Uluslar Ligi'yle başlayan bir düşüş var. Fransa'yı yendiğimiz ve herkesin heyecanlandığı dönemde Mahmut ve Dorukhan'ın orta sahaya kattığı direnç şimdi yok. Kimse kusura bakmasın; Yusuf, Hakan ve Kenan'la düzen oluşturmak çok zor. Takım çok kırılgan. Bir de Avrupa'da oynayan her oyuncu kafadan on bire yazılacak diye kural mı var? Önceden Anadolu Takımı oyuncusu İstanbul'a gitmeden millî takıma çağrılmazdı. Şimdi çıta yükseldi, Avrupa'ya gitmeyen bekleyecek.
Şeytanî düzenlere gelirsek... Hoca kısmen haklı. Ama saha içini çöz önce. Sonra millete laf yetiştir. Şenol Güneş "Paraya karşı emeğin savaşı" ve "Uludağ'ın havası temiz"den sonra eleştirdiklerine dönüştü. O sırada da başarılı oldu, yalan yok. İstanbul'da şampiyon oldu, Şampiyonlar Ligi'nde ilerledi... Ama eski sempatisini yitirdi. Bugün kendi memleketinde, onu sevenler bile stadyumdan adının kaldırılmasını istiyorsa, dönüp kendisine soracak: Ben nerede yanlış yaptım?
"Bana yalvardılar" nedir Allah aşkına...