Mareşal Fevzi Çakmak'ı Ölüm Yıldönümünde Rahmet ve Saygıyla Anıyoruz...

[Kaya]

Mareşal Fevzi Çakmak'ı Ölüm Yıldönümünde Rahmet ve Saygıyla Anıyoruz...



Fevzi Çakmak (1876 - 10 Nisan 1950)

Kısa Kısa

Fevzi Çakmak 1876 yılında İstanbul Rumeli Kavağı'nda dünyaya geldi. Babası küçük yaştan itibaren oğlunun asker olmasını çok istiyordu. Mareşal, Rumeli Kavağı Mahalle Mektebini bitirdikten sonra, günümüzde Adlitıp olan Soğukçeşme Askeri Orta Okula gitmiş, gerek orada gerekse Askeri İdadi ile Harp Okulunda zekası ve çalışkanlığıyla öğretmenlerinin dikkatini çekmişti.

Fevzi Çakmak Harbiye'den teğmen olarak çıktıktan üç yıl sonra, erken terfi ederek kurmay yüzbaşı oldu. Osmanlı'nın zor yıllarında (Yenipazar) sancağının (Taşlıca) mutasarrıflığı ve kumandanlığını yaptı. Çok genç yaşta albaylığa terfi ettiğinde, otuz beşinci tümen onun emrindeydi. Henüz otuz iki yaşındaki genç ve cesur albay, bulunduğu bütün mevkilerde fevkalade başarılı olmuştu. Bu başarılardan dolayı 1910 yılında Kosova Kolordu Karargahının kurmay başkanlığına getirildi. O yıllarda Osmanlı idaresinde olan Trablusgarb'a saldıran İtalyanların Rumeli'de Arnavutluk kıyılarına asker çıkartma ihtimali belirince, yeniden bir Garp Ordusu kurulmuş ve ihdas edilen bu ordunun kurmay başkanlığına da Fevzi Çakmak atanmıştı. Trablusgarb Harbi bütün şiddetiyle devam ederken, hiç beklenmedik bir anda patlak veren Balkan Harbine de iştirak eden genç albay, 1913 sonlarında Anadolu'ya nakledilerek Ankara Tümen Kumandanlığına, 1914 Martında ise yine Ankara'da bulunan Beşinci Kolordu Kumandanlığına tayin edilmiş ve gösterdiği üstün hizmetlerden dolayı otuz sekiz yaşında general olmuştu. Birinci Cihan Harbi başladığı zaman emrindeki beşinci kolordu ile Çanakkale savunmasına iştirak eden Fevzi Paşa, 1915 yılı sonlarında da Anafartalar grubu kumandan vekilliğinde bulunuyordu. Savaşın en şiddetli anında, İngilizler ve Anzak askerleri Gelibolu'yu boşaltmak mecburiyetinde kalmışlardı. Genç Osmanlı Paşa'sı, 1916 Eylül'ünde Kafkas Cephesindeki İkinci Kafkas Kolordusunun, 1917 Temmuz'unda ise aynı cephedeki ikinci ordunun komutanı oldu. Kırk yaşına geldiğinde askerlik mazisi başarılarla dolup taştı.

Birinci Cihan Harbinin sonlarına doğru Osmanlı'ya ait olan Haleb ve Suriye Cephesi elden çıkmak üzereydi. Avrupa'nın ve Anadolu'nun bütün cephelerinde savaşan Türk askerlerinin büyük bölümü buraya getirilerek, yedinci ordu kurulmuştu. Bu ordunun başında yaptığı önemli hizmetler dikkate alınan Fevzi Paşa, bir derece daha artırılarak korgeneralliğe terfi ettirilmişti. Savaşçı ve yenilmez bir ruha sahip olan Türk askeri ise, cepheden cepheye yapılan sevklerden dolayı son derece bitkindi. Birliklerin bir çoğu aylardır dinlenmedikleri gibi, yiyecek yokluğundan perişan ve aç durumdaydılar. Ordularımız müttefik Alman kuvvetleriyle birlikte dört yıl süren savaşı kaybetmişler, koca Osmanlı İmparatorluğu adeta çatırdamaya başlamıştı. Askerlerin büyük bölümü terhis edilmiş, ülke neredeyse felaketin eşiğine yaklaşmış vaziyetteydi. Fevzi Paşa, Padişah Vahidettin'in bütün dirayetsizliğine rağmen, 1918 Aralık ayından 1919 Şubat'ına kadar kısa bir süre de olsa, Genelkurmay Başkanlığı vazifesini üzerine alır. Hayatı savaşlarla geçen bir Osmanlı paşası olarak ülkesi işgal altında olduğu halde, herşeye rağmen kurtuluş çarelerinin yollarını arıyordu.

Fevzi Paşa fevkalade yetişmiş bir kumandandır. Siyasi işlerden uzak olduğu gibi, dürüst ve güvenilir bir yapıya sahipti.

Mekanı Cennet OLSUN...

[ilhan]

Mekanı cennet olsun. Şimdilerde onun gibi insanlara çok ihtiyacımız var.

[Emre B.]

Mekanı cennet olsun.

[Külünkoğlu]

Ülkemizin yetişdirdiği İki Mareşal'den biriydi.
Anadolukavağındaki Baba ocağımızda bir gün misafir edildiğini Rahmetli Dedem zaman zaman söylerdi. Mareşal Fevzi Çakmak üstün hizmetlerine rağmen gereken saygı ve ilgiliyi görmediği zannediyorum.

Ruhu şad mekanı cennet olsun.

[Badaloğlu]

Ülkemizin şu günlere gelmesinde büyük emekleri çok büyük olan, bu büyük kumandanı saygı,sevgi ve rahmetle anıyoruz.Ruhun şâd olsun kumandanım...

[TSelif]

Mekanın cennet olsun büyük kumandan .

[İskender66]

Nur içinde yat büyük komutan...
Seni özlüyoruz...

[Esra Yıldırım]

Ruhu şad olsun .

[Özgür Öztürk]

Allah gani gani rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun.

[Tunga]

Herkes elinden geldiğince bu ülkeye bir katkı yapmaya çalışıyor iyi niyetiyle.

Bazen sonuçları doğru, bazen de yanlış oluyor bu yapılanlar. Bir de bazılar var ki, onlar sadece gayret etmiyor yapıyor da. İşte bunlara bir örnek olan ve "Mareşal" rütbesine (aslında ünvanına) erişmiş seçkin bir Türk Askeri Fevzi ÇAKMAK.

Ne mutlu bizlere ki böyle yetenekli, çalışkan ve dürüst liderlere sahip olmuşuz.

Ben de kendisini saygıyla anıyor, bu konuyu gündeme getiren Kaya'ya da teşekkür ediyorum.

[Gamze]

Saygı ve rahmetle anıyoruz büyük kumandanı.Mekanı cennet,ruhu şad olsun.Türk evladı dününü ve ona bugününü yaşatanları unutmasın.

[CeSS]

Bu vatani bizlere armağan eden, canlari pahasına savunan herkesten Allah razi olsun.

Sevgili Komutanımızı bir kez daha rahmetle aniyoruz...

[Gürkan]

Ruhu Şad Olsun.Rahmetle Anıyoruz.

[macka61]

Atatürk ve silah arkadaşlarından Allah razı olsun

[hayat61]

Ruhu Şad olsun.

[Kaya]

Fevzi Paşa'nın Mareşalliğe Yükselişi

Türk Ordusu zaferden sonra Fevzi Paşa'nın önderliğinde büyük bir ıslahat hamlesine girişmişti. Askeri birliklerimiz gerek mühimmat, gerekse techizat yönünden yeniden konuşlandırılmış bir hale getirilmiş durumdaydı. 19 Ekim 1923'te Cumhuriyet'in ilan edilmesiyle birlikte Gazi Paşa'nın önderliğinde, vatan savunmasının yanısıra ülke kalkınmasına da büyük önem verilmeye başlanmıştı. Fevzi Paşa, Sakarya zaferinin başlangıç günlerinden yani 5 Ağustos 1921'den 3 Mart 1924'e kadar Genelkurmay Başkanlığı görevini vekaleten yürütmesine rağmen, asaleten atanması hakkında herhangi bir görüş belirtmemekteydi. Zira o yapısı gereği, makam ve mevkiye fazla değer vermeyen son derece mütevazi bir insandı. Ancak, Türkiye Büyük Millet Meclisi bu değerli kumandanı hak ettiği mevkiye yükseltmeyi, Gazi Paşa'nın istek ve arzuları doğrultusunda bir önerge ile gündeme getirmişti. 3 Mart 1924 günü yapılan açık oturumda mebusların alkışları arasında kürsüye gelen Gazi Paşa, tarihi konuşmasında şunları söylüyordu:

"Muhterem Efendiler, askeri harekat bir zaruret haline gelince, Başkumandanlık muslihane (sulh) ve siyasi teşebbüsler icabı olarak fiile koymayı tehir ettiği taaruz kararını tatbik mevkiine vaz'a (konulma) ve taarruz yapmaya karar verdi. Ordumuzun kabiliyet ve kudreti hakkında ve hazırlığı derecesinde dair imanımız berkemal idi. Fakat bir defa daha Erkanı Harbiyei Umumiye Reisi Fevzi Paşa Hazretleri cepheye gittiler. Ben de cepheye gittim ve vatan nihayete kadar ordumuzu tekrar gözden geçirdik. Düşman mevzileri, düşman ordusu da tetkik edildi. Bu son teftişimizin neticesin de, mevcut olan kanaat ve imanımızı kuvvetlendirdi ve o zaman kat'i olarak taarruz hazırlığı için emir verdim.

Efendiler; taarruz, ötedenberi Erkanı Harbiyei Umumiye Reisi Fevzi Paşa Hazretlerinin pek derin ilme ve bilgiye, pek derin feyz ve tecrübelere dayanarak hazırladığı plan dahilinde vuku bulacaktı. Bu plan dahilinde hazırlık emri verildikten sonra, bittabi maksadımızı gizlemekte fayda görüyorduk. Onun için evvela Erkanı Harbiyei Umumiye Reisi ve sonra Başkumandan tekrar Ankara'ya döndü. Ankara'ya dönüşte, Vekiller Heyetindeki muhterem arkadaşlarla beraber vaziyeti bir daha mütaala ettik. Vaziyet umumiyeyi bilhassa siyasi vaziyeti tahlil eyledik.

Efendiler; Kemali hürmet ve tebcil (tebrik) ile zikretmek mecburiyetindeyim ki, taarruzun icrası hususunda ayni kuvvet ve kanaatle bana iştirak eden zevattan birincisi muhterem Erkanı Harbiyei Umumiye Reisi Fevzi Paşa Hazretleridir.

Fevzi Paşa, işte bu mazhariyete erişmiştir ki, Başkumandanlığın usulü dairesindeki inhasile Büyük Millet Meclisi tarafından Müşirliğe (Mareşalliğe) terfi ettirilmiştir."

Fevzi Paşa Mareşal olduktan sonra Türkiye Büyük Millet Meclisine, Milli Mücadele komutanlarına (Mareşallik) payesi verilmesi için teklifler sözkonusu olmuşsa da, bunların hiçbirisi kabul görmemiştir.

[sweetrose]

Mekteb-i Şahaney-i Harbiye'nin yetiştirdiği, Türk Ordusunun ender komutanlarından, Mareşal Fevzi Çakmak'ı rahmet ve saygıyla anıyorum. Osmanlı İmparatorluğunun en buhranlı dönemlerinde bile askerliğin namus ve şerefini, gereklerini en iyi şekilde yerine getiren, Milli Mücadelede Mustafa Kemal'in eşsiz yoldaşı, Genelkurmay Başkanı ve devlet adamı Paşamızı bugünlerde bizlere bıraktığı bir çok emanetin sahipleri ( bekçisi değil ) olmaya devam edeceğz...


Herkes unuttu; biz kaldık, bizi unuttular, kimse kalmadı...

[mHİÇYILMAZ]

:bayrak:

Türkiye Cumhuriyeti kurucularından, Mareşal unvanı almış, Cumhuriyet döneminin ilk, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 2. Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak atamıza tanrıdan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun.

Mareşal Fevzi Çakmak 12 Temmuz1922 - 3 Mart1924 (Orgeneral)/ 3 Mart1924 - 12 Ocak1944 (Mareşal)