Bu habere sevindim, scoot piriyi forumda çok yazmıştım boşta adam diye
İstifa eden kaleci antrenörü Alper Boğuşlu'nun yerine Scott Piri, Trabzonspor'a geliyor. Teknik direktör Mustafa Reşit Akçay'ın daha önce Galatasaray'da çalışan ABD'li teknik adama onay verdiği belirtildi. Piri, kondisyoner olarak çok başarılı olmuştu.
http://www.61saat.com/futbol/trabzon...er-h81902.html
Takımımızın en büyük eksikliği gideriliyor gibi. Sezon başında yabancı kondisyoner alabilseydik takım bu kadar sahada gezinmezdi. Zararın neresinden dönülse kardır. İnşallah transfer olumlu sonuçlanır.
Konu Doğan Şahin tarafından (11.12.2013 Saat 10:49 ) değiştirilmiştir.
Versinler İade-i İtibar, Ufukta Şampiyonluk Turu Var, Bunu Gören Rakipler, Elbette Kudururlar
Bu habere sevindim, scoot piriyi forumda çok yazmıştım boşta adam diye
iyi olur neden olmasın...
If you put the federal government in charge of the Sahara Desert, in 5 years there'd be a shortage of sand.
Milton Friedman
İyi bir kondisyonere ihtiyaç var. Kalecilerin ihtiyacı olan ise iyi bir Hoca'dan fazlası. Alper Hoca'nın yeri öyle iyi hoca getirmekle dolmaz.
Forum Kurallarına aykırı gördüğünüz mesajları ve üyeleri kullanıcı panelinde bulunan (ikaz tuşu) tıklayarak raporlamanızı rica ediyoruz..Ayağa KALK!
Scott Piri :Performansın Piri
Milli Takımımız Euro 2008 finallerinde bazı yönleriyle eleştirilse bile hiç kimse takımın performansı hakkında tek kelime edemedi. Tüm rakiplerimiz karşısında daha fazla koşan, oyunun son bölümlerinde baskın çıkan taraf olduk hep. Bu gelişmede, 2006 Dünya Kupası'nda Almanya'nın performans direktörlüğünü yapan uzmanın da payı vardı. Önce ABD Kolej Ligi'nde, sonra da Avrupa'da forma giymiş eski bir futbolcu olan Amerikalı performans uzmanıyla mesleğin detaylarını ve Milli Takımımızdaki çalışma metotlarını masaya yatırdık.
Bir performans uzmanı olarak spora ve futbola nasıl başladığınızı anlatır mısınız?
Spor benim için her zaman büyük önem taşıyordu. Kendimi mutlu hissetmemi sağlayan bir faktör benim için. California State University Northridge takımında futbol oynamaya başladım. Yarı profesyonel bir seviyedeydi. Bu sırada "Atletik burs" kazanmıştım. Hem futbol oynuyor hem eğitimime devam ediyordum. Hem de kitaplar, eğitim ücreti ve evimin kirası burs sayesinde ödeniyordu. Okulu bitirince LA Valley Eagles, Arizona Sahuaros, Chico Rooks takımlarında futbol oynamaya devam ettim. Sonra menajerim bana Avrupa'da kulüp buldu. Danimarka'da Köge ve Finlandiya'da TPS Turku takımlarında forma giydikten sonra futbolu 31 yaşında bıraktım. Her iki kanatta da oynayabilen ve iki ayağını da kullanabilen bir ofansif kanat oyuncusuydum. Çoğunlukla sol kanatta görev aldım.
Oyunculuk kariyerinizi erken sayılabilecek bir yaşta sonlandırmışsınız. Bunun nedeni neydi?
Oyunculukta geldiğim noktada doyuma ulaştığımı hissettim. "Daha önce yaptığımdan daha başka bir şey yapmalıyım" dedim kendime. Futbolu bıraktıktan sonra bu spordan hiç kopmadım. Bu yüzden, benim için kolay bir geçiş oldu.
Profesyonel futbol oynadıktan sonra bu işin eğitmeni ve uzmanı olmaya nasıl karar verdiniz?
Kendimi bildim bileli futbolun içindeyim. Amerika'da Kolej Futbol Ligi'nden başlayıp Avrupa'ya uzanan futbolculuk kariyerimde cevaplarını ne kadar arasam da bulamadığım sorular vardı. Mesela, "Nasıl daha hızlı koşarım? Nasıl daha yükseğe sıçrarım? Daha güçlü ve çevik nasıl olurum?" gibi sorular. Gerek taktiksel gerekse teknik yönden çok iyi antrenörlerle çalışsam da bu soruların cevaplarını alamadım. Oyunculuk dönemimde bu konularla ilgili çalışmalar yapan kişiler vardı ancak yaptıkları çalışmalar bilimsel şekilde kanıtlanamayan performans iyileştirme metotlarını içeriyordu. O zaman kimse performans geliştirme yönünde uzmanlaşmamıştı. Bu konu benim çok ilgimi çekti. Futbol sezonları bittikten sonra Amerika'ya gidip okula yazıldım ve bu konuda eğitim almaya başladım. Futbolu bıraktıktan sonra İngiltere'ye gittim. Burada çalışmaya başladım ve Türk Milli Takımı'na da yardımcı olan Joe Gomes ile tanıştım. Londra'da Synergy isimli kendi şirketimizi kurduk. Futbol ve rugby takımlarına performans alanında danışmanlık yapmaya başladık. İlgi alanımız sadece takımlar değildi. Kendi performansını geliştirmek isteyen atletler ya da diğer bireylere de hizmet veriyorduk. Burada üç yıl çalıştıktan sonra 2004'te ABD'ye gittim. 3 sene fitness hocası olarak salonlarda görev aldım ve bazı performans firmalarına danışmanlık yaptım. 2007 yılında 1999'da kurulmuş olan ve performans alanında uzmanlaşmış Athletes' Performance firmasına girdim. Burada halen Futbol Performans Direktörü olarak çalışıyorum. Firmamızın 2002 yılında Los Angeles'ta açtığı tesiste Amerika'nın gerek erkek, gerekse bayan tüm yaş kategorilerindeki milli takımlarına ve diğer branşlardaki spor kulüplerine de hizmet veriliyor.
Türk Milli Takımı ile birlikte çalışmaya başlamanız nasıl oldu?
Aslında çok kolay oldu. Milli Takım yetkilileri firmamızla temasa geçmiş. Bana söylenene göre, Fatih Terim 2006'daki Dünya Kupası'ndan beri Almanya Milli Takımı'nı izliyormuş. Onları fiziksel açıdan çok kuvvetli ve hızlı bulmuş. "Sanki bütün gün koşabilecek enerjileri var" diye bir yorumda bulunmuş. Dünya Kupası öncesi ve sırasında Almanya'nın bizim firmamızdan danışmanlık hizmeti aldığını öğrenmiş. 2008'in başından beri ilişkilerimiz sürüyor.
Alman Milli Takımı'nda da Performans Direktörü Joe Gomes ve Beslenme Uzmanı Megan Mengano ile birlikte mi çalıştınız?
Hayır, orada farklı arkadaşlarımız vardı.
Milli Takım oyuncularıyla ilk olarak çalışmaya başladığınızda onları fiziksel açıdan nasıl buldunuz?
Öncelikle, Türk Milli Takımı'nın gerçekten çok kaliteli ve yetenekli oyunculardan kurulu olduğunu söylemeliyim. Onlarla ilk çalışmaya başladığımda yorucu bir sezondan çıkmış olmalarına rağmen iyi durumdaydılar. Bu da benim işimi kolaylaştırdı. Kısa sürede performans ilerlemesi kaydetmeye odaklanabildim böylece. Örneğin, stabilite, koordinasyon gibi konularda yetersizlikleri olsaydı, bunlarla uğraşmak işimizi sekteye uğratabilirdi.
Burada futbolculara yaptığınız çalışmalarda sanki daha önceden hiç yapılmamış hareketler gördük. Başkalarına kendine özgün metotlarıyla bir şeyler öğretmeye çalışan bir eğitmen olarak, uğraşınızın karşılığını alabildiniz mi? Çalışmalar istenilen hedefe ulaştı mı?
Bence hedefe ulaştı. Çok kısa süren çalışma dilimimiz içerisinde oyuncuların performans anlamında gelişim gösterdiklerini söyleyebilirim. İster futbol olsun ister başka bir spor dalı, bizim amacımız oyuncuların kendilerini geliştirmeleri ve performanslarının nasıl artacağını öğrenmeleri. Hareketleri düzgün yapmaları da önem taşıyor. Futboldan beysbola, basketboldan hokeye kadar birçok takımla iç içeyiz. Ne zaman bir takımla ilk kez çalışmalara başlasak onlar da hep "Bu hareketleri hiç görmemiştik" diye yorumlar yapıyor. Kendimize has performans geliştirme yöntemlerimiz var ve bunların işe yaradığına eminiz. Amacımız performansı yükseltmek ve sakatlıkları en asgari seviyeye indirmek.
Sakatlıkları en az seviyeye indirmek amaçlarınızdan bir tanesi ancak Avrupa Şampiyonası boyunca takımımız birçok sakat verdi. Bu sadece şanssızlık mı yoksa yorucu bir sezondan çıktıktan sonra en ciddi rakiplere karşı savaş vermenin doğal bir sonucu mu?
Bence her vakaya ayrı ayrı bakmak gerekir. Ama her ikisinin de rolü olduğunu söyleyebiliriz. Sakatlıklardan bazıları temasa bağlı sakatlıklar ve bu konuda sizin herhangi bir önlem almanız imkânsız. İstatistiklere bakıldığında futboldaki sakatlıkların yüzde 25'i darbe kaynaklı oluyor. Bizde de böyle sakatlıklar oldu. Diğer kısım ise uzun bir sezonu bitirdikten sonra üç zorlu rakibe karşı birbirine çok yakın tarihlerde maç oynamanın bir sonucu. Oyuncuların maçtan maça saha içinde kat ettikleri mesafenin giderek arttığını görüyoruz. Bu bakımdan, yaşanan sakatlıklar benim için sürpriz olmadı diyebilirim. Milli Takım'daki sağlık ekibimizin çok iyi çalışması sayesinde sakat oyuncuların büyük bir kısmını maçların oynanacağı zamanda hazır hale getirebildik.
Milli Takım'da sizi şaşırtan bir şey gözünüze çarptı mı?
Takım ruhu! Eski bir futbolcu olarak, onlarla geçirdiğim sürede aralarındaki kimyanın nasıl olduğunu anlayabildim. Burada oyuncuların birbirleriyle olan dayanışmaları, takımda yer alabilmek için gösterdikleri fedakârlıkları takdir ettim.
Türk Milli Takımı'yla çalışmaya devam edecek misiniz?
Aslında sözleşmemiz Avrupa Şampiyonası'nın sonuna kadardı ama iki tarafın da memnun olması halinde işbirliğimiz devam edecektir diye düşünüyorum. Milli Takım'ı belki de 2010 Dünya Kupası'na hazırlarız. Performans artırımı uzun vadeye yayıldığında daha çok verim alınabilecek bir alan. Tabii bunun yanında oyuncuların eğitilmiş olması da önemli. Vücutlarını daha iyi öğrendiklerinde ve tek başlarına olduklarında bile kendilerini geliştirebilecek duruma gelmeleri de önem taşıyor.
02.07.2008 / Röportaj: Türker Tozar /TamSaha
.
Kaleci Antrenörünün yerine kondisyoner mi gelecekmiş? orasını pek anlamadım
Ne kaderime küstüm Ne Devlete küstüm…
Çünkü inanmak, iman etmek varsa bir şeye, bedel neyse onada katlanır. Yarabbi Kahrında hoş, Lütfunda hoş dedik… iki saniye sonrasına garantimiz olmayan bir hayatımız için fırıldak olmaya gerek yok, ben fırıldaklık istemem…( M . Y )
Sevindirici bir haber.
İnşallah bir aksilik çıkmaz.
Hamiş
Balon haber cikmaz umarim.
Elazig kadar bile kosmuyoruz, bu takimi canlandiracak biri lazim.
Futbolcularin sirtindan inin artik, bu takim icin ter doken her futbolcu degerlidir
HEP DESTEK TAM DESTEK
Kaleci antrenörü yerine kondüsyoner getirmek mantıksızlığını bir kenara bırakarak eğer gerçekleşirse çok iyi olur..
Sene başında Yannick fiyaskosunu yaşadığımızda önlem almayan bay filozofun etekleri tutuştu. Artık bol bol forse eder...
http://forum.bordomavi.net/showpost....&postcount=153
Akıl, öfkeyi ve onunla kolayca birleşen bilgisizliği yener. Aklı kullanmak biraz zahmet, çaba gerektirir.
Bu takıma Scott Piri'den önce, orta alan piri lazım... Göbeğe iki sağlam adam alınmadan ister Scott Piri gelsin, ister Piri Reis... Sonuç hüsrandır.
Adrian kendine gelir.. sayakta duramıyordu adam
Onun ekibi ile eğitim yapan arkadaşımız der ki, kendisi ABD'de, arkadaşlarının böyle bir tekliften haberi yok ve kabul etse bile en az 1 milyon $ ister.
BMN Haber bildirdi.
BordoMavi.Net Forum Kurallarına aykırı bir mesaj veya kullanıcı gördüğünüzde, Kullanıcı Panelinde bulunan sekmesine tıklayarak ilgili mesajı raporlamanızı sizlerden rica ederiz.
İnşallah doğrudur.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Forum Kurallarına aykırı gördüğünüz mesajları ve üyeleri kullanıcı panelinde bulunan (ikaz tuşu) tıklayarak raporlamanızı rica ediyoruz..Ayağa KALK!
Versinler İade-i İtibar, Ufukta Şampiyonluk Turu Var, Bunu Gören Rakipler, Elbette Kudururlar
Profesyonel bir anlayis sezona eksizsiz baslar. Bizdeki anlayis ise kafasina göre.
..
İstanbul Saltanatını 7 kez yıktık, yine yıkacağız, Bordo kanımızla Mavi göklere Şampiyon TRABZONSPOR yazdıracağız...
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)