Sonunda be !
Her ne kadar bizi çileden çıkartsanda hocam yolun açık olsun.
Teşekkürler.
Başarısız olsa da verdiği hizmetler için teşekkür ederiz, yolu açık olsun.
Ne istediklerini yapabildi, ne de yaptırabildi. Risk almaktan korktu, son hafta risk almaya karar verdi ama bu sefer de kantarın topuzunu fena kaçırdı. Üstüne üstlük maç sonrası "bak hücum takımı istiyordunuz, alın size hücum takımı" mealindeki açıklamaları ise bırak Trabzonspor Teknik Direktörü sıfatını, o yaştaki bir insana hiç yakışmadı.
BİLMEM ANLATABİLDİM Mİ?
Sonunda be !
Her ne kadar bizi çileden çıkartsanda hocam yolun açık olsun.
Teşekkürler.
Yolun açık olsun hocam, inşallah birgün daha deneyimli olarak tekrar dönersin bu takıma.
Özkan SÜMER
Cok sukur
GT-I9300 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Trabzon bir aşk hikayesi değildir.
Trabzon Aşktır gerisi hikayedir.
Hocamız istifa etmiş....
Yeni Teknik Direktör büyük ihtimalle Vahid Hoca olucak....
Çünkü Haıosmanoğlunun göz ağrısıydı bugün olmasa yarın getirtecekti....
Bakalım Vahid Hocayı arkasına teneke bağlayıp göndermek için kaç hafta bekleyeceğiz çok merak ediyorum....
Ne mutlu Türk olana değil , Ne mutlu Türk'üm diyene !
"Cahilin karşısında kitap gibi sessiz ol." Mevlana
Valla yönetim istifa etmeli bence hocaya gelene kadar gitmesi gereken çok kişi var. Mustafa Akçay içinse Anadolu takımlarında başarılı olabilir ama büyük takımda şu aşamada başarılı olamayacağını gördük.
Trabzonsporlu olmak bir ayrıcalıktır.
vahid gelir mi bilmem ama trabzonda vahid gibi dobra, gerçekleri söyleyen adamların işi zor.
trabzonda tutunabilmek için konuştuğundan kimse birşey anlamayacak, suya sabuna dokunmayacak, transferlere karışmayacaksın.
menajer listesinden seçmece yapabilirsin onda sıkıntı yok.
Geç de olsa doğru bir karar emekleri için teşekkürler...
Trabzon bir sevda,
Trabzonspor bir destan...
Vahid hoca milli takimda dolayisi ile gelmesi cok zor
GT-I9300 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Trabzon bir aşk hikayesi değildir.
Trabzon Aşktır gerisi hikayedir.
teknik direktörlügü icin birey demek istemiyorum, yanliz bir gercek var: MRA adam gibi adamdir!
Forvete: Tencere Hill
Sidober: Bud Spencer
Yolun açık olsun Mustafa hocam.
Hep merak edeceğim bir şeyleri.
Hayal kirikligi bir performans sergilese de avrupada ki basari icin tesekkur ederiz hocam, istifayla hem kendini yipratmaktan kurtardin hem de takimin onunu actin, emeklerin icin tesekkurler...
Mustafa Yumlu.
Senın de yolun açık olsun hocam...
Messi playstation oyuncusuysa , Jose Mourinho bir Championship Manager , Football Manager ustasıdır .
Herşey için Rabbime sonsuz şükürlerimle,eyvallah...
verdigi emekler icin tsk ederiz ama bunun böyle olacagi bastan belliydi bu oyuncular 2 hoca harcadi sen 2 period transfer sezonu gecirdin bir forvet aldiramadin cöplere güvendin güvendigin oyuncular diger Hocalara ne yaptisa sanada yapti. Bu takimda asla Bosi disindaki yapancilarin yeri yok hepse kazma bunlarin sahet istedigin transferi yaptirmadinsa bunu basinin karsinia cikip anlatip estirmeden istifa edecektin bizde senin ayakda alkisliyacaktik. Henri inatin bitirdi seni
Hep 1461'e oynattığı oyunu bekledim,güvendim ama son maçlar ve açıklamaları güvenimi bitirdi.Belki sebepleri vardı o oyunu oynatamamak için ama ışık bile göremedik. Yolun açık olsun Mustafa Hocam,emeklerin için teşekkürler...
"Batmayacağına inanarak suya bas,yürür gidersin.Mucize yürüyebilmen değil,inanabilmendir."
Simdiye kadarki emekleri icin tesekkürler,özellikle avrupada gruptan cikacarak bir basariya imza atti.
Ama lig ve kupada alinan basarisiz sonuclar bir tarafa oynattigi skandal futbolla gitmeyi haketti.
Fb ve gs ile yarismayi zaten beklemiyorduk ama akhisar ve karabükle yarisacak bir takim degiliz biz.
Yeni hoca ayni durumda olsa onunda istifasini isterim.
Basarisiz olan gidecek kimse kusura bakmasin,buna yakinda iho da eklenecek insallah.
"Yükseldi Karadeniz Herkes Omuz Omuza Bize Fırtına Denir Çıkmayın Yolumuza..."
kendisine hem akaragücünde hem de kocaeli de çok büyük ayıp edildi.
https://eksisozluk.com/entry/136696294
Konu jpositve tarafından (12.07.2022 Saat 15:06 ) değiştirilmiştir.
ankaragucunde iken devre arasi gelir gelmez yaptirdigi transferler ilac olmustu. Dinamo kievden gerson rodruguezi kiraladilar adam 11 macta 976 dakika oynadi. 6 gol 2 asisit yapti. Danimarka liginden gurcu lobjanidze yi aldilar o sezon iyiydi ama fazla skora etki yapamadi. Hatta o sezon televiizyon programlarinda fenere karsi iyi oynadigi bir mactan sonra konusuluyordu. Neyse ertesi sezon super ligde ankaragucu ile ligde 37 macta 2729 dakika oynadi bu da 30 - 31 tane 90 dakika yapiyor 3 gol 8 asist yapti ama ankaragucunun dusmesini engelleyemedi. Sonraki sezon hataya transfer oldu. Ligde 37 macta 2447 dakika oynadi bu da 26 - 27 tane 90 dakika yapiyor 8 gol 8 asist yapti. Michalak var yine o sezon devre arasinda alinan polonyali kanat oyuncusu rusya liginden alindi bu da ilk sezonuda 14 macta 3 asist yapti skora fazla katki yapamadi. Sonraki sezon rizeye transfer oldu. Ligde 31 macta 1359 dakika oynadi bu da 15 - 16 tane 90 dakika yapiyor. 2 gol 6 asist yapti. Bu sezon da rizede 35 macta 1477 dakika oynadi bu da 15 - 16 tane 90 dakika yapiyor 4 gol 3 asist yapti. Aldirdigi oyuncular tam fiyat performans oyunculariydi.
Kocaeliye gittiginde ise takim 2. ligde idi kendisi takimi 1. lige cikardi. Aonra da o yaz koronadan doalyi yogun bakima alindi adam olumden dondu. O yaz hoca yogun bakimda iken transferler gerceklestirildi. Lige de aslinda iyi baslamislardi. 12. hafta sonunda liderle aralarinda 5 puan fark varken birden dususe gectiler. Artik oyuncular mac mi satmaya baslaidlar yoksa kulupten paralarini alamiyorladi bileiyorum.
https://eksisozluk.com/entry/136696294
https://www.tff.org/Default.aspx?pag...0&hafta=12#grp
https://www.transfermarkt.com.tr/koc...021/plus/1#TRP
https://www.transfermarkt.com.tr/mke...lus/1#zugaenge
haber61 den turgay beşyıldızın 30 haziran 2021 deki yazısı
Anarşist ruhlu bir adamın direnişi!
Trabzon’un deniz gören Çömlekçi Mahallesi’ndeki evlerinde, 1958 yılının soğuk bir aralık günü dünyaya geldi.
Lokantacılık yapan babasını, 13 yaşında bir trafik kazasında kaybetti.
Hayriye annesi, 85 yılı aşkın bir süre kapı gibi arkasında durmaya devam ettikten sonra onu da kaybetti.
İkisi kız, 7 kardeşin 5 numaralı oyuncusu, İskenderpaşa İlkokulu ve Cumhuriyet Ortaokulu’nda okudu. Affan Lisesi’nden sonra, KTÜ Eğitim Fakültesi Sosyal Bilimler Bölümü’nden mezun oldu.
O Sosyal Bilgiler yada Tarih öğretmeni olma yerine futbol dünyasına girmeyi tercih etti.
Futbolla tanışmadan Tekirdağ’da kısa dönem olarak selam çaktı bayrağımıza, vatana…
Kışlada silah tesisatını depocuya teslim etmesinin ardından, Trabzon’a yeniden geri adım attı.
Bu dönemlerde kitaplarla haşır, neşir oldu. Kitap okumaktan gözlük takmaya başladı.
Özelikle fanatik ve radikal bir anlayış olmayan bir düşünceyi ve tasavvuf’u öne çıkarın Mevlana’nın eserlerine çok takıldı. Mustafa kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını inceledi okudu. Mevlana ile Atatürk’ün kendi alanlarında çok ama çok önemli şahsiyetler olduğunu önemle hep vurguladı.
Tüm evrensel dinlere bir bakış attı. Bluss, caz müziğini çok seviyor. Gitar ve piyano vazgeçilmez enstrümanları. Bu dalda isim yapmış sanatçıları dinlemek, sıra dağlardaki rüzgarın ve kıyıya vuran dalgaların sesini dinlemek gibi onun için. Kilise müziğini farklı bir tarz olduğu için, benim gibi oda seviyor. Aynen Ney müziğine bayıldığımız gibi… Belgesel yapımlara ve western filmlerine hayran.
TRT-1’de pazar sabahları western filmi seyrederken, ekran karşısında ailece kıymalı, peynirli yiyenlerden oda. Nilüfer Cansu ve İrem Tuba isminde iki yetişkin kız babası.
İlk olarak, alt yapılarda meşin yuvarlağı tanıdı.
Futbolla asıl tanışması ise vatani görevinden sonra oldu. Trabzon’un o zamanlardaki futbol ve oyuncu kalitesi yüksek amatör kümesinde, Necmiati ve Erdoğduspor’da forma giydi. Amasyaspor’da çok kısa bir dönem profesyonel futbol oynadı. Ailesinde kendisi gibi futbola bulaşan kardeşi sadece Halil İbrahim oldu. Bu isim sırasıyla Trabzonspor, Galatasaray, Antalyaspor ve Malatyaspor’da forma giymişti.
Kendisi ise Kısa süren Amasyaspor macerasından sonra 23 yaşında aktif futbol oynamayı bırakıp, genç yaşta antrenörlüğe soyundu. “Ben bu işi biliyorum ama oynayamıyorum, o zaman oynatayım” düşüncesiyle, Trabzon İdmangücü’nde İlk antrenörlük deneyimine başladı.
Bütün kategorilerde Trabzon şampiyonluğunu yakaladı. İdmangücü’nde 3.lige çıkmayı elde etti ama yönetimi amatör kalmakta karar kıldı. Aynen o yıllarda İdmanocağı’nın yaptığı gibi, doğru da karar verdiler hani.
Trabzonspor’un alt yapısında değişik kategorilerde görev yaptı. İlerleyen yılarda alt yapının başına da geçti. Trabzonspor tesislerine ilk adım attığında 30 yaşındaydı. Özkan Sümer koordinatörlüğünde alt yapıda oyuncu izleme bölümünde göreve başladı. Minik, Yıldız, A ve B Genç Takım seviyelerinde görev aldı, tam 5 yıl. Ayrılırken kendi deyimiyle “ İçimdeki enerjinin bana yapmış olduğu bir baskıyla, düşüncelerimi ve felsefemi uygulayabileceğim yeni bir dünya aradık ve riske girdik ” görüşü hakimdi.
Giray Bulak’ın asistanı olarak profesyonel teknik adam dünyasıyla 1977’de tanıştı. Göztepe, Sakarya, Antalya ve Elazığspor’da, asistan, yardımcı antrenör olarak görev yaptı.
Bu ara Ahmet Suat Özyazıcı, Vanspor’u çalıştırırken, onun denetiminde Vanspor’da Altyapı Koordinatörlüğü’ne soyundu. İzmir Aliağa GSK kulübünde görev yaptı.
Sakaryaspor ve Bulancakspor’da eşofmanlarını yine giydi. En son Elazığspor’da Giray Bulak’ın yardımcıları olarak, Mehmet Birinci ile beraber çalıştıktan sonra, Trabzonspor’un Alt yapı Koordinatörlüğü’ne getirildi kısa bir dönem.
İki kez çağrılmış, koltuğuna tam oturmadan her nedense kovulmuştu.
İlk kez tek yetkili olarak Gümüşhanespor’un başına geçti. Ardından 3.lig de Pazarspor’da aynı yetkilerle devam etti ve ilk yılında 3.ligde takımını şampiyon yaptı. Sezonun bitimine üç maç kala, şampiyonluğu garantilemiş bir takımın başına Hasan Vezir’i getirmelerini, hayatında kendisine atılan en büyük kazıklardan biri olarak niteledi. Zamanın Pazarspor Kulüp Başkanı ve yönetimi tarafından şampiyonluk primi olarak gönderilen 2004 yılında ki, o günkü rakamla 7 milyarı almayarak “Kendisine şovenist’lik yapıldı.“ fikriyle geri iade etti, üstelik paraya en çok ihtiyacı olduğu zamanda.
Genelde “İnsanın karakteri, kaderidir” diyen bu adam, Ofspor’u devir alıp onu da şampiyon yaparak 3.ligden 2.lige çıkardı. Kendisine söz verilen 50 bin lirayı alamadı, daha doğrusu Ofspor’un, o dönemdeki başkan ve yönetimi tarafından söz verilen şampiyonluk priminin verilmediğini, üzerine basa basa söyledi. Ardından Arsinspor’u 2.ligde şampiyon yaparak play-off oynattı. İstanbul’un 2.lig ekiplerinden Beylerbeyi’nde 6 aylık bir süre yaşadı.
…Ve İstanbul Beylerbeyispor’dan sonra, hayatında önemli bir iz bırakan Kütahya’da, 2008 yılında kendini Tavşanlı Linyitspor’da buldu. 73 bin nüfuslu bu şirin ilçe halkı ve taraftarı ile kenetlendi.
Trabzonspor’un, Süper Ligde resmen şampiyonluğunun gasp edildiği 2010-2011 sezonunda, Tavşanlı Linyit takımını da tarihinde ilk kez şampiyon yaparak, Bank Asya 1.Ligi’ne çıkarttı. Şampiyonluk primi 30 bin TL’yi aylar sonrada olsa, iki çek olarak aldı.
Bu takımda görev yaptığı sırada bıraktığı uzun sakallarıyla dikkat çekti. Sakal bırakma nedenini, ülkemiz futbolundaki yabancı antrenör ve futbolcu hayranlığına bir tepki ve bir isyan olarak vurguladı. Ruhunu hep bir anarşiste benzetti.
Sezon sonu aynı takım haricinde, Ç.K Rizespor ve Boluspor’dan teklif aldı.
15 yıldır neredeyse hep şehir dışında olduğu ve Trabzon’a gelip gitmekten artık yorulduğu gerekçesiyle ve de kızları üniversite çağına gelmesi, 1461 Trabzon takımının teklifini düşünmeden kabul etmesi, en büyük etkenleri oldu.
Trabzonspor’un Teknik Direktörlüğü’nü zamanı geldiğinde yapmayı hayal edenlerden biri olduğu düşüncesine hep yer verdi. Bu takımın Şenol Güneş gibi çok yetenekli ve çalışkan bir teknik adamının var olduğunu hatırlatarak, kendi stilim olmakla beraber, Şenol Güneş gibi bir değerin, şu an ayak izlerini takip etmeliyim ve ediyorum, felsefesini hep önde tuttu.
Trabzonspor’un kendisine bir kimlik verdiğini ve bunu unutmadığını söyledi.
Bazı yöneticilerin zor zamanlarda teknik adamları toplumun önüne atmalarını, o teknik adamların daha önce oluşturdukları davranışlarının geri dönüş refleksleri olarak açıkladı.
Şu sıralar Türkiye profesyonel futbol liglerinde 3.ligler, 2.ligler, 1.lig ve Süper Lig dahil olmak üzere haftalarca mağlubiyet yüzü görmeyen tek takım olarak, Bank Asya 1.Ligi’ne çıkan 1461 Trabzon takımının o zamanda tam yetkilisi olduğunu hatırlattı.
Sezon başı takımın başına geldiğinde, lige iki mağlubiyet ve bir beraberlikle başlarken, tereddüt ve stres içinde kalanların yüreğine haftalar geçtikçe su serpti. Kırmız grupta ligin bitimine 9 maç kala, lig lideri Bandırmaspor’un ardından 1 puan farkla averajla 3.sıraya yerleşti ve şampiyonluğun en büyük adaylarından biri durumuna gelmişti.
İbrahim Hacıosmanoğlu’nun başkan olmasıyla, beklenmeyen bir günün sonrasında sürpriz bir şekilde Trabzonspor A Takımının başına geçti. Özellikle UEFA Avrupa Lig’in de bordo mavili ekiple önemli başarılar elde etti. Ardından yine Süper Lig’de Akhisarspor, Osmanlıspor, Konyaspor ve Ankaragücü’nde idman sahasında düdüğünü boynuna astı.
Futbolda verilen sözlerin yerine getirilip, getirilmemesiyle ilgili olarak bu çerçevede Mevlana’nın bir sözünü hatırlattı “İnsanoğlu yüce bir ağaca benzer, kökü ahdinde durmaktır.“
"Sanatçı olmadan dükkan açma, önce bir ustaya hizmet et sıkılma.” sözünü baz alarak, yanlarında yardımcı antrenörlük yaptığı teknik adamların hepsine teşekkür etmeden geçmedi.
Yakıtını kendi koyduğu, Trabzonspor kulübünün kendisine tahsis ettiği bir otomobili kullandı. En az iki daire alabileceği birikmelerini, birinci derecede yakın akrabalarıyla olan iş dünyasındaki faaliyetlerinde, o an yapması gerektiğini yaptığı için tüm birikimlerini o dönemde kaybetmişti. 4 kişilik ailesiyle babadan kalma, sobalı 60 metre karelik bir evde oturmaya uzun süre devam ettikten sonra, Trabzon’un 1 No’lu Beşirli Mahallesinde ve Şana mevkiinde aldığı yeni evlerle ile yaşama yeni bir sayfa açtı.
Bu sezon bittiğinde yani bir ay önce şampiyonluğa hasret Kocaelispor’u, play-off maçlarının ardından PTT 1.Ligi’ne çıkarmayı başardı. “Belli bir döneme kadar, kendime ait bir evim yoktu ama ailemdekilere karşı yapmam gerekeni hep yaptım, maddi ve manevi kaybettiğim çok oldu ama mutluyum.“ demeyi, bir hümanist gibi hiç bir zaman ihmal etmedi .
Kocaelispor ile sözleşmesi devam ederken, geçtiğimiz haftalarda maçlar devam ederken, ağır bir covid süreci yaşadı. Toparlanıyorum derken ikinci kez yine yakalanınca, KTÜ Farabi Hastanesi’nde yoğun bakıma kaldırıldı. Yapay akciğer makinesi ECMO’ya bağlı nefes alabildiği günlerden sonra, güzel bir haber geldi. Dün itibarıyla artık makineden bağımsız olarak, tedavisi devam etmeye, normal nefes almaya, yarım kalan işlerini tamamlamak için haklı direnişini sürdürmeye başladı.
Kim mi ? Mustafanoviç Akçaytiç değil.
Bizim Mustafa Akçay.
https://www.haber61.net/anarsist-ruh...damin-direnisi
alt ligler için iyi hoca her takımda iş yapar.
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)