Sayfa 2 Toplam 4 Sayfadan BirinciBirinci 1 2 3 4 SonuncuSonuncu
Toplam 90 adet sonuctan sayfa basi 26 ile 50 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Þiir / Hikaye / Deneme Çalýþmalarýnýz

  1. #26
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    29.05.2004
    Yaþ
    42
    Mesajlar
    380

    Standart

    Besinci Mevsim, Siirlerin gerçekten süper.Bence kesinlikle ve kesinlikle süper. Ben de acizane siirle ilgileniyorum. Serkan'in siirleri sona dogru açilmaya basliyor Serbest siir için biraz kisa ama çok iyiler.Ben de bir kaç siirimi göndereyim.Umarim hosunuza gider.

  2. #27
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    29.05.2004
    Yaþ
    42
    Mesajlar
    380

    Standart



    ELLERIMDE URLAR


    Simdi bir isligin türküsünde dolasmaktadir
    Seytan benimle tüm sehri...
    Yirtik elbiseli çocuklarin ögrenme merakidir gözlerim
    Topragi hinca hinç dolduran betondan taslar yesermektedir
    Küçükken çaldigim erik, agaci kesilen gövdesinde;
    Köklerine dislerini geçiren metal kepçeye,
    Ab-i hayatini vermektedir...
    Bugün karbondioksit tükürdügüm sokaklarda,
    Oksijen içmis dudaklarim
    Herkese sormakta sasirarak;
    Neyin dogru neyin egri oldugunu...
    Bir kuvvetle vurmakta sikisan gögüs kafesine,
    Mahpus kalan özlem
    Eylül kokan sevinçlerim, katiksiz gülüslerim
    Ve çirpinan umutlarim saldirmakta yarina
    Bu son nefesin can çekisen siddeti, bu kelimelerin gölgesi
    Kenar mahallelerde bulurdu gövdesini
    Simdi sana demirden uçurtmalar yapacak ellerim,
    Kimseler vurmasin diye, vuramayacak!
    Mil çekecek karanligin gözlerine yeniden dogan günes
    Dünyayi kahreden sözler söyleyip kulagina...
    Yokluk sadece var olmak için varolmayacak
    Kitaplarin yüzlerinde, hayalet gibi sinen yokluk!
    Simdi bir isligin türküsünde seytan düsünmektedir kibirini
    Lokmalari sayilan cennetin, kalin enseli günahina
    Kulaklarini patlatan bir çiglik olmaktadir
    Ben ve kelimelerin gölgesi...


    Bu da Gökhan adinda bir Trabzonsporlu Arkadasimizin Siiri

  3. #28
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart



    [img]smileys/smiley32.gif[/img]gerçekten [img]smileys/smiley32.gif[/img]demek bu sayfayi kurcalamasak son bir kaç gündür nice cevherlerin oldugunu göremeyecegiz aramizda... teknik kelimelerle maneviyat ihtiva eden kelimeleri güzel harmanlamis yukaridaki siir..


    devam bmn... söyleyecek 'söz'ü olan herkes yazsin buraya... ileride bmn dergisi edebiyat bölümünde yayinlanacak bunlar diyorum size[img]smileys/smiley17.gif[/img][img]smileys/smiley2.gif[/img]

  4. #29
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart



    evet biraz degisiklik yapiyorum formatta... eski defterden zaman içinde degisik olaylar karsisinda yazdigim ufak tefek notlari aktarayim bu sefer.. bazilari iki misra gibi.. bazilari bir irdeleme.. bazilari ise yasadiklarimin kaleme dökümü gibi...

    • Iki günü esit olan zarardaysa biz iflas edeli yillar oluyor dostum?

    • Dert miknatis olsaydi demir gibi adamdim muhakkak?

    • Magluplar dernegi kuruldu bugün? sag olsunlar baskan beni seçtiler dostlarim?

    • Yillarca talih kusunu bekleyen talihsiz! Nereden bilecektin ki baykusun gelecegini?

    • Dönüsü olmayan karanlik bir yoldaysan dua et ki tünel olsun? ya dipsiz bir magaraysa!

    • Bir iletisimsizlik var iletisim çaginda yeni nesil ve ebeveynleri arasinda? ilk grup direkt uçmak istiyor, ikinciler ise sürekli olarak kelebek olmak için önce tirtil olmak gerektigini hatirlatip duruyorlar? anladigim kadariyla bütün mesele bu?

    • Hayata sondan baslasak acaba diyorum?farzi muhal yetmisinden baslayip sifirlasak yasami? olaylar karsisinda takinacagimiz tavirlar nasil olur ki? 30-40 yil ayni yastiga bas koydugumuz esimizle bir randevu alabilmek için yirmili yaslarimizda türlü saklabanliklar yapar miydik mesela?

    • Yikilan hayaller çöplügünden topladiklarinin üzerine bir tutam umut saçip, sonra bunlari sahiplerine geri satanlari düsündüm de aradaki farki cebe indirerek köseyi dönmelerine sasmamak lazim! Zira hayaller o kadar mukaddes ve tatli, umut da bir tutamcik bile olsa öyle çekici ki?

    • Nereye gitsem ayni sey? insanlar hep bir seylerden sikayetçi? dil ile ikrar etse de ayni zamanda kalbi ile de tasdikleyerek haline sükredeni görmedim desem yeridir?

    • Gerçege dönüsmüyor en mukaddes rüyalar/Malum dillerde sükür, kalbimizde riya var?

    • Sildim anilari hep birer birer/Kalanlarini da dostlar yediler?

    • Ömrü boyunca omuzlarda tasinmak için neler yapmamisti ki? nasip son gününeymis? üstelik sürekli tekrarladigi söz de ?ben kimseye yük olmayi sevmem?di. Hayat bir garip?

    • Yarinin umutlari için bugünden kundak hazirlayanlar gördüm bir elin parmaklari kadar? oysa kefenini biçenleri sayamadim bile?

    • Tevekküllü Irakli Annenin Yavrusuyla Diyalogu
    • [/list]
      - Anne gökyüzünden rahmet yagar derdin ya
      - Evet yavrum?
      - Öyleyse bu yagan bombalar ne?
      - Hakkin rahmetine kavusmamiz için bir vesile yavrum? Hakkin rahmetine kavusmamiz için kildigi vesilelerden sual olunmaz yavrum?

      • Issiz bir dag basinda kardan adam yapmak isterdim? ve sirtina gocugumu geçirmek? bilirim ki çocuklarin kardan adam yapmadigi, kar topu oynamadigi yerlerde kar da üsür?

      • Çektigin acilar için tüketme gözyaslarini? saadet dolu günlere kavusma umudunda sakla birkaç damla sevinç gözyasini?

      • Henüz harama uzanmamis ellerimizle, kötü söz çikmamis dillerimizle, sehveti tatmamis bedenimizle ve en önemlisi o saf çocuk yüregimizle söz vermeliydik birbirimize? ?Hayat hep belden asagi vursa da, insanlar nankör olsa da ve zaman çok seyi alip götürse de ruhumuzdaki iyiligi sonsuza dek muhafaza edecegiz? iste belki o zaman en zor günlerimizde içimizdeki çocuk bu sözümüzü hatirlatirdi bize? hayati baslangiçta iskalamak ne kötü?

      • Dostoyevski hakliydi? aslinda hepimiz birer Karamazov?uz? çogunluk Mitya? bir kisim Ivan? ah Alyosa?lar o kadar az ki?

      • Zaman rüzgari toz pembe bulutlari önüne katar götürür? ve karsinda duran tüm gerçekligiyle hayattir dostum?
      • [/list]
        fficeffice" />selamlar...

  5. #30
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    Faik Yýlmaz - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    01.09.2004
    Nereden
    Trabzon
    Mesajlar
    24,560

    Standart



    YANARSIN


    INCI GIBI DISI OLSA


    MELEGIN BIR ESI OLSA


    DÜNYANIN GÜNESI OLSA


    SEVME SAKIN YANARSIN





    SAÇINA BIR SEYLER TAKAR


    BIRDE KAS ALTINDAN BAKAR


    GÜZELLIGI ÇOK CAN YAKAR


    BAKMA SAKIN YANARSIN





    ESERKEN ASKIN YELLERI


    DAGILIR SAÇIN TELLERI


    UZANIRSADA ELLERI


    TUTMA SAKIN YANARSIN





    KAPILIP GITME SDAKIN BU NARE


    BULUNMAZ O ZAMAN DERDINE ÇARE


    BIR GÜN KAVUSMAK ÜMIDIYLE YARE


    BEKLEME SAKIN YANARSIN


    F. YILMAZ

  6. #31
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    23.08.2004
    Mesajlar
    680

    Standart



    Cenk, Adem ve Faik tebrikler.


    Cenk güzel notlar çikartmissin, tam kitaplik[img]smileys/smiley2.gif[/img]
    Ancak bir konuda yanildin, asil ben tarz degisikligi yapicam[img]smileys/smiley17.gif[/img]

    Bir durum kesit karalamasi....

    ALTI AYDA DEVRI HAYAT
    ...Tüm bunlar neden beyninde yankilanmisti bilemiyordu, halbuki kus civiltilari onu çagiriyordu. Böyle saçma rüyalara dalmaktansa belki de uyanmasi daha iyi olacakti. Saat tam 07:00?di. Her zamanki gibi, ilk is olarak kahvesinin suyunu isitmak için dügmeye basti. "Ah hayat, ne kadar siradansin" dedi.


    fficeffice" />

    Dün gecenin yorgunlugunu üzerinden atip, dinç kalabilmek için dusa girdi. Biraz ayilmak nesesini yerine getirecekti "unutulurmu yoksa birgün sesler, yüzler, sokaklar... bunca yasanmisliktan sonra hiç unutulmayacaklar.." diye sevdigi sarkiyi mirildanmaya basladi, en çokta nakarati seviyordu "ince uzun duvarlar, kaç hayat yasadiniz söyleyin.. sesler, yüzler, sokaklar..."




    Suyun sesi yerini kahvenin davet sesine birakti, üzerine en sevdigi mavi elbisesini giydi. Kahvesini eline aldi, pencerenin önündeki koltuguna çekilip, disariyi izlemeye koyuldu. Yapraklar nasil da süzülüyordu... Insan ömrü de böyleydi, her gün ömür agacimizdan bir yaprakti ve birer birer dökülüyordu. "Bir gün hiç bir sey kalmayacak geride" diye düsündü.




    Hüzünlendi, esini hatirladi, böyle bir sonbahar günü tanismislardi, doganin hüznüne inat bir sevinç yasamislardi. Ilk aski da onda tatmisti aslinda, o güzel gözler, tebessümler, beraber yapilan kir gezileri.. artik fotograflarda kalmisti. Ya o sesine ne demeli. Her seferine kalbini oksayan. Ne kadar da özlemisti onu. En iyisi bekleyenlere gecikecegini haber verip onu ziyaret etmekti. Yerinden dogruldu, üzerine hafif bir rüzgarlik aldi, disari çikti. Bahçesindeki çiçeklerden bir demet yapti. Ah en çokta zambaklar.. Zambaklari ne de severdi.




    Onlari kopartmaya kiyamadi, "onu koklar gibi zambaklari kokladi" yanaklarindan süzülen damlalara aldiris etmedi. Dogruldu, bir elinde demetleri aldi, diger eli damlalari ariyordu, "yanimda olsaydi o da mutsuz olmami istemezdi" diye söylendi. Yola koyuldu, disaridaki ilik meltem elindeki demeti oksadikça,burnundan vücudunakir kokusu doluyordu. Bahçe kapisinin gicirdamasinin ardindan 10 dakika olmustu ve oradaydi.




    Ayaklari titremeye basladi, aradan bir yil geçmesine ragmen kabul edememisti bu hain terkedisi. Gözlerindeki bugu her adimda artiyordu, yaklasti, yaklasti... derken kendisine hakim olamadi, hedefine vardiginda elindeki demetin üzerine yigiliverdi. Kus civiltilari, rüzgarin sesi, yapraklar ve hiçkiriklar... Hepsi birbirine karisti bir sögüt gölgesinde. Yerdeki papatyalar dile gelecekti bu tablo karsisinda. Hepsi boynunu egdiler.. sustular.. rüzgar sustu, kuslar sustu... Kisa bir sessizlikten sonra hiçkiriklar yerini haykirislara birakti.




    "Neden yaptin bunu? Neden? Hani beraber ayrilacaktik bu istasyondan, varmiydi habersiz, erken bilet almak? Sen olmadan yasayamam diyordum. Bak görüyosun yasiyorum. Lanet olsun yasiyorum! Her günüm izdirapla, sessizlikle, hayalinle geçiyor. Oysa daha çocuklarimizla paylasacagimiz mutlu anlar olacakti. Sadece ben kaldim onlarla. Kendim için olmasa da onlar için yasamak zorundayim. Iste sensiz dogacaklar, seni göremeden dogacaklar. Daha önce de söylemistim ikizlerimiz olacak, isimleri de karar verdigimiz gibi Gülnur ve Talha...?




    Beraber salincak kurduklari sögüt agacinin dallarina seslendi, üzerine tirmanip günesin batisini kimbilir kaç kez izlemislerdi. Sayisini kendisi bile bilmiyordu, ancak her ani hatirliyordu. Deli dolu üç sene... Gençligin en güzel yillarinda birbirlerine sarmasik misali sarmalanmislardi. Kaderleri agacin üzerindeki belli belirsiz izlere inat keskin hatlarla isaretlenmisti. Tek vücuttular. Birbirlerini görmeseler bile hissedebiliyorlardi. Her sey mükemmeldi. Ancak farkinda olmadiklari bir kurgu vardi, hersey ellerinde degildi. Bunu farketmeyi istemedi. Onun kopusunu kabul edemedi.




    Daha fazla konusamiyordu, onsuz hayatin zorluklari üzerine yeterince agirlik yapiyordu zaten. Kafasini kaldirdi, gözlerini sildi. Derken arkasinda duran bir seyin gölgesini farketti. Üzerine sinen bu karanlik neydi? Burada ne ariyordu?




    Arkasina döndü. "Aaa o da nesi?"...



    Jeremi paytak adimlarla yanina dogru gelmisti, dahasi agzinda küçük bir not vardi.



    ?seni hala seviyorum?




    Gözlerine inanamadi, bu yazi, bu imza.. hayir olsa olsa bir sakaydi bu. Ama hiçte komik degildi. Kagidi eline aldi arkasina bakti bostu.




    Alelacele eve döndü, postaci birsey birakmisti.




    ?Merhaba canim, bugün dogumgünün, aksilik çikmazsa aksam sana bir süprizim olacak, bu kez çok sasiracaksin?




    Neydi bu organize ve bir o kadar acimasiz bir sakamiydi? Kani donmustu, titriyordu. Yatagina girdi, üzerine yorganini çekti, hiç bir seye anlam veremiyordu.


    Kendini kaybetti, gözleri sokun etkisiyle kapanmisti.




    Derken sevdigi o sarkiyi tekrar duydu; Zuhal Olcay?di ?"unutulurmu yoksa birgün sesler, yüzler, sokaklar... bunca yasanmisliktan sonra hiç unutulmayacaklar.."




    Ve ilik bir buse.. ?iyi ki dogdun canim, üstün açik kalmisti, dikkat et bugün dogumgünün, bu aksam sana güzel bir süprizim olacak, hastalanmani istemem, oyunbozanlik yok.? Ardindan bir ilik buse daha. Uyandigini anladi. Yeniden hayat bulmustu. Yüzünde güller açti.




    Tüm gücüyle sarildi, ?ne olur sus bir sey söyleme, siki siki saril bana? dedi damlalarin gözbebeklerinde kirildigi isiltili gözlerle.




    Saate tekrar bakti, 07:06. Alti dakikalik özlem alti ay gibi gelmisti...




    Edited by: saglam

  7. #32
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart



    oo deneme-hikayeye döndük Serkan [img]smileys/smiley17.gif[/img]maalesef eski denemelerim edremittekaldi bir cd ye kopyalamistim... sana eslik edemeyebilrim bu konuda.. yine de kara kapli deftere bir göz atariz[img]smileys/smiley2.gif[/img]bu arada bu tür hikayeler yazmayi pek beceremiyorum... kurgu ve anlatim güzel.. evet... diger arkadaslari da bekliyoruzEdited by: BesinciMevsim

  8. #33
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart



    ben yine daha iyi bildigim konuya dönüyorum...
    NASIP
    Unutulmus ask mevsimi yasanan
    Gözler yasli, kalpler kirik-tarumar?
    Seller gibi üstümüze bosanan
    Hüzün yagmurudur? tükendik ey yar?
    fficeffice" />
    Yoklugun sathidir kalan geriye,
    Umudun yemyesil çagindan simdi
    Düssek de bakmistik hep ileriye
    Hani o mukaddes yarin bizimdi?

    Paramparça sevda, perisan haller
    Yollarin sonuna varmisiz hayret!
    Dogmadan ölüyor tatli hayaller
    Ve isterse hayat harciyor evet?

    Nasip çile imis, sefa mahsere
    Böyle bilip yemin etmedik mi biz?
    Vicdanina danis dönüp bir kere
    Temiz gelip temiz gitmedik mi biz?
    C.K

  9. #34
    Panther - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.08.2004
    Nereden
    Ankara
    Yaþ
    36
    Mesajlar
    142

    Standart



    Besinci Mevsim çok hos sözler var bazilari çok hosuma gitti siirlerinde güzel. saglam arkadasimiz zaten forumlara yaziyor gerçekten türkçemizi iyi kullaniyor.. bu sayfayi yavas yavas okuyacagim hepsini okuma firsatim olmadi..


    Belki sizinkiler kadar iyi degil ama, lise2 ögrencisinin kaleminden bir siiri aktarayim size. ufak edebiyat hatalarini mazur görün ciddi anlamda ilk siirimdi. yorumlarinizi bekliyorum..


    RÜYA


    Bir zil sesi duydum, karanligin içinden;
    Hemen dogrularak, isigi açtim birden,
    Kosarak geçiverdim, bir hisimla antreden
    "Kim O?" diye seslendim çekinerek,inceden
    "Benim" diye yanitladi, yumusak ve derinden
    Kapiyi araladim, karsimda duruyordu
    "Davet etmek yokmu" deyip tatlica soruyordu
    Ellerim titreyerek kapiyi iyice açtim,
    Içeri buyur edip, hemen salona kaçtim.
    Geldi salona birden,dalgalandi saçlari
    Hala üzerimdeydi, can yakan bakislari,
    Yaklasti yanima, bir öpücük kondurdu,
    Damarimda akan kani, bir hisimda dondurdu
    Gülümseyerek döndü, aniden arkasini
    Söylemeye baslamisti, ayrilik sarkisini
    Kapiyi çekti gitti, bakakaldim öylece
    Takip etmek istedim, yakalardim böylece
    Çiktim apartmandan, attim kendimi yola
    Çaresiz kosuyordum, vermeden durak mola
    Takilip düsüverdim, her tarafim çamur..
    Gözyaslarimla yarisiyordu yagiyordu yagmur.
    Gök gürledi ardindan, yer sarsildi birden
    Elimde senin resmin, siçrayiverdim aniden
    Hemen yatmak istedim, yine gelirsin hemen
    Beki bu kez kalirsin, benimle hiç gitmeden...


    Ahmed Can
    13.07.2004 03:11

  10. #35
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    23.08.2004
    Mesajlar
    680

    Standart



    Cenk Bey'den misilleme gecikmemis[img]smileys/smiley2.gif[/img]
    Bu arada Ahmed Can'da gümbür gümbür geliyor, belli.


    Kimse bana sormadi"Serkan sen neden serbest yaziyorsun?" ya da "Serkan edebi unsurlarla neden bizi bogmuyorsun" diye.


    Bunun iki cevabi olabilir. Birincisi "bu isten anlamayip, kolaya kaçmak" ki muhtemeldir digeri ise; okudugum bir siirdeki uyak düzenini çözdügümde, okudugum dizeden bir sonraki dizenin son sözcügünü tahmin edebiliyor olmamdir.Arti bir çok siiri inceleyin, kafiye elde etmek içinyazilmis kasinti cümlelere rastlayabiliyorsunuz.


    "Edebi unsurlarla bogma meselesi" ne gelelim. Bunda da hemen hemen ayni seyi savunurum."Yazdiklarimiz sade ve akici olmali ki, karsidaki kisi sonuna kadar yorulmadan okuyabilsin"


    Netice itibariyle; sevgili Cenk kadar profesyonel olana kadar, insanlarin kulaklarini fazla tirmalamamak için bu tarzi seçtigimi diyebilirim.


    Bu kadar zirvaladiktan sonra bir iki cümle sunayim sizlere...



    YÜZLESME

    Benim degilmis gibi yabanci,
    Benmisim gibi simsicak.
    Bulmaca sanki kördügüm,
    Sorular cevap bulmayacak.

    Ya birakacak kendine has bir aci,
    Ya kalacak sessiz, gözlerden uzak.
    Hep rüyalarimda gördügüm,
    O mutlu son hiç olmayacak.

    Sebebi yok, sonucu sanci,
    Gerçeklerden saklan dur köse bucak.
    Titrek mum gibi söndügüm,
    O alev yeniden yanmayacak.


    12temmuz.



    Edited by: saglam

  11. #36
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart

    [QUOTE=saglam]


    Kimse bana sormadi"Serkan sen neden serbest yaziyorsun?" ya da "Serkan edebi unsurlarla neden bizi bogmuyorsun" diye.


    Bunun iki cevabi olabilir. Birincisi "bu isten anlamayip, kolaya kaçmak" ki muhtemeldir digeri ise; okudugum bir siirdeki uyak düzenini çözdügümde, okudugum dizeden bir sonraki dizenin son sözcügünü tahmin edebiliyor olmamdir.Arti bir çok siiri inceleyin, kafiye elde etmek içinyazilmis kasinti cümlelere rastlayabiliyorsunuz.


    evet serkan 2. bahsettigin konuda haklisin.. zaten ben de nu yüzden siir yazmiyorum artik.. bahsetmistim nesir daha çok ilgilendiriyor beni.. zira siirin kafiyelisini seviyorum ve dedigin bir sonraki dizenin hangi kelimeyle bittigini tahmin etmek de sikiyor adami.. ve üstelik o kelimeler genelde ayni...


    bu arada sen de sonlari kafiyeli yazmissin bu sefer[img]smileys/smiley2.gif[/img]biraz ara verelim.. arada yukaridaki gibi yazan gençler de olur belki.. onlar da ya da digerleri de yazsin.. iyice sohbet sayfasina çevirdik burayi yahu[img]smileys/smiley17.gif[/img]


    selam ve muahbbetle

  12. #37
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    23.08.2004
    Mesajlar
    680

    Standart

    Peki Cenk, biraz setin önünde birseylerin göllenmesini bekleyeyim
    Diger arkadaslar bu sirada daha aktif olsunlar, bu topic unutulmasin[img]smileys/smiley1.gif[/img]

  13. #38
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart



    su kahredici maçtan sonra umudum iyice azaldi.. eski defterden bir dörtlük buldum.. her sene sampiyonluk umuduyla baslayip her sene kahira dönüsen bu senaryoyu görmekten biktim.. daha erken ama inanç ve umut kaybi özellikle rakiplerine kaybedince artiyor..
    ZAMAN IÇINDE
    Tohumlar ekersin ya çocuk hayallerinle
    Yazik ki büyüdükçeekinler talan olur
    Bunlar gerçektir deyip tutarsin ellerinle
    Avcunu açtigindaher biri yalan olur?


    Edited by: BesinciMevsim

  14. #39
    Trabzonspor Kongre Üyesi

    Üyelik tarihi
    08.06.2004
    Nereden
    Ýstanbul
    Yaþ
    56
    Mesajlar
    1,167

    Standart






    Sevgili Arkadaslar,


    Bu güzel basligi açtiginiz ve böylesine emsalsiz çalismalar gönderdiginiz için çok tesekkürler... Siiri çok sevdigim halde, tek satir yazacak kadar yetenegim yoktur... Ya da ben öyle zannediyorum. Her neyse, buna karsilik, düz yazi babinda acizane bir seyler karalarim. Asagidaki yazim, karalahana.comsitesinin ana sayfasinda "karalahanacilar'dan gelenler" adli bölümde yayinlandi. Buraya da aliyorum. Umarim bir parça da olsa ilginizi çeker.


    Sevgilerimle...


    UZAK DÖNENCE:
    Geldi?
    Yine geldi... Gidecek, yine gelecek? Yine gelecek, yine gidecek? Dünya durdugu müddetçe? Bu böyle devam edecek? Meteoroloji?nin ?yaz henüz bitmedi? seklindeki raporlari da birkaç gün sürecek ilik bir avuntudan öteye geçemeyecek?Sonbahar?dan bahsediyorum, kolaylikla anlamis oldugunuz üzere? Su ?hirka mevsimi?nden? Kursunî gökyüzü? Sertlesen, hoyratlasan ve artik iyice soguyan rüzgar? ?Bu kadar serinlediginiz yeter? diyor sanki? ?Simdi biraz da üsüyün bakalim.? "Biraz" dedigi zaman dilimi, benim gibiler için bir asirdan farksiz halbuki...

    Oldum olasi sevemedim su mevsimi. Aramizda ona bayilanlar, ?en romantik mevsim? gözüyle bakanlar elbette vardir. Kimseyi de böyle düsünüyor diye suçluyor ya da yadsiyor degilim ama ben sevemedim iste?

    Günes her geçen gün daha erken veda eder bizlere, günün birinde bir daha hiç gelmeyecegini hatirlatmak istercesine. Sanki bir adada yasiyorsunuzdur da, kapkara deniz gün be gün üstünüze üstünüze gelir? Her gün birkaç metre daha? Sikistiginizi, daraldiginizi hissedersiniz. Çok iyi biliyorsunuz ki, adanin size kalan bölümü iyice azalacak ve uzun bir süre bu daracik alana mahkûm olacaksiniz. Ve yine çok iyi bildiginiz bir sey daha, o kapkara denizin size biraktigi alanda da rahat rahat dolasamayacaksiniz. Yagmur, çamur, soguk, kar, palto, kaskol, soba, odun, kömür, vize, final... Asik suratli hocalar, kasvetli fakülte binasi... Siyah-beyaz film gibi üniversite yillari...

    Çocuklugumun geçtigi Salpazari'nda basladi bu sonbahar sendromu... Bilen bilir, Salpazari daglarin arasinda kaybolmus bir küçük kasabadir. Günes, yaz geçip de öteki dönenceye dogru epeyce mesafe katettigi günlerde, Salpazari'na karsi iyice cimrilesir. Hele kisin en kisa günlerinde, saat 11.00'de görünüp 13.00'te Kabasakal Tepesi'nin arkasina saklandigini, 15.00'ten sonra söyle bir göz kirpip az sonra da battigini bilirim. Belki de ben yanlis hatirliyorum, dedigim gibi henüz çocuktum. Yanlisim varsa Salpazarli arkadaslar lûtfen düzeltsinler.

    Evet, iste o yillarda, sonbahar gelip de okul basladiginda, sabahlari buz gibi evde kalkip hep birlikte okula giderdik. Nedense Salpazari'nda sonbahar deyince aklima sadece o buz gibi okul sabahlari geliyor. "Hep birlikte okula giderdik" dedim, çünkü Annem ile babam ögretmen, kardesim ile ben de ögrenciydik. Aslinda bu "buz gibi sabahlar" sadece birkaç güne mahsustu. Yazin bitip de sonbaharin basladigi ve evde sobanin henüz kurulmadigi günler... Yoksa çok sükür ne odun-kömür derdimiz oldu, ne de aman aman bir geçim sikintimiz... Salpazari gibi bir yerde kari-koca maasli, kendi evinizde oturuyorsunuz, meyve-sebzenin önemli kismi köyünüzden geliyor zaten... Belki de ben çok nane molla bir yapiya sahiptim. Bir insan nasil görmez o günlerde dogadaki renk cümbüsünü? Ve nasil bundan bir haz almaz?

    Sonra Istanbul yillari... Liseye gidiyorum... Artik "buz gibi sabahlar" yok belki ama Hababam Sinifi filmlerindeki müdürden farksiz bir müdürümüz, ruh hastasi hocalarimiz, üzerimizden silindir gibi geçip bizi yamyassi eden bir müfredatimiz var. Öyle kiyida kösede bir lise degil bu, Istanbul'un en söhretli liselerinden birisi ama hosgörünüze siginip ismini açiklamayayim. "Sayin" Müdür, okula olan asiri talebi "çok iyi" degerlendiriyor, akil almaz meblaglarda "kayit parasi" aliyor, tiklim tiklim siniflarda ders yapilmaya çalisiliyor, ders yili devam ederken de en ufak bir disiplinsizlik durumunda ögrencinin okulla iliskisi kesiliyordu. Böyle bir kazaya kurban gitmeyen ögrenciler ise, yukarida belirttigim gibi ruh hastasi hocalar ve kasten daha agir uygulanan müfredat altinda yamuluyorlardi. Anlayacaginiz, bir tür manevi iskenceydi bu. Okulu ögrenciyle, kasayi da para ile doldur, ondan sonra baski, baski, baski... En nihayetinde "giden gider, kalan saglar bizimdir" de... Tasvir etmeye çalistigim bu kâbus ortaminda belki pek sonbahar figürü yok ama böyle bir okulda egitim sezonunun açildigi günlere isabet eden bir mevsim benim gözümde ?günah keçisi? olmayi yeterince haketmisti zaten?

    Neyse, hafif sayilabilecek bir hasarla liseyi sene kaybetmeden atlattik. Sonra geldi üniversite? Çok mu zor bir fakülteydi? Hayir, öyle bir niteleme yapmak haksizlik olur. Fakat ne yazik ki, sonbahar ben ve benim gibilerin gözünde hiçbir olumsuz gelismeye sebep olmasa bile ilkokuldan üniversiteye kadar hep egitim sezonunun baslangicina ?yardim ve yataklik etmek? gibi affedilmez bir suça sahipti.

    Bizim fakültede bütünlemeler eylül ayinda olurdu. Yani tatil dönüsü. Eh, üzerinize afiyet benim de fakülte hayatimda hiç bütünlemesiz bir yilim olmadi. Bütün bir eylül ayi bütünleme sinavlarina hazirlikla geçer, sonra (yine sonbaharin bir parçasi olmak durumunda kalan) birkaç bos günden sonra yeni bir egitim sezonu. Karanlik deniz üzerinize üzerinize geliyor, günes ardina bile bakmadan uzak dönenceye dogru kosuyor, hazan yapraklari havalarda uçusuyor, rüzgar gitgide zalimlesiyor; hayatin tatli renkleri soluyor, soluyor, soluyor?

    Bu masum ve romantik mevsime çok mu yükleniyorum dersiniz? Evet, belki de haklisiniz. Ben de bir süre önce ?Tahsil hayatim artik çok gerilerde kaldi. Buz gibi sabahlar daha da eskide?Yakin bir gelecekte bu mevsimin ortadan kalkacagi derecede bir iklim degisikligi beklenmedigine ve ben de ömrüm oldugu müddetçe bu mevsimle birlikte yasayacak olduguma göre, acaba aramizda bir sulh saglanamaz mi?? diye düsündüm. Düsündüm düsünmesine de, bu sene bunu gerçeklestiremedim. Öyle kolay bir sey olmadigi asikâr bu barisin? Kimbilir, belki gelecek yillar bu uzun darginligin sonunu getirebilir. Baska çarem de; göçmen kuslar gibi, her hazan mevsiminde günesin pesine takilip uzak dönenceye yakin bir yerlere gidecek halim de yok çünkü?

    Bülent Sirin

  15. #40
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart



    agabey buraya ugradigin için tesekkürler.. yazini okudum.. sonbahar tartismasi eskiden beri vardir.. aslinda ben de tercih etsem onu seçerdim.. kim bilir çocuklugumun hep çok sicak iklimlerde geçmis olmasi ve sonbaharin getirdigi bir nebze serinlik etkendir bunda.. belki de yasama dair diger seyler.. ben mevsimleri besleyen sairin bir siirinden aldim kullanici adimi... ve su an düsünüyorum da besinci mevsim insanin iç dünyasi aslinda.. orada mevsim hangisi ise hayatta da onu hissediyoruz... neyse bu hüzünlü ve bir o kadar kizgin oldugum gece de daha iyi cevap yazmak istedim ama bu kadari geldi elimden.. diger arkadaslar daha ayrintili degerlendirir belki yazinizi.. bu arada yazdigim siirlerin hepsi ünv. yillarindan.. su an bende nesirciyim.. ama bir nebze çesni olsun diye yaziyorum eski siirleri buraya. .ve sagolsun Serkan da eslik ediyor.. yoksa toplumumuzun siirden çok nesre ihtiyaci oldugunun farkindayim..


    selam ile..

  16. #41

    Üyelik tarihi
    01.07.2004
    Mesajlar
    61

    Standart

    Gözleri o kadar yesildi ki etrafinda inekler otluyodu[img]smileys/smiley2.gif[/img]Edited by: MeKanSiZ

  17. #42
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    29.05.2004
    Yaþ
    42
    Mesajlar
    380

    Standart



    Geceleme


    Neler çektim geceleri
    Neler çektim bir bilseniz...
    Karanligin pençeleri
    Ruhumu destiler.Sessiz...

    Dökülen her bir damla kan
    Oldu gurub vaktine renk
    Her sabah ayri heyecan
    Her sabah ayri bir ahenk

    Sizin yildiz sandiginiz
    Göz yaslaridir gecenin
    Tatli rüzgar çigligidir
    Manasiz dibacelerin...

    Ve tan yeri agiriyor
    Iste bir gün, bir gün daha...
    Günes beni çagiriyor
    'Durma kul, yürü Allah'a'


    Adem / ShadoW

  18. #43
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    29.05.2004
    Yaþ
    42
    Mesajlar
    380

    Standart



    II.
    Ve Yokluk tüm gücüyle varligin kalbindedir.
    Her gece yarisini geçtiginde saatler...
    Bir el sigara tutar,digeri atestedir.
    Artik geçen an gibi manasizdir vaatler.

    Akil bir kaçis arar her yer mayin tarlasi
    Bu yüzdendir her yanda kan kokan bir karanlik
    Ki ruhun aydinligi,rahata kavusmasi
    Cennete benzetilen rüyalardadir artik


    Adem / ShadoW

  19. #44
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart

    shadow... benzer stillerde yaziyoruz[img]smileys/smiley17.gif[/img]gerçekten iki sirde çok hosuma gitti.. tebrikler..

  20. #45
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    29.05.2004
    Yaþ
    42
    Mesajlar
    380

    Standart

    Begendigine Sevindim.ben hececiyimdir.Hece ve aruz..Henüz aruzu tam sökemedim ama az kaldi

  21. #46
    Muhalif - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaþ
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart



    epey asagiya indi bu konu.. eskilerden bir siir daha ünv. yillarindan.. o zamanlar yasadiklarimla ilgili.. biraz stili de degistireyim hem.. aaabb[img]smileys/smiley17.gif[/img]
    YALNIZLIGA HICRET
    Doydum gayri yalanlara
    Halka dair planlara
    Selam olsun kalanlara!
    Tükendi iyi niyetim.
    -Yalnizliga hicret ettim?
    fficeffice" />
    Soytarilar pazarinda
    Umut aranmaz yarinda
    Sabittir hal nazarinda
    Vakarim ve ciddiyetim.
    -Yalnizliga hicret ettim?

    Ben yaraliydim derinden
    Dostlar memnundu halinden
    Kalkan olmadi yerinden
    Uyanmadi cemiyetim.
    -Yalnizliga hicret ettim?

    Isik bogar yarasayi
    Unutmusum bu yasayi
    Heyhat? çarmihta Isa?yi
    Gördüm artti kasavetim.
    -Yalnizliga hicret ettim?

    Yavastan oldu kaçisim
    Öz benlige yönelisim
    Aynilasti disim-içim
    Meger buymus eziyetim.
    -Yalnizliga hicret ettim?

    Maskeli balo son buldu
    Ruhum ezadan kurtuldu
    Her hücrem O?nunla doldu
    Anlatilmaz hürriyetim.
    -Yalnizliga hicret ettim?



  22. #47
    Guests
    Ziyaretçi

    Standart

    Arkadaslar;trabzonspor veya güzel siirlerini bir arsivde toplayip siir kitabi cikarmak istiyorum.bu konuda bazi yerlerden bilgi aldim.suana kadar buradan ve normal benim yazdigim 25 yakin güzel siir var.sizlerde begendiginiz güzel siir ve hikaye vs gibi seyler yazip benim bu çalismamda yardimci olursaniz sevinirim.

  23. #48
    the king - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25.07.2004
    Nereden
    Bursa
    Yaþ
    49
    Mesajlar
    456

    Standart



    ayrilis


    son cirpinislarin sesi bu


    senenin son dalgasindan


    elveda beyaz kopukler


    duslerin arkada kaldigi gun


    koparilmak varmis acimasizca


    2001 / karadenize



  24. #49
    TheCrow - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    03.08.2004
    Nereden
    Ankara
    Mesajlar
    4,361

    Standart



    Biraz tarzi degistireyim müsaadenizle arkadaslar...


    ------------------------------------------------------------ ------


    Telefon rüyasinda mi çaliyordu,yoksa rüya görmüyordu da uyanik miydi idrak etmekte oldukça zorlaniyordu...Nihayet beyni parmaklarina mesaji iletmekte muvaffak olmus ve cep telefonunu kavrayip üzerinde yazan numarayi tanimak için sabahin dördünde hafizasini zorlamaya çalismisti."Hayirdir insallah!.." diye geçirdi içinden,ve korkuyla kizginlik karisimi,biraz da merak ihtiva eden bir ses tonuyla "Efendim?!." diyebildi sonunda...


    -Alo...


    -Efendim,buyrun...


    -Kiminle görüsüyorum acaba?..


    Insani katil etmeye yetecek bu soru karsisinda,bir-iki saniye konusamadi,yine de sakin olmaya çalisarak,ama pek de beceremeyerek


    -Kimi aramistin kardesim sen?.. diye dislerinin arasindan hirladi...


    -Pardon abi,o numara 05.. ... .. .. mi acaba?


    -Evet,bir yaramazlik mi var?Bir kaza mi,cenaze mi?..


    -Yok yok sakin olun.Benim adim Durmus,özel bir sektörde gece bekçisiyim abi...


    -Yav kardesim nedir derdin,ne ariyon beni kargalar kahvaltiya oturmamisken?...


    -Abi ben dün yeni bir hat aldim da,kontürlü...


    -Eeee?..


    -Kampanyasi varmis,seçecegin bir numaraylabir sene boyunca ücretsiz görüsebilirmisim...


    -Kisa kes be adam,sabah kalkip ise gidecem,bana niye anlatiyorsun bunlari?..


    -Ben de sey ettim abi,baktim öyle görüsmek istedigim biri yok,bari dedim sey olmasin hakkim,sizin numarayi seçtim abi!...


    -Hink!..Neeee?..Niye kardesim manyak misin?..


    -Öylesine kafadan attim yani,hem okunusu da güzel geldiydi...


    -Ulan embesil,bir arkadasini,akrabani,sevgilini seçseydin ya?..Çattik yaaa!...


    -Abi lütfen kirici olmayalim.Senin numarani seçtik diye kendini agirdan satma...Benim sevgilim yok,ailemle de darginim görüsmüyom...Arkadaslarimla hep görüsüyom zaten,niye hakkimi ziyan edeyim ki,enayi miyim ben?..


    -Lan bana bak,bir daha beni ararsan seni bulur boynunu koparirim ona göre,ben her gece seni mi dinleyecem ulan uykumu birakip?..


    -Tehdit etme bozusuruz ha!..Kardesim bu benim en dogal hakkim tamam mi?Istedigin numarayi seçebilirsin dediler,illa ki akraba,yavuklu olacak diye bir sey demediler,ben de seni seçtim,hem bedava niye seçmeyeyim ki?..


    -E ne faydasi olacak sana?..Yani bedava diye?..


    -Abi gece nöbetlerde feci canim sikiliyordu,hem fena mi iste iki laflariz,muhabbet ederiz geceleri...


    -Lan hiyar ben geceleri uyuyup gündüz çalisan bir sahisim,beni sakin bir daha arama,hadeee...


    -Abi ben sormustum,sonradan sey edersek numarayi degistirebilir miyiz diye,mümkünü yok olmaz dediler.Yani ben seni aramazsam,bir senelik bedava hakkim heba olacak,niye olsun ki,ben anlamam ararim abi,hiç alinmaca gücenmece yok...Yani simdi bir düsün,sen olsaydin bir sene bedav....


    -YETEEEEERRRR...Kes ulan,aramayacaksin tamam mi?..Bu numarayi hemen telefonundan silip bir daha da aramayacaksin...


    -Senin uykun beni baglamaz abi,ben ararim,hakkim ne de olsa...


    -Ulan sana da,hakkina da...Tamam ulan ara.Ama ben de seni sabahlari arayip uyandirmazsam adam degilim,nöbetten sonra on bes dakikada bir uyanirsan o zaman aklin basina gelir artik...


    -Abi ama bu kampanya tek tarafli...Yani sen beni arayinca bedava degil,istersen sen de bir hat al,benim numarayi seç,bizim arkadas var ucuza aliriz sana ordan?..


    -Hirrrssssss,gikhhhhhnhhh...


    -Abi,orda misin abi,ne oluyor o sesler de ne?..


    -Ulan olum,bunu sen istedin,numarani gazeteye ilan verip "arayana bedava yemek var,gündüz saatlerinde ararsaniz pesine de tatli" diye yazdiracam,sonra belediye erkekler tuvaletine de "ara beni,boya beni" diye senin numarani yazacam,yapmazsam adam degilim...


    -Ahanda!..Sagol abi,tesekkür ederim,büyüksün abi,aslansin abi,kaplansin abi...


    -Ne seviniyon angut?..


    -Benim kampanyada bir de sey var abi,arandigin kadar kontür kazan seysi var...Artik kontüre de para vermem ne güzel,ooohhh bedava kontür,bedava muhabbet daha ne isterim...


    -Bak sana ne diyecem...Bizim mahallede fistik gibi bir kiz var,saat gibi kiz...


    -Nasil saat abi?


    -Kum saati,salak...Onun numarasini vereyim sana da onunla bedava konus?Hem baglarsin belki ha?..


    -Valla mi?Tamam,ama numarayi degistiremiyoz ki?..


    -Tamam problem degil,ben sana yeni hat alirim,bu da benden olsun,kiyagimi da unutma...Ama nasil gönderecem sana ben karti...Hah tamam,sen adresini ver ben sana postalarim...


    -Büyüksün be abi,yaz... ..... ..... . .... . . .. .. . .... .......


    -Evet,eveeet,tamam...Simdiorda misin...Tamam bekle sakin bir yere ayrilma,ayrilan toptur...Hanim sen de kalk bana elbiselerimle tüfegimi getir!...





    ---SON---


    Edited by: TheCrow

  25. #50
    Forumdan Uzaklaþtýrýlmýþtýr
    Üyelik tarihi
    23.08.2004
    Mesajlar
    680

    Standart

    [img]smileys/smiley2.gif[/img]
    [img]smileys/smiley32.gif[/img]

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanýcýlar

Þu anda 1 kullanýcý bu konuyu görüntülüyor. (0 kayýtlý ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. Cevap: 1081
    Son Mesaj : 22.10.2018, 14:34

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajýnýzý Deðiþtirme Yetkiniz Yok
  •