Süper Lig Cemil Usta Sezonu 4.Hafta | Trabzonspor 2 - 2 Gençlerbirliği | Maç Sonucu

[Salih Kara]

Ergin Keles hicbir zaman yetenekli/potansiyelli olmadi ki.

Eski isimleri ezbere sallamayin... Vizonteledeki "Katirci Bedri ne zaman aga oldu?" muhabbetinin aynisi...

Ergin Keleş A takımda oynadığı maçları baz alırsak yazdıklarınız doğru fakat A takıma çıkana kadar geçen sürede alt yaş milli takımlarda tüm kategorilerde toplamda yanlış hatırlamıyorsam 50’nin üzerinde milli olmuş ve hatırı sayılır da gol sayısı vardı. Ayrıca Trabzon lisesinin dünya şampiyonu olduğu zaman gol kralı olmuştu. Hatta PSV istiyor muhabbetleri dönüyordu. Yani aslında alt yaş kategorilerinden gayette potansiyeli olan bir arkadaşımızdı. A takıma çıkınca ne olduysa artık o söylenen potansiyelini gösteremedi. Bu nasıl futbolcu olmuş bile dedirtti.

[MİSSE_MİSSE]

Ben gerçekten neye göre adam seçiyorlar anlayamıyorum. Kamil ahmet sakatıyla sözleşme yenileyeceğine Serkan’ı alsana takıma. Bir sene alışsın ikinci sene formayı alırdı. Keza sol bek Faruk. As takımda yedek sol bek yok yine de çocuğu almıyorsun. Geçen sene Murat Cem’i hazıtladın sonra yolladın. Şu an kadroda onun gibi adamın var mı? Yok. Ahmet canbazmış, efecanmış iki sene sonra kimsenin adını bile hatırlamayacağı adamları doldurduk takıma.

[Faruk BERBER]

Sturidge oynarmı acaba yarın

Kadroda olacakmış, MR'da sorun çıkmadı. Şahsi fikrim; yedek başlayacak, sonlarda oyuna dahil olacak.

[artvints]

Bu maç sosa doğan parmak oynasın. Getafe maçında da doğan mikel ahmet oynayabilir. Sosa dinlensin mutlaka.

[chener]

Studdridge'nin annesi gelmiş. Demekki stud yarın oynayacak.fala bak

[Alper Beyazay]

Yarın Sosa-Mikel-Parmak olur orta saha..

[Tuğrul]

İleride hamle yapılacak oyuncu sayısı azaldı.

Muhakkak Fıratcan, Ahmet Canbaz, Safa Kınalı ve Behlül gibi isimleri rotasyona katmamız lazım.

İvanildo ve Campi birlikte yedek kulübesini işgal etmemeli.

İkisinden biri olmalı.

Bu sakatlıkları fırsata çevirerek yeni Yusuf, Abdülkadir ve Uğurcan'lar yaratmamız lazım.

[DURAS]

Barış Memiş ve Ergin keleş ,Abdülkadir kadar olmasa da Yusuf kadar potansiyelli en az onun kadar yetenekli oyunculardı. Ancak mental sorun olunca işte ancak Emre mor kadar oluyor. Behlül, Hakan, kerem, Serkan, Muhammed, Taha da mental olarak memiş ve keleş gibiyse zaten sonları da onlar gibi olur.

[~UniCef~]

Barış Memiş ve Ergin keleş ,Abdülkadir kadar olmasa da Yusuf kadar potansiyelli en az onun kadar yetenekli oyunculardı. Ancak mental sorun olunca işte ancak Emre mor kadar oluyor. Behlül, Hakan, kerem, Serkan, Muhammed, Taha da mental olarak memiş ve keleş gibiyse zaten sonları da onlar gibi olur.

Behlül bana daha olgun gibi geldi. Koraydan zaten hicbir sey olmaz. Arda,Behlül ve birazcik Muahmmet bana ümit verdi.

[Çağdaş DENİZ]

O takımdaki neredeyse her oyuncu özenle seçilmiş oyuncular ve çoğu yaş grubunda mevkisinin TRdeki en iyilerinden.

Kaleci Arda
Sağbek Serkan
Stoperde Ahmet Baha ve Altınordu'dan alınan Atakan
Ortaalanda Pendik'ten gelen Taha (18 yaşında bir sezon profesyonel lig tecrübesi var), temposuz olsa da müthiş tekniğiyle Cafer
Takımın en hazır oyuncusu Behlül (Yusuf'un eksikliğini hissettirmeyecek potansiyelde)
Bu maçta oynamayan Kerem Baykuş (fiziksel eksikliği var ama yıldız kumaşı var), Safa Kınalı
Forvette fizik avantajıyla Koray ve henüz çok genç olan Muhammet ve daha lisansı bile çıkamayan büyük yıldız adayı Salih

Ben takımı sürekli takip ediyorum

Bu çocukların hepsi tabi ki yıldız olmayacak

Ama bu sene dahi kadroya yavaş yavaş 2-3 tanesi monte edilebilir. Bu monte işlemi hepsi onbire bir anda şeklinde değil, yavaş yavaş yedek kulübesi bazı maçlarda dakika alarak vs oluyor, sizin dalga geçtiğiniz gibi olmuyor herkes farkında.

Bu saydığım oyunculardan en az 5 tanesini TS formasını giyerken bol bol göreceksiniz

En az 1-2 tanesi de yıldız oyuncu olup, sizin gibi kıymet bilmezler tarafından sabahtan akşama kadar eleştirilecek

Bugünkü maçı başkan ile Özkan Sümer beraber izlediler. Bu organizasyonda Özkan Sümer'in parmağı olduğu için, ben bu çocuklara güveniyorum. Geleceğimiz onlar ve onlarla başarılı olacağız...

Hocam İyi hoş bazı oyuncuları ovmussun kişisel düşüncen saygı duyarız da neden hakaret ediyorsun Onu anlayamadık Biz de görüşümuzu yazıyoruz
Sizin gibi kıymet bilmezler yazmışsın...
Kim bana Ne kıymeti vermiş de ben onu yariyolda bırakmışım
Yorum yaparken dikkat etmek lazım kimse buraya hakaret yemeye laf yemeye gelmiyor
Kendimizce maçı izledik yorum yapıyoruz

[serdaracıl]

Ben gerçekten neye göre adam seçiyorlar anlayamıyorum. Kamil ahmet sakatıyla sözleşme yenileyeceğine Serkan’ı alsana takıma. Bir sene alışsın ikinci sene formayı alırdı. Keza sol bek Faruk. As takımda yedek sol bek yok yine de çocuğu almıyorsun. Geçen sene Murat Cem’i hazıtladın sonra yolladın. Şu an kadroda onun gibi adamın var mı? Yok. Ahmet canbazmış, efecanmış iki sene sonra kimsenin adını bile hatırlamayacağı adamları doldurduk takıma.

Yorum diye buna derim

[serdaracıl]

Millet takmış barış memiş’e. Barış oynarken sahada sosa yoktu.

[emre6117]

Millet takmış barış memiş’e. Barış oynarken sahada sosa yoktu.

Çok doğru bir yorum. Sosa herkezin seviyesini en az bir ssviye arttırıyor.

[Onur Akyüz]

Barış ve Ergin kendi dönemlerinin en umut veren oyuncularındandı. İkisi de 16-17 yaşlarında a takımla maça çıkıyorlardı.

Ergin Trabzon Lises’nin dünya şampiyonluğunda gol kralıydı, Yusuf Yazıcı aynı takımın kaptanıydı. Biri nerede, diğeri nerede? Ergin tüm alt kategori milli takımlarında sürekli oynadı. Barış aynı şskilde defalarca milli oldu. O dönemin en çok beklenen topçusuydu. Burada ona başlıklar açıldı, çok çalış diye.

Bunlar o yaşlarda a takım forması giyince ben oldum sanıyor ve şımarıyorlar. Mental olarak zayıf her genç yok oluyor. Çalışmayı hiç bırakmayacaksın.

[AyhanPe]

Millet takmış barış memiş’e. Barış oynarken sahada sosa yoktu.

Ne yani B.Memis seviye atlasin diye Sosa yi Eyüpspor a mi yollayalim?

PS: Sariyer SK ya transfer olmus..

[Ozan Yılmaz]

Millet takmış barış memiş’e. Barış oynarken sahada sosa yoktu.

Müthiş bahane Barış kendi bile ikna olur buna şanssız çocuk

[cerasus]

Passoligsiz maca gidebiliyor muyuz ve ayrica sizce maca bilet kalmis midir?

[redbul]

ölüyü diriltmekte üstümüze yoktur umarım 0 yazıyla sıfır puanlı g.birliğini de diriltmeyiz.

[Gürkan Asma]

Passoligsiz maca gidebiliyor muyuz ve ayrica sizce maca bilet kalmis midir?

Passoligsiz girilmiyor, bilet en son vardı. Ki devir yapan biçok kişi var onlardan da satın alabilirsiniz.

[Kazım Bostan]

benim maç hakkındaki merakım, sturridge maçın ilk 45 dakikası mı ikinci 45 dakikası mı oynayacak bu bir, ikincisi, gençlerbirliği'ne 1 puan mı vereceğiz 3 puan mı. izleyip görelim bakalım..

[muratt]

Ergin Keleş A takımda oynadığı maçları baz alırsak yazdıklarınız doğru fakat A takıma çıkana kadar geçen sürede alt yaş milli takımlarda tüm kategorilerde toplamda yanlış hatırlamıyorsam 50’nin üzerinde milli olmuş ve hatırı sayılır da gol sayısı vardı. Ayrıca Trabzon lisesinin dünya şampiyonu olduğu zaman gol kralı olmuştu. Hatta PSV istiyor muhabbetleri dönüyordu. Yani aslında alt yaş kategorilerinden gayette potansiyeli olan bir arkadaşımızdı. A takıma çıkınca ne olduysa artık o söylenen potansiyelini gösteremedi. Bu nasıl futbolcu olmuş bile dedirtti.

Altyapıdaki potansiyel ile yukardaki durum çok farke edebiliyor. Ergin Keleş'den beklenti çok yüksekti. Alt yaş kategorilerinde ve lise takımında yaptıklarına bakınca yeni Fatih Tekke beklentisi vardı ve abartı bir beklenti de değildi kesinlikle. (hatta o dönem Ali Şen Kandil ile beraber yeni Gökdeniz-Tekke geliyor havası oluşmuştu). Gel gör ki bekleneni veremedi. Ama bu ondan kaynaklı bir sorun değildi bence, olmadı sadece. Bazen işte olmuyor, üst seviyede farklı gelişimler bekleniliyor. Bunun en iyi örneği Arda aslında. GS'nin meşhur Arda'lı jenerasyonun aslında en sönük adamıydı Arda. Daha çok Aydın Yılmaz, Cafercan vs. beklenti yüksekti, Arda hiç hesapta yoktu ama nerelere geldi. Bunun gibi. GS'de Aydın Yılmaz nasıl olmadıysa, bizde de Ergin olmadı. Ama beklenti yoktu, potansiyelli olmadı demek çok yanlış.. Yusuf'dan veya Abduş'den gördüğümüz ışığın aynısı, belki daha fazlası vardı Ergin Keleş'te...

[muratt]

benim maç hakkındaki merakım, sturridge maçın ilk 45 dakikası mı ikinci 45 dakikası mı oynayacak bu bir, ikincisi, gençlerbirliği'ne 1 puan mı vereceğiz 3 puan mı. izleyip görelim bakalım..

Adam bu transfer işini geciktirmese ligin başından beri hazır olup oynayacaktı, belki rotasyon daha güçlü olduğu için Abduş ve Ekuban bu kadar yükleme olmayacak ve belki bu şekilde sakatlanmayacaklardı, özellikle de Abduş. Sturridge yani hem devrenin yarısını yedi, hem de takıma zarar verdi. Yani düşündüğünüz zaman bir yıllık ücreti hazırlık kampını ve sezonun tamamını kapsadığını düşünürsek, bu sezonki parasının %20'sini iade etmesi lazım.

Çok heveslendik, çok bekledik ama çok da uzattı bu işi. Bu haftadan başlamak üzere artık gollerine başlayıp sezonu da en az 20 gol 15 asistle tamamlaması gerekiyor. bunun altı kurtarmaz hiç kusura bakmasın...

[muratt]

Çok net galibiyet almamız gereken bir maç. 4-0 net skor olması lazım. Kafalarda soru işareti bırakmayacak şekilde, dominant oynaması lazım takımın. Ligin geri kalan kısmı için de önemli bu maç, diğer takımlara mesaj net gitmeli. Fenerbahçe hariç diğer şampiyonluk adayları hiç ışık vermiyor, zirveyi boş görürlerse hepsi iştahlanacaktır tekrardan, bu anlamda güç gösterisi de olmalı. Mekanın sahibi geldi, zirvede biz varız artık, akıllı olsun herkes dememiz lazım. Kendi evimizde, full stad, rakip kötü dönem geçiriyor. Herşey müsait. Bu bir fırsat.

Sadece galibiyet ve güç gösterisi değil, bazı oyuncuları kazanmak anlamında da çok işe yarayabilecek bir maç. Bugün Sturridge 90 dakika sahada kalmalı. Bu maç onun özgüveni açısından, taraftarla iletişim kurması açısından ve lige başlangıç açısından çok ideal. Fener maçında yoksa 10 dakika Koray kadar da oynardı, neden bu maçla başlamak istedik, tam da bu yüzden. Oynasın. Ayağı alışsın, ısınsın. Beklenti çok yüksek. Mesaiye başlasın artık.

Sorloth. Tam onun maçı olacak. Oyunun rakip sahaya yıkıldığı, bol orta yapılan, ceza sahasına bolca topun geleceği bir maç. Fatih Tekke bitiriciliği ve tekniği olmadığını biliyoruz, ama güçlü fiziği ve boyuyla rakipleri döve döve goller atabilir. Prag maçındaki gibi defansı güçlü fiziğiyle perişan etmesini bekliyoruz. Keyif alıp hem de keyif verecektir. Sturridge gol atar mı bilemem ama Sorloth'a şöyle 2 asist yapar bence.

Sağ kanat konusu da diğer mesele. Sadece bu maç için değil, önümüzdeki belki 3 ay için geçerli bir sorun, o yüzden geçici bir çözüm değil, kalıcı bir çözüm üretmek şart. Şimdi burada hepimizin Advijaj hevesi olsada, hazır olmadığı bir gerçek, üstelik asıl pozisyonu da değil. Yani aceleci davranıp adamı kaybedebiliriz de. Bence Advijaj'ın biraz daha zamana ihtiyacı var gibi. Belki seneye tüm maçlar 90 dakika da olabilr, ama şu anda o seviyede değil gibi. Başka bir çözüm üretmek lazım sağ kanada. Sturridge en ideal isim bu anlamda. Ve dediğim gibi bu maç da Sturridge için en iyi başlangıç maçı. Bence sağ kanat Sturridge'e verilip ısrar edilmeli. Artık o kanat onun olmalı. Sakatlıktan döndüklerinde de Ekuban ve Abduş da 10 numara pozisyonu için mücadele ederler, yeterki dönsünler. Sturridge'in yedeği ve rotasyonu da Advijaj olacak tabi..

Tabi burada diğer eksik de 10 numara pozisyonu. Sosa'yı orada izleyeceğiz yüksek ihtimal, yanlış bir hamle olacak gibi. Sanırım hoca tecrübesine güveniyor ama benim futbolda en çok karşı çıktığım şeylerden biridir formda bir oyuncusu farklı bir pozisyona kaydırıp hem işleyen düzeni bozmak hem de oyuncudan alınan verimi düşürmek. Ersun Yanal'ın Bosingwa'yı stoper oynatması gibi mesela. Şimdi Sosa da aynı şekilde ortasaha merkezde çok verimli, hatta belki takımın omurgasının temel taşı. Bunu bozmaya değer mi ? Yani çok büyük Jaja vari katkı yapacaksa belki değer, ona bile emin değilim. Bence çok gereksiz bir risk. Peki kim oynamalı derseniz çok bariz şekilde Parmak.. Neden Parmak ? Öncelikle merkezde biraz bocalıyor, tam verim veremiyor çünkü pozisyon alma becerisi ve bilgisi zayıf. Ama 10 numarada bu eksikliği çok sıkıntı olmaz. Üstelik böyle bir maçta çok arayacağımız bir şut tehditi var. Kapanacak Gençler maçını Parmak'ın 2 şutu çözebilir. O zaman Parmak'ı 10 numaraya koymak zorundayız. temposuyla, driblingve şut özellikleriyle tam onun maçı. Milli de olduğu bir dönemde zaten yedek kulübesinde oturtmak, şöyle yok günümüzde çok büyük lüks olur.

Sosa-Mikel orta sahası da en ideal görünen durum oluyor burada. Tabi Mikel demişken, arkadaştan da artık yavaştan patlama bekliyoruz. Mikel dedik bağrımıza bastık, takımı taşıyacak dedik ama görünen şimdiye kadar takım Mikel'i taşımaya çalıştı. Çok büyük topçu, artık sazı ele alması lazım. Eğer alırsa, Sosa'nın veya Wkaememe'nin verdiği katkı kadar da Mikel takıma katkı verebilir, bu da takımı çok farklı seviyeye taşır. (Şunu da unutmamak lazım, Sosa ilk sezon pek katkı veremedi, Wkaememe'de ilk yarı pek yoktu. Yani biraz alışma süreçlerine ihtiyaçları var ama Mikel'in bu kadar zamanı yok gibi, acilen başlaması lazım katkı vermeye)

Son olarak da defans göbeğine değinelim. Defans ikilisi rotasyon olacak yer değildir. tamam belli denemeleri vs. anladık da artık sabit bir ikiliye geçilmesi gerekiyor. Sabit ikilimiz olsun ki artık her geçen maç uyumları artsın, daha verimli olsunlar. Defansta yapılan rotasyon sadece hata riskini arttırır. Ben her türlü ikiliye razıyım, yeterki rotasyon olmasın artık, süreklilik olsun. Tercihim yine de Husseini-İvanildo şeklinde olurdu, hoca daha iyi bilir tabi...

Skor tahminim dediğim gibi 4-0. Goller de 2 tane Sorloth (Sturridge asistleriyle), 1 tane Parmak (uzaktan şut), 1 tane de Wkaeme (klasik gollerinden biri işte). Hadi bakalım, bizde keyifle izleyelim...

[Onur Erçetin]

Çok net galibiyet almamız gereken bir maç. 4-0 net skor olması lazım. Kafalarda soru işareti bırakmayacak şekilde, dominant oynaması lazım takımın. Ligin geri kalan kısmı için de önemli bu maç, diğer takımlara mesaj net gitmeli. Fenerbahçe hariç diğer şampiyonluk adayları hiç ışık vermiyor, zirveyi boş görürlerse hepsi iştahlanacaktır tekrardan, bu anlamda güç gösterisi de olmalı. Mekanın sahibi geldi, zirvede biz varız artık, akıllı olsun herkes dememiz lazım. Kendi evimizde, full stad, rakip kötü dönem geçiriyor. Herşey müsait. Bu bir fırsat.

Sadece galibiyet ve güç gösterisi değil, bazı oyuncuları kazanmak anlamında da çok işe yarayabilecek bir maç. Bugün Sturridge 90 dakika sahada kalmalı. Bu maç onun özgüveni açısından, taraftarla iletişim kurması açısından ve lige başlangıç açısından çok ideal. Fener maçında yoksa 10 dakika Koray kadar da oynardı, neden bu maçla başlamak istedik, tam da bu yüzden. Oynasın. Ayağı alışsın, ısınsın. Beklenti çok yüksek. Mesaiye başlasın artık.

Sorloth. Tam onun maçı olacak. Oyunun rakip sahaya yıkıldığı, bol orta yapılan, ceza sahasına bolca topun geleceği bir maç. Fatih Tekke bitiriciliği ve tekniği olmadığını biliyoruz, ama güçlü fiziği ve boyuyla rakipleri döve döve goller atabilir. Prag maçındaki gibi defansı güçlü fiziğiyle perişan etmesini bekliyoruz. Keyif alıp hem de keyif verecektir. Sturridge gol atar mı bilemem ama Sorloth'a şöyle 2 asist yapar bence.

Sağ kanat konusu da diğer mesele. Sadece bu maç için değil, önümüzdeki belki 3 ay için geçerli bir sorun, o yüzden geçici bir çözüm değil, kalıcı bir çözüm üretmek şart. Şimdi burada hepimizin Advijaj hevesi olsada, hazır olmadığı bir gerçek, üstelik asıl pozisyonu da değil. Yani aceleci davranıp adamı kaybedebiliriz de. Bence Advijaj'ın biraz daha zamana ihtiyacı var gibi. Belki seneye tüm maçlar 90 dakika da olabilr, ama şu anda o seviyede değil gibi. Başka bir çözüm üretmek lazım sağ kanada. Sturridge en ideal isim bu anlamda. Ve dediğim gibi bu maç da Sturridge için en iyi başlangıç maçı. Bence sağ kanat Sturridge'e verilip ısrar edilmeli. Artık o kanat onun olmalı. Sakatlıktan döndüklerinde de Ekuban ve Abduş da 10 numara pozisyonu için mücadele ederler, yeterki dönsünler. Sturridge'in yedeği ve rotasyonu da Advijaj olacak tabi..

Tabi burada diğer eksik de 10 numara pozisyonu. Sosa'yı orada izleyeceğiz yüksek ihtimal, yanlış bir hamle olacak gibi. Sanırım hoca tecrübesine güveniyor ama benim futbolda en çok karşı çıktığım şeylerden biridir formda bir oyuncusu farklı bir pozisyona kaydırıp hem işleyen düzeni bozmak hem de oyuncudan alınan verimi düşürmek. Ersun Yanal'ın Bosingwa'yı stoper oynatması gibi mesela. Şimdi Sosa da aynı şekilde ortasaha merkezde çok verimli, hatta belki takımın omurgasının temel taşı. Bunu bozmaya değer mi ? Yani çok büyük Jaja vari katkı yapacaksa belki değer, ona bile emin değilim. Bence çok gereksiz bir risk. Peki kim oynamalı derseniz çok bariz şekilde Parmak.. Neden Parmak ? Öncelikle merkezde biraz bocalıyor, tam verim veremiyor çünkü pozisyon alma becerisi ve bilgisi zayıf. Ama 10 numarada bu eksikliği çok sıkıntı olmaz. Üstelik böyle bir maçta çok arayacağımız bir şut tehditi var. Kapanacak Gençler maçını Parmak'ın 2 şutu çözebilir. O zaman Parmak'ı 10 numaraya koymak zorundayız. temposuyla, driblingve şut özellikleriyle tam onun maçı. Milli de olduğu bir dönemde zaten yedek kulübesinde oturtmak, şöyle yok günümüzde çok büyük lüks olur.

Sosa-Mikel orta sahası da en ideal görünen durum oluyor burada. Tabi Mikel demişken, arkadaştan da artık yavaştan patlama bekliyoruz. Mikel dedik bağrımıza bastık, takımı taşıyacak dedik ama görünen şimdiye kadar takım Mikel'i taşımaya çalıştı. Çok büyük topçu, artık sazı ele alması lazım. Eğer alırsa, Sosa'nın veya Wkaememe'nin verdiği katkı kadar da Mikel takıma katkı verebilir, bu da takımı çok farklı seviyeye taşır. (Şunu da unutmamak lazım, Sosa ilk sezon pek katkı veremedi, Wkaememe'de ilk yarı pek yoktu. Yani biraz alışma süreçlerine ihtiyaçları var ama Mikel'in bu kadar zamanı yok gibi, acilen başlaması lazım katkı vermeye)

Son olarak da defans göbeğine değinelim. Defans ikilisi rotasyon olacak yer değildir. tamam belli denemeleri vs. anladık da artık sabit bir ikiliye geçilmesi gerekiyor. Sabit ikilimiz olsun ki artık her geçen maç uyumları artsın, daha verimli olsunlar. Defansta yapılan rotasyon sadece hata riskini arttırır. Ben her türlü ikiliye razıyım, yeterki rotasyon olmasın artık, süreklilik olsun. Tercihim yine de Husseini-İvanildo şeklinde olurdu, hoca daha iyi bilir tabi...

Skor tahminim dediğim gibi 4-0. Goller de 2 tane Sorloth (Sturridge asistleriyle), 1 tane Parmak (uzaktan şut), 1 tane de Wkaeme (klasik gollerinden biri işte). Hadi bakalım, bizde keyifle izleyelim...

Mikel-Sosa-Parmak üçlüsünü denediğimiz üç maç ;

1)Sparta Prag-Trabzonspor

Prag ilk 45 dakikada bizi sahadan sildi.Ne hücum yapabildik ne de defans.Mikelin savunmaya da hücuma da katkısı sıfırdı sadece yan pas yaptı savunmada ise yürüyecek hali yoktu.Parmak 10 numara oynadı ama sıfır denecek kadar kötüydü çünkü 10 numara oynayacak oyun zekası ve yaratıcılığa sahip değil.Fizik gücü de yeterli değil.Topu ileride aldığı zamanlarda hep olumsuz kullandı.İlk yarının sonunda Mikel çıktı,ortasahada Sosa-Parmak ikilisini döndük de takım kendine geldi.Maç 2-2 bitti.

2) Kasımpaşa-Trabzonspor ;

Kasımpaşaya karşı oyunu geride kabul ederek başladık.Mikel yine yürüyordu sadece oyunu ciddi anlamda geride kabul ettiğimiz için iyi savunma yapıyor sanıldı.Tek yaptığı iyi pozisyon almaktı.Mikelin kendi kalesine attığı golle 1-0 yenik duruma düştük.Savunmayı bir kenara koyuyorum,hücumda da sıfırdıl ne organize olabildik ne adam akıllı bir atak yapabildik.Bu maça da Mikel-Sosa-Parmak ile çıkmıştık.Sosa yine elinden geleni yaptı.Parmak ise 10 numarada her zaman olduğu gibi yine berbat oynadı,hücumda organizasyon adına hiçbir şey yapamadı.

3) Trabzonspor-Aek ,

Bu maça da Mikel-Sosa-Parmak ile çıktık.Yediğimiz saçma golleri bir kenara bırakıyorum.Bu maçta yine özellikle ilk yarı çok kötüydük.Mikel yine yürüyerek oynadı,kondüsyonu kötü olabilir ama bu adam genel olarak yırtıcı bir önlibero değil.Parmak yine önde berbattı.Sosa zaten oyun kuruyor arkasına Mikel gibi koşmayan ve hücumda da etkisiz bir adam koyunca takım hücumda etkisiz kalıyor ve çoğalamıyor.Sosanın arkasına illa ki bir adam konacaksa en azından savunmayı güçlendirecek bir isim olmalı bu isim de en iyi Doğan olur.Mikel dribblingi olan,ince paslar atan bir isim değil,biraz soğukkanlı olacak ve yan pas yapacak diye 10 kişi oynuyoruz.

[Oğuz ZEYTİN]

Mikel-Sosa-Parmak üçlüsünü denediğimiz üç maç ;

1)Sparta Prag-Trabzonspor

Prag ilk 45 dakikada bizi sahadan sildi.Ne hücum yapabildik ne de defans.Mikelin savunmaya da hücuma da katkısı sıfırdı sadece yan pas yaptı savunmada ise yürüyecek hali yoktu.Parmak 10 numara oynadı ama sıfır denecek kadar kötüydü çünkü 10 numara oynayacak oyun zekası ve yaratıcılığa sahip değil.Fizik gücü de yeterli değil.Topu ileride aldığı zamanlarda hep olumsuz kullandı.İlk yarının sonunda Mikel çıktı,ortasahada Sosa-Parmak ikilisini döndük de takım kendine geldi.Maç 2-2 bitti.

2) Kasımpaşa-Trabzonspor ;

Kasımpaşaya karşı oyunu geride kabul ederek başladık.Mikel yine yürüyordu sadece oyunu ciddi anlamda geride kabul ettiğimiz için iyi savunma yapıyor sanıldı.Tek yaptığı iyi pozisyon almaktı.Mikelin kendi kalesine attığı golle 1-0 yenik duruma düştük.Savunmayı bir kenara koyuyorum,hücumda da sıfırdıl ne organize olabildik ne adam akıllı bir atak yapabildik.Bu maça da Mikel-Sosa-Parmak ile çıkmıştık.Sosa yine elinden geleni yaptı.Parmak ise 10 numarada her zaman olduğu gibi yine berbat oynadı,hücumda organizasyon adına hiçbir şey yapamadı.

3) Trabzonspor-Aek ,

Bu maça da Mikel-Sosa-Parmak ile çıktık.Yediğimiz saçma golleri bir kenara bırakıyorum.Bu maçta yine özellikle ilk yarı çok kötüydük.Mikel yine yürüyerek oynadı,kondüsyonu kötü olabilir ama bu adam genel olarak yırtıcı bir önlibero değil.Parmak yine önde berbattı.Sosa zaten oyun kuruyor arkasına Mikel gibi koşmayan ve hücumda da etkisiz bir adam koyunca takım hücumda etkisiz kalıyor ve çoğalamıyor.Sosanın arkasına illa ki bir adam konacaksa en azından savunmayı güçlendirecek bir isim olmalı bu isim de en iyi Doğan olur.Mikel dribblingi olan,ince paslar atan bir isim değil,biraz soğukkanlı olacak ve yan pas yapacak diye 10 kişi oynuyoruz.

AEK deplasmanında Mikel yoktu ve ilk yarım saat adamlar bizi ezdi. Yani Mikel'siz de orta saha boşluğunu yaşadık.

Mikel'den ziyade genel takım dizilişi ve o dizilişe uygun oyuncu seçimlerini konuşmalıyız bence.

Çünkü Kasımpaşa maçında top Mikel'e çarpıp gol oldu diye kızıldı. Aynı golü Mikel'in olmadığı hazırlık kampında Hoffenheim ve Parma maçlarında da yemedik mi?

Hucumdakilerin yumuşak olması, pres yapmaması, rakibi kolay çıkarması da yukarıdaki problemin sebeplerinden biri bence.