Büyük komedyen - Yılmaz Erdoğan

[Adem Erdoğan]

Bu yazı bana mail olarak geldi.Okudum ve sildim hemen.Ama sanırım milliyet gazetesinde bir yazarın yazısı.

[hakanhan]

YILMAZ ERDOGAN buyuk bölücülerden.hicbir filmine para verip seyretmemişimdir.. seyretmemde.. bu ülkenin ekmegini ye bu ülkede söhret ol sonrada bölücü gibi konuş...

[Tunga]

Aslında bu makalenin sahibini bulmak o kadar da zor değilmiş.

Makale Yazarı: Vedat Yenerer / YENİÇAĞ Gazetesi



15/08/2006

[saglam]

Diğer yazılarına bile ulaştım . Konu başlıkları çok orjinal

Kim Yalancı Meydanda?..
Balkan Türkleri ve Boş İşler Müdürleri ..
Haç Oldu Hilal !..
Bunlar Kime Hizmet Ediyor!..
Evangofaşitler...
Atatürk Kodumu Oturturdu!..
Alın Size Yeni ABD Haritası…
Bandırma Neden Afganistan’a Döndü?
Telekom’daki Yapılanma
Lübnan’a Bakan Çocukları Gitsin !..

[İslam Sezer]

..............

[tamuğ yamtar]

arkadaşım yazımı tamamen okursan eğer ben diyorum ki yılmaz erdoğan pkk yı lanetlemiş olsaydı,katil olduklarını söyleyeseydi de sadece kürt sorunu olduğunu savunsa sonuçta o zaman evet yılmaz erdoğan aydın bir kürt vatandaşı olarak düşüncelerini savunuyor denir ve saygı duyulunabilinirdi.oysa o söyledikleri ile pkk yı askerle eşit tutarak bırakın aydın olmayı insan olmayı bile haketmiyor.

Arkadaşım yazdıklarının farkındasındır umarım.

[61viya]

İnsanların dinlediği müzik,cumhuriyeti karşısına almadığı sürece giydiği kıyafet,bazı insanlar için zöel olan gecelerde içki içmesi,Kısacası insanların yaşam tarzları kimseyi ilgilendirmez..İlgilendiremez..bir yerde dediği gibi,kimse kimsenin yaşam tarzına müdahale edemez..Konuyla ilgili bi yorum yapmak istemiyorum ben de bazı arkadaşlar gibi.. Sadece yılmaz erdoğan şahsi fikrim,iyi bir şair ve oyuncudur..Yazıyla ilgili ve konu muhattabı kişi ile ilgili yourm yapmadım farkındaysanız,sadece bunları belrtmek istedim..

[hamibasoglu]

Bırakın şu beş para etmez vatan hainini,hatta BMN 'den çıkarın bu başlığı.

[sweetrose]

Demokrasi Kuşu

İnsan hakları, demokrasi ve özgürlükler gibi evrensel değerlerin arkasına sığınarak bu ülkeye ihanet eden "dev-cüceler" artık "yılanın kovuğu" ndan çıkmaya başladılar. İhanet alışılagelmişin ötesinde kalıplaşmaya ve bazı aydınlarımızın!!! mücadelesi olarak görülmeye başlanmıştır. Aydınlaşan Türkiyemizin "aydınlık" yüzleri oldular bir anda. Türk Milleti artık yerini "Türkiye Milletine" bırakmıştı onların gözünde. Bütünleşmiş iki insan kültürü bir anda ayrık ve kendinden uzaklaşmış buldu kendini.

Uzak, çok uzaklarda yaşayan insanlar için çok yakın iken artık ayrık gönüllerin, bir elmanın iki yarısı gibiydi. Kimi aydınlar için elmanın diğer yanı çürük olduğu için ayrılmıştı, kimi aydınlar için ise elmanın diğer yanı çürüktü. Ama sonunda elmayı ikiye ayırmayı başardılar. Elmanın sahibi diğer kardeşler şu an huzursuz değiller eğer diğer aydınlar teşvik etmeseler. Bazıları için bu elma kızıldı bazıları için mezapotamya'nın kızgın çölleri gibi sarı, kimileri için yeşil, kimileri için...

Mustafa Kemal ve önderliğindeki Yüce Türk Milletinin, Osmanlı İmparatorluğunun küllerinden yaratıp kurduğu bu ülke, tarihinde bir çok "Yılmaz Erdoğan" lar görmüş ve hiç bir zaman, bu insanların ihanetlerine boyun eğmemiştir. Geçmişten geleceğe, bu ülke üzerinde yaşayan hiç bir insan için ayrıcalık tanınmamış ve bütün insanlarımız eşit hak ve ilkeler çerçevesinde yaşam hakkı bulmuştur ve bulacaktır. 1984'te başlayan ve şu ana kadar 40 bin asker ve sivilimizin haince öldürülmesiyle sonuçlanan terör eylemleri, Türk Cumhuriyetinin bölünmez bütünlüğüne, rejimine ve milletimizin sahip olduğu yüksek seciyeye karşı yapılmış, hiç bir zaman hedefine ulaşamayacak olan, sadece; insanlarımızın tarifsiz acılar çekmesine neden olmaktadır. Dış ve iç mihraklı terör odakları, ülkemizde kimi "aydınlarımızı" dilediğince kullanmaktadırlar. Yılmaz Erdoğan ise kendini "aydın" diye nitelendiren bu ihanet takımının demirbaşlarındandır. Kandil'de yapılan bütün terör örgütü toplantılarına saygı mesajlarını iletmekten geri kalmamış bu "aydınımız" Sinath-Haftanin, Metina, Zap-Amedya, Niverekan-Basyan, Hakurk, Fays Habur, Beyazdağ, Dohuk ve Gara Dağı'nı "kürtlerin ulusal sınırı" olarak açıklaması, Pkk ile paralel olarak; dağdaki silahlı mücadelenin, metropollerdeki kalemşörlüğünü ve sözcülüğünü yaptığını açıkça ortaya koymaktadır. Yakında kürt gazetesi için çalışmalara başlayacak olan bu şahsiyet; Türk Milletinin tarihinde görebileceği hainlerden biri olarak yerini almıştır.

Ülkemizde kişisel oligarhlığa yükselmiş olan bazı sanatçı !! ve aydınlarımız!! söylemleriyle, açıkça; ülkemizin büyük bir karanlığa itilmesi için çabalamaktadırlar. Ancak unutmasınlar ki; Bugünden itibaren susmayacağımızın, haine, işbirlikçiye konuşma hakkı tanımayacağımızın, atılan her adımı takip edip gerektiğinde engel olacağımızın bilinmesini isteriz!

Türk devleti ve milletinin huzuru ve güvenliği için, göz kırpmadan canlarını feda eden bütün şehitlerimize ve Yüce Önder'imize olan kutsal borcumuzu ödemek için gün saydığımızı, bütün işbirlikçilere, hainlere, Türk'e ve devletine düşman olanlara duyuruyoruz!

AB, ABD, İHM ve içimizde ki yerli işbirlikçilerin emirleri sonucu, teröristler ve yandaşlarının menfaati, ihanet içindeki Yılmaz Erdoğan ve onun gibi "aydın"ların yaptıkları Türk milletinin menfaatinden daha çok savunulur ve korunur hale gelmiştir!

Yüce Önder'imizin dediği gibi "bağımsızlık tehlikeye girdiği zaman mücadeleden başka bir çıkar yolu yoktur" ve bu mücadeleye giriştiğimiz de, karşımızda duracak olanlar bu "Aydın takımı", Avrupa ve Amerikan kültürü ithalatçıları olacaktır.

Şehitlerimize ve Türk milletine ihanet ettikleri açıkça ortada olan bütün hainler ile onlarla işbirliği yapanların söylemlerinden ve güçlerinden korkar/kıpırdayamaz ve ya bize cephe alır ise, bunun cezasını ahırete bırakmayacağımızı bilmelidirler!!

Biz bir kez kazandık ve Yüce Türk Milleti inandıkça, gafillere karşı kazanmaya devam edeceğiz.

Demokrasiye farklı bir yaklaşım ile yaklaşan siz hainler; ben kendime Türk'üm dediğimde bana Faşist markası yapıştırmaktan geri kalmazken siz; kendinizi Kürt olarak tanıtırken sosyal demokrat oluyorsunuz. Ne garip ülke ki siz bu ülkeye küfrederken "ifade özgürlüğü", ben ise konuştuğumda bu ülkenin bölünmez bütünlüğü hakkında "gerici, faşist" oluyorum...

Bu topraklar bokundan çamuruna, altınından kömürüne, taşından toprağına kadar bizim! Bu millet cahilinden bilginine, pisliğinden acizine, şerefsizinden şereflisine kadar bizim!

Türk vatanı ve Türk geleceği, iç ve dış onlarca düşman ile karşı karşıyadır. Bu kıskaçlardan kurtulma yollarından en hayati olanı; Türk milletinin birlik ve beraberlik içinde, vatanına ve egemenlik hakkına sahip çıkmasıdır.

Yılmadık, yılmayacağız, her geçen gün nefret tohumları ekenlerin başlarına karabasan gibi dikileceğiz ve her şeye rağmen yaşattıkları acıların, on binlerce şehidin acısını, kanımızın son damlasına kadar savaşarak ödeteceğiz ve Türk bayrağını benden sonra kalan bir kişi kalmadıkça hiç bir kimseye teslim etmeyeceğim.

VARLIĞIMIZ YOK EDİLİYORKEN!,
DUVARDA "HİTABE" ASILI DURURKEN!,
HER GÜN ATA'YLA GÖZ GÖZE GELİRKEN;
VATANIMIZIN BAĞIMSIZLIĞI,
MİLLETİMİZİN ONURU SÖZ KONUSU DEĞİLKEN;
TÜRK'ÜM DEMEYE
VE HALA SUSMAYA

devam eden Türk Gençliğinin Bu ihanet şebekesine cevabını gerektiği kadar sert ve her zamankinden daha anlamlı olarak vermesi bir Türklük görevidir. Muhtaç olduğu kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur...

[tamuğ yamtar]

İnsanların dinlediği müzik,cumhuriyeti karşısına almadığı sürece giydiği kıyafet,bazı insanlar için zöel olan gecelerde içki içmesi,Kısacası insanların yaşam tarzları kimseyi ilgilendirmez..İlgilendiremez..bir yerde dediği gibi,kimse kimsenin yaşam tarzına müdahale edemez..Konuyla ilgili bi yorum yapmak istemiyorum ben de bazı arkadaşlar gibi.. Sadece yılmaz erdoğan şahsi fikrim,iyi bir şair ve oyuncudur..Yazıyla ilgili ve konu muhattabı kişi ile ilgili yourm yapmadım farkındaysanız,sadece bunları belrtmek istedim..

Geçelim bunları arkadaşım.

İyi bir yazar ve şair öyle mi?

Fikrin anlaşılmıştır bizim için.

"Vatan elden giderken, MERHAMET İHANETTİR."

ATATÜRK

[tamuğ yamtar]

@saglam:

Sende orjinalsin.

[A.Hilal Çakıroğlu]

Önyargılı davranmak doğru olmayabilir ama fazladan 1-2 kahkaha atmak yada 3-5 süslü laf duymak(okumak) uğruna bazı şeyleri görmezden gelmenin ne kadar yanlış olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. Üstelik bu süslü sözlerin ardında çoğu zaman kutsal saydığımız değerlere dokundurmalar oluyor, her defasında karşı safta yer alınıyorsa.
terörü masum, sempatik göstermeye çalışanlar daha da önemlisi bunlara kananlar biraz da diğer taraftan bakmaya çalışsınlar.

paylaşımın için çok teşekkürler...çok ii bir yanıt verilmiş yılmaz erdoğana...

yukarıdaki sözün ise o kadar doğru ki!!!o topraklarda yaşamayanların bunları anlaması gerçektn çok zor...ben yaşadım ve her şeyi o kadar net görebiliyorum ki...küçücük bir çocukken beyninize kazınan acı dolu sahneler...önünüzü kesen teröristler...içinizi korkuyla dolduran tüfekler,vahşi bakışlar...gece yarısında işittiğiniz çatışma sesleri...taranan lojmanınız..kuş kanadı misali çırpınan minicik yüreğinizde hissettiklerinizle yorganın altına saklanışlar...yavruları kaçırılan anaların feryatları...patlayan mayınlar...parçalanan bedenler...ismini evinizde duyduğunuz insanların yürek dağlayan şehit oldu haberleri...

kaç tane çocuk babasını işe gönderirken ardından göz yaşı dökmüştür bir daha göremeyeceğim belki diye...kaç tane çocuk geceleri dua etmiştir sabah babası sağ salim evine dönsün diye...

lanet oku oku dinmez nefretin kinin...şahit olmak lazım...görmek lazım...sadece bilmek duymak o kadar yetersiz ki...sayfalarca yazabilirim bunun üzerine...sayfalarca anlatabilirim tek bir sahneyi...tek bir düşünceyi...

yaşamak lazım dostlar yaşamak...uzaktan bakmak bir yere kadar...anlamak için geçekten yaşamak lazım...Ama dilerim Allah'tan hiç biriniz yaşamayın hiç biriniz görmeyin ve hiç birimiz artık duymayalım bu ve benzeri olayları!!!

[Adem Erdoğan]

Biz yılmaz erdoğana gülmeye devam edelim.Oda bıyık altından gülsün.İzlediğim tek filmi organize işlerdir oda cem yılmaz var diye.Konu eğer vatana ihanet ise insanın kişiliği içtiği yediği herşey hakkında yorum yaparım.

[Kaya]

Konu eğer vatana ihanet ise insanın kişiliği içtiği yediği herşey hakkında yorum yaparım.

Kesinlikle katılıyorum...

[61viya]

Geçelim bunları arkadaşım.

İyi bir yazar ve şair öyle mi?

Fikrin anlaşılmıştır bizim için.

"Vatan elden giderken, MERHAMET İHANETTİR."

ATATÜRK

Fikrimi birilerine anlatmaya çalışmakzorunda olduğumu sanmıyorum.Sadece yılbaşında kutlama yaptığımız için,yobaz kesim tarafından saldırıya uğrayan bir abim var,birçok yeri kırılmış bir abim..Gözümünönünde sopalarla saldırıya uğramış bir abim,neymiş biz niye kutlama yapıyor muşuz? Hristiyan mıymışız? (bunla ilgili birileri de çıkıp da umarım muhalif olmaz bana) Yazdıklarımı iyi okursan eğer,bahsi geçen kişiyle,kişiliğiyle ilgili ilgili tek kelime etmediğimi,hakkında hiçbir merhamet duygusunda bulunmadığımı anlarsın..Genel bir laf attım sadece ortaya..Yaşam tarzlarıyla ilgili bir yorumdu bu..
Seningözünde vatan hainiolalım,naapalım. "Fikrin anlaşılmıştır bizim için".Vayy be,bi insanın fikrilerini birparagraftan alıyorsun demek? Helal olsun!
Kolay gelsin!

[onurkaradeniz]

Şeriat ve Kürdistan istemiyle başkaldıran bir meczup, Cumhuriyet düşmanı, İngiliz uşağı Şeyh Said (Kürdi) denilen hainin torunu Belçim Bilgin ile güvercin kanatlarına Türkçe ve de Kürtçe karışık teröre karşı sözde barış şiiri yazan Yılmaz Erdoğan evlenmiş.



''Kürt değerleri'' ile büyütülmüş olmasının övüncünü taşıdığını söyleyen Kürt kızı Belçim Bilgin ve serçe parmağına kına yakan Kürt oğlu Yılmaz Erdoğan'ın düğününe Ciwan Haco isimli Kürt şarkıcı acıklı türküleriyle eşlik ederken, mutlu çift Yunan müziği ile dans etmişler.



Kurdistan-Post ve Kurdish Magazine'de bol bol resimleri yer alan meşhur çiftimizin düğününe aşiret başları Talabani ve Barzani'den hatta bebek katilinden kutlama mesajı gelmişmidir bilemiyorum ama Güneydoğu Gazisi Emekli Astsubay Oktay Yıldırım'ın bir mektubu var...


Bu bir mektuptur. Kuş kanadına, suya, çöl kumlarına yazılmış mektupları okuyanlara veya bu mektupları yazanlara ithaf edilmiştir.

Vatan üzerine, Bayrak üzerine, Onur üzerine, Namus üzerine, Vicdan üzerine, Akıl üzerine. Adı fark etmeyen ve ithal edilmiş tüm meseleler üzerine, Kelimeler ve kelimeleri çirkinleştiren kalemler üzerine, Kalemleri tutan riyakâr ve kan kokulu eller üzerine, Kalemlerini sapladıkları şehitlerin ve kadınlarının ve çocuklarının ve kardeşlerinin ve onların analarının yürekleri üzerine yazılmıştır.

Mayın, bomba, pusu, baskın, yazar, çizer ve ihanete alet olan her şey üzerine. İstemeyen okumasın. Kanla yazılmış bir mektuptur bu. Güvercin kanadının gücü yetmez taşımaya, karabaşlı kartal olsa nafile. Ağırdır; zira eskidir ve unutuldukça kanla yeniden yazılır, şehit mezarlarının taşları üzerine. Bu mektup binlerce yıl önce yazıldı ve binlerce yıldır yazılıyor, yeni fark edenler utansın.....

Kardeş kardeşi öldürmez, öldüren kardeş falan değildir, kalleştir olsa olsa. Kalleşlerin en kalleşi ise kardeşim diyerek kalleşlik yapan kalleşlerdir. Ve aslında en kahpesi, mayın değil onu Adil Binbaşıların, Davut çavuşların yoluna döşeyen eldir, o eli alkışlayan ve ululayıp aklayan kalemdir. En az o el kadar suçludur o kalem, tarihin yanılmaz vicdanında. O mayınlara basıp parçalanan bedenler, Edirnekapı’dadır ve bizim yüreklerimizde ve hafızalarımızda yaşarlar.

DAĞLARDA YARIM KALDILAR VATAN İÇİN

Ellerimizde can verdi o parçalanan bedenlerin sahipleri, bayrakları dalgalansın diye. Vücudunda sigara söndürülerek, tüm kemikleri kırılarak, kafa derileri yüzülerek işkence edilen, sonra da ağaçtan kazıklarla öldürülen ve çığlıkları telsizlerden dinletilen vatan evlatlarının yeri bizim yüreklerimizdedir, o çığlıkları duymayanların yanı başında durmaz onlar.

Bir de katillerinin yanı başında dururlar, kulaklarında çınlar haykırışları eğer bir yerlerinde bir parça insanlık kalmışsa. Yazıklar olsun, can veren o yiğitleri hainlerle bir tutanlara. Ağabey diyordu bana telefonda Astsubay Zülfikar, geçen gün kız arkadaşımla gezdim biraz ve kimse bacağımın takma olduğunu anlamadı. Ağabey diyordu, biraz daha uğraşırsam belki bisiklet bile sürebilirim. Daha on dokuz yaşındaydı Zülfikar, mezun olalı tam yirmi gün olmuştu, o kahpe ellerin döşediği mayınla ve bazı kalemler tarafından ululanan o hainlerin, ilk izleriyle tanışırken.

Küskün veya kızgın değildi sesi, pişman veya aciz de değildi.
Gururlu ve biraz pusluydu sadece, bisiklet sürebilse yeterdi.
Koşmayı, atlamayı, denize girmeyi feda etmişti vatanı için.

Bacağını payanda yapmıştı, Kemerburgaz’ın da üzerinde bulunan Türk egemenlik örtüsüne. Yazıklar olsun, çiçek toplayan küçük kızları öldürenlere ve yazıklar olsun o katilleri ululayan kalemlere.

Bu eski ve çok ağır bir mektuptur.

Türk bağımsızlığını koruyanların kanları ile yazılmıştır. Ne suya salınan bir şişenin ve nede kuşkanadının taşımaya gücü yeter; karabaşlı kartal olsa nafile. Başlığı binlerce yıl önce atılmıştır ve Edirnekapı’daki şehit mezarlarının taşları üzerine yazılmaya devam etmektedir. Emin olun binlerce yıl daha yazılmaya devam edecektir.

Türkçenin sahipleri yaşadıkça bu kanlı mektup yazılmaya devam edecektir çünkü Türkçenin ve onun sahiplerinin özgür yaşamasını istemeyenler, yollara ve zihinlere mayın döşemeye, parçalamak ve bölmek için çabalamaya, parçalamaya çalışanlara yardım ve yataklık etmeye devam edeceklerdir. Bu eski mektup bir yazıttır aslında Türk’ün var oluş destanıdır, binlerce yıldır yaşlı dünyanın bağrına saplı kaidelere ve mezar taşlarına yazılır. Yazanlar asla diz çökmezler ve kimseye yalvarmazlar. Kimsenin toprağını, dilini veya özgürlüğünü istemezler ve kendilerinin olanı da kimseye vermezler.

Bu bir mektuptur.

Vatan, Bayrak ve Onur üzerine yazılmıştır. Vatansızlar, dilsizler, hainler, bölücüler ve toprak hırsızları gibi aczi ve acınmayı anlatmaz. Var olduğu yerde kendinden gayri herşeyi önemsizleştiren, vatan ve bayrak aşkını anlatır. Onurlu ve egemen ölebilmenin, onursuzca ve esir yaşamaktan daha önemli olduğunu anlatır. Asla diz çökmeyeceğimizi anlatır. Yüreği olan varsa gelsin de çöktürsün diye, Yüreği olan varsa okusun diye yazılmıştır.

VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN

[tamuğ yamtar]

Fikrimi birilerine anlatmaya çalışmakzorunda olduğumu sanmıyorum.Sadece yılbaşında kutlama yaptığımız için,yobaz kesim tarafından saldırıya uğrayan bir abim var,birçok yeri kırılmış bir abim..Gözümünönünde sopalarla saldırıya uğramış bir abim,neymiş biz niye kutlama yapıyor muşuz? Hristiyan mıymışız? (bunla ilgili birileri de çıkıp da umarım muhalif olmaz bana) Yazdıklarımı iyi okursan eğer,bahsi geçen kişiyle,kişiliğiyle ilgili ilgili tek kelime etmediğimi,hakkında hiçbir merhamet duygusunda bulunmadığımı anlarsın..Genel bir laf attım sadece ortaya..Yaşam tarzlarıyla ilgili bir yorumdu bu..
Seningözünde vatan hainiolalım,naapalım. "Fikrin anlaşılmıştır bizim için".Vayy be,bi insanın fikrilerini birparagraftan alıyorsun demek? Helal olsun!
Kolay gelsin!

Anlatmanı da istemedim zaten.

Ben anlarım arkadaşım bir paragrafla herşeyi.

Abin için üzüldüm. Geçmiş olsun.

Kimsenin eğlencesine diyecek lafımız yok.

Hakkıdır, kişisel tercihidir.

Uzatmayayım.

Sadece ifade etmek istediğin şeyleri yanlış başlıkta ifade etmişsin demek ki.

[61viya]

Teşekkür ederim abim için geçmiş olsun dileklerine..
Yanlış başlıkta sunmuş olabilirim size göre,ancak birtakım arkadaşların dediğim konulara girmesi bunları bu başlığa yazamaa sebep oldu.
Ama sana bir küçüğün olarak muhtmeelen nacizane tavsiyem,yüzyüze görmediğin insanları bir paragrafta anlamaya çalışma.Bunda belki hep başarılı olursun,ancak benim için olmadığını söyleyebeilirim sana..
Tekrar teşekkürler dileklerin için,sağlıcakla...

[Sönmez Özlü]

Cidden büyük komedyen! Ama bu komik hali, bu acizliği ve bu komedi bizi sıkmaya başladı. Sıkıntımız kızgınlığa dönerse Erdoğan bilsin ki gazabımız onun komedyenliğinden büyük olacaktır.

[golebshera]

yılmaz erdoğan ın ne olduğunu çok iyi biliyoruz..klasik pkk sempatizanı...klasik bir bölücü tipi...sözde aydın ya her şeyi o biliyo...hepsinin tez zamanda Allah belasını versin

Klasik demek yanlış olur. Klasik adamın safı bellidir. Mesela Ahmet Kaya. Adam çıktı ben buyum kardeşim dedi. Ama Yılmaz ve benzeri esmerlerde bukadarcık mertlik bile yok, olamazda.

Herifçioğlu bir kitap yazıyor, bir çuval para. Bir film yapıyor, bir kamyon para. Bir tiyatro, keza öyle..

Paranın membasını bulmuş, ne yardan geçebiliyor, ne serden. Burjuva sosyalisti, pembe kürtçü yılmaz.. İki cami arasında beynamaz kalmakla ne cenabet bi adam olduğunu koydu ortaya. İnternette kürtçü siteleride gezindim, onlarda tepki koymuşlar adama.

Yani yılmaz efendi, gayrı kabak tadı verme. Artislik yapma. İnsanların canını kanını, yapmacık romantizmli duygu sömürülü yazılarına malzeme yapma..

[Naim]

Yılmaz Erdoğan’ın PKK üyesi kuzeni teslim oldu
Hakkari’de 8 yıl önce PKK terör örgütüne katılan ünlü sanatçı Yılmaz Erdoğan’ın amcasının oğlu Serdar Erdoğan, kaçarak güvenlik güçlerine teslim oldu.

1998 yılından beri terör örgütü PKK’nın içinde bulunan Serdar Erdoğan’ın 2 yıldır Irak’ın Dohuk kentinde bulunduğu belirtildi. Ailesi, Serdar’ın 2 yıl önce örgütten Dohuk’a kaçtığını; ancak bütün girişimlere rağmen getirilemediğini ileri sürdü. Güvenlik güçlerine teslim olan Serdar Erdoğan, adli makamlara sevk edildi. Şırnak’ta 2 terörist ele geçirilirken, Tunceli’de de bir terörist sağ yakalandı.


Zaman

Önce Abi Mustafa Erdoğan Şimdi Yeğen Serdar Erdoğan
Başka Erdoğan Kaldımı Dağda Acaba diye sormadan edemiyor insan?

[sweetrose]

Onun videoları da var aslında... yakın zamanda çıkar piyasaya... Şimdi tam zamanı...

[Egemen]

kendime kızıyorum bu adamın toplam iki sinema filmine gittiğim için. yazık teröristlere para kazandırıyoruz.. ve kendi boğazımızdan kısıp verioruz onlara parayı..

[Sir vancoach]

bütün lanetler üzerine olsun isminden bile iğreniyorum

[Gürkan]

yegenıde dagda ımıs teslım olmus anlasıldı kader falan muhabbetını neden yaptıgı acaba kac akrabası kaldı daglarda.