SORUŞTURMADA TESPİT EDİLEN DİĞER ŞİKE / TEŞVİK FAALİYETLERİ
1- 11.05.2011 GÜNÜ KAYSERİ’DE BEŞİKTAŞ - İ.B.B SPOR TAKIMLARI ARASINDA OYNANAN 49.ZİRAAT TÜRKİYE KUPASI FİNAL MAÇINDA ŞİKE YAPILMASI (Kl:42)
Spor kulüpleri açısından, kendi ülkelerinde şampiyon olmalarının yanı sıra gerek maddi gelir, gerekse prestij yönünden Avrupa liglerine katılmalarının da önem arzettiği, 2011-2012 sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde 2, UEFA Ligi'nde 3 olmak üzere, Avrupa Kupalarında ülkemizi toplam 5 takımın temsil edeceği, UEFA Ligi'ne Ziraat Türkiye Kupasını kazanan ve ligi 3. ve 4. sırada bitiren takımların katılacağı, Süper Lig'in 2010-2011 sezonuna bakıldığında; ligin 34 haftalık maratondan oluştuğu, 32. hafta karşılaşmaları sonunda Fenerbahçe'nin 76 puanla lig birincisi olduğu, Beşiktaş ve Kayserispor'un 50 puanda olduğu, Beşiktaş'ın averaj üstünlüğü ile ligin 5. sırasında yer aldığı, oluşan bu tabloya göre, ligin son 2 hafta maçlarında Beşiktaş'ın puan kaybetmesi halinde Avrupa Kupalarına katılamama durumunun ortaya çıktığı, bu sebeple Ziraat Türkiye Kupası'nı alarak UEFA Ligi'ne gitmeyi garantilemek istediği,
11.05.2011 günü Kayseri’de Beşiktaş-İBB futbol takımları arasında 49. Ziraat Türkiye Kupası final karşılaşmasının oynanacağı, karşılaşmadan önce mayıs ayının başlarında, Beşiktaş Asbaşkanı Serdal Adalı'nın yönlendirmesiyle Beşiktaş Teknik Direktörü Tayfur Havutçu'nun, menajer Yusuf Turanlı ile irtibata geçtiği ve İBB futbolcuları İbrahim Akın ve İskender Alın'a Beşiktaş yönetiminin transfer teklifini iletmesini istediği, bunun üzerine Yusuf Turanlı'nın İbrahim Akın'ı ve İskender Alın'ı arayarak Beşiktaş'ın transfer teklifini ilettiği, her iki futbolcunun da bu teklifi kabul ettiği ve transfer ile ilgili şartları takip etmesi için Yusuf Turanlı'ya yetki verdikleri, bu aşamadan sonra Beşiktaş Stad Sorumlusu Ahmet Ateş'in Yusuf Turanlı’yla irtibat kurduğu ve transfer görüşmesi için Beşiktaş yetkilileri ile görüşmesi amacıyla Yusuf Turanlı'yı Bursa’ya çağırdığı, Yusuf Turanlı'nın bugörüşmeden sonra İbrahim Akın'ı ve İskender Alın'ı arayarak çok önemli olduğunu söyleyip her iki futbolcu ile buluştuğu,
Şahısların bu görüşmelerinden yaklaşık 2 gün sonra, Yusuf Turanlı'nın Tayfur Havutçu'yu arayarak Serdal Adalı ile görüştürmesini istediği, bunun üzerine Ahmet Ateş'in Yusuf Turanlı'yı arayarak Serdal Adalı'nın şirketine gelmesini istediği, ancak bu buluşma kupa maçından önce olduğu için Beşiktaş yetkililerinin Yusuf Turanlı’yla bir arada görünmek istemedikleri ve transfer teklifinin kamuoyunda duyulmasından çekindikleri, bu sebeple Ahmet Ateş'in Yusuf Turanlı'yı görüşmeye çağırırken "Yakınlaşınca ararsın beni ama 2’de burada olursan birde yalnız geleceksin abi,...yani güvenli, kimsenin görmeyeceği bir yerde görüşelim diyorlar" şeklinde uyararak dikkatli olmasını istediği,
Yusuf Turanlı'nın aynı gün akşam saatlerinde Serdal Adalı'nın şirketine gittiği ve burada futbolcuların şike yapmaları karşılığında transfer edilmeleri konusunda anlaştıkları, bu buluşmanın hemen ardından Yusuf Turanlı'nın her iki futbolcuyu arayarak transfer konusunda anlaştıklarını söylediği ve 2.000.000 euro transfer ücreti teklif ettiklerini ilettiği ayrıca telefon görüşmelerine göre Serdal Adalı'nın kendisine ait yaklaşık 200.000 TL değerindeki Soder One adlı bir yarış atını da İbrahim Akın'a hediye edeceğini söylediği ve her iki futbolcudan da söz konusu transfer karşılığında karşılaşmanın Beşiktaş'ın lehine bitmesi için kupa maçında iyi oynamamalarını istediği, bu durumun iletişim tespit tutanaklarına, "İnönü’deki maçı nasıl izlemişsin aynı öyle bir maç izleyeceksin, puroyu yak karışma gerisine,..şey Yusuf abi kupayı alırsak ne olacak,..seninle bir alakası olmasın önemi yok yani anladın mı... ulan pas o hep o şey yapacağız o zaman pas mas yapacağız" şeklinde sözlerle yansıdığı, ancak daha sonra İbrahim Akın'ın kulüp başkanı ile görüştüğünü, başkanın bu maç için prim teklif ettiğini ayrıca kendisine futbol hayatını bitiririm dediğini, bu sebeple söz konusu anlaşmadan haberi olduğunu düşündüğünü, bu sebeple karşılaşmada iyi oynayacağını Yusuf Turanlı'ya ilettiği, tüm bu süreç içerisinde Yusuf Turanlı'nın Tayfur Havutçu'yu arayarak gelişmelerden bilgi aktardığı,
11.05.2011 günü kupa finalinin oynandığı, İbrahim Akın ve İskender Alın'ın karşılaşmada oynadıkları, normal süresi (2-2) beraberlikle sonuçlanan karşılaşmayı penaltı atışları sonunda Beşiktaş futbol takımının 6-5 kazandığı, İbrahim Akın'ın karşılaşmada 1 gol attığı, karşılaşmadan sonra İbrahim Akın'ın yaptığı bir görüşmede; "Beşiktaş ile anlaştım ben 3 gün önce ya, onu şey yaptım işte sonra tabi gol atınca biraz karıştı", İskender Alın'ın ise "İmzayı attıktan sonra diyecem ki kupa maçında bilerek oynamadım oyundan çıktım" şeklinde sarfettikleri sözlerden karşılaşma öncesi Beşiktaş’a transfer vaadi karşılığında şike yaptıklarını açıkça ortaya koydukları görülmüştür.
İstanbul Büyükşehir Belediye Spor Kulübü ile yapılan yazışmada; 2010-2011 futbol sezonu içerisinde İbrahim Akım ve İskender Alın isimli futbolcuların Beşiktaş Spor Kulübüne transferine yönelik medyada sıkça haberlerin yer aldığı, Beşiktaş Spor Kulübü yetkililerinden Serdar Adalı‘nın 2011 yılı Mayıs ayı sonunda kulübün dönem başkanı ile transfer konusunda görüşmeler yaptığı, ancak adı geçen futbolcularla görüşme yapmak için Beşiktaş SK tarafından kulüpten yazılı izin talep edilmediği ve kulüp tarafından Beşiktaş SK bu şekilde yazılı izin verilmediği bildirilmiştir (Kl:65, Dizi:336).