Ahmet Ali Ağaoğlu | 17. Başkan

[Mehmet BAŞ]

Evet sakatlıklar/şanssızlıklar/maç trafiği yoğunluğu/her türlü aksilikler vs vs oldu ama bunların hiçbiri kadro kötüdür diyemez. Hele hele peşindeki takımlara açık ara fark atan Canerli Yatabareli sivazspor mu daha iyi kadrolu diye sorulur.

Takım geçen sezondan beri öne geçtiği maçlarda puan kaybetme lideri. Deplasmanda çok iyiyken, kendi evinde vasat. Tüm bunlar bir araya gelince sezonu iyi değerlendirip aradan sıyrılma adına ortasahaya bir süpürücü ve defansa lider stoper alındıktan sonra bu hoca değişikliğinin faydalı olacağına inanıyorum.

Bu kadro Avrupa, Lig, Kupa yarışı yapabilecek bir kadro değildir. Yedeklerin adına bak anlarsın.

Hoca değişikliğinin zikredilmesi dahi benim nazarımda rezilliktir. Hepsinden de öte hocaya ayıptır.

Siz fayda bulacağınızı düşündüğünüz yerden kurşunu yiyeceksiniz. Sadece farkında değilsiniz.

Karaman'ın gidişi ile takımdaki arkadaşlık, sevgi ortamı dağılacak. Karamanlı günleri çok arayacaksınız.

Hoca giderse iyi olur diyenler maalesef bunları hak ediyor. Şahsi algılamayın ama gerçek budur.

[Enaldo61]

Ne abarttınız ya iyi giden neymiş farklı bir dünyada mı yaşıyoruz? Sivas'tan 5 puan fark yemişsin. Tüm kırılma maçlarını kaybediyorsun, sürekli gol yiyorsun, takım savunması denen bir şey yok.

[oksoholu]

"Kursaklarında/boğazlarında kalırım"

Bu kelimeyi kullanırsan zaden Trabzonspor'da kalman için bir neden kalmamıştır. Söylediğin kişi başkan ve seni 2. ligde oynamak için kadro oluştur diyen Karabük'ten aldılar senin yerine Hami gelebilirdi Lemi bile ama sen tercih edildin adamlığına yatırım yapıldı. Başkan son haftalardaki kötü futbolu eleştiriyor ne yapsın her Trabzonlu bilir ki her maçtan sonra bir sürü iş adamı kulübe para veren bir sürü siyasi başkanı arayıp hesap soruyor ben bile yönetimde değilim bir tane kombine aldırdığım bir büyüğüm tarafından her maçtan sonra telefon yağmuruna tutulup hesap veriyorum başkan ne yapsın

Ünal hoca bir gün çıkıp kötü oynadık formsuzuz bu böyle devam etmez dedi mi hayır çektiği sıkıntıları anlattı çocuklarını göremiyormuş vs. eleştirilere bozuluyor ve başkana sallayabiliyor hangimiz çalıştığı kurumun başındakine posta koyduk vardır mutlaka onunda nedeni ayrılmak istemesi bunun başka türlüsü olmaz zaden

[artvints]

O gün Rıza'nın ardında sövenlerle bu gün Ünal'ın ardından sövenler %90 oranında aynı profiller.

evet o devre arası yönetim istediği transferleri yapmadı diye çok eleştirmiştim. sonra bütün ikinci yarı bu nasıl oyun diyerek geçti. halbuki rıza devre arasında zaten gidici olduğunu anlamıştı, güvensizliği görmüştü. adamın oyun sistemini beğenmezsin ama şevkle çalışmasının önüne geçildi. bu klübe ne oluyorsa transfer dönemlerinde oluyor. bir dönem transfer kapandı kafamız rahat etti.

[Doğukan Uçan]

Bu forumda rıza çalımbaya bile küfür edenler vardı ey gidi ey.

[serkanholep]

Bu başlıkta yazılacak birşey kalmamıştır artık.

Bundan sonra olası kötü saha sonuçları ve futbolda ilk gitmesi gereken, taraftardan özür dilemesi gereken ve mümkünse cezalandırılması gereken başkan ve yönetimdir

Ortada ciddi bir başarı varken, mesafe alınmışken td değişikliği yapılması acizlik, iş bilmezlik

[ilelebeTS]

Olayı fazla duygusala bağlamamak lazım. Bu verilen tepkileri hocanın Trabzonspor kimliğine bağlıyorum. Öyle bir bağ olmasa bu kadar ses çıkmazdı. Ayrıca Konya'ya puan kaptırsak hocanın ipini çekecek adamlar 180 derece dönüş yaptı. Nasıl iş bu.

[erenslash]

hehe Ayhan şimdi Şenol gelmeyecekse zaten başka yerlilere bakıyorlar.yönetimin yabancı hoca planı malesef yok.hataları ne?dönem başında Ünal Karamanla devam ederken ben iyi bir yabancı hocayı nasıl getiririm araştırması yapmamışlar.araştırmadıkları için şu anda zamanları yok.şöyle mümkün aracı bulup avrupadan hoca bağlarlar.işte plansızlık kötü şey.ama şuna eminim yarım dönem için kafadan geçen ilk isim Şenol.olmadığı için altı aylık dönemde kafalarında tam bir isim yok.

Adam milli takim basinda Avrupa Sampiyonasina gidiyor..Bu nasil bir plan Eren? Sen bile yapmazsin böyle bir plan yönetici olsan..

[munzevil]

inşaALLAH gelen gideni aratmaz

[Doğan Keskin]

Yönetim bir risk aldı. Ya kendilerini bitirecekler ya da daha güçlü devam edecekler. Şimdi Ünal Hoca mı yoksa kadro mu yetersiz daha net göreceğiz. Hayırlısı olsun demek düşer.

[halilaziz61]

Ne kadarı doğru bilemem facebookta Adnan Sungur isimli birisi paylaşmış buyrun okuyalım....



ÜNAL KARAMAN'IN İSTİFASI, PERDE ARKASI VE TRABZONSPOR GERÇEĞİ!
Aslında Ünal Karaman ile yönetim arasındaki sıkıntılar konusunda hem Trabzon yerel medyası, hem ekranlarda, hem de ulusal gazetelerde boy gösterenler tam anlamıyla sınıfta kalmıştır.Ne yazık ki oturdukları rahat koltuklardan kalkmayan ve neredeyse haber kaynaklarına telefon açmaktan bile aciz bir gazetecilik anlayışı türedi... Ben 2,5 yıldır hiçbir gazetede veya sitede yazmıyorum. Ama Karaman'ın Kayserispor maçından sonra istifa edeceğini maçtan 3 gün önce öğrendim. Hatta maçtan bir gün önce de, cemiyette arkadaşlara durumu özetledim. Gazeteci Osman Başkır ki, o da bir gazetede çalışmıyor şu anda, Kamil Anahar'a dönerek, "Ağabey ben sana söylemedim mi? Keşke yazsaydın" diye sitem etti. Anahar da, "Maç var ve takımı karıştırıyor gibi olmasın diye yazmadım. Maçtan sonra yazmak istedim" karşılığını verdi.
Karaman, sezon başında işler iyi gitmezken, "Yapılan transferlerin hiçbirinin, hiçbir yerinde yokum" açıklamasını yapmıştı. Aslında bu onun yönetim ile bağlarının çok zayıf olduğunun göstergesiydi. Yönetim içinde ise başta AKP'nin damat bakanı Berat Albayrak'a en yakın isim olan Mehmet Yiğit Alp ve Trabzon kanadındaki etkin isim Ertuğrul Doğan olmak üzere bazı kesimlerce de istenmiyordu.
Çok ciddi iddialara göre Hazine Bakanı Trabzonlu Berat Albayrak, zaten yönetimin şekillenmesinde, Ağaoğlu'nun dikensiz gül bahçesinde başkanlık koltuğuna oturmasında başrol oynamıştı. Kulübün yönetim biçimine ve birçok karara da müdahil oluyordu. Asbaşkan olarak İstanbul'da ikamet eden bir isim ki, bu tarihte hiç olmamıştır Mehmet Yiğit Alp'in olmasını da bizzat istediği dile getirilmiştir. Hatta, Hayrettin Hacisalihoğlu'nu asbaşkan olarak istemediği de bilinen bir gerçektir. O da ilk kongrede yönetimde olmayacağını açıklamıştır. Çünkü Hacisalihoğlu, Berat Albayrak ya da bazı menajerlerin kulüp içinde cirit atması konusunda sıkıntı yaratıyordu. Eğer Hayrettin Hacisalihoğlu yönetimde olsaydı Daniel Struttge ve Obi Mikel, ekonomi darboğazdayken bu kadar yüksek ücretler verilerek transfer edilemez, Nkawaeme'ye anlamsız bir şekilde büyük zam yapılıp sözleşmesinin uzatılmasına izin vermezdi.
Berat Albayrak ise Ünal Karaman'ı teknik direktör olarak istemiyordu. Onun kafasında Galatasaray eski çalıştırıcısı Belçikalı Eric Gerets'in olduğu ve Başkan Ahmet Ağaoğlu'na, "Belçikalı'ya getir, parasını ben vereceğim" dediği de biliniyordu. Zaten geçen sezon devam ederken defalarca Karaman ile sözleşme yenilenme konusundaki sorular havada kalıyor, yönetim bir türlü adım atmıyordu. Başarısız olması bekleniyordu fakat o ekonomik krize rağmen, altyapıdan üretilen futbolcuların yanında takımın elde ettiği beklenmedik başarı Karaman'ın görev süresinin uzamasına, hatta zam almasına da sebep oldu. Ve gitmesine dönük plan rafa kalktı, zorunluluktan yola devam edildi.
Ünal Karaman ise tüm bu gerçekleri biliyordu. Transferini istemediği ve takıma katkılarından çok zararı olan Struttge ile Obi Mikel'i de başkan zorlamasıyla oynatıyor, bunu da içine sindiremiyordu. Sosyal medyada, etkin güçlerin trollerinin sürekli kendisine saldırmasına içerliyor ve yönetimin hiçbir şekilde arkasında durmadığını düşünüyordu. En son Konyaspor maçından sonra Başkan Ahmet Ağaoğlu'nun takımın kötü futboluna dönük açıklamalarıyla birlikte artık kesin olarak istifa etme kararını verdi. Bu kararını da açıklamayı Kayserispor maçı sonrasına bıraktı. Maçın sonunda yaptığı açıklamaları ne yazık ki yine medya organları doğru yorumlamaktan uzaktı ve istifa edeceğini anlayamadı. Çünkü medyayı, gazetecilik kimliğini asla taşımaması gereken asalaklar ordusu ele geçirmişti.
Başkan Ahmet Ağaoğlu ve yönetim Bakan Berat Albayrak'ın sözünden çıkamadıklarını zaten İstanbul seçimlerinden sonra her şekilde göstermişti. Ağaoğlu ve ekibi her bakımdan ve Teknik direktör seçimi konusunda da bakana bağımlıydı. Daha doğrusu Saray tarafından yönetiliyordu.
Ünal Karaman, futbolculuk günlerinde kazandığıyla ürettiği arasındaki negatif uçurumun yanında takım ve kulüp disiplinini bozacak davranışlarından dolayı hiçbir şekilde tasvip etmediğim bir isimdi. Trabzonspor'dan önceki teknik direktörlük performansı açısından da yerlerde sürünüyordu. Bu nedenle onun göreve getirilmesini hiç istemedim. Teknik, taktik ve oyuncu değişimleri konusunda da birçok kez eleştirdim. Birçok kesim de eleştirdi. Kuşkusuz futbol topluma açık ve herkes kendine göre eleştiri yapar, yapacak da... Özkan Sümer'ler, AHmet Suat Özyazıcı'lar, Şenol Güneş'ler, Braems'ler, Sunderman'lar, Ersun Yanal'lar, Giray Bulak'lar, Sadi Tekelioğlu'lar, Mustafa Reşit Akçay'lar eleştirilmedi mi? Futbolun doğasında bu var. Bugün Galatasaray tarihinin en önemli başarılarına imza atan Fatih Terim yerden yere vurulmuyor mu? Eleştiri olur.. Yeter ki art niyet taşımasın!
Ancak bir gerçek var ki Karaman, her türlü olumsuzluğa rağmen, beklentilerin çok üzerinde bir başarı yakalamıştır. Ekonomik darboğazın iflas noktasına geldiği bir süreçte geçen sezon Avrupa'ya gitme başarısını gösterdi Trabzonspor... Bu sezon da ilk yarıyı üçüncü sırada tamamladı. Son yıllarda Şenol Güneş'den sonra en başarılı teknik direktör oldu. Yönetim, taraftarın yüzde 70'ni karşısına alarak zorunluluktan göreve getirdiği Karaman'a şartlar ne olursa olsun sahip çıkmalıydı ve istifa aşamasına gelmesinin taşlarını örmemeliydi. Fakat Ünal Karaman da, işler kötü giderken, "Bu transferlerin hiçbir yerinde yokum" açıklaması yapma yerine, kendisini bu noktada hiçe sayan yönetimin karşısına dikilerek, "Bu transferleri yapıyorsanız, ben yokum" demeli, bir basın toplantısı düzenleyerek taraftara ve kamuoyuna durumu açıklayarak gitme yolunu seçmeliydi. Ne yazık ki o da, başarıyı yakaladıktan ve kamuoyunda kendini güçlü hissettiği bir dönemde ayrılma kararı vererek her koşulda yararcı bir tavır sergilediği kimliğini değiştirmediğini bir kez daha gösterdi.
Bir kesim taraftar haberi alınca tesislere koştu ve Ünal Karaman'ın arkasında olduğunu haykırırken, yönetime lanet okudu. Bir kesim taraftar ise iktidardan nemalandığı için hiç sesini çıkarmadı. Tabii ki kulübe hizmet eden insanlara sahip çıkmak, arkasında durmak gerekir. Ancak Trabzonspor'un şampiyonluk kupası şike ile elinden alınırken, bunun en önemli sebebi dönemin başbakanı Recep Tayyıp Erdoğan'ın kapısına hiç kimsenin dayanmaması insanı derinden yaralıyor. Ya da Trabzonspor'u iflasa sürükleyenlerden hesap sorma adına en küçük bir eylem yapılmaması düşündürücudür...
Acı ki taraftar, kulübün değil, kişilerin sahibi olmaya devam ediyor ve bu da Trabzonspor'un en büyük açmazı olarak karşımızda duruyor.
Son söz;
Küçük burjuvazinin hakim olduğu Trabzon kentinde ne yazık ki başarıda da başarısızlıkta da gerçekçi bir yol izlenemiyor. Duygusal tepkiler ya da çıkarcı iki yüzlülükler alabildiğine sergileniyor. Kulübü yönetenler böyle bir kent yapısında sürekli yalpalayan kararlar alıyor ya da eylemler yapıyor. Bu 1970'lerde de, 80'lerde de, 90'larda da, 20000'lerde de ve 2020'lerde de böyle... Altını çizmek gerekir ki, küçük hesap peşinde koşanların ve büyük fotoğrafı asla göremeyenlerin egemen olduğu bir Trabzonspor'un doğru yolu bulması ve buradan hareketle örnek kulüp olması söz konusu olamaz...
Ünal Karaman'ın istifası bu yapının son eseridir"
Saygılar...

Adnan Sungur tamamen politik saiklerle bir yazı yazmış ve kinini siyasi görüşü üzerinden Ünal a kusmuş

Rezil herif.
Koca yazıda unala getirdiği eleştirilerden bir tanesi futbolla alakalı değil siyasi

Ahlaksız adam

[Arda']

Şimdi konuşulanlara göre hoca başkanın açıklamalarından dolayı tribe girip bırakıcam diyosa burada yapılacak bişey yok adamı kimse kovmamış etmemiş (başkanın açıklamasını doğru bulmuyorum bu arada)

[outlaws61]

Hocanın adı Ünal Karamanovic olsaydı herkes başkanı omuzlarda taşırdı.

Bugün seni klupte tutmaya çalışanlar başkan hoca olarak ilk Ünal Karamanı açıklandığında yetersiz, istemeyiz bu mu vizyon diyenler.

Herşeyi geçtim kimsenin inanmadığı bir zamanda başkan Ünal Hocaya güvendi görevi verdi.


Malatyadan 5 yedin. Seni savundu herkesin sevgilisi Onur'u kimisinin kral dediği Burak'ı yolladı.

Bunca zaman geçti senin oynattığı oyundan memnun olmadığını dile getirdi.

1 değil 2 değil sezon başından beri böyle gidiyor dedi sen kalktın '' senin boğazına takılırım'' dedin.

Ben başkanın yanındayım.

Bu adam doğrusuyla yanışıyla Trabzonspor' un menfaatleri için çabaladı.

Şuan bu menfaatler doğrusunda Ünal Hoca yanlış tercih.

Oynattığı oyun yaptığı değişiklikler ve bi türlü çözüm bulamadığı savunma hattı bugünün temellerini attı.

İyi bir hocayla başarı kaçınılmaz.

Sırf siyasetçilik Türkçülük Ünal Hocacılık yapacağınıza Trabzonspor menfaatlerini düşünün sizde.

[erenslash]

ben şunu demek istedim futbol yönünden Ünalın şampiyon yapamayacak kapasitede olduğunu görmeleri üzerine yapılan hamle olduğunu düşünüyorum.siz diyorsunuz ki Ahmet başkana birileri tuzak mı kurdu?

Olay büyük siyaset. Yönetim bile siyasi görüşlerine göre bölündü sanırım. Kulübün gerçek başkanı Ağaoğlu değilmiş onu öğrendik. Turkuaz medya bile eş başkanlık yapıyormuş neredeyse. Madem şampiyon olacaktık sene başında Ünal Hoca’ya ayıp etmeden gönderilirdi böyle rezillik yaşanmazdı. Ünal Hoca’nın futbolunu beğenmiyorum ama şu olanlar büyük ayıp. Adımız vefasıza çıktı.

[halilaziz61]

Bu forumda rıza çalımbaya bile küfür edenler vardı ey gidi ey.

Ben ediyorum rezil bir futbol oynattı Trabzon'a

3 maçta Konya'dan bir beraberlikle ayrıldı
Sizin gibi futbolu çok iyi bilen (!) Taraftara rıza layık
Bakalım Sivas ligi kaçıncı bitirecek göreceğiz