oflubektas Nickli Üyeden Alýntý
Urfa Suruç'ta Kobani'ye yardým için giden sivil, silahsýz ve muhalif gençlerin, Adýyaman'daki "Ýslam Çay Ocaðý"ndan çýkan iþid üyesi bir çocuk tarafýndan katledildiði, buna mukabil Urfa'da lojmanýnda uyurken oraya girip elini kolunu sallaya sallaya çýkan pkk'lýlar tarafýndan iki yeni polisin katledildiði 20 Temmuz 2015 tarihinden bugüne kadar 275 Asker ve Polis þehit olmuþ.
Þimdi pkk bu polis ve askerleri her gün 1 veya 2 deðil de, 10 saldýrýda 27'þer polis veya askeri þehit etse ülkenin önemli bir kýsmýnda olaðanüstü hal ilan edilir, bayraklar yarýya iner, tüm eðlenceler, büyük konserler iptal edilir, facebook vb. sosyal medya oluþumlarý kan ve intikam görüntüleriyle dolar, hatta yolda gülerek yürüyen insanlara bile hoþ bakýlmazdý.
Gelinen sürece dair memleketteki çoðu muhalifin çok yanlýþ bir tespiti var: haziran seçimlerinde çözüm süreci nedeniyle yumuþayan ve "türkiye partisi" ne evrilmek istenen hdp ile, bu sürece baþýndan beri karþý çýkan mhp oylarýný arttýrýnca baþkanlýk hayali tehlikeye giren Erdoðan ve partisi akp, kandil ve imralý ile (dolaylý veya dolaysýz) görüþmekten vazgeçip çözüm sürecini bitirdi ve iþid bombacýlarý ile pkk'nýn þahinleri vasýtasýyla kan dökülmeye baþlandý. Bu tez boþ bir komplo teorisidir ve külliyen YALANDIR ! Ha þimdiki iktidar bu çatýþma ortamýndan siyasi olarak nemalandý derseniz, sonuna kadar katýlýrým. Mesele çok farklý ve Suriye'de yaþananlardan baðýmsýz olarak düþünmek büyük bir yanýlgýya yol açar. Ankara'da dýþiþleri ve istihbarat yetkilileriyle defalarca görüþen pkk'nýn Suriye kolu Pyd ve Salih Müslim, Ankara'nýn þartlarýný kabul ederek Esad ordusuna karþý savaþsa, bugün belki de Erzurumlu Ýçiþleri bakanýmýz ile pkk'nýn avrupa temsilcileri (Zübeyir Aydar, Salim Ok vb.) Gabar Daðý'nda birlikte halaya duracaktý. Türkiye'nin bu konuda hiçbir öngörüsü ve beklentisi tutmadý. Bugünün baþbakaný vaktiyle "Ýþid terörist deðil, yalnýz biraz sinirli çocuklar abisi" , "Suriye'de iþid'in de itiraz etmeyeceði bir düzen kurdurmak istiyoruz" diyor, hatta eski Anayasa Komisyonu baþkaný, þimdi "baþkanlýk sistemi" taslaðýný hazýrlayan Pirefesör Burhan Kuzu "iþid'in %20'si Harvard mezunu" gibi bilimsel (!) açýklamalar yapýyordu. iþid Musul'u iþgal ettiðinde Sn. Davutoðlu "Irak'ta kaos varmýþ gibi yansýtýlýyor" dedikten yarým saat sonra Musul'daki elçilik çalýþanlarý ve aileleri rehin alýndý. Daha sonra Türkiye'den beklediði desteði alamayan Ýþid Türk askeri ve polisine saldýrdý, memlekette insanlar öldürdü ve þimdi devlete göre de "terorist" oldu. Dün bakanlar, milletvekilleri ve iktidar yalakalarý tarafýndan öve öve bitirilemeyen abdullah öcalan, bugün yine "terorist baþý" oldu... Þimdi de iþid'den hendekleri ve þehir savaþýný öðrendikleri için "ku klux klan" kýlýklý veletlerin bu savaþý verdiðini zannediyorlar. Defalarca denildiði üzere, çözüm süreci sýrasýnda da bu hendekler kazýlýyor, patlayýcýlar þehirlere gömülüyordu. Hatta Diyarbakýr-Bingöl yolu bile en az 3-4 kez hendekler ve yol çevirmelerle kapandý. O yüzü kapalý veletler þehir merkezlerinde sýk sýk yol kontrolleri yapýyor, araçlar, iþ makinalarý yakýyordu. Çok sýk olmasa da yine arada silahlý çatýþmalar çýkýyor, þehitler veriyorduk. Bu olaylara karþý "pkk'nýn Madagaskar istihbaratý kontrolündeki kolu yapýyor bunlarý, çözüm sürecini baltalayamazlar" temalý zýrvalar dinledik. (Bir de akil adamlar vardý sahi, ne oldu onlara, hala harçlýklarý veriliyor mu ? )Velhasýlý bu þehir savaþýnýn ön hazýrlýklarý çok önceden yapýldý, þiddet yanlýsý ve "bilimsel sosyalizm" karþýtý tarafýndan azcýk Marksist literatür karýþtýrýlsa orada þehir savaþýný da, milis gücü de, hatta hendeði ve evlerin kullaným metodlarýný da net olarak görürsünüz. Adamlar bunlarý uyguluyor iþte. Ancak Hanefi Avcý'nýn da vaktiyle yazdýðý (Haliç'te yaþayan Simon'lar) gibi, devlet gücünü bilime dayamak yerine cehaletini örtmek için kullanýrsan, her seferinde böyle ne yapacaðýný bilemez, dün kaldýrdýðýn sokaða çýkma yasaðý ve "etrafý temizledik" müjdesini üç gün sonra deðiþtirmek zorunda kalýrsýn.
Bu süreçte öldürülen polis ve askerlerimize bakalým; eskiden pkk ile çatýþma daðlarda oluyordu ve ölenler genelde gariban çocuklarý erat ile, astsubay-uzman çavuþ gibi düþük rütbeli muvazzaf askerlerden oluþuyordu. þimdi de bordo bereli üsteðmen, hatta binbaþý (Amasyalý, Trabzonsporlu Mehmet Kulaksýz) rütbesinde þehitlerimiz olsa da aðýrlýklý olarak özel harekat polisi ve yine astsubay-uzman çavuþ gibi düþük rütbeli muvazzaflar þehit oluyor. Bunlarýn hayatlarýna baktýðýmýzda neredeyse tamamýna yakýný memlekette pýtrak gibi büyüyen, düþük puanlý ve eðitim kalitesi genelde düþük üniversite mezunu. Kah atanamamýþ öðretmen, kah iþ bulamayan mühendis veya iþletme-iktisat mezunu, kah kpss'ye girip iktidara yakýn "dayýsý" olmadýðý için memuriyet alamamýþ insanlar. Okuduðu okulun karþýlýðý olan mesleðine kavuþamayýnca, devlet kapýsý, maaþ, ikramiye/tazminat vb. gelirler için, hatta terör bölgesinde para biriktirip memleketinde veya büyükþehirde rahat yaþamak için, ve tabi adam yerine konulmak için ölüm bölgesine giden gençleri görüyoruz. Tabi yine tamamýna yakýný gariban çocuklarý.
Yaklaþýk 35 yýldýr devam eden çatýþmalarda þehit olan bir zengin çocuðuna, hatta bir politikacý çocuðuna dahi rastlamadýk. "Vatan borcu" denilen "kutsal" askerlik, çatýþmalara ara verilen dönemlerde önce 20.000 Deutsche Mark, daha sonra da 18.000 TL ile satýn alýnabildi. Hemi de takstitle ve çok cazip banka kredileriyle. Alýnan çürük raporlarý, veya bizzat paþa ve subay torpilleriyle yapýlan "yatýþ" temalý askerlikle kimileri bu vatana "borcunu" öderken, gariban Mehmetler'in sývasýz evlerine tabutlar geldi. Eski dýþiþleri bakaný, milletvekili, siyaset bilimi profesörü ve Kýbrýs davalarýnda memleketi savunan Mümtaz Soysal'ýn Van'da bir jandarma karakolunda Asteðmen olarak askerliðini yapan oðlu dýþýnda, çatýþma bölgelerinde askerlik yapan hiçbir siyasetçi çocuðu YOKTUR ! O siyasetçiler gariban evlatlarý için þehadeti överken kendi evlatlarý ya yurtdýþýnda okuduðu için bir ay yalandan saða sola dönüp askerlikten yýrtýyor, ya da parayý basýp "vatan borcunu" ödüyordu. Neticede memlekette istikrar vardý, "birkaç Mehmet öldü diye meclisin toplanmasýna gerek yoktu" Madalyonun öteki yüzünü ölen gariban pkk'lýlar için de çevirin, -neredeyse- hiç fark göremezsiniz.