Sayfa 3 Toplam 3 Sayfadan BirinciBirinci 1 2 3
Toplam 60 adet sonuctan sayfa basi 51 ile 60 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Transfer - Muhasebesi

  1. #51
    Naim
    Ziyaretçi

    Standart Çok Önemli Bir Yazı

    Alıntı Erman Topçu Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Bugün Avrupa transfer pazarında hakim olan eğilim, Brezilya'dan veya benzeri ekole sahip ülkelerden futbolcu almaktan vazgeçmeye meyillidir. Büyük Avrupa takımları bu futbolcuların Avrupa futboluna ayak uyduramadığını fark etmekteler yavaş yavaş. Özellikle Avrupa'nın İtalya'yla birlikte defansın önemini yeniden keşfetmeye başladığı bu dönemde Brezilya ekolündeki ülkelerden defans oyuncusu almak tamamen saçmalık olarak nitelenmekte.

    Türkiye olarak biz bu eğilimin farkında değiliz. Ligimizin en küçük çaplı takımlarında bile en az iki Brezilyalı oynuyor. Fakat görülüyor ki aşı tutmuyor. Aldığımız adamlar Avrupa maçlarında hayal kırıklığı yaratıyor. En basit örneğini yıllardır Fenerbahçe yaşatıyor.

    Aynı akıma uzun bir dönemdir bizde kapıldık. Sistemsizlik-istikrarsızlık sistemi üzerine kurulu transfer politikamızın son dönemdeki en basit formülü şöyle ortaya konabilir: Futbolcuların yeteneğini ve kapasitesini değerlendirme yetisi kısıtlı bir kişiye parayı yükle + Brezilya'da uzun süre gezsin tozsun + ya ne idüğü belli olmayan bir ya da iki futbolcuyu geleceğin parlak yıldızı olarak kakalasın ya da hiç kimseyi alamadan geri dönsün.

    Trabzonspor'un, bir Avrupa futbolu takımı olarak bu futbola uygun ülkelerden futbolcu araması gerekiyor. Şans eseri bulunup alınan Szymkowiak bu bağlamda son derece aydınlatıcı bir örnektir. Trabzonspor'un, onun bunun akrabası olmak değil, tamamen işinin ehli olmak kriteri üzerine kurulu bir transfer komitesi oluşturması gereklidir bunun için.

    Ancak iş bununla da bitmiyor. Trabzonspor'a büyük paralarla yabancı futbolcu transfer etmek hiç gerekli değil. Zaten verimli de değil. Çok basit bir nedeni var bu düşüncemin: Trabzon'u şehir olarak beğenmiyorlar. Aileleri de gelmek istemiyor. Bu durumda da adam gelmek istese bile aklı fikri başka yerde oluyor. Bunun da en basit örneği Szymkowiak'tır.

    Bu yüzden yabancı futbolcu alınırken bence üç kıstas olması gerekiyor:

    Alınacak futbolcunun;

    1) Belli bir kaliteye sahip ve kadronun ihtiyaçlarına uygun olması
    2) Trabzon'da (varsa eğer ailesiyle birlikte) yaşamayı önceden kabul etmesi
    3) Ya Avrupalı ya da Avrupa futboluna aşina olması.

    Ancak asıl vurulması gereken neşter hastalıklı vücudün başka bir yeridir: Altyapı. Trabzonspor, yıllar önce kapıldığı ve bir türlü tedavi olmak istemediği "küçük Fenerbahçeleşme" hastalığı yüzünden, futbolcu alınırken hep sansasyon getirmesi hedeflenmiş ve kalite geri plana atılmıştır. Bu uğurda alt yapı unutulmuş; torpil ve soyadı esasına göre şekillenmek suretiyle de çürümeye terk edilmiştir.

    Bir futbolcu madeni üzerine kurulan Karadeniz bölgesi takımlarının futbolundaki genel düşüşün nedeni de bu madeni değerlendirememektir. Bu büyük, fahiş hatayı düzeltmenin bir yolu var: Ajax ve Barcelona örnekleri göz önünde tutularak bir "Karadeniz Futbol Okulu" kurmak. Gençlerle çalışmayı bilen işinin ehli hocaların son derece ayrıntılı değerlendirmeleri sonunda kabul edeceği gençleri hem futbol hem de toplumsal davranış etikleri üzerine eğitecekleri, kabul edilen gençlerin futbol öğrenirken diğer yandan okullarına devam etmesini sağlayacak bir yapılanma. Merkezi Trabzon'da olacak ve tercihen ücretsiz eğitim verecek. Bunun karşılığında da bu okulun mezunlarına Karadeniz takımlarında belli bir süre (5 sene örneğin) oynama zorunluluğu getirilecek. Maliyetini ise bu yapılanmaya katılmak isteyen tüm Karadeinz takımları üstlenecek. Her takım yaptığı katkı oranında bazı yetkilere sahip olacak. Örneğin futbolcu seçme önceliği gibi.

    Ben Karadeniz futbolunu yine Karadenizli çocukların kurtaracağına inanıyorum. Ayrımcılık yapmak istemem ama önlerinde Trabzonspor gibi bir örnek olan bu çocukların, bu davayı üstlenmekte daha azimli olacağını düşünüyorum. Ayağı bu davanın ağırlıyla titremeyecek, tuttukları takım bölge takımlarından farklı olan futbolcularla kupanın Boğaz Köprüsü üzerinden Anadolu'ya geçirilmesi mümkün değil. Ki bunun örneğini de yıllardır izliyoruz; izledikçe de kahroluyoruz. Bu bir gelecek projeksiyonudur. Trabzonspor'u yeniden arka arkaya şampiyon yapacak; Rizespor'u, Samsunspor'u Avrupa kupalarına çıkaracak, 1. Lig'de Karadeniz'i yeniden yedi-sekiz takımla temsil ettirecek bir projeksiyon.

    Küçük Fenerbahçeleşme işe yaramadı, yaramıyor, yaramayacak. Biz en iyisi annemizin "bölgesine" dönelim. Geleceğimiz orada.
    Mükemmelbir Yazı ve Tespitler
    Bu yazı arada Kaynamasın
    Bence Bu konu ve yazı üzerinde mutlak surette durulup düşünmeli ve yazmalıyız

    Son zamanlarda beni bu kadar heyecanlandıran bir yazı görmemiştim
    tekrar tekrar tebrik ederim Erman Topcu arkadaşı

  2. #52
    sismolog61 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    01.09.2004
    Nereden
    Sinop
    Mesajlar
    570

    Standart

    gerçekten çok güzel tespitler katılmamak elde değil tşkler
    BMN I TRABZON
    7 geliyor 7

  3. #53
    KuĞu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.09.2004
    Mesajlar
    2,236

    Standart

    Evet eksiklikleri görüyoruz hep beraber yorumluyoruz, herkes tarafından asıl sorunun kurumsallaşamamız olduğu kabul ediliyor.

    Olaya şu açıdan bakacak olursak ;
    Tunga nın ilk sayfada yazmış olduğu transfer listesine tekrar bir gözatın, biz bu futbolcuları transfer etmemiş olsaydık ve sadece transfer listemizde olsalardı. Kaçını alabileceğimizi konuşuyor olacaktık.
    Trabzonsporun tarihindeki en zengin ve isim olarak şampiyon kadrolar ve 96 dışında en kaliteli kadrosu aslında bu kadro.
    Evet bu kadrodaki eksiklik Fatih ve Tolga, onlar da olsaydı zaten türkiye liginin en kaliteli alternatifli kadrosunun bizde olduğu konuşuluyor olacaktı.

    bu kadro neden başarılı olamıyor?

    1- İdari yapı
    2-Teknik yapı

    Bu futbolcuları kağıt üzerinde sahaya yerleştirdiğimizde herkes çok umutlu oluyor fakat sahada gördüğünde hayal kırıklığı yaşıyor.

    Benim görüşüm evet eksiklerimiz var ama bunun nedeni futbolcularımız formsuz, lige hazır değil. futbolcularımızın yapısına göre bir oyun şablonumuz yok, ziya doğanın bir oyun şablonu var ve elindekileri ona göre oynatmaya çalışıyor uzun vadede evet seyir zevkimi berbat etsede hacamız bu diyorum, mutemelen devrearası transferlerini kendi şablonuna göre yapacak ve bu kadroyu dağıtacaktır.

    Büyük bir orkestrayız herkes ayrı telden çalıyor ve çirkin rahatsız edici bir gürültü dinliyoruz. Oysa bu orkestradan harika müzikler dinleyebiliriz.

    neyse toprlayıp biraz daha ayrıntıya girecektim vazgeçtim ne desem boş aslında herşeyin özeti şu;

    EĞRİ CETVELDEN DOĞRU ÇİZGİ ÇIKMAZ!
    0II0II0I I00I0I0I 0III00II0 00II0I0I II0I0II0

  4. #54
    Trabzonspor Kongre Üyesi
    Tunga - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    29.11.2004
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    50
    Mesajlar
    10,721

    Standart

    Alıntı Erman Topçu Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Bugün Avrupa transfer pazarında hakim olan eğilim, Brezilya'dan veya benzeri ekole sahip ülkelerden futbolcu almaktan vazgeçmeye meyillidir. Büyük Avrupa takımları bu futbolcuların Avrupa futboluna ayak uyduramadığını fark etmekteler yavaş yavaş. Özellikle Avrupa'nın İtalya'yla birlikte defansın önemini yeniden keşfetmeye başladığı bu dönemde Brezilya ekolündeki ülkelerden defans oyuncusu almak tamamen saçmalık olarak nitelenmekte.

    Türkiye olarak biz bu eğilimin farkında değiliz. Ligimizin en küçük çaplı takımlarında bile en az iki Brezilyalı oynuyor. Fakat görülüyor ki aşı tutmuyor. Aldığımız adamlar Avrupa maçlarında hayal kırıklığı yaratıyor. En basit örneğini yıllardır Fenerbahçe yaşatıyor.

    Aynı akıma uzun bir dönemdir bizde kapıldık. Sistemsizlik-istikrarsızlık sistemi üzerine kurulu transfer politikamızın son dönemdeki en basit formülü şöyle ortaya konabilir: Futbolcuların yeteneğini ve kapasitesini değerlendirme yetisi kısıtlı bir kişiye parayı yükle + Brezilya'da uzun süre gezsin tozsun + ya ne idüğü belli olmayan bir ya da iki futbolcuyu geleceğin parlak yıldızı olarak kakalasın ya da hiç kimseyi alamadan geri dönsün.

    Trabzonspor'un, bir Avrupa futbolu takımı olarak bu futbola uygun ülkelerden futbolcu araması gerekiyor. Şans eseri bulunup alınan Szymkowiak bu bağlamda son derece aydınlatıcı bir örnektir. Trabzonspor'un, onun bunun akrabası olmak değil, tamamen işinin ehli olmak kriteri üzerine kurulu bir transfer komitesi oluşturması gereklidir bunun için.

    Ancak iş bununla da bitmiyor. Trabzonspor'a büyük paralarla yabancı futbolcu transfer etmek hiç gerekli değil. Zaten verimli de değil. Çok basit bir nedeni var bu düşüncemin: Trabzon'u şehir olarak beğenmiyorlar. Aileleri de gelmek istemiyor. Bu durumda da adam gelmek istese bile aklı fikri başka yerde oluyor. Bunun da en basit örneği Szymkowiak'tır.

    Bu yüzden yabancı futbolcu alınırken bence üç kıstas olması gerekiyor:

    Alınacak futbolcunun;

    1) Belli bir kaliteye sahip ve kadronun ihtiyaçlarına uygun olması
    2) Trabzon'da (varsa eğer ailesiyle birlikte) yaşamayı önceden kabul etmesi
    3) Ya Avrupalı ya da Avrupa futboluna aşina olması.

    Ancak asıl vurulması gereken neşter hastalıklı vücudün başka bir yeridir: Altyapı. Trabzonspor, yıllar önce kapıldığı ve bir türlü tedavi olmak istemediği "küçük Fenerbahçeleşme" hastalığı yüzünden, futbolcu alınırken hep sansasyon getirmesi hedeflenmiş ve kalite geri plana atılmıştır. Bu uğurda alt yapı unutulmuş; torpil ve soyadı esasına göre şekillenmek suretiyle de çürümeye terk edilmiştir.

    Bir futbolcu madeni üzerine kurulan Karadeniz bölgesi takımlarının futbolundaki genel düşüşün nedeni de bu madeni değerlendirememektir. Bu büyük, fahiş hatayı düzeltmenin bir yolu var: Ajax ve Barcelona örnekleri göz önünde tutularak bir "Karadeniz Futbol Okulu" kurmak. Gençlerle çalışmayı bilen işinin ehli hocaların son derece ayrıntılı değerlendirmeleri sonunda kabul edeceği gençleri hem futbol hem de toplumsal davranış etikleri üzerine eğitecekleri, kabul edilen gençlerin futbol öğrenirken diğer yandan okullarına devam etmesini sağlayacak bir yapılanma. Merkezi Trabzon'da olacak ve tercihen ücretsiz eğitim verecek. Bunun karşılığında da bu okulun mezunlarına Karadeniz takımlarında belli bir süre (5 sene örneğin) oynama zorunluluğu getirilecek. Maliyetini ise bu yapılanmaya katılmak isteyen tüm Karadeinz takımları üstlenecek. Her takım yaptığı katkı oranında bazı yetkilere sahip olacak. Örneğin futbolcu seçme önceliği gibi.

    Ben Karadeniz futbolunu yine Karadenizli çocukların kurtaracağına inanıyorum. Ayrımcılık yapmak istemem ama önlerinde Trabzonspor gibi bir örnek olan bu çocukların, bu davayı üstlenmekte daha azimli olacağını düşünüyorum. Ayağı bu davanın ağırlıyla titremeyecek, tuttukları takım bölge takımlarından farklı olan futbolcularla kupanın Boğaz Köprüsü üzerinden Anadolu'ya geçirilmesi mümkün değil. Ki bunun örneğini de yıllardır izliyoruz; izledikçe de kahroluyoruz. Bu bir gelecek projeksiyonudur. Trabzonspor'u yeniden arka arkaya şampiyon yapacak; Rizespor'u, Samsunspor'u Avrupa kupalarına çıkaracak, 1. Lig'de Karadeniz'i yeniden yedi-sekiz takımla temsil ettirecek bir projeksiyon.

    Küçük Fenerbahçeleşme işe yaramadı, yaramıyor, yaramayacak. Biz en iyisi annemizin "bölgesine" dönelim. Geleceğimiz orada.
    Çok güzel bir yazı.

    Bu da naçizane benim daha önce yazdığım bir başkası:
    http://forum.bordomavi.net/showthread.php?t=3707
    Trabzonsporlu olmak...
    Zor ama güzel be kardeşim!

  5. #55
    oguzkoc - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    13.05.2005
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    38
    Mesajlar
    2,955

    Standart

    Alıntı Erman Topçu Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Bugün Avrupa transfer pazarında hakim olan eğilim, Brezilya'dan veya benzeri ekole sahip ülkelerden futbolcu almaktan vazgeçmeye meyillidir. Büyük Avrupa takımları bu futbolcuların Avrupa futboluna ayak uyduramadığını fark etmekteler yavaş yavaş. Özellikle Avrupa'nın İtalya'yla birlikte defansın önemini yeniden keşfetmeye başladığı bu dönemde Brezilya ekolündeki ülkelerden defans oyuncusu almak tamamen saçmalık olarak nitelenmekte.

    Türkiye olarak biz bu eğilimin farkında değiliz. Ligimizin en küçük çaplı takımlarında bile en az iki Brezilyalı oynuyor. Fakat görülüyor ki aşı tutmuyor. Aldığımız adamlar Avrupa maçlarında hayal kırıklığı yaratıyor. En basit örneğini yıllardır Fenerbahçe yaşatıyor.

    Aynı akıma uzun bir dönemdir bizde kapıldık. Sistemsizlik-istikrarsızlık sistemi üzerine kurulu transfer politikamızın son dönemdeki en basit formülü şöyle ortaya konabilir: Futbolcuların yeteneğini ve kapasitesini değerlendirme yetisi kısıtlı bir kişiye parayı yükle + Brezilya'da uzun süre gezsin tozsun + ya ne idüğü belli olmayan bir ya da iki futbolcuyu geleceğin parlak yıldızı olarak kakalasın ya da hiç kimseyi alamadan geri dönsün.

    Trabzonspor'un, bir Avrupa futbolu takımı olarak bu futbola uygun ülkelerden futbolcu araması gerekiyor. Şans eseri bulunup alınan Szymkowiak bu bağlamda son derece aydınlatıcı bir örnektir. Trabzonspor'un, onun bunun akrabası olmak değil, tamamen işinin ehli olmak kriteri üzerine kurulu bir transfer komitesi oluşturması gereklidir bunun için.

    Ancak iş bununla da bitmiyor. Trabzonspor'a büyük paralarla yabancı futbolcu transfer etmek hiç gerekli değil. Zaten verimli de değil. Çok basit bir nedeni var bu düşüncemin: Trabzon'u şehir olarak beğenmiyorlar. Aileleri de gelmek istemiyor. Bu durumda da adam gelmek istese bile aklı fikri başka yerde oluyor. Bunun da en basit örneği Szymkowiak'tır.

    Bu yüzden yabancı futbolcu alınırken bence üç kıstas olması gerekiyor:

    Alınacak futbolcunun;

    1) Belli bir kaliteye sahip ve kadronun ihtiyaçlarına uygun olması
    2) Trabzon'da (varsa eğer ailesiyle birlikte) yaşamayı önceden kabul etmesi
    3) Ya Avrupalı ya da Avrupa futboluna aşina olması.

    Ancak asıl vurulması gereken neşter hastalıklı vücudün başka bir yeridir: Altyapı. Trabzonspor, yıllar önce kapıldığı ve bir türlü tedavi olmak istemediği "küçük Fenerbahçeleşme" hastalığı yüzünden, futbolcu alınırken hep sansasyon getirmesi hedeflenmiş ve kalite geri plana atılmıştır. Bu uğurda alt yapı unutulmuş; torpil ve soyadı esasına göre şekillenmek suretiyle de çürümeye terk edilmiştir.

    Bir futbolcu madeni üzerine kurulan Karadeniz bölgesi takımlarının futbolundaki genel düşüşün nedeni de bu madeni değerlendirememektir. Bu büyük, fahiş hatayı düzeltmenin bir yolu var: Ajax ve Barcelona örnekleri göz önünde tutularak bir "Karadeniz Futbol Okulu" kurmak. Gençlerle çalışmayı bilen işinin ehli hocaların son derece ayrıntılı değerlendirmeleri sonunda kabul edeceği gençleri hem futbol hem de toplumsal davranış etikleri üzerine eğitecekleri, kabul edilen gençlerin futbol öğrenirken diğer yandan okullarına devam etmesini sağlayacak bir yapılanma. Merkezi Trabzon'da olacak ve tercihen ücretsiz eğitim verecek. Bunun karşılığında da bu okulun mezunlarına Karadeniz takımlarında belli bir süre (5 sene örneğin) oynama zorunluluğu getirilecek. Maliyetini ise bu yapılanmaya katılmak isteyen tüm Karadeinz takımları üstlenecek. Her takım yaptığı katkı oranında bazı yetkilere sahip olacak. Örneğin futbolcu seçme önceliği gibi.

    Ben Karadeniz futbolunu yine Karadenizli çocukların kurtaracağına inanıyorum. Ayrımcılık yapmak istemem ama önlerinde Trabzonspor gibi bir örnek olan bu çocukların, bu davayı üstlenmekte daha azimli olacağını düşünüyorum. Ayağı bu davanın ağırlıyla titremeyecek, tuttukları takım bölge takımlarından farklı olan futbolcularla kupanın Boğaz Köprüsü üzerinden Anadolu'ya geçirilmesi mümkün değil. Ki bunun örneğini de yıllardır izliyoruz; izledikçe de kahroluyoruz. Bu bir gelecek projeksiyonudur. Trabzonspor'u yeniden arka arkaya şampiyon yapacak; Rizespor'u, Samsunspor'u Avrupa kupalarına çıkaracak, 1. Lig'de Karadeniz'i yeniden yedi-sekiz takımla temsil ettirecek bir projeksiyon.

    Küçük Fenerbahçeleşme işe yaramadı, yaramıyor, yaramayacak. Biz en iyisi annemizin "bölgesine" dönelim. Geleceğimiz orada.
    çok güzel düşünceler ve bir iki noktayı değerlendirmek istiyorum

    1-Brezilyalı defans oyuncusu konusunda haklısın fakat avrupaya genç yaşta gelip başarılı olamamış çok az brezilyalı futbolcu var. yani yetenekli bir brezilyalı gencin avupaya gelip buraya ayak uydurup kendini bu futbola göre geliştirmesi çok daha makbul. Brezilyadan futbolcu alınmaz mantığı 24-25 yaş üzeri oyuncular için geçerlidir.

    2-Trabzonda yaşamayı göze almış futbolcular çok iyi bir tesbit. yani buradaki sosyal hayatının öncekiyle arasında dağlar kadar fark olmamı. bu yönde şota ve arçil trabzon tarihinin en mantıklı en yerinde transferleridir. Romanya, Hırvatistan, BosnaHersek, Polanya, Arnavutluk,Yugoslavya gibi batı balkan ülkeleri ve Gürcistan gibi kafkas ülkelerinden gelecek kaliteli oyuncular şehre ayak uydururlar.

    3-Karadeniz Futbol okulu sadece karadeniz bölgelerinde değil avrupanın saydığımız o ülkelerindede açılmalıdır.
    VERENA (KIRANKAŞ)

  6. #56
    Hüseyin Çümen - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    06.02.2005
    Nereden
    İstanbul
    Yaş
    39
    Mesajlar
    7,513

    Standart

    yapılan en bük hata lazo oldu ziya hocayla başlasaydık bu kadroyu o oynatırdı

  7. #57
    Erman - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    03.10.2006
    Nereden
    Ankara
    Yaş
    42
    Mesajlar
    397

    Standart

    Alıntı verena Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    çok güzel düşünceler ve bir iki noktayı değerlendirmek istiyorum

    1-Brezilyalı defans oyuncusu konusunda haklısın fakat avrupaya genç yaşta gelip başarılı olamamış çok az brezilyalı futbolcu var. yani yetenekli bir brezilyalı gencin avupaya gelip buraya ayak uydurup kendini bu futbola göre geliştirmesi çok daha makbul. Brezilyadan futbolcu alınmaz mantığı 24-25 yaş üzeri oyuncular için geçerlidir.

    2-Trabzonda yaşamayı göze almış futbolcular çok iyi bir tesbit. yani buradaki sosyal hayatının öncekiyle arasında dağlar kadar fark olmamı. bu yönde şota ve arçil trabzon tarihinin en mantıklı en yerinde transferleridir. Romanya, Hırvatistan, BosnaHersek, Polanya, Arnavutluk,Yugoslavya gibi batı balkan ülkeleri ve Gürcistan gibi kafkas ülkelerinden gelecek kaliteli oyuncular şehre ayak uydururlar.

    3-Karadeniz Futbol okulu sadece karadeniz bölgelerinde değil avrupanın saydığımız o ülkelerindede açılmalıdır.
    Abi, bunlar fikirlerime gercekten yeni boyutlar katan katkilar. Tesekkurler. 1. ve 2. maddelerine oranla 3. madde daha uzun vadeli gozukuyor ama isabetliligi tartisma goturmez.
    Çok yaşa Trabzonspor

  8. #58

    Standart

    hüseyin bugunki gibi oynasın yüreğini sahaya koysun bize ön libero da ihtiyaç yok
    kalede de ben pek sorun görmüyorum son maçlarda genede defans hataları olmasa pozisyon olmıcak ama 4-5 kişi topu 1 kişiden alamıyoz yada çalıma kalkışıoz kaptırıoz
    forvette sıkıntı var forvete çabuk süratli bir isim gerekio
    orta sahanın soluna da musampa değil daha yetenekli ve çabuk olan biri lazım
    bir de adam gibi stopper lazım tolga seyhan veya can arat olabilir
    "Hayatta Yegane Üstünlüğüm Türk Doğmaktır" K.Atatürk

  9. #59
    sismolog61 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    01.09.2004
    Nereden
    Sinop
    Mesajlar
    570

    Standart

    Kadro Zenginliği!!!!

    --------------------------------------------------------------------------------

    NE ZENGİNLİK AMA!
    ACI AMA GERÇEK
    Trabzonspor'da Başkan Nuri Albayrak ve yöneticilerin "Zengin kadromuz var" söylemlerinin gerçekliği Antalyaspor maçında ortaya çıktı. Ersen Martin'in sakatlanıp oyundan çıkmasının ardından Teknik Patron Ziya Doğan'ın galibiyet için forvet sahaya sürmesini bekleyenler, kulübeye bakınca acı gerçek ile yüzleşti. Trabzonspor'un zengin diye sunulan kadrosunda Ersen'in yerine sahaya sürülecek forveti yok.
    KÖTÜ OLDUKLARI İÇİN
    Yönetimin, Musampa, Szymek ve bazen de Marcelinho'nun yedek kalmasının zengin kadronun göstergesi olarak sunmasının da bu oyuncuların yetersizliklerinin ört pas edilmesi olarak yorumlanıyor. Doğan ayrıca zengin diye sunulan kadroda defans ve kanatlardaki sorunu halen çözemezken, forvette de elinde sadece burnu çatlak Ersen ve Umut kaldı. Sahadakiler gibi yedeklerinde yetersizlikleri kadronun zenginliğinin sadece sayısı ile ilgili olduğunu gösteriyor.

    Karadeniz gazetesi

    yapılan transferler ortada ya sonuç?
    BMN I TRABZON
    7 geliyor 7

  10. #60
    Mehmet Aksu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    14.09.2006
    Yaş
    52
    Mesajlar
    122

    Standart

    haşim sayitoğlu ve hacıosmanoglu birbirine zıt oldukça bu işlerden Trabzonsporumuz zarar görecektir...

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •