Sayfa 3 Toplam 17 Sayfadan BirinciBirinci 1 2 3 4 5 13 ... SonuncuSonuncu
Toplam 422 adet sonuctan sayfa basi 51 ile 75 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Yaşayan Efsane: Karadeniz

  1. #51
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    Taner Gündoğdu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    05.11.2004
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    39
    Mesajlar
    2,780

    Standart

    offf gülmekten karnıma ağrılar girdi...
    anlatacağım olayı ben kendim görmedim ama trabzondan bir arkadaşım anlttı kendisi niğdeli ktü de okuyor. bir düğünde şahit olmuş. kemençeci elinde kemençe ile milleti coşturmanın derdin de ama pek oynayan yok oturmayı tercih ediyorlar ve kemnçeci bağırıyor: " odurmuyoruz...odurmuyoruz oynayiruz... laa kodumun uşakları niye oynamayisunuz!" kemençeciyi alıyorlar bu yana ve iyice dövüyorlar sonra bilin bakalım noluyor? adamı tekrar oturtuyorlar koltuğa ve çalmaya devam ettiriyorlar
    Ben Kuzeyin Oğlu, sen Bizans Torunu! Ben Asaletin Rengi, Sen Entrikanın Başkenti! Ben TRABZONUM, BİZ TRABZONSPORUZ!!!

  2. #52
    Trabzonspor Kongre Üyesi

    BMN Yönetim Kurulu
    A.Hilal Çakıroğlu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    19.08.2004
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    6,545

    Standart

    Alıntı Külünkoğlu Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    eti puf yerdik sonra bilirsiniz bu işler için eti puf'un ambalajı şeffaf olduğundan dolayı idealdır. İplik bağlama ile başlayıp kızgın iğne ile devam eden şimdi burda yazamayacağım türlü türlü işkencelere tabi tutulurdu sinekler. Ufkumuz açılırdı, yoksa hitler'in kavgam kitabını okuyacak nesil nasıl yetişirdi ?
    b.k sineklerine kimse itibar etmezdi. Gazu diye tabir eden büyük sineklere karşı amansız bir savaş mevzu bahisti. Onlardan bir tane öldürmek 10 karasineğe bedeldi. Piyasa da fazla bulunamayışlarının etkisi varmıydı bilmiyorum. Zavallı bir boy küçük karasinekler, ciddi bir soykırıma uğramışlardı hemida işkencelerle.

    Şimdi bakıyorumda öyle sineklerde kalmadı. Evde uçsa "aaa baba böcek uçuyo" diyor şimdiki çocuklar. biz onların markalarını akrabalarını nerde ikamet ettiklerini bile bilirdik heyhaat.
    Arı, sinek derken konu hayvanlara yapılan işkencelere gelmiş. ben hiç anlatmıyım bu mübarek gecede bol bol tövbe etmem lazım
    Fanatik Pacci

  3. #53
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    Cyzio - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    24.02.2006
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    62
    Mesajlar
    4,719

    Standart

    Sevgili Fanatik Pacci;

    Kadir gecesini geçtik. Haydi, Ramazan'ı da geçelim. Ama Bayram'dan sonra hayvanlarla olan maceranı bekliyoruz.

  4. #54
    Berk Akçay - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    31.05.2004
    Nereden
    Trabzon
    Yaş
    39
    Mesajlar
    4,733

    Standart

    bu başlık bir harika
    "Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş milletler, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar."

    Mustafa Kemal ATATÜRK

  5. #55

    Üyelik tarihi
    11.07.2004
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    67
    Mesajlar
    909

    Standart Karadenizlilerin İnadı

    TRABZONSPOR ÜYE NO:12458

  6. #56
    Trabzonspor Kongre Üyesi

    BMN Yönetim Kurulu
    A.Hilal Çakıroğlu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    19.08.2004
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    6,545

    Standart

    Alıntı Cyzio Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Sevgili Fanatik Pacci;

    Kadir gecesini geçtik. Haydi, Ramazan'ı da geçelim. Ama Bayram'dan sonra hayvanlarla olan maceranı bekliyoruz.
    yazmasına yazarım da hakkımda hayal kırıklığı yaşanmasından korkuyorum
    Fanatik Pacci

  7. #57
    sümela61 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25.11.2005
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    47
    Mesajlar
    2,010

    Standart

    Alıntı golasaliyim Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    offf gülmekten karnıma ağrılar girdi...
    anlatacağım olayı ben kendim görmedim ama trabzondan bir arkadaşım anlttı kendisi niğdeli ktü de okuyor. bir düğünde şahit olmuş. kemençeci elinde kemençe ile milleti coşturmanın derdin de ama pek oynayan yok oturmayı tercih ediyorlar ve kemnçeci bağırıyor: " odurmuyoruz...odurmuyoruz oynayiruz... laa kodumun uşakları niye oynamayisunuz!" kemençeciyi alıyorlar bu yana ve iyice dövüyorlar sonra bilin bakalım noluyor? adamı tekrar oturtuyorlar koltuğa ve çalmaya devam ettiriyorlar
    süpermiş hakikaten de...
    "7 tepeli şehir... bekle... son tepene de dikeceğiz bayrağımızı..."

  8. #58
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    Cyzio - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    24.02.2006
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    62
    Mesajlar
    4,719

    Standart Karadeniz'de 12 Eylül

    Efendim; bu hikayeyi bizzat yaşamış değilim. Birinci ağızdan da duymadım. Ola ki bir şehir efsanesidir; bilemem. Ama hikayenin formatı, Karadeniz yöresine çok uygun. O yüzden, böyle bir olayın gerçek olduğuna inanarak (ya da inanmak isteyerek) bu köşede sizlerle paylaşmayı uygun gördüm.

    12 Eylül'ün ilk zamanları. Hatırlayanlarınız vardır; bir silah affı çıkmıştı. Ellerinde bulunan ruhsatsız silahları devlete teslim edenler hakkında, o silah bir olaya karışmamışsa, soruşturma açılmayacaktı. Böylece hem masum halkın elindeki silahlar, herhangi bir kötü olaya sebep olmadan ellerinden alınacaktı, hem de devlete bedava silah kazandırılıyordu.

    Bu işle görevli subaylar, il il, ilçe ilçe, köy köy dolaşıp; silah topluyorlardı. Karadeniz'de bir dağ köyüne bu işle görevli, bir yüzbaşı gelir ve doğruca muhtarın yanına çıkar. Yeni çıkan bu yasayı muhtara anlatır ve köy ahalisinin bütün silahlarını köy meydanına getirmesini ister. Silahlarını kendi kendine getirenlerin bir soruşturmaya tabi tutulmayacağını da ilave eder. Hatta, köylülerin rahat davranabilmeleri için, şu anda köyü terkedeceğini, iki saat sonra döneceğini, böylece kimlerin meydana silah bıraktığını görmeyeceğini söyler ve iki saat sonra dönmek üzere köyü terkeder.

    Yüzbaşı tekrar köye döndüğünde, köy meydanına toplanmış olan silahları görür ama Karadeniz insanını tanıdığından bu sayı ona çok az gelir ve muhtara şöyle der:

    -"Bak, muhtar. Ben de biliyorum, sen de biliyorsun ki; bu köyden çok daha fazla silah çıkar. Şimdi ben gene gidiyorum; döndüğümde bu köydeki bütün silahları meydanda göreceğim."

    Komutan gider. Muhtar ahaliyi gene meydana toplar:

    -"Ula uşaklar, komutan datmin olmayi. Birer dene daha geturecekmuşuz."

  9. #59

    Recep Çaltepe - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    01.06.2004
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    3,278

    Standart

    Alıntı Cyzio Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster

    ...Ama hikayenin formatı, Karadeniz yöresine çok uygun...
    Hocam, bence şüphe yok bizim oralarda yaşanmış bir olaya benziyor.

  10. #60
    Gülşen - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    21.07.2005
    Mesajlar
    290

    Smile Karadeniz'de 12 Eylül'e doğru :)

    Eşimin, telif ücreti kız çocuklarının eğitimine verilmek üzere hazırlanan "Temel Kimdir?" adlı kitaba verdiği bir kaç öyküden biri... (Gerçektir)

    Benim Temellerim
    70’lerin ortası. İstanbul’da ne yaşanıyorsa biraz gecikmeli de olsa kasabamızda (Çayeli) aynısını görebilirdiniz. Demokratik kitle örgütleri ve sol kendini her alanda ifade etmeye başlayınca karşıtı da hemen doğmuştu. Toplumun dönüşüm isteğiyle onu durdurmaya çalışan legal - illegal karşı güçler arasındaki bu çatışmaya kısaca sol – sağ kavgası demek herkesin kolayına geliyordu. Kasaba halkı da İstanbul’daki bu sol – sağ çatışmasını gazete ve radyo haberlerinden takip etmekteydi.
    Küçük kasabamızda da bir şekilde bu siyasi ayrışma gözleniyordu. Ama burası Karadeniz, burada aşk da, kültür de, ideoloji de kendince bir değişime uğramaktaydı. Evrensel bir duygu ve düşünce, dünyada ve İstanbul’da hangi yolları izleyerek gelişme kaydettiyse Karadeniz’de sekteye uğrayıp, başka bir yoldan gelişmekteydi.
    İşler giderek daha da zorlaşmaktaydı. İstanbul’da öğrencilere bombalı saldırıların başladığı dönemler. Kelebek etkisi teorisine göre, kasabamızda da en azından grupların birbirine saldırması ve en azından birbirlerini dövmesi gerekmekteydi.
    Bizim sınıftan Sabri’nin MHP’li dayıları, bizim apartmandaki Turgay’ın CHP’li ve solcu ağabeyini döveceklermiş. Sabri ortalığı yıkıyor; “Yapmayun da. O bizim Turgay’un ağabeyi. Canumuz ciğerimizdur bizum. Ailecek görüşürüz onlarla, bak dedeme söylerum sizun yaptuğunuzi.”
    Haydiiiii, eylem yatıyor tabi.
    Bir süre sonra Ahmet’in babası Dursun amca Ülkü Ocakları’na girip çıkıyor diye yakın arkadaşım Nedim’in solcu amcaları tarafından dövülecek, planlar yapılıyor. Nedim kendini yerlere atıyor. “Dursun amcaya buni yapamazsunuz. Elini öptüğüm, kankardeşumun babasini dövdürtmem size.”
    Ya da birisini pusuya düşürüp döveceklerse hemen feodal duygular baskın çıkmaktaydı. “İdris’un oğlini dövmek yakişuk almaz onlardan kiz alduk.” “Bahri dayının yüzüne nasıl bakarız, her gün tükkanindan mal alayiruz” vs. Ya da dövülecek kişiye haber uçurulmaktaydı. “O yoldan gitme. Bu gün okula gelme.”
    Haydaa, ulan kasabada kimse kimseyi dövemiyor. Siyaset tıkandı. Herkes bir yerden birbirinin akrabası, canı ciğeri. Ya kız almış ya kız vermiş. Yani aile içinde bir kavga gibi algılanacak.
    Fakat siyasi olaylarda eylemlilik gerekir. Yoksa oturarak, çekirdek çitleterek gövde gösterisi yapamaz ve militanlarına gücünü ispatlayamazsın. E ne yapacaklar? Eveeet, şimdi burada Karadenizlilik devreye giriyor…
    Bizim Sabri’nin dayıları Artvin’den gelip İstanbul’a gitmekte olan yolcu otobüsünden Cumhuriyet gazetesi okuyan bir vatandaşı indirmişler. Çarşının orta yerinde herkese soruyorlar.
    - Ula bu beyefendiyi taniyan var midur aranuzda?
    - Yoktur… Çimdur ki?
    - Kimse tanimayi buni, kimsenun akrabasi, bişeysi değildur değil mi? Eminsunuz yani!..
    - Vallahi hiç biryerden çikaramaduk Kemal ağabey...
    - Tamam o zaman!.. Girişun ula!..
    - Komonizler Moskova’ya!..
    Nihayet kasabada kimsenin maraza çıkarmayacağı bir kurban bulunmuştu da siyasi bir eylem gerçekleşmişti.
    Sadece Trabzonspor!

  11. #61
    Muhalif - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    07.06.2004
    Nereden
    Hatay
    Yaş
    45
    Mesajlar
    3,026

    Standart

    Üniversite de Teknik Resim diye illet bir ders vardı.. bizim zamanımızda Auto Cad falan yeni yeni piyasadaydı, bu derste resimler bildiğimiz T cetvelleriyle çiziliyordu yani.. mecburen evde çizmem gereken bir resimde şöyle bir sorunla karşılaştım.. evdeki çalışma masamın karşılıklı 2 kenarı düz, 2 kenarı kabartmalıydı.. masanın evdeki yerine göre T cetvelini sıfıra sıfır dayamam gereken yer kabartmalı yere geliyordu.. masa eşek ölüsü gibi.. arkadaşı çağırdım içerden 'dostum gel bir el at da çevirelim şu masayı, bu şekilde resmi çizemem'.. arkadaş geldi, durumu gördü ve başladı gülmeye.. 'yahu konuşmanda zerre eser yok ama lazsın işte kardeşim lazsın' dedim 'niye' el cevap: 'niye olacak yahu masayı niye çeviriyoruz ki al sandalyeni karşı tarafa geç alla alla'

    Aynıyla vukuu bulmuştur..
    #7 King of Kings

  12. #62
    #10 Fietra - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    31.05.2004
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    34
    Mesajlar
    4,213

    Standart

    Alıntı Muhalif Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Üniversite de Teknik Resim diye illet bir ders vardı.. bizim zamanımızda Auto Cad falan yeni yeni piyasadaydı, bu derste resimler bildiğimiz T cetvelleriyle çiziliyordu yani.. mecburen evde çizmem gereken bir resimde şöyle bir sorunla karşılaştım.. evdeki çalışma masamın karşılıklı 2 kenarı düz, 2 kenarı kabartmalıydı.. masanın evdeki yerine göre T cetvelini sıfıra sıfır dayamam gereken yer kabartmalı yere geliyordu.. masa eşek ölüsü gibi.. arkadaşı çağırdım içerden 'dostum gel bir el at da çevirelim şu masayı, bu şekilde resmi çizemem'.. arkadaş geldi, durumu gördü ve başladı gülmeye.. 'yahu konuşmanda zerre eser yok ama lazsın işte kardeşim lazsın' dedim 'niye' el cevap: 'niye olacak yahu masayı niye çeviriyoruz ki al sandalyeni karşı tarafa geç alla alla'

    Aynıyla vukuu bulmuştur..
    Evet lazsın çaycı
    keyif adamı ..

  13. #63
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    Cyzio - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    24.02.2006
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    62
    Mesajlar
    4,719

    Standart Muhalif'e

    Sevgili Dostum;

    Çaycı hikayesinde beni de şaşırttın, ama bu hikayede ben ev arkadaşının davrandığı gibi davranırdım.

    Selamlar

  14. #64
    Forumdan Uzaklaştırılmıştır
    Üyelik tarihi
    23.08.2004
    Mesajlar
    680

    Standart

    Çok güzeller...

    Başımdan geçen bir mesajlaşma hadisesi

    Munich filminin vizyona girdiği gece telefonuma bir mesaj geldi,

    - munich, tek kelimeyle mükemmel, kesinlikle seyretmelisin.

    O sırada dışarda ve bir sağa bir sola koşuşturmakta olan ben,
    "doğru ya, dortmund-b.munich maçı bu gece olması lazımdı" şeklinde düşünüp,
    cevaben şunu attım
    - çok teşekkür ederim ama şu an dışarıda olduğum için izleyemem, maç kaç kaç?

    cevap,
    - lazsın! lazsın! lazsın! munich diyoruz, film diyoruz. "Do you know movie?"

    O an jeton yıldırım hızıyla düştü. "Munich" filminin bir hafta sonra vizyona gireceğini anımsıyordum ama bu beni kurtaramazdı, yine de filmin konusu hakkında biraz bilgi sahibi olduğumdan kıvırmaya çalıştım

  15. #65
    OYılmaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    14.09.2006
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    33
    Mesajlar
    2,982

    Standart

    dün iftarımı açtım dışarı çıktım bi baktım 61 plakalı bir araba gördüm durdum bakıyorum bizim hemşeri arabayı parketmeye çalışıor o kadar daracıkkı yer bisikleti bile koyamazsın oraya halbuki yan tarafta 10 tane araba sığacak kadar yer var adam inat etmişş arabayı bura koyacamm bi türlü yerleştiremedi açtı kapıyı başladı sövmeye bağırıp çağırıorr HA BU ARABANIN SAHİBİ KİMDURR HEEİİİ bağırıp çağırıorr sokak ortasında rezil oldum düşüncesi yok adam ne alakası varsa : PUU BELEDİYEYİ ŞİKAYET EDECEĞUM en sonda dayanamadı arabayı dik parketti gülmekten öldüm yaa aynı şu şekilde _ ! _ arabanın arkasındada karışma laza basar gaza yazıordu
    Kazimişi gzas vorert

  16. #66
    KuĞu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.09.2004
    Mesajlar
    2,236

    Standart

    arkadaşım turistin birine 200 m ileride köşede kalan ayasofya müzesini tarif ediyor, elini aşağı yukarı hareket ettirerek ileriyi gösteriyor
    - go go go go go go go go
    ve eliyle büyük bir kavis çizerek sağ tarafı gösteriyor
    - right (başıylada onay beklediğini anlatan hareket yapıyor sonra)
    - go go go go
    turist
    -thanks
    Konu KuĞu tarafından (23.10.2006 Saat 23:11 ) değiştirilmiştir.
    0II0II0I I00I0I0I 0III00II0 00II0I0I II0I0II0

  17. #67
    KuĞu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.09.2004
    Mesajlar
    2,236

    Standart

    arkadaşlar bölümle ilgili bir kamp için 15 günlüğüne bayburta gidiyorlar, hazırlık o biçim bunlar üniversite rahatlığında saç sakal falan,kimisi fiyakalı kimi şortlu ama hepsi sırt çantalı 15 güne hazırlıklı techizatlı vs.

    otobüsten iniyorlar çocuklar meraklı bakışlarla çevrelerini sarıyor hepsi sırayla
    - hello , hello , hello , hello

    bizim eleman da çocukların yanından geçerken birinin başını okşuyor
    - hello ballim!
    0II0II0I I00I0I0I 0III00II0 00II0I0I II0I0II0

  18. #68
    Berk Akçay - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    31.05.2004
    Nereden
    Trabzon
    Yaş
    39
    Mesajlar
    4,733

    Standart

    hayda hello balım naber atakanım dogum gunun kutlu olsun
    "Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş milletler, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar."

    Mustafa Kemal ATATÜRK

  19. #69
    KuĞu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.09.2004
    Mesajlar
    2,236

    Standart

    Alıntı Berk Akçay Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    hayda hello balım naber atakanım dogum gunun kutlu olsun

    teşekkürler ballim çok sağol kutlayan kutlamayan herkes sağolsun
    0II0II0I I00I0I0I 0III00II0 00II0I0I II0I0II0

  20. #70

    Üyelik tarihi
    07.07.2004
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    40
    Mesajlar
    1,177

    Standart

    Bu anlatacağım olay bizzat Volkan KONAK tarafından anlatılmıştır. Volkan KONAK, Ali Kemal DENİZCİ ve 75-80 yaşlarında yaşlı bir amca karadenizliler derneklerinden herhangi birinin düzenlemiş olduğu yardımlaşma ve dayanışma gecesinde bir köşeye çekilmiş koyu bir sohbete dalmışlar. O sıralarda da Ali Kemal DENİZCİ Karabüksporu 2. ligten 1. lige çıkarmış ve yönetimle anlaşamayarak Karabüksporu 1. ligde çalıştırmamıştır. Muhabbette daha çok Ali Kemal DENİZCİ ve Volkan KONAK arasında geçiyormuş.

    Volkan KONAK: Ali Kemal abi bildiğim kadarıyla sen Karabüksporu şampiyon yaptın ve şu an herhangi bir takım çalıştırmıyorsun. Bunun sebebi nedir?

    Ali Kemal DENİZCİ:Ya volkanım yönetimle oturup kunuştum ve anlaşamadık hedeflerimiz örtüşmüyordu kısaca.

    Volkan KONAK :Peki abi başka takımlardan hiç mi teklif gelmiyor?

    Ali Kemal DENİZCİ: Gelmez olurmu su an birçok anadolu takımı benimle çalışmak istiyor ama ben pek istemiyorum?

    Volkan KONAK: Neden?

    Ali Kemal DENİZCİ: Ben artık Karabüksporu 1. lige çıkararak kendini ispat etmiş bir teknik direktörüm kariyerim ortada öyle 1.ligde küme düşmemeye oynayan veya orta sıraları hedefleyen takımları çalıştırmayı düşünmüyorum açıkçası. Benim hedefim 4 büyük takımdan birisini çalıştırmak, artık 4 büyüklerden teklif bekliyorum , sıradan Anadolu takımlarıyla çalışmam artık.( O sırada muhabbete pek katılmayan yaşlı emice lafa giriyor)

    Yaşlı Amca: Ula Volkanum bu Ali Kemal bu kafayla çaluştursa çaluştursa benum takimlari çaluşturur.

    Ali Kemal DENİZCİ:Ben küme düşmüş takım çalıştırmam.

  21. #71
    Forumdan Uzaklaştırılmıştır
    Üyelik tarihi
    23.08.2004
    Mesajlar
    680

    Standart

    Volkan Konak ile yapılan bir röportajdan...

    Ağabeyi bulmaca çözmüştür.
    Soru: Dört harfli Latince güvercin pisliği. Cevap: "Boku".
    Üç harfli kutsal ışık: Far. İki harfli bir bağlaç: İp.
    İki harfli, başlıca içeceğimiz: Çay (a ile y’yi aynı kareye sokarak)
    Şimdi der ki, "Abim için ayrı bulmaca yapmaları lazım, bizim başlıca içeceğimiz su değil ki, çay. Nara yerine heyt yazmış, Allah’tan bulmaca sekiz harfli dememiş, heeeeyyt yazacaktı demek ki."

  22. #72
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    antagonist - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    26.03.2005
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    37
    Mesajlar
    2,640

    Standart

    Kardeşimin bir arkadaşı anlatmış:
    2 hafta önce teravide hoca vaaz veriyor.Ülkemizdeki çeşitli olaylardan bahsediyor."Geçen hafta şurda 2 adam vuruldu,3 kişi gasp edildi" vs...Bu arada sinirlenip gaza gelen bir vatandaş,caminin içinde ayağa kalkıp "Ula ben onların geçmişini..."diye başlayarak küfürleri sıralamış

    Bir tane daha:
    Kardeşim arkadaşlarıyla minibüse biniyorlar.Minibüsçüye soruyorlar:"Hocam 7 kişi kaç para?"Cevap:"Ne biliyim la,muhasebeci miyim ben?Hesaplayın da verin parayı"

  23. #73
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    EmrahYalçınalp - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    29.05.2004
    Yaş
    44
    Mesajlar
    5,084

    Standart

    Bayramın birinci günü, yani dün. Hep beraber teyzemlere gittik. Babam çok uzun zamandır ilk kez gidiyor. Ben arabayı çekmeye çalışırken millet yavaş yavaş yollanıyor... En son ben giriyorum eve, babam yok. Ev denize sıfır, deniz kıyısındadır diye düşünüyoruz. 20 dakika sonra babam geliyor, sonradan anlıyoruz... Babam alt kata giriyor, adamlarla bayramlaşıp oturuyor, tatlı yiyip çay içiyor, laflıyorlar. Sonra bizi ve teyzemleri sorunca "abi sen yanlış geldin herhalde" diyorlar Bir de "niye beni beklemediniz" diye fırça atıyor bize


  24. #74
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    Mehdi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    28.07.2006
    Nereden
    Trabzon
    Mesajlar
    13,050

    Standart

    Alıntı EmrahYalçınalp Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Bayramın birinci günü, yani dün. Hep beraber teyzemlere gittik. Babam çok uzun zamandır ilk kez gidiyor. Ben arabayı çekmeye çalışırken millet yavaş yavaş yollanıyor... En son ben giriyorum eve, babam yok. Ev denize sıfır, deniz kıyısındadır diye düşünüyoruz. 20 dakika sonra babam geliyor, sonradan anlıyoruz... Babam alt kata giriyor, adamlarla bayramlaşıp oturuyor, tatlı yiyip çay içiyor, laflıyorlar. Sonra bizi ve teyzemleri sorunca "abi sen yanlış geldin herhalde" diyorlar Bir de "niye beni beklemediniz" diye fırça atıyor bize
    abi gülmekten öldüm.çok yaşa ama burda ayrı bir karadeniz vakası daha var.olaya diğer yönden bakarsak adamlar babanı misafir ediyolar çay içiriyolar ama kimsin,nesin diye sormak yok.
    T R A B Z O N S P O R

  25. #75
    Berk Akçay - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    31.05.2004
    Nereden
    Trabzon
    Yaş
    39
    Mesajlar
    4,733

    Standart

    @ emrah sen bunu bilerek bize anlatmadın dimi bugun yoksa biz daha gülmekten sanırım organizasyonu unuturduk sanırım çok güldüm ya gerçketen bende
    "Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş milletler, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar."

    Mustafa Kemal ATATÜRK

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •