil benden duyacak demiş”, Erdem: “Seyit abiye hiç dönmeyim mi şimdi”,…Sami: “…Erdemcim açma telefonlarını ben söyleyene kadar”. dediğitespit edilmiştir.
                          2010-2011 yılı futbol sezonu sonunda Emenike’nin, Fenerbahçe Spor Kulübü’ne transferi gerçekleşmiş olup, bu transfere ilişkin Fenerbahçe Spor Kulübü tarafından düzenlenen toplam 9.000.000 Euro bedelli senet fotokopileri incelenmiştir. (Kls 68, dizi 129-141)
                          Beşiktaş – İBB Spor kupa finalinde şişe suçunda ilişkin değerlendirme bahsinde de belirtildiği üzere; Prof. Dr. Ersan Şen; “şike suçunun konusu olan menfaat, elbette daha iyi bir kulübe transfer olmayı da kapsamına alacaktır” demektedir. (Aynı yönde bkz. Donay, a.g.e., s.155 -156.

                          Prof. Dr Mahmut Koca da bu konuya ilişkin “suçun konusunu kazanç veya sair menfaat oluşturur. Bu durumda sadece para vs. gibi ekonomik menfaatler değil, kişinin sosyal veya kişisel durumunda iyileşme sağlayan manevi yararlar da suçun konusunu oluşturabilecektir. Örneğin bir futbolcuya maçta oynamaması veya oynayıp maçın istenilen şekilde sonuçlanmasına katkı yapması için para verilmesi bu suçu oluşturabileceği gibi, daha büyük bir takıma transfer vaadinde bulunulması ya da cinsel bir takım menfaatlerin sağlanması halinde de suç oluşur” görüşünü paylaşmaktadır.

                          Mahkememizce de, kendi kulüplerinde aldıkları ücretin iki üç katı teklif edilerek transfer vaadiyle şike ve teşvik suçlarının işlenebileceğini, bunun 6222 sayılı Kanun’un 11. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen “kazanç veya sair menfaat” kapsamında olduğu kabul edilmiştir.

                          Tüm bu nedenlerle başta suç örgüt lideri sanık Aziz Yıldırım’ın bizzat tüm süreci yönetmesi yanında TCK'nın 220/5. maddesindeki “örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır” hükmü yollaması ile diğer sanıklar M. Şekip Mosturoğlu’nun Sami Dinç aracılığı ile Karabükspor futbolcusu Emenike’nin menajeri Erdem Konyar’a transfer vaadiyle şike teklifinde bulunduğu ve fakat Erdem Konyar’ın özellikle 1227 nolu tape içeriği gözetildiğinde teklifi kabul ettiğine dair kesin bir delil ve emare bulunmadığı anlaşılmış, şu hale göre suçtan kendilerini kurtarmaya yönelik, oluşa aykırı, iletişim tutanaklarını izaha yönelik gerçeklikten uzak savunmalarına itibar edilmeyen adı geçen sanıkların şikeye teşebbüs suçundan cezalandırılmalarına karar vermek gerekmiştir.

                          Her ne kadar sanıklar Alaeddin Yıldırım, Erdem Konyar, Seyit İbrahim Kalender ve Tamer Yelkovan’ın, bu müsabakaya ilişkin olarak cezalandırılmaları istemi ile kamu davası açılmış ise de, suçlamayı reddeden savunmalarının aksine cezalandırılmalarına yeter kesin ve inandırıcı kanıtlara ulaşılamadığından beraatlerine karar vermek gerekmiştir.
                          Sen ağlat biz severiz seni...
                          Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
                          ts_mania

                          Yorum


                          • #28
                            ALİ KIRATLI ARACILIĞIYLA YAPILAN ŞİKE FAALİYETLERİ
                            24.05.2011 günü saat:20.21’de Ali Kıratlı'yı İlhan Ekşioğlu'nun aradığı görüşme(tape:2577);
                            Ali: "Rıza’ya gittim…en yakın kimlesin falan, İlhan dedim, ben çok dedim yani her şeyimiz bir abi Fenerbahçeli yöneticilerden öyle mevzu oldu ben oradan aradım bir senin de kapalıydı telefonun…Jaja ile ilgilenirseniz haberiniz olsun…yumruk atmışlar buna Sadri Şener falan saldırmışlar üstüne bu da basmış şeye gitmiş Brezilya’ya", İlhan: “Yok ya aldılar abi şeyi Emenike…şimdi bu şeyi istihkakı cuma günü yapıyoruz ha haberin olsun…ben sana alo diyeceğim", Ali: "Tamam sen yoksun galiba", İlhan: “Yani gidebilirim de ama ne olursa olsun cuma oldu yani",
                            İlhan “şimdi bu şeyi istihkakı Cuma günü yapıyoruz ha haberin olsun” derken sezon boyunca yürütülen şike faaliyeti nedeniyle hak edilen menfaatlerin belirleneceğini söylemektedir.
                            Sen ağlat biz severiz seni...
                            Aşkın rengi:BORDO-MAVİ
                            ts_mania

                            Yorum


                            • #29
                              arkadaş neler dönmüş...
                              ~ İstanbul Teknik Üniversitesi Metalurji ve Malzeme Müh ~
                              ~Twitter ~

                              Yorum


                              • #30
                                Maçta oynamamak için Karabük Özel Hayat Tıp Merkezinden rapor aldı. Orada çalışan sekreter arkadaşım maçtan 4 yada 5 gün öncesinde yanında başka bir futbolcuyla geldiğini ve arkadaşının "hiçbir şeyi yok, fener maçında oynamamak için buraya geldik" dediğini iletmişti.

                                Yorum

                                En Aktif Kullanıcılar

                                Daraltma

                                En aktif kullanıcı yok.
                                WhatsApp WhatsApp’tan Yaz
                                Yükleniyor...
                                X