gerçekten benim de hislerime tercüman olan bir yazı....hayali bile güzel....
Mourinho'ya açık mektup
Sevgili Mourinho; Avrupa Futbol Şampiyonası'nda doğduğun şehir Setubal'de kalmış ve senin kariyerini de yakından izleyen bir futbolsever olarak zoru sevdiğini biliyorum. Ama tahminim bizim Trabzonspor ile yaşadığımız zorlukların büyük bir bölümünü hayatında görmemişsindir. Sonuç olarak zaman tam zamanı. Bu taraftar seni her halinle kabullenmeye razı. Sana düşen bu takımı Avrupa'nın zirvelerine çıkartmaktır.
Sevgili Mourinho,
Ben Nevzat Aydın. Ntvmsnbc.com adındaki Microsoft ve NBC'nin de içinde yeraldığı Türkiye'nin çok önemli bir internet basın kuruluşunda spor yazarlığı yapmaktayım. Geçtiğimiz hafta içerisinde Roman Abramovich ile olan sıkıntılı sürecinizin ardından istifa ettiğinizi – ettirildiğinizi öğrendim. Bundan sonra kariyerinizi İtalya'da geçirmek istediğinizi sık sık dile getiriyorsunuz. Size bu mektubu yazmanın tam sırası diye düşündüm.
Ben bir Trabzonspor taraftarıyım.Trabzonspor, Türkiye'nin kuzeyinde Karadeniz kıyısında ufak bir kent. İklim deseniz, İtalya'ya ve Porto'ya benzer, yabancılık çekmezsiniz. Denizli'ye UEFA kupası maçında gelmiştiniz, oradan bayağı uzak aslında. Kent ufak ama futbolu büyük, bir başka büyük. Türkiye'de İstanbul takımlarının dışında şampiyonluğu kazanan tek takım Trabzonspor. Trabzonspor'un tarihinde birçok başarılar var ama kulübün son 20 sene içerisinde bulunduğu durum hiç de iç açıcı değil. Arada kazanılan 3 Türkiye Kupası ve ikisi şanssızlık biri de Cem Papila adındaki bir hakem yüzünden şampiyonluğun kaybedildiği ve ligin ikinci bitirildiği üç sezon var. Hani sizin 2003-2005 yıllarında aldığınız UEFA'nın Yılın Teknik Adamı ödülü var ya; işte onu Türkiye'yi Dünya Kupası'nda 3. yaparak 2002'de kazanan Şenol Güneş de bizim efsanevi kaptan ve teknik direktörümüz.
Sorarsanız 'Peki UEFA'nın ödül verdiği hem de Trabzonlu bir teknik direktörünüz varken neden bu teklifi ona götürmüyorsunuz?' diye, 'O üçüncü yaptığı Milli Takım yüzünden kendi federasyonuyla mahkemelik oldu. Ne biz ne de Türkiye'deki futbol adamları onun değerini bilemedik. Şimdi Güney Kore'deki dostluk elçimiz.'
Ülkemizdeki futbolun durumundan biraz bahsedeyim. Sizi buraya çağırıyoruz, futbolun durumunu anlatmamak olmaz. Federasyon başkanı on senedir görev başında, son zamanlarda spor bakanı ile atışıp duruyorlar. Teşvik primi ve şike iddiaları var. Gerçi siz bunları Portekiz'de de yaşamıştınız. Kulüpler Birliği diye 1. ligdeki takımların yöneticilerinin oluşturduğu bir kurum var ancak tam ne yapıyorlar neden varlar ben de bilemiyorum. Bu arada bu kulüplerin tamamı federasyon başkanına karşı ve arada bir deklarasyon falan yayınlıyorlar ama federasyon ülkenin siyasi olan olmayan tüm güçlerine rağmen dimdik ayakta duruyor. Milli Takımımızın İsviçre maçlarında yaşanan olaylardan sonra aldığı ceza ise daha yeni bitti. Zaten o süreçten haberiniz vardır diye tahmin ediyorum.
Trabzonspor'un şu anki durumunu değerlendireyim. Siz anlaşma imzalamadan önce gelip takımı kendi evinde kendi taraftarının önünde izlemek istersiniz ama bu şu anda mümkün değil. Ligin henüz ilk maçında 1-0 öndeyken maçın bitimine 30 saniye kala taraftarlarımızdan 40 kişi sahaya rakip oyuncuları dövmek için girdiğinden 5 maç seyircisiz oynama cezası aldık. Ancak tabii ki prensipte anlaşırsak ben size tribünde basın kartı ile bir yer ayarlamaya çalışırım.
Trabzonspor güç olarak ligin iyi takımlarından. 6 yabancı hakkının olduğu ligimizde 1 veya 2 yabancı ile sahaya çıkıyor. Transferin bitmesine saatler kala 2 tane çok iyi tanıdığımız oyuncuyu – Tomas Jun ve Ersen Martin - kadromuza kattık. İkisi de zaten 2 senedir bizim oyuncumuzdu ama olsun. Biz transferi severiz, ligin başında teknik direktörümüz ve yönetim düet yaparak kadroyu bir ara 46 kişiye çıkarmışlardı.
Yönetim bayağı kötü. Birkaç ay önce ciddi anlamda sallandılar ve 6 kişi istifa etti ama yerine 6 yedek üye göreve getirildi ve yoluna ağır aksak devam ediyor. İstifa edenler hemen fırsattan istifade Aralık ayında kurulacak yeni yönetime aday olduklarını belirttiler. Tipik 3. dünya ülkesi futbol ve yönetici sendromları işte. Başkan Nuri Albayrak göz göre göre demin bahsettiğim taraftarın sahaya indiği 3-0 kaybetmemiz gereken maçı, kazanmamız gerektiğinin üzerine gitti, canlı yayınlara katıldı. Federasyona, bir üst merci olan Tahkim Kurulu'na denmedik laf kalmadı. Sonucunda sahada kazanmak üzere olduğumuz maçı haklı bir şekilde masada 3-0 kaybettik. Olan da aylardır gerilen taraftara ve takıma oldu tabii.
Teknik direktörümüz Ziya Doğan aslında iyi ve çalışkan bir insan. Ama iyi ve çalışkan olması başarı için yeterli olmuyor. Kaybedilen puanlardan sonra sürekli bir bahane buluyor ve bulup çıkarttığı istatistiki bir veriye sığınıyor. İkinci yarının en az gol yiyen takımı, bu maçtan önce sahada en fazla puan toplayan 2. takım, rakibe en az pozisyon veren takım vs. gibi. Takımın hep hazır olmadığını ve 5-6 hafta sonra hazır olacağını söylüyor, yıldız oyuncuyu sevmiyor tam tersi sürekli koşan 'hamal' oyuncuları tercih ediyor.
Durum böyle. Bana düşen, sizi bambaşka ve futbol seviyesinin vasatın üzerine nadiren çıktığı bir lige davet etmek ve 23 yıldır şampiyonluk yaşamamış bir takımı ayağa kaldırmanızı izlemek. Çok fazla paramız yok. Hem Porto hem Chelsea'de ligin en çok para harcayan takımlarını yönettiniz ama Leiria'daki günlerinizi de çok iyi biliyorum. Başkanımız size 'Aileniz burada yaşamak istemeyebilir, çocuklarınızın okulu sıkıntı doğurur. Burada mutlu olamazsınız, bakın Polonyalı oyuncular bile yaşayamıyor.' diyebilir ama siz ona aldırmayın. Leiria'dan ve yüzlerce Avrupa futbol takımının şehrinden – Manchester, Liverpool, Eindhoven, Bremen, Rosenborg, Porto... – küçük değildir Trabzon. Trabzon'da yaşamadığı için çok bilmiyor olabilir.
Ayrıca bakın Capello da aylardır boşta ve takım çalıştırmıyor. Ona böyle bir mektup yazmayı hiç düşünmedim. Laf aramızda kalsın, kendisini de çok sevmem. Adı başka bir kulübümüzle Fenerbahçe ile yıllardır anılır durur. Alsın Fenerbahçe tepe tepe kullansın. Biz seni istiyoruz Mourinho hocam!
Öyle de bir taraftarımız var ki. Her sene şampiyonluk parolası ile lige başlayan takımı bağrına basar, deplasman maçı, Avrupa Kupası demeden her yere takımla gider ve futbolu da gayet iyi bilir. Bazen sinirlenir kendini tutamaz ama o kadarını da hoşgörelim be hocam. Sen ne demek istediğimi bilirsin, basın toplantılarında az mı fırçaladın insanları. Tıpkı senin gibi duygusaldır bizim taraftarımız. Chelsea'den ayrılırken ağladığını söyledin, Portekizli birinin Tabzonspor için bir damla göz yaşı döktüğünü görse bu taraftar seni bağrına basar hocam! Trabzon'un girişindeki kemençe çalan heykele senin adın verilir. Kemençeci Mourinho Heykeli....
Dünyanın en başarılı teknik direktörlerinden birisin ama şampiyonluklar Porto ve Chelsea ile geldi. Asıl büyük başarı bu yönetim bu federasyon ve Türk futbolunun bu yapısı ile Trabzonspor'u şampiyon yapmaktır hocam!
Avrupa Futbol Şampiyonası'nda doğduğun şehir Setubal'de kalmış ve senin kariyerini de yakından izleyen bir futbolsever olarak zoru sevdiğini biliyorum. Ama tahminim bizim Trabzonspor ile yaşadığımız zorlukların büyük bir bölümünü hayatında görmemişsindir. Sonuç olarak zaman tam zamanı. Bu taraftar seni her halinle kabullenmeye razı. Başkanımızın da yıldız sözü var – gerçi aldığı yıldızı sonra geri satıyor ama olsun -, o da çıkarıp cebinden (!) gerekli parayı verecektir. Sana düşen bu takımı Avrupa'nın zirvelerine çıkartmaktır.
Saygılarımla,
Nevzat Aydın
PS: Sponsorlarınla ilgili bir sorun olmaz. Hem Samsung hem American Express Türkiye'de de var. Armani pardesü ve takım ile ilgili de Milli Takım hocamız Fatih Terim'e danışabilirsin.
Bu yazı gerçekten süper yazılmış. Bu yazıyı bizlerde ingilizceye çevirip morinhoya mail olarak mı göndersek bir kopyasınıda yönetime gönderelim.
gerçekten benim de hislerime tercüman olan bir yazı....hayali bile güzel....
Çok güzel dokundurmalar yapılmış
Hehehe ..........Ayrıca bakın Capello da aylardır boşta ve takım çalıştırmıyor. Ona böyle bir mektup yazmayı hiç düşünmedim. Laf aramızda kalsın, kendisini de çok sevmem. Adı başka bir kulübümüzle Fenerbahçe ile yıllardır anılır durur. Alsın Fenerbahçe tepe tepe kullansın. Biz seni istiyoruz Mourinho hocam!
Saldırın Seferoğulları
Bordo Mavi . Net
Dün bu şahsı radyo'da dinledim.Bayağı aklı başında biri.Mektub'u ben yazdım ama yollama işini yönetim yapsın dedi
Her ziyaret edenin okuyabildigi boyle sacma yazilar yazip ziyaretcilere bari rezil etmeyin bizi.
Bu kadar buyuk futbol ustadlarinin(!) taraftari oldugu takimi bundan sonra Giray Bulak bile zor calistirir. Ancak Sadi Tekelioglu, Ekrem Al gibi yerel insanlar teknik direktor olur.
ya arkadaşlar maradona napoliye geldiğinde bir numaraydı napoli ise daha yeni lige çıkmıştı? mourinho bize gelmez o ayrı mesele ama olabilirde kim bilebilir?
ANLAŞILMAZ BİR SEVGİ BU!!! ÖLÜMÜNE SEVİYORUZ TRABZONU!!!
Trabzonspor'un her alanda yeniden bir yapılanmaya girip tazelenmeye ihtiyacı var, Mourinho felan fantazi herhalde
Bazen Sevinç Bazen Keder, Trazonsporlu Olmak Yeter!
(Hepimiz TÜRKÜZ Ulan!)
Mourinho'ya mektup yazılmış. Taraftarımız yakında mektuplar yazıp güvercinlerin ayağına takacaklar adresi belli olmayan "kime denk gelirse o gelsin Trabzonspor'a o başkan olsun" diyecekler. Mourinho'ya yazıldı ama Abramovich'i eksik kalmış. Ama yok onla arası kötüydü değil mi ? Malcolm Glazer versek olmaz mı ?
Trabzonspor √Hüseyin Avni Aker|Hayri Gür|Halit Ziya Kurbetçi|Şamil Ekinci|Dozer Cemil|Şenol Güneş|İki Renk ve Asalet √BordoMavi.Net √
ersunu verin biz idare ederiz
ANLAŞILMAZ BİR SEVGİ BU!!! ÖLÜMÜNE SEVİYORUZ TRABZONU!!!
Kulüpte yapılanmaya gidilmesi kesin çünkü kulüp çok yıprandı. Ama öncelikle yapılması gereken.
Ziya Doğan adlı bahane üretme makinasından kurtulmak. Gerisi gelir zaten.
Yazı güzel yazılmış. ELine sağlık..
Fakat bu tip yazıların olması hem bizim hem de kulubümüz için kucultucu oldugunu düsünüyorum.
Dün Mehmet Demirkol şunu söyledi(Adamı sevmesemde)
Chelsea şampiyonluk için 50 yıl bekledi. Bizde 50 yıl bekleyelim demiyorum fakat bu tip yazıların olmasına karşıyım.
O zaman Ronaldinho,Cristiano Ronaldo , Messi'yede böyle yazılar yazalım.
Saçma !
Saygılarımla
Zaten bu mektup Murinho gelsin diye yazılmamış.. Yönetimi, hocayı ve mevcut durumu eleştirmek için değişik bir hicv yapılmış.. Yönetimimiz saolsun bizi o kadar rezil etti ki, bu tip yazılar bizi yönetimin ettiğinden daha fazla rezil etmez.. Sokağa çıkacak, işe gidecek, futbol muhabbeti yapacak yüzümüz kalmadı zaten, o yüzden merak etmeyin bişe olmaz.. ayrıca çok orjinal bir yazı, yazanı tebrik ederim ..
İnadına Trabzonspor !
Güzel yazı.
O yazıyı yazan ben olsam kalemin ucu çok daha sivri olurdu.
*
* Ağızdan çıkan söz muallakta kalmaz, ya sağ tarafa yazılır ya da sol tarafa *
~Tasavvuf, Dünya adamını ALLAH adamı yapma Sanatı'dır ~
Ben gerçekten yazılmış sandım bir ara
göndersek acaba kabul edermi..
.........::::ıl cApiTaNo::::.......
ben okurken pek gülmem bu yazıyı dokurken güldüm çok güzel hazırlanmış ciddi de olabielir neden gönderilmesin ki ?
UEFA KANIRTA KANIRTA AÇTI ŞEMSİYEYİ....ARTIK UEFA DAN TESCİLLİ BİR HIRSIZIMIZ, BİR DE ŞAMPİYONUMUZ VAR....82 HELAL PUAN ALIN TERİYLE ŞAMPİYON TRABZONSPOR....TEŞEKKÜRLER SADRİ BAŞKAN VE EKİBİ, TEŞEKKÜRLER BATMAYAN GÜNEŞİMİZ, TEŞEKKÜRLER YÜREKLİ FUTBOLCULARMIZ, TEŞEKKÜRLER PAYDAŞLAR.....
Neden olmasınki bunu düşünenler gayet ii bir iş yapmış parasını verdikten sonra seve seve gelir...En azından gelmese bu yazıyı okuduktan sonra bize TD bile önerebilir
Yazı çok güzel olmuş,ince dokundurmalar var.Ama mizahı bir tarafa bırakırsak,ben Mourinho'yu Trabzonspor'a istemem.
keyif adamı ..
yanında birde ziyaya mektup yollasak
Tribünde Küfüre HAYIRRRR!!!!!!!!!
Kovulmuş adamı ne yapacağız ya!!!
Forum Kurallarına aykırı gördüğünüz mesajları ve üyeleri kullanıcı panelinde bulunan http://forum.bordomavi.net/images/buttons/report.gif (ikaz tuşu) tıklayarak raporlamanızı rica ediyoruz..
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)