fatih ayıp etmiş.
Zenit taraftarlarını öven Fatih Tekke, ''Petrovskiy Stadı'ndaki taraftarlar süperdi. Türkiye'deki taraftarları andırıyorlar, ancak aralarındaki temel fark, bizim taraftarlar maç öncesinde, Rus taraftarlar ise tüm maç boyunca desteklerini sergiliyorlar'' dedi.
maç boyunca destek bizdede mümkünmü ?
--------------------------------------------------------------------------------
Yazar: Jester
--------------------------------------------------------------------------------
Fatih doğru söylemekle kalmamış, buradayken söyleyemediğini orada söyleyerek mesaj da vermiş.
İstanbul'da oturup maçları televizyondan seyreden biri olarak Trabzon'daki maçlara giden arkadaşlara seslenmek istiyorum, maalesef tribün desteği açısından en sıradan anadolu takımları seviyesindeyiz ve istanbul takımlarından da kat kat gerideyiz(istanbul takımları da Avrupa'nın, Avrupa takımları da İngiltere'nin kat kat gerisinde).
Çok küçük bir grup hariç Avni Aker'e gidenler taraftar değil seyirci. Maçtan önce çimlere bağır, maç esnasında gerilim filmi izliyormuş gibi pür dikkat maçı seyret, gol atarsak yaklaşık 30 saniye gool diye bağır, arada en monoton ses tonuyla bordo-mavi çek, tekniği düşük futbolculardan biri veya birkaçı hata yapınca kuvvetlice homurdan, üçüncü golü yiyince de yönetim istifa diye bağır(arada da münferiden futbolculara küfret). Sonuçta tablo bu.
Neymiş efendim gruplar arası koordinasyon yokmuş. Bırakın arkadaşlar, siz daha bunu yapamıyorsanız. Tribünler ancak bir bütün olarak takıma itici bir güç oluşturursa bir şey ifade eder, yoksa bir köşede bir grup sürekli bağırmış hiçbir esprisi yok. Eleştirmeye gelince herkes hocayı, yönetimi vs çok rahat eleştiriyor. Şöyle ifade edeyim, hoca kurduğu takımla ilgili eleştiri aldığı zaman şöyle diyebiliyor mu?:'Evet defansta bazı eksikler olmuş olabilir ama çok iyi bir orta saha kurdum'. Tabii ki hayır.
Avni Aker ligin en kolay deplasmanı haline geldi, bu staddan tek çekinen Trabzonspor'lu futbolcular, çünkü kötü oynayınca tepki göreceklerini biliyorlar. Valla bizim stada gidip kendi futbolcularını paralize edecek bir taraftara değil, o stadı rakibe dar edecek bir taraftara ihtiyacımız var.
Trabzon halkı futbolu çok iyi bilirmiş. Kardeşim o kadar iyi biliyorsanız gidin antenör olun, eleştirmen olun vs. Onlardan da zaten yeterince var.
Türkiye'nin en kıvrak zekalı ve en iyi espri anlayışına sahip insan topluluğundan çıkan bordo-mavi tezahüratı olmamalı.
Sahada herkes haklı olarak agresif futbolcu, rakibi boğan takım, mücadele vs istiyor(benim de beklentim bu), çünkü bu bizi rakiplerimizden ayıran özelliğimiz, hatta o kadar ki hemen hepimiz takım böyle oynasın yenilmeye razıyız. Peki futbolcuya bu hırsı tribünden ne kadar aşılayabiliyoruz?
İngiltere örneğini verdim çünkü orada resmen tribünler takımı atağa kaldırıyorlar. Hani tabiri yerindeyse o itici güçle odun olsa çıkar oynar. Hatırlayın Emre Belözoğlu Türkiye'ye dönme konusunda ne demişti: 'Beni burada korner atmaya giderken 5 bin kişi ayağa kalkıp alkışlıyor, Türkiye'de ise küfür yiyoruz, neden gideyim ki?'
Bu işi sadece halen takımda oynayan futbolcular açısından da değerlendirmemek lazım, alacağın futbolcu da doğal olarak bakıyor, tribün desteği nasıl diye? Belki sırf bu yüzden bazı futbolcuları kaçırıyor bile olabiliriz. Bilmeyen arkadaşlar olabilir, İngiltere'nin en iyi seyircisi Liverpool'dur, onları ayıran da her maçın sonunda skor ne olursa olsun ünlü marşları 'you'll never walk alone'u(hiçbir zaman yalnız yürümeyeceksin) söylerler. Açıkçası ben TV'den izlerken bile tüylerim diken diken oluyor.
Tabii ki tribünlerin bu suskunluğunda yıllardır gelen hayal kırıklıklarının büyük payı var. Ama bu iş önce tribünden başlamalı. Aksi olan yere zaten tiyatro diyorlar(Önce oyuncular oynuyor, sonunda seyirci beğenisini göstermek için alkışlıyor).
En büyük hayalim Avni Aker'de takım mağlupken tam destek veren bir tribün görmek. Bu iş iki maç yapılsın bakın neler değişiyor...
Konu sanatik tarafından (08.08.2006 Saat 19:27 ) değiştirilmiştir.
"Sir, I say that justice is truth in action." Benjamin "Dizzy" Disraeli
fatih ayıp etmiş.
niye doğru söylediği için mi ?
Trabzonspor √Hüseyin Avni Aker|Hayri Gür|Halit Ziya Kurbetçi|Şamil Ekinci|Dozer Cemil|Şenol Güneş|İki Renk ve Asalet √BordoMavi.Net √
Tekke Trabzonspor tribünlerini özetlemiş üstüne fazla yorum yapmaya gerek yok...
Bazen Sevinç Bazen Keder, Trazonsporlu Olmak Yeter!
(Hepimiz TÜRKÜZ Ulan!)
öyle olsabile söylemesi lazım.benöyle düşünüyorum.
Eski forumda "Tribun desteği nedir nasıl yapılır" diye başlık açmıştım. Pek değil hiç rağbet görmemişti. Sorun içimizde içimizde...
Trabzonspor √Hüseyin Avni Aker|Hayri Gür|Halit Ziya Kurbetçi|Şamil Ekinci|Dozer Cemil|Şenol Güneş|İki Renk ve Asalet √BordoMavi.Net √
doğru söze ne söylenir.Bu tribün olayını çözemezsek daha çok ahlanıp vahlanırız.tribün desteği yıllardır yok bu gidişle olmayacakta.olamayacak.üzgünüm.
iskefiyeli
ayıp etmekle ne alakası var. doğruları söylemiş. görünen köy klavuz istemez. bunu kimden saklayacağızki. sadece bizim tribünlerle alakalı da değil bu konu aslında. genel bi sorun.
ama benim hayalimdeki tribünler nasıl biliyomusunuz. 90 dakika boğazımı yırtarcasına bağıracağına, top rakipteyken müthiş bi ıslık top bizdeyken derin bi sessizlik. şut attığımızda uuuuuu diyen, faule maruz kaldığımızda hepbirlikte ayağa kalkıp statı inleten vs.. hayal gibi değil mi. ama benim için güzel tribün bu.!
2010 - 2011 Şampiyonu Trabzonspor'dur
Gerçek budur. ☆
örneğin yarıda kalan d.bakır maçında tv den sucu çocuğun sesi çok net şekilde duyuluyordu.taraftar içindeki bölünmüşlük devam ederken bırakın maçın tamamını,maç başında bile tribünlere sessizlik hakim olması çok normal bence.
taraftar derneklerinin artık esas amacına hizmet etmesiyle bu sorunun çözüme ulaşabileceğini düşünüyorum.son sözüm de Trabzon daki arkadaşlara,orada olduğunuz için ne kadar şanslı olduğunuzu unutmayın,stada gidin koşulsuz desteğinizi verin.
Her daim TRABZONSPOR!Türkiye Kyoto'yu imzaladı"7"
valla kendi adıma konuşacak olursam kombinem cebimde. pazar günü maçtada olacağım. ama herşey dönüp dolaşıp yine bazı sıkıntılara geliyor . Yıllar yılı taraftarlar derneğinin kullandığı maratonun ortasında olan ve statın kalbi yerinde olan tribüne maraton özel tribünü yapıp sessizliğe gömenlerdede biraz hata vardır sanırım. zaten dağınık olan tribünler şimdi iyice birbirinden uzaklaştı.
2010 - 2011 Şampiyonu Trabzonspor'dur
Gerçek budur. ☆
fatih doğru bir şey söylemiş...
bence kimsenin alınmasına gerek yok
''Ben kulüp tutmam, çocuk... Çünkü hepsi benimdir. Hem; sivil veya asker toplumun tamamına hizmet veya kumanda edenler bir kulübü tutsalar bile -görev sırasında- bunu açıklamazlarsa isabet ederler. Aksi halde, otoriteleri sarsılır ve tartışılır. Tefrika (ayrımcılık, nifak) yaratmış olurlar. O nedenle dikkatli olmalarını tavsiye ederim." Mustafa Kemal Atatürk (2 Aralık 1933)
feneri "ampül" aydınlatır ancak "güneş" kendiliğinden ışık verir !
Arkadaşlar hiç sevmediğimiz atıkm olan xxxx taraftarının uyguladığı desteğe hep hayran kalmışımdır. Adamlar 90 dk durmadan destekliyor. Bizim neden böyle olmuyor.
Konu Külünkoğlu tarafından (09.08.2006 Saat 08:36 ) değiştirilmiştir. Sebep: BMN forumu sadece biz takip etmiyoruz
(İtalya'da Bologna teknik patronu Mihajloviç'in "Mourinho ile futbol konuşmam Futbol oynamamış biri bazı şeyleri anlayamaz" lafına cevabı) " Jokey olmak için önce at mı olmak gerekir?"
bence bahane değil maraton özel uygulaması.Madem derneksin git kulüple otur,anlaş belli bir miktar karşılığında maraton özelden kombine al,hem desteğin kesilmez hem de oraya gidecek taraftar profilini etkilersin.Bunun yanında kulübe de kombine geliri kazandırırsın.
Her daim TRABZONSPOR!Türkiye Kyoto'yu imzaladı"7"
evet kesinlikle doğru, ben avni akerde cok maca gittim öndekine arkadaşım otur macı seyerdemiyorum diyen bir ton adam gördüm. maca giden destek verecek.
arkadaşlar tomahawk-Florida State Marching Band diye bir maç öncesi futbolcuları ve seyirciyi havaya sokma müziği var.Şimdi bu maçtan önce Avni Aker in hoparlörlerinden yüksek sesle çalınsa, hem futbolcular coşar hem seyirci ve o gazla rakibi de baskı altına alırız diye düşünüyorum...
Şimdi bu Marş ben de var ama internette çok zor bulunuyor.Ama coşarsınız var ya bir dinleseniz.Tam motivasyon işi.Zaten bazı takımlar yapıyor bunu bu şarkıyla.Site yöneticilerinden biri ya da Avni Aker de organizasyon yapan arkadaşlardan biri benle msn den irtibata geçse hemen gönderebilirim msn den.Bi dinlemenizde ve düşünmenizde fayda var...
Çok süper olur valla...
"Ya biz 2010-2011 Şampiyonluk Kupasını alacağız, ya da o bizi"...
arkadaşlar,bende öyle olduğunu bililiyorum ama kol kırılır yen içinde kalır.onun için söyledim.ayrıca gittiğimbütün maçlarda doksan dakika bağırırım.geçen yıl istanbuldaki beşiktaş maçında üç öğretmen arkadaş maçtaydık.ve biz bağırıyorduk gurbetçi gençlerde trabzondakiler gibi susup aradabir lay lay lay trabzon ..... tezavratını yapıyordu sadece. 4 öğretmen arkadaşla ankaragücümaçına geldik ankaraya ankaradakilerde aynı şeyi yapıyordu.yalnız avni akerdeki maçlarda böyle olmuyo...
bi bütün olamazsak bunların olması normal...şampiyonluk içinde öyle...bütün değiliz...parça parça destek vermeye devam edelim...yine aynı..izlemişsinizdir olimpiyakosun taraftarlarını tüm stad aynı marşı sölüyor...çoşuyor...bizde çılgınlar kalear aksında bağıracak diğerleri maç seyredecek...derbi maçlarında öndeysmağlupsak takımın gol atmasını bekleyeceğiz...sonra da kazım koyuncu ile 2 dakkalık heyyyyyy diyeceğiz...o kadar..desteğimiz bu...şampiyonluk hasretini uzun yılllar içinde taşımakla takıma destek olunmuyor....
ben bi de taraftar denerneklerinibn ne yapmaya çalıştığını anlamış değilm....
Konu Cabri61 tarafından (08.08.2006 Saat 18:34 ) değiştirilmiştir.
Fatih doğru söylemekle kalmamış, buradayken söyleyemediğini orada söyleyerek mesaj da vermiş.
İstanbul'da oturup maçları televizyondan seyreden biri olarak Trabzon'daki maçlara giden arkadaşlara seslenmek istiyorum, maalesef tribün desteği açısından en sıradan anadolu takımları seviyesindeyiz ve istanbul takımlarından da kat kat gerideyiz(istanbul takımları da Avrupa'nın, Avrupa takımları da İngiltere'nin kat kat gerisinde).
Çok küçük bir grup hariç Avni Aker'e gidenler taraftar değil seyirci. Maçtan önce çimlere bağır, maç esnasında gerilim filmi izliyormuş gibi pür dikkat maçı seyret, gol atarsak yaklaşık 30 saniye gool diye bağır, arada en monoton ses tonuyla bordo-mavi çek, tekniği düşük futbolculardan biri veya birkaçı hata yapınca kuvvetlice homurdan, üçüncü golü yiyince de yönetim istifa diye bağır(arada da münferiden futbolculara küfret). Sonuçta tablo bu.
Neymiş efendim gruplar arası koordinasyon yokmuş. Bırakın arkadaşlar, siz daha bunu yapamıyorsanız. Tribünler ancak bir bütün olarak takıma itici bir güç oluşturursa bir şey ifade eder, yoksa bir köşede bir grup sürekli bağırmış hiçbir esprisi yok. Eleştirmeye gelince herkes hocayı, yönetimi vs çok rahat eleştiriyor. Şöyle ifade edeyim, hoca kurduğu takımla ilgili eleştiri aldığı zaman şöyle diyebiliyor mu?:'Evet defansta bazı eksikler olmuş olabilir ama çok iyi bir orta saha kurdum'. Tabii ki hayır.
Avni Aker ligin en kolay deplasmanı haline geldi, bu staddan tek çekinen Trabzonspor'lu futbolcular, çünkü kötü oynayınca tepki göreceklerini biliyorlar. Valla bizim stada gidip kendi futbolcularını paralize edecek bir taraftara değil, o stadı rakibe dar edecek bir taraftara ihtiyacımız var.
Trabzon halkı futbolu çok iyi bilirmiş. Kardeşim o kadar iyi biliyorsanız gidin antenör olun, eleştirmen olun vs. Onlardan da zaten yeterince var.
Türkiye'nin en kıvrak zekalı ve en iyi espri anlayışına sahip insan topluluğundan çıkan bordo-mavi tezahüratı olmamalı.
Sahada herkes haklı olarak agresif futbolcu, rakibi boğan takım, mücadele vs istiyor(benim de beklentim bu), çünkü bu bizi rakiplerimizden ayıran özelliğimiz, hatta o kadar ki hemen hepimiz takım böyle oynasın yenilmeye razıyız. Peki futbolcuya bu hırsı tribünden ne kadar aşılayabiliyoruz?
İngiltere örneğini verdim çünkü orada resmen tribünler takımı atağa kaldırıyorlar. Hani tabiri yerindeyse o itici güçle odun olsa çıkar oynar. Hatırlayın Emre Belözoğlu Türkiye'ye dönme konusunda ne demişti: 'Beni burada korner atmaya giderken 5 bin kişi ayağa kalkıp alkışlıyor, Türkiye'de ise küfür yiyoruz, neden gideyim ki?'
Bu işi sadece halen takımda oynayan futbolcular açısından da değerlendirmemek lazım, alacağın futbolcu da doğal olarak bakıyor, tribün desteği nasıl diye? Belki sırf bu yüzden bazı futbolcuları kaçırıyor bile olabiliriz. Bilmeyen arkadaşlar olabilir, İngiltere'nin en iyi seyircisi Liverpool'dur, onları ayıran da her maçın sonunda skor ne olursa olsun ünlü marşları 'you'll never walk alone'u(hiçbir zaman yalnız yürümeyeceksin) söylerler. Açıkçası ben TV'den izlerken bile tüylerim diken diken oluyor.
Tabii ki tribünlerin bu suskunluğunda yıllardır gelen hayal kırıklıklarının büyük payı var. Ama bu iş önce tribünden başlamalı. Aksi olan yere zaten tiyatro diyorlar(Önce oyuncular oynuyor, sonunda seyirci beğenisini göstermek için alkışlıyor).
En büyük hayalim Avni Aker'de takım mağlupken tam destek veren bir tribün görmek. Bu iş iki maç yapılsın bakın neler değişiyor...
kardeş istanbuldadamaçlara gidiyorum en son beşiktaş macı.gurbetçi gençlerde bağırmıyordu.
Katılıyorum. Sadece gurbetçi gençler açısından değil.
Bütün taraftar topluluklarımız böyle.
Bizde üretimde yok ki.
Her sene aynı. Yapılanlarda başka takım taraftarlarının ortaya çıkardığı şeyler.
Ama "maç izlemeye mi geldiniz, bağırın biraz" şeklinde yapılan konuşmalarada sinir oluyorum.
İnsanlar maç izlemeye de gelmiş olabilirler.
Önce futbolcuda hırs, güven olacak. Sahada gösterecek kendini futbolcu.
Kalanını taraftar yapar.
Bizim çektiğimiz, adamlığın bedeli...
mactan 2 3 saat önce bagırmaya başlarsan olacagı bu .. ha birde bozguncular olmasa
Trabzonspor
sevgili jester yazini o kadar begendimki keske bu konuyu sen acsaydin hemen ilk basda bu yazin okunsaydi diyorum fatihin kisa alintisi altinda.
Bu yüzden yazini copy yapip ilk yazima adini vererek ekliyorum.
"Sir, I say that justice is truth in action." Benjamin "Dizzy" Disraeli
En son hangi beşiktaş maçı izmirdeki mi yoksa o yağmur kar altındaki 1-0 lık yendiğimiz maçmıydı? İstanbuldaki maçlarda gurbetçi gençler bağırmazsa kim bağıracak Allah aşkına biraz mantıklı düşünün ya Gurbetçiler bağırmıyormuş haa işş yaaa ilk defa böyle bir yorum görüyorum.
İnsanları işaret ederek suçlarken, diğer 3 parmağınızın sizi gösterdiğini unutmayın.
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)