Toplam 15 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 15 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Testi Kırılmadan... | Yiğit Gayretli Yazdı

  1. #1
    BMN Yönetim Kurulu Yiğit Gayretli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    09.12.2005
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    34
    Mesajlar
    33,938

    Standart Testi Kırılmadan... | Yiğit Gayretli Yazdı

    Öncelikle gruplara kalan takımı tebrik edeyim. Ve belirtmek isterim ki bir maç yazısı yazmıyorum. Sadece AEK maçı özelinde sezonun kalanına dair tespitlerimi paylaşacağım.

    Deplasmanda aldığımız 1-3'lük galibiyetin skor avantajıyla maça çıkmanın takım üzerinde yarattığı rehavet şaşılacak boyuttaydı. AEK asla dengimiz bir takım değil; ama bu denli boşvermişlik, ölüyü bile diriltir. Takımımız gayrı ciddi oynamakla oyunu rölantide götürmenin ayrımına gidemedi. Takımın yorgun olması gibi yorumlara katılmıyorum zira yorgun bir takım ikinci yarıda, 0-2 gibi kendileri için mucize bir skoru bularak iştahlanmış takım karşısında o tempoyu yapamazdı. Biz sadece silkindik...

    Maçla ilgili yazılmak istenirse belki çok fazla ayrıntı konuşulabilir ama detayda boğularak sonuç alabileceğimiz kanaatinde değilim. Ben sadece oynadığımız toplam 6 resmi maçın genel tablosunu okumaya çalışacağım. Sorunlarımıza önem sırasına göre madde madde bakalım:

    1) Geçen sezon Onazi'nin sakatlanarak sezonu kapatmasıyla başlayan süreçte, defansın önüyle merkez orta sahamız arasındaki bölgeyi domine edecek ve parselleyecek oyuncu sıkıntısı giderilebilmiş değil. Mikel pek tabii bunu yapabilecek özellikte bir oyuncu ama mevcut formu bunu başarabilmekten uzak. Doğan fazla savruk, Parmak fazla pasif, Sosa fazla sorumlulukla yüklü. O bölgede, topun düştüğü yerde bitecek, oyunu tutacak, alanı enine tarayacak, doğru pas opsiyonunu devamlı oluşturacak birine ihtiyacımız var. Sosa'ya fazla yükleniyoruz ve bana sağlıklı kalabilmesi pamuk ipliğine bağlı gibi geliyor. Acil çözüm...

    2) Kimilerimizin kabul etmemesine rağmen Yusuf'un gidişiyle oluşan boşluğu doldurmakta ciddi sorun yaşıyoruz. Evet Ekuban iyi bir oyuncu. Evet o bölgede delici özelliği ile faydalı da oluyor ama oyun ezberimizde Ekuban kısmı karalamaya dönüyor. Yusuf, top rakipteyken ve bizim ayağımızda 1.-2. bölgeden çıkarken 8, üçüncü bölgeye taşındığı zaman bir 9,5 numara gibi reaksiyon veriyordu. Ekuban'a bunun için kızacak değilim ama çok net görülüyor ki alışkanlıkları yüzünden top nerede veya kimde olursa olsun, klasik bir 9 numara gibi davranıyor. Bunun açık alanda faydasını görüyoruz. Ne var ki bu oyun yapısı, genel oyun karakterimize ve takım kimyasına uymuyor. Bir dişli eksik olunca çark dönmüyor.

    3) Bireysel tercih hataları da can sıkıcı boyutta. Bir takım oyuncuları her pozisyon doğru pası, şutu, müdahaleyi tercih edemez tabi; fakat bizde sorun ciddi boyutta. Özellikle orta sahada oyunu dar alandan genişletmeye çalışırken fahiş hatalar yapıyoruz.

    4) Geçen senenin aksine takım bol pas yapmaktan ziyade daha direkt hücumlarla kaleye inmeye çalışıyor. Bunu da kurguda hiçbir oynama yapmadan gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Sahayı dikine kullanma denememiz oransal olarak tırmanırken hem topla oynama hem de topla başarılı oynama yüzdemiz aşağı doğru gelmeye devam ediyor. Bu hem topu tehlikeli bölgede rakibe daha fazla bırakmak hem de daha fazla açık alanda topun peşine koşmak anlamına geliyor. Bu konu da dönüp dolaşıyor, 1. maddede değindiğim konuya bağlanıyor.

    Hasılı kelam; iyi takımız. farklı tiplerde 4 stoperimiz var, çok büyük avantaj! Farklı tiplerde 3 santraforumuz var, muazzam olay! Farklı tiplerde 3 üst düzey kanat oyuncumuz var, harikulade! Yukarıda bahsedilen sorunlar da çözümü zor şeyler asla değil. Geçen sezon bundan kat kat sıkıntılı süreçlerden alnımızın akıyla çıktık. Bunların da üstesinden geliriz.

    Son olarak da Ünal hocama bir kelam edeyim... Kenardaki oyunculardan doğru rotasyonu kullandığımız sürece yorgunluğun da konsantrasyon kaybının da önüne geçeriz hocam. Bu ikisini kaybetmek, yetenek kaybetmekten çok daha tehlikelidir.

    Testi kırılmadan diyeceğimizi dedik. Şimdi önümüzde çok sıkıntılı bir maraton var. Tüm camiaya büyük mutluluklar getirmesini, bol bol övgüler düzdüğümüz yazılarda bu mutlulukları sizlerle paylaşmayı dilerim. Sağlıcakla...

    Yiğit GAYRETLİ
    Forum Kurallarına aykırı gördüğünüz mesajları ve üyeleri kullanıcı panelinde bulunan (ikaz tuşu) tıklayarak raporlamanızı rica ediyoruz..
    Ayağa KALK!

  2. #2
    Fatih Birinci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    29.04.2012
    Nereden
    Almanya
    Yaş
    36
    Mesajlar
    3,713

    Standart

    Alıntı Yiğit Gayretli Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Öncelikle gruplara kalan takımı tebrik edeyim. Ve belirtmek isterim ki bir maç yazısı yazmıyorum. Sadece AEK maçı özelinde sezonun kalanına dair tespitlerimi paylaşacağım.

    Deplasmanda aldığımız 1-3'lük galibiyetin skor avantajıyla maça çıkmanın takım üzerinde yarattığı rehavet şaşılacak boyuttaydı. AEK asla dengimiz bir takım değil; ama bu denli boşvermişlik, ölüyü bile diriltir. Takımımız gayrı ciddi oynamakla oyunu rölantide götürmenin ayrımına gidemedi. Takımın yorgun olması gibi yorumlara katılmıyorum zira yorgun bir takım ikinci yarıda, 0-2 gibi kendileri için mucize bir skoru bularak iştahlanmış takım karşısında o tempoyu yapamazdı. Biz sadece silkindik...

    Maçla ilgili yazılmak istenirse belki çok fazla ayrıntı konuşulabilir ama detayda boğularak sonuç alabileceğimiz kanaatinde değilim. Ben sadece oynadığımız toplam 6 resmi maçın genel tablosunu okumaya çalışacağım. Sorunlarımıza önem sırasına göre madde madde bakalım:

    1) Geçen sezon Onazi'nin sakatlanarak sezonu kapatmasıyla başlayan süreçte, defansın önüyle merkez orta sahamız arasındaki bölgeyi domine edecek ve parselleyecek oyuncu sıkıntısı giderilebilmiş değil. Mikel pek tabii bunu yapabilecek özellikte bir oyuncu ama mevcut formu bunu başarabilmekten uzak. Doğan fazla savruk, Parmak fazla pasif, Sosa fazla sorumlulukla yüklü. O bölgede, topun düştüğü yerde bitecek, oyunu tutacak, alanı enine tarayacak, doğru pas opsiyonunu devamlı oluşturacak birine ihtiyacımız var. Sosa'ya fazla yükleniyoruz ve bana sağlıklı kalabilmesi pamuk ipliğine bağlı gibi geliyor. Acil çözüm...

    2) Kimilerimizin kabul etmemesine rağmen Yusuf'un gidişiyle oluşan boşluğu doldurmakta ciddi sorun yaşıyoruz. Evet Ekuban iyi bir oyuncu. Evet o bölgede delici özelliği ile faydalı da oluyor ama oyun ezberimizde Ekuban kısmı karalamaya dönüyor. Yusuf, top rakipteyken ve bizim ayağımızda 1.-2. bölgeden çıkarken 8, üçüncü bölgeye taşındığı zaman bir 9,5 numara gibi reaksiyon veriyordu. Ekuban'a bunun için kızacak değilim ama çok net görülüyor ki alışkanlıkları yüzünden top nerede veya kimde olursa olsun, klasik bir 9 numara gibi davranıyor. Bunun açık alanda faydasını görüyoruz. Ne var ki bu oyun yapısı, genel oyun karakterimize ve takım kimyasına uymuyor. Bir dişli eksik olunca çark dönmüyor.

    3) Bireysel tercih hataları da can sıkıcı boyutta. Bir takım oyuncuları her pozisyon doğru pası, şutu, müdahaleyi tercih edemez tabi; fakat bizde sorun ciddi boyutta. Özellikle orta sahada oyunu dar alandan genişletmeye çalışırken fahiş hatalar yapıyoruz.

    4) Geçen senenin aksine takım bol pas yapmaktan ziyade daha direkt hücumlarla kaleye inmeye çalışıyor. Bunu da kurguda hiçbir oynama yapmadan gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Sahayı dikine kullanma denememiz oransal olarak tırmanırken hem topla oynama hem de topla başarılı oynama yüzdemiz aşağı doğru gelmeye devam ediyor. Bu hem topu tehlikeli bölgede rakibe daha fazla bırakmak hem de daha fazla açık alanda topun peşine koşmak anlamına geliyor. Bu konu da dönüp dolaşıyor, 1. maddede değindiğim konuya bağlanıyor.

    Hasılı kelam; iyi takımız. farklı tiplerde 4 stoperimiz var, çok büyük avantaj! Farklı tiplerde 3 santraforumuz var, muazzam olay! Farklı tiplerde 3 üst düzey kanat oyuncumuz var, harikulade! Yukarıda bahsedilen sorunlar da çözümü zor şeyler asla değil. Geçen sezon bundan kat kat sıkıntılı süreçlerden alnımızın akıyla çıktık. Bunların da üstesinden geliriz.

    Son olarak da Ünal hocama bir kelam edeyim... Kenardaki oyunculardan doğru rotasyonu kullandığımız sürece yorgunluğun da konsantrasyon kaybının da önüne geçeriz hocam. Bu ikisini kaybetmek, yetenek kaybetmekten çok daha tehlikelidir.

    Testi kırılmadan diyeceğimizi dedik. Şimdi önümüzde çok sıkıntılı bir maraton var. Tüm camiaya büyük mutluluklar getirmesini, bol bol övgüler düzdüğümüz yazılarda bu mutlulukları sizlerle paylaşmayı dilerim. Sağlıcakla...

    Yiğit GAYRETLİ
    Mükemmel yazı .....ellerine ve beynine saglık

    Gesendet von meinem SM-G973F mit Tapatalk

  3. #3
    Forum Yöneticisi Cem Balcı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    16.09.2007
    Nereden
    Ankara
    Mesajlar
    13,889

    Standart

    Son olarak da Ünal hocama bir kelam edeyim... Kenardaki oyunculardan doğru rotasyonu kullandığımız sürece yorgunluğun da konsantrasyon kaybının da önüne geçeriz hocam. Bu ikisini kaybetmek, yetenek kaybetmekten çok daha tehlikelidir.
    Cümleyi pankart yapıp stada assak kaç maç sonra anlar acaba.

    Teşekkürler kaleminize sağlık.
    • Forumumuza destek için lütfen günlük olarak reklamlara tıklayalım.


    • Forum Kurallarına aykırı her türlü durumu lütfen butonunu kullanarak yönetim ekibine raporlayınız.



  4. #4
    Mehmet Fatih Silik - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    09.05.2008
    Nereden
    Almanya
    Yaş
    38
    Mesajlar
    8,830

    Standart

    Alıntı Yiğit Gayretli Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Öncelikle gruplara kalan takımı tebrik edeyim. Ve belirtmek isterim ki bir maç yazısı yazmıyorum. Sadece AEK maçı özelinde sezonun kalanına dair tespitlerimi paylaşacağım.

    Deplasmanda aldığımız 1-3'lük galibiyetin skor avantajıyla maça çıkmanın takım üzerinde yarattığı rehavet şaşılacak boyuttaydı. AEK asla dengimiz bir takım değil; ama bu denli boşvermişlik, ölüyü bile diriltir. Takımımız gayrı ciddi oynamakla oyunu rölantide götürmenin ayrımına gidemedi. Takımın yorgun olması gibi yorumlara katılmıyorum zira yorgun bir takım ikinci yarıda, 0-2 gibi kendileri için mucize bir skoru bularak iştahlanmış takım karşısında o tempoyu yapamazdı. Biz sadece silkindik...

    Maçla ilgili yazılmak istenirse belki çok fazla ayrıntı konuşulabilir ama detayda boğularak sonuç alabileceğimiz kanaatinde değilim. Ben sadece oynadığımız toplam 6 resmi maçın genel tablosunu okumaya çalışacağım. Sorunlarımıza önem sırasına göre madde madde bakalım:

    1) Geçen sezon Onazi'nin sakatlanarak sezonu kapatmasıyla başlayan süreçte, defansın önüyle merkez orta sahamız arasındaki bölgeyi domine edecek ve parselleyecek oyuncu sıkıntısı giderilebilmiş değil. Mikel pek tabii bunu yapabilecek özellikte bir oyuncu ama mevcut formu bunu başarabilmekten uzak. Doğan fazla savruk, Parmak fazla pasif, Sosa fazla sorumlulukla yüklü. O bölgede, topun düştüğü yerde bitecek, oyunu tutacak, alanı enine tarayacak, doğru pas opsiyonunu devamlı oluşturacak birine ihtiyacımız var. Sosa'ya fazla yükleniyoruz ve bana sağlıklı kalabilmesi pamuk ipliğine bağlı gibi geliyor. Acil çözüm...

    2) Kimilerimizin kabul etmemesine rağmen Yusuf'un gidişiyle oluşan boşluğu doldurmakta ciddi sorun yaşıyoruz. Evet Ekuban iyi bir oyuncu. Evet o bölgede delici özelliği ile faydalı da oluyor ama oyun ezberimizde Ekuban kısmı karalamaya dönüyor. Yusuf, top rakipteyken ve bizim ayağımızda 1.-2. bölgeden çıkarken 8, üçüncü bölgeye taşındığı zaman bir 9,5 numara gibi reaksiyon veriyordu. Ekuban'a bunun için kızacak değilim ama çok net görülüyor ki alışkanlıkları yüzünden top nerede veya kimde olursa olsun, klasik bir 9 numara gibi davranıyor. Bunun açık alanda faydasını görüyoruz. Ne var ki bu oyun yapısı, genel oyun karakterimize ve takım kimyasına uymuyor. Bir dişli eksik olunca çark dönmüyor.

    3) Bireysel tercih hataları da can sıkıcı boyutta. Bir takım oyuncuları her pozisyon doğru pası, şutu, müdahaleyi tercih edemez tabi; fakat bizde sorun ciddi boyutta. Özellikle orta sahada oyunu dar alandan genişletmeye çalışırken fahiş hatalar yapıyoruz.

    4) Geçen senenin aksine takım bol pas yapmaktan ziyade daha direkt hücumlarla kaleye inmeye çalışıyor. Bunu da kurguda hiçbir oynama yapmadan gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Sahayı dikine kullanma denememiz oransal olarak tırmanırken hem topla oynama hem de topla başarılı oynama yüzdemiz aşağı doğru gelmeye devam ediyor. Bu hem topu tehlikeli bölgede rakibe daha fazla bırakmak hem de daha fazla açık alanda topun peşine koşmak anlamına geliyor. Bu konu da dönüp dolaşıyor, 1. maddede değindiğim konuya bağlanıyor.

    Hasılı kelam; iyi takımız. farklı tiplerde 4 stoperimiz var, çok büyük avantaj! Farklı tiplerde 3 santraforumuz var, muazzam olay! Farklı tiplerde 3 üst düzey kanat oyuncumuz var, harikulade! Yukarıda bahsedilen sorunlar da çözümü zor şeyler asla değil. Geçen sezon bundan kat kat sıkıntılı süreçlerden alnımızın akıyla çıktık. Bunların da üstesinden geliriz.

    Son olarak da Ünal hocama bir kelam edeyim... Kenardaki oyunculardan doğru rotasyonu kullandığımız sürece yorgunluğun da konsantrasyon kaybının da önüne geçeriz hocam. Bu ikisini kaybetmek, yetenek kaybetmekten çok daha tehlikelidir.

    Testi kırılmadan diyeceğimizi dedik. Şimdi önümüzde çok sıkıntılı bir maraton var. Tüm camiaya büyük mutluluklar getirmesini, bol bol övgüler düzdüğümüz yazılarda bu mutlulukları sizlerle paylaşmayı dilerim. Sağlıcakla...

    Yiğit GAYRETLİ

    Can alici nokta burasi iste. Kalemine saglik Yigit!
    Bir FIRTINA tuttu bizi...!

    STSL | 2010-2011 | 7. Şampiyonluk

  5. #5
    hay1699 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    28.11.2005
    Nereden
    Bursa
    Mesajlar
    2,676

    Standart

    Geçen sene kadro derinliğimiz sıfırdı ama mecburiyetten de olsa oluşmuş iyi bir 11 vardı. 2 oyuncunun gidip 17 oyuncunun gelmesine rağmen artık 11 de yok. Başkan politikayı değiştirip popülizme kaydı demiştim. Ayan beyan ortada olan eksikleri bırakıp çilek ve krema peşine düştük. Şimdi Ünal hoca da popülizm peşinde. “Bu şehrin hayalleri” lafını duyunca aklıma Hikmet Karaman geliyor.

  6. #6
    BMN Yönetim Kurulu Yiğit Gayretli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    09.12.2005
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    34
    Mesajlar
    33,938

    Standart

    Alıntı hay1699 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Geçen sene kadro derinliğimiz sıfırdı ama mecburiyetten de olsa oluşmuş iyi bir 11 vardı. 2 oyuncunun gidip 17 oyuncunun gelmesine rağmen artık 11 de yok. Başkan politikayı değiştirip popülizme kaydı demiştim. Ayan beyan ortada olan eksikleri bırakıp çilek ve krema peşine düştük. Şimdi Ünal hoca da popülizm peşinde. “Bu şehrin hayalleri” lafını duyunca aklıma Hikmet Karaman geliyor.
    Popülizm çok iddialı bir söylem. Ünal hocanın da başkanın da söylemlerinde bir değişiklik göremedim ben.
    Forum Kurallarına aykırı gördüğünüz mesajları ve üyeleri kullanıcı panelinde bulunan (ikaz tuşu) tıklayarak raporlamanızı rica ediyoruz..
    Ayağa KALK!

  7. #7
    hay1699 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    28.11.2005
    Nereden
    Bursa
    Mesajlar
    2,676

    Standart

    Alıntı Yiğit Gayretli Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Popülizm çok iddialı bir söylem. Ünal hocanın da başkanın da söylemlerinde bir değişiklik göremedim ben.
    Tesislerde kaç günlük yemek çıkar o parayla laflarından senelik 3,5 milyon euroluk adam almaya... Kendi koyduğu 1 milyon euro maaş sınırını kendi aşmaya... Havaalanında uyurken fotoğraf vermeye vs.. Hocanın da şehrin hayalleri söylemi. Tüm basın açıklamalarında sert bir duruşla ahkam kesiyor, daha taktiksel bir yorumunu duymadım. Bütün bunlar kamuoyuna oynamaktır ki biz bu hikayelerin her türlüsüne doymuş bir taraftar kitlesiyiz. Bütün bunları adamları gömelim diye söylemiyorum. Hocanın şirazesinin bu maçta bozulması normaldir. Herhalde başkanın ayarını da banka yapılandırması bozmuş olmalı. 2 meşhur oyuncu aldık, senelik maliyetleri 5 milyon yuuro Ama 3-1’in rövanşında rotasyon yaparken adamlar yok. Gereken yerlere birkaç verimli oyuncu alıp iddialı olacakken, goygoya devam. Hayal kırıklığı yaşıyorum.

  8. #8
    Trabzonspor Kongre Üyesi

    BMN Yönetim Kurulu
    U.Sadıkoğlu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    19.06.2004
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    12,572

    Standart

    Eline emeğine sağlık kardeşim güzel özetlemişsin. Kilit nokta bu sezon 3 kulvarda rotasyonu doğru kullanabilmek fit bir Mikel ve Sturridge ile ben bu sorunu aşacağımızı düşünüyorum.
    "When you start supporting a football club, you don't support it because of the trophies, or a player, or history, you support it because you found yourself somewhere there; found a place where you belong.”

  9. #9
    pReN@_61 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    10.12.2004
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    35
    Mesajlar
    23,639

    Standart

    Güzel özetlenmiş, eyvallah.

    Sonu iyi olur umarım...

  10. #10
    erenslash - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    03.09.2012
    Nereden
    Güney Amerika
    Mesajlar
    9,147

    Standart

    testi bu ekiple kırılmış zaten

    https://www.trabzonspor.org.tr/tr/yonetim/teknik-kadro
    "Annuit cœptis"

  11. #11
    My - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    09.06.2004
    Nereden
    Aydın
    Yaş
    49
    Mesajlar
    21,511

    Standart

    Alıntı erenslash Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Şefik abi malzemeci değil miydi ya ne ara masör'lüğe terfi etti

    Vay arkadaş kulübe gel.

    Kaleci antrenörü de zmanın kovası, dansöz kıyafeti skandallı Metin Aktaş.

    Diğerlerini tanımıyorum da vardır onların bir çoğunda da acayiplikler.
    Hakan KULAÇOĞLU: "Sabırlı, sistemli ve ekonomik, tüketen değil üreten bir Trabzonspor oluşturmak."
    Murat

  12. #12

    Üyelik tarihi
    11.02.2009
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    6,816

    Standart

    Alıntı erenslash Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Gerçekten kötü...

  13. #13
    erenslash - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    03.09.2012
    Nereden
    Güney Amerika
    Mesajlar
    9,147

    Standart

    klup dernek veya çiftlik gibi tab.i üzülerek söylüyoruz bunu
    Alıntı My Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Şefik abi malzemeci değil miydi ya ne ara masör'lüğe terfi etti

    Vay arkadaş kulübe gel.

    Kaleci antrenörü de zmanın kovası, dansöz kıyafeti skandallı Metin Aktaş.

    Diğerlerini tanımıyorum da vardır onların bir çoğunda da acayiplikler.
    Büyük Trabzonsporun düştüğü hallerden bir kesit izledik
    Alıntı Alper Beyazay Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Gerçekten kötü...
    "Annuit cœptis"

  14. #14

    Üyelik tarihi
    11.02.2009
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    6,816

    Standart

    Alıntı My Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Şefik abi malzemeci değil miydi ya ne ara masör'lüğe terfi etti

    Vay arkadaş kulübe gel.

    Kaleci antrenörü de zmanın kovası, dansöz kıyafeti skandallı Metin Aktaş.

    Diğerlerini tanımıyorum da vardır onların bir çoğunda da acayiplikler.
    2 seneye fizyoterapist..........

  15. #15
    mustafakaya - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    15.12.2005
    Nereden
    Ankara
    Yaş
    52
    Mesajlar
    1,121

    Standart

    Testi kırıldı, kırılacak gibi.
    Trabzonspor şükretmedikçe şampiyon olamaz.

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. Olmadı... | Yiğit Gayretli
    Konu Sahibi Yiğit Gayretli Forum Eyüp Yusuf Trabzonspor Genel
    Cevap: 33
    Son Mesaj : 30.06.2013, 09:56
  2. Olmuyor | Yiğit Gayretli
    Konu Sahibi Yiğit Gayretli Forum Eyüp Yusuf Trabzonspor Genel
    Cevap: 2
    Son Mesaj : 03.09.2012, 00:26
  3. Testi Kırılmadan
    Konu Sahibi TekfurÇayır 61 Forum Eyüp Yusuf Trabzonspor Genel
    Cevap: 16
    Son Mesaj : 12.01.2012, 01:51
  4. Trabzonspor Camiasına Temkin Çağrısı | Testi Kırılmadan
    Konu Sahibi ozturk Forum Eyüp Yusuf Trabzonspor Genel
    Cevap: 38
    Son Mesaj : 10.11.2010, 15:40
  5. Testi Kırılmadan İBB Maçı...
    Konu Sahibi Atalay Forum Eyüp Yusuf Trabzonspor Genel
    Cevap: 126
    Son Mesaj : 15.09.2009, 16:25

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •