Şike Davası | Şike Tescillendi! UEFA, CAS ve İFM Onadı!

[Gurpas]

uzun zamandır bu başlığa girmiyorum. durum hep aynı. ben önceden tespitimi yapmıştım ve hala aynı düşüncedeyim. fb hayranı başbakan o koltukta olduğu sürece fb hiçbir şey olmaz, ts de kupa falan alamaz. o yüzden diğer yapılan herşey sadece görüntü işleri.

boşuna ümitlenmeyin yani. senaryoyu yazanlar yani başbakan, rıdvan, başbakanın kardeşi, göksek gümüşdağ, yıldırım demiröen vb ekip hala iş başında o yüzden değişen bir şey olmaz.

Arkadaşım sen asıl görein olan Trabzonsporu
Avni akerde desteklemeye gidiyormusun ondan haber ver.

[Burçak]

ASKER KAÇAĞI AZİZ YILDIRIM

Savunma Bakanı’na açık mektup!

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın askerlikten kaçmak için nasıl sahte çürük raporunu aldığını 17 Eylül 2012 günü bu köşeden sizlerle paylaşmıştım. Okuyamayanlar, unutmuş olanlar için kısaca hatırlatayım.

Yıldırım, 1983 yılında askerden kaçmak için ayağı altı santim kısa olan kuzeni Osman Yalçın’ı yerine muayeneye sokmuş ve sahte çürük raporu almıştı. Raporu, konuyla ilgili belgeleri (sayı ve tarih numaralarını vererek), raporun altında imzası bulunan doktorların isimlerini yayımlamıştım. Doktorlardan biriyle de görüşmüştüm.

Yayımladığım belge ve yazdığım yazı basında ve kamuoyunda geniş yer buldu. Aziz Yıldırım da konuyla ilgili “ilginç” bir açıklama yaptı. İlginç diyorum çünkü, yazdıklarımın yalan olduğunu söyleyemeyen Yıldırım, şark kurnazlığı yapıp, “belgelerin orijinallerini açıklasınlar” dedi. Ardından da “bana 24 saat verip orijinallerini yayımlamazsam mahkemeye vereceğini” açıkladı.

Yaptığı tam bir şark kurnazlığıydı, çünkü sahte çürük raporunun orijinalleri bende değil, o sahte raporu veren hastanede, Milli Savunma Bakanlığı’nda ve Askere Alma Daire Başkanlığı’ndaydı.

Mahkemeye verilip verilmediğimi merak ettiğinizin farkındayım. Sosyal paylaşım sitesinden de bu yönde çok sayıda soru geliyor. Hemen söyleyeyim. Aziz Yıldırım’ın 24 saatinin bugün itibariyle 24x17 gün olduğunu bilememişim. Anlayacağınız mahkemeye henüz verilmedim.

Bu kadar giriş yapmamın aslında bir nedeni var. Sadede gelip, asıl konuya gireyim. Yıldırım’ın ilk 24 saatinin dolmasını bekleyip, ardından konuyla ilgili Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı’na bazı sorular sordum. Her iki kurum da bana döndü.

Genelkurmay Başkanlığı konunun muhatabının kendileri değil, Milli Savunma Bakanlığı olduğunu açıkladı. Bunu bildiğimi, idari yönden çürük raporunu veren personelleriyle ilgili soruşturma açıp açmayacaklarını yineledim. Savunma Bakanlığı’nın konuyu incelemesinin ardından kendilerine yapılacak suç duyurusuyla konuyu ele alacaklarını belirttiler.

Genelkurmay’ın ardından Milli Savunma Bakanlığı’yla da sayısız görüşme yaptım. Hatırlayabildiğim kadarıyla 10’un üzerinde telefon görüşmesi oldu. Sorularımı ve suç duyurumu yazılı olarak istediler. Kendilerine 18 eylül günü şu faksı çektim:

“Taraf gazetesindeki ‘KOZMİK KÖŞE’ başlıklı köşemde 17 Eylül 2012 günü Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın 1983 yılında askerden kaçmak için nasıl sahte çürük rapor aldığını belgeleriyle yayımladım. Sahte çürük raporlarının sayı ve tarih numaralarını verdim.

Bakanlığınızdan konuyla ilgili bazı sorularıma cevap verilmesini istiyorum.

Konuyla ilgili herhangi bir hukuki süreç başlatacak mısınız? Sahte çürük raporunu veren personel kimlerdir? Bu kişilerle ilgili soruşturma açılacak mı? Aziz Yıldırım’ın kendi yerine kuzeni Osman Yalçın’ı muayeneye soktuğu doğru mudur? Osman Yalçın da tıpkı Aziz Yıldırım gibi aynı raporu aldı mı?

Bakanlığınız başta olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti kurumlarını kandırıp, sahte belgelerle vatani görevini yapmaktan kaçan Aziz Yıldırım’la ilgili herhangi bir işlem, soruşturma yapılacak mı?”

İşte bu faksımın ardından bakanlık yetkilileri konunun değerlendirildiğini, birkaç gün içinde yazılı olarak bana döneceklerini söylediler. Sürenin dolmasının ardından tekrar aynı yetkililerle görüştüm. Değerlendirmenin devam ettiğini, Bakan İsmet Yılmaz’a konunun arz edileceğini, ardından yazılı olarak bana dönüleceği söylendi.

Uzatmayayım. Aynı yetkiliyle beş altı kez görüştüm. Son görüşmemiz geçtiğimiz hafta gerçekleşti ve kendisinden ilginç bir cevap aldım: “Konu bizi aşıyor, cevap veremeyeceğiz, siz Sayın Bakan’la direk görüşün.”

Bu cevap üzerine Sayın Bakan Yılmaz’ın özel kalemini aradım. Konuyu ilettim. En yakın zamanda bana dönüleceğini söylediler.

Bu işin peşini bırakmaya niyetim yoktu. Tam dört kez Sayın Bakan’ın özel kalemiyle görüştüm. Son iki görüşmemde de şu notu ilettim: “Şike ve teşvik suçları işleyenleri Meclis bir gecede kurtardı. 15 gündür Sayın Bakan’ın konuyu sürüncemede bırakmak için her şeyi yaptığını görüyorum. Sayın Bakan da tıpkı Meclis’in yaptığı gibi çürük raporu alan Aziz Yıldırım’ı kurtarmaya mı çalışıyor?”

Özel kalem notun aynen Sayın Bakan’a iletildiğini, perşembe günü bana döneceklerini söyledi. Kendilerini cuma gününe kadar bekleyeceğimi, cevap gelmezse konuyu kamuoyuyla paylaşacağımı belirttim.

Tahmin ettiğim gibi Sayın Bakan dön(e)medi.

Şimdi buradan Sayın Bakan Yılmaz’a soruyorum. Bir günde araştırılıp ortaya çıkarılacak bu olay neden incelenmedi? Ya da incelendiyse ortaya çıkan sonuçtan niçin korkuldu? Bakanlık yetkilileriniz “bu konu bizi aşıyor” neden dedi? Konuyu inceleyecek misiniz? Sahte çürük raporu alanları ve raporu verenleri yargı önüne çıkaracak mısınız? Yoksa bir gecede şike yasasıyla Meclis’ten kurtarılanlar yine mi korunacak?

NOT: Aziz Yıldırım’ın 24 saat süresi henüz dolmadığı için artık beklemeye tahammülüm kalmadı. Mahkemeye gitmesi için cuma gününe kadar kendisine süre vermiştim. O süre doldu. Bugün sahte çürük raporuyla ilgili belgelerle hakkında suç duyurusunda bulunacağım. Umarım savcılık da Milli Savunma Bakanlığı gibi konuyu kapatmaz. Şehitlerin kemiklerini sızlatmaz.
Mehmet Baransu

[zarge]

sadece alex konusunda, işin içinde bu kadar fazla ve duyarlı (!) olan başbakan
acaba şike sürecinde bu işin ne kadar içinde oldu.....
takdirler sizin..

[Özgür Öztürk]

Peki ne öneriyorsunuz? ne yapalım ? arkaya mı yaslanalım ?

Arkadaş arkaya yaslanmakla kalmamış sigarasını bile yakmış.

[zarge]

mehmetbaransu @mehmetbaransu
Aziz Yildirimla ilgili suc duyurusu icin caglayan adliyesindeyim. Konu askerden kacmak icin aldigi sahte curuk raporu.

mehmetbaransu @mehmetbaransu
Aziz Yildirimla ilgili suc duyurum kabul edildi ve sorusturma acildi. Sahte curuk raporunun takipcisi olmaya devam edecegim.

ilgili haber

http://www.spor61.net/buransu-dan-suc-duyurusu-12753h.htm

[Sefaenes]

"Ferrari şike yaptı"
Beşiktaş'ın eski yönetici Sinan Vardar ortaya bomba gibi bir iddia attı
Beşiktaş eski yöneticisi Sinan Vardar, “2011’deki Beşiktaş-F.Bahçe maçında Ferrari şike yaptı. Penaltı şaibeli” iddiasında bulundu. Vardar, Beşiktaş-F.Bahçe maçının emniyet tarafından araştırılması için de suç duyurusunda bulundu

http://spor.haberturk.com/futbol/haber/783641-ferrari-sike-yapti

[zarge]

"Ferrari şike yaptı"
Beşiktaş'ın eski yönetici Sinan Vardar ortaya bomba gibi bir iddia attı
Beşiktaş eski yöneticisi Sinan Vardar, “2011’deki Beşiktaş-F.Bahçe maçında Ferrari şike yaptı. Penaltı şaibeli” iddiasında bulundu. Vardar, Beşiktaş-F.Bahçe maçının emniyet tarafından araştırılması için de suç duyurusunda bulundu
http://spor.haberturk.com/futbol/hab...ari-sike-yapti

biz inönüdeki maçı son dakikalarda burağın attığı golle kazanırken onlar yine alavere-dalavere ile işi götürdüler...



o maçla ilgili zamanında söylenmiş sözler :

*bugün üst üste yaptığı iki kırmızı+penaltı pozisyonu normal değildir.

*ferrari'sini satana bilge, ferrari'nin sattığına beşiktaş denir

*eğer fenerbahçe bu sezon şampiyon olursa, kendisine bir teşekkür plaketi takdim etmesi gereken kara mamba

*maçı sattığını düşündüğüm futbolcu. her kornerde ileriye çıkıp 10 dakikada geriye gelemeyen defans oyuncusu. alakasız iki posizyonda lugano'yu yere indirmeside cabası

*köstebek

*ülkedeki şu rezil şike aklama sürecinde her şeyi anladım kabullendim ama şu arkadaşın bu kadar sessiz sakin bu işten yırtışını kabullenemedim arkadaş. belki 10 yıllar sonra öğreneceğiz ayrıntılarını ama 20 şubat 2011 beşiktaş fenerbahçe macını izlerken hissettiğim tiksinme duygusu, ilk denemesinde çaldıramadığı penaltı düdüğünden sonra ikincide kırmızı ile birlikte daha sıkı şekilde becerişi ve oyundan sakince çıkışı gözümün önünden gitmiyor.

[Salih Edip]

Helal Baransuya azizi madara etti. Gerçi onun madara olması için birine ihtiyacı yok kendi kendini de madara ediyo ama olsun

[Sami Kuk]

Yeni bir mail faks telefon trafiği başlamalı bence..Birisi öncülük etsin

[onurts61]

Artık fakslık durumlar geçildi , yöneticilerle bağlantıya geçilip direk İsviçre ye gitmemiz lazım , ben kendi imkanlarımla gitmeyi kabul ediyorum , gidecek 1-2 arkadaşa da yardım edebilirim ama bizim yöneticiler neden bu işi merkezinde kovalamaz , UEFA önünden yapılacak ses getiren bir gösteri dikkatleri tekrar bu işe yoğunlaştıracaktır ,yöneticilerimizin buna yanaşmamasının tek nedeni olarak aklıma ticari işleri geliyor zarar görmesin tayyip denen şikeci bizlere bulaşmasın olabilir ama artık bu iş namus davası oldu ...

[winner]

"Ferrari şike yaptı"
Beşiktaş'ın eski yönetici Sinan Vardar ortaya bomba gibi bir iddia attı
Beşiktaş eski yöneticisi Sinan Vardar, “2011’deki Beşiktaş-F.Bahçe maçında Ferrari şike yaptı. Penaltı şaibeli” iddiasında bulundu. Vardar, Beşiktaş-F.Bahçe maçının emniyet tarafından araştırılması için de suç duyurusunda bulundu
http://spor.haberturk.com/futbol/hab...ari-sike-yapti

Ferrari'nin o maçta şike yaptığından maçın bitiminden itibaren emindim, yani şike süreci başlamadan çok öncesinden...

Şimdi bunu söyleyen bjk camiasının önemli adamlarından bir tanesi.

o maçı hatırlayalım...

Maç 2-1 bjk lehine giderken ve bjk farka giderken ferrari açık alanda herkesin görebileceği şekilde ceza sahasında lugano'ya dirsek atıyor penaltı ve kırmızı kart...

Ne pozisyon var ne yan top karambolü filan...

İnsan dirseği çaktırmadan atar dimi yok 4 hakemin de gözünün içine sokmuş pozisyonu...

Tam bir penaltı yapayım kırmızı kart göreyim pozisyonu...

O pozisyondan birkaç dakika önce de yan topta lugano'yu kucaklar, kündeler ve yere bırakır...

Ama burada istediğini alamaz ferrari hakem bariz penaltıyı çalmaz çünkü...

Bu sefer işini şansa bırakmaz hem penaltı hem kırmızı kart alır...

İki pozisyonun kahramanı da ferrari ve lugano...

Sezon sonunda şike soruşturması başlar ve ferrai kaçar gibi gider Türkiye'den...8 Temmuz 2011 tarihinden itibaren bjk haber alamaz ondan zaten bir daha da Türkiye'ye gelmez,kontratı feshedilir...

Arkasından da lugano...

Ama bu olayla ilgili somut delil yakalanamamış olacak ki soruşturmada yer almaz...

Şu linkleri tekrar izlersek bir futbolcunun rakibine penaltı yapmak ve oyundan atılmak için nasıl çırpındığını çok net görebiliriz...


http://www.youtube.com/watch?v=kwCOHB-Ur6Y

http://www.youtube.com/watch?v=wKaxH1U33nc

[zarge]

o seneki fb maçlarını izleyince gerçekten tiksiniyorum..
ferrari atılmak için herşeyi yapmış...

soruşturma o zamanlardan itibaren başlasaydı bu maçta dosyaya girerdi..

[metehan]

Ferrari'nin hareketinin şüpheli olduğu kesin ama Lugano pisliğinin maç boyunca Ferrari'ye yaptığı taciz de dikkatten kaçmasın. Yani kötü bir niyeti olmayan bir adam bile o taciz karşısından zıvanadan çıkabilirdi. Bir ara Ahmet Çakar da bu olayı gündeme getirmişti ama sonra arada kaynadı gitti. Ama artık bunların çok da önemi yok, FB'nin şikesi ispatlı.

[zarge]

cumartesi günkü eylem...

Trabzonspor taraftarlarından eylem!


Trabzonspor taraftarları, Atatürk Alanı'nda Atatürk Anıtı önünde temiz futbol eylemi yaptı.



Trabzon'da "Temiz Futbol Gönüllüleri" çatısı altında toplanan bordo-mavili taraftarlar, Atatürk Alanı'nda Atatürk Anıtı önünde temiz futbol eylemi yaptı.

Atatürk Alanı'nda anıt önünde toplanan yaklaşık 20 taraftar, "Şike ahlaksızlık değil mi Samet", "Şike hırsızlıktır", "Ey Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz TFF, Etik ve Tahkim; sizde utanacak yüz yoksa yerinize de UTANIRIZ" yazılı pankartlar açtı. Eylem boyunca sessiz kalan, son olarak alkışla tepkilerini dile getiren taraftarlar, daha sonra önümüzdeki hafta aynı gün aynı saatte buluşmak üzere parktan ayrıldı.

http://live.sporx.com/futbol/superlig/trabzonspor/trabzonspor-taraftarlarindan-eylemSXHBQ298185SXQ

[zarge]

Özerten'e kamu davası açıldı

Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı M.Ufuk Özerten hakkında "sesli, yazılı veya görüntülü bir hakaret" suçundan kamu davası açtı.



M. Ufuk Özerten hakkında Başkanımız'a hakaret ettiğinden bahisle yapılan şikayet üzerine soruşturma başlatan Başsavcılık, dava açılmasını uygun gördü. Davanın yargılaması Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi' nin 2012/605 E. sayılı dosyasıyla gerçekleştirilecek ve ilk duruşma 07.11.2012 tarihinde yapılacak

http://www.trabzonspor.org.tr/default.asp?Sayfa=HaberDetay&IND=11651#Icerik