Başlıyorum izledikçe yorum atarım
Türk dizileriyle pek aram olmadığı için yayınlandıktan ertesi gün Börü'yü izlemeye başladım. Verdiği mesajlar ile dikkat çeken içinde keşke aşk meşk olayları dönmeseydi dediğim ama genel anlamda benzeri dizilere kıyasla ortalamanın çok çok üstünde bir dizi.
Yabancı dizilerde ise Peaky Blinders'ı ve La Casa De Papel'i aynı anda tamamladım. Son zamanların meşhur "anlatmaya gerek yok görüyorsunuz" sözleri bu iki yapım için de geçerlidir tabi La Casa De Papel'i irdeleyen çok oldu sosyal mecralarda haklı oldukları yerler yok değil ama kattığı heyecan yeterlidir özellikle Berlin karakteri için destanlar yazılabilir... her iki diziyi de tavsiye ederim.
Zuğaşi BerepeÇoban Express™
Başlıyorum izledikçe yorum atarım
"We are here to preserve democracy , not to practice it."
Börü'deki aşk meşk mevzuları aslında biraz mecburiyet.
Yapımın seyirciyle arasındaki samimiyet bağını kurması için daha kolay bir yöntem yok. Dizideki karakterlerin gerçek hayatta var olduklarını, bizim gibi insan olduklarını, Terminatör/Robocop vb olmadıklarını anlatmanın en etkili yolu.
Hata yapıyorlar, aşık oluyorlar, zaafları var... Salt kahramanlık pompalasa, bugün kimse Börü'yü böyle şevkle konuşuyor olmazdı.
Forum Kurallarına aykırı gördüğünüz mesajları ve üyeleri kullanıcı panelinde bulunan (ikaz tuşu) tıklayarak raporlamanızı rica ediyoruz..Ayağa KALK!
1 nisanda yeni bölümleri ile basliyor
gencligimize geri dönüs...
"Şairin dediği gibi, ben artık şarkı dinlemek değil, şarkı söylemek istiyorum."
Ünal Karaman
ONUR KALACAK ONURSUZLAR GIDECEK
bir spor animesi de benden Haikyuu bi deneyin çok iyidir
https://youtu.be/SWOteY_ibRs
Bakalım Hannah kızımız olmadan ortaya nasıl bir hikaye çıkacak ?
https://www.imdb.com/title/tt0979432/
Boardwalk Empire üzerine dizi var mı? Varsa bilelim yani
Westworld 2.sezonu başlamış ilgili arkadaşlara duyurulur
Trabzonspor'u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir davranış değildir.
Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı.
Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti.
Özet bir cümleyle başlayayım , bu diziden Masum'dan aldığım tadı aldım.Ben izleyiciye "dinleterek" değil de , "izleterek" bir şeyler anlatan yapımları bir tık daha seviyorum , metinleri efsaneleşmiş yapımlar elbette istisnadır.İki yapım da gerçekten izletiyor kendini , içine çekiyor.İnternet dizileri Türk dizi sektörüne seviye atlattı.Televizyonlardaki gereksiz bakışmalardan,diyaloglardan ve en önemlisi de yapaylıktan uzak,sansür saçmalığının olmadığı,izole , görselliğin üst düzey olduğu işler ortaya çıktı.Şahsiyet de bu yorumları sonuna kadar hak eden bir dizi.
Mantık /kurgu hatalarına takılıp kalmayı seven birisi değilim , onu da yeterince tartışıyorlar zaten.Onu geçiyorum o yüzden.
Karakterleri tabi ki Haluk Bilginer götürüyor.Masum'da oynadığı role çok benzer bir karakter var ortada , yaşının ve tecrübesinin etkisiyle sırtlamış yine.çok abartılıyor denilir ama ben bu adamda en ufak bir yapmacıklık göremiyorum , sanki günlük hayatının akışının içinden bir kesit alıp diziye koymuşsunuzcasına oynuyor.
Cansu Dere normalde görmeye alıştığımızdan farklı olarak Nevra Komiser rolüyle karşımızda.9.bölüm bitti ben tam olarak alışamadığımı söyleyebilirim.
Müjde Ar yine hakkını vererek oynuyor , hele ki sanırım 8.bölümde bir gönderme vardı ki izlerseniz hatırlarsınız bu yazdığımı
Yan karakterlerle oluşan emniyetteki ofis ortamı biraz Holywood özentisi gibi olsa da özellikle başkomiser rolünde gördüğümüz Necip Memili beklediğimden çok daha iyi oynuyor.
Şebnem Bozoklu ve Ateş de iyi olsa da bence dizi Haluk Bilginer üzerinden yürüyor aslında öyle de olması gerekiyor belki çünkü Agah beyin hastalığı ve işlediği cinayetler işleyişi oluştuyor zaten..
Mekan seçimleri de çok başarılı.Olayın üzerine kurulu olduğu 2 yerden 1.si Beyoğlu.Agah beyin klasikliğine , klişeleşmişliğine ve tabiri caiz ise "eski" insan olmasını anlatabilen , oturduğu çook eskilerden kalma apartmanı , kıyafetleri , çoraplarına, arabasına varana kadar yakışan bir yer olmuş Beyoğlu.
İkinci mekan ise bir Anadolu kasabası olan Kambura.Küçük bir Anadolu kasabası , burda olan burda kalır , "dışarıya" birşey söylemek yakışık almaz anlayışını yansıtan , aslında Anadolu taşrasındaki tutuculuğu da kısmen yansıtan bir yer olmuş.
Bir diğer değinmek istediğim konu müzikler..
Introdan cinayet sahnelerindeki tempoyu arttıran müziklere kadar , zaman zaman Agah beyin hüzünlendiği sahnelerdeki sanat müziği seçimlerine varana kadar kesinlikle çok başarılı..Verdiğim listeyi normal zamanda da açıp dinliyorum.
-> https://open.spotify.com/user/ayyapi...WQd4ywFphevMtx burdan ulaşabilirsiniz.Uzun zamandır bu kadar başarılı müzik seçimlerinin olduğu bir Türk dizisi izlememiştim sanırım.
Şu anda ilk 9 bölümü yayınlandı dizinin ve karakterler iyice oturdu, Kambura vurgusu , Agah beyin rahatsızlığından dolayı yapma ihtimalinin olduğu hatalar ve akış tam olarak oturdu bence.Üzülerek söylüyorum 12 bölüm olacakmış , yani kaldı son 3 bölüm .. İlk 6 bölümü yayınlandıkları zamanda hep peş peşe izlemiştim , 7-8-9 u sadece 1'er gün arayla bekleyerek izleyebildim . Geceleri izlemesi daha zevkli oluyor böyle ışığı kapatın falan kulaklığınızı takın derim , gerim gerim gerilir içine girersiniz dizinin böylece
Finali de merak ediyorum bakalım nasıl yapacaklar..Bu sıralar farklı bir soluk arayanlara bu bağımsız yapım tavsiyemdir Puanım 10 üzerinden 8 , 2 puan da kısa sürecek diye kırdım
`
Daha yazılırdı da aslında spoiler olur diye sahnelerden örnekleme yapamıyorum maalesef..
Son olarak şuraya introyu bırakayım ne kadar farklı olduğu konusunda bir fikriniz olur.
Konu -Samet tarafından (20.05.2018 Saat 21:42 ) değiştirilmiştir. Sebep: ekleme,düzeltme.
"We are here to preserve democracy , not to practice it."
@-Samet eyvallah dostum
Şahsiyet ile ilgili bugün ofiste bir arkadaş anlatıyordu
hemen hemen senin yorumlar ile örtüşüyor
Cansu Dere ne şanslı ki hep iyi bir ekip ve projede rol alıyor
Ezel de iyi olduğunu söyleyemem
Netflix üyesi olduğum ilk ay bu muhtemelen ilk haftasonu bayağı bir bölüm bitiririm
senaryo için Hakan Günday daha öçnce okumadım lakin arkadaşım iyi sağlam bir yazar olduğunu söyledi , onuda ilk fırsatta okuyacağım
BMN KOCAELİ
Game of Thrones için telif hakkı sıkıntısı var. 6. sezona kadar geldik orda tıkandık kaldık
Bilgisi olan var mı ?
The Sopranos ?????
No one wins. One side just loses more slowly.
Bu yazıyı ilk gördüğümde hemen ilk baştaki Haluk Bilginer resminden sonra okumayı öylece bıraktım. Diziyi dün sabaha doğru bitirdim ve bir kaç yorum yapmak istedim. Ama ondan önce senin paylaşımı okudum. Hemen ilk bölümden sonra diziyi geceleri izleyip bitirmeye karar vermiştim. Ona bile değindin yani. Yazacak bişey bırakmamışsın vallahi.
Milli Takımım TRABZONSPOR
Al aşaa, vur yukari, Dik Oyna!!!
Helalin adı kaldı, onu gören yok.
Haram kapışıldı, hâlâ doyan yok. Yusuf Has Hacip
Dip isimli diziye de başladım hemen Şahsiyet'den sonra.
Başta Dip de enteresan geldi bana ama Şahsiyet gibi bir diziden sonra izleyince baya bir sönük kaldı benim için. Dizinin bir çok sahnesinde ambulansın içinde Trabzonspor atkısı olmasına rağmen pek izlemek gelmiyor içimden. Galiba en iyisi önümüzdeki hafta sonu devamını getirmek.
Konu ibrahim tarafından (20.06.2018 Saat 09:45 ) değiştirilmiştir.
Milli Takımım TRABZONSPOR
Al aşaa, vur yukari, Dik Oyna!!!
Helalin adı kaldı, onu gören yok.
Haram kapışıldı, hâlâ doyan yok. Yusuf Has Hacip
"We are here to preserve democracy , not to practice it."
Black Mirror son sezonunu erteleye erteleye aylar olmuş,nihayet izledim.Senaryoyu vasat bulduğum bir iki bölüm hariç;özgünlüğüyle,seyirciye empati yaptırmasıyla,gri karakterleriyle "Vay be" dedirten şahane bir dizi.
Benim için ilk üç şöyledir,
1 - S2B4 "Beyaz Noel"
2 - S1B3 "Senin Tüm Geçmişin"
3 - S3B1 "Dibe Vuruş"
https://twitter.com/empiremagazine/status/1036990994892423171
@Murat' @Yiğit SARI
bizim reyiz'e yazık ettiler.
superman e rolü kendi istediği için mi yoksa Tatlıtuğ avantajından mı verdiler acaba
download.jpeg
Daha önce verilmiş olabilecek bir tavsiye. Öyleyse kusura bakmasın bilenler.
Diğerleri, tarih meraklıları ve özellikle benim gibi 2. Dünya Savaşı'na ilgisi olanlar devam edebilir
10 küsur bölümlük bir belgesel onun için dizi başlığına yazmak istedim.
Belgeselde renklendirilmiş orijinal görüntüler kullanılmış.Bence en çarpıcı noktası budur. Özellikle geçen bölümde Polonya'daki konsantrasyon kamplarının açığa çıktığı bölümde gerçekten çok etkilendim ve insan olmayı, hırsı, Hitler'in ve Nazi Partisinin zihniyetini bir kez daha sorguladım.
Belgesel yanlış hatırlamıyorsam 13 bölümden oluşuyor , Hitler ve Nazi Partisinin yükselişi, Pasifikte ki Japon tehdidi, Hitler'in Orta /Doğu Avrupa ve Rusya'ya ilerleyişi, Rusların dönüşü, Midway, Çöl tilkisi Rommel, İngilizlerin istihbarat ve radar sistemlerinin gelişmesiyle savaşın seyrinin değişmesi, ABD nin savaşa müdahil oluşu.. Kısacası savaşa dair herşey.
Her bölüm yaklaşık bir olayın kendi kronolojisi içerisinde ilerliyor , örneğin 1. Dünya Savaşı sonrası Alman halkına uygulanan ambargolar içerisinde Nazi Partisinin yükselişi , Hitler'in iktidara gelmesi , Reicshtag yangını bir bölüm, İngilizlerin istihbarat sistemlerinin gelişmesi bir bölüm gibi gibi...
Eğer savaş baştan sona tek bir örgüde anlatılsa belki daha karmaşık olabilirmiş diye düşündüm bir an.
Şu an için 10 küsurlu bölümlerdeyim, son birkaç bölümde müttefikler kesin zafer elde eder diye tahmin ediyorum
İki noktaya degineyim, şu Enigma İmitation Game filmini çok duydum izleyemedim, Dunkirk ü ise sinemada izlemiş biri olarak diyorum ki, şu belgeseli izlerken her iki film de her iki olayda tarihsel gerçekliği ile bütünleştiği için benim gözümde çok daha bir anlamlandı, dolayısıyla bu iki film de bu kapsamda listeye alınabilir. Yani evet müttefikler o sahile sıkışıp kalıyor ama o noktaya nasıl gelinmis onu görmek daha bir hoş oluyor.
Bu arada belgesel Netflix te HD olarak var , İngiliz aksanı olsa da anlaşılır bir dil var.
Ayrıca YouTube da da olması lazım hatırladığım kadarıyla, tabi ona altyazı bulunabilir internetten sanırım.
Bu zamana kadar 2. Dünya savaşı ile ilgili izlediğim en kapsamlı çalışma diyebilirim, daha iyisi veya kapsamlısı varsa öneri olarak bekliyorum.
İyi seyirler.
Konu -Samet tarafından (15.09.2018 Saat 10:21 ) değiştirilmiştir.
"We are here to preserve democracy , not to practice it."
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)