musampa yıldızmıymış,en son hangi macta oynamış,
madem brezilyada okdar kalıyosun bari 3 topçu getir,
aslında yazının içeriği her zaman karşımıza aynı sorunalrın çıktığını göstermekte, plansızlık... ve ne yazık ki gelenler gidenlerin plansızlıktan dolayı kaybettiklerinden ders alamıyorlar.
tomas Jun ve Kiki Musampa transferinin birbirinden farklı hangi yönleri var. iki futbolcunun da kaliteli olduğuna inanıyırum ama son çırpuınışla öylesine alınkış futbolcular. tek farkları renkleri.
teknik direktör süpriz, marcelinho süpriz, musampa süpriz. bulduk alalım tarzıhiç yarar getirmedi ki zaten
musampa yıldızmıymış,en son hangi macta oynamış,
madem brezilyada okdar kalıyosun bari 3 topçu getir,
@zafercalikoglu
@trabzonspor
muhasabesini yapalım transferin
gelenler
Umut: 1.5 milyon euro
ersen: takas
marcelinho: 2.5 milyon euro
musa: takas
musampa: bedelsiz transfer
çağdaş: 450 bin euro
mustafa keçeli: 500 bin euro
murat ocak : 400 bin euro+takas
cem demir: 150 bin euro
toplam harcanan: 5.5 milyon euro
gidenler
Fatih Tekke: 8 milyon euro
kiralık gidenlerin kiralama bedelleri: 1 milyon euro diyelim
toplam gelen: 9 milyon euro
muhasebesi ortada transferin!!!
Böyle yöneticilik olmaz..biz bu yönetimi verdiği sözler için paralı olduğunu beyan ettiği için getirdik..
hatta 2.5 milyon euro luk marcelinhoyu kendi cebinden almış..resmi sitede öyle yazdırmıştı nuri albayrak..
bunlara ek olarak borsaya halka arz ile gerçekleşen 20 milyon dolar da var klupte...
bu paraların hesabını verin..!!!
pahalı diye almadığınız ricardinhonun hesabıı verin!!!
Acemi yönetimmmmm!!!afedersiniz acemiliğinizin yanında yalancı durumunada düştünüz...
nerde 2 yıldız futbolcu..(marcelinho ,musampa derseniz..) bende bu iki yıldızın bonservis toplamı en az 15 milyon dolar sözünüzü hatırlatırım..
bırakın bu işleri..alın lazaroniyide ve gidin rahat bırakın trabzonsporu....
O Kupa Buraya Gelecek....
bak ne güzel kıyas yapmışşın
9 a 5.5 harcan mış ve güzel bi kadro kurmuşlar.
biraz mantıklı düşünün. takım ii sonuçlar alsaydı boyle konuşmayacaktı kimse.
bence boyle bi kodro boyle sonuçlar alıyoda bunda yönetimin suca yok denecek kadar az.
yönetimin suana kadar iki yalnışı oldu 1. djokah 2. lazorani. bunları yapmasaydı belkide kusursuz bi yönetim olacaktı.
yönetimişn yersiz yere eleştirilmesine karşıyım. adamlar en iisini yapıyolar.
"Bizi asagiya çekmeye çalismayin. Bize tutunun, biz sizleri yukari tasiriz." Özkan Sümer
BMN l TRABZON
bakalım onumuzdeki iki maça . ona gore tepkimizi vereceğiz
Önce TRABZONSPOR
hoca giderse toparlanmak an meselesi beyler. ara transferde kaleci ve ön libero alırsak iyi günler gelebilir. ama ilk şart lazoroninin gitmesidir.
ŞAMPİYON OLMAN ÖNEMLİ DEĞİL. ÖNEMLİ OLAN SENİN BU HAKSIZ ARENADA VERDİĞİN ONURLU MÜCADELENDİR.
o değilde umuta 1.5 milyon yüro veren zihniyete şaşarım lan nikimdeki elemanı salsalar sahaya daha çok gol atar, 3-4 kişinin arasından umut gol atacak yav ankaragücünde takır takır atıyodu bize karşı canavar gibi oynayan kök söktüren bize gelince ahmaklaşıyor bizden gidende zehir gibi oynuyor, ufak takımlarda adamlar rahat rahat oynuyor gol atamasa bile nolacak, ama bizdeki baskıyı taşıyamıyor, millet ceza sahasının dışından füze gibi şutlar atar bizim forvetler çizgiden içeri yuvarlayamıyor topu
bence bu adam 2 maç sonra gider gs macına gecen sene olduhu gibi hocasız cıkarız.
yönetim bıraz daha durabilir. onların 4-5 haftası dah var.
__________________SÜRMENE'Lİ______________________
Dostum nikâhın üzerinden çok zaman geçmesine gerek yok. Damadın çapkın gelinin de aşüfte olduğunu cümle alem biliyordu ama çöpçatanlar yine yapacağını yaptı!
Hayatımda hiçbir hoca için ve hiçbir yönetim için gitsin demedim. Aksine destek ve itidal yanlısı oldum ama gel de tahammül et. Bir takımda bir ya da birkaç tane kötü fotbolcunun mevcudiyetini açıklayacak pekçok sebep bulunabilir. Peki 11 kişinin 18'i nasıl olur da kötü olur Allah aşkına? Bir arkaadşım bize gelnin berbat, bizden gidenlerin harika top oynadığından bahsetmiş. Çok doğru bir tespit. Ama acaba bunun tek sebebi baskı mıdır? Peki takımın daimi oyuncularının performanslarında yüzde yüze varan düşüşleri ne ile izah edeceğiz? Sayılabilecek onca sebep arasında hoca(!)nın beceriksiz, ciddiyetsiz, bilgisiz, izansız, idraksiz, irfansız olması, çalıştırdığı(!) takımı tanımayışı, önemsemeyişi, küçümseyişi de zikredilebilir mi? Öyle bir yönetim(!) biçimimiz var ki düşman başına! Kaç kongredir seçilen yönetimler içindeki güç kavgaları yüzünden bu takım daha ne kadar zarar görecek?
gelen her yönetim kendisine arka çıkacak bir siyasi kesim ve yerel medyada birkaç yalaka bulmakta hiç zorluk çekmiyor. Olan takıma, taraftara, camiaya oluyor.
Transfer konusu bayrı bir hikâye zaten! Aklıma geldikçe asabım bozuluyor.
"Kapıldım gidiyorum bahtımın yellerine!"
Konu poetricus tarafından (02.09.2006 Saat 20:56 ) değiştirilmiştir.
Senelerdir devam eden bir olay var. Her transfer döneminde tüpçüler ile aynı futbolculara talip oluyoruz, sonuçta da onlar her istediğini alıyor biz ise...
Bugün de benzer bir haber Milliyette çıktı. Sivas'lı Servet'e becekenin ve bizim talip olduğumuzu Bülent Uygun açıklamış ve devre arasında verebiliriz demiş.
İstediğimiz oyuncuyu alamamak bir yana, beni asıl hasta eden olay adını bilmediğim bir ya da birkaç menajerin elinde oyuncak olmaya devam etmemiz ve bu kadar transfer hatasından hala hiçbir ders almamış olmamız.
Maalesef öncekiler gibi bu yönetim de kurumsallaşmada sınıfta kaldı, scouting olayından zaten haberleri yok, transferde kaybedilen paraların hesabını bile yapamıyoruz.
Lafa gelince yok efendim liglerde şu kadar Trabzonlu oyuncu var, tarama ekibimiz çalışıyor, öze dönücez bilmemne.. Hepsi hikaye.
Bu kafayla kaybedilen bu paralar az bile...
Ey yönetim, bari tüpçüler ile aynı adama talip olmayın, oluyorsanız da o adamı tüpçülere rağmen alın.
Bu takımın transfere ihtiyacı var, evet, ama prestije daha çok ihtiyacı var...
Önce iletişim düzelmeli...
şöyle hırsları ve hedefleri olan genç bir takım kurarsın ve sabredersin.başarıyı yakalamak için önce hedeflemek lazım.tüpçüler azda olsa akıllandı sene başında aldıkları genç gönderdikleri ise yaşlıydı.bir nebze olsun geleceği düşünüyoruz deme hakları var ama bizim yok.kim neden gidiyor gelen niye geliyor anlaşılır gibi değil.tonla adam geldi gitti değişen bişey yok.iyi bi yönetim iyi bir transfer komitesi,alt yapı planlaması olmadan,kısaca kurumsallaşamadan başarıyı ancak şansa yakalrız kı ne kadar şanslı bir takım olduğumuzu herkes biliyor.gökyüzünden elmas yağsa katremize bir tanesi dahi düşmez emin olun....
Adam aldırmada geç git, diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Paralı başkan,yıldız transfer vaadleri,kısa vadede başarıya isteyen taraftar,vizyonu olmayan kişilerden müteşekkil yönetim kurulu gibi etkenlerin kaçınılmaz sonucu önümüzdeki tablo.
Evet transfer muhasebesi yaparsak yönetim başarılıdır,tüccar mantığına göre,Trabzonspor ticarethaneyse tabi.
Her daim TRABZONSPOR!Türkiye Kyoto'yu imzaladı"7"
bu kaçıncı kez yazdım belki şunu söyleyecekler bundan başka bişey bilmiyor mu.şuanda bizim acilen çok iyi bir model bulup barça , lyon, psv yada milan modeli onu uygulayacak işin ehli profosyenel insanlar yetiştirip kurumsallaşmayı halletmeliyiz. iş ehli olan insanlar yapmalı. yetenek takip komisyonu,futbolcu takip komisyonu, altyapı ...... bir futbol takımı için ne gerekli ise o birimler kurulmalı. her gelen hoca her gelen başkana göre takım kurarsak bu işin içinden çıkılmaz.belli bir sistemi olan takımlar hepimizin gördüğü gibi hocaya bağımlı deil.lyon barça ... gibi
öldüğümde beni TRABZONA gömün . TRABZONLU doğmadık öldüğümüzde TRABZONLU OLALIM.
MARMARA ÜNİ -TS KARADENİZ FIRTINASI MARMARADA
BARÇA ''mes que un club '' bir kulüpten daha fazlası !
Takim iyi, 3/4 iyi oyuncu gerekiyor... oynatmadigimiz/oynatamadigimiz oyuncular da o eksikleri giderebilir,... Ortasaha 2 oyuncu, defans 1 ve forvete de Fatih tekke gibi bir adam lagzim.. Ufukhani da acilen oynatmak lagzim.
bi bırakmadınız ki ziya doğan istediği adamları alabilsin. onun zamanında volkan emrah gibi ucuz transferlerle baarı sağlanmadı mı belki ziya istediği adamları alabilse ne olur bir görmek lazım
devre arasındaki transfer muhasebesinden çok fazla zarar etmeden mantıklı hareketlerle nokta transferler yapılabilir.
sakaryaspora jefferson kiralık + ömer rıza + celaleddin + 500 bin euro verilerek martinez kesinlikle rahat bi şekilde alınır.
brezilyadan mineiro; elleri 750 bin euroya internacionala satarak,syzmeki 1,250 milyon euroya herhangi bir takıma satarak gelecek olan 2 milyon euro ile rahatlıkla alınabilir.
trabzonspor yönetimi bu mentaliteyle hareket edemeyecekse eğer zaten bıraksınlar o koltuğu...
VERENA (KIRANKAŞ)
devre arasındaki transfer muhasebesinden çok fazla zarar etmeden mantıklı hareketlerle nokta transferler yapılabilir.
sakaryaspora jefferson kiralık + ömer rıza + celaleddin + 500 bin euro verilerek martinez kesinlikle rahat bi şekilde alınır.
brezilyadan mineiro; elleri 750 bin euroya internacionala satarak,syzmeki 1,250 milyon euroya herhangi bir takıma satarak gelecek olan 2 milyon euro ile rahatlıkla alınabilir.
trabzonspor yönetimi bu mentaliteyle hareket edemeyecekse eğer zaten bıraksınlar o koltuğu...
VERENA ÇOK DOGRU TESPİTLER SADECE TEK YERE KATILMIYORUM JEFF İ DE HER ŞEYİ İLE SATMAK GEREK ...
bu arada bir 4 5 futbolcu da kayseri ye verip mehmet topuzu alalım ...
Bugün Avrupa transfer pazarında hakim olan eğilim, Brezilya'dan veya benzeri ekole sahip ülkelerden futbolcu almaktan vazgeçmeye meyillidir. Büyük Avrupa takımları bu futbolcuların Avrupa futboluna ayak uyduramadığını fark etmekteler yavaş yavaş. Özellikle Avrupa'nın İtalya'yla birlikte defansın önemini yeniden keşfetmeye başladığı bu dönemde Brezilya ekolündeki ülkelerden defans oyuncusu almak tamamen saçmalık olarak nitelenmekte.
Türkiye olarak biz bu eğilimin farkında değiliz. Ligimizin en küçük çaplı takımlarında bile en az iki Brezilyalı oynuyor. Fakat görülüyor ki aşı tutmuyor. Aldığımız adamlar Avrupa maçlarında hayal kırıklığı yaratıyor. En basit örneğini yıllardır Fenerbahçe yaşatıyor.
Aynı akıma uzun bir dönemdir bizde kapıldık. Sistemsizlik-istikrarsızlık sistemi üzerine kurulu transfer politikamızın son dönemdeki en basit formülü şöyle ortaya konabilir: Futbolcuların yeteneğini ve kapasitesini değerlendirme yetisi kısıtlı bir kişiye parayı yükle + Brezilya'da uzun süre gezsin tozsun + ya ne idüğü belli olmayan bir ya da iki futbolcuyu geleceğin parlak yıldızı olarak kakalasın ya da hiç kimseyi alamadan geri dönsün.
Trabzonspor'un, bir Avrupa futbolu takımı olarak bu futbola uygun ülkelerden futbolcu araması gerekiyor. Şans eseri bulunup alınan Szymkowiak bu bağlamda son derece aydınlatıcı bir örnektir. Trabzonspor'un, onun bunun akrabası olmak değil, tamamen işinin ehli olmak kriteri üzerine kurulu bir transfer komitesi oluşturması gereklidir bunun için.
Ancak iş bununla da bitmiyor. Trabzonspor'a büyük paralarla yabancı futbolcu transfer etmek hiç gerekli değil. Zaten verimli de değil. Çok basit bir nedeni var bu düşüncemin: Trabzon'u şehir olarak beğenmiyorlar. Aileleri de gelmek istemiyor. Bu durumda da adam gelmek istese bile aklı fikri başka yerde oluyor. Bunun da en basit örneği Szymkowiak'tır.
Bu yüzden yabancı futbolcu alınırken bence üç kıstas olması gerekiyor:
Alınacak futbolcunun;
1) Belli bir kaliteye sahip ve kadronun ihtiyaçlarına uygun olması
2) Trabzon'da (varsa eğer ailesiyle birlikte) yaşamayı önceden kabul etmesi
3) Ya Avrupalı ya da Avrupa futboluna aşina olması.
Ancak asıl vurulması gereken neşter hastalıklı vücudün başka bir yeridir: Altyapı. Trabzonspor, yıllar önce kapıldığı ve bir türlü tedavi olmak istemediği "küçük Fenerbahçeleşme" hastalığı yüzünden, futbolcu alınırken hep sansasyon getirmesi hedeflenmiş ve kalite geri plana atılmıştır. Bu uğurda alt yapı unutulmuş; torpil ve soyadı esasına göre şekillenmek suretiyle de çürümeye terk edilmiştir.
Bir futbolcu madeni üzerine kurulan Karadeniz bölgesi takımlarının futbolundaki genel düşüşün nedeni de bu madeni değerlendirememektir. Bu büyük, fahiş hatayı düzeltmenin bir yolu var: Ajax ve Barcelona örnekleri göz önünde tutularak bir "Karadeniz Futbol Okulu" kurmak. Gençlerle çalışmayı bilen işinin ehli hocaların son derece ayrıntılı değerlendirmeleri sonunda kabul edeceği gençleri hem futbol hem de toplumsal davranış etikleri üzerine eğitecekleri, kabul edilen gençlerin futbol öğrenirken diğer yandan okullarına devam etmesini sağlayacak bir yapılanma. Merkezi Trabzon'da olacak ve tercihen ücretsiz eğitim verecek. Bunun karşılığında da bu okulun mezunlarına Karadeniz takımlarında belli bir süre (5 sene örneğin) oynama zorunluluğu getirilecek. Maliyetini ise bu yapılanmaya katılmak isteyen tüm Karadeinz takımları üstlenecek. Her takım yaptığı katkı oranında bazı yetkilere sahip olacak. Örneğin futbolcu seçme önceliği gibi.
Ben Karadeniz futbolunu yine Karadenizli çocukların kurtaracağına inanıyorum. Ayrımcılık yapmak istemem ama önlerinde Trabzonspor gibi bir örnek olan bu çocukların, bu davayı üstlenmekte daha azimli olacağını düşünüyorum. Ayağı bu davanın ağırlıyla titremeyecek, tuttukları takım bölge takımlarından farklı olan futbolcularla kupanın Boğaz Köprüsü üzerinden Anadolu'ya geçirilmesi mümkün değil. Ki bunun örneğini de yıllardır izliyoruz; izledikçe de kahroluyoruz. Bu bir gelecek projeksiyonudur. Trabzonspor'u yeniden arka arkaya şampiyon yapacak; Rizespor'u, Samsunspor'u Avrupa kupalarına çıkaracak, 1. Lig'de Karadeniz'i yeniden yedi-sekiz takımla temsil ettirecek bir projeksiyon.
Küçük Fenerbahçeleşme işe yaramadı, yaramıyor, yaramayacak. Biz en iyisi annemizin "bölgesine" dönelim. Geleceğimiz orada.
Çok yaşa Trabzonspor
""" Bu uğurda alt yapı unutulmuş; torpil ve soyadı esasına göre şekillenmek suretiyle de çürümeye terk edilmiştir."""
bu yazıdaki dikkat öekmek istediğim cümle ve içindeki iki kelime.
Torpil Ve soyadı.
bu iki kelimeyi alt yapıdan temizlemedikçe.
siz isterseniz özünüzün özüne dönün başarı elde edemezsiniz.
ve alt yapınızdan gelen adamın hedefi Avni AKer ve Avrupanın önde gelen kluplerı olmalı.
İstabula kapagı atim diyen adam 1000 yıldır Trabzonlu olsa ne fayda.
şenol güneş neden şirketin başına geçmedi?
herkes kendi cevabını verebilir ama
trabzon şehrinin en önemli markalarından biri olduğuna inandığım hocamıza lütfen sahip çıkalım.
bu soruyu bi zahmet gördüğümüz yerde kendisine soralım.
unutmayın ki. o dünya basınına şampiyonluktan sonra verdiği ilk demecinde
trabzonluyum, türküm ve adam gibi adamım demiştir
1. mesaj: türkiye de devrimler yapmış bir şehrin ekolünden geliyorum
2. mesaj: dünyaya türkiyede de futbol oynanıyor ve bizde bu yarış ta varız
3. mesaj: saçına jöle sürmediği için kendisini eleştiren yalaka ve satılmış istanbul basını ile iş dünyasından sanatçısına profesöründen avaresine kadar kendisine saldıranlara cevap vermiştir
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)