Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Akıl Oyunları

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

  • Akıl Oyunları

    Aslında böyle bir başlık Ganita kısmında mevcuttu. BMN'nin en beğendiğim, en sık takip ettiğim köşelerinden biriydi. Üyelerin birbirlerine zekâ doruları sorup, çözmeye çalıştıkları; çok faydalı bir başlıktı. Maalesef, epeydir faaliyette değil.



    Öte yandan pek çoğunuzun bildiği gibi, seyretmesem de (ve seyretmeye cesaretim olup olmadığını hâlen daha kestiremediğim) neler anlatıldığını az çok bildiğim, konusunu gerçek hayattan alan bu isimde bir film vardır. Şizofren bir bilim adamının, uzun uğraşlar sonunda, zor da olsa kendi rahatsızlığını kabullenişini anlatan bir film. Filmi seyreden akademisyen bir arkadaşım, uzun müddet filmin etkisinden kurtulamadığını, ve bütün yaşadıklarını sorgulamaya başladığını söylüyordu. Aslında hepimiz hayatı farklı şekilde algıladığımızdan, zaman zaman çok büyük hayal kırıklıkları yaşamıyor muyuz? Çok sevdiğimiz ve bizi çok sevdiğine inandığımız insanların aslında bambaşka kişilikler olduklarını gözlemlemiyor muyuz? Bu konuda beni en çok düşündüren mesele, o kişinin mi basit bir hadiseyle değiştiği, yoksa benim mi onu senelerce tanımadığım olmuştur.


    Muhakkak ki hiç birimiz dünyayı salt gerçekler olarak algılayamıyoruz. Çünkü insanız ve duygularımız var. Ve genellikle "olan"ı değil, "bize göre olması gereken"i algılıyoruz.


    Bu konu son iki yıldır zihnimi çok ciddî şekilde meşgul ediyor. Olayları biraz daha ciddî analiz edip değerlendirdiğimde, geride kalan ömrümün önemli bir kısmını yanlış algıladığımı anladım. Ve tâbir-i caizse, bazı konularda nasıl da rüyalar aleminde yaşadığımı. Bu rüyalardan birinin de Trabzonspor olduğunu yaklaşık üç dört ay önce tam olarak anladım. Maalesef anladım ki, çok büyük bir oyunun piyonlarıyız.


    Şampiyon olduğu ilk seneden beri paranın, gücün ve şımarıklığın karşıtı olarak görüp de tuttuğum Trabzonspor, benim "Akıl Oyunları"mdan biriydi. Son şampiyonluğu kazandıktan sonra birkaç sene daha mücadele etmişti ama düzen onun artık oyunun içinde olmasını istemiyordu. Daha doğrusu, oyunun içinde olmasını ama hiç bir zaman şampiyon olmamasını istiyordu. Bu kurala ya seve seve uyacaktık, ya da...


    Aslında daha şampiyon olduğumuz yıllarda bile süreç başlamıştı. İşin bu raddelere gelmesini sağlayan oyunun temelleri o yıllarda atıldı. Yaşı kırkın üzerinde olanlar hatırlayacaktır, Mustafa Günaydın isimli başkanımız, "İskender'i kaleye koyacağım, Şenol sol açık oynayacak" gibi ciddiyetten uzak demeçlerle yolu açtı.


    Uzun yıllar "Öz Evlât" hikayesiyle uyutulduk. Bunu İstanbul takımları çok iyi becerdiler. Şenol Güneş'i Trabzonspor'un başındayken hep övdüler, şiddetle sahip çıkmamızı söylediler. Ama takımımızdan Ali Kemal'i, Serdar'ı, Mehmet Ekşi'yi, Ogün'ü, Abdullah'ı, Selçuk'u, Burak'ı, Egemen'i, Engin'i alan İstanbul takımları nedense kendi takımlarında bu başarılı teknik direktörü görmeyi hiç istemediler. İsteseler, her zamanki gibi parayı bastırıp yapamazlar mıydı? Hayır, Şenol Güneş Trabzonspor'un başında kalmalıydı. İstanbul takımlarını şampiyon yapamayacağını herkes biliyordu. Her şey bir tarafa, Trabzonspor'un başındayken övgüler yağdırdıkları Şenol Güneş'e Millî Takım'ın başındayken niye tahammül edemiyorlardı? Ya da, Mehmet Ali Yılmaz 1997 başında kongreyi kazanıp da Show TV'ye bağlandığı zaman, Şansal Büyüka'nın ilk söylediği sözleri hatırlar mısınız:


    -"Sayın başkan, tebrik ediyoruz. Ama bir şeyin sözünü sizden almak isteriz. Yola Şenol Güneş'le devam edeceksiniz, değil mi? Şenol Hoca, bizim hoca."


    Hayatımda ilk defa bir program sunucusunun kongreyi yeni kazanmış bir başkana, hocayı değiştirmemesinin lanse edildiğini görüyorum. Şansal Bey kardeşim; Şenol Güneş'i çok beğeniyorsan, Fenerbahçe'ye aldırsana. Aslında son cümlesi herşeyi açıklıyordu: " Şenol Hoca, bizim hoca."


    Bu yolda yaptığımız saçmalıklar yıllarca bize hep kahramanlıkmış gibi lanse edildi. Ali Kemal'in İstanbul'a gittiği ilk senenin yazında özel maçta Fenerbahçe'yi İstanbul'da 1-0 yenmiştik. Ertesi gün rahmetli İslam Çupi şöyle yazmıştı:


    -"Oyuncularını alarak Trabzonspor'u zayıflatacaklarını sanıyorlar. Hiç Karadeniz çay kaşığıyla boşalır mı?"


    Gururum nasıl da okşanmıştı. Ama sübliminal olarak Trabzonspor'un iyi oyuncularını satması gerektiği, hafızalara kazınıyordu. Bu durumu ben yıllarca bir kahramanlık zannettim. Yıllar sonra Türkiye Ligi'nin en iyi oyuncularından biri hasbelkader takımımıza gelip de bir sezon oynadıktan sonra yazılan manşet de hâlâ hafızamdadır:


    -"Sergen şutlanacak."


    Aman ne iyi. Ne müthiş bir iş beceriyorduk. Takımın en iyi, en tanınmış oyuncusunu şutluyorduk. Bizim şutladığımız Sergen, bu olaydan üç dört sene sonra İngiltere'de Chelsea'ye iki gol atıyordu.



    Son yirmi yıldır iyi teknik direktöre kötü kadro, yetersiz teknik direktöre iyi kadro veriyorduk. Ben de hep "Bu ne biçim şanssızlık?" diye hayıflanıyordum. Şimdi anlıyorum ki, bu olanlar şanssızlık değil, kasıtlı adılmış adımlardır. Ve gene anlıyorum ki, Trabzonspor'da göreve gelen her insan, belirli mercilere bu işin sözünü verdiği için geliyordur. Yani Trabzonspor'u bu oynanan oyunun içinde tutup, hiç bir zaman gerçek başarıya ulaşmama sözü.


    Şu ana kadar yazdıklarım, pek çoğunuza fikirlerim sebebiyle önyargılı gelebilir. Peki, konuyu biraz daha derinleştirelim. Sizce aşağıdaki beyanatlar hangi görüşe hizmet etmektedir:


    -" Trabzon’da son dönemde yaşananları bir anlatsam, orada ne futbolcu, ne de yönetici kalır"


    -"Cenaze evinde düğün olmaz."


    -"Aykut ve öğrencileri şike yapmadı."


    -"Trabzonspor Fenerbahçe ile iyi geçinmeli."


    -"Biz de muhakkak şike yapmışızdır."


    -"Mehmet Ali Aydınlar'ın Trabzonspor taraftarına bir helallik borcu var."
    Ve en son bugünkü beyanat:


    -"Mecnun başkan da bizim dostumuzdur, arkadaşımızdır. Bizim ne kadar bu kirli iş ilişkilerle mücadele ediyorsak, o da aynı şekilde mücadele eden bir arkadaşımızdır ve bu sürecin içerisinde kirliliğe bulaşmayan da bir arkadaşımızdır. Bu da benim kendimin kendimden nasıl eminsem ondan da eminim"


    Çok beğendiğim bir lâf vardır: "Cehlin ol mertebesi , sehl olmaz, kesbsiz, taa bu kadar cehl olmaz!" Yani: "Bu kadar yanlışlık, bilmezlikten gelmek, yanlışlıkla olmaz; bu kadar cehl, çalışmaksızın olmaz."


    Yani bu kadar hata bilmeden yapılamaz, muhakkak ki işin içinde kasıt vardır. Kimler nelerin diyetini ödüyor bilemem; ama yıllarca uyutulduğumuz aşikâr. Ve başımıza kim gelirse gelsin, bu kirli senaryo değişmeyecek. Yanlış anlaşılmasın; belki UEFA sayesinde şampiyonluğumuzu alabiliriz. Ama görün bakın, en geç dört seneye kadar burnumuzdan fitil fitil getirirler. Emarelerini de zaten görüyoruz. Bu seneye 2010-2011 şampiyonu olarak girsek bile, bu kadro ve bu hocayla, müthiş bir facianın yaklaşmakta olduğunu herhalde görmeyenimiz yoktur.


    Böyle gelmiş, böyle gider...

    .
    -"Bana göre Aykut Kocaman ve öğrencileri şike yapmadı."
    -"Burada klima yok mu?"
    -"Renklerin en güzeli siyah-beyaz."

    Kadem bastın gönül tahtıma a sultânım, safa geldin.

    (Gel 7 Eylül 2026 gel)

  • #2
    Konunun Şenol Güneş üzerinden örneklenmesi anlatılmak istenen düşüncenin doğru olduğu gerçeğini zedelese de değiştirmiyor.

    Katılıyorum...
    Forum Kurallarına aykırı gördüğünüz mesajları ve üyeleri kullanıcı panelinde bulunan (ikaz tuşu) tıklayarak raporlamanızı rica ediyoruz..
    Ayağa KALK!

    Yorum


    • #3
      İlk olarak Yiğit Gayretli tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle

      Konunun Şenol Güneş üzerinden örneklenmesi anlatılmak istenen düşüncenin doğru olduğu gerçeğini zedelese de değiştirmiyor.

      Katılıyorum...
      Teşekkür ederim.

      .
      -"Bana göre Aykut Kocaman ve öğrencileri şike yapmadı."
      -"Burada klima yok mu?"
      -"Renklerin en güzeli siyah-beyaz."

      Kadem bastın gönül tahtıma a sultânım, safa geldin.

      (Gel 7 Eylül 2026 gel)

      Yorum


      • #4
        Yüzde bir milyon doğru tespit, doğru yorum. Aynı görüşteyim. Hatta bu sisteme bjk yide katabilir genişletebiliriz türk futbolu adına. Yalnız işte bu trabzonspor kullananlar veya kullanmaya calışanları nasıl ayıracağız veya ifşa edeceğiz.

        Sorun burdan başlıyor. .
        BİZE HERYER TRABZON!!!
        Bordo Mavİ

        Türk futbolunda en az yuvarlak olan toptur. . .

        Yorum


        • #5
          Şenol Güneş takıntınızı anlamasam ve hala ona haksızlık ettiğinizi düşünsem de haklılık payınız çok.. Maalesef sevilmiyoruz, çekilmıyoruz...
          Facebook


          Sakin çocuk KHE

          Yorum


          • #6
            Bu teziniz doğru olsa, Şenol Güneş'i başa getirmeyi başaramadıklarında müthiş(!) hocalarla çalışmış olmamız lazım değil mi?

            Güle gûş ettiremez boş yere bülbül inler
            varak-ı mihr-ü vefâyı kim okur kim dinler


            Ancak bu ülkede pastanın İstanbul'un dışına çıkması istenmiyor. Orası ayrı.
            En son Oğuz B. tarafından düzenlendi; 29.06.2013, 21:46.
            Haksızlığın envâını gördük. Bu mu kanun? En gamlı sefâletlere düştük. Bu mu devlet? Devletse de, kanunsa da, artık yeter olsun; Artık yeter olsun bu denî zulm-ü cehâlet.
            FIRTINAİHTİLALEFSANE
            we the north

            Yorum


            • #7
              İlk olarak baki tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle

              Bu teziniz doğru olsa, Şenol Güneş'i başa getirmeyi başaramadıklarında müthiş(!) hocalarla çalışmış olmamız lazım değil mi?

              Güle gûş ettiremez boş yere bülbül inler
              varak-ı mihr-ü vefâyı kim okur kim dinler


              Ancak bu ülkede pastanın İstanbul'un dışına çıkması istenmiyor. Orası ayrı.
              Bu linki verdiğiniz için teşekkür ederim. Şenol Güneş'le ne kadar süre çalışıldığını, müthiş hocalarla toplam ne kadar süre çalışıldığını hiç incelediniz mi?

              Eee.. Birileri emrediyorlar, bizimkiler yapıyor.

              .
              -"Bana göre Aykut Kocaman ve öğrencileri şike yapmadı."
              -"Burada klima yok mu?"
              -"Renklerin en güzeli siyah-beyaz."

              Kadem bastın gönül tahtıma a sultânım, safa geldin.

              (Gel 7 Eylül 2026 gel)

              Yorum


              • #8
                Abi, bütün resmi koydun önümüze.

                Gel de simdi zevk al futboldan.
                Gecti, istemem gelmeni.

                Yorum


                • #9
                  Trabzonspor lige çıkıp kendi özkaynakları ve değerleriyle şampiyonluklara ambargo koyup, belkide 100 yıl sürecek bir travmaya soktu İstanbul takımlarını ve o takımla beslenen medya güruhlarını.

                  Bu vesile ile takım ne zaman toparlanıp başa oynasa panik atak durumuna giriyorlar. Tapelerde Azize nin konuşmalarında var. Şike yapmalarının ve bu reziliğe düşmelerinin sebebi de budur.
                  TRABZONSPOR.

                  Yorum


                  • #10
                    Ilginc fikirler. Güzel yazılmış. Benimde türkcemin böyle olmasını isterdim.
                    Ama Şenol Güneş yorumuna hiç katılmıyorum. Çok zorlama olmuş bence.
                    Ömer

                    Yorum


                    • #11
                      Şenol Hoca Bu takımı şampiyon yapmış hocadır... önce bunu bir ortaya koyalım...Dünya 3. sü ve o yıl Dünya'da yılın antrenörüdür yanlış hatırlamıyorsam... Önce bir bunu ortaya koyalım daha önce 96 şamp çalındığında da Şenol Hoca vardı... biraz had bilerek ahkam keselim

                      İst medyası siyaset tff yani bilimum sistem rantının FB GS türü bir İspanya modeli hayalledikleri bu doğrultuda çalıştıkları doğrudur...

                      şike süresince bir tek tuğlanın kopmaması gerektğini söylemiştim kendi çocuklarımızı yemeyelim diye.. siyasetin Trabzonspor'u ele geçireceği öylesine belliydiki Hangisi kazansa sonuç değişmeyecekti...

                      Sadri Başkan gitmeliydi ama bu şekilde değil şike süreci sonlandığında benim düşüncem buydu...

                      umarım İHO Başkanın yaptığı kayıkçı kavgası değildir... siyasetin güdümünde olduğumuz kesindir .. konjonktür kupanın bize verilmesi şeklinde işliyor.. sanırım sistem bunun için erken davranamamıştır.. UEFA ya rağmen vermemeyi yok saymayı deneyebilirlermi bilmiyorum...

                      ama şunu biliyorum çok iyi biliyorum ki, bütün şampiyonlukları yerinde görme şansına sahip biri olarak..

                      futbolcu olarak da hoca olarak da; Şenol GÜNEŞ eleştirilmez değildir elbette ama; SEMBOL olduğu kesindir.
                      yukardaki eleştiri değil rövanş amaçlı bir yazıdır tespitlerin Trabzondışı nedenlerine hak versem de ki görünen köy klavuz istemez; Trabzonspor içi olan tespitler tamamen saçmalıktır;

                      önce kendimize bakacağız Trabzonspor'a ne verdim? onca yıllardır Trabzonspor'un neresindeydim de konuşuyorum diye; sonra da Şenol Güneş'e

                      insaf
                      çünkü güzel sadece başlangıcıdır dehşetlinin böyle dayanılmaz olduğuna göre
                      RİLKE

                      Yorum


                      • #12
                        İlk olarak drrr tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle

                        ....

                        yukardaki eleştiri değil rövanş amaçlı bir yazıdır tespitlerin Trabzondışı nedenlerine hak versem de ki görünen köy klavuz istemez; Trabzonspor içi olan tespitler tamamen saçmalıktır;

                        ....
                        Kendi seviyemdeki insanlarla tartışmaktan müthiş bir zevk alıyorum.

                        .
                        -"Bana göre Aykut Kocaman ve öğrencileri şike yapmadı."
                        -"Burada klima yok mu?"
                        -"Renklerin en güzeli siyah-beyaz."

                        Kadem bastın gönül tahtıma a sultânım, safa geldin.

                        (Gel 7 Eylül 2026 gel)

                        Yorum


                        • #13
                          İlk olarak Cyzio tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle
                          Kendi seviyemdeki insanlarla tartışmaktan müthiş bir zevk alıyorum.

                          .
                          Ömer

                          Yorum


                          • #14
                            İlk olarak CamilloVillegas tarafından gönderildi Gönderiyi görüntüle


                            Meselâ sizinle .

                            .
                            -"Bana göre Aykut Kocaman ve öğrencileri şike yapmadı."
                            -"Burada klima yok mu?"
                            -"Renklerin en güzeli siyah-beyaz."

                            Kadem bastın gönül tahtıma a sultânım, safa geldin.

                            (Gel 7 Eylül 2026 gel)

                            Yorum


                            • #15
                              kırmak dökmek amacında değilim...

                              Başkan seviyesinde Sistem ve siyasetin başarılı olduğu dönem Onursal Başkanla başlamıştır daha öncesi kabadayısal ve ufak tefek sistemsizliklerdi..

                              Şenol Güneş üzerinden bu tez savunulamaz, dediğim gibi bu isim düşünülüpte konuşulması gereken bir isimdir...

                              buradaki yazılara gelince kontrol edilmeden çok ta fazzla noktalama gözetilmeden yazılıyor o nedenle bende bir sürü imlasal yanlış ve hatalı cümleler görüyorum

                              dediğim gibi dönüp tekrar okumadan göndermekle ilgili.
                              En son S.ÖZKAN tarafından düzenlendi; 06.12.2013, 12:22.
                              çünkü güzel sadece başlangıcıdır dehşetlinin böyle dayanılmaz olduğuna göre
                              RİLKE

                              Yorum

                              Çalışıyor...
                              X