Ligin en dengesiz takimiyiz ne zaman ne yapacagimiz belli degil sosasiz puan kaybi surpriz olmaz umarim 3 puani alan takim biz oluruz.
Rakibin son 6 maçta 1 puanı var,kazaya yer yok.
Ligin en dengesiz takimiyiz ne zaman ne yapacagimiz belli degil sosasiz puan kaybi surpriz olmaz umarim 3 puani alan takim biz oluruz.
mutlak kazanmamız gereken bir maç .
umarım şansımız yaver gider.
mazeret üretemiyeceğimiz maç, kesinlikle galibiyet almalıyız,çünkü maçta olacağım.
YA DIŞINDASINDIR ÇEMBERİN YA DA İÇİNDE YER ALACAKSIN.KENDİN İÇİNDEYKEN KAFAN DIŞINDAYSA ÇARESİ YOK KARDEŞİM.
Duygusal bakış açısı hiçbir zaman hiçbir yerde hiçbir kimseye başarı getirmez.
Şimdi, öncelikle şu görüşe kesinlikle katılmıyorum: ''Ünal Hoca'dan önce kötüydük, Ünal Hoca sayesinde bugün iyi durumdayız!'' Bu görüşe ben katılmıyorum çünkü, Trabzonspor her zaman başarıya aç, başarı odaklı bir camia olagelmiştir.
Taraftar hiçbir zaman başarısızlığa getirilen mazeretleri kabul etmemiştir. Bu anlamda Trabzonspor taraftarını diğer İstanbul takımlarının taraftarlarıyla kıyaslamak yanlıştır! Zira onlar iyi kötü en az her 5-10 sene bir şampiyon oluyorlar, kupa kaldırıyorlar! Sen ise 30 yılı aşkın süredir maval okuyorsun! Kimse taraftardan bu kadar sabırlı olmasını BEKLEYEMEZ!
Bu anlamda Trabzonspor başkanı olmak da, teknik direktörü olmak da futbolcusu olmak da zor bir iştir! Mukaveleye imza atıyorsan, kongrede seçiliyorsan bunları bilerek bu işe giriyorsun demektir! O yüzden mazeretleri bu taraftar kabul etmez. Etmediği için de kızmayın! Biraz başarı duygusunu bu taraftara tattırın, ondan sonra konuşun!
Senin rakiplerin inanılmaz derecede kötü bir sezon geçiriyor. İstikrarları yok, bazen çok iyi maçlar çıkarıyorlar bazen de umulmadık puan kayıpları yaşıyorlar. Sen ise 30 yılı aşkın bir süre şampiyon olamamışsın!
Ekonomik anlamda baktığın zaman, prestij anlamında baktığın zaman bu şampiyonluğa HERKESTEN DAHA FAZLA ihtiyacın var.
Ve, ve önüne bu sene gibi bir fırsat gelmiş, son dönemlerin en kötü Galatasaray'ı, borç içinde yüzen ve hala istikrar sağlayamamış Beşiktaş'ı, geçen sene zorla kümede kalan Fenerbahçesi var.
Bu sene bu olayı artık koparacaksın kardeşim! Buna mecbursun! Futbol açık konuşmak gerekirse, içinde ''Vefa'' duygularının olmadığı bir endüstri koludur! Günümüzde artık böyle! Spor kolu demiyorum!
Şimdi bu sezonun şu ana kadar ki, oldukça kısa bir özetini çıkaralım.
AEK maçında yapılamayan kadro revizyonu, sağlık biriminin sakatlıklara zamanında müdahale etmemesi, yönetimin sezon başındaki berbat kadro mühendisliği ve sakatlıklar konusundaki şanssızlıklar Ünal Hoca'nın az çok dahlinin olduğu ama tek başına sorumlu tutulamayacağı hususlardır.
Oynanan futbola gelirsek de, geçen seneden beri takım iyi oynarken bir anda geriye yaslanma sorunu halen devam ediyor. Ayrıca çoğu oyuncumuz yaş olarak büyük olduğu için ellerinden gelen her türlü fedakarlığı yapsalar da maçın geneline kondisyonlarını haliyle yayamıyorlar.
Ve bütün bunlar her maç aynen devam ediyor. Henüz bu soruna yönelik Ünal Hoca tarafından bir çözüm getirilmeye çalışıldığını ben görmedim.
Ayrıca Kontra atak pozisyonlarındatakım o kadar geride savunma yapıyor ki atağa hızlı çıkılamadığı için kendi sahamızı geçemeden topu kaptırıyoruz. Bu konuda da Ünal Hoca'nın bir planı olduğunu sanmıyorum.
Ünal Hoca istifa etsin, o gitsin bu gelsin demiyorum. Aksine Ünal Hoca'ya şampiyonluk yakışır! Fakat hocamız da bu sorunları teşhis ve tedavi etmekle mesuldür! Bu mesuliyetten hiçbir şekilde hiçbir Trabzonspor teknik direktörü muaf değildir!
Elbette, takım içinde olanı, futbolcuları Ünal Hoca'dan başka kimse daha iyi tanıdığını iddia edemez! Ama böyle bile olsa, yukarıda bahsettiğim sorunları çözecek olan da Ünal Hoca'dır!
Yönetime gelince, gelir-gider dengesini sağlamak, kulübü maddi anlamda toparlamak her ne kadar yapılması gereken iş ise de, sonuçta ekonomiyi düzeltmek de şampiyonluk gibi başarılara bağlı olduğundan bu sene bu fırsat tepilmemeli ve acilen aksayan bölgelere devre arasında NET transferler yapılmalıdır!
Unutulmamalıdır ki, Trabzonspor'u bu hale getiren faktörlerden biri de uzun yıllar boyunca elde edilemeyen sportif başarılardır!
Artık bu işin adı koyulmalı, bu sene şampiyonluk hedeflenmeli ve bunun için neler lazımsa yapılmalıdır! Şampiyon olmayacaksak da en azından pozitif futbol, atak futbol, modern futbol oynamaya çalışarak şampiyon olamayalım.
Ama dakika 52'den 90+6 ya kadar geriye yaslanarak 1-0 skoru korumak günümüz futbolunda çok kolay değildir. Bu eski anlayış terkedilmelidir.
Şu unutulmamalıdır ki, zafer korkaklara göre bir iş değildir!
Konu mete61bordomavi tarafından (03.12.2019 Saat 21:43 ) değiştirilmiştir.
Trabzonspor Başkanı Nasıl Olmalıdır?
-Birilerinin adamı değil,Trabzonspor'un adamı olmalıdır!
Trabzonspor Teknik Direktörü Nasıl Olmalıdır?
-Hiçbir şey olmasa da korkak olmamalıdır!
Şimdi düşünüyorum da, öne geçmek mi daha hayırlı yoksa geri düşmek mi?
İnsan kaImanın tek yoIu, insanIık dışı bu sisteme karşı savaşmaktır.
Karl Marx
анархія-мама
Antalya'nın Kadıköy'deki FB maçından sonra galibiyeti yok ama kesinlikle yabana atılacak bir rakip değil. GS maçındaki puan kaybını bir an önce unutmamız için bu maç bir fırsat. Sosa'nın yokluğunda Abdulkadir'in eski performansını yakalaması lazım. Ekuban ve Sturridge Altay maçındaki performansına göre belki 11'de başlarlar ama Hoca'nın yine kulübede tutacağını tahmin ediyorum. Bu arada Nwakaeme ve Hosseini dışında Campi ve Yusuf da kart sınıra gelmiş oldu...
Trabzon bir sevda,
Trabzonspor bir destan...
Seri bozmayı severiz
Bize Her Yer TRABZON!
Trabzon Bir Sevda
Trabzonspor Bir Destan ...
Arkadaşlar, gördüğüm kadarıyla çoğunluk yönetimden şikayetçi ve bu oldukça anlaşılabilir bir durum ancak biraz daha dikkatli düşünmemiz gerekiyor. Evet, Trabzonspor taraftarı ve Trabzon halkı her şeyi hızlı yapmayı sever, hızlı sonuç bekler ancak artık futbol ve genel olarak hayat 70'lerdeki gibi değil. Bir sezonda muazzam bir jenerasyon yakalayıp çok kolayca üstlere oynayamazsınız (çok zengin bir klüp değilseniz.) Trabzonspor maneviyat açısından çok büyük bir klüp olsa da maddi olarak ülkedeki diğer üç takımla mukayese bile edilemeyiz. Çok kolay borçlanıp, çok kolay borçlarını ödeyecek kaynak bulabiliyorlar, bu bizim için çok mümkün değil. Hatta bakarsanız istanbul takımlarının bu yaklaşımları uzun vadede onlara büyük zararlar verir, en fazla itibarı gün geçtikçe düşen Türkiye liginde şampiyonluklar kazanırlar. Ancak gördüğüm kadarıyla Ahmet Ağaoğlu başkan olduktan sonra, istanbul klüpleri gibi davranmayı bırakıp, kısa vadede başarı yakalamayı ancak uzun vadede sürdülemeyecek olan başarıları hedeflemeyip, sabırla ve istikrarlı uzun vadeli başarıları hedeflemişler ve bu takdir edilecek bir şey.
Takımın bir borcu var, dağ gibi bir borç birikmiş(her ne kadar istanbul takımları kadar borcumuz olmasa da onların gelirleri bize kıyasla çok daha fazla ve sponsor bulmaları, bağış yapacak iş adamı bulmaları vesayre çok daha kolay.) Bu borcu ödeyip daha sürdürülebilir bir yapıya geçmek istiyor Ahmet Ağaoğlu ve buna başladı bile. Borçlar düzenli olarak ödeniyor, oyuncuların maaşları günü gününe ödeniyor ve borcun üstüne borç eklemeden transfer yapmaya da çalışılıyor, aynı zamanda altyapıya da yatırım yüksek. O yüzden bu yapıya gerçekten taraftar olarak destek vermemiz gerekiyor.
Ünal Hoca'ya gelirsek, arkadaşlar bakın İstanbul taraftarı gibi davranmayı bırakalım artık. Bir hoca gelir, birkaç sezon başarısız olur, taraftar çıldırır ve sonunda kovulur ve yeniden bu süreç yaşanır. tekrar tekrar. Ünal Hoca çok üst klasmanda bir teknik direktör değil ancak Türkiye ligi için oldukça iyi bir teknik direktör ve kendisini geliştirmeye devam ediyor göründüğü kadarıyla. Şu anki bu şanssız sakatlıklarla beraber hala ligdeki konumumuzu koruyabiliyor olmamız gerçekten şans falan değil, Ünal Hoca'ya yazar. Ligde gerçekten takım olarak en iyi oyunu oynayan takım biziz(Belki başakşehir bizden bir tık daha üstte olabilir) Takımın bir oyun kurgusu olduğunu gerçekten hissediyorsunuz. Sezon başında bir defans yapma problemi vardı, gerçekten benim de çok sinirim bozuluyordu ancak farkettiyseniz yavaş yavaş defans da yapabilmeye başladık. Galatasaray'ın son dakikalarda attığı gol gerçekten saçma sapan bir goldü. Ha, tabii ki rakibin oyunu çok fazla elinde tutmaya başlaması kötüye işaretti ancak bu oyun futbol arkadaşlar. Ben Ünal Hoca'nın özellikle takıma geri yatmasını söylediğini sanmıyorum. Sadece bizim tarafımızdan bakmamak gerekiyor olaya. Galatasaray'ın da bir oyun stili vardı, bizim yapabileceğimiz şeylere karşı onlar da hazırlıklı gelmişlerdir. Bizim takım da onlara karşı hazırlık yapmıştır tabii ki ancak inanın veya inanmayın Galatasaray, Trabzonspor'dan çok daha fazla dengesiz bir takım ve gerçekten hangi maçta ne yapacakları belli olmuyor. O tür rakiplere karşı hazırlanmak da kolay değil. Ayrıca oyuncular saha içinde yüz yüze, göz göze oynuyorlar ve onlar da insan. Okul yıllarınızı hatırlayın mesela, öğretmen sizden bir konuyu anlatmanızı ister, siz de tahtaya çıkar ve anlatmaya çalışırsınız. Her gün gördüğünüz 25-30 arkadaşınıza karşı bir şeyler okurken bile anksiyete hissedersiniz. Şimdi kendinizi bir stadın içine koyun, 40 bin kişinin stadyumda yüz binlerce başka insanın da televizyon karşısında sizden bir şeyler beklediğini düşünün. Gerçekten hiç kolay bir şey değil. Bu kolay bir şey değil, o yüzden özellikle derbi maçlarda oyuncuların psikolojileri çok farklı olabiliyor. Tabii ki galibiyet isterdik, beraberlik üzücü bir sonuçtu ancak futbol öngörülebilir bir spor değil. Her zaman her şey olabilir.
Şu açıdan bakın, Klopp Liverpool'un başına geldiği ilk birkaç sezonda harbiden aşırı dengesiz bir takımdı, bir maç kazanıyorlardı bir maç kaybediyorlardı. Eğer İngiliz seyircisi bizim gibi olsaydı, Klopp çoktan kovulurdu. Ancak istediği sistemi zamanla oturtarak, takımı tam istediği kıvama getirerek başarılar elde etmeye başladı. Geçen sene şampiyonlar ligini kazandılar, bu sene ise Premier Lig'de henüz mağlubiyet yüzü görmediler. Eğer bu takımın sürdürülebilir bir başarısı olsun istiyorsak her sene teknik direktör değiştiremeyiz. Ünal Hoca ise ihtiyacımız olan teknik direktör. Çünkü kendisi "ben bu işi artık yapmak istemiyorum" deyip de işi bırakacak bir adam değil, aidiyet duygusu var. Bu adam yıllarca futbol'un içindeydi, inanın o saha içinde neler yaşanıyor hepimizden daha iyi biliyordur. O yüzden adamı daha ilk sezonlarından kovdurmaya çalışmayı bırakıp, sonuç ne olursa olsun destek olmaya çalışalım. "Bu taraftar her zaman yanında" diye tezahurat yapmakla olmuyor bu işler, harbiden yanlarında olmamız lazım. Bakın, bu takım bu sene şampiyon da olabilir, ligi 3.de bitirebilir. Ancak siz bu ekibin çalışmasına izin verirseniz, emin olun 2020li yıllara damgasını vuracak Trabzonspor ve seri halde şampiyonluklar kazanmaya başlayacak. Hatta bir avrupa kupası bile görebiliriz müzemizde. Sadece sabırlı olmamız gerekiyor, bu takımın her şeyi yapmaya potansiyeli var, sadece taraftarlar olarak savaş çığırtkanlığı yapmayı bırakmamız gerekiyor. Başka bir takım daha yok Trabzonspor gibi. Lütfen harbiden sahip çıkalım arkadaşlar..
Her maç zor
Antalya küçümsenirse puan kaybı olur
Bu maçı kazanmak çok önemli
Artık puan kaybetme kredimiz kalmadı
2010-2011 SEZONU SÜPER LİG ŞAMPİYONU
82 HELAL PUANLA
TRABZONSPOR
Ölüyü diriltmeyi severiz.............
"When you start supporting a football club, you don't support it because of the trophies, or a player, or history, you support it because you found yourself somewhere there; found a place where you belong.”
benim bildiğim ts bu maçta puan bırakır
Gutta cavat lapidem non vi sed sæpe cadendo.
Arkadaşlar Sosa nın kart cezası Altay maçında oynamayarak atlatılmıyor mu ? Sanki önceden ligde 4.kart görülerek kupada cezası tamamlanıyor bir sonraki lig maçında oynanabiliyordu.Bilgisi olan var mı bu konuda
KUTSAL OLAN KUŞKUSUZ Kİ VATANDIR,ADAM DEDİĞİN MEMLEKETİNİN TAKIMINI TUTANDIR
https://twitter.com/backhandwinner
Düşenin dostu geliyor.
Antalyasporun aldığı 3 puan şimdiden hayırlı olsun kendilerine.
Yine mi Yaşar Kemal Uğurlu?
- you either die a hero or you live long enough to see yourself become the villain.
KUTSAL OLAN KUŞKUSUZ Kİ VATANDIR,ADAM DEDİĞİN MEMLEKETİNİN TAKIMINI TUTANDIR
https://twitter.com/backhandwinner
antalya nın bize direnme şansı yok maç skorum 1-3 goller sorloth nwakaeme sturridge
benim bildiğim trabzonspor bu maçı kazanamaz.
karabük,erzurum gibi takımlara puan vermişliğimiz var.
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)