Hüseyin Çimþir'in Trabzonspor teknik direktörlüðündeki 2. ciddi sýnavý geride býraktýk. Ýlk ciddi sýnavýndan 2-1'lik Fenerbahçe galibiyeti alan Çimþir, Sivasspor'u da 2-1'le geçmeyi bildi...
Maç öncesi yazýma atýfta bulunarak baþlayacaðým; Sivassporun artý ve eksi yönlerini maç öncesinde deðerlendirirken, öndeki ýsrarlý ve ve temaslý baskýya çok muhtaç olduklarýný, özellikle topa sahip olma oranlarýnýn paylaþdýðý anlarda set oyunlarýna müsaade edilmezse çaresiz kaldýklarýný dile getirmiþtim. Sivasspor için ideal oyun, baþlangýç düdüðüyle beraber rakip 1. bölgesine adam adama eþleþtirmeler götürmek ve rakibin oyunu kurma çabasýný suya düþürmek üzerinedir. Savunma setine yerleþtiklerindeyse rakibin stoper hattýnýn orta alana kadar yaklaþmasýný isterler ve özellikle korner-duran top veya akan oyunda kazanýlacak toplarla çok sayýda hücumcuyu geçiþ oyununa dahil ederek en kýsa sürede rakip kaleye ulaþmak isterler.
Tabii gerek sakatlýklar gerekse sýkýþýk bir fikstürde oldukça dar rotasyonla ilerliyor olmalarý zaten bunu Rýza Çalýmbay'ýn maç öncesinde defalarca dile getirmesine sebep olmuþtu. Dolayýsýyla maçtan 1 hafta
önce maç hazýrlýðý, mental durumu ve baskýyý kaldýrma kuvveti konusunda daha fazla bilgiye sahip olduðumuz ekip sürekli olarak Sivasspor olmuþtu.
Asýl soru iþaret, 9 yýl sonra haftayý ilk kez liderlik koltuðunda kapatma ihtimali olan Trabzonspor teknik direktörü Hüseyin Çimþir'in ekibini nasýl hazýrlayacaðýydý. Benim de oldukça merak ettiðim durumlardan birisi buydu çünkü Sivasspor'un aþikâr hale getirdiði oyun þablonunun yaný sýra çýktýðý 7 resmi karþýlaþmada da maç içinde farklý oyuncularý, farklý formasyonlarý deneyen bir Hüseyin Çimþir vardý....
Baþarýlý Analiz Doðru Oyunu Getirir
Saha dýþýndaki psikolojik durumlarý bir kenara býrakýp saha içine dönelim. Hüseyin Çimþir'in çözmek için odaklanmasý gereken ilk sorun, Fenerbahçe ve Gençlerbirliði karþýsýnda ilk 20 dakikayý ciddi manada kayýp geçiren Trabzonspor ilk 11'ini ilk dakikalar için doðru hazýrlamak ve rakibin beklentisini tersine çevirmekti.
Açýkça söylemeliyim ki; 2019/20 model Trabzonspor, 22 haftalýk Süper Lig periyodunun en doðru ve etkili oyun baþlangýcýný Sivasspor'a karþý yaptý.
Hüseyin Çimþir'in ve Rýza Çalýmbay'ýn sahaya çýkardýðý 11'lere bir bakýþ atalým:
Maç öncesi ýsýnmasýnda Hosseini'nin sakatlýðý sonrasý Da Costa'nýn dahil oluþuyla birlikte sahaya çýkan 11 yukardaki gibi þekillendi.
Sivasspor'un sol öndeki Ziya Erdal hamlesi, ayný Fenerbahçe maçýnda da olduðu gibi üretkenliðe doðan ihtiyaçtan çok Trabzonspor orta alanýný ve 1. bölgesini yýpratmak, baský altýna alabilmek üzere yapýlmýþ bir tercihti.
Ýlk düdük çaldýðýnda, Trabzonsporun formasyonda göründüðü gibi sahaya 4-1-4-1 diziliminde daðýldýðýný gördük. Bunun nedenlerinden bir tanesi, Sivasspor'un kanat üretkenliðini keserek, Novak ve Pereira'yla kanat oyuncularý arasýnda fazla boþluk býrakmamaktý.
Öte yandan Hüseyin Çimþir'in bu dizilimi tercih etme sebeplerinden bir tanesi Nwakaeme'nin oyun kurulumunda sýkýntý yaþayan orta sahaya destek vermesi ve Guilherme'nin rakibe savumadan hücuma geçiþ anýnda sertlik göstermesini, enerji koymasýný istemesi. Maçýn baþlangýcýyla birlikte Trabzonspor kendini Sivasspor yarý sahasýnda konumlandýrmayý baþardý. Özellikle Nwakaeme'yi merkeze indirerek Sörloth'un kanada yapacaðý koþularý oldukça fazla istiyordu Hüseyin Çimþir çünkü Appindagoye'nin bire bir markajýndan hem Sörloth'u kurtarmak istiyor hem de Nwakaeme'yi o boþluða dahil etmek istiyordu.
Bu planý uygulamaya koymayý Fenerbahçe ve Gençlerbirliði maçýnda ötelemiþti ancak Sivasspor'a ilk saniyeden itibaren uygulamaya baþladý ve Trabzonspor rakibine karþý 3. bölgede çok baþarýlý þekilde daraldý. Golün hemen öncesine gelirsek, Trabzonspor, þahsen devamlý dile getirdiðim gibi John Obi Mikel'in müthiþ alan ve pozisyon bilgisiyle topu rakibinden geri kazanýp, sað kanatta uzun süredir görmeye alýþýk olmadýðýmýz bir üçgen kuruyordu.
Hüseyin Çimþir'in 4-1-4-1 denemelerinin nedeni de buydu belki de. Orta saha oyuncularýndan kanat bölgesine yaklaþýp üretime destek vermesini beklemek.
Bu sýrada kanatta üçgen kurulup isabetli paslaþmalar gerçekleþirken ceza sahasý içinde aslýnda golün yarýsý atýlmýþtý bile. Alexander Sörloth, bire bir eþleþmesindeki Appindangoye'ye kendisini unutturmuþ ve rakibinin dýþýndan çok akýllýca hafif yay þeklinde bir kýsa koþu atarak sol ayaðýný vuruþ için hazýrlamýþtý.Bu sýrada, muhtemelen Sörloth'un 2'li ve hatta 3'lü markaj arasýnda kaybolmamasý adýna çalýþýlmýþ bir ana tanýklýk ediyorduk. Nwakeme, pozisyon devam ederken kendini ceza sahasý dýþýnda konumlandýrmýþ, Caner Osmanpaþa'nýn muhtemel markajýný daðýtmýþ ve ilgiyi kendi üstüne çekmiþti. Sörloth ise bu durumdan faydalanarak eþleþmede dikkati daðýlmýþ olan Appindangoye'nin arkasýnda kendini unutturdu.
Trabzonspor, önceki maçlardaki makus talihini bu maçta yenmiþti. Rakip Sivasspor maçýn içine giremeden, oyun temposunu bulamadan ön alana 8 oyuncuyla yerleþen Trabzonspor, henüz dakikalar 3'ü gösterirken Sivasspor'un boynunu bükmüþtü. Ancak bu durumdan en çok haz duyacak kiþilerden birisi de elbette ki Hüseyin Çimþir'di. Nedeniyse teknik direktör olarak çýktýðý 7 resmi maçýn en az 3'ünde oyuna dahil olamamak, ön alana yerleþememek gibi sorunlarý olan takýmýnýn ligin tepedeki bir þampiyonluk adayýna dair bu sorunlarý henüz 3 dakika içinde halletmiþ olmasýydý.
1-45 Arasý Oyunun Mutlak Hakimi Trabzonspor
Golden sonraki süreçte, Trabzonspor önceki haftalarýný aklýndan silmiþ gibiydi açýkçasý. Sivasspor rakibi karþýsýnda oyunu geniþletmeye çalýþýyor ancak karþýsýnda oldukça daralan ve bunu baþarýlý yapan bir Trabzonspor buluyordu. Hüseyin Çimþir'in golden sonra iþleyen ve iþlemeyen planlarý oldu elbette. Özellikle Sivasspor'un önlem alacaðý muhtemel oyunculardan biri olan Nwakeme, kanada inerek oynamayý çalýþtýðý süreçte rakip kaleye sýrtýný dönme imkanýný çok az buldu, daha doðrusu Sivasspor Nwakaeme'yi istediði plan içersine dahil edebildi. Öte yandan Novak'ýn 7. dakikada iç alana kayarak girdiði gol pozisyonu, onun bu maçtaki hareketliliðine bir ön gösterim olacaktý adeta. Rýza Çalýmbay maç içinde bu durumu erken sezemedi ve nerdeyse hiçbir þekilde önlem almayý baþaramadý. Nwakaeme'ye odaklanan Sivas, Novak'ýn etkin iç alan kullanýmý gözden kaçýrýyordu.
Sivassporun topa sahip olma istatistiðinde önde olduðu her maçtan ya beraberlik ya da maðlubiyetle ayrýlmasý, Hüseyin Çimþir'in dikkatini çekebilir demiþtim. Tam da öyle oldu. Özellikle Baþakþehir'in Sivasspor'a konuk olduðu maçta topu rakibine býrakarak elde ettiði beraberlik, baþaltý takýmlarý ve þampiyonluk adaylarýný aydýnlatýcý bir oyundu.
Bu strateji doðrultusunda Guilherme'ye özellikle oyunun bozucu yönünü devreden Hüseyin Çimþir bu beklentisinden de faydalanabildi. Sivasspor'un tempo bulmak istediði anlarda sað koridorda karta yol açmayacak taktik faullere imza atan Guilherme, Sivasspor'un tempo artýrmasýný engelleyerek aslýnda en çok yapmak istediði þeyleri ellerinden almýþ oldu.
Kýrmýzý-beyazlý ekip golden sonra Trabzonspor yarý sahasýna zaman zaman kendini konumlandýrma þansýný buldu bulmasýna fakat Trabzonsporun birbirine yakýn savunmasýný ve özellikle 18 içindeki iki hava kontrolü yüksek defans oyuncularýný aþmakta oldukça zorlandýlar. Trabzonspor ilk 11'inin daha önceki maçlara göre bu oyun planýný neden daha baþarýlý sahaya yansýttýðý sihirli birkaç kelimeyle veya sadece teknik-taktik anlamda açýklanabilecek bir durum deðil. Bunun nedeni olarak Hüseyin Çimþir ve ekibinin, bireysel olarak Trabzonsporlu oyuncularýn maça gerçekten çok motive olduklarýný ve hafta boyunca rakibe odaklanarak yapmalarý gereken görevleri özümsediklerini iþaret etmek daha doðru olacaktýr...
Özellikle son dönemde kendi performans çizgisini fazlasýyla kaybeden Sivasspor, Trabzonsporun önceki maçlardan daha hareketli yapýsýna karþý cevapsýz kaldý. Ýlk 45'te Trabzonspor, Nwakeme'nin 34'te sakatlýðý nedeniyle oyundan alýnana kadarki süreçte iki kanat oyuncusunu bek ve savunma alýþkanlýklarýný, yerleþimini daðýtmak için merkeze yaklaþtýrdý. Guilherme ve Nwakeme oldukça fazla alan deðiþtirerek savunmada bir kafa karýþýklýðý açýk þekilde yarattýlar.
Trabzonsporun gerçekten uzun süre sonra bu denli dar alana kendini konumlayabildiðini gördük. Bordo-mavililer Sivasspor'un kazanýlan toplar sonrasý istediði geniþ alanlarý vermiyordu ve bu Sivasspor'un oyun alýþkanlýðýna indirilmiþ önemli bir darbeydi...
Görsellerin gücünden faydalanarak, Trabzonsporun mevkii kaymalarýna ve dar alandaki oyununa beraber göz atalým:
Ýlk 45'te rolleri deðiþen Trabzonspor; Sýk yardýmlaþan, dar alaný kullanan, özellikle Mikel gibi pozisyon bilgisi çok yüksek bir orta sahayý top kazanma savaþýna dahil edebilen bir görüntü çizerken, savunma dengesini de yakalamýþ bir izlenim veriyordu. Da Costa-Campi ikilisinin topu kullaným anlamýndaki öz güvenleri, pozisyon alma becerileri ve çarpýcý hava hakimiyetleri, oyununu rakip stoperleri yerinden kaydýrmak ve ligin en fazla uzun top kullanan ekibi olmak üzerine temellendiren Sivasspor'a hem ofansif hem de defansif anlamda soðuk bir duþ etkisi yarattý.
Ýlk yarýnýn son bölümüne girerken Ndiaye'nin, Guilherme'nin, Mikel'in orta alandaki temaslý ve akýllý baskýsý Sivasspor'a artýk bir bitkinlik hissi veriyordu...
42. dakikada taçtan gelen topta Sosa'nýn progresif(ilerleten) pasýyla defansýn arkasýna sarkan Sörloth, yine dengesiz ve ters eþleþmede yakalanmýþ olan Sivasspor'a cezayý kesiyor, Trabzonsporu 2-0 öne geçiriyordu.
Ýlk yarý sona ererken Trabzonspor istediði skoru istediði enerjiyle ve üretkenlikle elde etmiþ, devreye 1.10-0.25 gibi bir xG(gol beklentisi)farkýyla girmiþti.
Ýkinci 45, Trabzonspor Sonlandýramadý, Sivasspor Dahil Oldu
Trabzonspor ikinci yarýya ilk yarýda býraktýðýndan daha da diri daha da dinç bir görüntüyle girince zaten moral olarak geriye düþmüþ olan Sivasspor takýmý iyiden iyiye cevapsýz kalmýþ, Trabzonspor için kale önüne yaklaþmak birkaç pasta mümkün hale gelmiþti. Sanýrým ikinci yarýnýn baþýndan 60. dakikaya kadar olan kýsýmdaki paslaþmalar Trabzonsporun geçen senenin ikinci yarýsýnda ortaya koyduðu paslaþma oyununa en yakýn oyundu.
Televizyonlarda birkaç yorumcu hariç bu noktaya parmak basýlmamasý veya üstünün silik bahsedilmesi çok ilginçti. Çünkü Trabzonspor gerçekten ikinci yarýda ilk yarýdan da iyiydi! Dominant, yüksek tempolu paslaþan bilindik Trabzonspor izlerini görüyorduk.
Öyle ki; 47. dakikada müthiþ paslaþmalar sonucu Pereira'nýn yaptýðý ortada Novak arka direkten merkeze doðru gelerek yaptýðý net kafa vuruþunu golle sonuçlandýrabilse, Trabzonspor için 3. gol gelecekti ve bu durum maçýn senaryosunu daha büyük bir farka da götürebilirdi.
Sivasspor Varlýðýný Hatýrlýyor, Hatýrlatýyor
22 haftalýk süreçte hem bizlerin hem de Sivassporlu oyuncularýn ezberlediði o hücum setlerinden ve Sivassporlulara "acaba maça dahil olabilir miyiz"sorusunu sordurtan önemli bir pozisyon gerçekleþti.
Trabzonspor organize þekilde geliþtirdiði bir hücumu sonlandýramadan dönmüþ, savunma yerleþimi pozisyonunu almýþtý. Bu sýrada Yatabare, en bilindik hücum alýþkanlýklarýný maçýn baþýndan beri yerine getirmesine imkan tanýmayan Trabzonspor savunmasýnýn bir anlýk yerleþim hatasýný deðerlendirerek Yasin Öztekin'i "half space" dediðimiz iç kenara bir ver-kaçla kaçýrmayý baþardý.
Yukardaki görselde Sosa'yý yuvarlak içine almamýn sebebi, ilk fotoðrafta da görüleceði üzere kanattaki eþleþmesini kaçýrmýþ olmasý. Anlýk bile olsa Sosa'yý mümkün mertebe kanat bölgesinden uzak tutmak Trabzonspor için iyi olacaktýr. Fenerbahçe maçýnda Dirar'ý birkaç pozisyon dramatik þekilde kaçýrdýðý gibi burda da bir defans oyuncusu özelliði taþýmadýðý için doðal olarak çevre kontrolü yapamýyor ve arkasýndan bindirme yapan Yasin Öztekin'e nefis bir alan býrakýyor.
Bu pozisyondan sonraki süreçte Sivassporun kendini oyuna dahil ediþini ufak ufak da olsa izledik. Özellikle yine ilk yarýdaki gibi geçiþ hücumlarýyla Trabzonspor kalesini uzaktan yoklamayý tercih ettiler fakat Trabzonspor için ilk yarýdaki fark, Sivasspor'un merkezden kullandýðý þutlarýn kaleye ulaþmasýna müsaade etmemekti. Ýkinci yarýda Mert Hakan'ýn þutu ve Fernando'nun soldan içeri kat ederek penaltý noktasýna gönderdiði toplar Trabzonsporun merkezini kaybettiðine iþaretti.
Oyunun Sivasspor adýna nasýl böyle açýldýðýný, Trabzonspor içinse neden merkezdeki savunmanýn kaybedildiðini söylemek aslýnda kolay bir çýkarým. Trabzonspor, 69'da Guilherme'nin yerine Doðan Erdoðan'ýn girmesiyle merkeze Doðan Erdoðan'ý, sað kanada Abdülkadir Parmak'ý çekti. Sonrasýnda merkezde veya kendi 1. bölgesinde kazandýðý toplarla Trabzonspor her seferinde en az 5 kiþiyi hücuma gönderdi. Ekuban, Sturridge, Nwakaeme gibi oyuncularýn ön alandaki pozisyonlarda bitiricilik eksikliði, yaratýcýlýktan uzak oluþlarý gibi durumlar Sivasspor'a dikine uzayan ve boþluklar oluþturan bir Trabzonspor takýmý sundu. Hücuma topun taþýnýp sonuçlandýrýlmamasý 2-3 pozisyon art arda olunca, Sivasspor en iyi yaptýðý iþi yaparak hýzlý toplarla Trabzonspor kalesine çok oyuncu gönderdi ve kaleyi tehdit altýna aldý.
Bu noktada oyun öncesi planlarýný muazzam hazýrlayan Hüseyin Çimþir'e bir ufak eleþtiride bulunmak belki faydalý olacaktýr. Doðan Erdoðan'ý özellikle son 3-4 haftadýr yedekten geldiði haliyle, pozisyonlarý pozitif kullanma becerisiyle takdir etsem ve beðensem de 69'daki deðiþiklikte oyunun fiþini çekmek belki de önlem almaktan daha önemliydi. Dolayýsýyla zaten Abdülkadir Parmak'ýn denkleme dahil olduðu bir senaryoda kenardan gelen oyuncu Sturridge olsaydý, Trabzonspor kazandýðý toplarla geldiði 3-4 pozisyondan en azýndan bir veya iki gol çýkarabilir, Sivasspor'a karþý da maçýn son sözünü söylemiþ olabilirdi.
Bu denklemde ise tamamen Sörloth'un insiyatifine býrakýlmýþ, Trabzonspor tamamen orta saha özellikli oyunculardan kurulu hale dönüþtü. Sivasspor'a bu durumda Sörloth'tan baþka hiçbir oyuncuya önlem alýnmasýný gerektirmeyen bir geçiþ yerleþimi hediye etmiþ oldu bordo-mavililer. Öte yandan sol kanadýn 70-90+3 arasý tamamen Novak'a teslim edildiði bölüm pek parlak bir görünüm de vermiyordu. Bu durum belki Sivasspor'un 90+3'te bulduðu gol dýþýnda kullanamadýðý bir husus oldu fakat pek âlâ Novak'ýn üstüne yoðunlaþýlacak bir baþka oyun, bir baþka takým Trabzonsporu keskin bir viraja sokabilir...
Unutmadan; Abdülkadir Parmak'la ilgili birkaç noktaya deðinmek gerekiyor... Trabzonsporun geçen sene devre arasýna transfer yasaðýyla girmesinden sonraki süreçte orta alana yapýlamayan takviyeler, peþi sýra gelen sakatlýklardan sonra Abdülkadir Parmak belki de takýmýn en þiddetli þekilde ivmelenen oyuncusu haline gelmiþti. Bunda belirli bir görevi çok yerinde ve tadýnda yapýyor olmasý ana etkendi. Bu sene istediði forma Aðustos ayýndaki eleme maçlarýndan beri ulaþmayý bir türlü baþaramamasýnýn asýl sebebi mevcut yeteneklerinin geriye gitmesi deðil, kendisine biçilen ve onu sivrilten görevlerin dýþýna çýkma çabasý. Topla dikine mesafe kat etmesi, orta sahada enerjisiyle topu kazanma savaþý vermesi aslýnda bir sað kanat yedeðiyken onu iki yönlü bir orta sahaya dönüþtürmüþtü. Bu özelliklerini tekrar hatýrlar, kendi kapasitesinde olandan fazlasýný vermeye çalýþmazsa yine istenilen seviyeye ulaþacaktýr oyun olarak. Ancak kredisini kötü þekilde de harcadýný fark etmeli.
Son Olarak: Maçýn 90 dakikasýný bir tartýya koyduðumuzda, Hüseyin Çimþir'i, teknik ekibi ve oyuncu grubunu gerçekten önemli mental ve teknik hazýrlýklarý yüzünden tebrik etmek istiyorum. Ligin Sivas gibi her ne kadar son dönemine formsuz olarak devam etse de 41 puaný toplayabilmiþ, oyun ezberini nerdeyse her maçta kabul ettirebilmiþ ve iþletebilmiþ bir takýma karþý defansif açýdan tatmin edici oyunlarý bölüm bölüm sergileyebilmek çok deðerliydi. Birçok futbol yorumcusunun ve futboldan anladýðýný iddia eden aklýevvellerin dile getirdiði gibi dünya üzerinde öyle 90 dakika boyunca kontrol edilebilen bir oyun da zaten yoktur. Barcelona, City, Liverpool gibi takýmlarýn bile domine ettikleri dakikalar futbolda iyice azalýrken bu tür anlamsýz yerici yorumlara takýlmamak gerekir. Liverpool gibi dünyanýn en üst düzey futboluna anlýk olarak imza atan bir ekibin karþýsýnda her maç rakiplerinin ne tür pozisyonlar bulduklarýný birazcýk takip edenler, hayal dünyalarýndaki dünyanýn dýþýna çýkmayý baþarmýþ olurlar.
Bu baðlamda, yaklaþýk 9 yýl sonra gelen liderlik de þampiyonluk virajýnda maç eksiðiyle önemli bir avantaj saðlanmýþ oldu.
Sivasspor cephesinin ise bu yenilgiyle ciddi bir çözülmeye gidip gitmeyeceði, maç içinde verdikleri sakatlýklardan sonra ciddi bir soru iþareti haline geldi. Bana kalýrsa Sivasspor içerde ve dýþarda birçok takýma hala sýkýntý yaþatabilecek fizik seviyede.Eðer kendilerine toparlanmak için gereken süreyi en az puan kaybýyla oluþturabilirlerse tekrar eski formlarýna yakýn bir forma dönecekleri kesin....