1-3 biter yine yeniliriz tarla sahada
Kazanırız
Berabere Biter
Kaybederiz
Arada birkaç galibiyet alabilirsek camia bu geçiş dönemini daha rahat atlatır. Yalnız sezon başından beri, kazandığımız maç da dahil olmak üzere futbol adına pozitif şeyler göremiyoruz. Takım kimliğini bulamadı, çok sönük oynuyor. Hedef koymadık ama bir yerden tutunmamız lazım. Her hafta gol atmadan yenilerek ne biz birbirimizden sabır bekleyebiliriz, ne de yönetim veya teknik heyet maç sonu açıklaması yetiştirebilir. O yüzden herkesin sabırlı olmasına yardım edecek birkaç sonuç lazım. 3 haftadır gol atamadık. Bir parıltıya ihtiyacımız var. Umarım bu maçta da şu ana kadar olduğumuz kadar kötü olmayız. Paralel Trabzon'u biraz susturmamız lazım.
1-3 biter yine yeniliriz tarla sahada
Konya'yı yenecek gücümüz yok.Oyun disiplininden asla taviz vermeyen ve çok zor açık veren bir takım.Bizi anlatmaya gerek yok son derece kötü ve ruhsuz bir takımız.
Konya kazanır.
Şu olumsuz havayı dağıtmak için barcelonanın bugünlere geliş hikayesini anlatan bir yazı paylaşıcam. Forumda birileri Muharrem Usta siyaseti yaptığımı düşünebilir, lakin her zaman izah ettiğim gibi şu artık sırf isim yapmak için başkan olan mütahhit başkanların aksine Muharrem Usta çok değerli ve bu kulübü şaşalı günlerine döndürebilecek tek adamdır. Birkaç yıldır dünyaca ün yapmış başarılı insanların hayat hikayelerini okuyoruz( Steve Jobs vs). Hepsinde bir dibi görüş ve ondan sonra tekrardan ayağa kalkma hikayesi var. Bu yüzden bu kulübü başarıya ulaştıracak insanları da az çok sezebiliyoruz. Herneyse burada nutuk atmak istemiyorum. Paylaştığım yazıyı iyi okuyun ve Laportanın barcelonanın en kötü dönemlerinden alıp bu kulübü nasıl zirveye taşıdığını göreceksiniz. Ve sonrasında eminim fark edeceksiniz Muharrem Usta'nın bu zamana kadar yaptıkları icraatlerin ne kadar doğru olduğunu.
Konu makif61 tarafından (17.09.2016 Saat 22:47 ) değiştirilmiştir.
barcelona 2002-2003 sezonunda ligi altıncı sırada tamamlamıştır. bu son 15 yılın en kötü derecesidir ki bahsedilen 1987-88 sezonunda copa del rey kazanılmıştır. dört yıldır takım ne ligi, ne kupayı ne de bir avrupa kupası kazanamamıştır ki bu kulüp tarihi için bir ilktir. uefa kupasına katılma hakkı ligin son haftasında elde edilebilmiştir. malî durum da farklı değildir. 123,4 milyon euroluk yıllık gelir manchester united’ın gelirinin yarısından da azdır. futbolculara ödenen yıllık ücret 109,7 milyon eurodur ve bu rakam toplam gelirin %88’ine karşılık gelmektdir. bu rakama bonservis bedellerinin dahil olmadığını, yalnızca futbolcuların sözleşmelerinden doğan yıllık ücretleri olduğunu vurgulamak gerek. 2002-2003 sezonu sonunda kulübün yıllık zararı 72 milyon euroya, toplam borç ise 186 milyon euro’ya ulaşmıştır.
barcelona bir şirket değil. bir üye bir oy ilkesi ile yönetiliyor. futbolun yanı sıra profesyonel basketbol, hentbol ve hokey takımları ve pek çok aktiviteleri var. genç girişimciler tarafından desteklenen laporta 2003 haziranında kulüp başkanı seçildi. kulübün hem malî hem de sahadaki performansını yükseltmeyi, bunu yaparken de kulübün “güzel futbol” ilkesinden ve sosyal sorumluluklarından ödün vermemeyi vaad etmişti.
sert bir yaklaşımla maliyetleri düşürmek adına orta düzey oyunculara yatırım yapmaya yönelmek sahada başarısızlık riskini beraberinde getirebilirdi. maliyetleri düşürerek son beş yılda ilk kez denk bir bütçeye ulaşmak mümkünken laporta değişik bir stratejide karar kıldı. takıma acil yatırım yapılarak başarı sağlanacak ve gelirler arttırılacak, bu arada da giderler kontrol altına alınacaktı. seçimin hemen ardından yönetim kurulunun dokuz üyesinden yedisi değiştirildi ve plan uygulanmaya başlandı.
takımın başına frank rijkaard getirildi. “büyük meydan okuma” isminde 105000 olan üye sayısını arttırmayı amaçlayan bir kampanya başlatıldı ve ilk sezonda 130000 üyeye ulaşıldı. ronaldinho, deco, ludovic guily, samuel etoo, rüştü reçber, rafael marquez, giovanni van bronckhorst gibi transferler carles puyol, andres iniesta, xavi, lionel messi, victor valdes gibi kulübün yetiştirdiği oyuncularla kaynaştırılarak bir takım çekirdeği oluşturulurken; yüksek maliyetli bazı oyuncular ile yollar ayrıldı. maliyetleri kontrol amacıyla oyuncularla anlaşmalar “performansa bağlı ücret” eksenine oturtuldu. bu hem oyuncular için motivasyon hem de sahadaki bir terslik sonucunda meydana gelebilecek gelir kaybında kulübün giderlerinin de otomatik olarak azalması amacı ile yapıldı. gelinen noktada, 2005-06 sezonunda oyunculara ödenen paranın %18’i takımın başarısına, %18’i de oyuncuların performansına endeksli idi.
kulübün borçlarını orta vadede yönetilebilir kılmak için 2004 yılı başında bazı finans kuruluşları ile toplam 150 milyon euro tutarında borç alabilme imkanı veren bir dizi anlaşma imzalandı.
izlenen strateji 2003-04 sezonunda malî anlamda ciddi bir başarı sağladı. gelirler %37 oranında bir artışla 169,2 milyon euro olarak gerçekleşirken, oyunculara yapılan ödemeler 109,7 nilyon eurodan 85,2 milyon euroya indi. oyunculara ödenen paranın gelirlere oranı %88’den %50’nin biraz üzerine çekilmişti. bir önceki sezon 72 milyon euro zarar eden kulüp 6,7 milyon euro kâr elde etmeyi başarmıştı. önceki sezon altıncı olan takım 2003-2004 sezonunu ikinci sırada bitirdi. sonraki sezon şampiyonluk, bir sonraki sezon hem şampiyonluk hem de şampiyonlar ligi şampiyonluğu geldi.
biraz daha detaya inersek:
laporta döneminde stadyumdan elde edilen gelirler %83 oranında artarak 2005-06 sezonunda 76,6 milyon euroya ulaştı. barcelona bu gelirde manchester united ve chelsea’nin ardından üçüncü sırada ve laporta döneminde yakalanan %11 oranındaki artışla seyirci sayısında 2005-2006 sezonunun dünya lideri. ortalama 73225 seyirciye ulaştılar. laporta’nın gelir gelmez başlattığı kampanya devam ediyor ve 22 eylül 2006 günü kulüp resmi sitesi üye sayısının 151127 olduğunu duyurdu. şu aralar 155000 civarında üyeye ulaşıldığı tahmin ediliyor. haziran 2006 itibarı ile "penyes" adı verilen lisanslı taraftar derneği sayısı tüm dünyada 1782 adet olarak açıklanmıştı.
laporta ilk sezonda sezonluk bilet fiyatlarını %20 ile %40 arasında değişen oranlarda arttırdı. bu yıl 85000 sezonluk bilet sattılar. kombine sahipleri her maça gelmiyor. gelmedikleri maçlardaki yerlerinin yeniden satışını sağlayan bir sistem kuruldu ve buradan gelen gelirin yarısını kulüp, yarısını da sezonluk bilet sahibi alıyor. yurt dışından gelen taraftarlar için sezonluk "bilet+otel" paketi oluşturuldu. laporta döneminde stadyumdan elde edilen diğer gelirler yılda 4 milyon eurodan 21 milyon euroya çıktı. nou camp toplantı ve konferanslar için bir merkez olarak pazarlanırken stadyum turlarından elde edilen gelirler de büyük artış gösterdi.
2004-05 sezonunda yüksek fiyatlı 36 özel loca oluşturuldu ve üç sezondur hepsi dolu. stadyumun kapasitesini ve özellikle de loca sayısını arttırmanın yolları aranıyor.
yayın gelirleri 2005-06 sezonunda 94,1 milyon euro olarak gerçekleşti ve italyan kulüpleri istisna tutulursa avrupa’da yayından en yüksek geliri elde eden onlar oldu. laporta döneminde izle ve öde sisteminden elde edilen gelirler 5 katına çıktı. haziran 2006’da mediapro ile yedi yıllık yeni bir yayın anlaşması imzalandı. kulüp resmi sitesine göre ilk iki yıl yıllık en az 125 milyon euro, sonraki beş yıl ise en az yıllık 150 milyon euro alacaklar. kulübün kendi televizyonu ispanya’da 25000 aboneye sahip ve kâr ediyor. barça tv, abd pazarına da girdi. dünyada 53 ülkede yayın yapıyorlar.
laporta göreve geldiğinde ilk düşündüğü şeylerden biri forma reklamı almaktı. ancak istedikleri sonucu alamadıkları birkaç görüşmenin ardından diğer gelirlerindeki artışları da göz önüne alarak, formaya reklam almadan da işi yürütebileceklerine karar verdiler. forma reklamı almak yerine 2006 eylül ayında barcelona, unicef ile eşi benzeri olmayan bir anlaşma yaptı. 5 yıl süreyle barcelona formasında unicef reklamı olacak ve barcelona para almayıp üste para verecek. bu rakam yıllık gelirin %0,7’si olarak belirlendi. ilk yıl için 1,46 milyon euro ödediler.
nike ile süregelen anlaşma iyileştirilerek yenilendi. nike hem teknik sponsorluğu üstleniyor hem de merchandising operasyonlarını yönetiyor. coca cola, audi, estrella damm ve la caixa ile önemli sponsorluk anlaşmaları var.
kulüp tesis yatırımını sürdürüyor. haziran 2006’da 42,2 milyon euroya malolan yeni antrenman ve alt yapı tesisi cuitat esportiva joan gamper * hizmete girdi.
ticari gelirleri avrupa dışında da arttırmak için tıpkı real madrid gibi bir ekip kurdular. ağustos ayında kulüp pazarlama ve ticari işler direktörü esteve calzada, 2006 abd turnesinden 2003’ün dört katı gelir elde ettiklerini açıkladı.
meksika ve mısır’da futbol okulları açtılar ve başta arjantin olmak üzere diğer ülkelerde de futbol okulları açmayı planlıyorlar.
laporta göreve geldiğinde barcelona, manchester united’ın yarısı kadar bile gelir elde edemiyordu ancak başkanın üçüncü sezonunda onlardan yaklaşık %7 daha fazla gelir elde eder hale geldiler. yılda 72 milyon euro zarar ederken devraldığı kulübü son sezonda 17 milyon euro kâra geçiren ve ağustos 2006’da yeniden başkan seçilen joan laporta, bu sezon 300 milyon euro gelir ve 20 milyon euro kâr hedeflediklerini, 2010 yılında ise 400 milyon euro gelir ve borçları temizlemiş olmayı hedeflerini açıkladı.
Güzel yazı.Yazarını da belirtsen iyi olurmuş.Kim yazdıysa beynine sağlık..
Tipki osmanli maci gibi favori yine rakip
Bu sefer kaç yeriz acaba...Anket öyle açılsın bence.Madara olduk madara.
Kazım'a da selam olsun,asi çocuklar burada..
Zeminimizn durumu malum, maçı olabiliyorsa Rize'de, mümkün değilse zeminlerinin durumuna göre Giresun'da oynayalım.
BordoMavi.Net - Erzurum - Ankara - Çanakkale - Trabzon
Rıdvan Dilmen: "Ben Trabzonspor'un yerinde olsam stat açılana kadar gider Giresun'da filan oynarım. Avni Aker'de zemin rezalet."
Koskoca klup saha zemini tarladan beter maç oynandığı esnada arması kopar düşer daha nekadar rezil olacak bu klup allah askına hani destek oluyoruzda klube vizyonluk filan bumu prestij herşeyden önemli sponsor gelmez bu nedenlerden dolayı dalga geçiyolar sanki bizimle.
Konu emrex61 tarafından (17.09.2016 Saat 23:28 ) değiştirilmiştir.
Mucize olmazsa yeniliriz.
- you either die a hero or you live long enough to see yourself become the villain.
Giray bulak bugun iyi konuştu bana göre trt sporda.
Doğum sancıları
Bu maçta bitecek
Biraz inanç
Biraz özgüven
Yeter bu maçı almaya
konya rahat bir galibiyet alır.
ALAYINA İSYAN,ALAYINA BAŞKALDIRI,ÖLENE DEK MÜCADELE..
BÜYÜKLERLE SEVİŞEN YÖNETİM İS-TE-Mİ-YO-RUM.
Trabzonspor Aykut'u yenemez NOKTA
I am not in danger , I am the danger..
gol atamayız, evi, arabayı satıp konya'ya basın o kadar banko maç
şimdi hoca konyaya karşı 3lü defans çıkarmaz işallah.. konyanın tek hücum silahı kontra atak.. onlara bu imkanı vermezsek yenebiliriz.. ama kesinlikle yumlu okay gibi ağırlar oynamamalı..
Attan inip eşeğe bindik!
Değil Konya'ya gol atmayı gollük pozisyona bile giremeyiz. Gol yemezsek 1 puan alırız ama görünen köy kılavuz istemez 4 yeriz.
Sent from my iPad using Tapatalk
Oyun bitince Şah'ta Piyon'da aynı kutuya konur...
Başkan çökmüş..
https://www.facebook.com/daimaTrabzo...WSFEED&fref=nf
Ağız okuma profesörü varsa aramızda anlayabilir ne dediklerini..
Konu yorumsuz6117 tarafından (18.09.2016 Saat 00:11 ) değiştirilmiştir.
I am not in danger , I am the danger..
Evinde Konya'ya karşı favori değilsin, Konya geçen yıl lige geldi,
Evet, doğru hedef koymuyorsun.
Bütün bunlar "hedef koymuyoruz" söyleminin neticesi mi?
Navigasyona rota belirlemezsen araba uçurumdan yuvarlanır.
Rezalet zemin , rezil futbol. Konya 2-0 veya 3-0 alir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Avni Aker'de maç oynatmazlar artık,bir zahmet.Kupa maçı dahil.
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)